Sağlıkta 'devrim'! Hastalara muayene kotası getirildi

Sağlıkta 'devrim'! Hastalara muayene kotası getirildi
Sağlık Bakanlığı'nın hastalara muayene kotası getirdiği iddia edildi. Buna göre bir hasta 30 günlük süre içerisinde sadece 3 kez muayene randevusu alabilecek.

Sağlık Bakanlığı’nın muayene randevularına aylık kota sınırı getirdiği meydana çıktı. Doktorlar Ergün Demir ile Güray Kılıç, bakanlık görevlileri tarafından Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerinin bilgi işlem merkezleri ve bilgisayar şirketlerine bilgi verildiğini belirtti.

Doktorlar, vatandaşlara "30 günde en fazla 3 randevu alabilirsiniz" mesajları yollanmaya başladığını kaydederek, "Kronik hastalığı olan ve takip edilmesi gereken hastalar, engelli ve kanser hastaları bu durumda ne yapacaklar?" dedi.

DOKTORLAR TEPKİ GÖSTERDİ

BirGün'den Sibel Bahçetepe'nin aktardığına göre muayene randevularına kota getirilmesine tepki gösteren Dr. Demir ve Dr. Kılıç, hastalara da mesaj yollandığını belirterek, şunları söyledi:

"Kamu üniversite hastaneleri ve Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında muayene ve ameliyat randevusu alamayan veya çok ileri tarihlere alabilen vatandaşlara, Sağlık Bakanlığı yeni bir uygulama ile randevuya kota uygulaması getirdi. Randevu için müracaat eden vatandaşlara ‘30 günde en fazla 3 randevu alabilirsiniz’ mesajları göndermeye başladı."

"Hani sağlıkta çağ atlamıştık, devrim yapmıştık?" sorusunu soran hekimler, hükümetin ‘Sağlıkta Dönüşüm Politikası’nı anımsattı. Hastanelerin yoğunluğun giderek arttığına dikkat çeken Dr. Ergün Demir ve Dr. Güray Kılıç, kota uygulamasının bunu önlemeye dönük olduğunu belirtti.

Doktorlar Demir ve Kılıç, şunları belirtti:

"ARTIK GERÇEKLER GİZLENEMİYOR"

"Nereden nereye; sağlık hizmetlerinde ‘çağ atladık, devrim yaptık’ iddialarıyla yıllardır pembe tablo çizen AKP iktidarının yaldızları döküldü, artık gerçekler gizlenemiyor. Aylardır muayene ve ameliyat randevularına çözüm üretemeyen iktidar çareyi randevular için kota uygulamasında buldu. Bu durum sağlıkta dönüşüm programına bağlı olarak sağlık hizmetinin tüketim nesnesine dönüşmesi ve kışkırtılarak artmış olan sağlık hizmeti talebinin sonucudur.

Hekimler, sözlerini şu şekilde bitirdi:

"Aylardır kamu üniversite hastaneleri ve Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında muayene ve ameliyat randevusu alamayan veya çok ileri tarihlere alabilen yurttaşlara, Sağlık Bakanlığı yeni bir uygulama ile randevuya kota uygulaması getirdi. Bakanlık yetkilileri kendilerine bağlı hastanelerinin bilgi işlem merkezleri ve bilgisayar firmalarına da bilgi verilmiş. Vatandaşların bazı ilaçlara ulaşamaması, birçok kamu hastanesinde tıbbi malzeme eksiliği nedeniyle ameliyatların yapılamaması, hastaların birçok branşta ve yan dalda muayene ile ameliyat randevusu alamaması sonucunda parası olanlar veya borç para bulabilenler muayene ve ameliyat olabilmek için özel sağlık kuruluşlarına yöneldi. Katılım payı, özel sektörde kontrolsüz ilave ücret ve ilaçta fark ücreti gibi uygulamalar da vatandaşı canından bezdirdi. Kronik hastalığı olan ve takip edilmesi gereken hastalar, engelli ve kanser hastaları bu durumda ne yapacaklar? Salgının ilk birinci yılında olduğu gibi yine kamu hastanelerinde özellikle riskli gruplara yönelik sağlık hizmetlerine erişimde bir planlama yapılmadı. Bu durumda yaşlı hastalar, gebeler, hematoloji-onkoloji hastaları, kronik hastalığı olanlar ve ameliyat olması gerekenler özel sağlık kuruluşlarına yönelmek durumunda kaldı. Aynı durumun bu uygulamada da yaşanması kuvvetle muhtemeldir. AKP iktidarının sağlık alanında oluşturduğu tahribat hem sağlık çalışanları hem de halk tarafından giderek daha yoğun olarak hissedilmektedir. Bu tahribata artık bir son verilmesi ve sağlıkta piyasacı yaklaşımdan vazgeçilmesi gerektiğinin altını bir kez daha çiziyoruz. Sağlıkta eşitsizlikler artarken, tıbbi hizmetlere erişimin yurttaşların büyük bir çoğunluğu için giderek daha da zorlaştığı bir sürece doğru hızla ilerlenmektedir."

Sağlık Bakanlığı görevlilerinden sözkonusu uygulamanın hangi sebeple yapıldığı ile alakalı bir açıklama gelmedi.