Blog

  • TBMM’DE BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ… AHMET EŞREF FAKIBABA: “MESAİ SONRASI DOKTORLARA ÇALIŞMA İZNİ VERİN, DEVLET HASTANELERİNDE, MUAYENEHANELERİNDE, ÖZEL HASTANELERDE GİTSİNLER HASTA BAKSINLAR”

    İYİ Parti Ankara Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba, TBMM Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmelerinde; “Sağlıkta birinci, ikinci, üçüncü basamak sisteminin işler hâle getirilmesi gereklidir. Mesai sonrası doktorlara çalışma izni verin lütfen, devlet hastanelerinde, muayenehanelerinde, özel hastanelerde gitsinler hasta baksınlar. Uygun olan eski hastanelerin derhâl yeniden açılması, şehir hastaneleri yerine çeşitli semtlerde 200 ile 600 arası rantabl hastanelerin yapılması… Özel hastanelerde devletin vermiş olduğu fiyatlar uygulanmalıdır ve Bakanlık bununla ilgili gerekli denetimi yapmalıdır” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Sağlık Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan İYİ Parti Ankara Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba, şunları ifade etti:

    “BAZI BRANŞLAR İÇİN RANDEVU ALMAK ÇOK ZOR VE HATTA AYLARI BULMAKTADIR”

    “2007 ve 2011’deki seçimlerin kazanılmasında bana göre sağlıktaki başarının önemi büyüktü ancak daha sonra sağlık sisteminde gerileme ve sıkıntılı dönem başladı. Hastaların sıkıntılarını 6 ana başlıkta toplayabiliriz: Bir, randevu almakta zorluk; iki, görüntüleme ve bazı tetkikler için çok ileri tarihe randevu verilmesi; üç, hasta memnuniyetsizliği; dört, şehir hastanelerine ulaşımın çok zor ve pahalı oluşu; beş, ilaca erişimin zorluğu; altı, katkı payının çok yüksek oluşu. Özellikle, hastaneden hastaneye değişmekle beraber, bazı branşlar için randevu almak çok zor ve hatta ayları bulmaktadır. Örneğin, göz muayenesi olmak isteyen şu kardeşimize üç ay sonraya randevu günü verilmiştir. Aynı şey, tetkikler için de geçerlidir; memede kitlesi olan bir hasta için sekiz ay sonrasına ultrason randevusu verilmiştir.

    “YOĞUNLUKTAN DOLAYI DOKTORUN HASTAYA BEŞ DAKİKADAN FAZLA ZAMAN AYIRAMAMASI HASTALARIN MEMNUNİYETSİZLİĞİNİN BAŞINDA GELMEKTE”

    Bazı illerde uzun hasta kuyrukları ve 1 doktorun bir günde 100’ün üzerinde hasta bakması ve bu yoğunluktan dolayı doktorun hastaya beş dakikadan fazla zaman ayıramaması hastaların memnuniyetsizliğinin başında gelmektedir. Bu saydığım sebeplerden dolayı özellikle özel hastanelere gitmek zorunda bırakılmıştır hastalarımız. Şehir hastanesinin ulaşımına gelince, kuleler arasındaki uzun mesafeden dolayı hastane içinde bile ulaşımda büyük zorluklar var. Örneğin, yaşlı bir hastanın bir kuleden bir kuleye gitmek için taksiye binmek zorunda kaldığını yakınları bana iletmişti.

    “VATANDAŞ EN BASİT GRİBAL ENFEKSİYON REÇETESİNE BİLE ECZANEDE 70 TÜRK LİRASI VERMEK ZORUNDA KALIYOR KATKI PAYI OLARAK”

    Kur farkından dolayı ilaç tedarikinde de büyük bir kriz görülmekte, her ne kadar son zamanlarda bu azalmış olsa da hastalar zaman zaman eczane eczane gezerek ilaç aramaktadırlar. Bu durum hastaları, eczacıları ve doktorları mağdur etmektedir. Vatandaş en basit gribal enfeksiyon reçetesine bile eczanede 70 Türk lirası vermek zorunda kalıyor katkı payı olarak. Benim burada haykırmak istediğim, dar gelirli vatandaşlarımız özel hastaneye gitmek mecburiyetinde bırakılmaktadır ve Bakanlığın belirlediği fiyatın çok üstünde özel hastaneye ücret ödemek zorunda kalmakta sanki kasıtlı olarak hastalarımız özel hastaneye gönderilmektedir.

    “100-150 ARASI HASTAYA BAKMAK, BAŞTA, DOKTOR ARKADAŞLARIMIZ İLE  HASTALARIMIZI KARŞI KARŞIYA GETİRMEKTEDİR”

    Sağlık çalışanlarının problemlerine gelince, onları da 5 grupta toparlıyorum: Ağır çalışma koşulları, bir; itibarsızlaştırma, iki; sağlıkta şiddet, üç; gelir seviyesinde düşüklük, dört; yurt dışı arayışları, beş. 100-150 arası hastaya bakmak, başta, doktor arkadaşlarımız ile hastalarımızı karşı karşıya getirmektedir ve sağlık çalışanlarını çok yormaktadır. Bu durum, her iki tarafın da memnuniyetsizliğine sebep olmaktadır. Sağlık sistemindeki aksaklıklar nedeniyle, başta doktor arkadaşlarım olmak üzere, sağlık çalışanlarına karşı hasta yakınları tarafından şiddet uygulanmaktadır.

    “TÜRKİYE’DE SAĞLIK PERSONELİNE ÖDENEN MAAŞ, GELİŞMİŞ ÜLKELERLE KIYASLANMAYACAK KADAR DÜŞÜK”

    Türkiye’de sağlık personeline ödenen maaşın, gelişmiş ülkelerle kıyaslanmayacak kadar düşük olduğu aşikârdır. Devlette çalışan bir profesör doktor hocamızın bile şayet evi yoksa bundan sonra ev alması hayal olmuştur. Geçen yıl ve bu yıl binlerce hekimimiz Bakanın söylediği gibi para için Türkiye’yi terk etmemişlerdir, çok az bir kısmı Arap ülkelerine gitmeyi tercih ederken çok büyük bir kısmı ise Almanya’ya ve Avrupa’ya gitmeyi tercih etmişlerdir.

