Kategori: Yaşam

Konuya dair Karadağ Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Dışişleri Bakanlığı, Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi’ne ve iki ülke arasındaki karşılıklı saygıya aykırı olan eylemler nedeniyle Rusya Büyükelçiliği’nin Karadağ’da akreditasyonu bulunan 6 diplomatını istenmeyen kişi ilan ediyor” ifadelerine yer verildi.

Rusya’nın Karadağ Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada ise, büyükelçiliğin konsolosluk çalışmalarını askıya aldığı duyurularak, “Sevgili Rusya Federasyonu vatandaşları, Karadağ makamlarının Rusya Federasyonu’nun Karadağ Büyükelçiliğine yönelik düşmanca eylemleri nedeniyle, büyükelçiliğin konsolosluk bölümünün çalışmalarının 30 Eylül’den itibaren durdurulduğunu size bildirmek zorundayız” denildi. (İLKHA)

Japonya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Pyongyang’ın yerel saatle 20.51’de balistik füze olduğu düşünülen yeni bir füze ateşlediği belirtildi. Son fırlatılan füzenin Japonya’nın münhasır ekonomik bölgesinin dışına düştüğünün değerlendirildiği açıklandı.

Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı da Pyongyang’ın füze denemesini doğruladı. 

Kuzey Kore son olarak dün Japon Denizi istikametine doğru iki yeni kısa menzilli balistik füze fırlatmış, füzeler Japonya’nın münhasır ekonomik bölgesinin dışına düşmüştü. (İLKHA)

Rusya’nın Ukrayna’nın Donbass bölgesindeki Donetsk, Luhansk, Zaporijya ve Herson’da düzenlediği referandumlarda söz konusu bölgelerden Rusya topraklarına katılıma “evet” denmişti.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken yaptığı yazılı açıklamada, “Kremlin’in düzmece referandumları, Ukrayna’da daha fazla toprak ele geçirme girişimi anlamına gelen şeyi maskelemek için boşuna bir çabadır” dedi.

Referandumların sonuçlarının Moskova’da düzenlediğini ve Ukrayna halkının iradesini yansıtmadığını ifade eden Blinken, “ABD, bu düzmece referandumların ve Rusya’nın Ukrayna topraklarını sözde ilhakının meşruiyetini veya sonucunu tanımıyor ve asla tanımayacak. Rusya’nın vekilleri tarafından yürütülen bu gösteri gayri meşrudur ve uluslararası hukuku ihlal etmektedir. Uluslararası barış ve güvenlik ilkelerine hakarettir” diye kaydetti.

ABD’nin topraklarını Rus saldırganlığına karşı savunma mücadelesinde Ukrayna’ya yardım etmeye devam edeceğini belirten Blinken, “Ukrayna’nın uluslararası kabul görmüş sınırları içinde birliğini, egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü yürekten destekliyoruz. Başkan Biden’ın da dediği gibi, bu bölgeleri asla Ukrayna’dan başka bir ülkenin parçası olarak tanımayacağız ve gerektiği kadar Ukrayna’yı destekleyeceğiz” dedi. (İLKHA)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 21 Eylül’de ilan ettiği kısmi seferberliğin ardından silahaltına alınmak istemeyen Rusların komşu ülkelere geçişleri sürüyor. Vizesiz geçiş ve yakınlık nedeniyle Ruslar tarafından en çok tercih edilen Gürcistan’ın Rusya sınırında yoğunluk devam ediyor.

Yukarı Lars Sınır Kapısı’nda kilometrelerce araç kuyrukları oluşurken, saatlerce kuyrukta beklemek istemeyenler bisikletlerle veya yaya olarak sınırı geçiyor.

Gürcistan İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, son 10 günde Gürcistan’a 78 bin 742 Rusya vatandaşının giriş yaptığı, 62 bin 120 Rusya vatandaşının ise Gürcistan’dan çıkış yaptığı bildirildi. (İLKHA)

Kuzey Akım Şirketi ( NordStreamAG) Basın Sözcüsü Dimitri Smirnov, Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatları yakınlarında patlama sonucu meydana gelen hasarın tamir edilip, edilemeyeceğine dair ellerinde kesin bir sonucun olmadığını açıkladı.

Araştırmanın birkaç hafta sürebileceğini ifade eden Smirnov, “Hasarın ne kadar büyük olduğunu ve giderilip giderilmeyeceğini bugün cevaplamak imkânsız. Hasarlı borularda gaz tamamen boşaldıktan sonra gelecek pazar ya da pazartesi hasar tespit çalışmalarına başlayacağız. Hasar tespit çalışması da iki hafta sürebilir.” dedi.

Danimarka ve İsveç açıklarında Rusya’ya ait Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarında 4 sızıntı olduğu bildirilmiş, gemilerin “bölgeye yanaşmaması” uyarısı yapılmıştı. (İLKHA)

Son bir haftadır yurt dışında sürekli temaslarda bulunduklarını hatırlatan Çavuşoğlu, 

“Şanghay İşbirliği Teşkilatı’na gittik. Şanghay İşbirliği Teşkilatı’nda diyalog ortaklığı statümüz var, davet edildik. Orada üyelik konusunda da davetler geldi. Dünya ve özellikle Batı’da tedirginlik oluştu. Hemen akıllarına soru işaretleri geliyor. Ama şunu söylemek isterim; 53 yıldır Avrupa Birliğinin kapısında bekletilen bir ülkeyiz. Yani Avrupalılar şunu söylüyor; özellikle Avrupa Birliği, ‘Ne içeriye gir ne de kapımdan uzaklaş’. Artık yani buna tahammül eden bir ülke yok. Bizim çıkarlarımıza da ters. Aslında izlediğimiz politika, işte Ukrayna-Rusya Savaşı’nda da bu dengeli politikanın faydasını görüyoruz. Hem Rusya’yla hem de Ukrayna’yla bu anlamda konuşabilen başka bir NATO üyesi ülke de yok, başka Avrupa’da da bir ülkede yok. Yani görüşmek isteyenlerin de böyle bir kapasitesi yok. Dolayısıyla bizim diğer bölgelerle de olan ilişkilerimiz aslında kimsenin zararına değil. Ve biz bu dengeli politikamızı girişimci ve insani anlayışla inşallah devam ettireceğiz.” dedi.

