Blog

  • CEMAL ENGİNYURT: “BİR GÜNDEN 17 YIL KAYBETMİŞ VATAN EVLADI, 2041’DE EMEKLİ OLACAĞININ GÖZYAŞI İÇERİSİNDE BU MECLİS’TEN BİR UMUT BEKLİYOR AMA SİZDEN HİÇBİR SES YOK”

    Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt, TBMM Genel Kurulu’nda; “Şu an bizi dinleyenler diyor ki, ‘Tarım Bakanı, on binlerce ziraat ve gıda mühendisi, veteriner senden atama sözü duymak istiyordu’ duyamadı. Ulaştırma Bakanı, yüz binlerce insan taşeron olarak çalışıyor, karda kışta mücadele ediyor, bir söz duymak istiyordu, duyamadı. Şu an ekranları başında olanlar bizi seyrederken diyor ki, ‘Milyonlarca emekli, biz yedi bin beş yüz lirayla geçinemiyoruz, sizin konuştuklarınıza bak’ diyor. Hayvan üreticisi hayvanını sattı. Çiftçi icralık oldu. Bir günden 17 yıl kaybetmiş vatan evladı, 2041’de emekli olacağının gözyaşı içerisinde bu Meclis’ten bir umut bekliyor ama sizden hiçbir ses yok” diye konuştu.

    TBMM Genel Kurulu’nda, bugün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt, şunları söyledi:

    “Kusura bakmayın sayın bakanlar sizi dinlerken aslında çok duygulandım çünkü Bay Kemal’in yirmi bir yıllık iktidarından sonra, CHP’nin yirmi bir yıllık kötü yönetiminden sonra öyle güzel tablolar anlattınız ki mutlu olmamak elde değil. Ne olur üç ayda bir gelin.

    “BİR GÜNDEN 17 YIL KAYBETMİŞ VATAN EVLADI, 2041’DE EMEKLİ OLACAĞININ GÖZYAŞI İÇERİSİNDE BU MECLİS’TEN BİR UMUT BEKLİYOR AMA SİZDEN HİÇBİR SES YOK”

    Şu an bizi dinleyenler diyor ki, ‘Tarım Bakanı, on binlerce ziraat ve gıda mühendisi, veteriner senden atama sözü duymak istiyordu’ duyamadı. Ulaştırma Bakanı, yüz binlerce insan taşeron olarak çalışıyor, karda kışta mücadele ediyor, bir söz duymak istiyordu, duyamadı. Şu an ekranları başında olanlar bizi seyrederken diyor ki, ‘Milyonlarca emekli, biz yedi bin beş yüz lirayla geçinemiyoruz, sizin konuştuklarınıza bak’ diyor. Hayvan üreticisi hayvanını sattı. Çiftçi icralık oldu. Meraları büyükşehire teslim ettiniz. Onları da şimdi Milli Emlak’a verdiniz. Milli Emlak köyleri satıyor, sadece seyrediyorsunuz. O köylüler, ‘Bizim tarlalar ne olacak’ diyor. Bir günden 17 yıl kaybetmiş vatan evladı, 2041’de emekli olacağının gözyaşı içerisinde bu Meclis’ten bir umut bekliyor ama sizden hiçbir ses yok. Uzaya gidiyorsunuz Sayın Bakan, yolunuz açık olsun ama Fatsa İslam Dağı’ndan Korgan’a giden yol 9 kilometre, 10 yıldır yapılmadı. Ordu’nun Sapdere diye yirmi üç tane köyünün yoluna tek bir kazma vurulmadı. Ordu, Çambaşı turizmin cenneti haline geldi. Her sene taşeron iflas ediyor ama sizi dinlerken kendimizden mahcup olup utanıyoruz. ‘Bunlar ne güzel yapmışlar da biz göremedik’ diyoruz.

    Dolayısıyla biz sizden güzel şeyler duymak isterken siz, hayalleri sundunuz. Dolayısıyla bu bütçe halkın bütçesi değil. Bu bütçe hakikaten milletin bütçesi değil. Bu bütçe zenginlerin bütçesi. Bu bütçe tefecilerin bütçesi. Bu bütçe zalimlerin, rantçıların bütçesi. Dolayısıyla milletin olmayan bu bütçeyi reddediyoruz.

    “ALLAH’IN GAZABI ZALİMLERİN ÜZERİNE OLSUN”

    Adı Hasan Bitmez, dava adamı, yiğit yürekli. Filistin için yüreği yanan, Gazze için ağlayan. O vatan evladı burada size dedi ki, ‘Tarih yazmasa da insanlık yazacak. İnsanlık yazmasa da Allah’ın gazabı muhakkak sorulacak’ dedi ve burada hakkı yere düşürmemek için yere düştü ve içinizden biri dedi ki, ‘Allah’ın gazabı böyle olur.’ Bir dava adamına, bir babaya, bir vatan evladına ve Necmettin Erbakan’ın yol arkadaşına ‘Allah’ın gazabı böyle olur’ diyen bu vicdansızı ne hala ortaya çıkardınız ne söylüyorsunuz. Ruhu şad olsun. Ben onun yerine haykırıyorum. Allah’ın gazabı zalimlerin üzerine olsun.”

  • TARIM VE ORMAN BAKANI YUMAKLI: “TARIMSAL AMAÇLI ÖRGÜTLER, YENİ VİZYONUMUZUN EN ÖNEMLİ UNSURLARI ARASINDA OLACAKTIR”

    TARIM VE ORMAN BAKANI YUMAKLI: “TARIMSAL AMAÇLI ÖRGÜTLER, YENİ VİZYONUMUZUN EN ÖNEMLİ UNSURLARI ARASINDA OLACAKTIR”

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, TBMM Genel Kurulu’nda; “Tarımsal amaçlı örgütler, yeni vizyonumuzun en önemli unsurları arasında olacaktır. Bu bağlamda, tarımsal amaçlı örgütlerin kurumsal kapasitelerini geliştirmek ve faaliyetlerini daha etkin ve verimli yürütmelerini sağlamak için bu kurumların derecelendirilmesine ilişkin esasları belirledik. ‘Birinci Derece’ olmaya hak kazananların, tarımsal desteklerden daha fazla yararlanması ve karar alma süreçlerine katılmalarının önünü açtık” dedi. 