    “MESAİ SONRASI DOKTORLARA ÇALIŞMA İZNİ VERİN, DEVLET HASTANELERİNDE, MUAYENEHANELERİNDE, ÖZEL HASTANELERDE GİTSİNLER HASTA BAKSINLAR”

    Sağlıkta birinci, ikinci, üçüncü basamak sisteminin işler hâle getirilmesi gereklidir. Mesai sonrası doktorlara çalışma izni verin lütfen, bu insanlar kahvede oturmasınlar, devlet hastanelerinde, muayenehanelerinde, özel hastanelerde gitsinler hasta baksınlar, hiç olmazsa doktor sayısını azaltalım. Uygun olan eski hastanelerin derhâl yeniden açılması, şehir hastaneleri yerine çeşitli semtlerde 200 ile 600 arası rantabl hastanelerin yapılması… Özel hastanelerde devletin vermiş olduğu fiyatlar uygulanmalıdır ve Bakanlık bununla ilgili gerekli denetimi yapmalıdır, marketlerde nasıl yapılıyorsa hiç olmazsa özel hastanelerde de denetim yapılmalıdır; özel hastane ruhsatlarının rant olarak kaldırılması şarttır. Eski askerî hastanelerin tekrar açılması sağlanmalıdır.”

     

  • ANKARA BÜYÜKŞEHİR’DEN MEVLANA’YI ANMA TÖRENİ

    ANKARA BÜYÜKŞEHİR’DEN MEVLANA’YI ANMA TÖRENİ

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, Mevlana’nın 750. vuslat yıl dönümü dolayısıyla Gençlik Parkı Kültür Merkezi Necip Fazıl Salonu’nda düzenlenen anma törenine ev sahipliği yaptı. Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı Kadın ve Aile Şube Müdürlüğüne bağlı Dikmen Kadın Lokalleri üyelerinden oluşan tiyatro ekibi, Mevlana şiirlerinden oluşan oratoryo gösterisi sergilerken,  program semazen gösterisi ile devam etti.

    Ülke tarihini ve kültürünü dünyaya tanıtmayı amaçlayan Ankara Büyükşehir Belediyesi, 750. vuslat yıl dönümü dolayısıyla anma töreni düzenledi.

    Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı tarafından Gençlik Parkı Kültür Merkezi Necip Fazıl Salonu’nda gerçekleştirilen anma törenine Başkentliler yoğun ilgi gösterdi.

    DOSTLUK, SEVGİ VE BİRLİKTELİK: HZ. MEVLANA SAYGIYLA ANILDI

    Dostluk, sevgi ve birliktelik teması içeren anma programında Başkentteki Kadın Lokali üyeleri, Mevlana’yı saygıyla andı.

    Kadın ve Aile Şube Müdürlüğü Kadın Lokalleri Koordinatörü Ümmühan Dumrul, vatandaşların göstermiş olduğu yoğun ilgiden dolayı memnuniyetini dile getirerek, “Sevgi ve hoşgörü temsilcisi olan Hz. Mevlana’nın 750. vuslat yıl dönümü dolayısıyla burada toplanmış bulunuyoruz. Ankara Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı olarak kadın lokallerinin düzenlemiş olduğu şiir dinletisi ve semazen gösterisi ile vatandaşlarımızla bir araya geldik. Sevginin, dostluğun ve hoşgörünün bir arada paylaşıldığı güzel bir etkinlik oldu. Katılımlarından dolayı herkese çok teşekkür ediyorum. Emeklerinden dolayı tüm kadın lokali personellerimize de gönülden şükranlarımızı sunuyoruz” dedi.

     

  • BELMEK KURSİYERLERİNDEN YENİ YIL İÇİN EL EMEĞİ HEDİYELER

    BELMEK KURSİYERLERİNDEN YENİ YIL İÇİN EL EMEĞİ HEDİYELER

    Ankara Büyükşehir Belediyesi Meslek Edindirme Kursları’na  (BELMEK) katılan ve el becerilerini geliştiren kursiyerlerin ürettiği el emeği ürünler, yeni yılda sevdiklerine hediye almak isteyenler için farklı alternatifler sunuyor. Başkent Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi aracılığıyla tasarım ürünler, Gökkuşağı Kamu Pazarı ile Zafer Çarşısı içerisinde bulunan satış mağazasından veya ‘www.baskentkadingirisimi.com’ adresi üzerinden satın alınabiliyor.

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, Başkentte meslek edindirme programları ile kadın istihdamına katkı sağlamayı sürdürüyor.

    Meslek Edindirme Kurslarında  (BELMEK) kursiyerler tarafından üretilen el emeği tasarım ürünleri yeni yılda da sevdiklerine hediye almak isteyenler için farklı alternatifler sunuyor. Değişik kategorilerde birçok ürünün yer aldığı koleksiyonlar, Başkent Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi aracılığıyla Gökkuşağı Kamu Pazarı ile Zafer Çarşısı içerisinde bulunan satış mağazalarından ve online olarak ‘www.baskentkadingirisimi.com’ adresinden satışa sunuluyor.

    YENİ YILIN ANLAMLI HEDİYELERİ BAŞKENTLİ KADINLARIN ELİNDEN ÇIKIYOR

    Yılbaşı yaklaşırken, sevdiklerine sıra dışı ve anlamlı hediyeler seçmek isteyenler el yapımı takılar, ev dekorasyon ürünleri, yağlı boya tabloları ve daha birçok farklı kategoride benzersiz ürünleri satış mağazalarından ve online olarak temin edebiliyor.  Özel tasarımlar ve hediyelikleri satın alanlar, Başkentli kadınların ekonomisine ve istihdamına da katkı sağlamış oluyor.

    Mesleki eğitim veren BELMEK’ te kadınların hem meslek edindiğini hem de ürettikleri ürünlerin pazarlanması ve satılmasına imkân sağlandıklarını söyleyen Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı Meslek Edindirme Şube Müdürü Haluk Erdemir, “Gökkuşağı Kamu Pazarı ve Zafer Çarşısı içerisinde 2 adet satış mağazamız bulunmaktadır. Buralardaki ürünlerin tamamı, BELMEK’te eğitim gören kadınlarımızın el emeği, göz nuru ürünlerinden oluşmaktadır. Aynı zamanda kadın sığınma evlerinde kalan kadınların ürettiği ürünlerinde satılmasına imkân sağlıyoruz. Bütün bu satışların yapılabilmesi için Belediyemizin destekleriyle bir kadın kooperatifi kuruldu. Başkent Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi üzerinden satışlar yapılmaktadır. BELMEK’te öğrenim gören bütün kadınların sadece eğitim alan değil, öğrendikleri mesleklerle de bunlarla aile ekonomilerine bir katkı sağlayabilmeleri için kuruldu. Bizim kültürümüzde hediyeleşmek çok önemli bir yer tutmaktadır. Kadın emeğinin ön plana çıktığı bütün bu eserleri satış noktamızda ve online olarak takdime sunduk” diye konuştu.

