Blog

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sosyalist Enternasyonal üyesi siyasi parti liderlerine gönderdiği mektupla; Gazze’de yaşanan insanlık dramına ilişkin somut adımlar atılması ve kalıcı bir ateşkesin tesisi için inisiyatif alınması çağrısında bulundu. Özel mektubunda; “Uluslararası hukuk ihlal edilmektedir. Tüm üye partileri, İsrail’in sivillere yönelik aralıksız saldırılarını durdurmak için yerleşik ilkelere bağlı kalmaya ve somut tedbirler almaya çağırıyor, kalıcı bir ateşkesin tesis edilmesi için acil çağrıda bulunuyorum” ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sosyalist Enternasyonal üyesi 120’yi aşkın siyasi parti liderine gönderdiği mektubunda, Gazze’de yaşananlara ilişkin somut adımlar atılması çağrısında bulundu.

Aralarında 12 hükümet başkanı ve 4 bakanın da bulunduğu Sosyalist Enternasyonal üyesi siyasi partilerin genel başkanlarına gönderilen mektupta; 7 Ekim’den bu yana yaşamını yitiren 14 bin Filistinlinin yüzde 70’inin kadın ve çocuk olduğu, sağlık görevlileri, gazeteciler ve BM görevlilerinin hayatlarını kaybettiği, su, yakıt, gıda ve elektrik gibi temel ihtiyaçlara erişimde sorunlar yaşandığı belirtildi.

Özel, “Gazze’de yaşananların, sosyal demokrat ve sosyalist partilerin yüzyılı aşkın bir süredir savunduğu; insan haklarını, ihtiyaç sahiplerinin refahını ve masumların korunmasını amaçlayan ilke ve normlara aykırı olduğuna inanıyorum” ifadesini kullandı.

Özel, “Uluslararası hukuk ihlal edilmektedir. Tüm üye partileri, İsrail’in sivillere yönelik aralıksız saldırılarını durdurmak için yerleşik ilkelere bağlı kalmaya ve somut tedbirler almaya çağırıyor, kalıcı bir ateşkesin tesis edilmesi için acil çağrıda bulunuyorum” dedi.

“DÜNYADAKİ SİYASİ AKRABALARIMIZA BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR”

Özel, Sosyalist Enternasyonal üyesi siyasi parti liderlerine gönderdiği mektuba ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:

“Gazze’de bir insanlık suçu işleniyor. Bu insanlık suçunun önüne geçmek, bu katliamları önlemek için dünyadaki siyasi akrabalarımıza büyük bir görev düşüyor. Savaşın durdurulması için sosyal demokratlar ve sosyalistler daha etkin inisiyatif almalılar. Avrupa’dan, Latin Amerika’dan, Orta Doğu’dan siyasi partilere gönderdiğim mektupla, Sosyalist Enternasyonal üyesi parti liderlerine, başkenti Doğu Kudüs olan 1967 sınırlarında bağımsız bir Filistin Devleti’nin tanınması da dahil harekete geçme çağrısında bulundum. Sivil ölümlerin, çocuk ölümlerinin durdurulması, hastanelerin, mülteci kamplarının bombalanmasına son verilmesi gerekiyor. Bu konuda üzerimize düşeni yapacağız.”

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele ile ilgili genelge Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayınlandı. Genelgeyle, 2006 yılında Başbakanlık Genelgesi ile düzenlenen “Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi”nin adı “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu” (Koordinasyon Kurulu) olarak değiştirildi. Genelge, kadına yönelik şiddetle mücadele kurumsal hizmet birimleri olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) ve kadın konukevlerinin kapasitesinin güçlendirilmesi, kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarında sadece kriz odaklı değil aynı zamanda risk analizi ve yönetimi odaklı yaklaşımla şiddet mağduruna erken müdahale edilmesinin sağlanarak etkin hizmet sunulması ve yerel düzeyde şiddetle mücadelede koordinasyon ve iş birliğinin sağlanması için valiler ve kaymakamlar tarafından gerekli tedbirlerin alınması gibi hükümler içeriyor.

