Blog

  • KOLTUKTA UYUYABİLİYORKEN NEDEN YATAKTA UYKUMUZ KAÇIYOR? NLP UZMANI DALGÜL: “ÇÜNKÜ TÜM HESAPLAŞMALARINIZI YATAĞA ERTELİYORSUNUZ”

    KOLTUKTA UYUYABİLİYORKEN NEDEN YATAKTA UYKUMUZ KAÇIYOR? NLP UZMANI DALGÜL: “ÇÜNKÜ TÜM HESAPLAŞMALARINIZI YATAĞA ERTELİYORSUNUZ”

    Kuzuları saymaktan uyku hapı kullanımına kadar her yolu deneyen ancak başaramayanlara NLP Uzmanı Zihin Eğitmeni Burak Dalgül’den yorum geldi. Dalgül, uyku sorunu yaşayanların yatağa girdiklerinde kaygı, endişe ve korkularını sorgulamaya başladığını ve uykusuzluklarının çoğunlukla bu nedenlerden kaynaklandığını belirterek, “Yatak,uyumak ve dinlenmek için gittiğiniz bir yerdir,toplantı salonu değil” dedi.

    Burak Dalgül konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

    YATAĞINIZ, TOPLANTI SALONU DEĞİL

    “Uykuya dalamamaktan ve uykusuzluktan şikayet eden insanlar hiçbir zaman neden uykuya kolaylıkla dalamadıklarını hiç sorgulamazlar. Aksine düşündükleri tek şey uykusuzluğun ta kendisidir.

    Aksine neden uykuya dalamadıklarını sorgulamaya başladıkları an fark edecekleri ilk şey; uyumak için gittikleri yatağı, tüm günün analizini yaptıkları bir yer olarak görmeleri olacaktır. Yatak, dinlenmek ve uyumak için gidilen bir yerdir. Aksine yatak, günü zihninizle hikayeler yaratarak analiz yapacağınız bir toplantı salonu değildir.

    ZİHNİNİZ DEĞİL, PATRON SİZSİNİZ

    Gün içerisinde durmadan konuşan bir zihin sizce yatağa yattığı zaman susar mı? Tabii ki susmaz! Peki neden insanların zihinleri gece-gündüz yatakta bile durmadan konuşur? Çünkü insanlar hayatlarının tamamındaki gerçek ve tek patronun farkında olmadan kendilerinin yarattıkları zihin yapılarının olduğunun farkında değildir. Nasıl bir arkadaşımızın herhangi bir konuda fikrini sorduğumuzda her seferinde ‘sen nasıl istersin!’ diye cevap veriyorsa aynı durum bizim zihnimizle olan ilişkimizde de geçerli. Uykuya kolaylıkla dalamayan insanların tamamı zihinlerine her daim ‘Sen nasıl istersin!’ diyen insanlar. İnsanlar zihinlerini eğitmedikleri sürece tek patron zihinleridir. Tüm gün zihinlerinin esiri olarak yaşarlar ve aynı süreç yatakta da devam eder.

    SEBEP, KAYGI, KORKU VE ENDİŞE

    Son zamanlarda uykuya dalamama sorununu yaşayan insanların sayısının artmasındaki nedenlerin en önemlisi, insanların çoğunun tüm günü zihinlerinde kaygı, endişe ve korkularla yaşaması. Oysaki kişi kaygı, endişe ve korkularını sorgulama ve bilgi eksikliğinden dolayı zihniyle kendisi farkında olmadan yaratır.”

  • MURATPAŞA’DA DÜZENLENECEK ETKİNLİKLERE TÜRKAN ŞORAY ONUR KONUĞU OLARAK KATILACAK

    MURATPAŞA’DA DÜZENLENECEK ETKİNLİKLERE TÜRKAN ŞORAY ONUR KONUĞU OLARAK KATILACAK

    Türk sinemasının ‘sultanı’ Türkan Şoray, Antalya Muratpaşa’da kendi adını taşıyan kültür merkezinde, 5 Aralık Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınmasının yıl dönümünde düzenlenecek etkinliklere onur konuğu olarak katılacak.

    Türk sinemasının sultanı, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ilk ‘En iyi kadın oyuncu’ ödülünün sahibi Türkan Şoray, 5 yıl aradan sonra Muratpaşa Belediyesi’nin kendi adını taşıyan kültür merkezine geliyor. 26 Ekim 2018’de Belediye Başkanı Ümit Uysal’la Türkan Şoray Kültür Merkezi’nin açılışına katılan Türk sinemasının sultanı bu kez, 5 Aralık Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınmasının yıl dönümü dolayısıyla düzenlenecek etkinliklere onur konuğu olarak katılacak.

    Muratpaşa Belediyesi’nin 5 Aralık Salı saat 19.00’da başlayacak etkinliğinde Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü, ‘Türkiye’de Kadınlara Seçme Ve Seçilme Hakkının Tanınması’ söyleşisinde konuşmacı olarak yer alacak. Söyleşi, Bircan Usallı Silan moderatörlüğünde gerçekleşecek. Dilek Türkan’ın konseriyle devam edecek etkinlikte Türkan Şoray da Antalyalılarla buluşacak.

