Blog

  • ŞANLIURFA’DA EYLEM YAPAN TEKSTİL İŞÇİLERİNE POLİS TAZYİKLİ SU VE COPLA MÜDAHALE ETTİ. BİRTEK-SEN: “İŞÇİLERİN TAMAMINA YAKINI VE İKİ SENDİKA YÖNETİCİMİZ GÖZALTINA ALINDI”

    ŞANLIURFA’DA EYLEM YAPAN TEKSTİL İŞÇİLERİNE POLİS TAZYİKLİ SU VE COPLA MÜDAHALE ETTİ. BİRTEK-SEN: “İŞÇİLERİN TAMAMINA YAKINI VE İKİ SENDİKA YÖNETİCİMİZ GÖZALTINA ALINDI”

    Şanlıurfa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Özak Tekstil’de baskı ve tehdit olduğu gerekçesiyle 15 gün önce eylem başlatan işçilere bugün sabah saatlerinde kolluk kuvvetleri tazyikli su ve copla müdahale etti. BİRTEK-SEN, “İşçilerin tamamına yakını ve iki sendika yöneticimiz gözaltına alındı” açıklamasını yaptı.

    Şanlıurfa Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Özak Tekstil’de çalışan işçilerin, Hak İş Konfederasyonu’na bağlı Öz İplik İş Sendikası’ndan istifa edip Birleşik Tekstil, Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası’na (BİRTEK-SEN) üye oldukları için bir kadın işçinin işten atıldığı, fabrikada baskı ve tehdit olduğu gerekçesi ile başlattıkları eylem, on beşinci gününde devam ediyor.

    BİRTEK-SEN sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada bugün sabah saatlerinde sendika üyesi işçilere kolluk kuvvetlerinin tazyikli su ve coplu müdahalede bulunduğunu duyurdu. BİRTEK- SEN yetkilisi çok sayıda gözaltı yaşandığını ifade etti.

    Yapılan sosyal medya paylaşımında şunlar kaydedildi:

    “Özak Tekstil işçileri bu sabah yine ağır bir jandarma saldırısı ile karşı karşıya kaldı. İşçilerin tamamına yakını ve iki sendika yöneticimiz gözaltına alındı. İşçilere TOMA’yla tazyikli su sıkılıyor, jopla müdahale ediliyor, yaralı işçiler var. İşçiler dağılmıyor. Yüzlerce işçiye göz göre zulüm yapılıyor. Bu zulme sessiz kalmayın! İşçilerin üstüne çöküp hak mücadelemizi sindirmeye çalışıyorlar. İşçilerin sesini kesmeye çalışanlara karşı her yeri Özak direnişi alanına çevirelim! Urfa halkına çağrımızdır! Özak işçilerine sahip çıkın!”

     

  • 23. ULUSLARARASI ANTALYA PİYANO FESTİVALİ: PİYANO SİHİRBAZLARI ANTALYA VE ALANYA’DA GÖSTERİ YAPTI

    23. ULUSLARARASI ANTALYA PİYANO FESTİVALİ: PİYANO SİHİRBAZLARI ANTALYA VE ALANYA’DA GÖSTERİ YAPTI

    23. Uluslararası Antalya Piyano Festivali’nin şehir etkinlikleri kapsamında muhteşem performanslarıyla ‘Il Grande Piano Grubu’, Antalya ve Alanyalılarla buluştu. Yere kurulan ve ayakla çalınan dev klavyeleri ile festivale renk katan ‘Il Grade Piano Grubu’, gösterileriyle büyük alkış aldı.

    Antalya ve Alanyalılar piyano sihirbazları olarak tanınan ‘Il Grande Piano Grubu’ ile büyülü bir buluşmaya şahit oldu. Dev klavye üzerinde ayakla çalınan müzikleri ile tanınan iki kişilik dev kadro, Antalya ve Alanya’da unutulmaz anlar yaşattı.

    DEV KLAVYE ÜZERİNDE DANS ETTİLER

    23. Antalya Piyano Festivali’nin şehir etkinlikleri kapsamında hafta sonu gerçekleşen ‘Il Grande Piano Grubu’, ilk olarak Antalya Saat Kulesi önünde müzik tutkunları ile buluştu. Yer üzerine kurulu, tuşları yaklaşık bir metre uzunluğunda devasa büyüklükteki piyanoyu ayaklarıyla çalan grup üyeleri müzik severlere muhteşem bir gösteri sergiledi.

    ALANYA’DA MUHTEŞEM GÖSTERİ

    ‘Il Grande Piano Grubu’ Alanya Alanyum AVM’de de bir gösteri gerçekleştirdi. Yerli ve yabancı vatandaşların ilgi gösterdiği etkinlikte dev klavye aracılığıyla birbirinden güzel eserleri seslendiren ‘Il Grande Piano Grubu’ klavye üzerinde adeta dans ederek, unutulmaz anlar yaşattı.

    MİNİKLER EŞLİK ETTİ

    İki günlük gösterilere çocuklar da büyük ilgi gösterdi. ‘Il Grande Piano Grubu’ çocuklara ritimle eşlik etti ve birlikte müzik çaldı. Vatandaşlar, dev klavye üzerindeki büyülü performansı izlemenin keyfini çıkardı. Grup üyeleri, Antalya ve Alanyalılara etkileyici gösterisiyle unutulmaz anlar yaşattı.

