Blog

  • ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ’NDE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ GÖRÜŞMELERİ BAŞLADI

    ÇERKEZKÖY BELEDİYESİ’NDE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ GÖRÜŞMELERİ BAŞLADI

    Çerkezköy Belediyesi ile DİSK Genel-İş Sendikası arasında imzalanan protokol ile Çerkezköy Belediye Personel A.Ş. Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri başladı.

    Çerkezköy Belediyesi Personel A.Ş. Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin başlangıcı için gerçekleştirilen imza törenine, DiSK Genel-İş Tekirdağ Şube Sekreteri Harun Mamuk, Yönetim Kurulu Üyesi Semih Ali Özcan ve Dilek Kıran, Çerkezköy Belediyesi Baş Temsilcisi Nazif Atik ile işçi temsilcileri İbrahim Kalaycı, Hasan Tetikbaş ve İsmail Gümüş katıldı.

    Protokolün imza altına alınmasının ardından Belediye Başkanı Vahap Akay, hazırlanacak Toplu İş Sözleşmesi’nin şimdiden tüm Çerkezköy Belediyesi Personel A.Ş. çalışanları için hayırlı olması temennisinde bulundu.

  • BODRUM, TTI İZMİR FUARINDA YERİNİ ALIYOR

    BODRUM, TTI İZMİR FUARINDA YERİNİ ALIYOR

    T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayelerinde, İZFAŞ ve TÜRSAB iş birliği ile Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi’nin 17’ncisi, 7-9 Aralık 2023 tarihlerinde FUARİZMİR’de yapılacak.

    Her yıl dünyanın dört bir yanından turizm profesyonellerini bir araya getiren ve Türkiye’nin en büyük uluslararası turizm platformu haline gelen TTI İzmir Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresinde B Holünde Türkiye’nin gözbebeği turizm destinasyonu Bodrum da yerini alacak. 

    Bodrum Belediyesi, Bodrum Tanıtma Vakfı (BOTAV) destekleri ve Bodrum Ticaret Odası (BODTO) organizasyonu ile kurulacak Bodrum standı, turizm profesyonellerini bir araya getirirken bölgenin tanıtımı için de çalışmalar yürütecek. 

    Bodrum Standı, B holünde B-214 kodlu alanda yer alırken 7-9 Aralık tarihleri arasında 10.00-18.00 saatleri arasında konuklarını ağırlayacak. 

    BODTO BAŞKANI, ÜYELERİ STANDA BEKLİYOR

    BODTO Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, Bodrum standının tüm Bodrum firmaları için bir toplantı ortamı olarak tasarlandığına dikkat çekerken, “Üyelerimizi Bodrum standımızda iş görüşmelerini yapmaları için davet ediyoruz. Tüm üyelerimizi ve Bodrum severleri standımıza bekliyoruz. Turizmle ilgili işletmelerimize katkı sunabilirsek ne mutlu bizlere” dedi. 

    BODTO Başkanı, desteklerinden dolayı Bodrum Belediyesi, İMEAK DTO Bodrum Şubesi, TÜRSAB Bodrum BTK, BOTAV, BODER ve diğer STK’lara teşekkürlerini sundu. Bodrum’a yakışan bir iş birliği halinde Bodrum standını organize ettiklerini söyleyerek, şöyle dedi: 

    “Bodrum, dostluğun, huzurun, mutluluğun kentidir. Biz de bunun en güzel örneklerinden birini sergileyerek fuara ortak katılıyoruz.” 

    Başkan Mahmut Serdar Kocadon, Bodrum standında turizme ve ticarete büyük katkısı olan denizciliğin ön plana çıkarıldığını açıklarken alternatif turizm çeşitlerinden agro-turizm, doğa yürüyüşü, kış festivalleri gibi ögelerin tanıtılacağı bilgisini paylaştı. 

    BAŞKAN ARAS: “BODRUM’UN DEĞERLERİNE BİRLİKTE SAHİP ÇIKACAĞIZ”

    Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, TTI İzmir Fuarı ile ilgili yaptığı açıklamada, Bodrum turizm sektörünün birlik ve beraberlik duygusuyla ortak hedeflere ulaşmak için hareket etmesinin önemine değinirken şunları söyledi:

    “En önemli turizm destinasyonlarından biri olan kentimiz, cazibe merkezi olarak tüm dünyadan beğeni alıyor. Bu noktada kentimizin doğal ve kültürel çekiciliklerinin ve zenginliğinin fuara gelecek olanlara doğru bir ifadeyle anlatılması büyük önem taşıyor. Uluslararası pazarda iyi bilinen bir kent olmasına rağmen, kongrelerde yer almamız ve var olan güzelliklerimizi doğru ifade etmemiz çok önemli. Dünya çapında imajımızı geliştirmek, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerimizi organize etmek için ise birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Çünkü hepimizin tek bir hedefi var: Bodrum’un var olan potansiyelini korumak ve kentimizi geliştirmek. Bu hedefe ulaşmak için de ortak bir akıl oluşturuyor ve turizm çeşitliliğimizi hep birlikte haykırıyoruz. Ben BODTO, İMEAK DTO Bodrum Şubesi, TÜRSAB Bodrum BTK, BODER ve diğer STK’lara bu ortaklık ve iş birliği için kent yaşayanlarımız ve turizm paydaşlarımız adına teşekkür ederim. Değerlerimize birlikte sahip çıkarak Bodrum’un gücüne güç katmak için çalışmaya devam edeceğiz.”