  • GEMLİKTE ENGELLER ORTADAN KALKIYOR

    GEMLİKTE ENGELLER ORTADAN KALKIYOR

    Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla Gemlik Belediyesi’nin özel gereksinimli bireylerin hayatını kolaylaştırmak için attığı adımları aktardı. Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, “özel gereksinimli bireylerimizin hayatını kolaylaştırmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

    Gemlik’te engel yok mottosuyla yola çıkan Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan ilçe genelinde yaşayan özel gereksinimli bireylerin hayatını kolaylaştırmak için çeşitli projeler ortaya koydu. 

    ULAŞIMDA ENGELLER KALKTI 

    Gemlik Belediyesi, özellikle sağlık hizmetlerine ulaşım ve diğer sosyal aktivitelere katılım konusunda sıkıntı yaşayan bireylerin bu sorunu ücretsiz engelsiz taksiyle çözüme kavuştu. Gemlik Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğünü arayan özel gereksinimli birey, burada oluşturduğu randevuyla istediği bölgeye ulaşımını sağlıyor ve ardından geri evine bırakılıyor.

    DENİZ VE HAVUZA ULAŞMAK ARTIK ENGEL DEĞİL 

    Gemlik Belediyesi, Kumla’nın Yunuslar Mevkii’nde oluşturduğu engelsiz plaj ile bu sorunu da ortadan kaldırdı. Geçmiş yıllarda pek çok kişinin desteğini almadan suya giremeyen özel gereksinimli bireyler, belediyenin temin ettiği batmayan şezlonglar sayesinde tek kişinin yardımıyla denize girebilir hale geldi. Gemlik Belediyesi Sosyal Yaşam Merkezi’nde bulunan yüzme havuzunda kullanılan aparat sayesinde havuza girmeye yönelik engellerde ortadan kalktı.

    Gemlik Belediyesi, Sosyal Yardım İşleri Kampüsü’nde kurduğu engelsiz montaj atölyesiyle özel gereksinimli bireylerin iş hayatına adapte olması konusunda da elini taşın altına koydu. Toplam iki atölyeden oluşan ve haftanın belirli günlerinde özel gereksinimli bireyleri ağırlayan bu atölyeye Gemlik Serbest Bölge’de bulunan bir fabrika tarafından gönderilen parçalar özenle birleştiriliyor. Atölyede çalışan bireyler, bu sayede ev ekonomilerine de katkı sağlıyor.

    Ayrıca Gemlik Belediyesi tarafından yapılan bir başka çalışmayla, ilçenin insan kalabalığı en yoğun Caddelerinden biri olan Eski Pazar Caddesi engelsiz cadde olarak dizayn edilerek hizmete sunuldu.  Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, “Gemlik’te uzun yıllar engellileri yok sayan bir yönetim anlayışının hakim olduğunu ifade ederken, “Özel gereksinimli bireylerimizin hayatını kolaylaştırmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

  • TEPEBAŞI’NDA ŞAN VE SOLFEJ EĞİTİMLERİ İÇİN KAYITLAR BAŞLIYOR

    TEPEBAŞI’NDA ŞAN VE SOLFEJ EĞİTİMLERİ İÇİN KAYITLAR BAŞLIYOR

    Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenecek şan ve solfej eğitimleri için kayıtlar başlıyor.

    Tepebaşı Belediyesi kentteki çocuk ve gençlerin gelişimini desteklemeye devam ediyor. Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenecek şan ve solfej eğitimleri için kayıtlar 4 Aralık Pazartesi günü başlıyor. Özdilek Sanat Merkezi’nde yerli ve yabancı pop, jazz müzik solistliği ile güzel sanatlar lisesi ve konservatuvar sınavlarına yönelik şan ve solfej eğitimi için 16 yaş ve üzeri vatandaşlar başvurabiliyor.

    25 Aralık Pazartesi gününe kadar devam edecek kayıtlar hakkında detaylı bilgi almak isteyenler (0) 222 230 22 16 numaralı telefondan yetkililere ulaşabilecek.

  • ERDOĞAN TOPRAK: “TBMM’NİN ANAYASAL YETKİSİ VE GÖREVİ OLAN VERGİ SALMA HAKKI, CUMHURBAŞKANINA DEVREDİLİYOR”

    ERDOĞAN TOPRAK: “TBMM’NİN ANAYASAL YETKİSİ VE GÖREVİ OLAN VERGİ SALMA HAKKI, CUMHURBAŞKANINA DEVREDİLİYOR”

    CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, “Vergi, harç, istisna ve muafiyetleri içeren 80 maddelik torba yasada, milyonlarca dar gelirliye destek verilmiyor. Meclisin vergi yetkileri 2028’e kadar Cumhurbaşkanına devrediliyor. Futbolculara, KÖİ projelerini üstlenen müteahhitlere, bankalara borçlu batık şirketlere vergi kolaylıkları getiriliyor. Torba yasada; bir avuç kişi ya da şirkete vergisiz kazançla, muafiyet ve istisnalar 5 yıl daha uzatılıyor. Kredi kartı veya kredi taksitini bir ay geciktirene haciz kapısı açılırken, bankaya borcunu ödemeyen batık şirketlere 4 yıl borç ödememe, yapılandırma imkanı sunuluyor. TBMM’nin anayasal yetkisi ve görevi olan vergi salma hakkı, Cumhurbaşkanına devrediliyor” dedi.

    CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Haftalık Değerlendirme Raporu’nu bugün yayınladı. Toprak’ın raporunda yer alan değerlendirmeler şöyle:

    “CUMHURBAŞKANINA YENİ BİR ‘ŞAHSİ KASA’ OLUŞTURMAKTIR”

    Aile ve Gençlik Fonu Yasası ile gençlere verileceği açıklanan 48 ay vadeli 150 bin TL evlilik kredisi, 4 kalem beyaz eşyaya bile ancak yetiyor. Fonun gizlenen gerçek amacı; tüm ulusa ait varlıkları, vergileri ve bütçe kaynaklarını keyfi şekilde birilerine aktarma aracı olarak kullanmak, Cumhurbaşkanına yeni bir ‘şahsi kasa’ oluşturmaktır.

    İktidara gelirken bütçe dışı tüm fonları kapatıp bütçe disiplinini sağlamayı vaat eden AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tam aksine bütçe dışı yeni fonlar kurup kendisine yeni kasalar yarattı. Bu fonların sonuncusu seçimdeki ‘faizsiz 150 bin TL evlilik kredisi’ vaadiyle TBMM’den geçirilerek 29 Kasım’da resmi gazetede yayınlanan AGF oldu. Yeni evlenecek gençlere 150 bin TL evlilik kredisi verecek olan fonun yasasına bakıldığında, Cumhurbaşkanının kullanımına tahsis edilecek ‘şahsi bir kasa’ veya yeni bir ‘örtülü ödenek’ oluşturulduğu görülüyor.

    “SOSYAL DEVLET İLKESİYLE BAĞDAŞMAYAN ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONU YAPISI VE KARAR SÜRECİ DEĞİŞTİRİLMELİDİR”

    Türkiye, asgari ücretle çalışanların oranı açısından yüzde 43 ile Avrupa’da ilk sırada. İktidar, IMF yaklaşımı ve verilen gizli taahhütle asgari ücreti yılda bir kez ve hedef enflasyon oranında artıracağını ilan etti. Bu politika ile milyonlarca çalışan, açlık ötesi sefalete mahkum edilecek.

    Ekonomik demokrasi ve sosyal devlet ilkesiyle bağdaşmayan Asgari Ücret Tespit Komisyonu yapısı ve karar süreci değiştirilmelidir. Asgari ücret, ILO sözleşmesi doğrultusunda bir işçi ailesinin temel gereksinimleri göz önünde bulundurularak belirlenmeli, en düşük emekli aylığı da asgari ücret düzeyinde eşitlenmelidir.

    “KURUMLARA GÜVENİN DİBE VURDUĞU BİR SİSTEMDE, ÜLKEYİ YÖNETEN TEK KİŞİDEN EMLAKÇILIK VE TAHSİLAT YAPMASI BEKLENİYOR”

    Ev sahibinin zam yaptığı kiracı Cumhurbaşkanına ulaşıp ev sorununu çözüyor. Sahte fonda dolandırılan futbolcular, Cumhurbaşkanından destek istiyor ve bir bakan devreye giriyor. Bu iki güncel olay bile tek adam yönetiminin ülkeyi hangi noktaya getirdiğini gösteriyor. Yargıya, adalete ve kurumlara güvenin dibe vurduğu bir sistemde, ülkeyi yöneten tek kişiden emlakçılık ve tahsilat yapması bekleniyor.

    Gazze haberlerini bile ‘dezenformasyon’ diye yalanlayan Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi, dolarlarını tahsil için Cumhurbaşkanından torpil isteyen futbolcular ve bankayı arayan bakanla ilgili haberleri yalanlamadı. Tek adam yönetimiyle tahrip edilen kurumsal yapıyı, güvenilmeyen yargıyı, tıkanan hak arama yollarına karşı siyasi torpil ve kayırmacılıkla sorunu çözme zihniyetinin yansıması, yaygınlaşması kaçınılmaz görünüyor.

    “TTB’YE YÖNELİK BASKILARA KARŞI DEMOKRASİ MÜCADELESİ KAZANACAKTIR”

    Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin görevden alınarak yerlerine mahkeme kararıyla atama yapılması, iktidarın sivil toplum ve meslek örgütlerini pasivize etme planının yargı eliyle hayata geçirilmesidir. İktidarın kamuoyunu yanıltıcı söylemlerini açığa çıkartan, insan sağlığının ticarileştirilmesine karşı çıkan TTB’ye yönelik baskılara karşı demokrasi mücadelesi kazanacaktır.

