Blog

  • MERKEZEFENDİLİ BASKETBOLCULARDAN ÖZEL BİREYLERİ SEVİNDİREN ZİYARET

    MERKEZEFENDİLİ BASKETBOLCULARDAN ÖZEL BİREYLERİ SEVİNDİREN ZİYARET

    Yukatel Merkezefendi Belediyesi Basketbol Takımı, Engelsiz Yaşam Akademisi’nin özel bireylerini ziyaret etti. Özel öğrencilerin ziyaretten duydukları mutluluk yüzlerine yansıdı.

    Denizli’yi Türkiye Basketbol Süper Ligi’nde temsil eden Yukatel Merkezefendi Belediyesi Basketbol Takımı çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Oynadığı son iki maçı kazanan basketbol takımı, bu kez Engelsiz Yaşam Akademisi’nin özel bireylerine moral oldu. Başantrenör Zafer Aktaş, Genel Menajer Evren Yenice, İdari Menajer Mustafa Soğancı, Takım Menajeri Ömer Halat, oyunculardan Alihan Demir, Marko Pecarski, Çağatay Özkan, Nate Mason ve Muhaymin Mustafa Engelsiz Yaşam Akademisi’ni ziyaret ettiler.

    Ziyarette basketbol takımı ilk önce atölyeleri gezerek ders gören özel bireyler ile vakit geçirdi. Hem teknik kadro hem oyuncular, özel bireyler ile resim yapıp ahşap boyadılar. Ardından oyuncular ile özel bireyler survivor parkurunda kıyasıya mücadele etti. Renkli görüntülerin ortaya çıktığı yarışmada özel bireyler adeta yeteneklerini konuşturdular. Ziyaretin son kısmında ise Yukatel Merkezefendi Belediyesi Basketbol Takımı ile Engelsiz Yaşam Akademisi’nin özel öğrencileri dans edip şarkı söylediler. 

  • AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU: “BU ÜLKENİN KAYNAKLARI 20 YIL BOYUNCA BETONA HARCANDI. ÜLKENİN KAYNAKLARINI SANAYİCİ YERİNE BİR AVUÇ YANDAŞ MÜTEAHHİDE HARCADINIZ”

    CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, TBMM Genel Kurulu’nda, “Sanayinin payı düşmüş, imalat sanayisinin payı düşmüş, yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payı düşmüş. 2053 yılı için konulan hedeflere 2023 yılında yani Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında ulaşmak mümkünken neden şimdi biz bu durumdayız? 20 yıl boyunca; bol bol AVM açıldı, yazlık-kışlık saraylar yapıldı, verimsiz bir sürü yatırım yapıldı. Yani bu ülkenin kaynakları 20 yıl boyunca betona harcandı. Yap-işlet-devret ve yap-kirala-devret yöntemleriyle hasta garantili şehir hastaneleri açıldı, araç geçiş garantili otoyollar, köprüler, tüneller yapıldı. Yolcu garantili havalimanları yapıldı. Bu ülkeye çok büyük kötülük yaptınız. Bu ülkenin kaynaklarını sanayici yerine bir avuç yandaş müteahhide harcadınız” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ticaret Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu şunları söyledi:

    “2002 YILINDAN BU ZAMANA YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRÜNLERİN İMALAT SANAYİ İHRACATI İÇİNDEKİ PAYI YÜZDE 6,2’DEN YÜZDE 3,5’LERE KADAR DÜŞMÜŞ”

    “Elimizdeki verilere baktığımız zaman 2022 yılında gayri safi yurt içi hasılanın içinde sanayinin payı yüzde 26,4. En son üçüncü çeyrekte bu oran yüzde 21,5’e düşmüş, 9 aylık ortalamaya baktığımız zaman da yüzde 22. Yani yaklaşık 4,5 puanlık bir düşüş söz konusu. 1998 yılında milli gelirin içerisindeki sanayinin payı yüzde 25 idi, bugün yüzde 22. İktidarın 2053 hedefleri arasında imalat sanayisinin milli gelir içerisindeki payını yüzde 30’a çıkartmak gibi bir iddiası vardı. 2022 yılında bu oran 22,1. Üçüncü çeyrekte 18,6’ya düşmüş durumda. 9 aylık ortalaması yüzde 19,5. 1998’de bu oran yüzde 22,2. Ciddi bir düşüş söz konusu.

    2053 hedeflerinden birisi yüksek teknolojili sanayi ürünlerinin imalat ihracatındaki yüzde 3’lük oranı yüzde 17’ye çıkartmak. Bugün TÜİK’in 2023 Ocak-Ekim ihracat verilerine baktığımız zaman yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki oranı yüzde 3,7. 2015’te 3,4, 2016’da 3,3. Oysa 2002 yılında bu oran yüzde 6,2’ymiş. 2002 yılından bu zamana kadar yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı yüzde 6,2’den yüzde 3,5’lere kadar düşmüş. 2002 yılında yüzde 6,2 olan oran 21 yıl içerisinde neden yüzde 17 olmadı.