     

  • ARTVİN ARICILAR BİRLİK BAŞKANI DURMUŞ: “BU SENE ÜRÜN ANLAMINDA ÇOK BERBAT GEÇTİ”

    UĞUR İSTANBULLU

    Artvin Arıcılar Birliği Başkanı İbrahim Durmuş, “Türkiye’nin göz bebeği Artvin Kafkas arısının gen merkezindeyiz. Bu ırk Türkiye’de Artvin ve Ardahan bölgesinde izole altına alınmıştır. Bu sene ürün anlamında çok berbat geçti, küresel ısınma ve hava şartları nedeniyle istenilen verimi maalesef alamadık. 700 rakımın altında bal alamadık ama 700 rakımının üstünde kısmen bal alabildik. Normalde 1100- 1200 ton bal almamız gerekirken bu sene 200-250 tan civarında bal elde edebildik açıkçası verim kötü geçti diyebiliriz” ifadelerin kullandı.

    Artvin Arıcılar Birliği Başkanı İbrahim Durmuş, özellikle Artvin bölgesindeki arıcılık faaliyetine verilen desteğin yeterli olmadığını belirtti. Durmuş, “Tarım Bakanlığı arıcılara yaptığı desteklemeleri artırmalıdır. Hele bu coğrafyada özellikle Artvin ve Ardahan gibi gen merkezindeki arıcıların özellikle ayrı tutulmasını istiyoruz. Şöyle ki; Artvin ve Ardahan neden ayrı tutulsun derseniz, Adana’daki bir arıcı eğer bölgesinde bal yoksa arabasına arılarını koyuyor ve Erzurum’a ve Sivas’a kadar getirip balını alabiliyor ama bizim bölgemiz izole bölgesi olması sebebiyle bölgemizden dışarı çıkma şansımız yok. Bizim bölgemizde şayet bal varsa, arıcımızda da bal var demektir” dedi.

    “SENEYE İYİ OLACAK DİYE KENDİMİZİ AVUTUYORUZ”

    İbrahim Durmuş şunları söyledi:

    “Türkiye’nin göz bebeği Artvin Kafkas arısının gen merkezindeyiz. Bu ırk Türkiye’de Artvin ve Ardahan bölgesinde izole altına alınmıştır. Bu sene ürün anlamında çok berbat geçti, küresel ısınma ve hava şartları nedeniyle istenilen verimi maalesef alamadık. 700 rakımın altında bal alamadık ama 700 rakımının üstünde kısmen bal alabildik. Normalde 1100- 1200 ton bal almamız gerekirken bu sene 200-250 tan civarında bal elde edebildik açıkçası verim kötü geçti diyebiliriz ama biz arıcılar ümidimizi kesmedik. Seneye iyi olacak diye kendimizi avutuyoruz.

    “ARTIK ÇIKMAZA GİRDİK, GEÇİNEMEYECEĞİZ GALİBA”

    Masraflar konusunda fazla değinmesekte olur ve görüyoruz geçinemeyeceğiz galiba. Bizim Artvin’de yüzde 20 civarında arıcımız arıcılığı bırakacağını söylüyor ve bu da bizi üzüyor tabi. Gider kalemlerimize baktığımızda nakliye ve girdiler çok pahalı maalesef. Biz gezginci arıcı olduğumuz için burada 100-150 kilometre yaylalara gittiğimiz zaman 10- 15 bin lira nakliye isteniyor ve 15 bin lira nakliyeye verdiğimizde aynı zamanda dönüşte de yine 15 bin lira verdiğimizde bize 30 bin liraya mal oluyor. Giden arıcılar gittikleri yerde mutlaka bir şeyler yiyecek, gittikleri yere kira verecekler. Toplamda 60- 70 bin lira bir masrafla arıcılarımız geri dönüyor. Bu sene de bal olmadı. Arıcılarımız ne yapsın, ne ile ödemelerini yapsın. Artık çıkmaza girdik. Mum girdileri, kovanlar… Türkiye’nin en büyük kerestenin olduğu yer Artvin’dir. Artvin’den kereste dışarıya satılır ama bizler ne yazık ki kovanlarımızı il dışından getirttiriyoruz ve burada satıyoruz Arıcılar Birliği olarak ve arıcıya katkı verelim diye. 2 bin liraya kovan vermektense 1 bin liraya kovan vererek fedakârlık yapıyoruz.

    “BİZ ARILARIMIZI ARDAHAN’IN DIŞINA ÇIKARAMIYORUZ”

    Tarım Bakanlığı arıcılara yaptığı desteklemeleri artırmalıdır. Hele bu coğrafyada özellikle Artvin ve Ardahan gibi gen merkezindeki arıcıların özellikle ayrı tutulmasını istiyoruz. Şöyle ki; Artvin ve Ardahan neden ayrı tutulsun derseniz, Adana’daki bir arıcı eğer bölgesinde bal yoksa arabasına arılarını koyuyor ve Erzurum’a ve Sivas’a kadar getirip balını alabiliyor ama bizim bölgemiz izole bölgesi olması sebebiyle bölgemizden dışarı çıkma şansımız yok. Bizim bölgemizde şayet bal varsa, arıcımızda da bal var demektir. Eğer doğada yoksa o sene arıcımızda da bal yok. Bu sebepten dolayı bizim bölgemize yapılacak olan desteklemelerin daha yüksek tutulması ve aynı zamanda arıcılarımıza teşvik verilmesi önemli. Bizim büyüklerimiz varya televizyonlarda konuşurlarken ‘biz dünyanın ikinci arıcısıyız, irinci Çin ikinci Türkiye’ deniyor. ‘Arı var ise hayat var ve arı yoksa dört yıl sonra hayat yok’ diyorlar ama bu konuda önlem alan yok ve tamamıyla bizim arıcılarımız kendi imkânlarıyla kendi önlemlerini alıyorlar. Biz Arıcılar Birliği olarak diyoruz ki; devletimizden iyi bir yatırım ve teşvik bekliyoruz ve arıcılık sürdürülebilir olsun. Şayet destekleme olmaz ise arıcılık yavaş yavaş ortadan kalkacak.

