Konuya yakın kaynaklardan alınan bilgiye göre yetkililer, liradaki düşüşün devam etmesi sonrasında kamu bankalarının sermaye yapısını ve kredi kapasitesini desteklemek için kamu bankalarında sermaye artışına gidilmesine karar verdi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı, sermaye enjeksiyonun büyüklüğü ve yöntemi konusundaki çalışamalarını sürdürürken, CumhurbaşkanıErdoğan‘dan son onay alındı. Öte yandan Türkiye Varlık Fonu konuya ilişkin ilk etapta bir açıklama yapmadı.
Yapılan sermaye artışı, kamu bankalarına son üç yılda yapılan üçüncü sermaye artışı olacak. Ziraat Bankası yetkilileri, genel müdürün daha önce kamu bankalarında sermayenin güçlendirilmesine yönelik çalışma yapıldığı yönündeki açıklamalarını işaret etti.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından İstanbul ve etrafı için kar ve sulu kar yağışı ikazları yapılmıştı. Yapılan ikazların sonrasında şehrin yüksek ilçelerine başta Silivri ve Çatalca olmak üzere kar yağışı dün gece saatlerinden itibaren başladı.
Çatalca’da etkisini hissettiren kar sebebiyle ortalık beyaza büründü. Kartpostallık görüntüler meydana çıkarken manzara drone ile havadan görüntülendi.
Bugün sabah ve öğle saatlerinde de süren kar yağışı sebebiyle bazı bölgelerde kar kalınlığının beş ile yedi santim arasında olduğu belirtildi.
Sabahın erken saatlerinde evlerinden çıkan vatandaşlar kar sürpriziyle karşılaşırken, ekipler sürücülerin zor anlar yaşamaması için kar küreme araçlarıyla sürekli çalışma yapıyor.
Akçakoca Caddesinde dilencilik yaparken yakalanan Bekir T., Düzce Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekiplerince karakola götürüldü. Yapılan aramada şahsın üzerinden 11 bin 810 lira para çıktı.
Bekir T. hakkında ‘Kabahatler kanunu’ kapsamında işlem yapılırken, üzerinde bulunan paralara da tutanakla el konuldu. Düzce Belediyesi Zabıta Müdürü Sezgin Diner, üst aramasında 11 bin 810 TL para çıkan şahıs hakkında, “Rutin kontrollerde Akçakoca Caddesi üzerinde bir dilenci ile karşılaştık. Şahsı alıp karakola getirdik. Biz de şaşkınız.” diye konuştu.
İlk defa bu kadar yüklü paraya denk geldiklerini söyleyen Zabıta Müdürü Diner, “Vatandaşlarımızın kesinlikle dilenciliği meslek haline getiren kişilere para vermemelerini rica ediyoruz” dedi.
Gazeteci Erk Acarer Bizim TV isimli Youtube kanalında Lale Özan Arslan’a konuk oldu. Sedat Peker ile yakınındaki bir kişi aracılığı ile görüşme şansı bulduğunu söyleyen Acarer, dikkat çeken açıklamalar yaptı.
Türkiye‘nin ekonomik gidişatını yorumlayan Peker’in ” Dolar akıl hafıza almayacak ölçüde yükselecek” dediğini söyleyen Acarer’in açıklamaları şu şekilde:
“Sedat Peker’le yakınlarındaki bir kişinin telefonundan direk görüştüm. İki soru sordum. Birincisi belgeselle ilgili fikrini ve ekonomi ile ilgili ne düşündüğünü sordum. Ekonomi konusunda Birleşik Arap Emirlikleri ile yapılan mutabakat gereği daha önce bilgi alamamıştım. Birkaç gün önce kendisine çok yakın bir iş insanının orada, Birleşik Arap Emirlikleri’nde ziyaretine gittiğini biliyorum. Dolaylı olarak Peker’in ona ekonomi ile ilgili aktardıkları var. Onları not aldım.
“TÜRKİYE’Yİ ÇOK KÖTÜ GÜNLER BEKLİYOR DEDİ”
Ankaralı iş insanı şöyle söylüyor: ‘Henüz iktitarla Arasında bir kopukluk olmadan beni uYardı. Paramı sabitte tutmamı söyledi. Doların akıl hafzal almayacak ölçüde yükseleceğini belirtti. Ben kızgınlıkla söylediğini belirtince alakası olmadığını söyledi. Türkiyeyi çok kötü günler bekliyor dedi. Türkiye için çok endişeli olduğunu da ifade etti.’
Ayrıca iş insanına Peker şunu da söylüyor. ‘İngiltere ekonomik bir hamle yapıyorsa, ABD ekonomik bir hamle yapıyorsa bu dünyanın başka ülkelerinden kopuk halde olmaz. Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler de bu plan dahilinde hareket eder.’ diyor iş insanı olan yakın arkadaşına. Bu Ankaradaki yakın bir arkadaşı. Yakın bir zamanda yüz yüze görüştüler.”
