365 günü dolu dolu yaşamak için

365 günü dolu dolu yaşamak için

Yorgun, ağrılı ve hastalıklarla geçen günleriniz kaliteli bir yaşam için tam bir kayıp. Peki bunların önüne nasıl geçeceğiz ve bir yılı bu kayıplar olmadan nasıl tamamlayacağız?Sağlıklı Yaşam Hareketi Derneği, Bayer 'in başlattığı ‘365 gün Sağlıklı Yaşam Hareketi’ ile bu sorulara cevap veren bir proje başlattı. Türkiye’de sağlıklı yaşam bilincini yükseltmek üzereDiyetisyen ve İyi Yaşam Uzmanı Dilara Koçak, Prof. Dr. Murat Aksoy ve Spor Eğitmeni Onur Özbek ile harekete geçen projenin amacı sağlıklı ve dolu dolu yıllar…

Türkiye'de insanların yüzde 95'i, kendisini gün içinde yorgun hissettiğini söylüyor. Her 100 kişiden 91'i, sabahları alarmını en az bir kez erteliyor. Bu arada düzenli ve yeterli spor yaptığını düşünen insanların oranı ise sadece yüzde 11. Benzer verilerden yola çıkan 365 Gün Sağlıklı Yaşam Hareketi; herkesi, 365 gün sağlıklı yaşamaya ve yıl içinde ‘gün kaybetmemeye' davet ediyor.

Bireylerin sağlıklı olmak konusunda daha fazla bilgi sahibi olmasının ve bu konuda desteklenmesinin toplumsal sağlığı doğrudan etkilediğini söyleyen Bayer Türk Tüketici Sağlığı Birimi Türkiye Ülke Müdürü Oya Canbaş; “Bayer olarak, herkesi 365 Gün sağlıklı yaşamaya davet ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki, duruş bozukluklarından kaynaklanan ağrılar, bağışıklık sisteminin zayıflığı nedeniyle hafif geçirilebilecek rahatsızlıklarda bile, yataktan kalkamamak ya da bahar yorgunluğunu bir türlü atlatamamak gibi pek çok neden hayatımızdan gün kaybettiriyor. Bir yıl 365 gün olsa da biz, 365 gün aktif bir yaşam sürdüremeyebiliyoruz.”

Sağlıklı Yaşam Hareketi Derneği'nin toplumda sağlık konusunda ciddi bir bilinç uyandırdığına da dikkat çeken Canbaş, “Sağlık, sadece tıp alanında çalışan uzmanların konusu değildir. Sağlığımız, aynı zamanda her birimizin kendi sorumluluğudur. Dileğimiz, herkesin bedenini tanıması, sağlıklı olmak için ihtiyaçlarını doğru belirlemesi ve gereken adımları kararlılıkla atmasıdır. Bu yolda ufak bir desteğimiz oluyorsa ne mutlu bize” dedi.

Düzenli beslenmek sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazı. Günde en az beş porsiyon meyve ve/veya sebze tüketmekle dengeli ve sağlıklı beslenmeye bir adım atmış oluruz. Bunun yanı sıra “ne yersen o'sun” demek yanlış değildir çünkü yediklerimiz yapı taşlarına dönüşür ve biz de onları yeni hücrelerimizi oluştururken kullanırız. Nasıl kendimizi iyi tanımamız gerekiyorsa, yediklerimizin de ne olduklarını ve ne olmadıklarını bilmemiz gerekir.

Her gün en az 7 ila 9 saat uyumaya çalışın. Uykusuzluk bağışıklık sisteminin yetersiz hale düşmesinden tutun da birçok kronik hastalığın ortaya çıkmasına veya alevlenmesine neden olabilir. Haftada en az 150 dakika egzersiz yapın. Böylece kalp-damar hastalıklarından korunma için çok önemli bir önlemi almış olursunuz. Senede 1 kere sağlık kontrolünüzü yaptırın. Erken tanı hem hayat kurtarır hem de uygulanacak tedavinin boyutunun daha büyük olmasının önüne geçer böylece hayat kalitenizi yüksek tutma şansı verir.

Arkadaşlarınızla beraber dışarıya çıkmayı, beraber gezmeyi ve dertleşmeyi ihmal etmeyin. Stres oranı gittikçe yükselen hayatınızı böylece daha kontrol edilebilir kılacaksınız ve stresin yol açtığı birden fazla hastalıktan korunmuş olacaksınız. Elbette kendinize de zaman ayırın. Bir hobi edinmek sizi hem daha mutlu hem de daha sağlıklı kılacaktır.

Şekerden uzak durun. Öğünlerde lifli besinlere yer açın. Farklı yağ kaynakları ile yağalımını çeşitlendirin,evde yemek pişirmeve yemealışkanlığını önemseyin.Günde en az 2 litre su için.
Mevsiminde ve taze yiyecekler tüketmeye özen gösterin. Açlığınız fizyolojik değil, duygusal olabilir bu nedenle farkındalığa önem verin. Bağışıklığınızı güçlendirmek için güne kahvaltıyla başlayın ve kaliteli protein yumurtayıihmal etmeyin.

Haftada en az 3 kez sofranızda kuru baklagillere yer verin. Yağlı tohumları beslenmenize ekleyin. Badem, yer fıstığı, ay çekirdeği, fındık gibi yağlı tohumlar bağışıklık sistemini destekleyen vitamin E içerirler. Her gün 5 porsiyon taze sebze ve meyve tüketin. C vitamini ve çinko içeren besinleri tüketmeyi ihmal etmeyin. Tek bir meyve veya sebzeye odaklanmadan rengârenk ve çeşitli beslenmeye özen gösterin. Yoğurt, kefir, lahana turşusu gibi probiyotik açıdan zengin besinlere sofranızda yer verin. Haftada en az 2-3kez omega-3 bakımından zengin balık tüketin.

Egzersiz, kendinize yapacağınız en büyük iyiliklerden biri. Vücudunuzun kıymetini bilin. Açık havada yürüyüş ya da koşu yapın. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı yaşamın gerekliliklerinden biridir. Özellikle kalp sağlığınıza olumlu katkı yapar.
Egzersiz, kan basıncını düşürür, vücut ağırlığını kontrol altına almamızı sağlar ve bunlara ek olarak bağışıklık sistemimizi güçlendirir. Düzenli yapılan egzersiz, ruhen ve bedenen de kişinin daha sağlıklı olmasına katkıda bulunur.