    Dünyanın saygın ve köklü meslek örgütlerinden biri olan Türk Tabipleri Birliği (TTB) hedef alınırken, bir yıldır süren dava sonunda TTB Başkanı ve Merkez Konseyi görevden alınarak yerlerine mahkeme tarafından atama yapıldı. Pek çok muhalif belediye gibi TTB’ye kayyum atandı. Bu adaletsizliğe karşı toplum, doktorlarına sahip çıkacaktır.

    “İTHALATTA KDV İNDİRİM HAKKININ KALDIRILMASI, DIŞ TİCARETİ KAOSA SÜRÜKLEYECEKTİR”

    24 Kasım’da henüz uygulama tebliği bile yayınlanmadan Cumhurbaşkanı kararıyla yürürlüğe konulan ‘ithalatta KDV indirim hakkının kaldırılması’, dış ticareti kaosa sürükleyecektir. Pek çok ithal ürün ve hammaddenin fiyatında zamlara ve artışlara yol açarak yeni bir enflasyon dalgasını tetikleyecektir.

    İthalatta yıllardır uygulanan KDV indirimi sisteminin bir gecede Cumhurbaşkanı tarafından kaldırılması, belirsizliği artırıp, ekonomik güveni sarsarak dış ticarette kaosa zemin yaratacak bir düzenlemedir. Büyük ihtimalle yıkıcı sonuçları görülünce bir süre sonra kaldırılacak ve ekonomide yap-boz ve deneme-yanılma politikalarının somut bir örneği olarak anımsanacaktır.

    “EMEĞİN PAYININ SANAL BİÇİMDE ARTIRILMASI ÖNGÖRÜLÜYOR, SEÇİM SONRASI İSE TUFAN”

    Türkiye 3. Çeyrekte yüzde 5,9 büyüme oranıyla AB, OECD ve G20 içinde ilk sırada yer aldı. Mevcut tabloya gerçekçi bir analizle bakıldığında; tüketim ve harcama destekli büyümeye rağmen toplumun geniş kesimi yoksullaşmış. Çalışan-ücretli kesimlerin büyüme ve milli gelirden alığı pay düşerken, sermayenin payı artmaya devam ediyor.

    2024 başında, yerel seçim öncesi yapılacak asgari ücret, memur, emekli maaş artışlarıyla gelecek yılın ilk çeyreğinde tüketim ve harcamaların hızlanması, büyümede üç aylık bir canlanma dönemi yaşanarak, emeğin payının sanal biçimde artırılması öngörülüyor. Seçim sonrası ise tufan.

    “TBMM’NİN ANAYASAL YETKİSİ VE GÖREVİ OLAN VERGİ SALMA HAKKI, CUMHURBAŞKANINA DEVREDİLİYOR”

    Vergi, harç, istisna ve muafiyetleri içeren 80 maddelik torba yasada, milyonlarca dar gelirliye destek verilmiyor. Meclisin vergi yetkileri 2028’e kadar Cumhurbaşkanına devrediliyor. Futbolculara, KÖİ projelerini üstlenen müteahhitlere, bankalara borçlu batık şirketlere vergi kolaylıkları getiriliyor.

    Torba yasada; bir avuç kişi ya da şirkete vergisiz kazançla, muafiyet ve istisnalar 5 yıl daha uzatılıyor. Kredi kartı veya kredi taksitini bir ay geciktirene haciz kapısı açılırken, bankaya borcunu ödemeyen batık şirketlere 4 yıl borç ödememe, yapılandırma imkanı sunuluyor. TBMM’nin anayasal yetkisi ve görevi olan vergi salma hakkı, Cumhurbaşkanına devrediliyor.

    “BAKAN YARDIMCILARI AĞIRLIKLI ULUSAL SU KURULU’NDA ÇİFTÇİ VE ÜRETİCİ TEMSİLCİLERİ UNUTULDU”

    Fiyat İstikrar Kurulu, Fahiş Fiyat Kontrol Komitesi, Ulusal Süt Konseyi, Ulusal Kırmızı Et Konseyi vb. çok sayıda kurula bir yenisi daha eklendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 29 Kasım’da yayınlanan kararla Ulusal Su Kurulu (USK) kuruldu. Bakan Yardımcıları ağırlıklı USK’de çiftçi ve üretici temsilcileri unutuldu.

    Üye çoğunluğu atanmış siyasilerden, partili bakan yardımcılarından oluşan bir kurulun ulusal su politikası üretmesi, tarımın taleplerine ve sorunlarına çözüm bulması, siyasi talimatların dışına çıkması olanaksız görünüyor.

    “İKTİDARIN YAKLAŞIMI VE ATACAĞI ADIMLAR, TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİNİN YENİ ÇERÇEVESİNİN ÇİZİLMESİNDE BELİRLEYİCİ OLACAK”

    AB Komisyonu raporunda, Türkiye ile ilişkilerin yeni bir çerçevede geliştirilmesine yeşil ışık yakılırken, başta Kıbrıs sorunu, hukuk devleti ve Rusya yaptırımları olmak üzere bir dizi koşul sıralandı. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, raporu olumlu bulduklarını ve Türkiye’yi yeniden AB üyeliğine bağlayacaklarını açıkladı.