    “BU ÜLKENİN KAYNAKLARI 20 YIL BOYUNCA BETONA HARCANDI”

    Sanayinin payı düşmüş, imalat sanayisinin payı düşmüş, yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payı düşmüş. 2053 yılı için konulan hedeflere 2023 yılında yani Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında ulaşmak mümkünken neden şimdi biz bu durumdayız? 20 yıl boyunca; bol bol AVM açıldı, yazlık-kışlık saraylar yapıldı, verimsiz bir sürü yatırım yapıldı. Yani bu ülkenin kaynakları 20 yıl boyunca betona harcandı. Yap-işlet-devret ve yap-kirala-devret yöntemleriyle hasta garantili şehir hastaneleri açıldı, araç geçiş garantili otoyollar, köprüler, tüneller yapıldı. Yolcu garantili havalimanları yapıldı.

    Bu ülkede Kütahya’da Zafer Havalimanı yapıldı. 50 bin yolcunun bir yıl içinde kullandığı bir havalimanına eğer siz 1 milyon yolcu garantisi verirseniz 50 milyon euroya mal ettiğiniz bu havalimanına dönem sonunda 250 milyon euro gelir garantisi verirseniz bu memlekette kimse imalatta sanayiyle uğraşmaz. Bu ülkeye çok büyük kötülük yaptınız. Bu ülkenin kaynaklarını sanayici yerine bir avuç yandaş müteahhide harcadınız.

    “SON 20 YILDA KAYNAKLARI ETKİN YATIRIMLAR YERİNE BİR AVUÇ YANDAŞ MÜTEAHHİDE HARCADINIZ”

    Son 20 yılda kaynakları etkin yatırımlar yerine bir avuç yandaş müteahhide harcadınız, nitelikli, bilimsel eğitimi rafa kaldırdınız. Güveni ortadan kaldırdınız. Doğrudan yabancı yatırımcıyı bu ülkeden kaçırdınız. Sonuç olarak bugün dünyanın gelişmiş ekonomileri ve firmaları dijital ve yeşil dönüşümü yakalamaya çalışırken Türkiye sanayisi ise yanlış politikalar yüzünden endüstri 3.0’a yetişebilme telaşı içindedir.”

     

  • GÖKHAN GÜNAYDIN: “VİCDAN YOKSUNU BİR KİŞİNİN ‘ALLAH’IN GAZABI BÖYLE OLUR’ DİYE BAĞIRMASINI MECLİS’İN HER TARAFI KAMERA, MİKROFON DOLUYKEN NASIL SAPTAYAMIYORSUNUZ”

    GÖKHAN GÜNAYDIN: “VİCDAN YOKSUNU BİR KİŞİNİN ‘ALLAH’IN GAZABI BÖYLE OLUR’ DİYE BAĞIRMASINI MECLİS’İN HER TARAFI KAMERA, MİKROFON DOLUYKEN NASIL SAPTAYAMIYORSUNUZ”

    CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, dün hayatını kaybeden Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez’in fenalaştığı gün Genel Kurul’da yaptığı konuşmasında TBMM tutanaklarına “AK Parti sıralarından” notu ile yansıyan “Allah’ın gazabı böyle olur işte! Allah’ın gazabı böyle” sözlerine tepki gösterdi. Günaydın, “Bu tutanakta kimin ne söylediği birebir belliyken her sözün kimin tarafından söylendiği belliyken, en sonunda milletvekili düştükten sonra akıl ve vicdan yoksunu bir kişinin ‘Allah’ın gazabı böyle olur’ diye bağırmasını Meclis’in her tarafı kamera, mikrofon doluyken nasıl saptayamıyorsunuz? Bu saptanmalıdır ki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin bütün milletvekillerinin bu vicdansızlığa ortak olduğuna dair bir kanaat kamuoyunda oluşmasın. Bu TBMM Başkanlığı’nın ödevidir” dedi.

    CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, bugün TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Dün hayatını kaybeden Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez’in fenalaştığı gün TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı bütçe konuşmasında bazı sözlerini anımsatarak bunlara AKP milletvekillerinin tepkilerine değinen Günaydın, şunları dile getirdi:

    “VİCDAN YOKSUNU BİR KİŞİNİN ‘ALLAH’IN GAZABI BÖYLE OLUR’ DİYE BAĞIRMASINI MECLİS’İN HER TARAFI KAMERA, MİKROFON DOLUYKEN NASIL SAPTAYAMIYORSUNUZ”

    “Bir milletvekili açısından kürsü dokunulmazlığı son derece önemlidir. Bu bir milletvekilinin kişisel hakkı değil Türkiye’de demokrasinin ve ifade özgürlüğünün de en temel gerekçesidir. Bir milletvekili konuşurken aynı fikirde olmayanların söz atmaları, protesto etmeleri son derece olağandır. Bunu biz de yapıyoruz, burada olağandışı bir şey görmüyorum. Ancak olağandışı olan bir şey var; Sayın milletvekili sözlerini tamamladıktan sonra kürsüde kalp krizi geçiriyor ve düşüyor bunun üzerine ‘Allah’ın gazabı böyle olur işte’ diye AKP sıralarından sesler geliyor. Şimdi soruyorum; bu tutanakta kimin ne söylediği birebir belliyken her sözün kimin tarafından söylendiği belliyken, en sonunda milletvekili düştükten sonra akıl ve vicdan yoksunu bir kişinin ‘Allah’ın gazabı böyle olur’ diye bağırmasını Meclis’in her tarafı kamera, mikrofon doluyken nasıl saptayamıyorsunuz? Bu saptanmalıdır ki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin bütün milletvekillerinin bu vicdansızlığa ortak olduğuna dair bir kanaat kamuoyunda oluşmasın. Bu kişisel bir sorumluluktur bunu yapan kimse saptanmalıdır, bu TBMM Başkanlığı’nın ödevidir. Dolayısıyla AKP Grubu’nun tamamının bu töhmetten kurtulması gerekmektedir.