    İŞTE KADIN EMEĞİ ÜRÜNLERİN SATIŞ SERÜVENİ

    Yeteneklerini geliştiren ve ürettikleri ürünleri satarak kendi becerilerini sergileme fırsatı da bulan kadınların ürünleri Başkent Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi aracılığıyla satılıyor. Kooperatif her ayın ilk çarşamba gününü ürün toplama günü olarak belirlemiş olup, ürününün satılmasını isteyen kursiyer ürün toplama komisyonuna ürününü teslim ediyor, kayıt ve barkodlama işleminden sonra satış mağazalarında sergilenen ürün satıldıktan sonra kursiyerin hesabına parası aktarılmış oluyor.

     

     

  • KARŞIYAKA’DA 1 YILDA YAKLAŞIK 40 BİN CAN DOSTA YARDIM ELİ UZATILDI

    KARŞIYAKA’DA 1 YILDA YAKLAŞIK 40 BİN CAN DOSTA YARDIM ELİ UZATILDI

    Karşıyaka Belediyesi, sokak hayvanlarının yaşam koşullarını iyileştirmek ve hastalıklardan korunmalarını sağlamak amacıyla sürdürdüğü çalışmalara devam ediyor. Bu kapsamda 2023 yılında toplam 4 bin 250 can dost kısırlaştırıldı, 33 bin 382 can dosta ise çeşitli sağlık sorunları nedeniyle tedavi uygulandı. Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Karşıyaka bizim olduğu kadar onların da evi, onların da yuvası. Can dostlarımızın sağlıklı, iyi ve konforlu bir yaşam sürmesine katkıda bulunmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

    Sosyal belediyecilik ilkesi çerçevesinde her alanda faaliyetler yürüten Karşıyaka Belediyesi, can dostların ilçedeki yaşam koşullarının iyileştirilmesine yönelik gerçekleştirdiği çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor. Veteriner İşleri Müdürlüğü ekipleri tarafından yürütülen çalışmalar çerçevesinde kısırlaştırma, tedavi, bakım ve aşılama çalışmaları ile birlikte toplumsal farkındalık ve bilinç oluşturulması amacıyla seminerler, sahiplendirme etkinlikleri ve festival düzenlendi.

    870 CAN DOST SAHİPLENDİRİLDİ

    2023 yılı içinde yaklaşık 40 bin can dosta müdahale ederek tedavilerini gerçekleştiren, 4 bin 250 kedi ve köpeği kısırlaştırarak doğal ortamına bırakan Belediye Veteriner İşleri Müdürlüğü, 33 bin 382 can dosta çeşitli sağlık sorunları nedeniyle tedavi uyguladı. Kırık, çıkık, göz hastalıkları vb. sebeplerle 650 sokak hayvanı operasyona alındı. Düzenlenen 4 sahiplendirme etkinliğinin de katkısıyla toplam 870 sokak hayvanı yeni yuvalarına kavuşturuldu.

    SEMİNER VE EĞİTİMLER İLE TOPLUMSAL BİLİNÇ ARTIRILDI

    Veteriner İşleri Müdürlüğü rutin çalışmalarının yanı sıra toplumsal farkındalığı artırmak, yurttaşlarda sokak hayvanlarının korunması ve doğru bakım uygulanması konularında bilinç oluşturulmasına katkı sunmak amacıyla çeşitli seminer, eğitim ve etkinlikler düzenlendi. Karşıyaka 2023 yılında 2 petshop eğitimi, 2 yerel hayvan koruma etkinliği, 2 köpeklerin dili etkinliği, 1 pati yaka etkinliği ve 4 sahiplendirme etkinliğine ev sahipliği yaptı.

    İHBARLARA TİTİZLİKLE YANIT VERİLİYOR

    1 yıllık süreçte müdürlüğe iletilen 3 bin 501 sayıda ihbara yanıt veren ekipler, ihbara konu olan sokak hayvanını Cordelion Taypark veya Şantiye Tesisleri’nde bulunan kliniğe götürüyor. Kliniğe götürülen hayvanlar, kısırlaştırma işlemi ve tedavi sürecinin tamamlanmasının ardından tekrar yaşam alanlarına bırakılıyor. Kontrolsüz üremenin önüne geçmek için kısırlaştırma çalışmalarını da titizlikle yürüten Karşıyaka Belediyesi, bu yoğun çalışmaları ile İzmir’deki ilçe belediyeleri arasında en fazla kısırlaştırma işlemi uygulayan belediye konumunda bulunuyor. Karşıyaka Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü’ne ihbarda bulunmak isteyen vatandaşlar ambulans hattı için 0232 324 44 19, can dostlar masası için ise 0232 399 40 00 numaralı hatlardan iletişime geçebiliyor.

    “ONLARIN DA YUVASI”

    Can dostlar için de sağlıklı, güvenli ve yaşanabilir bir kent oluşturma amacıyla çalıştıklarını vurgulayan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Can dostlarımızın sağlığını, yaşam kalitesini ve konforunu çok önemsiyor; çalışmalarımızı da bu doğrultuda şekillendiriyoruz. Veteriner İşleri Müdürlüğü’müzün öncülüğünde gerçekleştirilen çalışmalar ile kontrollü üremeyi sağlamak ve can dostlarımızı hastalıklardan korumak için kısırlaştırma çalışmalarında titizlikle ilerliyoruz. Can dostlarımızın sağlık kontrollerini, kısırlaştırmasını, tedavi ve bakımlarını yaptıktan sonra kendi yaşam alanlarına geri bırakıyoruz. Bununla birlikte düzenlediğimiz bilgilendirici etkinlikler ile toplumsal farkındalığa katkı sunuyoruz. Karşıyaka bizim olduğu kadar onların da evi, onların da yuvası. Onlar için de yaşanabilir bir kent oluşturmak için yürüttüğümüz çalışmalara devam edeceğiz” dedi.