    “BİZ DESTEKTEN ÖTEYE TEŞVİK İSTİYORUZ DEVLETTEN”

    Biz devletten haraç istemiyoruz, kovan başı 30-40 lirada destek istemiyoruz, arıcıları gözetmelerini istiyoruz. Doğada bulunan meyveleri döllenmeyi yapan bizim arılarımızdır. Arılarımız Türkiye ekonomisine ciddi katkısı vardır sadece mesele bal değildir aynı zamanda doğayı korumaktır. Bütün bunlardan dolayı devletin arıcılara sahip çıkması gerekmektedir. Arıcımızın var 100- 150 kovanı var. Kendi imkânlarıyla taşımış iste tam da bu durumda devletin desteği olmalı. Şayet destek olmaz ise biz demiyoruz hocalarımız diyor böyle giderse 4 yıl sonra arıcılık bitecek ve arıcılıkta biterse hayatta bitecek. Eğer bizde verim olursa bin ton bal oluyor. Bazı durumlarda ise bu bin 200 ve bin 500 tona kadar çıkıyor verim. Güzel bir coğrafyamız var ve olmayan bir şeyi ekonomiye katıyoruz. Bin 500 ton bal elde edersek 7 trilyon eder ve bu olmayan parayı Artvin’e kazandırmış oluyoruz.  Doğal olarak Artvin’de çaycımız, lokantacımız ve tüm esnaflarımız bundan faydalanır. Benim cebimde para olursa arkadaşıma yemekte ısmarlarım, çayda içiririm. Benim cebimde para yoksa sokağa da çıkmam ve maalesef sokağa çıkamaz duruma doğru gidiyoruz.”

  • GELECEK PARTİLİ EKİCİ’NİN DİNLEDİĞİ VATANDAŞ: “BENİM MUTFAĞA İHTİYACIM VAR, İLACA İHTİYACIM VAR, SAĞLIĞA İHTİYACIM VAR”

    TANER ÖZAY

    Gelecek Partisi Konya Milletvekili Hasan Ekici, Konya’nın Hadim ve Taşkent ilçelerini ziyaret etti. Düzenlediği ziyaret kapsamında vatandaşlarla bir araya gelen Ekici bölge halkının sorunlarını dinledi. Ekici’ye dert yanan bir vatandaş, “Yağ tenekem yok, evim iyi değil. Yalvarıyorum kaymakamlığa gelin şu evimi bir yapalım, evime mutfak yapalım. Mutfağım yok, derdim büyük. İşim yok. Gelin bakalım, valla benim mutfağa ihtiyacım var, ilaca ihtiyacım var, sağlığa ihtiyacım var” dedi.

    Gelecek Partisi Konya Milletvekili Hasan Ekici, Konya’nın Hadim ve Taşkent ilçelerine düzenlediği ziyarette yurttaşların sorunlarını dinledi. Bir vatandaş, “Ben bir arıcıyım. Kendi yağımda kavruluyorum, devletten hiçbir destek almıyorum. Orta kesimi bitiriyorlar. Şu anda bize göre hiçbir şey yok. Sandığa gidince ne oluyor biliyor musunuz; hiç ülke için bir şey yok. Benim kızım, oğlum, damadım işe girdi mi, tamam. Sonra böyle bağırıyoruz” dedi.

    “İNSAN HALİNDEN ANLAMAYAN BİR ZİHNİYET VAR”

    Girdiği bir kıraathanede Hasan Ekici’ye dert yanan bir vatandaş şunları söyledi:

    “Şu dönemde gerçekten insan değeri bilmeyen, işleri yapmayan, insan halinden anlamayan bir zihniyet var. Mesela 41 yaşındayım, 81 yaşında bir babam var. İşim, gücüm yok. İŞKUR’a gidiyorum, hiç ismi olmayan biri orada iş yaparken benim orada ismim yazdığında ‘efendim böyle bir sıralama yok, sana iş yok’ diyorlar. Aynı zamanda ankilozan spondilit hastasıyım. İki çimonta torbası taşıdığımda şurada yatıp kalıyorum. ‘Arkadaş senden iş olmaz’ diyor. Arkadaş bana bunu bir izah edin lütfen. Kaymakamlığa gidiyorum, kedi bile yatmaz bu nasıl insanlık! Yağ tenekem yok, evim iyi değil. Yalvarıyorum kaymakamlığa gelin şu evimi bir yapalım, evime mutfak yapalım. Mutfağım yok, derdim büyük. İşim yok. Gelin bakalım, valla benim mutfağa ihtiyacım var, ilaca ihtiyacım var, sağlığa ihtiyacım var.”

    “ORTA KESİMİ BİTİRİYORLAR”

    Başka bir vatandaş ise, “Ben bir arıcıyım. Kendi yağımda kavruluyorum, devletten hiçbir destek almıyorum. Orta kesimi bitiriyorlar. Şu anda bize göre hiçbir şey yok. Sandığa gidince ne oluyor biliyor musunuz; hiç ülke için bir şey yok. Benim kızım, oğlum, damadım işe girdi mi, tamam. Sonra böyle bağırıyoruz” dedi.