    600 MİLYON GÖRÜNTÜLEME

    Sosyal medyada gösterileri 600 milyondan fazla görüntülemeye ulaşarak rekorlar kuran grup bugüne dek 20’ye yakın ülkede performanslarını sergiledi ve milyonlarca müziksevere ulaştı. Geçen yılki festivalde de Antalya’da muhteşem etkinliklere imza atan ‘Il Grande Piano Grubu’nun aynı anda birkaç kişinin çalabildiği ve koreografilerle renklenen performanslarına izleyiciler de eşlik edebiliyor.

  • MERSİN BÜYÜKŞEHİR’DEN HEM ÖĞRENCİLERE HEM DE AİLELERİNE DESTEK

    MERSİN BÜYÜKŞEHİR’DEN HEM ÖĞRENCİLERE HEM DE AİLELERİNE DESTEK

    Öğrenci dostu belediyecilik anlayışı ile hizmetlerini gerçekleştiren Mersin Büyükşehir Belediyesi, bünyesinde bulunan Merkez Erkek Öğrenci Yurdu, Gülnar Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu ve Gülnar Erkek Konuk Evi’nin hem kaliteli hizmeti hem de konforuyla, öğrencilere aile sıcaklığını aratmayacak bir barınma hizmeti sunmaya devam ediyor. Her geçen gün artan hayat pahalılığına karşı Büyükşehir’in yurtlarını tercih eden öğrenciler, Büyükşehir sayesinde barınma probleminden kurtuluyor. Öğrenciler yurtlarda barınmanın yanı sıra yemek, internet, çamaşır ve ütü ihtiyaçlarını da kolaylıkla gideriyor. Zamanla aile gibi olduklarını ifade eden öğrenciler, yurt imkânlarından ve konforundan oldukça memnun kaldıklarını dile getiriyorlar.

    Sosyal Hizmetler Dairesi bünyesinde bulunan Merkez Erkek Öğrenci Yurdu Müdürü Emrah Ayhan Işık, yurdun 2022-2023 Eğitim ve Öğretim yılında faaliyete geçtiğini belirterek, yurt kapasitesinin toplamda 120 kişilik olduğunu aktardı. Işık, “Her katta engelli öğrencilerimize yönelik tek kişilik odalarımız ve her katta yine 3-4 kişilik odalarımız bulunuyor. Odalarımızda; tuvalet ve banyo, 24 saat sıcak su, merkezi ısıtma ve soğutma sistemi, internet, dinlenme ve çalışma alanları bulunuyor. Aynı zamanda sabah ve akşam olmak üzere 2 öğün yemek hizmetimiz de mevcut. Öğrencilerimizin kendi odalarının dışında da ders çalışabileceği ve dinlenebileceği alanlar yarattık” dedi.

    Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin öğrenci kenti vizyonu ile hareket ettiğini ve son dönemlerde artan kira fiyatları karşısında hem öğrencilere hem de ailelerine destek olmak istediklerini kaydeden Işık, “Yurtta öğrenciler için gerekli bütün olanaklar mevcut. Yemeklerimiz gıda mühendislerinin kontrolünden sonra yurdumuza geliyor. Gülnar ilçemizde de kız öğrenciler için 68 kişilik Gülnar Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu ile 52 kişi kapasiteli Erkek Konuk Evimiz faaliyette. Bizler öğrencilerimize her konuda destek olmaya çalışıyoruz. Yurtlarımızda da aile ortamını sağladığımızı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

    ÖĞRENCİLER, YURT İMKÂNLARINDAN VE KONFORUNDAN OLDUKÇA MEMNUN

    Mersin Üniversitesi’nde Bilişim Sistemleri ve Teknoloji Bölümü 4. sınıf öğrencisi Ali Yekta Hare, Büyükşehir Belediyesi’nin yurdunu, sağladığı imkânlardan dolayı tercih ettiğini söyleyerek, “Bölümüm Erdemli’de olduğu için, okula gidiş gelişlerimde merkeze ve otobüslere yakınlığı beni etkiledi ve burayı tercih ettim. Yurdun konforundan memnunum. Burası her yere çok yakın. Ayrıca çalışma odalarımız, yataklarımız, temizliği de çok güzel. Burayı hem hijyenik, hem de güvenli buluyorum. Özel bir yurtta ücretler bir ev kirası kadar oluyor, ama burada bir aylık yemek parasına yurtta kalıyor ve her imkandan faydalanıyorsunuz. Bu yüzden çok avantajlı ve fiyat olarak diğer yerlere göre çok çok uygun” diye konuştu.

    Büyükşehir Belediyesi’nin yurt imkânlarını çevresinin çok övdüğünü ve ilk defa bir yurtta kaldığını aktaran Mersin Üniversitesi Deniz Ulaşımı ve İşletmeleri Bölümü öğrencisi Hüseyin Türk; yurdun oldukça temiz olduğunu, sabah ve akşam olmak üzere 2 öğününü de yurtta yediğini aktararak, “Yurt personelinin yaklaşımı da oldukça güzel. Artan kira ücretleriyle yurt fiyatı asla kıyaslanamaz. Çünkü kiralarla yurt ücretinin arasında çok fark var. Fiyat ve imkan olarak en güzel karşılığı alıyoruz, bundan da oldukça memnunum. Burası da bir ev ortamı gibi” ifadelerini kullandı.

    Mersin Üniversitesi’nde Metalurji ve Malzeme Mühendisliği öğrenimi gören Serhat Ürek ise, “Tuvalet banyo odamızın içinde, klimamız var, yemeklerimiz sabah ve akşam olmak üzere 2 öğün çıkıyor. Yurdun yakınından dolmuş ve otobüslerle de her yere ulaşım sağlanıyor. Belediye otobüs ücretinin 1 lira olması da bizim için avantaj. Ben diğer belediyelerde böyle bir uygulama görmedim. Mersin’e geldiğim için mutluyum” dedi.