     

     

  • TBMM’DE BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ… TURHAN ÇÖMEZ: “İNGİLİZ HASTA BURADA YAZILAN REÇETEYİ LONDRA’DA ALSIN, İSTİFA EDECEĞİM. GELEN DOKTORLARA VATANDAŞLIK VERDİNİZ, TÜRKÇE BİLMİYORLAR. ONLARIN İŞİNİ KOLAYLAŞTIRMAK İÇİN YAPTINIZ”

    İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, TBMM Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmelerinde; geçen aylarda E-Reçetem sistemine Türkçe dışında 5 dil daha eklenmesine tepki göstererek “Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama yok. Bakandan bir talebim var, bir İngiliz hastaya bir reçete yazsın, Bu hasta bu reçeteyi Londra’daki eczaneden alsın, ben bugün hem milletvekilliğinden istifa edeceğim hem de milletimizden özür dileyeceğim. Peki siz, doğruyu söylemediğiniz için, bu milleti doğru yönlendirmediğiniz için istifa edecek misiniz? Bu ülkede 10 milyonu aşkın Suriyeli var gelen doktorların hepsine vatandaşlık verdiniz, doktor lisansı verdiniz, eczacılara da onu yaptınız ve Türkçe bilmiyorlar, onların işini kolaylaştırmak için yaptınız” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Sağlık Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, şunları söyledi:

    “BUGÜN 200 KİŞİLİK AMFİLERDE TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİ 600 KİŞİ OLARAK EĞİTİM ALMAK ZORUNDALAR”

    “Şu steteskopu bir hekim eline alıp hasta bakabilmek için binlerce saat çalışma, sayısız sınava girmek, gençliğinin bir kısmını heba etmek ve hayatının geri kalan kısmını da insanlığa vakfetmek durumundadır. Bugünün Türkiye’sinde ne yazık ki tıp eğitimi can çekişiyor. Bugün 200 kişilik amfilerde tıp fakültesi öğrencileri 600 kişi olarak eğitim almak zorundalar. Mesele sadece amfilerde ders dinlemek de değil, bu gençler nasıl pratik yapacak, nasıl hasta görecekler, bu mümkün değil.

    “TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİ STETESKOP VE ÖNLÜK ALACAK PARALARI OLMADIĞINDAN ŞİKAYETÇİ”

    Çok sayıda tıp fakültesi öğrencisiyle bir araya geldim geçtiğimiz haftalarda öylesine dertliler ki. Şu steteskopu alacak paralarının olmadığından şikayet ediyorlar. 100 dolardı şu steteskop, bunu alacak paralarının olmadığından şikayer ediyorlar. Ve maalesef hastanede giymek için önlük dahi alacak paraları yok. Fakirliğin diz boyu olduğu ülkemizde ne olurdu bu gençlere birazcık eğitim yardımı yapsaydınız? Doktorlara yıllık verilen giyim yardımı 62 lira 71 kuruş. Ayağınızdaki marka çorabı alamazsınız bu parayla. Maalesef doktorunuza yıllık giyim yardımı olarak layık görüyorsunuz. Sayısını kendinizin bile hatırlamadığınız dev hastaneler zincirinize devletten aldığınız teşvik milyarlarca lira, doktora. öğrenciye para kalmıyor tabiyatıyla. İntern doktorlara mütevazı bir maaş veriliyor. Yazık değil mi bu gençlerin emeğine, devletten aldığınız milyarlarca lira yetmiyormuş gibi hayatlarının baharındaki gençleri gece gündüz çalışıp emeklerini istismar ediyorsunuz bu da asla kabul edilecek bir durum değil. Sağlık meslek liselerine gelelim, neden Sağlık Bakanlığı’ndan alıp Milli Eğitim Bakanlığı’na verdiniz? Kim denetliyor eğitimin kalitesini, planlamayı kim yapıyor?

    “YURT DIŞINA GİDEN DOKTORLARA PARA İÇİN GİDİYORLAR DEDİNİZ, BU BİZİM MESLEKTAŞLARIMIZA BÜYÜK HAKSIZLIK”

    Giden doktor sayısı 10 bini geçti, rakamlara itiraz etmeyin rakamlar doğru. Para için gitmiyorlar geleceklerinden endişe ettikleri için, sağlığı politize ettiğiniz için, mobbinge uğradıkları için, uzun ve tahammül edilmez çalışma saatleri için, sağlıkta yaşanan şiddet nedeniyle gidiyorlar. Size bunları anlattım ve para için gidiyorlar dediniz, bu bizim meslektaşlarımıza büyük haksızlık.

    “LONDRA’DA HASTANE AÇMAK İÇİN SİZE BEDAVA BİNA VERECEK, ARSA, TEŞVİK VERECEK BİR YAPI, DEVLET BULAMADINIZ DEĞİL Mİ”

    Birkaç yıl önceydi Londra’da sağlık merkezinde çalışıyorum, bir Türk yatırımcı grup geldi randevu istedi, görüştük. Türkiye’de hastaneler grubumuz var Londra’ya açılmak istiyoruz dediler, kartvizitlerini uzattılar, ne yazıyordu biliyor musunuz üzerinde? Medipol yani Bakanın hastaneleri… Dedim ki gelenlere gidin Bakana söyleyin geldiğiniz kişi benim, benimle iş yapıp yapmamaya karar versin. Sonra da ortadan kayboldular. Açamadınız değil mi Londra’da hastane, orada size bedava bina verecek, arsa, teşvik verecek bir yapı, devlet bulamadınız değil mi?

    “SURİYELİ DOKTORLARIN DİPLOMALARI GERÇEK Mİ DEĞİL Mİ ARAŞTIRMIYORSUNUZ”

    Gelelim Suriyelilere, diplomaları gerçek mi sahte mi araştırmıyorsunuz, sözlü beyan yetiyor, Türkçe sınavı var mı yok, mülakat var mı ona da ihtiyaç yok, bir iyi hal kağıdı istiyor musunuz Suriyelilerden, hayır ona da gerek yok. Sonra diploması, vatandaşlık hazır. Bunlar Türkçe bilmiyor olsun reçeteleri Arapça yazsınlar. Ya eczaneler? Zaten onların da çoğu Suriyeli, onlara da Arapça reçete anlama hakkı verdik dolayısıyla sistem çözüldü. Bu şekilde sağlık sistemi çözülmeye çalışılıyor, bu bir kara mizah.

    “YILLIK DİŞ HEKİMİ MEZUNUMUZUN SAYISI 12 BİNİ BULUYOR, OYSA ÜLKENİN İHTİYACI 2 BİN 500”

    Şu anda yıllık diş hekimi mezunumuzun sayısı 12 bini buluyor, oysa ülkenin ihtiyacı 2 bin 500. Sayının çok atması beraberinde eğitim kalitesinin düşmesini de getiriyor. Yeni mezun diş hekimlerimizin çoğu ekonomik imkanları olmadığı için muayenehane açamıyor, yasa izin vermediği için bir başka muayenehanede çalışamıyorlar. Diş hekimliği fakültelerinin planlanması son derece önemli.