  • EDİRNE’DE MİS MEYVE SABUNU OLGUNLAŞMA ENSTİTÜSÜ’NDE HAYAT BULUYOR

    EDİRNE’DE MİS MEYVE SABUNU OLGUNLAŞMA ENSTİTÜSÜ’NDE HAYAT BULUYOR

    Devecihan Kültür Merkezi’nde bulunan Olgunlaşma Enstitüsü’nde Edirne’ye has mis meyve sabunu üretimi ve sipariş üzerine satışı yapılıyor. Öğrencilere mis meyve sabunu eğitimlerinin de verildiği enstitüde, unutulmaya yüz tutmuş el sanatları geleceğe aktarılıyor.

    Olgunlaşma Enstitüsü mis meyve sabunu usta öğreticisi Hasan Yel, tarihte Edirne’nin sabunculuk ve mis meyve sabunu üretiminde önemli yerinin olduğunu söyledi. Mis meyve sabunun yapımının aşamalarını anlatan Yel, elleriyle şekil vererek yaptığı sabun hamurunun meyvelere bire bir benzediğini ifade etti.

    “EDİRNE SABUNCULUKTA ÖNEMLİ”

    Hasan Yel, şunları söyledi:

    “Edirne’de sabunculuğun tarihi 1688’e kadar gidiyor. ‘Enderûn-ı Hümâyûn, Has Oda ağaları için Edirne’de getirilen sabunların taşıma ücreti ödenti evrakları’ der devlet, Osmanlı arşivlerinde. 1826’larda yine Filibe ilinde yapılan sabunların Edirne’den getirilen ekip tarafından kontrol edildiği mahkeme kararıyla yapımına son verildiği, yani Edirne sabunculukta önemli. Edirne’den farklı illere kontrole gidiyorlar. Yine 1826’da kutularla mis sabunun Edirne’den saraya gittiği Enderûn-ı Hümâyûn, saray meketebi demek. 1909’da Fukara Perver Türk Camiyeti için yapılan sabunların parasının fukaralara paylaştırıldığına dair bir belge mevcut. Cumhuriyet dönemine geldiğimiz zaman 1937-39-42-43 yıllarında Arif Reşat Çamdere, meyve şeklinde yaptığı sabunlarla İzmir’de fuarda ödül alıyor. O döneme ait gazete fotoğrafları da mevcut.

    “HAMURU BEKLETİYORUZ”

    Bizler sabunu rendeleyip suyla yoğuruyoruz. Arzuya göre meyve yağları, kokular da katılabilir ama bunun asıl ismi Misk-i Amber denilen doğal bir madde, ismi oradan gelir. Yoğurup hamuru bekletiyoruz. Bekledikten sonra bezelere ayırıp şekil veriyoruz. Bezeleri meyve şekli oluşturuyoruz. 3 hafta kuruma süresi var. Kuruduktan sonra bıçak, elle düzleme yapıyoruz. Ondan sonra gıda boyalarıyla üzerini boyuyoruz. Su ve sabun karışımı ile cila yapıyoruz. Cilanan sabunlar tele asılıp kurutuluyor. Meyvelerin çekirdekleri batırılarak son halini almış oluyor. En son sepetleme tanzim aşaması var. Üzerini koruma amaçlı kaplıyoruz. Bu şekilde şatışa hazır hale geliyor.”

  • İSTANBUL’DA FIRTINA VE SAĞANAK YAĞIŞ ETKİLİ OLUYOR. İBB EKİPLERİ 5 BİN 309 PERSONEL VE 2 BİN 19 ARAÇLA SAHADA

    İSTANBUL’DA FIRTINA VE SAĞANAK YAĞIŞ ETKİLİ OLUYOR. İBB EKİPLERİ 5 BİN 309 PERSONEL VE 2 BİN 19 ARAÇLA SAHADA

    İstanbul’da fırtına ve sağanak yağış etkili oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) ekipleri 5 bin 309 personel ve 2 bin 19 araç ve iş makinesiyle ihbarlara müdahale ediyor. Zeytinburnu’nda dün gece karaya oturan bir tankerde mahsur kalan 11 kişi, İstanbul İtfaiyesi tarafından kurtarıldı.

    İstanbul’da dün öğle saatlerinde başlayan kuvvetli rüzgâr gece saatlerine doğru fırtına şiddetine ulaşırken, Beylikdüzü, Çatalca, Beykoz Anadolu Feneri ve Arnavutköy istasyonlarında sırasıyla saatte 107, 102, 87 ve 86 kilometre rüzgâr hamleleri ölçüldü.

    EN FAZLA YAĞIŞ ÇATALCA VE ARNAVUTKÖY’DE

    Dün gece saatlerinden itibaren etkili olan fırtına (60-100km/s) gücünü kaybederken, öğlen saatlerine kadar Avrupa Yakası’nda görülen yağışların, öğleden sonra ve akşam saatlerine kadar Boğaz çevresi ile Anadolu Yakası’nda kuvvetli şekilde (20-40 mm/m2 ) etkili olacağı tahmin ediliyor. Şu ana kadar en fazla yağış metrekareye Çatalca (49,2 mm), Arnavutköy (43,5 mm) ve Silivri’de (26,1 mm) ölçüldü.

    İBB EKİPLERİ ANINDA MÜDAHALE EDİYOR

    Beklenen fırtına ve sağanak yağış nedeniyle yaşanması muhtemel olumsuzluklara karşı hazırda bekleyen İBB ekipleri 5 bin 309 personel, 2 bin 19 araç ve iş makinesiyle il genelinden alınan ihbarlara müdahale ediyor. Şu ana kadar, 19 çatı uçması, 61 ağaç devrilmesi, 59 tehlike arz eden parça, 4 direk, tabela devrilmesi, 9 su tahliyesi, 10 göllenme, rögar taşması olayına müdahale edildi.