    TBMM Genel Kurulu’nda, bugün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesi üzerinde milletvekillerinin konuşmalarının tamamlanmasının ardından konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, şunları söyledi:

    “‘Yeni Normal’ olarak da adlandırdığımız bu dönemin zorluklarına, sahip olduğumuz üretim gücüyle birlikte; sürdürülebilirlik, verimlilik, kalite, kayıtlılık ve sektöre yatırımı artırarak cevap vereceğiz. Bu doğrultuda, üretimin ve üreticinin yüzyılını inşallah sizlerle birlikte inşa edeceğiz. Tarım ve orman sektörü son 20 yılın 16’sında büyüme gösterdi.

    2002 yılında 25.1 milyar dolar olan tarımsal hasılamızı, 2022 yılında yüzde 133 artışla 58.6 milyar dolara yükselttik. Tarımsal Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla bakımından Avrupa’da lideriz, dünyada ise ilk 10 içerisinde yer almaktayız. Aynı dönemde ihracatımızı 3.8 milyar dolardan 7.9 katına çıkararak 30 milyar dolara ulaştırdık. Son 21 yılda 95 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik. Son 20 yılda; tarla bitkileri üretiminde, yüzde 22 artışla 70.5 milyon tona; meyvede, yüzde 89 artışla 26.8 milyon tona; sebzede, yüzde 22 artışla 31.6 milyon tona ulaştık. Diğer taraftan, sertifikalı tohum üretimimizi 9.4 kat artışla 1.4 milyon tona çıkardık. Bugün 97 ülkeye tohum ihracatı yapıyoruz. Hayvan varlığımızı; büyükbaşta yüzde 68 artışla 16 milyon 687 bine, küçükbaşta yüzde 67 artışla 53 milyon 274 bine; kanatlıda yüzde 46 artışla 367 milyon adede, arılı kovanda yüzde 114 artışla 9 milyon adede çıkardık. Su ürünleri üretimimizi 61 bin tondan 8.4 katına çıkararak 515 bin tona yükselttik.

    “2003-2023 DÖNEMİNDE ÇİFTÇİLERİMİZE GÜNÜMÜZ FİYATLARIYLA 866 MİLYAR LİRA DESTEKLEME ÖDEMESİ YAPTIK”

    2003-2023 döneminde çiftçilerimize günümüz fiyatlarıyla 866 milyar lira destekleme ödemesi yaptık. Hububat üreticilerimize ayni olarak ödenen mazot ve gübre desteklerini, geçen yıl yaptığımız gibi öne çektik ve Ekim ayında Ziraat Bankası kartlarına 11.2 milyar lira tanımladık. 2003-2023 döneminde çiftçilerimize günümüz fiyatlarıyla 866 milyar lira destekleme ödemesi yaptık. 23 milyon poliçe düzenlenerek, 1.1 trilyon lira değerinde tarımsal ürün sigortalandı.

    “ÇEVREYE UYUMLU ORGANİZE TARIM BÖLGELERİ KURUYORUZ”

    Jeotermal, rüzgar, güneş ve biyokütle gibi yenilenebilir kaynakların kullanılacağı, yeni teknolojilerin uygulanacağı, çevreye uyumlu organize tarım bölgeleri kuruyoruz. 41 ilde 60 adet organize tarım bölgesinin yatırım sürecini hızlandırdık. Kadın ve gençlerimizi sektöre yatırım yapmaları için yüzde 100’e varan hibelerle destekliyoruz. Diğer taraftan, gençlerimizin tarım politikalarında izi olsun diye Tarım ve Orman Gençlik Konseyi’ni kurduk. 

    “AZERBAYCAN’A 9 MİLYON DOZ ŞAP AŞISI İHRAÇ ETTİK”

    2023 yılında 1 milyon 215 bin gıda denetimi gerçekleştirdik. Planlı ve rutin denetimlere ek olarak, farklı sektörlerde, her ay, tüm Türkiye’de ‘Eş Zamanlı Denetim Programı’ uyguluyoruz. Zirai ilaç kullanımını azaltmak için biyolojik ve biyoteknik mücadeleyi destekliyoruz. Bu kapsamda 2023 yılı desteklerini yüzde 100 artırdık. Hayvan hastalıklarıyla mücadelemiz de aralıksız devam ediyor. 2023 yılı içerisinde toplam 58 milyon doz şap aşısı ürettik ve 40 milyon dozunu uyguladık. Azerbaycan’a 9 milyon doz şap aşısı ihraç ettik. Hayvan aşı ve ilaçlarının testleri ile kalite kontrollerinin yapılacağı, uluslararası nitelikte, akredite ve entegre Veteriner Tıbbi Ürün Kontrol Merkezi’ni kuruyoruz. Bu sayede, yerli ve milli aşı üretimini artırarak hayvan hastalıkları ile etkin mücadele edeceğiz.

    Araştırma kurumlarımızda; tarla bitkilerinde 953, bahçe bitkilerinde 1.027 yerli ve milli tohumluk çeşidi geliştirdik. Ülkemizde üretilen sertifikalı tohumluk çeşidinin yüzde 40’ı, bu tohumlardan oluşmaktadır. Ata Tohumu Projesi kapsamında, farklı türlerde 37 yerel çeşidi, araştırma enstitülerimiz adına tescil ettik ve koruma altına aldık. Yumurta tavukçuluğunda 4 damızlık hat geliştirdik. Tarımsal üretimin geleceğinin teminatı olan 318 bin genetik materyali, gen bankalarımızda koruyoruz.

    “TOHUM ATILMAYAN, FİDAN DİKİLMEYEN YANMIŞ ALAN BIRAKMIYORUZ”

    Orman yangınlarıyla mücadelemizi, rezerv güçler dahil 100 helikopter ve 24 uçakla sürdürüyoruz. Kara filomuzun kapasitesini artırarak; arazöz sayısını bin 560’a, ilk müdahale aracını 2 bin 453’e, iş makinasını 786’ya çıkardık. Yangınlardan zarar gören ormanlarımızın rehabilitasyonu ve yanan alanların tekrar ormanlaştırılması için, yıl içerisinde ağaçlandırma çalışmaları yapıyor, tohum atılmayan, fidan dikilmeyen yanmış alan bırakmıyoruz.