  • NİLÜFER BELEDİYESİ’NİN İKİ PROJESİ ÇİN’DE “ÖRNEK GİRİŞİM” OLARAK SEÇİLDİ

    NİLÜFER BELEDİYESİ’NİN İKİ PROJESİ ÇİN’DE “ÖRNEK GİRİŞİM” OLARAK SEÇİLDİ

    Nilüfer Belediyesi’nin, Nilüfer Sosyal Girişimcilik Merkezi ve Nilüfer Gıda Living Lab projeleri, Çin’de düzenlenen 6. Guangzhou Uluslararası Kentsel Yenilik Ödülü’nde “Örnek Girişimler” kategorisine girmeye değer görüldü. 54 ülkeden toplam 274 girişimin başvurduğu yarışmada iyi uygulama olarak seçilen tek ilçe belediyesi olan Nilüfer’in iki projesi, “Kentsel İnovasyon Veri Tabanı”ndaki yerini aldı.

    Bursa’nın Nilüfer ilçesinde “yeni nesil belediyecilik” anlayışıyla hizmet üreten, çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından ödüllerle taçlandırılan Nilüfer Belediyesi’nin projeleri, Türkiye’nin yanı sıra dünya ülkelerinin de dikkatini çekiyor. Nilüfer Belediyesi’nin daha önce Türkiye’nin pek çok kurum ve kuruluşu tarafından örnek alınan ve ödüle değer görülen Nilüfer Sosyal Girişimcilik Merkezi ile Nilüfer Gıda Living Lab projeleri bu kez, Çin’de gerçekleştirilen “6. Guangzhou Uluslararası Kentsel Yenilik Ödülü”nde, iyi uygulama örnekleri arasına girdi. Nilüfer Belediyesi’nin iki projesi, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler (UCLG), Dünya Büyük Metropoller Birliği (Metropolis) ve Guangzhou kenti tarafından desteklenen 6. Guangzhou Uluslararası Kentsel Yenilik Ödülü’nde, “Örnek Girişimler” kategorisine girmeye değer görüldü. Örnek Girişimler arasında yer alan tek ilçe belediyesi olan Nilüfer Belediyesi’nin her iki projesi böylece, şehirden şehre öğrenmeye yönelik küresel kamuoyuna açık, kentsel inovasyon ve sürdürülebilir kalkınma konusunda bilgi alışverişi ve karşılıklı öğrenmeye dayalı olan “Kentsel İnovasyon Veri Tabanı”ndaki yerini aldı.

    Kentlerde sosyal, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliği iyileştirmede yenilikçiliği tanımayı, vatandaşların refahını ve yaşam kalitesini artırmayı amaçlayan 6. Guangzhou Uluslararası Kentsel Yenilik Ödülü’ne bu yıl, 54 ülkenin 193 kent ve bölgesinden toplam 274 girişimin başvurusu yapıldı. 45 projenin “Örnek Girişim” kategorisine alındığı yarışmanın finalist ve kazananı da, 7-9 Aralık tarihleri arasında Çin’in Guangzhou kentinde gerçekleştirilen törende açıklandı. Proje ve uygulamalarıyla Örnek Girişim’e değer görülen belediye başkanları ile hükümet liderlerinin davet edildiği ödül törenine, Bursa’nın Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de katıldı.

    BAŞKAN ERDEM, NİLÜFER’İN BUGÜNÜ VE TARİHİNİ ANLATTI

    6. Guangzhou Uluslararası Kentsel Yenilik Ödülü programı kapsamında ayrıca, Küresel Belediye Başkanları Forumu da düzenlendi. Dünya kentlerinden belediye başkanlarının ve alanında uzman isimlerin Yeşil Kentler, Dirençli Toplumlar ile Kentsel, Kültürel, Tarihi Miras oturumlarında sunumlar yaptığı forumda, Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de bir konuşma gerçekleştirdi.

    Kentsel, Kültürel, Tarihi Miras oturumunda konuşan Başkan Turgay Erdem, Nilüfer’in tarihi geçmişini ve modern yüzünü katılımcılarla paylaştı. Genç bir ilçe olmasına rağmen Nilüfer’in, M.Ö. 6500 yıllık tarihin somut izlerini de geleceğe taşıdığını vurgulayan Başkan Erdem, “Nilüfer Belediyesi 36 yıl önce kuruldu. Nilüfer, çok genç ama aynı zamanda en eski yerleşimlerin izini taşıyan bir kent. M.Ö. 6500 yıllık tarihi bulunan, ilk yerleşimin izlerini taşıyan Aktopraklık bölgemiz var. Eski Roma Dönemi’nden kalma Gölyazı ile Osmanlı Dönemi’nden günümüze ulaşan tarihi Misi köylerimiz var. Tarihi mirasımızın korunması açısından bu bölgelerde önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Gölyazı’da antik bir tiyatroyu gün yüzüne çıkarmaya yönelik arkeolojik kazı çalışmalarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.

    Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, UCLG Genel Sekreteri Emilia Saiz, Kolombiya Bogota Belediye Başkanı Claudia López ve Guangzhou Uluslararası Kentsel Yenilik Ödülü Danışmanı Nicholas You ile de bir araya gelerek, fikir alışverişinde bulundu.