Mevlüt Çavuşoğlu, özellikle Türkiye’nin gıda kriziyle ilgili oynadığı rolün ne kadar önemli olduğunu BM’ye gidince gördüklerini vurgulayarak, “Özellikle tahıl anlaşması bizim iki tarafla olan, biraz önce anlattığım o dengeli ilişkilerimizin, iyi ilişkilerimizin neticesidir. BM ve diğer uluslararası örgütler tek başına bunları başaracak güçte değil maalesef.” ifadelerine yer verdi.

Çavuşoğlu, en son Ukrayna’yla Rusya arasında esir takasının gerçekleştirilmesini sağladıklarını hatırlatarak, “Bu aslında bizim Lviv ziyaretimizde de gerçekleştirilecekti. Ama tarafların işte belli isimleriyle anlaşamaması daha sonra müzakerelerin devam etmesini gerektirdi. Ve en sonunda da bu konuda bir adımı başardık ama bunun devamının gelmesi lazım. Şimdi tüm dünyanın ihtiyacı olan gübrenin, hem Ukrayna hem de Rusya gübresinin uluslararası piyasalara, tüm ihtiyaç duyulan ülkelere gitmesi konusunda da bir çaba sarf ediyoruz.” dedi. (İLKHA)

Uganda Tabipler Birliği, yaptığı açıklamada, virüse yakalanan sağlık görevlilerinin tedavi için karantinaya alındığını belirtti.

Açıklamada, sağlık görevlilerine virüsün hastalardan bulaştığı belirtildi.

Virüsün sağlık çalışanlarına koruyucu ekipmanlar kullanmadıklarından ötürü bulaşmış olabileceğinden şüphe ediliyor.

Uganda Devlet Başkanı Yoweri Museveni de salgını kontrol edebileceklerini ifade ederek, sokağa çıkma kısıtlamasına gidilmeyeceğini duyurdu.

Ülkede ilk olarak 19 Eylül’de, 24 yaşındaki bir kişide, nadir görülen ve Sudan varyantı olduğu belirtilen Ebola virüsü tespit edilmişti. (İLKHA)

Raporda, Avrupa genelinde vaka sayısının 24 bin 622’ye yükseldiği belirtilirken virüsün DSÖ Avrupa Bölgesi’ndeki 44 ülkede var olduğu bildirildi.

Vakaların çoğunluğunu 31 ila 40 yaş arası erkekler oluşturuyor.

Vakaların yüzde 96’sında virüs belirtileri olarak kırmızılık ve kaşıntı görülürken yüzde 68’inde ise yüksek ateş, yorgunluk ve kas ağrısı gibi belirtiler bulunuyor. 

En çok vakanın 7 bin 149 kişiyle İspanya’da bulunduğu ve Fransa, İngiltere ile Almanya’da vaka sayısının 3 binin üzerinde olduğu belirtildi. (İLKHA)

Şiddetli rüzgârlar nedeniyle elektrik direkleri hasar gördü, ağaçlar yerlerinden söküldü, evlerin çatıları uçtu.

Sel nedeniyle ev ve iş yerleri sular altında kalırken birçok yapı kullanılamaz hale geldi.

Elektrik şebekesinde meydana gelen arıza sonucu 2 buçuk milyondan fazla kişi elektriksiz kaldı.

ABD Ulusal Kasırga Merkezi tarafından yapılan son açıklamada, sel ve şiddetli rüzgârlar getiren Ian Kasırgası’nın tropik bir fırtınaya dönüştüğü belirtildi. (İLKHA)

Guterres, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Donetsk, Luhansk, Kherson ve Zaporozhye bölgelerinin ilhakı yönündeki herhangi bir kararın yasal bir gücü olmayacak ve kınanacaktır.” dedi.

Guterres, “BM Şartı açıktır. Bir devletin topraklarının başka bir devlet tarafından tehdit veya kuvvet kullanımı sonucunda ilhak edilmesi, BM Şartı ve uluslararası hukuk ilkelerinin ihlalidir. Meclis de bu konuda nettir.” İfadelerini kullandı.

Ukrayna’nın uluslararası kabul görmüş sınırları içinde ve BM kararları uyarınca egemenliğine, birliğine, bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne tamamen bağlı olduklarını söyleyen Guterres, işgal altındaki bölgelerde sözde referandumların yapıldığını belirtti.

Guterres, “Rusya’nın bu yönde hareket etmeye devam etme kararı, barış umutlarını tehlikeye atacak. Bu, küresel ekonomi, özellikle gelişmekte olan ülkelerin ekonomileri üzerinde ciddi bir etkiye neden olacak ve Ukrayna’ya ve ötesine yardım ulaştırma kabiliyetimizi engelleyecektir. Şimdi, bu yıkıcı ve anlamsız savaşı sona erdirmek ve BM Sözleşmesini ve uluslararası hukuku korumak için her zamankinden daha fazla birlikte çalışmalıyız.” dedi.

23 – 27 Eylül tarihleri ​​​​arasında, Donetsk, Luhansk, Kherson ve Zaporozhye bölgelerinde, bu bölgelerin Rusya Federasyonu’na ilhak edilmesi için referandumlar yapıldı. (İLKHA)