    “TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ TARİHİNDEKİ ALIM REKORUNU KIRDIK”

    Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Çiftçilerimizin hayvan kayıplarını bire bir bedelsiz yerine koyacağız’ sözlerinin ardından, 43 bin 317 küçükbaş, 549 bin 105 kanatlı ve 26 bin 318 arılı kovan dağıtımını tamamladık. 5 bin 804 büyükbaş dağıtımını ay sonu itibarıyla bitiriyoruz. 2023 yılında Toprak Mahsulleri Ofisi tarihindeki alım rekorunu kırdık. Böylece 13.1 milyon ton alım yaptık. Üreticilerimize 100 milyar TL ödedik.

    Pancar üretimimiz geçen yıla göre yüzde 17 artışla 22.5 milyon tona ulaşacak. Cumhuriyet tarihimizin ilk yerli ve milli, hastalıklara dayanıklı şeker pancarı tohumunu 2025 yılından itibaren çiftçilerimizle buluşturacağız.

    “GENEL TARIM SAYIMI 2026 YILI SONUNDA TAMAMLANACAKTIR”
    Politikalarımıza esas teşkil edecek veri setlerini doğrulamak ve güncellemek amacıyla, TÜİK ile imzaladığımız protokol kapsamında, genel tarım sayımı 2026 yılı sonunda tamamlanacaktır.

    “TARIMSAL AMAÇLI ÖRGÜTLER, YENİ VİZYONUMUZUN EN ÖNEMLİ UNSURLARI ARASINDA OLACAK”

    Tarımsal amaçlı örgütler, yeni vizyonumuzun en önemli unsurları arasında olacaktır. Bu bağlamda, tarımsal amaçlı örgütlerin kurumsal kapasitelerini geliştirmek ve faaliyetlerini daha etkin ve verimli yürütmelerini sağlamak için bu kurumların derecelendirilmesine ilişkin esasları belirledik. ‘Birinci Derece’ olmaya hak kazananların, tarımsal desteklerden daha fazla yararlanması ve karar alma süreçlerine katılmalarının önünü açtık.

    “GAZZE SEMALARINDA GÜNEŞ YENİDEN DOĞACAK, ZEYTİNLER ELBET YENİDEN ÇİÇEK AÇACAK”

    Filistin’de dünyanın gözü önünde bir katliam yaşanıyor. İsrail bir yandan yasaklı bombalar ile öldürmeye devam ederken, bir yandan da Gazze’deki kadın ve çocuklar dahil herkesi su ve gıdadan mahrum bırakıp, açlığa ve ölüme mahkum ediliyor. Biz biliyoruz ki; Gazze semalarında güneş elbet yeniden doğacak, zeytinler elbet yeniden çiçek açacak, ve Filistin yeniden özgür olacak. Biz de o gün, sadece yardımlarımızla değil, kendi tarımsal üretimine destek için de Filistin’in yanında olacağız.”

     

  • ÖZGÜR ÖZEL: “MİLLİ EĞİTİM BAKANI, MECLİS KÜRSÜSÜNDEN ANAYASA’YA MEYDAN OKUYOR. TAYYİP ERDOĞAN, BU BAKANI GÖREVDEN ALMAZSAN, BU CÜRETİN SAHİBİ SENSİN”

    ÖZGÜR ÖZEL: “MİLLİ EĞİTİM BAKANI, MECLİS KÜRSÜSÜNDEN ANAYASA’YA MEYDAN OKUYOR. TAYYİP ERDOĞAN, BU BAKANI GÖREVDEN ALMAZSAN, BU CÜRETİN SAHİBİ SENSİN”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Geçmişte devletle FETÖ arasında protokol yapanlar, bu ülkeye yaşattıkları acılardan hiç ders çıkarmamış. Tarikat ve cemaatlerle protokol yapmaya devam edeceklerini söyleyen Milli Eğitim Bakanı, Meclis kürsüsünden Anayasa’ya meydan okuyor. Tayyip Erdoğan, bu bakanı görevden almazsan, bu cüretin sahibi sensin” açıklamasını yaptı. 

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bu akşam sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda; Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in dün bütçe görüşmeleri sırasında TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı açıklamalara tepki gösterdi. Özel’in açıklamaları şöyle:  

    “Geçmişte devletle FETÖ arasında protokol yapanlar, bu ülkeye yaşattıkları acılardan hiç ders çıkarmamış. Tarikat ve cemaatlerle protokol yapmaya devam edeceklerini söyleyen Milli Eğitim Bakanı, Meclis kürsüsünden Anayasa’ya meydan okuyor. Tayyip Erdoğan, bu Bakanı görevden almazsan, bu cüretin sahibi sensin!”

     

  • ULAŞTIRMA BAKANI URALOĞLU: “HAYATA GEÇİRDİĞİMİZ PROJELERLE İNSANIMIZI KENDİ YÖRESİNDE İSTİHDAM EDİYORUZ. BU PROJELERİ HAYATA GEÇİRMESEK İSTANBUL’UN NÜFUSU 25 MİLYON OLURDU”

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TBMM Genel Kurulu’nda; AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılı ile 2023 yılındaki yol haritalarını göstererek “Bazı milletvekillerimiz ‘Doğu, Güneydoğu’ya ne yaptık’ dedi. Biz Batı’ya ne yaptıysak Doğu, Güneydoğu’ya onu yaptık. Eğer biz bugün bu yolları yapmasaydık 20 kilometre hızla ilerlerdik. Şimdi 90 kilometre saat hızla yollarımızda güvenle seyrediyoruz. Aşılmaz dağları tünellerle aştık ülkemizin her tarafında geçilmez vadileri ve suları teknolojik köprülerle geçtik, ülkemizin her tarafında. Biz hayata geçirdiğimiz projelerle insanımızı kendi memleketinde, yöresinde istihdam ediyoruz. Biz bu projeleri hayat geçirmesek İstanbul’un nüfusu 25 milyon olurdu” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda, bugün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesi üzerinde milletvekillerinin konuşmalarının tamamlanmasının ardından konuşan Bakan Abdulkadir Uraloğlu, kürsüde AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılı ile 2023 yılındaki yol haritalarını göstererek şunları söyledi:

    “Bazı milletvekillerimiz ‘Doğu, Güneydoğu’ya ne yaptık’ dedi. Biz Batı’ya ne yaptıysak Doğu Güneydoğu’ya onu yaptık. Eğer biz bugün bu yolları yapmasaydık 20 kilometre hızla ilerlerdik. Şimdi 90 kilometre saat hızla yollarımızda güvenle seyrediyoruz. Aşılmaz dağları tünellerle aştık ülkemizin her tarafında geçilmez vadileri ve suları teknolojik köprülerle geçtik, ülkemizin her tarafında. Bizim yaptığımız sadece ulaşım projesi değildir. Biz hayata geçirdiğimiz projelerle insanımızı kendi memleketinde, yöresinde istihdam ediyoruz. Biz bu projeleri geçirmesek İstanbul’un nüfusu 25 milyon olurdu” dedi.

    Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, şunları söyledi:

    “197 MİLYAR DOLAR TUTARINDA İLAVE YATIRIM GERÇEKLEŞTİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”

    “Ulaştırma ve haberleşme alanında ülkemizin geleceğini planladığımız 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı kapsamında, yapılacak olan yatırımlarımızla da Türkiye Yüzyılı vizyonumuza yakışacak ülkemiz altyapısını, gelecek nesillerimize miras bırakacağız. Bu kapsamda, ülkemizin ihtiyaç duyduğu ulaştırma ve altyapı yatırımlarını önümüzdeki 30 yıl için planladık. Toplam 197 milyar dolar tutarında ilave yatırım gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.

    “2028 YILINA KADAR DEMİRYOLU HAT UZUNLUĞUNU 17 BİN 11 KM’YE ÇIKARTMAYI HEDEFLİYORUZ”

    Akıllı ulaşım sistemlerini tesis etmek için Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri mimarisini oluşturduk. Hasdal-İstanbul Havalimanı arasında ilk deneme kesimini yapacağız. Hızlı tren hatları ile ülke genelinde 81 milyonunun üstünde yolcuya hizmet verdik. 2028 yılına kadar demir yolu hat uzunluğunu 17 bin 11 Km’ye çıkartmayı hedefliyoruz. 2053 yılına kadar da demir yolu hat uzunluğunu 28 bin 600 Km’ye yükseltmeyi planlıyoruz.

    “SON 6 AY İÇERİSİNDE ÜLKEMİZDEKİ ELEKTRİKLİ ARAÇ SAYISI YÜZDE 351 ORANINDA ARTTI”

    Dünyada ilk defa bir haberleşme kulesinden aynı anda 100 adet FM radyo yayını yapabilen Çamlıca Kulesi’yle, bölgede ölçülen elektromanyetik alan değerini Avrupa Birliği için kabul edilebilir eşik değerin yaklaşık üçte birine indirerek 15 kat iyileşme gerçekleştirdik. ‘Uzayda izi olanın, Dünya’da gücü olur’ prensibiyle; yayıncılık ve internet erişimi hizmetleri noktasında, stratejik haberleşme sistemlerini sürekli güncelleyerek zamanın gereği olan yenilikleri vatandaşlarımıza dünya ile eş zamanlı olarak sunuyoruz. 2021 yılında TÜRKSAT 5A ve TÜRKSAT 5B uydularını aynı yıl içinde uzaya göndererek Türkiye’nin uydu haberleşme yeteneğini önemli ölçüde artırdık. Yerli ve milli elektrikli aracımız TOGG artık yollarımızda. Sadece son 6 ay içerisinde ülkemizdeki elektrikli araç sayısı yüzde 351 ve elektrikli araç şarj soketi sayısı yüzde 289 oranında arttı.

    “ASYA’DAN AVRUPA’YA YENİ LOJİSTİK KORİDORLARI OLUŞTURUYORUZ”

    Asya’dan Avrupa’ya yeni lojistik koridorları oluşturuyoruz. Kalkınma Yolu Projesi ile Hindistan, Doğu Asya ve Basra Körfezi ülkelerinden Irak’ın güneyinde inşa edilmekte olan FAV Limanı’na gelecek yüklerin Türkiye’ye ve oradan Avrupa’ya ulaştırılması amacıyla 1200 km’lik çift yönlü otoyol ve demir yolu inşa edilmesi planlanmaktadır. Bu koridorun ülkemizdeki demir yolu geçişi 2.088 kilometre olacaktır. Önemli bölümü halen işletmede olan güzergahın eksik bölümlerini hızla tamamlıyoruz. Kalkınma Koridoru’nun ülkemizdeki karay olu geçişi ise, 1.912 km olacaktır. 1.592 km’lik mevcut otoyolumuza ilaveten, Şanlıurfa-Ovaköy arasında 320 kilometre uzunluğunda ve yaklaşık 2 milyar dolarlık yeni otoyol yatırımımızla, kara yolu geçişi tamamlanacaktır.

    “DEFNE ACİL DURUM HASTANESİNİN BSK İMALATLARI TAMAMLANMIŞTIR”

    Deprem bölgesinde bulunan ulaştırma yapıları da bu büyük afetten etkilenmiştir. Kara yollarında, demir yollarında, havalimanlarında ve limanlarda oluşan hasarlar acil müdahalelerle giderilmiştir. Deprem bölgesinde bulunan 9 adet havalimanımızı afet lojistiğinde etkin ve hızlı bir şekilde kullanarak 720 bin vatandaşımızı bölgeden tahliye ettik. İlave olarak Sağlık Bakanlığı’nın talebi doğrultusunda Defne, İskenderun ve Antakya Acil Durum hastanelerinin bağlantı ve iç yollarında da çalışmalara başlanılmış olup, Defne Acil Durum Hastanesi’nin BSK imalatları tamamlanmıştır.

    Limanlar ile lojistik bölgelerin demir yolu bağlantısı sağlayacak iltisak hatlarımızı yapmaya devam edeceğiz. Etüt proje çalışmaları devam eden hatlardan; Afyonkarahisar-Burdur, Kırıkkale-Kırşehir- Aksaray, Şanlıurfa-Mardin, Malatya-Elâzığ-Diyarbakır, Gölbaşı-Adıyaman-Kahta, Nurdağ- Kahramanmaraş hızlı tren hatlarının etüt proje çalışmalarını tamamlayacağız. Rize İyidere Lojistik Limanı İnşaatının yapım çalışmalarına devam edeceğiz. Demre Yat Limanı üstyapı projesini tamamlayıp işletmeye açacağız. Hatay İli İskenderun ilçesinde sahil tahkimatını ve hasar gören balıkçı barınağı onarımını tamamlayacağız.”