    NİLÜFER’İN “ÖRNEK GİRİŞİM” PROJELERİ

    Türkiye’de yerel yönetimler düzeyinde ilk olma özelliği bulunan, sosyal sorunlara daha etkin çözümler üreten bir mekanizma olan “Nilüfer Girişimcilik Merkezi”, mentörlük, eğitim, ofis, prototipleme ve işbirliği geliştirme gibi desteklerle hızlı büyüme potansiyeline sahip sosyal girişimci adaylarına, sürdürülebilir sosyal iş modellerini hayata geçirme fırsatı sunuyor.

    Nilüfer Belediyesi, Avrupa Birliği Çerçeve Programları Horizon 2020 arasında yer alan FUSILLI programı çerçevesinde hayata geçirdiği “Nilüfer Gıda Living Lab” projesiyle de, kentsel gıda sistemlerinin dönüşümünü güçlendirmeye, yerel üretim aktörlerini destekleyerek mevcut kaynakları etkin kullanmaya, sürdürülebilir kentsel gıda sistemini planlayarak gıda israfının önüne geçilmesine ve vatandaşların sağlıklı gıdaya erişimine yönelik çalışmalar yapıyor.

  • BBP GENEL BAŞKANI MUSTAFA DESTİCİ: “ASGARİ ÜCRETE YILDA İKİ KEZ ZAM YAPILMALI”

    MELTEM KARAKAŞ

    Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Eskişehir’de; asgari ücrete yılda en az iki kez zam yapılması gerektiğini belirterek “Yıl sonu enflasyon beklentisi 65-70 arası. Önümüzdeki 2024 yılıyla ilgili enflasyon beklentisi de yüzde 50 civarında. Peki enflasyonun yüzde 50 ve üzerinde olacağı bir ülkede asgari ücret yılda bir kere sadece ocak ayında tespit edilir ve bir yıl boyunca asgari ücretli bu rakama mahkum bırakılırsa asgari ücretliye haksızlık olmaz mı” dedi.

    BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, memleketi Eskişehir’de basın mensuplarıyla bir araya geldi. Destici, şunları söyledi:

    “ESKİŞEHİR İÇİN GAYRET GÖSTERİYORUZ”

    “Eskişehir’imiz bir kültür başkenti, Eskişehir’imiz bir üniversite şehri, Eskişehir’imiz bir turizm şehri. Yani Eskişehir’imizin bir sanayi şehri, bir üretim merkezi pek çok özeliği var. Bunlarla beraber Eskişehir’imiz bir emekli şehri. Eskişehir aynı zamanda bir işçi kenti. Bunun için biz çiftçi kenti, çiftçimiz yanındayız, çiftçimizi destekliyoruz. Sanayicimizin yanındayız, sanayicimizi destekliyoruz. Eskişehir’in her alanda ilerlemesi için gayret gösteriyoruz ama Türkiye gündeminde iki konu var, her yılbaşı öncesi bu gündeme gelir. Bir maaş artışlar, iki asgari ücret. Asgari ücret geçtiğimiz yıllarda yılda bir kez tespit ediliyordu. Enflasyon yüzde 50’lerin üzerine çıkıp hatta bazı dönemlerde yüzde 100’e yaklaştığında biz bunun işçilerimize bir haksızlık olduğunu asgari ücretlilere bir haksızlık olduğunu ve yılda en az iki kez tespit edilmesi gerektiğini teklif ettik hükümete. Meclis’e de ben bunu teklif verdim. Neticede değerlendirildi ve uygulandı. Şimdi yüksek enflasyon devam ediyor. 

    “ASGARİ ÜCRETEE EN AZ İKİ KEZ ZAM YAPILMALI”

    Yıl sonu enflasyon beklentisi 65-70 arası. Önümüzdeki 2024 yılıyla ilgili enflasyon beklentisi de yüzde 50 civarında. Peki enflasyonun yüzde 50 ve üzerinde olacağı bir ülkede asgari ücret yılda bir kere sadece ocak ayında tespit edilir ve bir yıl boyunca asgari ücretli bu rakama mahkum bırakılırsa asgari ücretliye haksızlık olmaz mı? Onun aldığı para enflasyonun karşısında erimez mi? Zaten en düşük çalışma maaşından bahsediyoruz. Onun için enflasyon tek haneli rakamlara inene kadar asgari ücret ülkemizde yılda en az iki kez tespit edilmeye devam etmeli. Bundan hiç kimse taviz vermemeli. Özellikle işçi kesimi, işçi temsilcileri bizler bundan taviz vermemeliyiz. İşverenin bu konuda makul karşılayacağına inanıyoruz çünkü bugüne kadar özellikle pandemiden sonra işveren temsilcileri hep asgari ücret artışlarında makul yaklaştılar.  Hükümetin de bu konuyu tekrar etraflıca değerlendirmesini ve yüksek enflasyon olduğu ülkemizde yüksek enflasyon sona erene kadar yılda en az iki kere tespite devam edilmesi gerektiğini bir kere daha ifade ediyorum.”