    “ARKADAŞIMIZ CAN ÇEKİŞİRKEN MECLİS’İN BAHÇESİNDE KEBAP YAPMAK NE DEMEKTİR”

    Bir evde bir ölü varsa komşular ona saygı duyar. Daha dün bir milletvekili arkadaşımız TBMM’den kalp masajı yapılarak çıkartılmış. TBMM’nin sağlık hizmetlerinin de ne kadar yetersiz olduğu da görüldü orada. Doktor milletvekilleri arkadaşımıza müdahale etmeye çalışırken, TBMM’nin resmi sağlık personelinin geciktiği gelenlerin de gerekli donanıma sahip olmadığı görülüyor. Kürsünün hemen arkasında 3 basamak var, bembeyaz bir mermer. Oranın kaymaz bantlarla geçilmesi lazım, herhangi bir düşme, kafa çarpması sonrasında ölüme, yaralanmaya sebep olmayacak şekilde yumuşak malzemelerle donatılması gerekir. TBMM’nin tasarımında da ciddi sorunlar var bu görülüyor. Bir arkadaşımız gözümüzün önünde kürsüde düşmüş, hastanede çeşitli ünitelere bağlanarak yaşama tutunması sağlanmış oysa TBMM hiçbir şey olmamış gibi faaliyetlerine devam ediyor. Bu bizim vicdanımızın kabul edebileceği bir şey değildir. Eş zamanlı olarak arkadaşımız can çekişirken Meclis’in bahçesinde kebap yapmak ne demektir? Bunun Anadolu kültürü ile açıklanabilecek bir tarafı var mıdır? Diyelim ki böyle bir olay yok TBMM ciğer, kebap yapma onun da kokularını Meclis’in odalarına sevk etme yeri değildir.

    “HASAN BİTMEZ KARDEŞİMİZİN ARKASINDAN YAS TUTUYORUZ. SÖYLEDİKLERİ SÖZLER BİZİM SÖYLERİMİZ”

    Türkiye’nin ortalama kırmızı et tüketiminin 7 kilogramın altına düşmüşken, milyonlarca insanımız yılda yalnızca Kurban Bayramında kırmızı et tüketebilirken Melis’in bahçesinde büyük bir görgüsüzlükle kebap partisi düzenlenmesinin kamuoyu vicdanını kanattığını düşünüyorum ve bir milletvekili olarak bundan utanç duyduğumu belirtmek istiyorum. Bugün sevgili Hasan Bitmez kardeşimizin arkasından yas tutuyoruz. Söyledikleri sözler bizim söylerimiz. AKP’nin dış politikadaki iki yüzlülüğünü deşifre etmeye, TBMM’de muhalefet görevimizi en etkin şekilde yapmaya devam edeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.”

    Günaydın, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Bir motokuryenin ölümüne neden olan Somalili Cumhurbaşkanının oğlunun 2 kaza raporlarındaki farklılıklara ilişkin ve iki ülke arasındaki imzalanmış bir suçlu iadesi anlaşmasının olup olmadığına dair soruya ve CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan adayının neden açıklanmadığı ve burası için Özlem Çerçioğlu’nun adının geçtiğine iddiasına dair sorulara Günaydın şu yanıtları verdi:

    “SOMALİ CUMHURBAŞKANININ OĞLU KORUNMUŞ, KOLLANMIŞ VE KAÇIRILMIŞTIR”

    “Yunus arkadaşımızın ölümünün arkasından ortaya çıkan olaylar zinciri Türkiye’de hem içişlerinde hem de adalet alanında bir skandallar dizgesini ortaya çıkarmıştır. Ölümlü bir kaza var, orada bazı gizli ellerin olaya müdahale ettiğini bilmek bu memlekette zor değil. Bir kordiplomatik araç var Somali Cumhurbaşkanının oğlu var kolluk kuvveti neden herhangi bir olayda davrandığı gibi davranmıyor da sanığı korumaya yönelik işlemler yapıyor? Burada yapılması gereken önce bir gözaltı tedbiridir, arkasından da mutlaka yurt dışına çıkış yasağının konulmasıdır, bu konulmuyor. Bu saatten sonra Adalet Bakanı’nın ya da diğer çevrelerin ‘getirteceğiz’ söylemleri kamuoyunu tatmin etmemektedir. İkili anlaşma vardır yoktur meselesi ayrı bir çerçevede değerlendirilmelidir, bu Türkiye’nin bir egemenlik sorunudur. Türkiye’nin kara sınırları içerisinde TCK’nın konusuna giren bir suç işlenmişse yabancılar hukuku devreden çıkar TCK uygulanır. Somali Cumhurbaşkanının oğlu korunmuş, kollanmış ve kaçırılmıştır. Bunun affedilecek bir tarafı yoktur. Türkiye’de yoksul, sahipsiz olduğu sanılan insanlara bu tip muameleler geçmişten bu yana yapılmaya devam edilmektedir.