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Genelgesi bugünkü Resmi Gazete’de yayınlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayınlanan genelge şöyle:

“- Şiddetle mücadelede mevzuatın etkin uygulanmasına ve mağdurların adalete erişiminin kolaylaştırılmasına yönelik gerekli hukuki ve idari tedbirlerin alınmasına devam edilecektir.
– Ulusal Eylem Planında yer alan faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde ilgili bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları tarafından şiddete sıfır tolerans anlayışı çerçevesinde gerekli hukuki, idari ve mali tedbirlerin alınmasına devam edilerek her türlü iş birliği sağlanacaktır.
– Tüm kamu kurum ve kuruluşları tarafından 8/3/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında hakkında tedbir kararı bulunan şiddet mağdurları ile beraberindekilere yönelik koruyucu ve önleyici hizmetlerin ulaşılabilir olması sağlanacak ve bu kişilerin gizlilik ve güvenliklerinin sağlanması amacıyla gerekli idari ve mali tedbirler alınacaktır. 4. Şiddetle mücadelede aktif rol alan kurumlar başta olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşları tarafından kamu personelinin şiddetle mücadeleye ilişkin bilgi ve farkındalığının artırılmasına yönelik çalışmaların yürütülmesine devam edilecektir.
– Şiddetle topyekûn mücadele etmeye yönelik toplumsal farkındalık ve duyarlılığı artırmak üzere eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapılmaya devam edilecektir.
– Kadına yönelik şiddetle mücadele alanında kanıta dayalı politikaların geliştirilmesine temel oluşturacak ve uluslararası standartlarda istatistik üretilmesine imkân sağlayacak verilerin elde edilmesi amacıyla nüfus temelli saha araştırmaları gerçekleştirilecektir.
–  Kadına yönelik şiddetle mücadele politikalarının ve hizmetlerin izlenmesi, değerlendirilmesi ve geliştirilmesine kaynak oluşturacak ve uluslararası standartlarda istatistik üretilmesine imkân sağlayacak idari verilerin üretilebilmesi ile veri entegrasyonu sağlanabilmesi için kamu kurum ve kuruluşlarının bilgi yönetim sistemlerinde gerekli düzenlemeler yapılacaktır.
–  Kadına yönelik şiddetle mücadele kurumsal hizmet birimleri olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) ve kadın konukevlerinin kapasitesi güçlendirilecektir.
– Kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarında sadece kriz odaklı değil aynı zamanda risk analizi ve yönetimi odaklı yaklaşımla şiddet mağduruna erken müdahale edilmesi sağlanarak etkin hizmet sunulacaktır.
– Yerel düzeyde şiddetle mücadelede koordinasyon ve iş birliğinin sağlanması için Valiler ve Kaymakamlar tarafından gerekli tedbirler alınacaktır.
– Şiddet mağdurunun her aşamada sağlık hizmetlerine erişimlerinin kolaylaştırılması ve şiddet uygulayanlara yönelik 6284 sayılı Kanun kapsamında sağlık tedbirlerinin etkin uygulanması için paydaş kurumlar eş güdüm içerisinde çalışmalar gerçekleştirecek, şiddet uygulayana yönelik öfke kontrolü, etkili iletişim ve stresle başa çıkma hususlarında bireysel ve grup çalışmalar yapılandırılacaktır.

– Ülke geneline yaygınlaştırılan teknik yöntemlerle takip sistemlerinin etkin uygulanmasına yönelik tedbirler alınacaktır.

– Kadına yönelik dijital şiddetle mücadele kapsamında dijital okur-yazarlık eğitimleri başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerine yönelik farkındalık çalışmaları gerçekleştirilecektir.
– Erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadele konusunda toplumsal farkındalık ve kurumlar arası eş güdüm artırma çalışmalarına yönelik tedbirler alınacaktır.
–  3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında kadın konukevi açmakla yükümlü olan belediyelerin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı rehberliğinde, mevcut standartlara uygun şekilde bu yükümlülüklerini yerine getirmeleri sağlanacaktır.