    “YÜZDE 2 CİVARINDA OY ALMIŞTIK”

    31 Mart’ta yerel seçimler gerçekleşecek. Büyük Birlik Partisi olarak son genel seçimlerde 81 ilin 87 seçim çevresinin tamamında kendi adımız, kendi adaylarımızla seçimlere katıldık. Bir önceki yerel seçimlerde, 2019 yılında yapılan yerel seçimlerde biz 1390 seçim çevresi bunun 30’u büyükşehir, 51’i il, 922’si ilçe, 390 belde. 1392 olması lazım. Biz bunları geçtiğimiz yerel seçimlerde dörtte birinde aday göstermiştik. Yani 350 belediyede aday göstermiştik. Sonuçta da yüzde 2 civarında oy almıştık. Belediye başkanlıklarında oyumuz 1.7, belediye meclis üyeliklerinde oyumuz 1,9. Tabi bu yüzde 2’yi şöyle düşünmek lazım, Büyükşehirlerde adayınız yok çünkü Cumhur İttifakı adayını destekledik. Pek çok il belediyesinde adayımız yoktu. Pek çok büyük ilçe belediyelerinde adayımız yoktu. Bunların tamamında Cumhur İttifakı adaylarını destekledik. Geçtiğimiz yerel seçimlerde bir pazarlığa bağlı olarak değil parti olarak böyle tek taraflı bir destek açıklamasında bulunduk ve bunu yerine getirmiştik.

    AVUKAT TAHA BAKSAN BBP ESKİŞEHİR İL BAŞKANI OLDU

    Şimdi bu yerel seçimlerle ilgili BBP olarak bizim başta büyükşehirler ve il belediyeleri olmak üzere bu 1392 belediyenin seçim çevresinin tamamında BBP’nin aday çıkaracak, aday gösterecek aynı zamanda meclis üyeliklerinde teşkilat yapısı da üye sayısı da gücü de kudreti de vardır. Biz buna hazırız BBP olarak. Tabi bütün teşkilatlarımız şu anda yoğun bir şekilde bunun çalışmalarını sürdürüyorlar. Partimiz de belediye başkanlıkları, belediye meclis üyelikleri çalışmaları da başvuruları da devam ediyor. Önümüzdeki pazar günü yani 17 Aralık’ta Ankara’da Genel İstişare Toplantımızı gerçekleştireceğiz. Bütün merkez yöneticilerimiz, kurucularımız, il başkanlarımızın, ilçe başkanlarımızın, kadın kollarımızın, gençlik kollarımızın katılımıyla bu toplantıyı gerçekleştireceğiz. Dolayısıyla da burada da seçim startını da vermiş olacağız.”

     

     

  • MERSİN BÜYÜKŞEHİR, 60 BİN AİLEYE TOPLAM 600 BİN KİLOGRAM UN DAĞITIMI YAPACAK

    MERSİN BÜYÜKŞEHİR, 60 BİN AİLEYE TOPLAM 600 BİN KİLOGRAM UN DAĞITIMI YAPACAK

    Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından, ‘Hamurumuzda Dayanışma Var’ sloganıyla dağıtımları yapılan ‘Un Katkısı Projesi’, 3. yılında da Mersinli vatandaşların yüzlerini güldürüyor. Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından yürütülen proje kapsamında, Mersin’in 13 ilçesinde yaşayan dar gelirli 60 bin aileye ulaşılacak ve her aileye 10 kilogram olmak üzere, toplam 600 bin kilogram un dağıtımı yapılacak.

    Mersin Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından ‘Hamurumuzda Dayanışma Var’ sloganıyla dağıtımları yapılan ‘Un Katkısı Projesi’, 3. yılında da Mersinli vatandaşların yüzlerini güldürüyor. Proje kapsamında, Mersin’in 13 ilçesinde yaşayan dar gelirli 60 bin aileye ulaşılacak. Her aileye 10 kilogram olmak üzere, toplam 600 bin kilogram un dağıtımı yapılacak.

    Büyükşehir bu sayede hem ev içi üretimi teşvik ediyor, hem de hanelerin kendi ekmeklerini, kendi üretimleri ile tüketmelerine vesile oluyor.  Projeden faydalanan Mersinliler de memnuniyetlerini dile getiriyor.

    BAĞ: “BU SENE 60 BİN HANEYİ UNLA BULUŞTURACAĞIZ”

    Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı’nda Sosyolog olarak görev yapan Berk Bağ, projeyle alakalı; “3 yıl önce ‘Hamurumuzda Dayanışma Var’ sloganıyla başladığımız ‘Un Katkısı Projesi’yle birlikte, kendi ekmeğini üretebilme kapasitesi olan, çoğunlukla kırsalda yer alan mahallelerimizde, hane halklarına 10 kilo un ulaştırıyoruz. Bu sene de 60 bin haneyi unla buluşturacağız. Bu sayede hem ev içi üretimini teşvik etmiş oluyoruz, hem de hanelerin kendi ekmeklerini, kendi üretimleri ile tüketmelerine vesile oluyoruz” dedi.

    Projenin çoğunlukla kırsal ve dezavantajlı mahalleleri kapsadığını aktaran Bağ, Mersin’in 13 ilçesinde bu ailelerin belirlenerek, unların hane halkına ulaştırıldığını ifade etti. Bağ, “Biz bu projeyi genellikle her sonbahar ya da Aralık ayında yürütürüz. Gerek sahadan aldığımız gözlemler, gerekse de Teksin hattımızdan aldığımız teşekkürlerden yola çıkarak, bu tür sosyal yardımların Mersin için çok önemli olduğunun farkındayız. Bu yüzden de kapasitemizi artırıyoruz. Mersin halkından aldığımız geri dönüşlere göre; kendi evinde ekmek üretme konusunda teşvik sağlamamız, vatandaşlar tarafından çok beğeniliyor ve bu konuda daha çok hizmet vermemiz bekleniyor. Biz de ‘Un Katkısı Projesi’ ile birlikte, ‘Hamurumuzda Dayanışma Var’ diyor ve halkımızı unla buluşturuyoruz” diye konuştu.