    “57 ECZACILIK FAKÜLTESI VAR TÜRKIYE’DE ANCAK BIR TEK ORIJINAL TÜRK ILACI YOK”

    Ülkemizde 2023 yılında ilaca harcanan paranın 175 milyar lirayı bulacağı tahmin ediliyor, bunun yüzde 60’ı yerli yüzde 40’ı ithal. Yerli olanın da asıl etken maddesinin neredeyse tamamı ithal. Türkiye’de, ilaç fiyatları Euro üzerinden değerlendiriliyor ve bugün Cumhurbaşkanının imzasıyla yayınlanan bir kararnameyle ilaca yine Euro gerekçesiyle yüzde 25 zam yapıldı, bütün Türkiye’ye hayırlı olsun. Eczacılık fakültelerinin planlamasında da büyük hatalar yapıldı. Popülist politikalar uğruna plansızca açılan eczacılık fakültelerinden mezun olanların yüzde 30 kadarı istihdam fazlası. 57 eczacılık fakültesi var Türkiye’de ancak bir tek orijinal Türk ilacı yok, bir tane orijinal formülümüz yok. Sadece 3 eczacılık fakültesi olan İrlanda’nın yıllık ilaç ihracatı 65 milyar dolar. Türkiye’nin eczacılık fakülteleri açmak yerine yerli ve millî ilaç sanayisine destek vermesi, proje bazlı desteklerle AR-GE desteği vermesi şart; aksi hâlde, sistemin bu ithal ilaçla sürdürülebilmesi mümkün değil. Sadece İstanbul’da 200 kadar Suriyeli eczacı var ve bunların hepsine Türk vatandaşlığı verildi. Türk eczacılarının yüzde 30’u istihdam dışı ama Suriyeliler elini kolunu sallaya sallaya geldiler, hiçbir sınava girmeden, sadece denetlenmeyen diplomalarını ibraz edip, gösterip kalktılar bu ülkede eczacı oldular ve istisnasız bunların hepsine Türk vatandaşlığı verildi, hepsinin SGK’yle anlaşması var.

    “SINIRDA YAKALANMIŞ BU MILYONLARCA ILACIN AKIBETINI MUTLAKA BULUP BU ÜLKEYE, BU MILLETE HESAP VERMENIZ LAZIM”

    Bu arada SGK’yle ilgili rakamlara şöyle bir baktım; SGK’nin geçen yılki finansman açığı tam 47 milyar lira, bu yılın ilk dokuz ayında ise 40 milyar lirayı buldu; kocaman bir kara delik. Geçtiğimiz günlerde Kilis Öncüpınar Sınır Kapısı’nda yapılan bir operasyonda milyonlarca liralık ilaç yakalandı, milyonlarca liralık ilaçlar Suriye’ye gidiyordu. Bu ilaçların akıbetini sordu Vekilimiz size, dediniz ki: ‘Bizim işimiz değil; savcılık, gümrük ve Emniyetin işi.’ İçişleri Bakanımız da burada, belki bugün yapacağı konuşmada buna da açıklık getirir. Sağlık Bakanına soracağım: Bu ilaçlardan siz sorumlu değilsiniz de neden sorumlusunuz? İlaçların karekodunu okutsanız, oradan bu ilacın menşei, nereden çıkmış, nereye gidecek belli. Dolayısıyla sınırda yakalanmış bu milyonlarca ilacın akıbetini mutlaka bulup bu ülkeye, bu millete hesap vermeniz lazım. Acaba Suriyeli doktorların Suriyeli eczacılarla kurdukları çetelerin ve devlet içindeki uzantıların ne olduğu ortaya çıkacak, bundan mı kaygı duyuyorsunuz? Eğer bu durum medeni bir ülkede yaşansa o ülke ayağa kalkar. Bu ülkede doktorlara hiçbir sınava girmeden, hiçbir şey yapılmadan diploma veriliyor, vatandaşlık veriliyor; eczacılara aynı şey yapılıyor ve bunlar tırlar dolusu milyonlarca liralık ilacı alıp Türkiye’den Suriye’ye götürüyor ve biz bunun akıbetini hiç kimseye soramıyoruz.

    “TÜRK VATANDAŞI ECZANELERDEN MUAYENE KATKI PAYI ÖDÜYORLAR FAKAT SAYILARI 10 MİLYONU BULAN SURİYELİLER BİR TEK KURUŞ PARA ÖDEMİYOR”

    Gelelim ilaç ve muayene katkı payına. Bu ülkede yaşayan her bir Türk vatandaşı, hastaneye gittikleri zaman muayene katkı payı ödüyorlar, ilaçlarını almaya gittikleri zaman eczanelerden muayene katkı payı ödüyorlar fakat sayıları 10 milyonu bulan Suriyeliler bir tek kuruş para ödemiyor. Bu ülkeye hiçbir katkısı olmayan, yük getiren, külfet getiren bu güruha her şey bedava, bu ülkenin asil evlatları hastaneye gittiklerinde, doktora muayene olmak için, ilacını almak için para ödemek zorunda. Bu, asla kabul edilebilecek bir şey değildir.

    “2022’de HER 100 SURİYELİ’DEN 77’Aİ AMELİYAT OLMUŞ, SİZLERİN YÜZDE 77’Sİ AMELİYAT OLDU MU”

    Mart 2022, Sağlık Bakanımız çok dikkat çekici bir rakam paylaştı, inanıyorum ki bu rakamı not alacak ve konuşmasında bize cevap verecektir, ‘Türkiye’de yaşayan Suriyeli mültecilere 2,6 milyon ameliyat hizmeti verildi’ dedi; bedava bu hizmet. Tabii, o konuşmasında 100 milyona yakın poliklinik hizmeti, yine 3 milyonun üzerinde yataklı hizmet verildiğinden de bahsetti. Zamanın İçişleri Bakanı dedi ki ‘Türkiye’de 3,3 milyon Suriyeli var.’ Sağlık Bakanı da ‘2,6 milyon ameliyat yapıldı’ dedi. Her 100 Suriyeliden 77’si bu ülkede ameliyat olmuş ve bu açıklamalar resmî olarak Bakanlar tarafından yapıldı. Şu salonda bulunan sizler, Türk yurttaşları, yüzde 77’niz ameliyat mı oldunuz? Asla doğru bir rakam değil, burada iki Bakandan biri doğruyu söylemiyor; ya ameliyat sayısı doğru değil ya da Türkiye’deki mültecilerin, Suriyelilerin sayısı doğru değil. Bunun cevabını bekliyoruz.

