Blog

  • CENGİZ ÇANDAR: “2017 YILINDAN BU YANA CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ ADETA BİR KRİZ ÜRETİM MERKEZİ GİBİ ÇALIŞIYOR VE KORKARIM HEP BÖYLE OLACAK”

    HEDEP Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cumhurbaşkanlığı 2024 yılı bütçe görüşmelerinde; “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi üzerinden bir tartışma söz konusu. Anayasa değişikliğinin yapıldığı 2017 yılından bu yana Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adeta bir kriz üretim merkezi gibi çalışıyor ve korkarım hep böyle olacak. Çünkü temelinde, kuruluşunda hukuksuzluk var” dedi.  

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, bugün Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşlarının bütçeleriyle 2024 yılı Gelir Bütçesi, 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2022 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin maddeleri görüşülüyor. HEDEP Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar şöyle konuştu: 

    “BUGÜN GELDİĞİMİZ NOKTADA BİR SÜRÜ KRİZİN YANI SIRA HUKUK TARİHİMİZİN HATTA SİYASİ TARİHİMİZİN EN BÜYÜK KRİZİNİ YAŞAMAKTAYIZ” 

    “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi üzerinden bir tartışma söz konusu. Anayasa değişikliğinin yapıldığı 2017 yılından bu yana Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adeta bir kriz üretim merkezi gibi çalışıyor ve korkarım hep böyle olacak. Çünkü temelinde, kuruluşunda hukuksuzluk var. 

    Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bir anlamda, bir bakıma ceketin iliklenmesine, ilk düğmesi yanlış iliklendiği noktadan başlamasına benziyor, ondan sonraki düğmeler kendiliğinden ister istemez yanlış ilikleniyor ve nitekim bugün geldiğimiz noktada bir sürü krizin yanı sıra sanırım hukuk tarihimizin hatta siyasi rejimler tarihimizin en büyük krizini şu anda yaşamaktayız. Yargı krizi ve bilindiği gibi Yargıtay kararı, Yargıtay 3. Ceza Dairesi ile Anayasa Mahkemesi arasında akıl almaz, emsali bulunmayan bir durum ortaya çıkmıştır.  

    “CUMHURBAŞKANI’NIN BU MADDEYİ UYGULAMASI YETERLİYDİ, HAKEMLİĞE KALKMASI GEREKMİYORDU” 

    Anayasa’nın 104’üncü maddesi Cumhurbaşkanı’nın görevlerini tanımlarken ‘Anayasa’nın uygulanmasını, devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını temin eder’ demişti. Sayın Cumhurbaşkanı da 104’üncü maddeyi hatırlayarak kendisinin hakem olduğunu söylemişti ama bir kere 104’üncü maddeye göre böyle bir yetkisi yok çünkü Anayasa’nın 153 ’üncü maddesine bakılırsa ne yapacağı ne yapması gerektiği orada açıkça ifade ediliyor. Anayasa’nın 153’üncü maddesi ‘Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar’ diyor. Cumhurbaşkanının bu maddeyi uygulaması yeterliydi, hakemliğe kalkması gerekmiyordu. 

    Aynı şekilde, Anayasa’nın 90’ıncı maddesi de ciddi bir şekilde ihlal edilmektedir. Bu 90’ıncı maddeye ilişkin olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS), dolayısıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına uymama söz konusudur. Oysa biz AİHS’i 1950 yılında Menderes hükümeti zamanında kabul ettik, 1953 yılında uygulamaya geçildi, 1987 yılında Turgut Özal döneminde bireysel başvuru hakkı kazanıldı ve 1990 yılında, yine Turgut Özal’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde AİHM’in zorunlu yetkisi kabul edildi. Yapılması gereken ki, 2004 yılında AK Parti iktidarı ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yönetimi altında eklenen bir hususla 90’ıncı maddesinin uygulanması halinde şu anda Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’ya uygulanan hükümlerin, daha doğrusu yürütme tarafından tanınmayan hükümlerin uygulanması gerekiyor. Bunlar yerine getirildiği takdirde, bunların uygulanması gerektiği takdirde Türkiye’nin hukuk devleti olma ve dolayısıyla Anayasa’nın 2’nci maddesine uygun bir sonuç elde edeceğimiz tabii olacaktır.  

    Şayet Cumhurbaşkanımıza Anayasa’nın 104’üncü maddesine tam riayet, 153’üncü maddesinin uygulanması ve 90’ıncı maddesinin uygulanmasını temin ederse bu takdirde Anayasa’nın uygulanabilirliği ve hukuk devletinin usullerinin yerine Anayasa’nın 2’nci maddesine uygun bir şekilde yerine getirildiği ortaya çıkarsa o zaman anayasa değişikliği için bu Meclis’in karşısına gelme imkânını elde edersiniz.” 

     

  • MALTEPE’DE FARKLI KÜLTÜRLERİ BİR ARAYA TOPLAYAN KONFERANS SONA ERDİ

    MALTEPE’DE FARKLI KÜLTÜRLERİ BİR ARAYA TOPLAYAN KONFERANS SONA ERDİ

    Maltepe Belediyesi ve Turan Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen Uluslararası Türk Halkları ve Amerikan Yerlileri Kültür Köprüsü Konferansı sona erdi. Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde düzenlenen ve ilk kez bazı Amerikan yerlilerinin katıldığı konferansın kapanış töreninde konuşan Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, “Amerika’daki akrabalarımızı, Asya’daki akrabalarımızı kadim şehir, imparatorlukların başkenti İstanbul’un göz bebeği Maltepe’de buluşturmanın onur ve gururunu yaşadık. Aynı dili konuşmasak bile birçok kuruluş, akademisyen, yıllarını bu davaya adayanlar biliyor ki er ya da geç alfabede, dilde Türk dünyası birliği sağlanacak” dedi.

    Yaşar Kemal Kültür Merkezi, Maltepe Belediyesi ve Turan Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen “Türk Halkları ve Amerikan Yerlileri Kültür Köprüsü” isimli uluslararası konferansa ev sahipliği yaptı.

