Blog

  • İZMİR’İN BANLİYÖ SİSTEMİ İZBAN, 13,5 YILDA YAKLAŞIK BİR MİLYAR YOLCU TAŞIDI

    İZMİR’İN BANLİYÖ SİSTEMİ İZBAN, 13,5 YILDA YAKLAŞIK BİR MİLYAR YOLCU TAŞIDI

    Hat uzunluğu, vagon sayısı ve yolcu sayısı hızla artan İZBAN, geride kalan 13,5 yıllık süreçte, pandeminin iki yıl boyunca getirdiği kısıtlamalara rağmen 950 milyon yolcuya ulaştı.

    Aliağa’dan Torbalı’ya kadar 136 kilometrelik hat uzunluğuyla ülkemizin havalimanı bağlantılı en büyük banliyö sistemi olan İZBAN, toplam yolcu sayısında bir milyara doğru hızla ilerliyor. 30 Ağustos 2010 tarihinde ilk yolcusunu taşıyan İZBAN, geride kalan 13,5 yıl gibi kısa bir süreçte, etkisi iki yıl süren pandemi kısıtlamalarına rağmen 950 milyon yolcuya ulaştı. İstatistikler, İZBAN’ın Mayıs 2024 tarihinde 1 milyar yolcu barajına ulaşacağını gösteriyor.

    13 yıl önce 24 vagon ve 31 istasyon ile Aliağa-Cumaovası arasında yolcu taşımacılığına başlayan İZBAN, kısa sürede hızla büyüdü. Önce Hilal İstasyonu açıldı, hemen ardından Torbalı hattındaki altı istasyon hizmete girdi, son olarak ise Belevi-Selçuk hattında işletmeciliğe geçildi. İZBAN, şu anda 136 kilometrelik hat üzerinde 41 istasyonu ve 239 vagonuyla hizmet veriyor.

  • İZSU’DAN TORBALI’YA BİR ALTYAPI YATIRIMI DAHA: YAĞMUR SUYU HATLARI GENİŞLİYOR

    İZSU’DAN TORBALI’YA BİR ALTYAPI YATIRIMI DAHA: YAĞMUR SUYU HATLARI GENİŞLİYOR

    “Cumhuriyet’in 100. Yılında İZSU’dan 100 Proje” başlıklı yatırımlar arasında yer alan ve temmuz ayında temeli atılan Subaşı Atıksu ve Yağmur Suyu Projesi kapsamındaki imalatların yüzde 50’dan fazlası tamamlandı. İZSU ekipleri Torbalı Subaşı Mahallesi’nde 70 milyon liralık yatırımla su baskını sorununu tamamen ortadan kaldıracak.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in dirençli bir kent oluşturma hedefi doğrultusunda İzmir genelinde başlatılan altyapı atağı sürüyor. “Cumhuriyet’in 100. Yılında İZSU’dan 100 Proje” başlıklı yatırımlar arasında yer alan ve Temmuz ayında temeli atılan Subaşı Atıksu ve Yağmur Suyu Projesi de hızla ilerliyor. Torbalı Subaşı Mahallesi’nin kanalizasyon ve yağmur suyu ihtiyacını karşılayacak projede bugüne kadar 9 bin 200 metre kanalizasyon hattının yapımı tamamlandı. Toplam 15 kilometre kanalizasyon hattı ile 2 kilometre yağmur suyu hattının imalatını kapsayan projenin İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’ne maliyeti ise 70 milyon lirayı buluyor.

    Proje tamamlandığında Subaşı Mahallesi’nin evsel atık suları Torbalı Atıksu Arıtma Tesisi’ne iletilecek. İZSU yetkilileri proje kapsamında yapılan kanalizasyon hattı imalatlarının Subaşı’nda sakinlerinin yaşam kalitesine önemli ölçüde katkı sağlayacağını dile getirirken, yağmur suyu hattının da mahalleyi daha dirençli ve güvenli hale getireceğinin altını çiziyor.

    TORBALI’DA 1 MİLYARLIK ALTYAPI YATIRIMI 

    İZSU Genel Müdürlüğü 2019 yılından bu yana Torbalı’da 1 milyar liralık yatırıma imza attı. İlçedeki Torbalı ve Ayrancılar Yazıbaşı Atıksu Arıtma Tesisleri’nde ikinci etap inşaatları devam ediyor. Torbalı’da bugüne kadar 54 kilometre atık su hattı tamamlandı. İZSU aynı zamanda 169 kilometre içme suyu ve 17 adet içme suyu sondaj kuyusu ile ilçenin sağlıklı içme suyuna kesintisiz erişimini sağladı.