    “BELEDİYE BAŞKANLARIMIZIN BİR YERDEN BİR YERE TAYİN EDİLME DURUMU SÖZ KONUSU DEĞİLDİR”

    11 büyükşehir belediye başkanımızda 9’unun ilanı geriye kalmıştır. CHP her hafta basın toplantılar ve PM toplantıları yapmaktadır. Hem yapacağı yöntemi kamuoyu ile paylaşmakta hem de PM’den kararları çıkarmaktadır. Önümüzdeki haftada da hem geriye kalan 9 büyükşehir belediyemizi hem de Bursa ve Balıkesir gibi bizde olmamakla beraber adaylaştırma sürecini tamamladığımız belediye başkanlarımızı açıklayacağız. Gazetecilik adı altında dedikodu haberciliği yapmayı marifet sayan bir grubun epeydir faaliyette olduğunu görüyoruz. Öyle inandırıcı açıklamalar yapıyorlar ki bazen benim de inanasım geliyor açıkçası; İzmir’e yapılan çok sayıda yakıştırmalar var. Bu bilgilerin hiçbiri bende yok çünkü bunlar hem MYK’da hem PM’de tartışılarak ortak akılla alınan kararlardır. Belediye başkanlarımızın bir yerden bir yere tayin edilme durumu söz konusu değildir.”

     

  • MARMARİS BELEDİYESİ, 232 MİNİK MARMARİSLİYE ‘HOŞ GELDİN’ DEDİ

    MARMARİS BELEDİYESİ, 232 MİNİK MARMARİSLİYE ‘HOŞ GELDİN’ DEDİ

    Marmaris Belediyesi’nin 2021 yılında başladığı ‘Hoş Geldin Bebek’ uygulamasında bugüne kadar yeni bebek sevinci yaşayan 232 aile ziyaret edildi. Yeni bebekleri olan Sarıana Mahallesi Muhtarı’nın evine yapılan ziyarete Belediye Başkanı Mehmet Oktay da katıldı.

    Marmaris Belediyesi, 2021 yılında başlattığı ‘Hoş Geldin Bebek’ projesiyle yeni bebek sahibi olan ailelerin sevincine ortak olmaya devam ediyor. 3 yıllık sürede 232 aileyi ziyaret eden Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ekipleri, Belediye Başkanı Mehmet Oktay’ın tebrik mesajını ileterek içinde yeni doğan bebek ürünlerinin bulunduğu çantayı hediye ediyor. İçerisinde zıbın, bebek bezi, pudra, ıslak mendil, pişik kremi gibi malzemelerin bulunduğu çantanın hediye edildiği proje kapsamında Marmaris Belediyesi’nin çağrı merkezini arayarak talepte bulunan ailelere ulaşılmaya devam ediliyor.

    SARIANA MUHTARINA ZİYARET

    Ziyaretlere zaman zaman Belediye Başkanı Mehmet Oktay da katılıyor. Başkan Oktay son olarak üçüncü çocuklarını kucaklarına alan Sarıana Mahalle Muhtarı Ünal Yıldız ve eşi Elif’i ziyaret etti. İki kızı bulanan ve oğulları Türkay’ı kucaklarına alan Yıldız ailesini tebrik eden Oktay, “Minik Türkay’a annesi, babası ve ablalarıyla birlikte mutlu, sağlıklı bir yaşam diliyorum” dedi.

    SEVİNÇLERE ORTAK OLUNUYOR

    Bu projeyle amaçlarının ailelerin bebek sevincine ve heyecanına ortak olmak olduğunu söyleyen Başkanı Mehmet Oktay, “Sosyal belediyecilik anlayışıyla her zaman halkımızın yanında olmaya devam ediyoruz. Hoş Geldin Bebek projesinde de ekiplerimiz bugüne kadar 232 ailemize misafir oldu. Bu proje ile minik Marmarislilere “dünyamıza hoş geldiniz” diyor; ailelerin sevincini paylaşarak küçük hediyelerden verdi. Yeni doğan bebeklerimizin vatana, millete ve ailesine hayırlı bir evlat olmalarını temenni ediyor, uzun ve mutlu bir ömür diliyorum” diye konuştu.

  • YENİŞEHİRLİ ÇOCUKLAR TİYATRO OYUNUYLA HEM EĞLENDİ HEM DE ATIK YÖNETİMİ ÖĞRENDİ

    YENİŞEHİRLİ ÇOCUKLAR TİYATRO OYUNUYLA HEM EĞLENDİ HEM DE ATIK YÖNETİMİ ÖĞRENDİ

    Yenişehir Belediyesi’nin ilçedeki okullarda verdiği geri dönüşüm ve sıfır atık eğitimlerini alan çocuklar, atık malzemelerden ürettikleri eserleri, “Minik Ellerin Geri Dönüşüm Sergisi”nde sergiledi. Yenişehir Şehir Tiyatrosu da “Masal Gezginleri Çevreci Kahramanlarını Arıyor-3” adlı interaktif tiyatro oyununu çocuklar için sahneledi. Yenişehirli çocuklar, tiyatro oyunuyla hem doğru atık yönetiminin önemini öğrendi hem de doyasıya eğlendi.