    MERSİNLİLER VERİLEN KATKIDAN MEMNUN

    Un Katkısı Projesi’nden faydalanan vatandaşlardan Nurten Erdoğan, “Verilen un sayesinde ekmek açacağız, yufka ekmek yapacağız” derken, Güler Sayar da projeden dolayı duyduğu memnuniyeti ifade ederek; “Belediyemiz yardım ettikten sonra, insan hiç memnun olmaz mı? Torunlarım da yanımda ve bu verilen unla kek, bazlama, börek yaparlar” diye konuştu.

    Bu tür desteklerin kendilerini çok iyi hissettirdiğinden söz eden vatandaşlardan Güler Kurt, “Her şey pahalı. Un alamıyoruz, bir şey alamıyoruz. Sağ olsun Büyükşehir Belediyemiz un getirdi. Bugün kek, pasta, börek yapacağız” dedi ve teşekkürlerini iletti.

    Vatandaşlardan Elif Kurt da “Unu getirdiler. Çok ihtiyacımız oluyor. Çocuklarımız için ekmek, poğaça ve börek yapıyoruz. Onlar yiyor, mutlu oluyor ve karınları doyuyor. Başkanımıza çok teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    Un dağıtımından faydalanan vatandaşlardan Özlem Zeyber ise, “İnanın çok memnunuz. Evde çocuklara pasta, börek yapıyoruz. Çok güzel bir katkıda bulunuyorlar. Belediyemize teşekkür ederiz. Dışarıda her şey çok pahalı, alamıyoruz. Evde çocuklar var ve hiçbir şey yetiştiremiyoruz. İyi bir destek oldu” dedi.

  • SEYHAN BELEDİYESİ’NİN HALK OYUNLARI EKİBİ TÜRKİYE ÜÇÜNCÜSÜ OLDU

    SEYHAN BELEDİYESİ’NİN HALK OYUNLARI EKİBİ TÜRKİYE ÜÇÜNCÜSÜ OLDU

    Seyhan Belediye Spor Halk Oyunları Ekibi, Denizli’de gerçekleştirilen Halk Oyunları Kulüpler Arası Türkiye Şampiyonası “Yıldızlar” kategorisinde Türkiye üçüncüsü oldu.

    Türkiye Halk Oyunları Federasyonu ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü tarafından organize edilen Yıldızlar/Gençler Halk Oyunları Türkiye Şampiyonası Denizli Büyükşehir Belediyesi Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapıldı. 39 ilden gelen 1800 sporcunun katılımıyla gerçekleştirilen şampiyonada Seyhan Belediye Spor Halk Oyunları Ekibi “Yıldızlar” kategorisinde sergilediği performansla Türkiye üçüncüsü olma başarısını gösterdi. Seyhan Belediye Spor ekibinin elde ettiği başarıyla gururlandırdığını belirten Başkan Akif Kemal Akay, “Bizi gururlandıran halk oyunları ekibimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi.

  • YOZGAT’TA 7. SINIF ÖĞRENCİSİ MERT ER, GELİŞTİRDİĞİ ‘YAPAY ZEKA İLE İNSANLARIN YAŞ VE KARAKTERİNE UYGUN KİTAP ÖNEREN PROGRAM’ İLE TÜRKİYE İKİNCİSİ OLDU

    YOZGAT’TA 7. SINIF ÖĞRENCİSİ MERT ER, GELİŞTİRDİĞİ ‘YAPAY ZEKA İLE İNSANLARIN YAŞ VE KARAKTERİNE UYGUN KİTAP ÖNEREN PROGRAM’ İLE TÜRKİYE İKİNCİSİ OLDU

    SEYFİ ÇELİKKAYA

    Yozgat 7. Sınıf öğrencisi Muhammed Mert Er, danışman öğretmeni gözetiminde ‘Karakter ve yaş bilgisine göre kitap türü önerisi yapan yapay zeka yazılımı’ geliştirdi. Er’in projesi, TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda Türkiye 2.’si oldu.

    Özel yetenekli bireylerin, yetenek ve özelliklerini tanıyarak potansiyellerini en üst düzeyde kullanmaları yoluyla, bilgi, teknoloji ve yaratıcı çözüm üreten, insanlığın gelişimine katkı sağlamaya yönelik eğitim veren Yozgat Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi yeni bir projeye imza attı. Daha önce TÜBİTAK tarafından düzenlenen yarışmalarda dereceler alan okul öğrencilerine okulun 7’inci sınıf öğrencisi Muhammed Mert Er de katıldı. Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Gamze Mete’nin danışman olarak verdiği destekle ‘Karakter ve yaş bilgisine göre kitap türü önerisi yapan yapay zeka yazılımı’ projesini geliştiren Er, 17. TÜBİTAK 2204-B Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda bölge birincisi, Türkiye finallerinde de Türkiye 2’incisi oldu.