  • İZMİR’İN ÇEHRESİNİ DEĞİŞTİRECEK PLAN YOLA ÇIKTI

    İZMİR’İN ÇEHRESİNİ DEĞİŞTİRECEK PLAN YOLA ÇIKTI

    Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’un, kentsel dönüşümde üçüncü dev adımı olarak belediye meclisinden geçirdiği Gürçeşme 1. Etap planları da Gültepe ve Beştepeler planları gibi sadece Konak’ın değil İzmir’in çehresini değiştirecek çalışmaları kapsıyor. Daha güvenli yapılarda, daha yaşanabilir bir hayat hedefiyle çalıştıklarını söyleyen Batur, “Konak’ın ve dolayısıyla İzmir’in gelecek yüzyıllarını planlıyoruz. Bunlar çok önemli ve tarihe geçecek planlar. Sadece Gürçeşme’nin değil, şehrimizin çehresini Ege’nin incisi İzmir’imize yakışır bir şekilde değiştireceğiz” dedi.

    Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, 2019 yılında Konak’ta göreve geldiği gün başlattığı kentsel dönüşüm çalışmalarında üçüncü büyük adımını da attı. 300 hektarlık Gültepe ve 200 hektarlık Beştepeler’in ardından 100 hektarlık Gürçeşme 1. Etap planları da Konak Belediye Meclisi’nden tüm partilerin oybirliğiyle geçti. Gürçeşme 1. Etap planları, Başkan Batur’un sadece Konak’ın değil İzmir’in çehresini değiştirerek, yaşam biçimini yeniden şekillendirecek kentsel dönüşüm çalışmalarına önemli bir halka olarak eklendi.

    BATUR: GELECEK YÜZYILLARI PLANLIYORUZ 

    Gültepe ve Beştepeler’in ardından Gürçeşme 1. Etap planını da hazırlayan Konak Belediyesi Etüd Proje Müdürlüğü ile planlara onay veren meclis üyelerine teşekkür eden Batur, tarihi bir çalışmaya hep birlikte imza atmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu vurguladı. Konak’taki kentsel dönüşüm çalışmalarının sadece ilçenin değil, İzmir’in çehresini değiştirecek çalışmalar olarak tarihe geçeceğinin altını çizen Batur, “Daha güvenli yapılarda, daha yaşanabilir bir hayat hedefiyle çalışıyoruz. Konak’ın ve dolayısıyla İzmir’in gelecek yüzyıllarını planlıyoruz. Bunlar çok önemli ve tarihe geçecek planlar. İlk ve en önemli adım zaten planlama. Adım adım kentsel dönüşümün anayasalarını tamamlıyoruz. Planlama bu işin en önemli kısmı, inşaat aşamasına geçildiğinde zaten hızla ilerleme sağlanacaktır. Gürçeşme de eğimli yapısı, kaçak yapıların yoğun olması ve Afete Maruz Bölge alanının da bulunması nedeniyle zor bir bölgeydi ama çok titiz çalışarak 1. etap planlamamızı tamamladık. Diğer bölgelerimizde de sadece sağlam yapılar değil, yaşanabilir bir hayat kurmak için çabaladık. Ve elbette sahada da bir an önce çalışmaya başlamak istiyoruz. Kentsel dönüşüm uzun bir süreç ve biz bölgede yaşayan vatandaşlarımızla tam uzlaşı sağlayarak yol almaya çalışıyoruz. İnce ince tüm çalışmaları yürütüyoruz. Sadece Gürçeşme’nin değil, şehrimizin çehresini Ege’nin incisi İzmir’imize yakışır bir şekilde değiştireceğiz” dedi.

    BEŞ MAHALLEDE HAYAT DEĞİŞECEK 

    1/1000 ölçekli Gürçeşme 1. Etap Uygulama İmar Planı Revizyonu, Küçükada, İsmetpaşa, Mehtap, Ferahlı, Lale mahalleleri olmak üzere beş mahallede 100 hektarlık bir alanı kapsıyor. Sürdürülebilir mekânsal gelişme ilkeleri göz önünde bulundurularak, risklerden arındırılmış bir yapılaşmanın oluşturulması, sağlıklı, güvenli ve nitelikli yaşam çevresinin kurulması, yeterli kentsel altyapıya ve ulaşım olanaklarına erişimin sağlanması, sosyal donatı mekânlarının artırılması ve kamu hizmetlerine erişim olanaklarının geliştirilmesi hedeflenen plan, Gürçeşme’de yaklaşık 17 bin kişinin hayatını etkileyecek. Planlarla mevcutta büyük bölümü bitişik nizam konutlardan oluşan ve bu konutların ancak yüzde 15.26’sının iyi kalitede olduğu tespit edilen bölgede yeni bir yaşam kurulacak.