    Konferansa, Kazakistan Cumhuriyeti Fahri Devlet Adamı Prof. Dr. Adil Akhmet, Turan Üniversitesi Rektörü, Kazakistan Cumhuriyeti Yüksek Öğretim Kurumları Birliği Başkanı Prof. Dr. Rakhman Alshanov, Felsefe, Siyaset Bilimi ve Din Araştırmaları Enstitüsü Genel Müdürü Prof. Dr. Serik Seidumanov, Ege Üniversitesi, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Türk Halk Bilimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Fedakar, Hacettepe Üniversitesi, Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meldan Tanrısal, sosyolog, Şaman araştırmacısı, Sibirya yerlisi Dr. Timur Davletov, antropolog, Crow Canyon Arkeoloji Merkezi Kültür Uzmanı, Zuni Pueblo Kavimi’nden Dan Simplicio, Amerika Türk Koalisyonu Eski Başkanı Lincoln McCurdy, Creative Emergence LLC Kurucu Direktörü, Navaho Kavimi’nden Chad Pfeiffer, Kaybolan ve Katledilen Kızılderili Yerli Halklar Görev Takımı Üyesi Jana Pfeiffer, Amerika Türk Koalisyonu Eski Başkanı Lincoln McCurdy katıldı.

    “1559’DAKİ HARİTADA VARDI”

    Kazakistan Cumhuriyeti Fahri Devlet Adamı Prof. Dr. Adil Akhmet’in moderatörlüğünde “Türk Halkları ve Amerikan Yerlilerinin Manevi Gelenekleri” konulu ilk oturum gerçekleştirildi. Oturuma konuşmacı olarak katılan Turan Üniversitesi Rektörü, Kazakistan Cumhuriyeti Yüksek Öğretim Kurumları Birliği Başkanı Prof. Dr. Rakhman Alshanov, Altay bölgesinden Amerika’ya halkların nasıl ulaştığı konusuyla ilgili “Altaylar’dan Latin Amerika’ya” konulu sunumunu gerçekleştirdi.

    11 bin yıl öncesinde büyük bir ısı değişimiyle Sibirya’da ve Alaska’da akan nehirlerin hepsinin kuruyarak yok olduğunu ifade eden Alshanov, “Alaska ve Sibirya arasındaki Bering Boğazında bir zamanlar toprak kütlesi vardı. Türk haritacı Hacı Ahmed’in 1559 yılında derlediği haritasında bu toprak parçası gözükmektedir. Bu kara kütlesinin su altında kalmasıyla bugünkü bildiğimiz Bering Boğazı oluştu. O sırada büyük bir arazi kütlesi karşımızda durmakta. Yaşanan üç göç dalgasının sonucunda Sibirya’dan Kızılderili halklarının ataları bu topraklara geçti” dedi. 

    GELENEKLERDEKİ YAKINLIĞA DİKKAT ÇEKTİLER 

    Felsefe, Siyaset Bilimi ve Din Araştırmaları Enstitüsü Genel Müdürü Prof. Dr. Serik Seidumanov, “Tengriciliğin Manevi Değerleri ve Kızılderili Gelenekleri” konulu sunumunu katılımcılar ile paylaştı. Seidumanov, Kızılderili halkları ile Sibirya Altay halkları arasında geleneklerdeki yakınlığa dikkat çekerek “Yenisey halkları ile Apaçiler arasında birçok yakınlık bulunmakta. Eski Türkler’in gelenekleri Amerika’daki Kızılderililer arasında çıkmaktadır. Mimaride Kızılderili ve Sümer Zigguratları arasında benzerlik bulunmakta. Onlar tapınaklarında ibadet yönü kuzeye doğrudur. Geldikleri yönü sanki göstermek istiyorlar” diye konuştu.      

    Ege Üniversitesi, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Türk Halk Bilimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Fedakar ise “Amerikan Yerlileri ve Karakalpak Türklerinin Efsanelerinde Hayvan Sembolizmi ve Ortak Dünya Görüşünün Yansımaları” başlıklı sunum gerçekleştirdi. Fedakar, benzerliğin sebebinin Şamanizm’den kaynaklandığına değinerek, “Bu benzerliğin Buzul çağında Asya’dan Amerika’ya giden ortak atalar ile açıklanması kanısındayım. Kültürel birliğin soy birliğiyle açıklanması kanısındayım. Ortak bir ya da birden fazla ataya sahip olmasıyla açıklanabileceği düşüncesindeyim” diyerek, sözlerini tamamladı.  

    TÜRK DİLİNE BENZER KELİMELERİ PAYLAŞTI 

    Hacettepe Üniversitesi, Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meldan Tanrısal moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Türk Halkları ve Amerikan Yerlilerindeki Dil ve Din Benzerlikleri” konulu ikinci oturumdaysa Kazakistan Cumhuriyeti Fahri Devlet Adamı Prof. Dr. Adil Akhmet, “Amerikan Yerlilerinin Etnik Dil Kökeni” üzerine konuştu.

    Akhmet, Aztek, Maya ve Keçuva dilleri ile Türk dilinin yakınlığı üzerine örneklerini sunarak ,“Yukayan yarımadasındaki tabletler benzer içerikler barındırmakta. Antik maya ile Türk dili arasında genetik benzerlik iddialarını doğrular nitelikte örnekler buluyoruz” dedi.

    Sosyolog, Şaman araştırmacısı, Sibirya yerlisi Dr. Timur Davletov, “Türklerle Amerikan Yerlilerinin Ata Dini Şamanizm” ve antropolog, Crow Canyon Arkeoloji Merkezi Kültür Uzmanı, Zuni Pueblo Kavimi’nden Dan Simplicio, “Amerikan Yerlileri Hakkında Bildiklerimiz ve Bilmediklerimiz” üzerine konuştu. 

    Üçüncü ve son oturumdaysa Amerika Türk Koalisyonu Eski Başkanı Lincoln McCurdy moderatörlüğünde “Amerikan Yerlileri ile ilgili Çağdaş Araştırmalar, Sorunlar ve Türk Halkları ile İşbirliği Perspektifleri” konulu oturum gerçekleştirildi. Oturumda konuşan Creative Emergence LLC Kurucu Direktörü, Navaho Kavimi’nden Chad Pfeiffer, “Deneysel Bilgi olarak Tanımanın Kültürel Açıdan Entegrasyonu” konulu bir sunum yaptı.