    “İNGİLİZ HASTA BURADA YAZILAN REÇETEYİ LONDRA’DA ALSIN BEN MİLETVEKİLLİĞİNDEN İSTİFA EDECEĞİM, PEKİ BAKAN DOĞRU SÖYLEMEDİĞİ İÇİN İSTİFA EDECEK Mİ”

    Geçtiğimiz aylarda E-Reçetem sistemine 5 farklı dil eklendi, bu sayede reçeteler Arapça başta olmak üzere 5 farklı dille yazılabiliyor. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama yok. Bakandan bir talebim var, bir İngiliz hastaya bir reçete yazsın, Bu hasta bu reçeteyi Londra’daki eczaneden alsın, ben bugün hem milletvekilliğinden istifa edeceğim hem de milletimizden özür dileyeceğim. Peki siz, doğruyu söylemediğiniz için, bu milleti doğru yönlendirmediğiniz için istifa edecek misiniz? Bu ülkede 10 milyonu aşkın Suriyeli var gelen doktorların hepsine vatandaşlık verdiniz, doktor lisansı verdiniz, eczacılara da onu yaptınız ve Türkçe bilmiyorlar, onların işini kolaylaştırmak için yaptınız.”

     

  • CHP AMASYA MİLLETVEKİLİ KARAGÖZ: “AYDINCA ŞEHİT AHMET ÖZSOY TÜNELİ VE BAĞLANTI YOLU, 45 GÜN ÖNCE BİTMESİNE RAĞMEN NEDEN AÇILMIYOR?”

    CHP AMASYA MİLLETVEKİLİ KARAGÖZ: “AYDINCA ŞEHİT AHMET ÖZSOY TÜNELİ VE BAĞLANTI YOLU, 45 GÜN ÖNCE BİTMESİNE RAĞMEN NEDEN AÇILMIYOR?”

    RAFET ÖZTÜRK 

    CHP Amasya Milletvekili Reşat Karagöz, 45 gün önce yapımı tamamlanan ama hizmete sunulmayan Amasya-Turhal yolu üzerindeki Aydınca Şehit Ahmet Özsoy Tüneli ve Bağlantı Yolu’nda; “Amasya-Turhal arasında yapılan bağlantı yolunda, Şehit Ahmet Özsoy Tüneli’nin önündeyiz ve yaklaşık 3- 4 kilometrelik yolun, 45 gün önce bitmesine rağmen ve bizimle birlikte olan muhtarlarımızın Valimiz, Karayolları Bölge Müdürlüğü ve Bölge Şefliğine bizzat giderek 45 gün önce bitirilen bu yolun neden açılmadığını hem şoförlerimizin hem de onlarca köylü vatandaşlarımızın mağdur olduğu konusunda birlikte incelemelerde bulunuyoruz” dedi.

    CHP Amasya Merkez İlçe Başkanı Arif Ferahoğlu ve Amasya İl Genel Meclis Üyesi Salih Koçak ile birlikte 45 gün önce yapımı tamamlanan ancak hizmete sunulmayan Amasya-Turhal Karayolu hattındaki Aydınca Şehit Ahmet Özsoy Tüneli ve Bağlantı Yolu’nda incelemelerde bulunan CHP Milletvekili Reşat Karagöz, “Aydınca muhtarımız Mehmet Kurt, Yolyanı Köyü muhtarımız Ali Özsoy ve Yeşilöz Köyü muhtarımız Yasin Kurt’tan bilgiler alarak halkımızın taleplerinin karşılanması için çağrıda bulunduk” ifadelerini kullandı.

    “VATANDAŞLARIMIZIN MAĞDURİYETİNİN GİDERİLMESİNİ TALEP EDİYORUZ”

    Reşat Karagöz şunları söyledi:

    “Amasya öz köylerindeyiz. Bizlere iletilen sorun doğrultusunda şu an köy muhtarlarımız ve sakinleriyle birlikteyiz. Sorunu yerinde incelemek ve irdelemek için hep beraber buraya geldik. Amasya-Turhal arasında yapılan bağlantı yolunda, Şehit Ahmet Özsoy Tüneli’nin önündeyiz ve yaklaşık 3- 4 kilometrelik yolun, 45 gün önce bitmesine rağmen ve bizimle birlikte olan muhtarlarımızın Valimiz, Karayolları Bölge Müdürlüğü ve Bölge Şefliğine bizzat giderek 45 gün önce bitirilen bu yolun neden açılmadığını hem şoförlerimizin hem de onlarca köylü vatandaşlarımızın mağdur olduğu konusunda birlikte incelemelerde bulunuyoruz. Bizler de bu mağduriyetin yetkililer tarafından ortadan kaldırılması için vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilmesini talep ediyoruz.”

    “İLGİLİLERDE İLGİLİ YERE BAŞVURDUĞU HALDE ERTELENİYOR DURMADAN”

    Aydınca Köyü Muhtarı Mehmet Kurt ise, “Yolun açılması için bütün ilgililere başvurduk. İlgililer de ilgili yere başvurduğu halde şu zamana kadar gün gün, bugün yarın diye erteleniyor durmadan. Bütün şoför ve köylü arkadaşlar buradan mağdur durumda şu anda. İnşallah kısa zamanda açılır” diye konuştu.

     

  • EMEKLİ VATANDAŞ: “10 GÜN YETİYOR 7 BİN 500 LİRA. ONDAN SONRA BAŞLIYORUZ BORCA YEMEYE”

    EMEKLİ VATANDAŞ: “10 GÜN YETİYOR 7 BİN 500 LİRA. ONDAN SONRA BAŞLIYORUZ BORCA YEMEYE”

    BURHAN DEMİRCİOĞLU 

    Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde emekliler 7 bin 500 lira ile geçinememekten yakındı. Emekli vatandaş Ergün Tülek, “Ekmek 1 lira olsun. Niye olsun? Bana maaşı 2 bin lira ver. Et 20 lira olsun, bana bin 500 de verebilirsin ama param değerlensin” dedi. Bir başka emekli Ahmet Narcıoğlu ise, “Emekliyim, 7 buçuk lira (7 bin 500 lira) aylık alıyorum. 10 gün yetiyor 7 buçuk lira (7 bin 500 lira). Ondan sonra başlıyoruz borca yemeye. İkinci aylığa kadar bekliyoruz” diye konuştu.

    Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde emekliler 7500 lira maaşla geçinmenin zor olduğunu ifade ettiler. Emekli Mustafa Narcıoğlu, “Markete gittim, 3 parça şey aldım bin340 lira tuttu giden sene 300-350 liraydı” dedi.