    SOSYAL ALANLARDA REKOR ARTIŞ 

    Gürçeşme planları, depreme dayanıklı daha sağlam yapıların yanı sıra bugün sosyal kültürel tesisleri ile yeşil alanları yetersiz olan bölgede daha yaşanabilir bir hayat ortaya koyuyor. Plana göre yapılacak çalışmalarla eğitim alanlarının yüzde 34, sosyal ve kültürel alanların yüzde 110, belediye hizmet alanının yüzde 171, ibadet alanlarının yüzde 129 oranında artırılması planlanıyor. Planda sağlık alanlarında yapılması planlanan artış oranı ise yüzde 245 olarak dikkat çekiyor. Bu alanlarda bölge halkına hizmet sunacak aile sağlık merkezlerinin kurulması öneriliyor. Park, spor ve ağaçlandırılacak alanların yüzde 16 oranında artırılması hedefleniyor. Yaklaşık 1.55 hektarlık alanda, bir tanesi kapalı olmak üzere toplam 4 adet semt spor alanı oluşturulması öneriliyor. Planda yaklaşık 140 bin metrekarelik alan, yeşil alan olarak planlanıyor.

    YENİ TESİSLER KURULACAK

    Planda geniş yer ayrılan belediye hizmet alanı içerisinde bölgedeki beş mahalleye ve yakın çevresine hizmet sunacak, sosyal ve kültürel tesisler, pazaryerleri, çok amaçlı salon ve yerel hizmet odaklı idari birimler ile otoparklar bulunuyor. Planlar bölgenin trafo alanları, doğalgaz bölge regülatörü gibi tesisleri kapsayan teknik altyapı alanını da önemli oranda güçlendiriyor.

    YETERSİZ ULAŞIMA NEŞTER 

    Çalışmalar, doğusunda Gültepe, kuzeyinde Yenişehir, batısında Yeşildere ve güneyinde Buca olan Gürçeşme’nin ulaşımı da güçlendirecek. Plan, bugün mevcut bağlantıların yetersiz ve düzensiz olduğu bölgede soruna neşter vurularak, ulaşımı güçlendirecek çözümler de ortaya koyuyor. Ulaşım bağlantılarının güçlendirilmesi, alana hizmet veren ana taşıt bağlantısı olan 20 metre genişliğindeki Gürçeşme Caddesi’ni alternatif taşıt yollarıyla güçlendirerek alana erişimin kolaylaştırılması hedefleniyor.

    Bölgede yüzde 50 eğime ulaşan alanlar ve iki adet ‘Afete Maruz Bölge’nin varlığı nedeniyle doğal arazi yapısı dikkate alınarak yapılan planlamada, Gürçeşme Caddesi’nin batısında ulaşım ve donatı alanlarından hizmet alabilme yönüyle erişilebilir yaşam alanları sağlanması gerektiği vurgulanıyor. Planda park alanlarıyla bütünleştirilerek tasarlanmış yaya yolları da bulunuyor. Ferahlı Mahallesi 3502/1 sokak ve çevresinde yüzey hareketlerinin kaymaya sebebiyet vermesi nedeniyle bölgenin açık alan olarak düzenlenmesi öngörülüyor.

    KAT SAYISI EN FAZLA 10 OLACAK

    Gürçeşme 1. Etap Uygulama İmar Planı Revizyonu’nda konut ve ticaret alanlarında minimum parsel büyüklüğü 2 bin metrekare olarak belirlenirken, kat sayısı da 10 katla sınırlandırılıyor. Konak Belediye Meclisi’nden geçen plan, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’ne gönderildi.

     

  • İZMİRLİ DENİZ BUZ PATENİNDE ALTIN MADALYA KAZANDI

    İZMİRLİ DENİZ BUZ PATENİNDE ALTIN MADALYA KAZANDI

    İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü sporcusu Deniz Tarım, Artistik Buz Pateni Uluslararası Bosphorus Cup 2023’te altın madalya kazandı.

    İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Artistik Buz Pateni sporcusu Deniz Tarım, Uluslararası Bosphorus Cup 2023’te altın madalya kazandı. İstanbul’da Silivrikapı Buz Pisti’nde düzenlenen organizasyona 30 ülkeden, 37 kulüp ve yaklaşık 300 sporcu katıldı. Deniz Tarım, Advanced Novice Women kategorisinde 103,40 puanla kürsünün zirvesine çıkarak altın madalyanın sahibi oldu. Kulübün diğer sporcularından Batu Tasasız Advanced Novice Men kategorisinde 44,95 puanla yedinci olurken, Derya Taygan ise Junior Women kategorisinde 116,63 puanla 10’uncu oldu. Bu sonuçların ardından Deniz Tarım ve Derya Taygan millilik puanlarını güncellemiş oldu.

    Sporculardan Elif Uğural 16’ıncı, Gökçe Doğa Sezgi 17’nci, Defne Günce Kılıç 18’inci, Nehir Alan 19’uncu, Duru Çimen 23’üncü ve Selin Uğural kendi kategorilerinde 27’nci oldu.

  • TMMOB İZMİR’DE KENT SEMPOZYUMU DÜZENLEYECEK. AKDEMİR: “CUMHURİYET’İN 2. YÜZYILINDA ADALET VE DEMOKRASİ İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ”

    TMMOB İZMİR’DE KENT SEMPOZYUMU DÜZENLEYECEK. AKDEMİR: “CUMHURİYET’İN 2. YÜZYILINDA ADALET VE DEMOKRASİ İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ”

    HABER: SULTAN EYLEM KELEŞ – KAMERA: KERİM UĞUR

     

    Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu, 22-23 Aralık tarihleri arasında İzmir’de Kent Sempozyumu düzenleyecek. İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aykut Akdemir, sempozyuma ilişkin “Cumhuriyet’in 2. yüzyılında adalet ve demokrasi için mücadele ediyoruz. Kentlerimizin mevcut durumu, kent planlaması ve yönetimi, afetler, kentin adaleti, kent suçlarına kadar farklı başlıklar altında değerli sunumlar ve paylaşımlar ile kentimizin bugünü ve geleceğine dair düşüncelerimizi paylaşacağız” dedi.

    Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu, bugün İzmir Mimarlık Merkezi’nde, ‘Direnen kentlerde adalet ve demokrasi’ başlıklı basın toplantısı düzenledi. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aykut Akdemir yaptığı açıklamada, “Cumhuriyetimizin 2. yüzyılında adalet ve demokrasi için mücadele ediyoruz. Ormanlarımızın, su kaynaklarımızın, toprağımızın yağmalandığı ağır günlerden geçiyoruz. Emeğimizin, yaşamımızın, geleceğimizin, haklarımızın gasp edildiği, yaşanabilir kentleri, doğayı, adaleti, özgürlüğü demokrasiyi adaleti savunanların bedel ödediği bir ülkede, her şeye rağmen doğruları söylemeye devam ediyoruz. ‘Yaşam için adalet, adalet için demokrasi’ sözümüzü büyütmek için yürüyoruz. Kentlerimizde de adalet ve demokrasi için kentin tüm bileşenleri ile mücadelemizi büyütmekten vazgeçmiyoruz” diye konuştu.

    SEMPOZYUMDA “NASIL BİR KENT, NASIL BİR İZMİR?” SORUSUNUN YANITI ARANACAK

    Düzenleyecekleri kent sempozyumuyla ilgili bilgi de veren Akdemir, şunları söyledi:

    “TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu ve bünyesindeki 24 meslek odası uzmanlık alanlarımız doğrultusunda kente ve projelere dair görüşlerimizi basın açıklamaları, raporlar, bilgilendirmeler ile sık sık kamuoyu ve ilgili idareler ile paylaşıyoruz. Yaşanılabilir, güvenli kentlerde sağlıklı güvenli ve adil yaşam haklarımız için yürüttüğümüz kent mücadelesinde bu amacı taşıyan tüm paydaşlarımız ile birlikte sokağın sesini duyurmaya çalışıyoruz. TMMOB tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında tüm kentlerimizde gerçekleştirilecek kent sempozyumları ile kente dair sözlerimizi paylaşıyoruz. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu olarak her 5 yılda bir düzenli gerçekleştirdiğimiz İzmir kent sempozyumumuzu 22-23 Aralık tarihlerinde İzmir Mimarlık Merkezi’nde gerçekleştireceğiz. 24 meslek odamız ile 6 oturumda gerçekleştirmeyi planladığımız sempozyum kapsamında, sunumlar, konuk konuşmacılar ve forumlar ile kente dair görüşlerimizi, nasıl bir kent istediğimizi, önerileri, eleştirileri paylaşacak, Yerel seçimler öncesinde kente dair beklenti ve taleplerimizi dile getireceğiz. Kentlerimizin mevcut durumu, kent planlaması ve yönetimi, afetler, kentin adaleti, kent suçlarına kadar farklı başlıklar altında değerli sunumlar ve paylaşımlar ile kentimizin bugünü ve geleceğine dair düşüncelerimizi paylaşacağız. 2024 yılı Mart ayında gerçekleşecek yerel seçimler öncesinde kentin, kentte yaşayanların, uzman meslek odalarının sözleri ve değerlendirmeleri ile “Nasıl bir kent, nasıl bir İzmir?” sorusunun yanıtını arayacağımız sempozyumumuzda, yerel yönetimlere aday olanların yönetime gelmeleri halinde vurguladığımız tüm konuların takipçisi olacağımızı bir kez daha paylaşıyor, tüm İzmirlileri bizlerle birlikte kent ile dair gücümüzü büyütmeye davet ediyoruz”

     

  • NİKE AYAKKABI ALIŞVERİŞİ İÇİN KAPSAMLI REHBER

    NİKE AYAKKABI ALIŞVERİŞİ İÇİN KAPSAMLI REHBER

    Nike ayakkabı dünyasında alışveriş yaparken doğru kararı vermek, hem konforunuzu artırır hem de tarzınıza katkıda bulunur. Bu kapsamlı rehberimizde, Nike ayakkabı alışverişi sırasında dikkate almanız gereken önemli faktörleri inceleyeceğiz. Her adımda size rehberlik ederek, en iyi seçimi yapmanıza yardımcı olacağız.

    Nike ayakkabı alışverişi yaparken, ilk adım ayak tipinizi anlamaktır. Ayak yapınıza uygun ayakkabılar, konforunuz için temel bir unsurdur. Ayak tipinizi belirlemek için bir ayakkabı mağazasında veya uzman bir yerde yaptıracağınız ayak analizi, doğru modeli seçmenize yardımcı olacaktır.

    NİKE AYAKKABI MODELLERİ

    1. NİKE AİR MAX SERİSİ

    Nike’nin efsanevi Air Max serisi, yüksek performans ve şık tasarımı bir araya getirir. Hafif taban yapısı ve özel hava yastıklarıyla, bu serisi ayakkabılar koşu ve günlük kullanım için idealdir.

    1. NİKE REACT SERİSİ

    Enerji dönüşümü ve yüksek yastıklama özellikleriyle bilinen Nike React serisi, spor aktivitelerinizde konfor arayanlar için mükemmel bir tercihtir.

    1. NİKE FREE SERİSİ

    Doğal hareket imkânı sunan Nike Free serisi, koşu sırasında doğal ayak hareketine izin verir. Esnek taban yapısıyla, adeta çıplak ayak hissi yaratır.

    RENK VE TASARIM SEÇENEKLERİ

    Nike, sadece performans açısından değil, aynı zamanda tasarım ve renk seçenekleri ile de ön plana çıkar. Tarzınıza uygun renk ve tasarımı seçerek, kişisel stilinizi ayakkabılarınıza yansıtabilirsiniz.

    NİKE AYAKKABI FİYATLARI

    Hem nike erkek ayakkabı hem de nike kadın ayakkabı fiyatları, modelden modele değişiklik gösterir. Bütçenizi belirleyerek, ihtiyaçlarınıza en uygun fiyat aralığındaki modelleri inceleyebilirsiniz. Unutmayın, kaliteli bir çift ayakkabı yatırımı, uzun vadeli konfor ve dayanıklılık anlamına gelir.

    Nike ayakkabı alışverişi, doğru seçimlerle tarzınıza ve konforunuza katkıda bulunan bir deneyim olabilir. Ayak tipinizi anlamak, uygun modeli seçmek ve güvenilir satıcılardan alışveriş yapmak, size uzun vadeli bir memnuniyet sağlayacaktır. Unutmayın, Nike ayakkabılar sadece bir giyim eşyası değil, aynı zamanda yaşam tarzınızı yansıtan bir ifadedir.