     

  • ORHAN SARIBAL: “BU ÜLKENİN ÇİFTÇİSİNE ABD VE AVRUPA BİRLİĞİ İLE REKABET ETTİRİLİYOR”

    CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, TBMM Genel Kurulu’nda; “Şu anda uygulanan tarım politikasının özü şudur, göç politikasıdır. Mülksüzleştirme politikasıdır. Üretme tüket politikasıdır. Üretme ithal et politikasıdır. Bu ülkenin çiftçisine dünyada hiçbir ülkenin çiftçisine olmayan bir görev yüklenilmiştir, rekabetçi bir çiftçi politikası. Bizim ülkemizde çiftçiye ne yaptırılıyor; ABD ile rekabet ettiriliyor, Avrupa Birliği ile rekabet ettiriliyor. Bunların hepsinin farkındayız, Sayın Bakan da farkında” dedi.  

    TBMM Genel Kurulu’nda, bugün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, şunları söyledi:

    “Yine bir bütçe konuşması yapıyoruz ama bu bütçenin kimin bütçesi olduğunun adını doğru koymamız gerekir. Sayın Bakan burada oturuyor ama biz biliyoruz ki bu bütçe Mehmet Şimşek ve saray bütçesidir. Dolayısıyla burada 10 bakandan fazla oldu sanıyorum ama hiçbir bakanın kendine özgü iradesi ve kendine özgü bir bütçesi olmadı, olamazdı zaten. Böyle bir şeyi beklemek de mümkün değildi. Bu bütçenin özü, kapitalizmin Türkiye Cumhuriyeti’nin çiftçilerini ticarete konu eden, Türkiye halkını modern köle haline getiren ve bütünüyle 86 milyon insanı müşteri haline dönüştüren bir mekanizmadır. Bu mekanizmayı bu hale getirip ve uygulayan bizatihi iktidarın tam da kendisidir.

    “SAYIN BAKAN DA FARKINDA”

    Şu anda uygulanan tarım politikasının özü şudur, göç politikasıdır. Mülksüzleştirme politikasıdır. Üretme tüket politikasıdır. Üretme ithal et politikasıdır. Bu ülkenin çiftçisine dünyada hiçbir ülkenin çiftçisine olmayan bir görev yüklenilmiştir, rekabetçi bir çiftçi politikası. Bizim ülkemizde çiftçi ne yaptırılıyor; ABD ile rekabet ettiriliyor, Avrupa Birliği ile rekabet ettiriliyor. Bunların hepsinin farkındayız, Sayın Bakan da farkında. Bilin sayın bakan şu anda köylerde bakkallar kapandı. Emlakçı ofisleri açıldı. Şu anda köylerde insanlar tarlalarını satıyorlar.

    “KİMİNMİŞ BU BÜTÇE FAİZ LOBİLERİNİN, İTHALATÇILARIN”

    Çiftçiye 850 milyar TL borcunuz var. 250 milyardan 550 milyara çıkmış bir çiftçi borcu var. Bu bütçenin en güzel yanı faizci bütçesi. Kime, tefeciye, kime lobiciye… Nasıl mı? 2023 öngördükleri 663 milyar. Faize öngördükleri 646 milyar. 2024 çiftçiye öngördükleri 91 milyar. Bir avuç tefeciye öngördükleri 1,2 trilyon. Kiminmiş bu bütçe. Faiz lobilerin, başka kimin? İthalatçıların.”

     

     

  • ULAŞ KARASU, YAP-İŞLET-DEVRET MODELİNİ ELEŞTİRDİ: “SADECE ALMANLAR DEĞİL, BÜTÜN DÜNYA BU ZEKAYI KISKANIYOR”

    ULAŞ KARASU, YAP-İŞLET-DEVRET MODELİNİ ELEŞTİRDİ: “SADECE ALMANLAR DEĞİL, BÜTÜN DÜNYA BU ZEKAYI KISKANIYOR”

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, TBMM Genel Kurulu’nda; “Şu anda Osmangazi’den geçiş fiyatı 190 TL; yani bugünkü kurla 6.5 dolar. Bugünkü fiyatlar üzerinden, geçmeyen 32 milyon araç için ortalama 50 dolardan 1,6 milyar dolar ödeme yapıldı. Asıl önemli kısma geleyim. Geçen 70 milyon araç bugünkü fiyatlarla 6,5 dolar öderken, kalan 43,5 doları vatandaş yine Hazine garantili müteahhitlere ödedi. 7 yılda bu köprü için ödediğiniz parayla köprünün tamamı yapılabilecekken, yıllar boyu üstüne para ödüyorsunuz. Bakan da ‘Parası olan otoyoldan gider. Böylece devlet yolu rahatlar’ diyor. Sadece Almanlar değil, bütün dünya işte bu zekayı kıskanıyor” dedi. 

    TBMM Genel Kurulu’nda, bugün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, şunları söyledi:

    “Öncelikle belirtmek isterim ki, bu bütçe halkın beklentilerini karşılayan bir bütçe değildir. 21 yılda ülkemizde adaletsizlik ve eşitsizlik çığ gibi büyümüş, var olan sorunlara kalıcı bir çözüm üretilememiştir. Yolsuzluğun, talanın, 21/b’lerin damga vurduğu, garantili ihalelerle yandaşların kasasına milyarların akıtıldığı, yeni doğan her bebeğin geleceğinin ipotek altına alındığı, soygun ve vurgun düzenine çanak tutan, bu bütçeye onay vermemiz mümkün değildir.

    ‘Milletin cebinden tek kuruş çıkmıyor’ diye savunduğunuz Kamu Özel İş birliği projeleri yıllardır maskesiz soygunun adı oldu. Bu projeler için önümüzdeki 3 yılda tam 673 milyar ödenecek. Döviz kurundaki her artış, bütçeye getirdiği yükü katlayacak. Şimdi, bu aklı başında bir finansman modeli mi? Yoksa, ülke hazinesinin 5-10 kişiye peşkeş çekme modeli mi?