– Kadınların iş gücüne katılımlarını teşvik etmeye ve istihdam edilebilirliğini artırmaya yönelik aktif iş gücü hizmetleri kapsamında faaliyetlerin yürütülmesine devam edilecektir.
– Kadınlara yönelik şiddetle mücadele kapsamında yürütülen çalışmaların, hazırlanan plan ve programların analizleri yapılacak, izleme ve değerlendirme çalışmaları sistematik hale getirilecektir.
Yukarıda yer alan tedbirler ile Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Yıllık Faaliyet Planlarının uygulanmasında kurumlar arası koordinasyon Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından sağlanacaktır.
4/7/2006 tarihli ve 26218 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2006/17 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile düzenlenen “Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi”nin adı “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu” (Koordinasyon Kurulu) olarak değiştirilerek; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı başkanlığında; Türkiye Büyük Millet Meclisi Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı, Adalet, İçişleri, Millî Eğitim ve Sağlık Bakanları ile Diyanet İşleri Başkanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği, Dışişleri, Gençlik ve Spor, Hazine ve Maliye, Kültür ve Turizm ile Millî Savunma Bakanlıkları ilgili Bakan Yardımcıları, Strateji ve Bütçe Başkanlığı, İletişim Başkanlığı, Kamu Denetçiliği Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, Yükseköğretim Kurulu, Türkiye İstatistik Kurumu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkan Yardımcıları/Başkanvekilleri ile üniversiteler bünyesindeki Kadın ve/veya Aile Çalışmaları Merkez Müdürleri ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının başkanlarından oluşacak şekilde yeniden teşekkül ettirilmiştir.
Koordinasyon Kurulu çalışmalarına konuyla ilgili diğer kamu kurum ve kuruluşları ile meslek kuruluşları, uluslararası kuruluşlar ve özel sektör temsilcileri davet edilebilecektir.
Koordinasyon Kurulu yılda en az bir defa olmak üzere ihtiyaç duyulan zamanlarda başkanın davetiyle toplanacaktır. Kurul tarafından gerek duyulması halinde başkanın önerisiyle alt komite, danışma veya çalışma grupları oluşturulabilecektir.
Koordinasyon Kurulu; kadına yönelik şiddetle mücadele alanında mevcut uygulamaların değerlendirilmesi, sorunların tespiti, çözüm önerilerinin geliştirilmesi ve uygulanmasına yönelik kurumlar arası iş birliği ve eş güdümün artırılması görevlerini yürütecektir. Koordinasyon Kurulu tarafından alınan kararlar, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları/Yıllık Faaliyet Planlarına Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda eklenecektir. Kurulun sekretarya hizmetleri ve alınan kararların uygulanmasının takibi Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecektir.
Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları/Yıllık Faaliyet Planları ve Koordinasyon Kurulu çalışmalarının bir bütünlük içerisinde yürütülmesi için ilgili bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları tarafından azami gayret gösterilecek, ihtiyaç duyulacak her türlü destek ve yardım sağlanacaktır.”

Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayınlanan tebliğe göre 2023 yılı için yeniden değerleme oranı yüzde 58,46 olarak belirlendi.

Resmi Gazete’de yayınlanan tebliğde “Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesinin (B) fıkrasına göre, yeniden değerleme oranı, yeniden değerleme yapılacak yılın Ekim ayında (Ekim ayı dâhil) bir önceki yılın aynı dönemine göre Türkiye İstatistik Kurumunun Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksinde meydana gelen ortalama fiyat artış oranı olup bu oranın Hazine ve Maliye Bakanlığınca Resmi Gazete ile ilan edilmesi gerekmektedir. Bu hüküm uyarınca yeniden değerleme oranı 2023 yılı için % 58,46 (elli sekiz virgül kırk altı) olarak tespit edilmiştir” ifadelerine yer verildi.