    Geleceğin daha çevreci ve bilinçli bireylerini yetiştirmek için çalışmalarına devam eden Mersin Yenişehir Belediyesi, İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü ekipleri ile kentteki okullarda sıfır atık ve geri dönüşüm eğitimleri veriyor. Eğitim alan çocuklar, “Minik Ellerin Geri Dönüşüm Sergisi”nde buluştu, atıklardan oluşturdukları ürünleri Yenişehirliler için sergiledi. Çocukların yaratıcı fikirleriyle atıkları sanatla geri dönüştürmesi takdir topladı.

    Yenişehir Belediyesi, sergide bir araya gelen çocuklar için eğlenceli ve eğitici tiyatro oyunu da sahneledi. Yenişehir Şehir Tiyatrosu, “Masal Gezginleri Çevreci Kahramanlarını Arıyor-3” oyununu da minik çevrecilerle buluşturdu. 5 -10 yaş grubu çocuklara yönelik tiyatro oyununda Can ile Cem adlı iki oyun kahramanı evsel atıkların nasıl ayrıştırılması gerektiğini ve doğru atık yönetiminin önemini anlattı. Atıkların ayrıştırılması ile doğanın korunacağı mesajı verilen interaktif oyunda minik tiyatro izleyicileri de oyuna dahil oldu.

     

  • İYİ PARTİLİ TURHAN ÇÖMEZ, SOMALİ BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE: “GEREĞİNİ YAP. BU ÜLKEDE SİLAH TİCARETİ YAPTIĞI VE SİYASİ SIĞINMA HAKKI OLDUĞU İDDİA EDİLEN BU ŞAHSIN İADESİNİ SAĞLA”

    İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, Somali Büyükelçiliği önünde; “Somali Büyükelçiliği’ne açıkça bir ikazda bulunmak istiyoruz. Gereğini yap ve Türkiye’de bu hassasiyetin ne kadar dramatik olduğunu, lütfen diplomatik bir şekilde kendi Cumhurbaşkanı’na, kendi devletine, Dışişleri Bakanlığı’na ilet. Bu ülkede silah ticareti yaptığı iddia edilen; diplomatik dokunulmazlığı olmadığı halde yasa dışı bir şekilde büyükelçiliğin aracını alıp kullanan ve bir trafik kazası ile arkadan çarptığı genç bir insanı katleden ve bu ülkede siyasi sığınma hakkı olduğu iddia edilen bu şahsın iadesini sağla. Somali Büyükelçiliği’nden talebimiz odur. Bu meselenin takipçisi olacağız” dedi.

    İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, motokurye Yunus Emre Göçer’in ölümüne neden olan Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlunun iadesi için Somali’nin Ankara Büyükelçiliği önünde açıklama yaptı. Çömez, şunları söyledi:

    “Somali Büyükelçiliği’nin önündeyiz. Geçtiğimiz günlerde Türkiye, çok vahim bir olaya tanık oldu. Ve biz hem bir siyasi parti hem de sorumluluğunu hakkıyla ve layıkıyla yerine getirmeye çalışan bir siyasi anlayış olarak burada yaşanan olumsuzlukları, haksızlıkları ve dramları kamuoyuyla paylaşıp, bunu gündeme getirmek ve takipçisi olmak için buradayız.

    Arkamızdaki Somali Büyükelçiliği’nin diplomatik plakalı aracı, yani resmi aracı; buradan alınarak, yasa dışı bir şekilde, asla yetkisi ve lisansı olmayan, hakkı olmayan, diplomatik dokunulmazlığı olmayan bir şahıs tarafından İstanbul’a götürüldü. Ve o araç, hayatını kazanmaya çalışan Yunus Emre Göçer, yolun sağından, kendi güzergahında giderken şiddetli bir şekilde arkadan çarparak beyin travması ile maalesef ölümüne sebep oldu.

    “DOKTORDAN BİR RAPOR ALINMADI”

    Skandallar dizisi buradan sonra da devam etti. Oraya gelen emniyet görevlilerinin, tutmuş olduğu tutanakta, asıl suçlunun aslında Yunus Emre Göçer olduğuna dair bir tutanak tutuldu. Allah’tan kendileri ile birlikte şu anda bir soruşturma başlatıldı, İçişleri Bakanlığımız gereğini yapıyor. Sonra ne oldu? Yunus Emre Göçer, ağır bir kafa travması ile hastaneye kaldırıldı ve entübe edildi. Daha sonra polis memurları, tekrar hastaneye gittiler. Ne hazindir ki kurallar hiçe sayılarak, doktordan bir rapor alınmadı. Doktora soruldu, ‘Durumu nedir’ diye. Doktor kendisine şu anda konuşma imkânı yok dedi, sözlü olarak. Ve hayati tehlikesi olduğuna dair hiçbir rapor alınmadan oradan ayrıldılar.

    Ne yazık ki, suçlu olduğu belli olan bu şahıs ile ilgili hiçbir yakalama ya da gözaltı kararı çıkarılmadı. Bu esnada, maalesef motokuryemiz hayatını kaybetti. Arkasında gözü yaşlı bir eş, iki yavru, bunlardan bir tanesi de ne yazık ki otistik.