    “KREDİ KARTI KULLANIYORUM”

    Emekli Mustafa Narcıoğlu şunları söyledi:

    “Gece saat 1’den beri ayaktayım. Mecbur çalışıyorum, pazarcılık yapıyorum. Kredi kartına her şey birine yatırıp biri borca kalıyor hep kredi kartı. Ne olacak işte büyüklerimiz düşünecek başka yapacağımız hiçbir şey yok, Zam vermediler veriyoruz dediler, onu da vermediler gene geri. Yetmiyor, yetse zaten şey yaparım. Vermediler yani. Kredi kartı hep kredi kartı, birini yatırıyoruz, birini yine borçlanıyoruz. Markete gittim, 3 parça şey aldım bin340 lira tuttu giden sene 300-350 liraydı.”  

    “BANA MAAŞI 2 BİN LİRA VER ET 20 LİRA OLSUN”

    Emekli Ergün Tülek ise “Geçinmemize çare yok. Eskisi gibi 2 bin lira verin ama ben de Osmaniye’ye 5 liraya gidebileyim. 5 bin 500 lira devletim olsun, süspanse etsin. Ekmek 1 lira olsun. Niye olsun? Bana maaşı 2 bin lira ver. Et 20 lira olsun, bana bin 500 de verebilirsin ama param değerlensin. Devlet süspanse etsin maaşımı. Bana bin 500 lira versin ama ben eti de 10 liraya 20 liraya alabileyim eskisi gibi” dedi.

    Bir başka emekli Ahmet Narcıoğlu, “Emekliyim, 7 buçuk lira (7 bin 500 lira) aylık alıyorum. 10 gün yetiyor 7 buçuk lira (7 bin 500 lira). Ondan sonra başlıyoruz borca yemeye. İkinci aylığa kadar bekliyoruz. Borç alıyorum onu da kısıtlı veriyorlar. ‘7 buçuk lira aylıkla nasıl ödeyeceksin’ diyorlar” ifadelerini kullandı.

     

     

  • BAYRAKLI BELEDİYE BAŞKANI SANDAL: “BAYRAKLI’YA HİZMET ETMEYE, HALKIN İKTİDARINI SÜRDÜRMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

    BAYRAKLI BELEDİYE BAŞKANI SANDAL: “BAYRAKLI’YA HİZMET ETMEYE, HALKIN İKTİDARINI SÜRDÜRMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

    Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, yeniden inşa edilen 5 muhtarlık binasının açılış töreninde 4,5 yılını değerlendirdi, yerel seçimlere yönelik siyasi mesajlar verdi. Başkan Sandal “Bir ilçeyi yönetmek için, o kenti tanımak, sokaklarını bilmek gerekir. Tarlada izi olmayanların, harmanda söz söylemesi kabul edilebilir bir durum değil! Biz 4,5 yıldır sokakta, muhtarlarımızlayız. Bayraklı’ya hizmet etmeye, halkın iktidarını sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.

    Bayraklı Belediyesi, vatandaşlara modern ortamlarda kaliteli hizmet sunmak için yeniden inşa ettiği 5 yeni muhtarlık binasını coşkulu bir törenle hizmete açtı. Osmangazi Muhtarlık Binası önünde gerçekleşen toplu açılış törenine, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın yanı sıra, mahalle muhtarları, CHP Bayraklı İlçe Başkanı Didem Gültekin, sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Başkan Sandal, açılış kurdelesini muhtarlarla beraber kesti.

    “BİZ HEP SOKAKTAYDIK”

    Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, “Bir kenti yönetmek için o kenti bilmek, sokaklarını tanımak, sorunlarına hakim olmak gerekir. Biz 4,5 yıldır sokakta, muhtarlarımızla, halkın içindeyiz. Bu süreçte halka dokunan, eksikleri gideren projeler hayata geçirdik. Üstelik deprem sürecinde de Türkiye’ye örnek bir afet yönetim süreci gerçekleştirdik. Bayraklı’nın yüzde 70’ini yeniden planladık. Kentsel dönüşümün önünü açtık ve anlaşmalar neredeyse tamam, birkaç ay içinde kazmayı vurma noktasına geldik. Pandemide, depremde, selde biz hep sokaktaydık, muhtarlarımızla ve halkımızlaydık” dedi.

    “TARLADA İZİ OLMAYANIN HARMANDA SÖZÜ OLMAZ”

    Yerel seçim sürecini değerlendiren Başkan Sandal, “Bayraklı siyasi özgürlüğünü kazanmış bir ilçe. Kimsenin de arka bahçesi değildir! Biz bu ilçeyi İzmir’in kalbine dönüştürdük. 4,5 yılda girmedik sokak bırakmadık. Biz bunları yaparken ortada gözükmeyenlerin, depremde, pandemide, genel seçimlerde sokakta olmayanların, Bayraklı’nın geleceği için söz söylemesi mümkün değil. Bizim tarlada izimiz var. Tarlada izi olmayanın harmanda da sözü olamaz. İlçe Başkanlığı’nın adresini soran, konum isteyen, farklı farklı ilçelerden gelen aday adayı arkadaşlarımız var ne yazık ki. Bize depremde, pandemide ne yaptığımızı soranlar var. O süreçte Bayraklı’da değilsen, sokakta değilsen bilmemen çok normal. Bayraklı’da dışarıdan gelen hiçbir arkadaşımıza geçit yok! Herkes bunu bir yere not alsın, akıllarından da çıkarmasın” diye konuştu.

     

  • ÖZGÜR ÖZEL: “CHP KÜRSÜ HAKKINI, MUHALEFET HAKKINI SAVUNUR. ALİ FAZIL KASAP SAADET PARTİSİ’NE KATILIYOR VE SAADET PARTİSİ HER GÜN 60 DAKİKALIK SÖZ HAKKINI KULLANACAK”

    Haber: SULTAN EYLEM KELEŞ / Kamera: KERİM UĞUR

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa’da; Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez’in yaşamını yitirmesinin ardından Saadet Partisi TBMM Grubu’nun sayı şartını kaybetmesi üzerine CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap’ın, bütçe görüşmeleri ile sınırlı olmak kaydıyla CHP’den istifa ederek Saadet Partisi’ne katılmasını değerlendirdi. Özel, “Bütün muhalefet partilerinin birer milletvekili ile bir demokrasi dayanışması yapmasını önerdik. Ancak bugün saat 11.00’e doğru henüz bütün partilerin bu kararı alamadığını öğrendik. 11.00’de görüşmeler başlıyordu. Kütahya Milletvekilimiz Ali Fazıl Kasap grubumuz adına bir fedakarlık yaparak bütçe görüşmeleri boyunca Saadet Partisi’ne katılıyor ve Saadet Partisi her gün 60 dakikalık söz hakkını kullanacak. CHP, kürsü hakkını savunur. CHP, muhalefet hakkını savunur, söz hakkını savunur. Bütçe görüşmeleri sonrasında mutlaka Saadet Partisi’ne çeşitli katılımları olabilecekleri diğer partiler ile iş birliği yaparak yeniden grup kuracağı sayıyı tuttururlar. O sağlanana kadar bütçe görüşmeleri boyunca kürsü haklarını kaybetmemeleri için bir milletvekilimizi Saadet Partisi grubunda görev yapmak üzere talimatlandırmış durumundayım” dedi.