    Pfeiffer, “Dedem Alman idi, annemin babası Büyük Ok kabilesindendi. Bizler kendi kültürümüz, topluluğumuz, temsil ettiğimiz kişiler olarak bizlere komşuluk yapan diğer kavimlerle ilgili birlikte yakın ilişkilerde yaşıyoruz. New Mexico, Arizona’da bulunan kavimlerle ilişki içerisindeyiz. Şarkılar ve ritüellerle birbirimizi tamamlayan kültürün parçalarıyız. Bizi biz yapan hikayeler aracılığıyla nesilden nesle aktarılan bir kültürü aktarıyorum. Serenomi birçok kamış birbirine bağlanan iskelet gibi bunlar. Biz de bunu oluşturuyoruz. Biz kozmoloji olarak güneyde yaşayan bir kabilenin insanlarıyız. Kara, mavi, sarı dünya var. Parlayan, ışıldayan dünya var” dedi.

    “YAŞADIĞIM YERDE 219 BİN YERLİ VAR”

    Kaybolan ve Katledilen Kızılderili Yerli Halklar Görev Takımı Üyesi Jana Pfeiffer ise “Kızılderili Kadınları Etkileyen Tarihsel ve Güncel Sorunlar” başlıklı sunumunda, şunları kaydetti:

    “Yaşadığım New Mexico’da 22 kabile var. Toplamda 567 bin kabile var. New Mexico’da 219 binden fazla Amerikan yerlisi var. Toplam nüfusun yüzde 10.3’ü. İstatistik olarak Amerikan kadınlar neden şiddete maruz kalıyor? Yüzde 96’sı yerli olmayan kişilerden kaynaklı. Ortak bir tehdit var. Pek çok yerli kadın, yerli olmayan faillerin yönelttiği şiddete maruz kalıyor. Fiziksel şiddet yakın partner tarafından oluyor. Kayıp ve öldürülmüş olan kadınlarla ilgili Meksika 78. Sırada. Burada sağlıklı bilgi söz konusu değil. Bu veriler, Alaska yerli halklarındaki kabileleri kapsamıyor. Yerel halkın yüzde 70’si kırsalda yaşıyor. Kızılderili sağlık verilerine bakınca yeterince temsiliyet olmadığını, öldürülmüş kişilerin yeterince temsil edilmediğini gösteriyor. Ev içi şiddet ve şehir ortamındaki şiddet eylemleri sık karşılaşılan şiddetler.”

    Hacettepe Üniversitesi, Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr. Meldan Tanrısal da “Kızılderili Kadınlar Hakkında Yanlış Kanılar ve Gerçekler” ile Amerika Türk Koalisyonu Eski Başkanı Lincoln McCurdy, “Türkiye, Türk Halkları ve Amerikan Yerlileri arasında Onursal Temsilciler Atanması Yoluyla Köprü Kurulması” konularında fikirlerini belirttiler. Tanrısal, Kızılderili kadınlar hakkında hayal gücüne dayanan bir takım yargılar sunulduğunu tarihsel süreçteki örnekleriyle paylaştı.

    KAPANIŞTA BİRLİK MESAJI

    Sempozyumun kapanış konuşmasını yapan Turan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rakhman Alshanov, “Bugün 200 milyonu aşkın Türk dünyasına uzaktan gelen akrabalarımızda katıldı. Gündemi daha detaylı şekilde araştırıp sizlerin karşısına çıkacağız. Bağlantılarımızı güçlendirmeye şimdiden hazırız. Herkese sağlık, huzur ve barış diliyoruz. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’a katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz” dedi.

    Katılımcılara tek tek plaket dağıtan Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, konferansın kapanışında yaptığı konuşmasında tarihi bir güne tanıklık ettiklerini ifade ederek, “Amerika’daki akrabalarımızı, Asya’daki akrabalarımızı kadim şehir, imparatorlukların başkenti İstanbul’un göz bebeği Maltepe’de buluşturmanın onur ve gururunu yaşadık. Aynı dili konuşmasak bile birçok kuruluş, akademisyen, yıllarını bu davaya adayanlar biliyor ki er ya da geç alfabede, dilde Türk dünyası birliği sağlanacak. Bizden sonraki kuşaklar birbirini anlayacak diye düşünüyorum. Hassas bir konuyu ele aldık. Bu yolda barış, kardeşlik ve yeni dostluk köprülerinin kurulması için çaba gösteriyoruz. Bugün burada tohumlar ektik. Yeşermesi için hepimizin desteğine ihtiyacımız var. Amacımız birbirinden, özünden koparılan, sınırlar çizilen, üç kıtaya yayılan Türk dünyasını yeniden birlik ve bütünlük içinde ortaya koyabilmektir. Her şeyi sadece hükümetlere bırakmamak lazım. Kurumlar, kabileler, belediyeler arası ilişkilerle siyasilerin, devlet büyüklerinin çözemediği pek çok konuyu kolaylıkla fikir üreterek daha çabuk şekilde çözebiliriz” diye konuştu.

     

  • TARSUS BELEDİYE BAŞKANI BOZDOĞAN: “TARSUS BELEDİYESİ OLARAK ŞİDDETE MARUZ KALAN KADINLARIN HER DAİM YANINDAYIZ”

    TARSUS BELEDİYE BAŞKANI BOZDOĞAN: “TARSUS BELEDİYESİ OLARAK ŞİDDETE MARUZ KALAN KADINLARIN HER DAİM YANINDAYIZ”

    Tarsus Belediyesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında bir dizi farkındalık etkinliği gerçekleştirecek. Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, ‘’25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün toplumda farkındalık yaratmasını umut ediyor, kadına yönelik şiddeti kınıyor ve şiddetin tamamen ortadan kalktığı, barış, huzur ve mutluluğun hâkim olduğu daha güzel bir dünya diliyorum, farkındalık etkinliklerimize tüm halkımız davetlidir” dedi.

    Tarsus Belediyesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde çeşitli etkinlikler düzenliyor.  25 Kasım 2023 Cumartesi saat 11.00 ile 15.00 arasında Yarenlik Alanında bilgilendirme stantları kurulacak, ardından 13.00 ve 17.00 arasında Tarsus Kent Konseyi Fuaye Salonu’nda ‘Her Yerdeyiz’ Fotoğraf Sergisi gerçekleştirilecek. 13.00’te şiddet ve hukuk konularında Av Ferda Aras tarafından söyleşi düzenlenecek. Kadına yönelik şiddetin duygusal süreci Uzman Psikolog Merve Tokgöz tarafından anlatılacak. Şöyleşi etkinlikleri Tarsus Kent Konseyi Güner Yüksek Baykal Toplantı Salonu’nda yapılacak.