    Ekonomik sıkışmışlık ve batıdan kaynak beklentisindeki iktidarın yaklaşımı ve atacağı adımlar, Türkiye-AB ilişkilerinin yeni çerçevesinin çizilmesinde belirleyici olacak. Bakan Şimşek’in açıklaması iktidarın AB ve batıdan olası kaynak akışı için bazı tavizleri gündemine alabileceğini düşündürse de yerel seçim öncesi bu yönde bir adım atılması, AİHM kararlarına uyma, Hamas’a desteği çekme vb. zayıf bir ihtimal olarak görünüyor.”

     

  • AYSU BANKOĞLU: “ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZIN AYLIKLARI ACİLEN İNSAN ONURUNA YAKIŞIR BİR SEVİYEYE YÜKSELTİLMELİ VE BU AYIBA SON VERİLMELİDİR”

    AYSU BANKOĞLU: “ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZIN AYLIKLARI ACİLEN İNSAN ONURUNA YAKIŞIR BİR SEVİYEYE YÜKSELTİLMELİ VE BU AYIBA SON VERİLMELİDİR”

    CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, “Engelli aylığı ülkenin bir utanç tablosu olarak karşımıza çıkıyor. 800 bin vatandaşımız, engelli aylığı alıyor. Yüzde 40-69 arası engelli aylığı 1874 TL, yüzde 70 ve üzeri engelli aylığı 2 bin 811 TL. Bu parayla 250 kuru ekmek bile alınamıyor. Ağır engelli vatandaşlarımıza bakım yapan fertler başta olmak üzere, engelli vatandaşlarımızın aylıkları acilen insan onuruna yakışır bir seviyeye yükseltilmeli ve bu ayıba son verilmelidir” dedi.

    CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla yazılı açıklamada yaptı. Bankoğlu’nun açıklaması şöyle:

    “AKP’NİN ENGELLİLER İÇİN TAAHHÜT ETTİĞİ İSTİHDAMIN ARTMASI, ENGELLİ AYLIKLARININ İYİLEŞTİRİLMESİ, SAĞLIK HİZMETİNE ERİŞİM GİBİ KONULARDA İLERLEME SAĞLANAMAMIŞ DURUMDA”

    “Birleşmiş Milletler (BM) Engelli Kişilerin Haklarına Dair Uluslararası Sözleşme, ülkemizin de taraf olduğu ‘engelli bireylerin eşitlik başta olmak üzere, sağlık ve eğitim alanlarıyla birlikte sosyal yaşama tam katılımı tanıyan’ en kapsamlı sözleşmelerden biri. Engelli bireylerin hakları dolayısıyla tüm dünyada bir insan hakları meselesi olarak kabul ediliyor. Türkiye’de özellikle korona salgınının ardından her kesimde olduğu gibi engelli vatandaşlarımızın da kronikleşmiş sorunları çözümsüzlüğe evrildi. İktidar, engelli vatandaşlarımızın sağlık hakkı, eğitime erişim, adalete erişim, özerk yani bağımsız yaşayabilme hakkı gibi en temel haklarını bile yok saymaya devam ediyor. Daha da kötüsü bu sorunları istismar ediyor. Özellikle son seçimlerde AKP’nin engelliler için taahhüt ettiği istihdamın artması, engelli aylıklarının iyileştirilmesi, sağlık hizmetine erişim gibi konularda hiçbir ilerleme sağlanamamış durumda. Engellilerin faydalandığı engelli ve bakım maaşı, sağlık destekleri, özel eğitim gibi konularda verilen destekler de oldukça yetersiz. İktidarın ajandasında bunlara dair somut bir plan var mı? Yok. Sadece hamasetle, altı boş söylemlerle ve seçim vaatleriyle sorunu görmezden gelen bir anlayış var. Kısaca söz var ama eylem yok.

    “BAKANLIKLAR, 6 ŞUBAT DEPREMLERİNDEN SONRA ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZ İÇİN BİR ÇALIŞMA YAPTI MI? BİLMİYORUZ”

    Engellilik, gelişen bir kavram. Hepimizin bir gün engelli olma potansiyeli var. Bu hususta, sosyal devletin engelli bireylerin topluma eşit koşullarda tam ve etkin katılımını sağlaması gerekiyor. Oysa 10 milyondan fazla engellinin bulunduğu ülkemizde, biz eşit ve etkin katılımı ve bunu engelleyen faktörlerin ortadan kaldırılmasını geçtik; sağlık, adalet, eğitim gibi temel insan haklarını konuşuyoruz. Yıllardır, ‘Engelli vatandaşlarımız için ekonomik, sosyal ve psikolojik alanda acil eylem planını hayata geçirin’ dedik. Şimdi ise engelliler adeta kaderine terk edilmiş durumda. Örneğin, bir engelli bireyin eğitimde fırsat eşitliği var mı? Bugün Avrupa, engelli öğrencilerin uzaktan eğitimde öğrenme kapasitesinin nasıl daha fazla artırılacağını konuşuyor. Peki iktidar ne yaptı? Örneğin, dijital okuryazarlık için bir çalışma hayata geçti mi? Hayır. Ya da Bakanlıklar, 6 Şubat Depremlerinden sonra engelli vatandaşlarımız için bir çalışma yaptı mı? Bilmiyoruz.