    “7 YILDA BU KÖPRÜ İÇİN ÖDEDİĞİNİZ PARAYLA KÖPRÜNÜN TAMAMI YAPILABİLECEKKEN, YILLAR BOYU ÜSTÜNE PARA ÖDÜYORSUNUZ”

    Yap-işlet-devret modeliyle yaptırdığınız, Osmangazi Köprüsü 2016’da açıldı. Fizibil olarak yere göğe sığdıramadığınız bu köprü için araç başına 35 dolar artı  KDV ve günlük 40 bin araç garantisi verildi. Yetmez gibi Amerika’daki tüketici fiyatı endeksindeki artış oranı da her yıl bu garantinin üzerine ekleniyor. Yani, bugünkü kur üzerinden araç başına ortalama bin 450 TL gelir garantisi verildi. Sonra bakanlık çıktı, bu köprüden 7 yılda 70 milyon aracın geçmesini bir başarı gibi açıkladı. El insaf. Gelir garantisinin sağlanması için 7 yılda bu köprüden tam 102 milyon aracın geçmesi gerekiyordu. Şu anda Osmangazi’den geçiş fiyatı 190 TL; yani bugünkü kurla 6.5 dolar. Bugünkü fiyatlar üzerinden, geçmeyen 32 milyon araç için ortalama 50 dolardan 1,6 milyar dolar ödeme yapıldı. Asıl önemli kısma geleyim. Geçen 70 milyon araç bugünkü fiyatlarla 6,5 dolar öderken, kalan 43,5 doları vatandaş yine Hazine garantili müteahhitlere ödedi. 7 yılda bu köprü için ödediğiniz parayla köprünün tamamı yapılabilecekken, yıllar boyu üstüne para ödüyorsunuz. Bakan da ‘Parası olan otoyoldan gider. Böylece devlet yolu rahatlar’ diyor. Sadece Almanlar değil, bütün dünya işte bu zekayı kıskanıyor.

    “HER FIRSATTA ‘YERLİYİZ, MİLLİYİZ’ DİYORSUNUZ AMA DEMİR YOLLARININ DURUMU İÇLER ACISI”

    Her fırsatta ‘yerliyiz, milliyiz’ diyorsunuz ama Cumhuriyet mirası demir yollarının durumu içler acısı. Kurum her yıl zarar ediyor. 10 yıl önce gelirler giderlerin yüzde 66’sını karşılıyorken, bugün bu oran yüzde 38. 1960’lı yıllarda 60 bin çalışanı vardı, bugün 20 bin. Gar-istasyon sayısı 1.300’den 1.000’e düştü.  Ankara Garı, Söğütlüçeşme, Adapazarı, Sirkeci Liman sahası ve daha nice taşınmazı ranta kurban ediliyor. “Yatırımlarında demiryolunun payı 2023’te yüzde 64 olacak’ dediniz Yüzde 48’de kaldı. 2024’te yüzde 49 olacak.

    “BALIK BAŞTAN KOKMUŞ. BAZI UYANIKLAR DA YÖNETMELİKTE BOŞLUK BULMUŞ İSTİSMAR EDİYOR”

    DHMİ de çok maaşlı eski danışmanınız Murat Gül kanalıyla yolsuzluk ve usulsüzlük olayları yaşanıyor. Komisyon görüşmelerinde bir bir sıraladım. Soru önergeleri verdim. Cevap vermediniz, gittiniz bu kişiyi genel müdür yardımcısı yapıp ödüllendirdiniz. Demek ki koca kurumda başka liyakatli personeliniz yok. Balık baştan kokmuş. Bazı uyanıklar da yönetmelikte boşluk bulmuş istismar ediyor. Hülle atamalar almış başını gidiyor. Sayıştay bunu tespit etmiş, mahkeme birer birer iptal ediyor. Ama dinleyen kim? İşte böyle böyle torpilin, liyakatsizliğin, partizan kadrolaşmanın egemen olduğu bir bürokrasi yarattınız. Son olarak Esenboğa’da Havalimanı Başmüdürlüğü’ndeki şube müdürü iptal edildi. Gereken yapıldı mı? Ne gezer. Bir yandan bunu yapıyorsunuz, bir yandan da hiç yolcusu olmayan havaalanlarına personeller alıyorsunuz, açılmayan havalimanlarına müdürler atıyorsunuz.”

  • ENGİN ALTAY: “BU BÜTÇE HARAM BÜTÇESİDİR. MİLLET FAİZİN, ENFLASYONUN ALTINDA İNİM İNİM İNLİYOR, SİZ PEMBE TABLO ÇİZİYORSUNUZ”

    CHP İstanbul Milletvekili Engin Altay, TBMM Genel Kurulu’nda; “Hazreti Ömer’in çok güzel bir sözü var. ‘Adalet olmadıkça yönetimin; edep olmadıkça asaletin; cömert olmadıkça zenginliğin faydası olmaz.’ Adaleti olamayan, edebi olmayan, cömertliği olmayan bir bütçe. Bütçenin mantığı hak üzeridir. Bu bütçe haram bütçesidir. Millet faizin, enflasyonun altında inim inim inliyor, siz pembe bir tablo çiziyorsunuz” dedi. 

    TBMM Genel Kurulu’nda, bugün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan CHP İstanbul Milletvekili Engin Altay, şunları söyledi:

    “Türkiye’de kar eden bir sektör kaldı. Bankalar. Banka patronlarının karı Cumhuriyet tarihinde hiç olmadığı kadar şişerken tarladaki üretici şikayetçi, pazarcı şikayetçi… Neden? Sizin bu ucube ekonomik düzeninizden Sayın Akbaşoğlu. Türkiye ekomomisini en güzel eski şansölye Merkel özetlemiş. Diyor ki, ‘Ben araba üretiyorum, bu Erdoğan benim ürettiğim arabadan kazandığım paradan daha çok para alıyor’ diyor. Böyle bir şey olabilir mi? Haram olsun. Bugün 693 bin liraya satışı esas bir arabaya kaça binebilirsiniz biliyor musunuz? 1 milyon 500 bin liraya. Arada 890 bin lira vergi adı altına alınan haraç var. Mesela tüpçüye verdiğiniz krediyi geri alabiliyorsanız vergim helal olsun. Alamıyorsanız haram olsun, zehir zıkkım olsun.

    “BU BÜTÇE HARAM BÜTÇESİDİR”

    Hazreti Ömer’in çok güzel bir sözü var. ‘Adalet olmadıkça yönetimin; edep olmadıkça asaletin; cömert olmadıkça zenginliğin faydası olmaz.’ Adaleti olamayan, edebi olmayan, cömertliği olmayan bir bütçe. Bütçenin mantığı hak üzeridir. Bu bütçe haram bütçesidir. Millet faizin, enflasyonun altında inim inim inliyor, siz pembe bir tablo izliyorsunuz.