    KARAYA OTURAN GEMİDEKİ 11 KİŞİ KURTARILDI

    Zeytinburnu Kazlıçeşme Mahallesi Kennedy Caddesi sahilinde fırtına nedeniyle karaya oturan “Kadriye Ana” isimli Türk bandıralı tankerde bulunan 11 kişi, İstanbul İtfaiyesi tarafından kurtarıldı. Kıyıya 30 metre mesafede olan 100 metrelik gemi için kurtarma düzeneği kullanıldı. Operasyonda İtfaiye, Sahil Güvenlik ve Kıyı Emniyet Müdürlüğü ekipleri yer aldı. Maddi hasarın meydana geldiği olayda yaralanma ve can kaybı yaşanmadı.

  • İMAMOĞLU’NDAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A YANIT: “5 YIL GERİDEN GELİYOR”

    İMAMOĞLU’NDAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A YANIT: “5 YIL GERİDEN GELİYOR”

    Haber : OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR

    İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AKP Grup Toplantısı’nda, yerel seçimlerle ilgili sarf ettiği “Başlık atıyorum yeniden İstanbul” sözlerine, “5 yıl geriden geliyor. O, yeniden İstanbul, İstanbul’un yenilenmesi, güçlenmesi, iyileşmesi, güzelleşmesi başlığı 2019’un 31 Mart’ında atıldı. O yolculuk devam ediyor. Bizi izlemeye devam etsinler” karşılığını verdi.

    İBB Başkanı Ekremi İmamoğlu, Prof. Dr. Zafer Toprak’ın ailesi tarafından İBB’ye bağışlanan 60 bin eserlik arşivi, akademisyen ve araştırmacıların kullanımına açacak olan “Zafer Toprak Kütüphanesi ve Cumhuriyet Tarihi Araştırma Merkezi”nin tanıtım toplantısına katıldı. İmamoğlu toplantı sonrası açılışa dair kısa bir değerlendirme yaptı. İmamoğlu şunları söyledi: 

    “TARİHÇİLERİN BİR NEVİ OFİSİNE DÖNÜŞECEĞİ BİR MERKEZİN KAPILARINI ŞİMDİDEN ARALAMIŞ OLDUK”

    “Hoşgeldiniz Metrohan’a, Zafer Toprak Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları Merkezi Kuruluşu’na. Burada gördüğünüz tarihi bina, aslında ilk dünyanın metrolarından birinin üstüne yapılmış bir tarihi bina ve onun yeniden dönüştürülerek İstanbul’a güçlü bir şekilde kazandırılması, bu kazandırılma gayretinin içine de yine muazzam bir işin eklenmesi. O da rahmetli Prof. Dr. Zafer Toprak’ın Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları Merkezi’nin kurulması. Ailesiyle birlikte buna imza attık, çok kıymetli dostları, akademisyenlerle birlikte de şahitlik ettik. Muhtemeldir çok yakın zamanda herkesin çok ilgi duyacağı çok sıklıkla geleceği, hatta bir kısım özel isim, önemli isimlerin, tarihçilerin bir nevi ofisine dönüşeceği bir merkezin kapılarını şimdiden aralamış olduk. Hayırlı uğurlu olsun.” 

    “BİZİ İZLEMEYE DEVAM ETSİNLER”

    İBB Başkanı İmamoğlu, kısa açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

    İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bugün yapılan AK Parti Grup Toplantısı’nda yaklaşan yerel seçimlerle ilgili sarf ettiği “Unutmayın bugün başlık atıyorum Yeniden İstanbul” sözleriyle ilgili bir soru üzerine “Beş yıl geriden geliyor. O, yeniden İstanbul, İstanbul’un yenilenmesi, güçlenmesi, iyileşmesi, güzelleşmesi başlığı 2019’un 31 Mart’ında atıldı. O yolculuk devam ediyor. Bizi izlemeye devam etsinler” dedi.

    “UMUYORUM HAK YERİNİ BULACAKTIR”

    Ekrem İmamoğlu, bir başka soru üzerine yarın duruşması yapılacak olan hakkındaki “ihaleye fesat karıştırma” suçlamasıyla ilgili davaya ilişkin de şunları söyledi:

    “O süreçleri hukukçularımız takip ediyorlar. Bugüne kadar çokça dava girişimi, araştırma, soruşturma girişimi, yani İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin on binlerce çalışanına terörist yakıştırmaları. Neler görmedik ki yani? Hala böyle işler devam ediyor. Bu bahsettiğiniz dosyalar bile birkaç kez karıştırılıp karıştırılıp, soruşturmaya gerek olmadı diye raporların çıktığı bir şeyde tekrar tekrar şu anda görevde olmayan bir bakanın döneminde zorla ilçeye yönlendirilip açılmak için gösterilen gayretle bir davaya dönüştürme çabasının sonucu. Umuyorum hak yerini bulacaktır. Adalete güveniyoruz.”

  • ERDOĞAN’DAN GRUP TOPLANTISINDA, “İSTANBUL BİZİMDİR BİZİM KALACAK” SLOGANLARINA YANIT: “YENİDEN İSTANBUL”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP Grup toplantısında atılan “İstanbul bizimdir, bizim kalacak” sloganlarına “Gençler unutmayın, bakın bugün yeni bir başlık atıyorum: Yeniden İstanbul” karşılığını verdi. Erdoğan, “31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri öncesinde de aynı şekilde yolumuza devam ediyoruz… Seçim takvimimiz sorunsuz işliyor. Cumhur İttifakı olarak en güçlü şekilde yolumuza devam edeceğiz… Cumhur İttifakı ortağımız MHP ile görüşmelerimiz karşılıklı anlayış temelinde ilerliyor. Çeşitli fitne girişimlerine rağmen güçlendirerek devam ettirdiğimiz Cumhur İttifakı’nın 31 Mart seçimlerinden de alnının akıyla çıkacağına inanıyorum” dedi.

    Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, grup toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.

    Erdoğan, Filistin’e yönelik İsrail saldırısıyla ilgili “2,3 milyon insana adeta soykırım uyguladılar. Tüm dünyanın gözü önünde 50 gün boyunca Gazze’yi yaktılar ve yıktılar. İnsanlık tarihine kara birer leke olarak geçen her türlü zulmü yaptılar. Gazze’deki İsrail zulmüne maruz kalanlar 7 Ekim’den beri yaşadıkları tam bir cehennemdi” dedi. 

    “ADINI TARİHE ŞİMDİDEN, GAZZE KASABI OLARAK YAZDIRMIŞTIR”

    Erdoğan, “Gazze’de, son asrın en büyük mezalimlerinden birini yapan Netanyahu, adını tarihe şimdiden; Gazze Kasabı olarak yazdırmıştır. Bu kara leke sadece Netanyahu’nun değil, ona koşulsuz destek veren herkesin alnına yapışmıştır. Bu utanç lekesi hiçbir zaman temizlenmeyecektir. Gazze’de işlenen insanlık ve savaş suçlarını da bir, ikisi hariç batılı ülkelerin tepkisizliğini de asla unutmayacağız. İsrail yönetiminin insanlık vicdanı yanında uluslararası hukuk önünde de hesap vermesi için mevcut tüm yolları deneyeceğiz” diye konuştu.  

    Erdoğan, Gazze’ye Türkiye’nin yapacağı yardımları da aktararak, 7 Ekim’den bu yana Türkiye’nin yaptıklarına ilişkin sinevizyon izletti. 

    ERDOĞAN, 7 ARALIK’TA YUNANİSTAN’A GİDİYOR

    “Dış politikada dostlarımızın sayısını artırma, hasımlarımızın sayısını azaltma stratejimizi başarı ile uyguluyoruz” diyen Erdoğan, 7 Aralık’ta Yunanistan’ı ziyaret etmeyi planladıklarını belirterek, “Komşumuz Yunanistan ile ihtilaflarımız dün de vardı, bugün de olacak. Aynı şekilde bu ihtilaflardan çıkar sağlama peşinde olanlar da olacak. Ama bu gerçek aynı deniz, iklim ve coğrafyayı paylaşan iki komşu ülke olarak ortak paydada buluşamayacağımız anlamına asla gelmiyor. Karşılıklı güven esasına dayalı olarak iş birliğimizi geliştirebileceğimiz pek çok başlık vardır. Ziyaretimizde bunlara odaklanma niyetindeyiz. Yunanistan ziyaretimizin şimdiden ülkeler arasında yeni bir sayfanın açılmasına vesile olmasını diliyorum” diye konuştu. 

    “DEPREM TURİSTLERİ MİLLİ İRADENİN ŞAMARINI YEDİLER”

    Erdoğan, deprem bölgelerindeki fahiş fiyat uygulamaları ile ilgili olarak da şunları söyledi:

    “Milletin acısını istismar eden deprem turistleri son seçimde derslerini aldılar, milli iradenin şamarını yediler. Ekonomik hayattaki deprem fırsatçılarına da biz göz açtırmıyoruz. Bilhassa yapı malzemeleri, yapım işlerinde piyasa gerçekleri ile izah edilmeyecek fahiş fiyatlar söz konusu. Öyle durumlar var ki aynı malzeme aralarında 60-70 kilometre olan iki şehrimizde yüzde 20-30 fiyat farkı ile satılıyor. Tamamen aç gözlülükten kaynaklanan bu çarpıklığın, vicdansızlığın üzerine gitmekte kararlıyız… Genel afet bölgesi ilan edilen yerlerde 2025 yılı sonuna kadar mevcut cezaların 10 kat daha ağır uygulanmasını sağlayacağız. Fırsatçılarla mücadele ederken deprem konutlarını tamamlamak için bölgede fedakârca çalışan firmalarımıza da her türlü desteği vereceğiz” dedi. 

    Erdoğan, deprem bölgesindeki yapım işinde çalışan şirketlere ek fiyat farkı ve süre uzatımı vereceklerini ifade ederek, “Özellikle depremden önce ihale edilen yapım işi sözleşmelerinin zamanında tamamlanmasında sorunlar yaşandığını gördük. Yatırımların planlanan sürede tamamlanması için devlet olarak bu konuda da hem kolaylık gösteriyor hem de yük alıyoruz. Bizim görevimiz, işini düzgün yapana destek olmak, aşırı kar peşinde koşanlara da fırsat vermemektir” diye vurguladı. Erdoğan 2023 yılı bitmeden 46 bin deprem konutu ve köy evini hak sahiplerine teslim edeceklerini söyledi. 

    Erdoğan, çalışan emeklilere de 5 bin lira ödenmesine ilişin düzenlemenin Meclis’e geleceğini aktararak, “Teklifin yasalaşmasını müteakip, ilk düzenlemeden faydalanamayan 4 milyon 689 bin emeklimizin hesaplarına 5’er bin liralarını yatıracağız. Böylece 76 milyar lira ilave kaynak kullanarak, 15,2 milyon emeklimizin tamamına bir defaya mahsus 5 bin lira ödemiş olacağız. Bu kararımızın emeklilerimize tekrar hayırlı olmasını diliyorum” dedi. 