    Sorunlar bundan sonra da devam etti. İlgili şahıs herhangi bir alkol ya da uyuşturucu testi yapıldı mı, bununla ilgili elimizdeki herhangi bir bilgi belge yok. Gözaltı kararı olmadığı için bu şahıs elini kolunu sallaya sallaya arkasında hayata veda etmiş bir genç, gözü yaşlı bir kadın ve iki yavruyu bırakarak ülkemizi terk etti.

    “BİR OTOPSİ DAHİ YAPILMADI”

    Hekim olarak konuşuyorum. Merhuma bir otopsi dahi yapılmadı. Çünkü otopsi yapılmış olsaydı, burada dramın ne kadar büyük olduğu, trafik kazasının aslında nelere mal olduğu ortaya çıkacaktı. Otopsi kayıtlarının peşine düştük, otopsi kaydı da yok.

    Skandallar dizisi burada da bitmedi. Söz konusu şahıs ülkeden çıktığında gördük ki, kendisine Türkiye’de oturum verilmiş. Peki hangi gerekçe ile oturum verildi. Bakıyorsunuz, bunun bir siyasi sığınma olduğu konuşuluyor. Soru sorduk cevap gelmedi, cevap alamadık. Hangi hakla bir cumhurbaşkanının oğluna bu ülkede siyasi sığınma hakkı verilmiştir? Bu şahsın şu anda Dubai’de olduğuna dair çok önemli işaretler var.

    “HESABININ TEK TEK VERİLMESİ LAZIM”

    Bu şahısla ilgili Kırmızı Bülten çıkartıldı mı? Hayır. Bu şahısla ilgili Adalet Bakanlığı, Somali Büyükelçiliği, Somali Adalet Bakanlığı’na bir yazı yazdı mı? Hayır. 12 yıl sürgünde yaşadım, hiçbir günahım ve kabahatim olmadığı halde. Ben uluslararası kırmızı bülten ile bir terörist olarak aranmış birisiyim. Türkiye Cumhuriyeti’nin Adalet Bakanlığı; savcıları, hakimleri Londra’ya kadar gönderdi, benimle ilgili Kırmızı Bülten çıkarma ve iade talebi ile ilgili girişimlerde bulundu. Soruyorum Adalet Bakanlığı’na, bununla ilgili bir girişim yaptınız mı? Yapmadıysanız, neden yapmadınız? Bunun tek tek hesabının verilmesi lazım.

    Geçtiğimiz günlerde, Sayın Büyükelçi’den randevu talep ettim. Çünkü Somali Cumhurbaşkanı’na bir mektup göndermek istedim. ‘Bu suçluyu lütfen iade et, gelsin Türk yargısı önünde hesap versin’ diye. Somali Büyükelçisi’nin Türkiye’yi terk ettiği ve ülkede olmadığı söylendi bana. Doğru mudur, yanlış mıdır bilemem.

    “MAĞDURUN HAKKINI KORUYAMAZSAK, BU TÜR DRAMLARI YAŞAMAYA DEVAM EDERİZ”

    Biz bu ülkede mağdurun hakkını koruyamazsak; hukukun çiğnenmesine, devletin kurum ve kurallarının örselenmesine izin verirsek bu tür dramları daha çok yaşamaya devam ederiz. Dünyanın hiçbir modern ülkesinde, hiçbir gelişmiş ülkesinde kendi vatandaşı göz göre göre katledilirken birinin elini kolunu sallaya sallaya ülkeyi terk etmesine müsaade edilmez.

    Hatırlayacaksınız, iki yıl önce bir Afgan; Manisa’da çalıştığı çiftlikteki ailenin 12 yaşındaki kız çocuğunu kaçırdı. Bu kız çocuğunu aldı, 1800 kilometre yol geçti, Türkiye’nin batısından doğusuna; İran sınırından elini kolunu sallaya sallaya geçti, tecavüz ettiği küçücük yavrunun bir bebeği dünyaya geldi, İran’da. İki yıl sonra öğrendik ki kız çocuğu oradaymış. Devletimiz gereğini yaptı, bu kız çocuğunu bebeği ile beraber Türkiye’ye geri aldı. Fakat bakıyorsunuz, bu alçak, bu hain; Afganistan’a iade edildi. Devlet, masaya yumruğunu vuracak, gereğini yapacak ve bütün bunların hesabını tek tek soracak. Aksi halde biz bu ülkede güvenli olarak yaşayamayız.

    “SOMALİ BÜYÜKELÇİLİĞİ’NE AÇIKÇA İKAZDA BULUNUYORUZ”

    Tekrar… Somali Büyükelçiliği’ne açıkça bir ikazda bulunmak istiyoruz. Gereğini yap ve Türkiye’de bu hassasiyetin ne kadar dramatik olduğunu, lütfen diplomatik bir şekilde kendi Cumhurbaşkanı’na, kendi devletine, Dışişleri Bakanlığı’na ilet. Bu ülkede silah ticareti yaptığı iddia edilen; diplomatik dokunulmazlığı olmadığı halde yasa dışı bir şekilde büyükelçiliğin aracını alıp kullanan ve bir trafik kazası ile arkadan çarptığı genç bir insanı katleden ve bu ülkede siyasi sığınma hakkı olduğu iddia edilen bu şahsın iadesini sağla. Somali Büyükelçiliği’nden talebimiz odur. Ben bununla ilgili gerekenleri yaptım, Meclis’te bir araştırma komisyonu kuruyoruz ve bir soru önergesi verdim, bu meselenin takipçisi olacağız.”