     

     

    ADVERTORIAL YAYIN 

  • MERKEZEFENDİ’DE İKİ GÜN SÜREN ENGELSİZ FEST SONA ERDİ

    MERKEZEFENDİ’DE İKİ GÜN SÜREN ENGELSİZ FEST SONA ERDİ

    Merkezefendi Belediyesi’nin üçüncü kez düzenlediği iki gün boyunca süren ‘Engelsiz Fest’ büyük ilgi gördü.

    Merkezefendi Belediyesi sosyal belediyecilik anlayışı ile çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. ‘3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ için farkındalık amacıyla üçüncü kez düzenlenen ‘Engelsiz Fest’ birbirinden güzel etkinliklerle sona erdi. Merkezefendi Kültür Merkezi’nde iki gün boyunca süren festivalde Merkezefendi Belediyesi Engelsiz Yaşam Akademisi’nde eğitim gören özel bireylerin yaptığı el emeği ürünler stantlarda sergilendi. Özel bireyler, kendileri için düzenlenen ve iki gün boyunca devam eden Engelsiz Festival’de gönüllerince eğlendiler.

    Festivalin ilk gününde de ilçe sınırları içerisinde faaliyet gösteren engelli spor kulüplerine de malzeme ve ekipman desteğinde bulunuldu. Renkli görüntülerin olduğu festivalde ‘Engelsiz Survivor’ etkinliği ile özel bireyler birbirinden farklı parkurlarda kıyasıya yarıştı. Yarışmaların ardından dereceye giren özel bireylere hediyeler verildi. Festivalin son gününde sürpriz etkinlikler ve DJ Performansı sergilendi. DJ Performansında özel bireyler çalan şarkılarla hem dans etti hem de büyük bir coşkuyla şarkılara eşlik etti.

  • ESKİŞEHİR ŞEHİR TİYATROLARI ÖZEL MİSAFİRLERİNİ KONUK ETTİ

    ESKİŞEHİR ŞEHİR TİYATROLARI ÖZEL MİSAFİRLERİNİ KONUK ETTİ

    3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında “Macbeth” adlı oyuna Eskişehir Şehir Tiyatrolarının davetlisi olarak gelen engelli vatandaşlar anlamlı buluşmayla bir araya geldiler.

    Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Engelli Birimi bünyesinde hafta sonu boyunca organize edilen bir dizi etkinliğin bir halkası da Şehir Tiyatrolarının Macbeth adlı oyunu ile gerçekleştirildi. Dünya Engelliler Gününde Şehir Tiyatrolarının özel davetlisi olan engelli vatandaşlar Macbeth adlı oyunu izlediler. Oyun öncesinde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi çalışanları ve şehir tiyatroları yetkilileri eşliğinde görme engelli vatandaşlara yönelik olarak oyunla ilgili anlatım ve dokunarak betimleme çalışması gerçekleştirildi

    Sahnelenmeye başladığı ilk günden itibaren tamamen dolu salonda oynanan Barış Erdenk’in yönetmenliğini üstlendiği, Sabahattin Eyüboğlu’nun Türkçeleştirdiği, Özlem Belkıs’ın, William Shakespeare’in ünlü eserinden uyarladığı oyununu dekor tasarımını Emre Satı, kostüm tasarımını Medina Almaç Yavuz, ışık tasarımını Kerem Çetinel ve hareket düzenini Sibel Erdenk üstlendi. Oyunun müzikleri ise Gürkan Çakıcı’ya ait.

    Etkileyici rejisi ve görkemli oyunculuk performansları ile yine izleyenleri büyüleyen oyunda Şehir Tiyatroları sanatçıları Ali Eyidoğan, Tolga Tümer, Mert Kırlak, Pınar Bekaroğlu Ciotta, Yalçın Özen, Gonca Yakut ve Berkay Gökçek rol alıyorlar.

    Oyunda rol alan, Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Tolga Tümer, oyunun bitiminde söz alarak, günün anlam ve önemine yönelik hazırlanmış olan yazılı metni paylaştı ve Eskişehir izleyicisine teşekkürlerini dile getirdi.

    Tüm salonun ayakta alkışladığı oyundan beğeni ve memnuniyet ile ayrılan özel konuklar bu anlamlı geceyi organize eden Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve Şehir Tiyatrolarına teşekkürlerini dile getirdiler.