    “MARJİNAL ÇEVRELER”

    Erdoğan, 25 Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nü hatırlatarak, “İstanbul Sözleşmesi’nden ülkemizin çekilmesine dair marjinal çevrelerce yürütülen kampanyaların hiçbir temeli yoktur. Şiddet meselesini bu sözleşme ile irtibatlandıranların amacının kadına yönelik şiddet olmadığını çok iyi biliyoruz. Çünkü bunlar gerçekten kadına şiddetten rahatsız olsalardı, bölücü terör örgütünün kuyruğuna takılmazlardı. Bunların kadın hakları ile ilgili dertleri olsaydı, bölücü alçakların katlettiği kadınlarımızın hatıralarına sahip çıkarlardı” diye konuştu. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: 

    “Bölücü örgüte sempati ile bakanlarla opera dinlemeyi, kahvaltı yapmayı, seçim ittifakı kurmayı maharet saydılar. Şimdi de el, etek öptükleri için onur duyduklarını ifade ediyorlar. Varsın onlar yollarına bu şekilde devam etsin, biz şehit anaları, Diyarbakır anneleri ile, gerektiğinde canları pahasına darbecilere meydan okuyan yiğit kadınlarımızla, elleri nasırlı emekçi kadınlarımızla, vatanı için canlarını ortaya koyan kadın polislerimiz ve askerlerimiz ile, elleri öpülesi saygı değer öğretmenlerimiz ile yol arkadaşlığı yapmayı sürdüreceğiz.

    “SAPKIN, SAPIK AKIMLAR”

    İstanbul Sözleşmesi’ni dillerine dolayanların aile kurumunu güçlendirmeye matuf adımlarımızdan rahatsız olmaları da tesadüf değildir.Sapkın ve sapık akımların en büyük destekçi olan bu kesimlerin temel hedefi toplumsal yapımızı çökertmektir. Herhalde ne demek istediğimi anlıyorsunuz. LGBT. LGBT. Çok açık, net. Bu sapkın, sapık akımlar karşısında tek dik duran Cumhur İttifakı’dır, AK Parti’dir. Meydanı bunlara kesinlikle bırakmayacağız. Gençlerimizi ifsad etmelerine fırsat vermeyeceğiz. Aile kurmak isteyen gençlerimize finans desteği sağlamaya başlıyoruz. Aile ve gençlik fonumuzla ilgili yasa teklifimiz Meclis’imizden onayını aldı. Kanun bugün Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Fonu ilk etapta deprem bölgesinde hayata geçireceğiz. Gençlerimize 2 yıl geri ödemesiz, 48 ay vadeli, 150 bin liralık evlilik kredisi imkanı sunacağız. Kredi kullanan gençlerimiz aynı zamanda 2 yıl boyunca aile danışmanlık hizmetinden de faydalanacak.”

     

    Erdoğan, “Muhalefet cenahında son dönemde yaşanan gelişmeleri sadece yüzümüz kızararak değil inanın üzülerek de seyrediyoruz. Çok açık ve net söylüyorum. Ne Türk siyaseti, ne de Türk demokrasisi böyle bir manzarayı asla hak etmiyor. Milletimiz iktidarı denetleme görevi verdiği muhalefetin pembe dizileri aratmayan hançer siyasetinden artık bıktı ve usandı. Vatandaş bırakın bunlara oy vermeyi artık adlarını duymayı, yüzlerini görmeyi bile istemiyor” dedi. Erdoğan eleştirisini şöyle sürdürdü. 

    “Seçimin tüm faturasını Cumhurbaşkanı adaylarına kestiler. Aynı tas aynı hamam. Yollarına pişkince devam ettiler. Şimdi de devletin bakanlıklarını tereke malı gibi ona, buna dağıttıkları gizli mutabakat konusunda aynı taktiği uyguluyorlar. ‘Haberimiz yoktu’ diyerek tam göbeğinde yer aldıkları kirli pazarlıklardan kendilerini temize çıkarmaya çalışıyorlar. Utanmasalar seçim gecesi 10 dakikada bir kameralar önünde söyledikleri kazanıyor yalanını da inkar edecekler. Ama video o kadar güzel bir alet ki bunlara manevra fırsatı vermiyor. Evet, CHP’de genel başkanlık koltuğunda oturan şahıs değişti ama CHP’nin siyaset yapış tarzında zerreyi miskal değişiklik olmadı. Dün de milletin aklı ve hafızası ile alay ediyorlardı, bugün de halkı hafife alıyorlar.

    “POMPA DA OLSA”

    Öğrendik ki kabine üyelerimize özenip, kendilerine güya bazı atamalar yapmışlar. Tabii bunların ortada fol yok, yumurta yokken gelin güvey olma sevdasını biz 14- 28 Mayıs seçimlerinden çok iyi hatırlıyoruz. O zaman da erken gaza gelip daha sonra kendilerini komik duruma düşürmüşlerdi. Ama buna rağmen biz kabinemizi takip etmek üzere pompa da olsa içlerinden birilerini görevlendirmelerini olumlu karşıladık. Çünkü bu vesile ile belki bizden bir şey kaparlar. Böyle düşündük.”