    BAŞKAN BOZDOĞAN’DAN 25 KASIM MESAJI

    Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla düzenlenen etkinliklere tüm halkı davet ederek, bir mesaj yayımladı.

    Başkan Bozdoğan mesajında, şunları kaydetti:

    “Kadına yönelik şiddet, küresel bir sorun olup, mevcut ilerlemelere rağmen hala varlığını sürdürmektedir. Fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddet, toplumun her kesimini etkileyen bir gerçektir.

    Toplumsal bir sorun olan kadına yönelik şiddetle daha etkin mücadele için erken yaşlardan itibaren verilecek iyi bir eğitim ile bireylerin bilinçlenmesi sağlanmalı, kadına yönelik şiddetin önlenmesiyle ilgili sosyal projeler hayata geçirilmeli, kadını korumaya yönelik kamu hizmetleri güçlendirilmeli ve çözüm sağlamaya yönelik yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

    Kadınların değer görmedikleri, ayrımcılığa uğradıkları ve hatta şiddet ve istismara maruz kaldıkları bir ortamda toplumun barış, huzur ve refahından söz edilemez.  Kadına yönelik şiddet doğrudan veya dolaylı olarak toplumun tamamını etkilemektedir.

    Tarsus Belediyesi olarak, şiddete maruz kalan kadınların yanındayız ve destekçileriyiz. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün toplumda farkındalık yaratmasını umut ediyor, kadına yönelik şiddeti kınıyor ve şiddetin tamamen ortadan kalktığı, barış, huzur ve mutluluğun hâkim olduğu daha güzel bir dünya diliyorum, farkındalık etkinliklerimize tüm halkımız davetlidir.”

  • BOZÜYÜK BELEDİYE BAŞKANI BAKKALCIOĞLU’NDAN ÖĞRETMENLERE KUTLAMA

    BOZÜYÜK BELEDİYE BAŞKANI BAKKALCIOĞLU’NDAN ÖĞRETMENLERE KUTLAMA

    Bozüyük Belediye Başkanı Mehmet Talat Bakkalcıoğlu, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla okullara gönderdiği çiçek ve hediyelerle ilçede görev yapan tüm öğretmenlerin Öğretmenler Günü’nü kutladı.

    Bozüyük Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü personeli tarafından ilçede eğitim veren tüm okullar sabah saatlerinden itibaren ziyaret edilmeye başladı. Ziyaretlerde öğretmenler odasındaki öğretmenlerle görüşerek, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlayan görevliler, öğretmenlere Belediye Başkanı Mehmet Talat Bakkalcıoğlu’nun selamını ve Öğretmenler Günü kutlama mesajını ilettiler.

    Öğretmenlere Atatürk çiçeği, çikolata ve 100. yıl rozeti hediye eden belediye görevlileri öğretmenlere ayrıca görevlerinde başarılar dilediler. Belediye görevlilerine nazik ziyaretleri nedeni ile teşekkür eden öğretmenler de “Bizleri bu özel günümüzde unutmayan ve hediyeleri ile onure eden Belediye Başkanımız Mehmet Talat Bakkalcıoğlu’na teşekkür ediyor, çalışmalarında başarılar diliyoruz” dediler.

     

  • GERMENCİK BELEDİYE BAŞKANI ÖNDEŞ’TEN, ÖĞRETMENLER GÜNÜ SÜRPRİZİ

    GERMENCİK BELEDİYE BAŞKANI ÖNDEŞ’TEN, ÖĞRETMENLER GÜNÜ SÜRPRİZİ

    Germencik Belediye Başkanı Fuat Öndeş, 24 Kasım Öğretmenler Gününde öğretmenlere sürpriz yaparak, ilçede görevli tüm öğretmenlere yaş pasta, çiçek, isme özel tebrik mektubu gönderdi. Ayrıca öğretmen ve öğrencilere, başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün tavsiye ettiği Grigory Petrov’un kaleme aldığı “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” adlı kitabı hediye etti.

    Germencik Belediyesi’nce ilçede faaliyette bulunan resmi ve özel 45 eğitim kurumunda görevli öğretmenlere yaş pasta ve çiçek gönderildi. Öğretmenlere, Germencik Belediye Başkanı Fuat Öndeş tarafından hazırlanan, 24 Kasım Öğretmenler Günü tebrik mesajı da iletilirken, tüm öğretmenler, ortaokul ve lise eğitimi gören öğrenciler ile İlçe Jandarma Komutanlığına, başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün tavsiye ettiği Grigory Petrov’un kaleme aldığı “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” adlı kitap hediye edildi. Öğretmenler ile öğrenciler, hediyeler için Germencik Belediye Başkanı Fuat Öndeş’e teşekkür ederek, memnuniyetlerini dile getirdi.

    PASTAYI BİRLİKTE KESTİ

    Belediye Başkanı Fuat Öndeş, Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu Konferans Salonu’ndaki programın ardından öğretmenlere sürpriz yaparak, pasta kesti. Başkan Öndeş, “Germencik Belediyesi olarak 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün müfredata alınarak okutulmasını tavsiye ettiği kitap olan Beyaz Zambaklar Ülkesinde adlı eseri ilçemizdeki tüm öğretmen ve öğrencilerimize takdim ettik. Ayrıca öğretmenlerimizle birlikte tüm okullarımızda pasta kestik ve kendilerine çiçek takdim ederek, tebriklerimizi sunduk. Kıymetli öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü bir kez daha kutluyor, saygılarımı sunuyorum” dedi.

  • MERKEZEFENDİ BELEDİYESİ AKTİF YAŞ ALMA MERKEZİ’NDE ÖĞRETMENLER GÜNÜNE ÖZEL KUTLAMA

    MERKEZEFENDİ BELEDİYESİ AKTİF YAŞ ALMA MERKEZİ’NDE ÖĞRETMENLER GÜNÜNE ÖZEL KUTLAMA

    Merkezefendi Belediyesi, 1200 Evler Aktif Yaş Alma Merkezi’ndeki kursiyerler, 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne özel bir program düzenledi.