     

     

  • MUĞLA’DA YAŞAM RESİM YARIŞMASI ÖDÜLLERİ VERİLDİ

    MUĞLA’DA YAŞAM RESİM YARIŞMASI ÖDÜLLERİ VERİLDİ

    Muğla Büyükşehir Belediyesi “Muğla’da Yaşam” temalı Resim yarışması ödül töreni Büyükşehir Belediye Başkanı Dr.Osman Gürün katılımıyla yapıldı. 

    Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı anısına plastik sanatlar alanında Cumhuriyet’in yetiştirdiği sanatçıların çalışmalarını desteklemek ve sergilemek amacıyla düzenlenen, 57 sanatçının 69 eserle katıldığı “Muğla’da Yaşam” temalı resim yarışması ödül töreni Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi’nde gerçekleştirildi. Muğla’da Yaşam resim yarışması ödül törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Muğla’da Yaşam resim yarışması seçici kurul üyeleri Prof. Dr. Hüsnü Dokak, Prof. Dr. İsmail Özgür Soğancı, Prof. Dr. Lale Altınkurt, Prof. Dr. Şemsettin Edeer, Prof. Dr. Zeliha Akçaoğlu gibi değerli isimlerden oluştu ve 69 eserden 15’i sergilenmeye 15 tanesi de ödül almaya hak kazandı. Yarışmaya Bodrum ilçesinden katılan Selma Gümüş Muğla’yı güzellikleri, farklılıkları ile nasıl anlatırım diye düşünürken halk oyunları deneyimlerinden bir düğünü resme aktardığını söyledi ve resim hayatının başlangıcı olan bu yarışmayı düzenleyen Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti.

    BAŞKAN GÜRÜN; “MUĞLA SADECE NÜFUSA KAYITLI OLANLARIN DEĞİL TÜM TÜRKİYE’NİN ŞEHRİ”

    Muğla’da Yaşam temalı resim yarışmasına Türkiye’nin 23 farklı ilinden katılım olmasının kendilerini mutlu ettiğini söyleyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün yarışmaya katılan tüm eser sahiplerine teşekkür etti. Başkan Gürün; “Muğla dünyanın ve ülkemizin en özel şehirlerinden biri. Turizm, tarım ve kültür kenti olan Muğla sadece nüfusa kayıtlı olanların veya üzerinde yaşayanların şehri değil herkesin şehri. Muğla’da Yaşam temalı resim sergisine ülkemizin 23 farklı şehrinden 69 eser katılımın olması da Muğla’nın bu özelliğini en güzel şekilde anlatıyor. Muğla’da yaşamaktan ve bu şehre hizmet etmekten büyük gurur duyuyor, yarışmamıza katılan tüm eser sahiplerine teşekkür ediyorum.” dedi.

    Muğla’da Yaşam resim yarışmasında dereceye girenlere ödülleri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün ve Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş tarafından verildi.

    Muğla’da Yaşam resim yarışmasında ödüle değer görülen eserler; Birgül Ergün – Bir Varmış Bir Yokmuş, Burak Yiğit – Stratonikeia, Damla Karadere – Günler, Derya Abana – Kökleşme Muğla, Dilek Doğansel – Mavilikler, Emrah Akyüz – Muğla’da Hayatın İzleri, Fatma Şehnaz Şimşek – Azmak Nehri, Gülsüm Sahyar – Tarım, Güzin Dağsuyu – Kartografik Soyutlama, Hatice Alper – Boşluk, İçim Taşkın – Muğla’da Sokak, Oğulcan Öz – Kaunos Kral Mezarları, Salim Yılmaz – Mezatta, Selma Gümüş – Bizim Gızın Ağırlığı, Sultan Eyyup Kayhan – Muğla’ya Yaz Gelmeden Önce

    Sergilemeye değer görülen eserler ise Ayla Erol – Maviye Yolculuk, Baran Alkaner – Muğla’da Yamaç Paraşütü, Barış Banaz – Bereket Sofrası, Düriye Adalı – Menteşe Perşembe Pazar Yeri, Ender Ermiş – Miras, Engin Suluyer – Muğla Ruhu, Gülsüm Sahyar – Muğla’da Orman Yaşamı, İrem Kayar – Avlu, Mehmet Emin Acun – Muğla’da Bir Yörük Ailesi, Mehmet Emin Acun  – Muğlalı Kadınlardan Bir Görünüm, Pınar Çekiç – Ağaçlı Yol, Sultan Eyyup Kayhan – Muğla ve Bellek, Uğur Akın – Untitled No:160, Vildan Aybüke Kırantay – Her Yerde Yaşam, Yunus Arslan – Kırmızı