     

  • 15 YAŞINDAKİ ELİF ÇAKAL’IN UÇURUMDA CESEDİNİN BULUNMASINA İLİŞKİN DAVADA 2 SANIK 13 YIL 4’ER AY, 2 SANIK 5’ER YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI

    15 YAŞINDAKİ ELİF ÇAKAL’IN UÇURUMDA CESEDİNİN BULUNMASINA İLİŞKİN DAVADA 2 SANIK 13 YIL 4’ER AY, 2 SANIK 5’ER YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI

    GAYE ŞEYMA CAN

    İstanbul’un Sultangazi ilçesinde uçurumda cesedi bulunan 15 yaşındaki Elif Çakal’ın ölümüne ilişkin 4 sanığın yargılandığı davada 18 yaşından küçük iki sanık hakkında, “ihmal suretiyle adam öldürme” ve “hürriyeti tehdit” suçlarından cezalarında indirim uygulanarak toplamda 13 yıl 4’er ay, sanıklar Ufuk Bökü ve Gürkan Kalmaz’ın ise “hürriyeti tehdit” suçundan 5 yıl hapisle cezalandırılmalarına karar verildi. 

    İstanbul’un Sultangazi ilçesinde uçurumda cesedi bulunan 15 yaşındaki Elif Çakal’ın ölümüne ilişkin 4 sanığın yargılandığı davada duruşma savcısı sanıklar Ufuk Bökü ve Gürkan Kalmaz’ın “ihmali davranışla çocuğu kasten öldürme”, “birden fazla kişiyle birlikte çocuğu hürriyetinden yoksun kılma”, “sağlık için tehlikeli madde temin etme” suçlarından 24 yıl 6 aydan 40 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları, suça sürüklenen çocuklar S. ve T. hakkında ise olay günü 18 yaşından küçük olmaları nedeniyle indirim uygulanarak 3 yıldan 22 yıl 11 aya kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etmişti. 

    Bugün 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edilen duruşmada taraf avukatları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ve sanıklar S.T. ve T.Y. hazır bulundu.

    2  SANIK HAKKINDA 13 YIL 4’ER AY, DİĞER 2 SANIK HAKKINDA İSE 5 YIL HAPİS CEZASI

    Suça sürüklenen çocuklar S.T. ve T.Y. hakkında, “adam öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi, ceza eylemin ihmalle işlendiği anlaşıldığı gerekçesiyle indirim uygulanarak 20 yıla düşürüldü. Ayrıca suçun işlendiği tarihte sanıkların 18 yaşından küçük olmaları sebebiyle takdir indirimi uygulayan mahkeme, sanıkların 10 yıl hapisle cezalandırılmalarına karar verdi. Her iki sanığa ayrıca Elif Çakal’a yönelik, “hürriyeti tehdit” suçundan ise indirim uygulanarak 3 yıl 4 ay hapis cezası verilmesine karar verildi. 

    Mahkeme heyeti, sanıklar Gürkan Kalmaz ve Ufuk Bölücü hakkında ise “hürriyeti tehdit” suçundan indirim uygulanarak 5 yıl hapis cezası verilmesini kararlaştırdı. Tüm sanıklar hakkında da “sağlık için tehlikeli madde temini” suçundan beraat kararı verildi. Adli kontrol şartlarının  devamına hükmedildi.

  • MUĞLA BÜYÜKŞEHİR MECLİSİ 2023’TE UYUM İÇİNDE ÇALIŞTI

    MUĞLA BÜYÜKŞEHİR MECLİSİ 2023’TE UYUM İÇİNDE ÇALIŞTI

    Muğla Büyükşehir Belediye Meclisi 2023 yılında 337 karar aldı. Bu kararların 98,8’i oybirliği ile alındı.

    Muğla Büyükşehir Belediye Meclisi 2023 yılının son meclis toplantısını, 14 Aralık Perşembe günü Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi’nde gerçekleştirdi. Aralık ayı meclisinde 35 madde görüşüldü ve 26 adet karar, oybirliği ile alındı.

    2023 yılı içerisinde biri olağanüstü olmak üzere ek oturumla 14 kez toplanan Muğla Büyükşehir Belediyesi, 337 meclis kararını oybirliği ile alarak Muğla için hizmet üretti. Kararların yüzde 98.8’ini oybirliği ile alan Büyükşehir Belediyesi Meclisi, 13 ilçeden gelen 68 meclis üyesinden oluşuyor.

    “BÜYÜKŞEHİR MECLİSİMİZ BİRLİKTE, UYUM İÇİNDE MUĞLA İÇİN ÇALIŞIYOR”

    Muğla’nın birbirinden değerli ilçelerinden gelen meclis üyeleri ile Muğla için çalıştıklarını söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, meclis kararlarının yüzde 98,8’inin oybirliği ile alınmasının da birlikten nasıl kuvvet doğduğunu gösterdiğini söyledi.

    Başkan Gürün, “13 ilçeden gelen kıymetli meclis üyelerimizle her ay Muğlamıza daha iyi hizmet verebilmek için toplanıyor, kararlar alıyoruz. Farklı partilerden oluşan meclis üyelerimizle 2023 yılında 337 karar aldık. Bu kararların yüzde 98,8 oybirliği ile alındı. Tüm meclis üyelerimize Muğlamız için verdikleri emekler ve birlikte uyum içinde çalıştığımız için çok teşekkür ediyorum” dedi.