    Merkezefendi Belediyesi, büyüklerin sosyalleşmelerine katkı sağlamak ve Alzheimer rahatsızlığına yakalanmalarını yavaşlatmak amacıyla hizmete açılan 1200 Evler Mahallesi’nde bulunan Aktif Yaş Alma Merkezi’nde 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne özel etkinlikler düzenlendi. Aktif Yaş Alma Merkezi’ndeki kursiyerler etkinlikler çerçevesinde öğretmenlere ses dinletisi gösterisi sahneledi. Gerçekleştirilen ses dinletisinin ardından öğretmenlere kursiyerler tarafından yazılan şiirler okundu.

    Emekli öğretmen olan kursiyerlerden bazıları, kürsüye çıkarak öğretmenlik anılarını paylaştı. Çeşitli ikramların da bulunduğu etkinlikte kurs hocalarına öğretmenler günü nedeniyle hediyeler verildi. Etkinliğin ardından kurs hocaları ve kursiyerlerle beraber toplu hatıra fotoğrafı çekildi.

  • GAMZE TAŞÇIER: “GÜLER’İN İKRAMİYE İÇİN, ‘KAPSAMI VE DETAYLARI ÇALIŞMA SONRASINDA ORTAYA ÇIKACAK’ İFADELERİNİ, YİNE MAĞDUR EDİLECEK GRUPLAR MI OLACAK DİYE DİKKATLE TAKİP EDİYORUZ”

    GAMZE TAŞÇIER: “GÜLER’İN İKRAMİYE İÇİN, ‘KAPSAMI VE DETAYLARI ÇALIŞMA SONRASINDA ORTAYA ÇIKACAK’ İFADELERİNİ, YİNE MAĞDUR EDİLECEK GRUPLAR MI OLACAK DİYE DİKKATLE TAKİP EDİYORUZ”

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer, “AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler bir müjde olarak, Erdoğan’ın çalışan emeklilere de ikramiye verilmesi için talimat verdiğini ifade ediyor. ‘Nihayet’ diyoruz. Ancak meselenin hâlâ netlik kazanmadığının, ucu açık ifadeler kullanıldığının da altını çiziyoruz. Güler’in ikramiye için, ‘Kapsamı ve detayları çalışma sonrasında ortaya çıkacak’ ifadelerini, yine mağdur edilecek gruplar mı olacak diye dikkatle takip ediyoruz” dedi.

    AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, emeklilere ödenecek tek seferlik 5 bin TL ikramiyeye ilişkin, “Çalışan emeklilere de verilmesi için Cumhurbaşkanımız, Bakanlara ayrıntılı çalışma talimatı verdi” açıklamasını yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Gölge Bakanı Gamze Taşcıer, Güler’in sözleri üzerine yazılı bir açıklama yaptı. Taşçıer’in, açıklaması şöyle:

    “VATANDAŞIN HAKLI TEPKİSİNE HER PLATFORMDA DESTEK VERDİK”

    “‘Emeklilere 5 bin lira ikramiye vereceğiz’ dediler. Yoksulluk, hatta açlıkla boğuşan emeklileri sevindirdiler, ama sevinç kursaklarda kaldı. Çünkü emekliler arasında ayrımcılık yapıp çalışan-çalışmayan diye böldüler. En düşük tutar olan 7 bin 500 lira aylık alıp çalışmaya devam edenler, Çiftçi Kayıt Sistemi’nde (ÇKS) kaydı olanlar, Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeyerek çalışan işçi emeklileri, bu ikramiyeden mahrum bırakıldılar. İnsanların neden emekli olup da hâlâ çalışmak zorunda kaldığını sorgulamayan bir akıl, hayatta kalmak için geçim mücadelesi veren insanlara, ‘Sizin durumunuz iyi, ikramiyeye ihtiyacınız yok’ dedi. CHP olarak bu hakkaniyetsizliğe itiraz ettik. Meclis görüşmeleri sırasında CHP grubu olarak ayrım yapılmaksızın tüm emeklileri kapsaması ve 15 bin lira olması yönünde teklif verdik, reddettiler. Bu adaletsizliğin giderilmesi ve ayrım yapılmaksızın tüm emeklilerin ikramiye alabilmesi için Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurduk. Vatandaşın haklı tepkisine her platformda destek verdik.

    “GÜLER’İN İKRAMİYE İÇİN, ‘KAPSAMI VE DETAYLARI ÇALIŞMA SONRASINDA ORTAYA ÇIKACAK’ İFADELERİNİ, YİNE MAĞDUR EDİLECEK GRUPLAR MI OLACAK DİYE DİKKATLE TAKİP EDİYORUZ”

    Şimdi AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler bir müjde olarak, Erdoğan’ın çalışan emeklilere de ikramiye verilmesi için talimat verdiğini ifade ediyor. ‘Nihayet’ diyoruz. Ancak meselenin hâlâ netlik kazanmadığının, ucu açık ifadeler kullanıldığının da altını çiziyoruz. Güler’in ikramiye için, ‘Kapsamı ve detayları çalışma sonrasında ortaya çıkacak’ ifadelerini, yine mağdur edilecek gruplar mı olacak diye dikkatle takip ediyoruz. CHP olarak, yalnızca ikramiye haksızlığının ortadan kaldırılmasını değil; en düşük emekli aylığının asgari ücret düzeyine yükseltilmesini, bayram ikramiyelerinin de bu tutarda verilmesini talep ediyoruz. Dört kişilik bir ailenin üç öğün sadece bir çay, bir simit tüketse bile aylık en az 7 bin 200 lira harcaması gerektiği ülkede, 7 bin 500 lira emekli aylığı, insanları açlığa terk etmek demektir. AKP seçim sonrasında, ‘Nasıl olsa bir sonraki seçime daha vakit var’ diyerek emeklilere zam verme gereği duymadı. Halbuki emeklilerin aldıkları ücret, enflasyon karşısında gün gün, saat saat eriyor. Milyonlarca emekli açlık sınırının altında bir sonraki güne ulaşmaya çalışıyor.