     

     

     

     

  • BELEDİYE İŞ SENDİKASI: “ASGARİ ÜCRETTE YILLIK ZAM DAYATMASI ADİL VE MAKUL OLMADIĞI GİBİ EŞİTLİK İLKESİNE UYGUN DEĞİLDİR”

    BELEDİYE İŞ SENDİKASI: “ASGARİ ÜCRETTE YILLIK ZAM DAYATMASI ADİL VE MAKUL OLMADIĞI GİBİ EŞİTLİK İLKESİNE UYGUN DEĞİLDİR”

    TÜRK-İŞ’e bağlı Belediye İş Sendikası, asgari ücrete ilişkin; “Asgari ücrette yıllık zam dayatması adil ve makul olmadığı gibi eşitlik ilkesine uygun değildir. TÜİK’in çakma enflasyonunun bile aylık yüzde 3-5 arttığı, yıllık enflasyonunun yüzde 70’leri zorladığı, ENAG enflasyonun yıllık yüzde 129’ları aştığı bir ekonomik ortamda yanlış ekonomik politikaların faturaları emekçilerin sırtına yüklenemez. Asgari ücret dahil olmak üzere emek gelirlerinin yıllık değil 6 aylık veya daha kısa sürelerle artış yapılması ülkemizde deneysel ekonomik politikalar sonucu ortaya çıkan yüksek enflasyonun sonucudur” açıklamasını yaptı.

    Belediye İş Sendikası, asgari ücret tespit komisyonunun görüşmelerinden önce asgari ücrete ilişkin açıklama yaptı. Yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

    ASGARİ ÜCRETE 6 AYLIK VEYA DAHA KISA SÜRELERLE ARTIŞ YAPILMASI YÜKSEK ENFLASYONUN SONUCUDUR”

    “Milyonlarca emekçinin gözü kulağı belirlenecek asgari ücrete çevrilmişken medyada ortaya atılan rakamlar, açlık sınırını pazarlığa başlanacak taban rakam olarak görme yaklaşımı doğru değildir. Açlık sınırı bir ailenin sadece aylık zorunlu gıda harcamasıdır. Oysa bir emekçi ve ailesinin gideri bir ay boyunca sadece gıda harcaması değil, kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapması zorunlu harcamalarıdır. Bu ise en alt sınırı içeren geçim maliyeti yani yoksulluk sınırıdır.

    Asgari ücrette pazarlık konusu olabilecek taban ücret, bir işçi ve çocuğunun bir aylık yaşama maliyetinin üniversiteler tarafından bilimsel yöntemlerle hesaplanmasıyla bulunan ücret olmalıdır. Bu da yetmez, bu hayat pahalılığında aylık enflasyonun yüzde 3’leri yüzde 5’leri bulduğu ortamda her gün sınırsız ve ölçüsüz zam yapılan ortamda belirlenecek asgari ücretin aylık olarak en az TÜİK’in çakma enflasyonu kadar artırılmasıdır.

    Bunun dışındaki hiçbir artış asgari ücretle geçinmek zorunda bırakılan 10 milyonu aşkın emekçi ve ailesine nefes aldırmaz. İktidar ve sözcülerinin bu hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon ortamında yılda tek ücret artışı yapılacağı açıklaması ise Anayasaya, yasalara aykırı olduğu gibi akla da mantığa da aykırıdır.

    TÜİK’in çakma enflasyonunun bile aylık yüzde 3-5 arttığı, yıllık enflasyonunun yüzde 70’leri zorladığı, ENAG enflasyonun yıllık yüzde 129’ları aştığı bir ekonomik ortamda yanlış ekonomik politikaların faturaları emekçilerin sırtına yüklenemez.

    Asgari ücrette yıllık zam dayatması adil ve makul olmadığı gibi eşitlik ilkesine uygun değildir. Anayasamızın 55. Maddesi asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ile ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurarak belirlenmesini hüküm altına almıştır. Asgari ücret dahil olmak üzere emek gelirlerinin yıllık değil 6 aylık veya daha kısa sürelerle artış yapılması ülkemizde deneysel ekonomik politikalar sonucu ortaya çıkan yüksek enflasyonun sonucudur.”