HABER: TAMER ARDA ERŞİN / KAMERA: ADEM KARABAYIR

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bosna ve Hersek ziyareti kapsamında Bosna Hersek Federasyonu Başbakanı ve Sosyal Demokrat Partisi Genel Başkanı Nermin Nikšic ile görüştü. Özel görüşmede, “1990’larda burada yaşananlar ve 1995’teki büyük felaketin, soykırımın bir benzeri şu anda Filistin’de yaşanıyor. Uluslararası kamuoyu o zaman çok geç kalmıştı ve bu bütün Avrupa’nın utancıdır. Bunun Filistin’de tekrarlanıyor olmasına karşı bütün sosyal demokratlar ve sosyalistler olarak sesimizi birlikte yükseltmemiz gerekir” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bosna Hersek ziyareti kapsamında Başkent Saraybosna’da Bosna ve Hersek Federasyonu Başbakanı ve Sosyal Demokrat Partisi Genel Başkanı Nermin Nikšic ile parti genel merkezinde bir araya geldi. Özel, görüşmede  Başbakan Nikšic’e CHP’nin altı okunu simgeleyen bir hediye de takdim etti. Özel’in bu hediyesine karşılık Başbakan Nikšic de Özel’e el oyması özel bir kutu hediye etti.

Özel, görüşmede yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Sayın Başbakan, bu hem sizin hem bizim en çok ihtiyacımız olan adaletin terazisi. Ayrıca partimizin altı oku var. Partimizin altı ilkesini temsil eden altı oku. Bunlar halkçılık, laiklik, devrimcilik, milliyetçilik, cumhuriyetçilik ve devletçilik. Bu amblemdeki altı ok ve adaletin terazisi, makam odanızda durdukça partilerimiz arasındaki dostluğu hatırlamanızı ümit ediyoruz. Özellikle Avrupa’da sosyal demokrasinin parlak bir dönem yaşamadığı bu süreçte Bosna Hersek’te bir siyasi akrabamızı iktidardayken ziyaret etmek bizim için büyük mutluluk. Biz Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye’de sosyal demokrat bir partiyi iktidar yapmayı çok istedik, çok da yaklaştık ama olmadı. Ardından yaşanan bir kurultaydan sonra partimizde bir yönetim değişikliği oldu. Partimizin yeni yönetimi ile birlikte karşınızdayız.

“SİZİN BAŞARDIĞINIZI TÜRKİYE’DE VE BÜTÜN AVRUPA’DA BAŞARARAK SOSYAL DEMOKRASİNİN YENİDEN AVRUPA’DA VE DÜNYADA YÜKSELİŞE GEÇMESİNİ ÜMİT EDİYORUM”

Partilerimizin arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi noktasında biz de aynı düşünüyoruz. Ayrıca bundan sonraki süreçte hem Sosyalist Enternasyonal’de hem Avrupa Sosyalist Partisi’nde partimizi Genel Başkan düzeyinde ben temsil edeceğim ve mümkün olan tüm toplantılara geleceğim. Bu bizim genel başkanlar düzeyinde daha çok görüşmemiz demek. Bundan sonra 11 Temmuz’larda mutlaka Bosna Hersek’te olmayı istiyorum. Bir engel olursa da mutlaka genel başkan yardımcıları düzeyinde burada olacağız. Partilerimizin her türlü dayanışmasına ve ortak projelerine açığız. Sizin başardığınızı Türkiye’de ve bütün Avrupa’da başararak sosyal demokrasinin yeniden Avrupa’da ve dünyada yükselişe geçmesini ümit ediyorum ve bunun için gayret sarf edeceğim.

“1990’LARDA BURADA YAŞANANLAR VE 1995’TEKİ BÜYÜK SOYKIRIMIN BİR BENZERİ FİLİSTİN’DE YAŞANIYOR”

1990’larda burada yaşananlar ve 1995’teki felaketin, büyük soykırımın bir benzeri Filistin’de yaşanıyor. Uluslararası kamuoyu o zaman çok geç kalmıştı ve bu bütün Avrupa’nın utancıdır. Bunun Filistin’de tekrarlanıyor olmasına karşı sosyal demokratlar ve sosyalistler olarak sesimizi yükseltmemiz gerekir.”