    “YENİDEN İSTANBUL”

    Erdoğan, “Dört ay sonra yapılacak 31 Mart seçimleri ile ilgili hazırlıklarımızı kendi önceliklerimiz ve programımıza göre yürüteceğiz. Rakiplerimizin, karşımızdakiler değil asıl onları kontrol edenler olduğunu asla aklımızdan çıkarmayacağız” dedi. “İstanbul bizimdir, bizim kalacak” sloganlarının atılması üzerine Erdoğan, “Gençler unutmayın, bakın bugün yeni bir başlık atıyorum: Yeniden İstanbul” diye konuştu. Erdoğan, “Bizim kuklalar ve kuklacılarla işimiz yok. Biz kuklacıyı da parmağında oynatan üst akıl ile mücadele ediyoruz. Şimdiye kadar bu konuda en ufak zafiyet göstermedik… 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri öncesinde de aynı şekilde yolumuza devam ediyoruz… Seçim takvimimiz sorunsuz işliyor. Cumhur İttifakı olarak en güçlü şekilde yolumuza devam edeceğiz… Cumhur İttifakı ortağımız MHP ile görüşmelerimiz karşılıklı anlayış temelinde ilerliyor. Çeşitli fitne girişimlerine rağmen güçlendirerek devam ettirdiğimiz Cumhur İttifakı’nın 31 Mart seçimlerinden de alnının akıyla çıkacağına inanıyorum.”

  • ANKARA BÜYÜKŞEHİR’DEN ENGELLİ VATANDAŞLARA 100 SİMİT CAMEKÂNI

    ANKARA BÜYÜKŞEHİR’DEN ENGELLİ VATANDAŞLARA 100 SİMİT CAMEKÂNI

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, engelli vatandaşlara hem ekonomik yönden destek sağlamak hem de sosyal hayata adapte olabilmeleri amacıyla bu sene de “100 adet simit camekânı dağıtımı” için kura çekilişi düzenledi. Zabıta Daire Başkanlığı’nda noter huzurunda yapılan kura çekilişine, gelir testinden geçen 319 vatandaş katıldı. Kurada isimleri belirlenen 100 kişi, 11-25 Aralık 2023 tarihleri arasında Zübeyde Hanım Mahallesi Zabıta Daire Başkanlığı’na başvurabilecek. 

    “Engelsiz Başkent” anlayışı doğrultusunda hareket eden Ankara Büyükşehir Belediyesi, projeleriyle engelli vatandaşları hem sosyal hayata kazandırmaya hem de ekonomik yönden desteklemeye devam ediyor.

    Zabıta Daire Başkanlığı, bu sene de en az yüzde 40 engelli heyet raporuna sahip olan vatandaşlara “100 adet simit camekânı dağıtımı” için kura çekilişi düzenledi.

    100 ENGELLİ VATANDAŞA İŞ İMKÂNI

    Noter huzurunda gerçekleştirilen kura çekilişine gelir testinden geçen 319 vatandaş katıldı.

    Ankara Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanı Olcay Erdal, “Bu yıl daha önceki yıllarda olduğu gibi Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin engelli vatandaşlarımıza yaptığı pozitif ayrımcılık çalışmaları kapsamında alınan karar gereği, 100 engelli vatandaşımıza simit camekânı dağıtımını noter huzurunda ve canlı yayında gerçekleştirdik. Önceki yıllarda edindiğimiz tecrübelere göre engelli vatandaşlarımız buradan hem belirli miktarda gelir elde ediyor aynı zamanda sosyalleşmeleri konusunda da büyük katkı sağlıyor. Bu yıl toplam 441 engelli vatandaşımızın başvurusu oldu. Bununla ilgili gerekli gelir testi çalışmalarını yaptıktan sonra 319 engelli vatandaşımızın simit camekânı çekilişine katılmaya hak kazandığını gördük. Noter, Halk Ekmek ve Engelliler Federasyonuyla yaptığımız çalışma kapsamında bugün çekilişle 319 vatandaşımızın 100’ü asil olarak kazanmış oldu. Bu vatandaşlarımız arasından daha sonra vazgeçen veya camekânını iade etmek isteyen olursa geri kalan 219 engelli vatandaşımız sırayla yedek olarak simit camekânı almaya hak kazanacak” dedi.

    BAŞVURULAR 11 ARALIK’TA BAŞLIYOR

    Kurada isimleri belirlenen 100 kişi, 11-25 Aralık 2023 tarihleri arasında Zübeyde Hanım Mahallesi Zabıta Daire Başkanlığı’na başvuruda bulunabilecek.

    Şeffaf belediyecilik ilkesi gereği ABB TV ve Ankara Büyükşehir Belediyesi sosyal medya hesaplarından da canlı olarak yayınlanan kura çekilişinin ardından teslim edilecek simit camekânları sadece engelli vatandaşın kendisi veya engel durumuna göre birinci derece yakını tarafından işletilebilecek.

     

  • DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ’NDE ‘100. YILINDA CUMHURİYET, MÜBADELE VE GÖÇ’ PANELİ DÜZENLENECEK

    DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ’NDE ‘100. YILINDA CUMHURİYET, MÜBADELE VE GÖÇ’ PANELİ DÜZENLENECEK

    Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi’nde 30 Kasım Perşembe günü ‘100. Yılında Cumhuriyet, Mübadele ve Göç’ paneli düzenlenecek.

    İzmir Valiliği, Buca Kent Gazetesi, Dokuz Eylül Üniversitesi’nin ortaklığında, 30 Kasım Perşembe günü Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda, saat 13:00 ile 17:00 arasında, ‘100. Yılında Cumhuriyet, Mübadele, Göç’ paneli düzenlenecek. Moderatörlüğünü Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Günay Balım’ın yapacağı panelin katılımcıları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kemal Arı, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Neval Konuk Halaçoğlu, Gazeteci-yazar Nedim Atilla ve Buca Kent Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Tayfur Göçmenoğlu yer alacak.