    “İŞSİZ, İŞ BULAMAYAN, İŞTEN ATILAN BİR ENGELLİ BİREY İÇİN BU DURUM, ÖLÜME TERK EDİLMEKTEN FARKSIZDIR”

    Engelli yurttaşlarımız, yıllardır işsizlikle boğuşuyor. Ekonomik buhran nedeniyle işten atılan engellilerin sayısının arttığı da ne yazık ki bir ekonomik gerçek. İşten atılan veya işsiz olan engellilerin sosyal güvenliği sona eriyor, emekliliği duruyor. İşsiz, iş bulamayan, işten atılan bir engelli birey için bu durum, ölüme terk edilmekten farksızdır. Özellikle engelli kadınların durumunun daha da vahim olduğu da ortada. Engellilerin mesleki eğitimi, iş hayatına katılımının artması hususlarında somut bir ilerleme de ne yazık ki yok. Önceki Dönem Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın ‘Gözlerin görmediği halde sana iş vermişiz’ sözleri, hâlâ kulaklarımızda. Bu anlayışın terk edilmesi şarttır. Kadrosu olmayan, göreve başlatılmayan çok sayıda engelli yurttaşımızın da olduğunu biliyoruz. Devlet, özellikle engelli istihdamı konusunda acilen bir çalışma yapmalıdır.

    “ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZIN AYLIKLARI ACİLEN İNSAN ONURUNA YAKIŞIR BİR SEVİYEYE YÜKSELTİLMELİ VE BU AYIBA SON VERİLMELİDİR”

    Engelli aylığı da yine ülkenin bir utanç tablosu olarak karşımıza çıkıyor. 800 bin vatandaşımız, engelli aylığı alıyor. Yüzde 40-69 arası engelli aylığı 1874 TL, yüzde 70 ve üzeri engelli aylığı 2 bin 811 TL. Bu parayla 250 kuru ekmek bile alınamıyor. Ağır engelli vatandaşlarımıza bakım yapan fertler başta olmak üzere, engelli vatandaşlarımızın aylıkları acilen insan onuruna yakışır bir seviyeye yükseltilmeli ve bu ayıba son verilmelidir. Gelişmiş ülkelerde bu durum, ülkemizin neredeyse tam tersi. Türkiye, yaşam kalitesi olarak dünya standartlarından kopmuş durumda. Düşük maaş alan, sosyal güvenliği olmayan, sosyal yaşama katılamayan, kaliteli eğitim alamayan ve sağlık hizmetinden yararlanamayan engelli bireyleri ‘oy deposu’ görmekten vazgeçip somut adımlar atılmalıdır.

    “İKTİDAR İSTİYOR Kİ ENGELLİLER EVDE KALSIN, İTİRAZ ETMESİN, KURU EKMEKLE YETİNSİN AMA SEÇİM ZAMANI DA AKP’YE OY VERSİN”

    Engellilerin bu tabloda sosyal yaşama eşit ve etkin şekilde katılması çok zor. Devlet kurumlarında engellilerle iletişim kurabilecek uzmanların olmayışından tutun da ulaşımda engellilerin yine sinyalizasyon ve yönlendirici işaretlere erişememesine kadar birçok alanda erişilebilirlik sorunu var. COVID-19 salgını sürecinde ‘Evde Kal Türkiye’ mottosu, bugün engelliler için hâlâ geçerli. İktidar istiyor ki engelliler evde kalsın, itiraz etmesin, kuru ekmekle yetinsin ama seçim zamanı da AKP’ye oy versin. Bu, en hafif tabiriyle vatandaşa düşmanlıktır.

    “ZİHİNLERDEKİ ENGELİ AŞMAK, EN BAŞTA SOSYAL DEVLETİN GÖREVİDİR”

    Partimiz, engellilerin yaşamını kolaylaştıracak ve sosyal hayata eşit katılımını artıracak her politikayı koşulsuz destekleyecektir. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere, tüm kurum ve kuruluşlar engellilik alanında BM’nin ve uluslararası sözleşmelerin öngördüğü hak temelli yaklaşımı benimsemeli, engelli aylıklarını insanca yaşanabilir bir düzeye çekmeli ve erişebilirlikle ilgili sorunları derhal çözmelidir. Zihinlerdeki engeli aşmak, en başta sosyal devletin görevidir. Biz, CHP olarak, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde milyonlarca engelli vatandaşımızın hayata eşit katılımını sağlamak için çalışmalarımızı sürdürme sözünü veriyoruz. Aynı zamanda engelli bireylerin ve ailelerinin sorunlarını dile getirmeye ve çözüm sunmaya devam edeceğiz.”