    CHP Gene Başkanı Özgür Özel, CHP Gençlik Kolları üyeleri ile Manisa şehir turu öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Özel, Saadet Partisi TBMM Grubu’nun sayı şartını Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez’in vefatının ardından kaybetmesi üzerine CHP Grubu’nun aldığı kararı değerlendirdi.

    “MİLLETVEKİLİMİZ ALİ FAZIL KASAP GRUBUMUZ ADINA BİR FEDAKARLIK YAPARAK BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ BOYUNCA SAADET PARTİSİ’NE KATILIYOR”

    Özel, konuya ilişkin soruya şu yanıtı verdi:

    “Hasan Bitmez, hepimizin çok sevdiği çok değerli bir siyaset arkadaşımızdı. Maalesef bütçede ilk konuşmasını yaparken, konuşmasını tamamladı ve düşerek bir kalp krizi geçirdi. Tüm çabalara rağmen de kurtulamadı. Biz hem Meclis’teki törene katıldık, hem İstanbul’daki cenaze törenine katıldım. Buradan bir kez daha hem ailesine, Saadet Partisi’ne, TBMM’ye başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Allah rahmet eylesin. Hasan Bitmez hayatını kaybedince içtüzük gereğince 20 olan grup sayısı 19’a düştü ve Saadet Partisi grubunun düşmesi söz konusu. Bugün de bütçe görüşmeleri devam ediyor.

    Hasan Bitmez sözünü bitirip düşünce 19 kişiye inen grupta eğer Saadet Partisi sözünü söyleyemez hale gelirse bu demokrasi açısından da çok ayıp. El ele Hasan Bitmez’in o son nefesine kadar kürsüde sözünü söylemeye çalışan gayreti göz önüne getirilince kendisinin hatırasına da saygısızlık olur. Biz bu grubun düşmemesi gerektiğini düşünüyoruz.

    Bütün muhalefet partilerinin birer milletvekili ile bir demokrasi dayanışması yapmasını önerdik. Ancak bugün saat 11.00’e doğru henüz bütün partilerin bu kararı alamadığını öğrendik. 11.00’de görüşmeler başlıyordu. Kütahya Milletvekilimiz Ali Fazıl Kasap grubumuz adına bir fedakarlık yaparak bütçe görüşmeleri boyunca Saadet Partisi’ne katılıyor ve Saadet Partisi her gün 60 dakikalık söz hakkını kullanacak.

    “BİR MİLLETVEKİLİMİZİ SAADET PARTİSİ GRUBUNDA GÖREV YAPMAK ÜZERE TALİMATLANDIRMIŞ DURUMUNDAYIM”

    Bu konu ile ilgili Sayın Temel Karamollaoğlu ile dün akşam saatlerinde bir telefon görüşmesi de yapmıştık. Kendisi CHP’nin cenaze törenlerine katılması ve süreç boyunca gösterdiği dayanışma ile ilgili teşekkür etmişti. Gruplarının düştüğünü de nezaket ile hatırlatmıştı. Biz de üzerimize düşeni yapacağımızı söylemiştik.

    CHP, kürsü hakkını savunur. CHP, muhalefet hakkını savunur, söz hakkını savunur. Bütçe görüşmeleri sonrasında mutlaka Saadet Partisi’ne çeşitli katılımları olabilecekleri diğer partiler ile iş birliği yaparak yeniden grup kuracağı sayıyı tuttururlar. O sağlanana kadar bütçe görüşmeleri boyunca kürsü haklarını kaybetmemeleri için bir milletvekilimizi Saadet Partisi grubunda görev yapmak üzere talimatlandırmış durumundayım.”

     

  • GEMLİK’TE ÇOCUKLAR YENİ PARKLARINA KAVUŞTU

    GEMLİK’TE ÇOCUKLAR YENİ PARKLARINA KAVUŞTU

    Gemlik Belediyesi, çocukların güvenle oynayabileceği, spor yapabilecekleri ve içerisinde oturma alanları bulunan parklar yapmaya devam ediyor. Belediyenin son olarak park yaptığı adres ise Umurbey oldu.

    Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, Umurbey Mahallesi’nde bulunan yaklaşık bin metrekarelik alanda sürdürdüğü park yapım işini bitirerek çocukların hizmetine sundu.

    “ÇOCUKLARIMIZ GÜLE GÜLE KULLANSIN”

    Gemlik Belediyesi’nin çocuk parkı anlayışına yeni bir boyut kazandırdığını belirten Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, 2023 yılında ilçe genelinde birçok noktada park yaptıklarını ve bunun yanında eskimiş durumda olan parklarda yenileme çalışması gerçekleştirdiklerini söyledi. Çocukların güvenle oynayabileceği alanları Gemlik’e kazandırmaya devam edeceklerini kaydeden Başkan Sertaslan, “Yaklaşık bir dönümlük alanda yapımını bitirdiğimiz parkımızda sadece çocuk oyun alanları değil, spor aletleri ve oturma grupları da bulunuyor. Bu sayede çocuklar rahatça oynarken, ebeveynlerde sporunu yapıyor ya da oturma alanlarında konforlu bir şekilde vakit geçiriyor. Yeni yaptığımız parkların bir diğer özelliği ise plastik değil, ahşap oyun gruplarından oluşmasıdır. Çocuklarımız bu parkı güle güle kullansın” dedi.

    Başkanlık döneminde çocukların güvenle oynayabilecekleri parkların yapımına önem verdiğinin altını çizen Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, ilçe genelinde onlarca yeni çocuk parkı kazandırdıklarını belirtti. Şu anda ilçenin farklı noktalarında park yapım işinin devam ettiğinin ve çok yakında çocukların yeni parklara kavuşacaklarının da müjdesini verdi.