    Sayın Cumhurbaşkanı, ‘2023 hedefim ilk 10’ dedi, 21. Sayın Cumhurbaşkanı ‘milli gelir 2 trilyon’ dedi. 1 trilyonu zor bulduk. İhracat 500 milyar dedi, 250 milyarda kaldık. İşsizlik yüzde 5’in altına düşecek dedik… ‘Enflasyonu tek haneye indireceğiz’ dediniz, yahu ayıp ayıp… Ukrayna’da Rusya’da enflasyon yüzde 20 değil ya. Bu ülkeye yüzde 70 enflasyon yaşatmanın tek bir mantığı olabilir o da şu, devletin ahlak, liyakat ve ehliyetten yoksunlaşmasıdır.

    “FETÖ’NÜN ÇAKMA KOPYASI ÇIKTINIZ”

    5 bin korumayla Hatay’a gidip miting yapabilirsiniz ama deprem bölgelerindeki diğer insanlarımızın evsiz çadırsız kalan insanımızla göz göze gelemezsiniz. Bir yıl içinde herkes evine girecek dediniz, yapmadınız. Seçim meydanlarında mülakat dediniz FETÖ’nün çakma kopyası çıktınız. FETÖ soru çalıp yandaşlarına dağıttı, siz mülakatla size biat ve itaat edenleri devlete doldurdunuz.”

     

  • TBMM GENEL KURULU’NDA BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNDE “ANA DİL” TARTIŞMASI YAŞANDI, İYİ PARTİLİ KATİP ÜYE ÖZTÜRK DİVANI TERK ETTİ

    TBMM Genel Kurulu’nda, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri sırasında “ana dil” tartışması yaşandı. DEM Parti Mardin Milletvekili George Aslan’ın Süryanice konuşmasına İYİ Partili  milletvekilleri tepki gösterdi. İYİ Partili katip üye Yasin Öztürk’ün Başkanlık Divanı’nı terk etmesi üzerine Genel Kurul’a ara verildi. Öztürk’ün yerine AKP’li katip üye Havva Sibel Söylemez’in divana gelmesiyle görüşmelere devam edildi.

    TBMM Genel Kurulu’nda, bugün Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri sırasında DEM Parti Mardin Milletvekili George Aslan’ın Süryanice Noel kutlaması yapması üzerine “ana dil” tartışması yaşandı. Arslan’ın Süryanice konuşmasına İYİ Partili Lütfü Türkkan ve Ayyüce Türkeş tepki gösterdi.

    TÜRKKAN: “EVİNDE KONUŞSUN”

    Lütfü Türkkan, “Evinde gidip konuşsun, sokakta tamam ama burası Türkiye Büyük Millet Meclisi” derken; Ayyüce Türkeş, “Herkes Türkçe konuşacak” ifadesini kullandı.

    USTA: “AMACI İDEOLOJİK”

    İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’e tepki göstererek “Anayasaya aykırı bir konuşma yapılmasını kesinlikle kabul etmiyoruz. Bunun amacının da ideolojik olduğu çok ortada. Sayın Başkan sizin tutumunuzla ilgili olarak da burada Kürtçe konuşulmasını ayetle mukayese etmek doğru olmadı” dedi. 

    AKBAŞOĞLU:”DİLDEN MAKSAT ANLAŞILMAKTIR”

    AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu da söz alarak “Dilden maksat anlamak ve anlaşılmaktır. Dünyada binlerce dil var. Her dil saygındır. Muhteremdir… Dilimiz Anayasa’ya göre Türkçedir. Burada hep beraber Türkçe konuşmak durumundayız. Bunun dışında hangi dilden konuşursanız konuşun herkes bu dilleri bilmek durumda değil” dedi. 

    YASİN ÖZTÜRK MECLİS DİVANINI TERKETTİ

    Tartışmalar sırasında İYİ Partili katip üye Yasin Öztürk, Başkanlık Divanı’ndaki yerini terk etti. Bunun üzerine TBMM Başkanvekili Önder, oturuma ara verdi. Ara sırasında da İYİ Parti ve DEM Parti milletvekilleri arasında tartışma devam etti.

    Öztürk’ün yerine Başkanlık Divanı’nda AKP’li katip üye Havva Sibel Söylemez’in gelmesiyle TBMM Genel Kurulu’nda görüşmelere devam edildi.

    ANA DİLİNE MÜDAHALE ETMEM”

    Aranın ardından açıklama yapaman Önder, şunları söyledi:

    “Boynumu vursanız bir insanın rüyasını gördüğünü, ninnisini dinlediği ana diline burada müdahale etmem, haya ederim. Ayet meselesini ayetle tevsir ettim zaten… Ben Kürt ilinde doğmuş Türt ana babanın çocuğuyum. Siz diyorsunuz ya burada ne diyor bize sövüyor mu acaba? İşte Kürdün evladı birinci sınıfa başladığında sizin Sayın George Aslan’ın konuşmasından ne anladıysanız bir ilkokul çocuğu da okuma evrenine ilk adım attığında sizin anladığınızı anlıyor. Burada küfretme hayasızlığına gerek ki kimse tenezzül etmeye. Bir dili temsil ediyor, bir milleti temsil ediyor, niye küfür etsin. Bir selam, Allah’ın selamına da saygı göstereceğiz eğer o saygı gelmiyorsa, ideal olanı bu, saygı göstermek. Dünyanın hiçbir dili, hiçbir inancı beni rahatsız etmez, eğer o saygı içimizden gelmiyorsa da tahammül edeceğiz.”

     

     

  • SOMALİ CUMHURBAŞKANI MAHMUD, OĞLUNUN ÇARPARAK ÖLÜMÜNE NEDEN OLDUĞU MOTOKURYE GÖÇER’İN EŞİ ÖZNUR GÖÇER’E TAZİYE DİLEKLERİNİ İLETTİ

    Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, oğlu Mohammed Hassan Sheikh Mohamud’un çarparak ölümüne neden olduğu motokurye Yunus Emre Göçer’in eşi Öznur Göçer’i arayarak taziye dileklerini iletti.

    Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlu Mohammed Hassan Sheikh Mohamud, kullandığı araçla 30 Kasım’da İstanbul’da motokuryelik yapan Yunus Emre Göçer’e çarpmış, hastaneye kaldırılan Göçer, 6 Aralık’ta hayatını kaybetmişti.