     

  • KADİRLİLİ PAZARCI ESNAFI: “SÜT ÜRÜNLERİNE BU AY BAŞI YİNE YÜZDE 25 ZAM GELDİ’’

    KADİRLİLİ PAZARCI ESNAFI: “SÜT ÜRÜNLERİNE BU AY BAŞI YİNE YÜZDE 25 ZAM GELDİ’’

    BURHAN DEMİRCİOĞLU          

    Osmaniye’nin Kadirli ilçesi semt pazarında kahvaltılık ürünler satan Tekin Topbaş, süt ünlerine yine zam geldiğini, vatandaşlarında alım güçlerinin iyice düştüğünü ifade etti. Topbaş “Süt ürünlerine evet bu ay başı yine yüzde 25 zam geldi. Zamdan dolayı da tabii ki pahalandı ürünler. Bunu artık bu ay içerisinde göreceğiz müşterilerin tepkisini. Ama büyük bir ihtimal yine tepki gösterecekler pahalı olduğu için” dedi.

    Osmaniye’nin Kadirli ilçesi semt pazarında kahvaltılık ürünler satan Tekin Topbaş, peynire yüzde 25 zam geldiğini söyledi. Zamlardan dolayı vatandaşların yine tepki göstereceğini ifade eden Tekin Topbaş şöyle konuştu:

    “Süt ürünlerine evet bu ay başı yine yüzde 25 zam geldi. Zamdan dolayı da tabii ki pahalandı ürünler. Bunu artık bu ay içerisinde göreceğiz müşterilerin tepkisini. Ama büyük bir ihtimal yine tepki gösterecekler pahalı olduğu için. Zaten bir süt ürünleri değil yani, genelleme her şeye zam geliyor her ay. Hiçbir şey değişmiyor. Peyniri yarım kilogram, yarım kilogram, artık 1 kilogram, 2 kilogram, 3 kilogram çok nadir alan, çok az yani. Yumurta gezen tavuk, köy yumurtası. Şu an tanesi 4 lira. Mecbur olduğu için insanlar tabii ki 20 tane almak biraz sıkıntı oluyor, 10 tane, 5 tane alan bile var yani öyle söyleyeyim.’’  

       

     

  • AHMET ZENBİLCİ BULVARI AÇILDI, ADANALILAR MURAT KEKİLLİ KONSERİYLE COŞTU

    AHMET ZENBİLCİ BULVARI AÇILDI, ADANALILAR MURAT KEKİLLİ KONSERİYLE COŞTU

    Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, trafik problemini azaltacak Göl Mahallesi Bulvarı’nın ardından Ahmet Zenbilci Bulvarı’nı da açarak halkın hizmetine sundu.

    Kozan ilçesine giden yoldaki trafiği rahatlatacak Ahmet Zenbilci Bulvarı’nın açılışı, Adanalı sanatçı Murat Kekilli’nin konseri eşliğinde gerçekleştirildi.

    ART ARDA ÇOK ÖNEMLİ HİZMETLER HALKLA BULUŞUYOR

    Siyasiler, muhtarlar ve Adanalıların katıldığı açılışta konuşmasına; “Bu memleketi bizlere vatan yapan Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Savaşı şehitlerimizi asla unutmayacağız. Ne mutlu bize ki; Mustafa Kemal Atatürk gibi, yaptıklarıyla dünyadaki mazlum milletlere ilham olmuş bir önderimiz var” mesajıyla başlayan Başkan Zeydan Karalar, devasa borç yükü, pandemi ve depremlere rağmen, Adana’nın dört bir yanında halkla buluşturdukları ve şehrin sorunlarına çözüm olan hizmetlere yenilerini eklemeye devam edeceklerini açıkladı.

    Hayata geçirilen yol, su, altyapı, alt geçit, köprü, kreş, park, arıtma ve diğer hizmetlerle ilgili bilgi veren Başkan Zeydan Karalar, hizmete giren iki bulvarın ardından, önemli 3 bulvar daha açılacağını belirtti. Yedigöze Barajı’ndan su getirme projesiyle Kozan ve İmamoğlu ilçelerine, Yumurtalık ve Ceyhan’ın köylerine yeterli ve sağlıklı suyun ulaşacağını bildiren Başkan Zeydan Karalar, D-400 üzerinde yapılan iki alt geçidin hizmete girdiğini, Türkmenbaşı Alt Geçidi’nin de aralık ayı içinde açılacağını duyurdu.

    GÜCÜMÜ, ENERJİMİ HEMŞEHRİLERİME HİZMETTEN ALIYORUM

    Bunca işi, pandemiye ve depreme rağmen yapabilmelerini, parayı iyi kullanan, halkın parasını koruyan, doğru yönetim anlayışına sahip olmaları sonucunda yapabildiklerini kaydeden Zeydan Karalar, gücünü ve enerjisini hemşehrilerine hizmet etmekten aldığını vurguladı.

    Sarıçam ilçesine hizmetlerinden dolayı muhtarlar Başkan Zeydan Karalar’a çiçek verdi. Ardından Ahmet Zenbilci Bulvarı’nın açılışı gerçekleştirildi.
    Adanalı sanatçı Murat Kekilli, güzel parçalarını açılışa gelenler için seslendirdi.