    “BU KONUYU BİR SEÇİM YATIRIMI OLARAK KULLANILMAK ÜZERE ÖTELEMEYE SAKIN KALKIŞMAYIN”

    Biz hem ikramiyeler konusunda hiç kimsenin mağdur olmayacağı sonuca ulaşılana kadar hem de en düşük emekli aylığı asgari ücret seviyesine çıkarılana kadar elimizden gelen her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz. İktidara da çağrı yapıyor, ikramiye haksızlığını giderecek düzenlemenin hemen önümüzdeki hafta, bütçe görüşmeleri başlamadan parlamentoya getirilmesini istiyoruz. ‘Bu konuyu bir seçim yatırımı olarak kullanılmak üzere ötelemeye sakın kalkışmayın’ diyoruz.”

  • SAADET PARTİLİ ÇALIŞKAN: “HATAY’IN ÖZEL KORUNMAYA İHTİYACI VAR. HATAY HALKININ MAĞDURİYETİNİN GİDERİLMESİ ÜZERİNE BİR KHK ÇIKARILABİLİR”

    Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, TBMM Genel Kurulu’nda; “Hatay’ın özel korunmaya ihtiyacı var. Bazı arkadaşlar, kanunda özel statü gibi bir imkân olmadığını belirtiyor. Bu meclis bu ülke, şapkadan tavşan çıkarıldığına çok defa şahit oldu. Bugün istenirse, pekâlâ nice hukuksuz KHK’lara şahit olmuş bu ülkede, Hatay halkının mağduriyetinin giderilmesi üzerine bir KHK çıkarılabilir. Böylece problemler çözülür” dedi.

    Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, dün TBMM Genel Kurulu’nda; depremden etkilenen Hatay’ın sorunlarını değerlendirdi. Çalışkan, şunları söyledi:

    “Depremin üzerinden dokuz aya yakın bir zaman geçmiş olmasına rağmen, halen sorunlar çığ gibi, hatta katlanarak devam ediyor. 6 Şubat depreminde cenazelerin yarıdan fazlası Hatay’dan çıktı. Geçtiğimiz hafta enkaz altından üç tane cenaze çıktı. Bu ailelerin yerine koyun kendinizi, acaba halen daha enkaz altında ceset var mı… Bu sorumsuzluğun, vicdansızlığın, ihmalkarlığın, Hatay’a üvey evlat muamelesi yapmanın en bariz göstergesi.

    Bugün Hatay ulaşım sorunu yaşıyor, sağlık sorunu yaşıyor, barınma sorunu yaşıyor, güvenlik problemi yaşıyor, temel ihtiyaçlarında sıkıntı yaşıyor. En önemli problemlerden bir tanesi ulaşım. Halen Samandağ yolu, halen Narlıca-Altınözü yolu bitirilemedi. Belen Geçidi hala ihmal ediliyor. Ben burada AK Parti yöneticilerine şunu tavsiye ederim: Madem belediyeyi almaya heveslisiniz, halka bir yüzünüz olsun. Yüz kızarmadan oy isteyebileceğiniz icraatınız olsun. Bunun için de mümkünse Belen geçidini programa aldığınızı, ödenek çıkardığınızı, temel atacağınızı ve 2024 içinde de faaliyete geçeceğini belirtin.

    Hatay’ın özel korunmaya ihtiyacı var. Bazı arkadaşlar, kanunda özel statü gibi bir imkân olmadığını belirtiyor. Bu meclis bu ülke, şapkadan tavşan çıkarıldığına çok defa şahit oldu. Bugün istenirse, pekâlâ nice hukuksuz KHK’lara şahit olmuş bu ülkede, Hatay halkının mağduriyetinin giderilmesi üzerine bir KHK çıkarılabilir. Böylece problemler çözülür.

    Hatay’ın belkemiği Uzun Çarşı esnafının mağdur olduğuna dikkat çeken Çalışkan, Hatay’da vatandaşların şehri terk ettiğini belirterek, şunları söyledi:

    “Ne yapılacağı bilinmiyor. Bir taraftan yıkacağız, bir taraftan tamir edeceğiz deniyor. Aynı şekilde ayakkabıcı esnafı, mobilyacı esnafı mağdur. Sanayi sitesi esnafı mağdur. Değerli milletvekilleri; Hatay devletine, milletine bağlı bir şehir. Değerli Başkanımızın bizzat yerinde de gördüğü gibi Hatay, büyük mağduriyet yaşıyor. Reyhanlı ilçesinde 55 vatandaşımız katledildi, bir iç hesaplaşma uğruna. Buna rağmen yüreğine taş bağladı, sesini çıkarmadı. Onun için, bugün Hatay’ın bir milli güvenlik problemi olduğu düşünülmeli. Hatay boşalıyor arkadaşlar! Atasözünde olduğu gibi, “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma” tehlikesi var. Siz 82 Afrin, 83 Kerkük derken 31 plaka Hatay elden gidiyor! Hatay boşalıyor! Hataylı insan gelecek görmediği için, belirsizlik olduğu için başka illere taşınıyor. Bugün acilen yapılması gereken şey; Hatay’ın problemlerinin çözülmesi, kira yardımının uzatılmasıdır.”

  • EDİRNE BELEDİYE BAŞKANI  GÜRKAN, EMEKLİ ÖĞRETMENLER İLE BİR ARAYA GELDİ

    EDİRNE BELEDİYE BAŞKANI GÜRKAN, EMEKLİ ÖĞRETMENLER İLE BİR ARAYA GELDİ

    Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir araya geldiği emekli öğretmenlerin gününü kutladı. Görevde bulunduğu 10 yıllık sürede Edirne’nin geleceğine yaptığı yatırımları, gerçekleştirdiği projeleri emekli öğretmenler ile paylaşan Başkan Gürkan, “Belediye başkanlarının bir sözü vardır; ‘Akıllı belediye başkanı üstyapıya, akılsız belediye başkanı da altyapıya yatırım yapar‘ diye. Ben Edirne’nin en büyük yatırımını altyapıya yaptım. Ama ben gelecek seçimleri düşünmedim, ben gelecek nesilleri düşündüm. Çünkü ben bir öğretmenim” dedi.

    Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, her 24 Kasım’da olduğu gibi bu yıl da geleneği bozmadı ve emekli öğretmenlerle öğlen yemeğinde bir araya geldi. Başkan Gürkan, yemek öncesinde tüm masaları tek tek dolaşarak, emekli öğretmenlerin öğretmenler gününü kutladı.