Acarer 140 Journos’un çektiği belgesel hakkında ise, “İrfan Aktan da Bülent Arınç da ‘Sedat Peker’in olduğunu bilseydik konuşmazdık’ dediler. Sedat Peker güldü ve o da ‘Ben de Bülent Arınç ve İrfan Aktan’ın olduğunu bilseydim bu belgeselde yer almak istemezdim’ dedi. Sebebini olarak ise enerjisini çok düşük bulduğunu ve zaten 40 senedir aynı hikayeleri dinlediğini söyledi. Bu açıdan ben Peker’in çok da gerçeğin dışında bir ifade kullanmadığını ekleyebilirim. Burada yeni bir şey vardı. Bu konu olmadığı için hem gazeteci arkadaşımız hem de Arınç hakkında söyledikleri bence gerçeği yansıtıyordu.” dedi.
Yorumculuk yaptığı Magazin Masası programında, 2020 yılında 2 çocuğunun babası Mustafa Can Keser ile “şiddet” gerekçesiyle boşanan Damla Ersubaşı hakkında konuşan Ebru Şancı’nın şiddet yanlısı açıklamaları dikkat çekti. Şancı, “Eşim de beni tartaklıyor ne var bunda” diyerek herkesi şaşkına çevirdi.
“MADEM ŞİDDET GÖRDÜN BARIŞMASAYDIN”
Futbolcu Alpaslan Öztürk ile evli olan sunucu Ebru Şancı, eşiyle barışan Ersubaşı için, şiddeti meşrulaştırarak, “Eskiden kol kırılır yen içinde kalırmış. Şimdi Damla’nın en büyük hatası ortaya çıkarması. Madem şiddet olayını çıkarıyorsun o zaman barışmayacaksın.” diye konuştu. Talihsiz açıklamalarına devam eden Şancı, “Bu adam için de kötü bir şey. Ama bunu halk bilmek zorunda değil. Polise gitsin. Duyurup sonra barışmayacaksın artık. İlan edip 3 gün sonra kocam bey diye paylaşma” dedi.
“KOCAM BENİ TARTAKLIYOR”
Kendi evliliğinden örnekler veren Şancı, kocasıyla kavga ettiğini söyleyerek, “Kocam beni tartaklamıyor mu? Evet vurmuyor ama her evde var” şeklinde konuştu.
PARTNERİ SESSİZ KALAMADI
Şancı, şiddeti normalmiş gibi gösterdiği açıklamalarına devam ederken, aynı programda yorumculuk yapan Esin Övet araya girerek, “Tartaklama derken… Bu iyi bir şeymiş gibi konuşmayalım” dedi.
Hatay’ın İskenderun ilçesinde düğünden çıkan bir konvoy yolu trafiğe kapatıp, bir süre göbek attı. Aracın içinden inen şahıslar, arkalarında biriken araç yoğunluğuna aldırış etmeden oynamaya devam ettiler. Oluşan araç trafiğini umursamayan 5 aracın sürücüsüne, toplamda 2 bin 600 lira para cezası kesildi.
Trafiğin kilitlenmesine neden olan olay, bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı. Sosyal medyaya düşen görüntüleri ihbar olarak kabul eden İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Kent Güvenlik Yönetim Sistemleri kameralarından plakasını tespit ettiği 5 araca toplamda 2 bin 600 lira para cezası kesti.
Ekonominin zayıflaması ile, bilhassa gıda fiyatlarına gelen art arda zamlar vatandaşın alım gücünü kötü etkiledi. İstanbul’da görülen ekmek kuyruğunu mercek altına alan The New York Times gazetesi, “Çok sayıda Türk ekmek alamıyor, fırıncılar da üretemiyor.” başlığıyla bir haber yayımlandı.
Carlotta Gall imzalı haberde, “Türkler, Türk lirası dolar karşısında erirken ve maaşları artık günlük temel ihtiyaçları bile karşılamazken artan enflasyonla boğuşuyor, fiyatların yükselişini izliyor.” ifadelerine yer verdi. “Çok sayıda insan devletin sattığı, ucuz ekmeklerle masalarını doldurmaya çalışırken çeşitli mahallelerde ekmek kuyrukları belirmeye başladı” diye devam eden haberde, İstanbul’da bu hafta yaşanan Halk Ekmek kuyruğundan izlenimler aktarıldı.