  • TEPEBAŞI’NDA KADINLAR HEM SOSYALLEŞİYORLAR HEM EKONOMİLERİNE KATKI SUNUYORLAR

    TEPEBAŞI’NDA KADINLAR HEM SOSYALLEŞİYORLAR HEM EKONOMİLERİNE KATKI SUNUYORLAR

    Tepebaşı Belediyesi’nin Belde Evleri’nde düzenlenen örgü ve giyim kursuna katılan kadınlar, bluzdan eteğe, pantolondan elbiseye kadar kendi giyeceklerini kendileri üretiyor.

    Tepebaşı Belediyesi, gerçekleştirdiği kurslar ile kent sakini kadınlar için faydalı eğitimler sunmaya devam ediyor. Aşağı Söğütönü Belde Evi’nde düzenlenen giyim kursu da Eskişehirli kadınların ilgisi ile devam ediyor. Aşağı Söğütönü Belde Evi’nde düzenlenen giyim kursuna katılan kadınlar, eğitmenler eşliğinde tekstil ürünü üretmeyi öğreniyor. Aile ortamı sıcaklığında bir araya gelen kadınlar etek, pantolon, bluz, elbise, kazak gibi birçok ürünü kendileri imal ediyor. Belde Evi’nde kurslara katılan kadınlar da kurslardan memnun olduklarını belirterek Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’a ve ekip arkadaşlarına teşekkürlerini iletiyor.

    “EV EKONOMİMİZE KATKIMIZ OLUYOR” 

    Giyim kursuna katılan Emel Ergen, “Aşağı Söğütönü Belde Evi’nde dikiş kursunu duyunca gelmek istedim. Emekliyim kendim. Evde oturuyordum, boş zamanım çoktu. Ne yapabilirim diye düşündüm. Sağ olsun Başkanımız Ahmet Ataç ve buradaki ekip arkadaşlarımız bize çok yardımcı oldular. Hiçbir ücret ödemeden bu hizmeti bize sundular. Ben çok keyif alıyorum. Biz şu an 28 kişiyiz. 2 ay olmasına rağmen etekler, pijamalar, elbiseler dikiyoruz kendimize. Hem ev ekonomisine de katkımız oluyor. Kendimiz üretince daha ekonomik oluyor. Bu çok keyifli bir şey. Ben emeği geçen başta Tepebaşı Belediye Başkanımız Ahmet Ataç olmak üzere ekip arkadaşlarına teşekkür ediyorum. Bu hizmetlerin yayılarak devam etmesini istiyorum. Hanımlar evde oturmasınlar ve kendi yeteneklerine uygun kurslara gitsinler ve üretsinler. Üretmenin yaşı yok” dedi.

    Hatice Sarısoy, “Burada çok şey öğreniyoruz. Gömlek, pijama çanta diktim. Çok güzel şeyler dikiyoruz. Bu sene ilk kez katıldım. Ben çok beğendim. Allah razı olsun başkanımızdan” diye konuştu.

  • MENTEŞE BELEDİYE TİYATROSU’NUN OYUNLARINI 29 BİN KİŞİ İZLEDİ

    MENTEŞE BELEDİYE TİYATROSU’NUN OYUNLARINI 29 BİN KİŞİ İZLEDİ

    Menteşe Belediye Tiyatrosu’nun kurulduğu 2019 yılından bu yana sahnelediği 12 çocuk, 9 yetişkin tiyatro oyununu toplam 29 bin 960 sanatsever izledi.

    Menteşe’nin kültür ve sanat hayatına katkı koymak, kenti tiyatroyla buluşturarak tiyatro sanatçılarının yetiştirilmesine katkı sunmak için kurulan Menteşe Belediye Tiyatrosu tarafından sahnelenen oyunları toplam 29 bin 960 kişi izledi.

    Menteşe Belediye Tiyatrosu’nun sahnelediği oyunları ve verdiği eğitimleri ile Menteşe’nin sanat hayatına önemli bir katkı sunduğunu belirten Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, şunları söyledi:

    “Tiyatro kurulduğu kenti barış, sevgi ve hoşgörü dolu bir sahneye çevirir. Belediye tiyatromuzda ilk günden bu yana Menteşe’de, Bodrum’da, Fethiye’de, Denizli’de ve İzmir’de sahnelediği oyunlar ile binlerce sanatsevere hitap etti. Ayrıca eğitmenlerimiz tarafından tiyatro, yaratıcı drama ve diksiyon alanlarındaki 88 sınıftaki çocuk ve yetişkin kategorilerinde 2 Bin 88 öğrenciye eğitim verildi.Toplamda 21 oyunu 75 kere sahneleyen belediye tiyatromuz 30 bine yakın sanatsever için oyun sergiledi. Belediye tiyatromuz 2023 yılı içerisinde de 2 yetişkin, 15 çocuk oyununu izleyiciler ile buluşturdu. Tiyatromuzun her oyununda salonları doldurup taşıran tüm sanatseverlere teşekkür ediyorum. Belediye tiyatromuz ile kentimizin kültür sanat hayatına katkı koymaya devam edeceğiz.”