    “KİTAP OKUMA ORANLARININ ARTMASINI BEKLİYORUZ”

    Yozgat Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi’nde bilişim teknolojileri öğretmeni Gamze Mete şunları söyledi:

    “Öğrencilerimle ulusal ve uluslararası çeşitli yarışmalara katılıyoruz. 17’inci TÜBİTAK Ortaokul öğrencileri araştırma proje yarışmalarında da Türkiye ikincisi olduk. Projemizin adı; karakter ve yaş bilgisine göre kitap turu önerisi yapan yapay zeka yazılımı. Projemizin amacı aslında adından da belli olduğu üzere kişilerin karakter ve yaş analizlerine bakarak okuyabilecekleri kitap türlerini yapay zeka yazılımlarını da kullanarak özellikle kendi türünde emsalsiz olan dünya klasikleri arasından kitap türü önerisi yapan bir yazılım geliştirmek. Bu projeyle aslında kişilerin kitap seçme serüvenini birazcık daha hızlandırmayı ve bu sayede de kitap okuma oranlarının artmasını bekliyoruz. Projemiz geliştirilerek, okullarda, kitapçılarda, hatta kütüphanelerde bile çok rahat şekilde kullanılabilir. Bu sayede de insanlar okuyacakları kitapları seçmekte zorlanmadan daha rahat ve daha farklı çeşitlerde kitapları okuyabilirler.”

    “BU PROJEYLE BERABER KİŞİ KENDİ ÖZELLİĞİNE DAİR OLAN KİTABI BULABİLECEK”

    Yozgat Fatma Temel Turhan Bilim ve Sanat Merkezi 7. Sınıf öğrencisi Muhammed Mert Er de, çalışması hakkında şöyle konuştu:

    “Projenin amacı kişilerin yaş ve karakter özelliklerine bağlı olarak onlara bir kitap türüne bulunmaktadır. Projeyi ben yaptım. İçeriğinde blok tabanlı bir kodlama yaptım. Kodlamamda burada yapay zekayı kullanarak bunun yaş tanımlama özelliği ve konuşma özelliği ekledim. Bunun sonucunda da burada yapay zekayla beraber kişinin yaşını tamamladım veya projemle konuşma özelliği ekledim. Bu projeyi okulda arkadaşlarımla beraber denedim. Projenin nasıl olabileceğini hocamla beraber tartıştık, projeyi yaptık. Sonra TÜBİTAK’a başvurusunu yaptık. Başvuru sonucunda başvurum olumlu geçti, bölge yarışmasına çağrıldım. Bölge yarışmasından da birincilikle ayrıldım, final yarışmasına gittim. Finalde de Türkiye ikinciliği elde ettim. Bu projeyle beraber kişi kendine özel, yani kendi özelliğine dair olan kitabı bulabilecek ve onu rahat bir şekilde okuyabilecek.”

     

  • ÜMİT ÖZDAĞ, ESKİŞEHİR’DE BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARINI TANITTI

    ÜMİT ÖZDAĞ, ESKİŞEHİR’DE BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARINI TANITTI

    MELTEM KARAKAŞ

    Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Eskişehir Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyesi Başkan adaylarını açıkladı. Özdağ, “Bugün Türkiye kendi kendini besleyebilen ülke olmaktan çıktı. Türkiye’de tarımı öldürürken Somali’de tarım yapacağız diye bir fantezinin peşinde milyonlarca dolar harcadılar, sizin bizim paramızı. Geçen hafta duydum, orada da iflas etmişler. Bankalarımız, limanlarımız yabancı sermayeye adeta peşkeş çekildi. Özelleştirme adı altında 2002’den bugüne değin 60 milyar dolarlık özelleştirme yapıldı. Yani devletin ve milletin malı satıldı” dedi.

    Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, dün Eskişehir Hasan Polatkan Kültür Merkezi’nde gençlerle buluştu. Özdağ, gençlere hitap ettiği konuşmasından sonra Eskişehir Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyesi Belediye Başkan adaylarını kamuoyuna açıkladı. Zafer Partisi’nin Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Oğuz Beki’yi, Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Selim Doruk’u ve Tepebaşı Belediye Başkan Adayı Dilek Bayraç’ı sahneye davet eden Özdağ, gençlerden adayların saha çalışmalarını desteklemelerini ve oy vermelerini istedi.

    “ULUSLARARASI BASKILARIN NETİCESİNDE BAKAN DEĞİŞTİ”

    Ümit Özdağ şunları söyledi:

    “Türkiye uyuşturucu kullanımında en önce gelen ülkelerden birisi haline geldi. İstanbul’da kullanılan uyuşturucu Amsterdam’da kullanılan ve Berlin’de kullanılan uyuşturucudan daha fazla ve hiçbir siyasi partinin gündeminde Zafer Partisi hariç uyuşturucu yok. Biz ise dört temel sorunu var Türkiye’nin diyoruz; sığınmacılar, uyuşturucu, İstanbul depremi ve ekonomik çöküş. Şimdi uluslararası baskıların da neticesinde bu konuda bakan değişiminden sonra biriktirilmiş operasyonlar devreye konuldu. Bu dönem fetret devri dedim ekonomide de fetret devri.

    “DEVLETİN VE MİLLETİN MALI SATILDI”

    Bakın 2002’de Türkiye ekonomisi dünyanın 16. büyük ekonomisiydi. 2023’te dünyanın 23. büyük ekonomisi olduk. Yani geriledik. Dünya ölçeğinde ekonomimiz küçüldü. Türk tarımı küçüldü, Türk sanayisi küçüldü. Köylü yumurtasını bakkaldan alıyor. Ekmeğini bakkaldan alıyor çünkü köylüye sen üretme, ekme, biçme, biz sana para ödeyeceğiz dediler. Sonra bir büyükşehir yasası çıkardılar. Bin yıllık köyleri mahalle yaptılar. Burada tarım ve hayvancılığı mümkün olmaktan çıkardılar. Bugün Türkiye kendi kendini besleyebilen ülke olmaktan çıktı. Türkiye’de tarımı öldürürken Somali’de tarım yapacağız diye bir fantezinin peşinde milyonlarca dolar harcadılar, sizin bizim paramızı. Geçen hafta duydum, orada da iflas etmişler. Kapattık geri geldik dediler. Türkiye’yi sanayisizleştirdiler. Bankalarımız, limanlarımız yabancı sermayeye adeta peşkeş çekildi. Özelleştirme adı altında 2002’den bugüne değin 60 milyar dolarlık özelleştirme yapıldı. Yani devletin ve milletin malı satıldı.”