Haberde şubat ayından bu yana Türk lirasının Euro ve dolar karşısında yüzde 50’ye yakın değer kaybettiği ve bu durumun Türkiye’de için “acı verici” olduğu belirtildi. Öte yandan fırıncıların iflas riskiyle karşı karşıya olduğunu vurgulayan haberde, fırıncıların şu an ekmeği kendilerine mâl olduğundan daha düşük bir fiyata satmak durumunda olduğu ifade edildi.
Bursa‘nın İnegöl ilçesinde kar yağışını izlemek için eşiyle birlikte 1200 metre rakımlı Boğazova Bölgesi’ne çıkan 37 yaşındaki Feyyaz Yılmaz uçurumun kenarında tuvaletini yaparken dengesini kaybederek 200 metrelik uçurumdan yuvarlandı. Yaralı olarak kurtarılan Yılmaz hastaneye kaldırıldı.
Çayyaka Mahallesi, Boğazova Bölgesi’nde meydana gelen olayda, Feyyaz Yılmaz ve eşi Duygu Yılmaz, İnegöl’ün yüksek kesimlerinde kar yağışını izlemek ve eğlenmek için 1200 rakımlı Boğazova Bölgesi’ne çıktı. İddiaya göre tuvaletini yapmak için eşinin yanından ayrılan Yılmaz, uçurumun kenarına yaklaştı. Kar yağışı sebebiyle kayganlaşan zeminde dengesini kaybeden adam uçurumdan yuvarlandı. Eşi Duygu Yılmaz’ın durumu jandarma ekiplerine ihbar etmesi üzerine olay yerine jandarma, sağlık ve itfaiye arama kurtarma ekipleri sevk edildi.
YARALI HALDE BULUNDU
Dağlık ve çalılık uçurumda arama yapan ekipler, Feyyaz Yılmaz yaklaşık 1 saat sonra 200 metre aşağıda yaralı olarak buldu. Yılmaz, sedyeyle yaklaşık 1 kilometre taşınarak ambulansa ulaştırdı. Olay yerinde ilk müdahalesi yapılan Yılmaz, İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Feyyaz Yılmaz’ın sağlık durumun iyi olduğu bildirildi.
Ordu Fatsa’da senelerdir siyanürle altın ayrıştırması yapan Altıntepe Madencilik şirketine karşı açılan ruhsat iptali davasında mahkeme, yürütmeyi durdurma kararı vermesine karşın, şirket bölgedeki çalışmalarını sürdürüyor.
Madenin olduğu Yukarıtepe Köyü’nde dinamit patlatılması neticesinde bir kaç evde çatlakların meydana gelmesi üzerine, AFAD 27 ev için oturulamaz raporu verdi. Fatsa Doğa ve Çevre Derneği Başkanı Zeki Odabaş ise şirketin evleri boşaltıp köyü maden sahası içine katmayı planladığını iddia etti.
AFAD OTURULAMAZ RAPORU VERDİ
Bölgede AFAD tarafından inceleme gerçekleştirildiğini belirten Odabaş, “Bu bölgenin en büyük doğal afeti, insanları zararsız diye kandırarak buraları yaşanamaz hale getirmektir. Bölge halkına bu eziyeti, bu baskıyı reva görenlere bir kez daha seslenmek isterim ki, her gecenin bir sabahı olduğu gibi bu karanlık günler de çok yakında aydınlığa kavuşacaktır. O zaman bu zulümlere göz yumanlar ve görevini yapmayanlar da yapmadıkları görevlerinin cezalarını göreceklerdir. Burada AFAD, 91 evi inceledi ve 27 evi mühürleyerek içinde oturulmamasını istedi” açıklamasında bulundu. Öte yandan alınan bilgilere göre, evlerde aslında ‘hasar’ olmadığı, çalışmanın devam etmesi için heyelanın bahane edildiği vurgulandı.
Evlerin mühürlendiği Yukarıtepe’de köylülerle bir araya gelen Odabaş, “Burada 2013 yılından itibaren faaliyet gösteren altın madeninin bölge halkına yaptığı baskı ve zulüm her geçen gün artarak devam etmektedir. Yıllarca toprağın altına vurulan yüzlerce sondaj ile toprağın altını delik deşik edeceksin, daha sonra da dinamitleri patlatarak toprağın doğal yapısını bozacaksın. Bunu yaptıktan sonra da mahallede mevcut evlerin birkaçında çatlaklar var diye mahalleyi boşaltacaksın. Esas amaç, bu bölgeye kurulacak 240 bin dönüm maden atık havuzu veya bizim adına zehir havuzu dediğimiz havuzun yapılmasıdır. Çünkü bu zehir havuzunun yapılabilmesi için bu bölgenin boşaltılması gerekmektedir. Bu bölge ya zehir havuzunun içinde veya çok yakınında kalmaktadır. Doğal afet var diye mahalleyi boşaltmak istiyorlar” dedi.