  • ANTALYA’DA ENGELLERİ AŞAN SANATÇI ALPER KOCABIYIK’IN RESİM SERGİSİ AÇILDI

    ANTALYA’DA ENGELLERİ AŞAN SANATÇI ALPER KOCABIYIK’IN RESİM SERGİSİ AÇILDI

     

    Antalya Büyükşehir Belediyesi fuayesinde 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında engelli sanatçı Mustafa Alper Kocabıyık’ın resim sergisi açıldı.

    Antalya Büyükşehir Belediyesi 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle Büyükşehir Belediyesi fuayesinde anlamlı bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Engelli sanatçı Mustafa Alper Kocabıyık’ın yaptığı 40 tablonun bulunduğu sergi Büyükşehir Belediyesi Fuayesinde açıldı. Serginin açılışına Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Av. Cansel Tuncer, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Ramazan Demir, Mustafa Gürbüz, Durmuş Ali Arslan ve Türkiye Sakatlar Derneği Antalya Şube Başkanı Mehmet Karavural ile davetliler katıldı.

    SEVGİ VARSA SANATA DA ENGEL YOK

    Sanatçı Mustafa Alper Kocabıyık’ın yaptığı 40 tablonun bulunduğu serginin açılışını Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Avukat Cansel Tuncer yaptı. Sevginin olduğu yerde hiçbir engelin olmadığını söyleyen Cansel Tuncer, “Burada hazırladığı sanat eserlerini bizlerle paylaşan değerleri sanatçımızın huzurunda bütün engelli bireylerimize saygılarımı iletiyorum. Böylesine birbirinden güzel eserlerin olduğu bir sergiye Büyükşehir Belediyesi olarak ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz. Engellerin aşılabileceğini de bizlere gösterdiği için çabası ve azmi için Alper Kocabıyık’a çok teşekkür ediyorum. Çok güzel eserler üretmiş. Alper’in kıymetli annesi Hafize Öztürk Hanıma da çok teşekkür ederim. Alper’in tek ve tam destekçisi kendisinin büyük emeği var bu güzelliğin ortaya çıkmasında” diye konuştu.

    1-8 ARALIK ARASI AÇIK

    Açılış konuşmasının ardından Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Cansel Tuncer ve davetliler sergiyi gezdi. Mustafa Alper Kocabıyık’ın resim sergisi 1 -8 Aralık tarihleri arasında Antalya Büyükşehir Belediyesi fuayesinde sergilenecek.

  • BAŞKENT MARKET İLE KADIN İSTİHDAMI VE YERLİ ÜRETİCİYE DESTEK SÜRÜYOR

    BAŞKENT MARKET İLE KADIN İSTİHDAMI VE YERLİ ÜRETİCİYE DESTEK SÜRÜYOR

    Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın en önemli projelerinden birisi olan ‘Başkent Market’ler; 6 şubesi, 4 fabrika satış mağazası ve 1 büfe ile kaliteli ürünleri Ankaralılarla buluşturmaya devam ediyor. Sosyal medya hesapları üzerinden 19’u kadın kooperatifi olmak üzere 66 yerli birliğe ve çiftçilere toplam 366 milyon TL’lik satışla destek olduklarının altını çizen Yavaş, “Kadın istihdamına destek olmaya ve yöresel ürünleri doğrudan vatandaşlarımızla buluşturmaya devam ediyoruz” dedi.

    Kırsal Kalkınmayı desteklemek amacıyla birçok projeyi hayata geçiren Ankara Büyükşehir Belediyesi hem üreticinin hem de tüketicinin yüzünü güldürmeye devam ediyor. Sözleşmeli üreticilik başta olmak üzere Türkiye’ye örnek olan kırsal kalkınma modellerini hayata geçiren Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın en önemli projelerinden birisi olan ve Halk Ekmek bünyesinde hizmet veren ‘Başkent Market’ler ile hem yerli üretim canlanıyor hem de vatandaşlar kaliteli ürünlerle buluşuyor.

    366 MİLYON TL’LİK SATIŞ

    Uygun fiyat politikasıyla vatandaşların yüzünü güldüren ‘Başkent Market’ projesi hakkında sosyal medya hesapları üzerinden açıklamalarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Ankara’da 6 şube, 1 büfe ve 4 fabrika satış mağazası olmak üzere 11 noktada Başkent Market açtık. 19’u kadın kooperatifi olmak üzere 66 yerli birliğe ve çiftçilerimize toplam 366 milyon TL’lik satışla destek olduk. Kadın istihdamına destek olmaya ve yöresel ürünleri doğrudan vatandaşlarımızla buluşturmaya devam ediyoruz” dedi. Kadın kooperatifleri, birlikler ve çiftçilerden satın alınan sağlıklı ve güvenilir ürünler Halk Ekmek tarafından açılan ‘Başkent Market’lerde vatandaşların beğenisine sunuluyor.