    Tüm emekli öğretmenler adına yaptığı konuşmada kendilerini her yıl yemekte bir araya getiren ve emekli öğretmenleri unutmayan Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’a teşekkür eden Emekli Öğretmenler Derneği Başkanı Nazmiye Özdemir, “Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günümüz, başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere karanlığa ışık tutmuş olan tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutluyorum. Böylesine güzel bir günü, böylesine güzel bir yerde geçirmemizi, kutlamamızı sağlayan Sayın Belediye Başkanımız Recep Gürkan’a çok teşekkür ediyorum” dedi.

    24 Kasım Öğretmenler Günü’nde bir kez daha emekli öğretmenler ile bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, “19 Kasım 1984’te Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinin Direkli Köyü’nde tek öğretmen olarak göreve başlamıştım. Beş sınıflı birleştirilmiş bir köy okuluydu. Hatta bir mezra okuluydu. Ben göreve başladığımda o köyde elektrik yoktu, yol yoktu, su yoktu yani kısacası hiçbir şey yoktu. Öğretmenliği orada öğrenmiş olmakla da hep onur duydum, gurur duydum. Bu meslekten gelmiş olmanın sağladığı avantajlarla, Atatürk’ün vermiş olduğu o fırsat eşitliğinden yararlanarak birçok farklı görev yaptım. Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görevler yaptım, üniversitede görevler yaptım. Sizlerin o güzel, kutsal oylarıyla da milletvekili oldum. İki dönemdir Belediye Başkanlığına seçiyorsunuz beni. Ama ben nerede olursa olsun, ister konuşmalar da, ister televizyonlar da canlı yayınlar da, isterse gazete röportajların da. Bana ‘Kimsiniz?’ dediklerinde hep aynı cümle ile başladım; ben köy öğretmenliğinden gelen Recep Gürkan’ım. Bununla da onur duydum, gurur duydum, hep de duymaya devam edeceğim” diye konuştu.

    65 YAŞ VE ÜZERİ VATANDAŞLARA ÜCRETSİZ ULAŞIM

    Türkiye’de her geçen gün zorlaşan hayat şartlarından dolayı tüm vatandaşların, özellikle de emeklilerin çok zor günler geçirdiğini belirten Belediye Başkanı Recep Gürkan, “Emeklilerimize bir nebze de olsa katkı sunmak adına, toplu ulaşımdan ücretsiz yararlanmasını sağlayabilmek adına, 65 yaş ve üzeri tüm büyüklerimizin ulaşım masraflarını karşılamaya karar verdik. Ve bu böyle devam edecek. Bu gün de, yarın da, önümüzdeki dönem de” dedi.

    MERİÇ SOSYAL TESİSLERİ SİZİN EVİNİZ

    Cumhuriyetin 100. yılında, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Meriç Sosyal Tesisleri’ni Edirnelilerin hizmetine sunduklarını belirten Belediye Başkanı Recep Gürkan, “Fiyat olarak, çok karlılık gütmeyen bir politikamız olacak burada. Zarar etmeden, kaliteyi koruyarak, Edirne’mize hizmet vereceğiz. Ama unutmayın, buranın kapıları sizlere her zaman açık. Burası sizin de tesisiniz, sizin de eviniz” diye konuştu.

    10 YILDIR HEP ZOR İŞLERİ TERCİH ETTİM

    İki dönemdir Edirne Belediye Başkanlığı görevini yürüttüğünü belirten Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Bir öğretmen olarak bu 10 yılda hiç kolayları tercih etmedim. Hep zorları tercih etim, hep zor işleri tercih ettim. Edirne’nin zamanında yapılmış olan ama artık yenilenmesi gereken birçok işinin başarıyla altından kalktık. 60 yıllık vahşi çöplüğü ortadan kaldırdık, yeni bir depolama tesisi yaptık. 1 Ocak 2019’dan itibaren atılan çöpleri toplayarak, elektrik üretiyoruz ve bugüne kadar toplamda çöpten 53 milyon kilowatt saat elektrik ürettik ve devlete sattık.  Güney ve Kuzey Çevre yollarını açtık, Sağlık Yolu’nu hizmete kazandırdık. Edirne’nin tarihindeki ilk biyolojik atık tesisi olan İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisini hizmete açtık. Ve artık bizim de çağdaş kentler gibi atıklarımız arıtılarak, doğaya bırakılıyor. Ve ondan elden ettiğimiz arıtma suyundan da Paşaçayırı mevkiinde çeltik yetiştiriyoruz, çeltik tarlalarını suluyoruz. Ve yine Tarihi Elektrik Fabrikası’nı aslına uygun restore ettik. Bugün orada 140  kadınımız Türk Kültürü El sanatları adı altında, el işleri yapıyorlar, çeşitli ürünler üretiyorlar ve aile bütçelerine katkılar bulunuyorlar. Kreşler açtık, kafeler açtık. Edirne’nin önümüzdeki 50 yıl içme suyu ihtiyacını karşılayacak, Kırklareli Kayalı Barajı’ndan, 59 kilometre mesafeden ishale hattını yaptık. Buradan yıllık 20 milyon metreküp su alıyoruz. Aldığımız suyu yine yeni yaptığımız İçme Suyu Arıtma Tesisleri’nde arıtıyoruz. Sizlere sağlıklı su temin ediyoruz.” 

    Altyapı çalışmaları hakkında da bilgiler veren Gürkan, altyapı ihalesinin 2017 yılında yapıldığını hatırlatarak, şunları söyledi:

    “Zor bir işe girdik. Şehrin 380 kilometre uzunluğundaki içme suyu şebekesinin tümünü değiştirme kararı aldık ve yüzde 95’ini bitirdik. 125 bin metre atık su kanalizasyon hattı yaptık. Yağmurlarda birçok noktamız, özellikle Kocasinan Mahallemizde su baskınları oluyordu. 2018 Kasımında korkunç bir afet yaşadı, Kocasinanlılar. 150’den fazla evi, işyerini su bastı. Çaresizdik, doğal afete karşı yapabileceğimiz hiçbir şey yoktu. Sorunları hızlı bir şekilde çözmeye çalıştık. Yeterli oldu mu olmadı.  Ama kararlıydık. Kocasinan’ın o 40 yıllık makus tarihini değiştirmemiz gerekiyordu. Ve çalışmalara ilk Kocasinan Mahallemizden başladık. Kocasinanlılar, 2018 Kasım’da o büyük afeti yaşamış olmalarına rağmen, 2019 yılındaki Yerel Seçimlerde Edirne’deki en yüksek oyu verdiler, CHP’ye ve şahsıma. Minnettarım. Bunun başka bir örneği var mıdır, biliyorum. Ama eminim ki onların bu davranışının altında yatan Mustafa Kemal Atatürk’ün aydın, bilgili, eğitimli nesiller yetiştirme kararlılığıdır. Çünkü onlar bunun bizden değil ihmallerden kaynaklandığı ve bizim bunu değiştireceğimizi düzelteceğimizi biliyorlardı.” 