    “PARKLARI SIĞINMACILAR DEĞİL ESKİŞEHİRLİLER KULLANACAK”

    Belediye başkan adaylarını tanıtan Özdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Oğuz Beki, Selim Doruk ve Dilek Bayraç’ı sokakta çalışırken görünce siz de yardımcı olun. Onlar için oy isteyin. Bizim kavgamız Eskişehir kavgası değil. Bizim kavgamız Odunpazarı kavgası değil. Bizim kavgamız Türkiye kavgası. Türkiye’yi geri alacağız. Belediye başkan adayımız seçimleri kazandığında Eskişehir belediyesinin kasasından sığınmacılara aktarılan paraları durduracak. Sığınmacıların, kaçakların açmış olduğu dükkanları kapatacak. Belediyenin Eskişehirliler için yapmış olduğu bahçeleri, parkları diğer sosyal tesisleri sadece Eskişehir halkı için kullandıracak. Sığınmacılara bir parkı gösterecek ve diyecek ki siz burayı kullanabilirsiniz ama diğer parklar sadece Eskişehirlilerin.”

     

     

  • ENİS BERBEROĞLU, ESKİŞEHİR’DE: “HALK, YILMAZ HOCA ÖNDERLİĞİNDE BAŞLAYAN VE DEVAM EDEN SOSYAL DEMOKRAT BELEDİYECİLİK ANLAYIŞININ EN SOMUT ÖRNEĞİNİ ESKİŞEHİR’DE YAŞIYOR VE RAZI”

    MELTEM KARAKAŞ

    CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, Eskişehir’de; “Halk, Yılmaz Hoca önderliğinde başlayan ve devam eden sosyal demokrat belediyecilik anlayışının en somut örneğini Eskişehir’de yaşıyor ve razı… Profil olarak da tecrübenin biriktiği bir kent burası. Burası küresel rüzgarla yelken şişiren bir yer. İnsanlar burayı görmek istiyor, burada yaşamak istiyor. İnsanlar buraya sadece okumaya gelmiyor, sadece dolaşmaya gelmiyor. İnsanlar burada yaşamayı tercih ediyor. Burada yaratılan ortam halkın kendini evinde hissetmesidir” dedi.

    CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu ve Namık Tan, dün Eskişehir’de; CHP İl Başkanlığı’nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Berberoğlu ve Tan’a; CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü ve İl Başkanı Talat Yalaz da katıldı. Berberoğlu, şunları söyledi:

    “1999 öncesi Eskişehir ile 1999 sonrası Eskişehir arasında inanılmaz fark var. Artık burası dünya kenti olduğu için, sadece yerel dinamiklere göre değil neredeyse dünyanın sadece Türkiye’nin değil değişen dinamiklerine göre de seçim yapıyorsunuz. O yüzden aday belirlemek her yerden daha zor burada. Ben de öyle bir iddia ile gelmedim. Bu yerel siyasete fevkalade büyük bir ayıp olur. Ben sadece rapor derken de gördüğümü tarif etmeye belli bir formatta parti yönetimine takdime etmek üzere geldim. Yaptığım görüşmelerin hiçbiri mülakat niteliğinde değil. Hükümetin, daha doğrusu mevcut çarpık sistemin mülakatı ne kadar kelime olarak aşağı çektiğini düşünürseniz, zaten o kelimeyi kullanmaya da cesaret edemem. Birbirinden kaliteli insanlarla çalıştım, CHP’ye adaylık başvurusu yapan. Çok dinamik, çok genç bir il ve ilçe örgütleriyle tanıştım. Onların da sesini duyduk. Yöntemler ne kadar masada olursa olsun, sonuçta örgüte soracağız. Meselenin özeti bu.

    Halk bir kere Yılmaz Hoca önderliğinde başlayan ve devam eden sosyal demokrat belediyecilik anlayışının en somut örneğini Eskişehir’de yaşıyor ve razı. Sokakta gezerken dolaşırken siz bile rastlamış olabilirsiniz. Bir rıza göstermeyen, isim olarak verip de ben şundan razı değilim, şu belediyecilik anlayışına karşıyım diyen büyükşehir olsun, merkez ilçeler olsun böyle biriyle karşılaşmadım. Bir tek bile şikâyet almadım. Profil olarak da tecrübenin biriktiği bir kent burası. Ama onun ötesinde söylediğim gibi burası küresel rüzgarla yelken şişiren bir yer. Yılda 1 milyon turist… Bunun başka bir Anadolu kentinde örneği yok. Sahil kenti değil burası. Mutfağı; bir İtalyan mutfağı bir Antep mutfağı değil. Bir dünya kenti olmuş burası. İnsanlar burayı görmek istiyor, dahası burada yaşamak istiyor… İnsanlar buraya sadece okumaya gelmiyor, sadece dolaşmaya gelmiyor. İnsanlar burada yaşamayı tercih ediyor. Burada yaratılan ortam halkın kendini evinde hissetmesidir.”