    Somali Savunma Bakanı Abdülkadir Muhammed Nur, bugün Yunus Emre Göçer’in eşi Öznur Göçer’i ziyaret etti. Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, ziyaret sırasında Nur’un telefonundan Öznur Göçer ile görüştü. Mahmud, Göçer’e şunları söyledi:

    “Acınızı paylaşıyorum, başsağlığı diliyorum. Bütün kalbimiz sizlerle, bunu bilmenizi istiyorum. Türkiye’nin adaletine ve Türk adalet sistemine güvenimiz tamdır. Bütün süreçler ve prosedürler gerektiği gibi devam edecektir. Ben sadece bir baba olarak size duygu ve başsağlığı dileklerimi iletmek istedim. Ayrıca eşim de aynı duygu ve dileklerini size iletmek istedi. Allah rahmet eylesin diyoruz ve onun için dua ettiğinizi bilmenizi istiyoruz.”

     

  • DEM PARTİLİ AYAN: “BİLET FİYATLARI ALMIŞ BAŞINI GİTMİŞ, HALK DÜĞÜNÜNE, CENAZESİNE GİDEMİYOR, UZAYA ÇIKACAĞIZ DİYORSUNUZ”

    DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, TBMM Genel Kurulu’nda; Şanlıurfa, Mardin ve Gaziantep’ten uçak seferinin olmadığını belirterek “AKP iktidarı rantların, ihalelerinin derdindeyken halkın sorunları ortada duruyor. Bilet fiyatları almış başını gitmiş. Halk cenazesine, düğününe gidemiyor. 24 saatlik yolu insanlar otobüsle gitmeye çalışıyor. Sabah buraya gelmişsiniz ‘uzaya çıkacağız’ diyorsunuz ya… Uçak bulamıyoruz uçak. Urfa milletvekilleri de burada, soruyorum ya. Urfa’dan uçuş yok, Mardin’den uçuş yok. Antep’ten uçuş yok” dedi. 

    TBMM Genel Kurul’da bugün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, şunları söyledi:

    “İKTİDAR SİVİL HAVACILIĞINI, SERVET HAVACILIĞINA ÇEVİRMİŞ”

    “Ulaştırma Bakanlığı öteden beri rantın, ihale komisyonculuğunun en fazla yapıldığı bakanlıklarından bir tanesi. Sivil havacılıkta da yolsuzluklar, usulsüzlükler havada uçuşuyor. İktidarın ve yandaşların maşallahı var. Halkın deyimiyle havada da karada da götürmüşler. İktidar ‘Havasını satamadığım ulaşımı ne yaparım’ diye düşünmüş sivil havacılığı servet havacılığına çevirmiş.

    Çalışma arkadaşınız Bahri Kesici, hafızanızı yenilemenizi istiyorum. Erdoğan 15 Ağustos 2019’da  Sivil Havacılık Komisyonu’nun başına genel müdür olarak atadı bu kişiyi. Kesici, 16 ay görev yapmış 15 Ocak 2022’de de emekliye ayırmışlar. Çünkü Kesici, 15 Aralık 2022’de nitelikli dolandırıcılıktan tutuklanmış. Tutuklanma gerekçesi ne? Bir hava yolu firmasının satışına aracılık etmek, komisyon almak, kamu ihalelerine pay vermek amacıyla milyonlarca lirayı cebine indirmek. Bu Kesici 9 Şubat’ta tahliye edildi. 6 Şubat deprem 9 Şubat’ta bu kişi tahliye edildi. İki ayda nasıl oluyor da milyonlarca doları cebine indiren kişi tahliye ediliyor. Bunu hem sizin vicdanınıza halkımızın da takdirine sunuyoruz.

    “ÖYLE BİR SİSTEM Kİ AL GÜLÜM VER GÜLÜM”

    Hatay Havalimanı’nın pisti 6 Şubat depreminde ortadan ikiye ayrıldı. Kim yaptı bunu İmaj Yapı. 2007’de açılışını Erdoğan yapmış, Amip Gölü’nün üzerine. TMMOB demişti ki, ‘Burasının zemini sağlam değil depremden yıkılır’ dinlemediniz. Peki bu havaalanını yapanlardan hesap sordunuz mu sormazsınız. Ne yaptınız? İmaj Yapı’ya verdiniz. İmaj Yapı bir, halklar sıfır. 

    Öyle bir sistem kurmuşsunuz ki al gülüm ver gülüm. ‘Hatay’ı mı yıktın hiç sorun değil biz seni Diyarbakır’a göndeririz orada da rantını yaparsın.  Diyarbakır’da sorun mu oldu, Malatya’ya göndeririz orada da yaparsın.’ Buna ses çıkaranlara da ‘tek bayrak, tek millet, tek vatan’ deyip işin içerisinden çıkarız.  

    “BİLET FİYATLARI ALMIŞ BAŞINI GİTMİŞ, HALK CENAZESİNE, DÜĞÜNÜNE GİDEMİYOR”

    AKP iktidarı rantların, ihalelerinin derdindeyken halkın sorunları ortada duruyor. Bilet fiyatları almış başını gitmiş. Halk cenazesine, düğününe gidemiyor. 24 saatlik yolu insanlar otobüsle gitmeye çalışıyor. Sabah buraya gelmişsiniz ‘uzaya çıkacağız’ diyorsunuz ya… Uçak bulamıyoruz uçak. Urfa milletvekilleri de burada, soruyorum ya. Urfa’da uçuş yok, Mardin’den uçuş yok. Antep’ten uçuş yok. ‘Ayrımcılığımız yok’ dediler sabah. Tüm bölgeler eşit dediler. Soruyorum size, Trabzon’a neden bu kadar çok uçuş var. Bakan Trabzonlu olduğu için değil, Trabzonluların sarı kaşı sarı gözü için de değil. Topraklarını parselleyip sattıkları Katarlı müteahhitler gelsin de burada talan etsinler diye yapıyorlar. Orada da halka bir şey yok. Haziran ayında 2 milyon nüfuslu Diyarbakır’a 34, Trabzon’a 145 sefer yapılmış, gelmişler burada ‘hiçbir yerde ayrımcılık yapılmadığından’ bahsediyorsunuz. Kürde yol da yok yolculuk da yok.”