    3,5 yıldır devam eden altyapı çalışmalarının çok büyük bir kısmını bitirdiklerini belirten Başkan Gürkan, “Bakın bugünlerde çok sık yağmurlar yağıyor. Daha da yağacak. Ama şehrimizin hiçbir noktasında artık su baskınları yok, sel yok, kanalizasyon taşkınları yok. Bunları yapmış olmaktan gurur duyuyorum” dedi.

    “GELECEK NESİLLERİ DÜŞÜNDÜM”

    Gürkan, “Belediye başkanlarının bir sözü vardır ‘Akıllı Belediye Başkanı üst yapıya, akılsız Belediye Başkanı da altyapıya yatırım yapar‘ derler. Ben Edirne’nin en büyük yatırımını altyapıya yaptım. Ama ben gelecek seçimleri düşünmedim, ben gelecek nesilleri düşündüm. Çünkü ben bir öğretmenim. O yüzden bana bu seçim kaybetme olarak dönecekse, dönsün. Ben bu nesiller için, bizler için, sizler için yapmadım bu işi. Ben çocuklarımız için, torunlarımız için yaptım. Bundan sonra da aynı kararlılıkla Atatürk’ün bir askeri olarak, yürümeye devam edeceğim” diye konuştu.

  • EDİRNE’DE EVLERDE KULLANILAN İÇME SUYU ÜCRETİNE YÜZDE 30 İNDİRİM

    EDİRNE’DE EVLERDE KULLANILAN İÇME SUYU ÜCRETİNE YÜZDE 30 İNDİRİM

    Edirne Belediye Meclisi, meskenlere verilen içme suyu ücretlerinde yüzde 30 indirim yapmak üzere olağanüstü toplandı. Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın önerisiyle mecliste görüşülen ‘Meskenlere verilen içme suyu ücretlerinde yüzde 30 indirim yapılması’ ile ilgili madde, Belediye Meclisi tarafından oy birliği ile kabul edildi. Edirne halkı, 1 Aralık 2023 tarihinden itibaren evlerinde kullandığı suya, yüzde 30 daha az ödeyecek, ayrıca bu fiyat 2024 yılında da geçerli olacak.

    Edirne Belediye Meclisi’nin 2023 yılındaki 2. Olağanüstü Toplantısı, Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın başkanlığında Atatürk Kültür Merkezi ve Belediye Konservatuvarı Edirne Belediye Meclisi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda, 2 madde görüşülerek karara bağlandı.

    Belediye Meclisi’nin ilk gündem maddesi; 1 Aralık 2023 tarihinden itibaren geçerli olacak meskenlere ulaştırılan içme suyu ücretlerine yüzde 30 oranında indirim yapılması maddesi oldu. Konuyla ilgili açıklama yapan Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, vatandaşlarla sık sık bir araya geldiklerini ve vatandaşların en büyük gündeminin de ekonomik kriz olduğunu söyledi.

    Vatandaşların ekonomik olarak zor günler yaşadığını belirten Belediye Başkanı Recep Gürkan, şöyle konuştu:

    “Vatandaşlarımızı kendi görev alanımızda olan su ücretleri konusunda biraz rahatlatmak istedik. 1 Aralık 2023 tarihinden geçerli olmak üzere su fiyatlarında yüzde 30 indirim yapmayla ilgili çalıştık. Daha önce bütçeyle aldığımız karar gereği beş farklı su kadememiz vardı. 1 ile 3 metreküp arası, son güncel fiyat 13 lira 61 kuruş idi, 4 ile 12 metreküp arası tüketimde, ikinci kademde, 16 lira 86 kuruş, 13 ile 20 metreküp arası tüketim 19 lira 36 kuruş, 21 ile 40 metreküp arası tüketimde 25 lira 93 kuruş, 41 metreküp ve üzeri tüketimde ise 26 lira 22 kuruştu, metreküp fiyatı. Arkadaşlarımızla yaptığımız çalışmalar ve yaptığımız değerlendirmeler sonucunda, meskenlere verilen içme suyu ücretlerinde yüzde 30 indirime gitme ve bu indiriminde 1 Aralık 2023 tarihinden itibaren geçerli olmasını öneriyoruz. 2024 yılı bütçesinde de bu indirimli fiyatlarda sabitlenerek, su fiyatlarında herhangi bir artış yapılmadan gidilmesi önerisi de önümüzdeki hafta meclisimize getireceğiz.”   

    Yapılan bu çalışma ile 5 olan kademe sayısını 4’e düşürdüklerini belirten Gürkan,  dört kademede de yüzde 30 indirim yapmayı Belediye Meclisi’ne önerdiklerini söyledi.

    Yapılacak olan bu düzenleme ile 1 Aralık 2023 tarihinden itibaren 1 ile 3 metreküp arası su fiyatının 13 lira 61 kuruş yerine 9 lira 52 kuruş, 4 ile 12 metreküp arası su fiyatının 16 lira 86 kuruş yerine 11 lira 80 kuruş, 13 ile 20 metreküp arası su fiyatının 19 lira 36 kuruş yerine 13 lira 55 kuruş ve son kademe olan 21 metreküp ve üzeri su kullanımı metreküp başına 25 lira 93 kuruş yerine 18 lira 15 kuruş olarak belirleneceğini belirten Gürkan,  “Atık Su Bedeli de bunların yüzde ellisi kadar, onlarda doğal olarak indirime tabii olacaklar” diye konuştu.

    Madde, Belediye Meclisi tarafından oybirliği ile kabul edildi.

    Gündemin ikinci maddesi ise altyapı çalışmaları için İller Bankası’ndan nakdi kredi kullanılması ile ilgili Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın yetkili kılınması maddesi oldu. Bu madde de, oyçokluğu ile kabul edildi.