Blog

  • HAZİNE VE MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK: “BİZ SICAK PARANIN PEŞİNDE DEĞİLİZ, SICAK PARANIN TEHLİKELERİNİN FARKINDAYIZ”

    Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Genel Kurulu’nda; “Enflasyonu düşürmek için aldığımız tedbirler cari açığı da azaltacaktır. Cari açığın finansmanını da iyileştirmek istiyoruz. Biz sıcak paranın peşinde değiliz, sıcak paranın tehlikelerinin farkındayız. Biz kalıcı sermaye benzeri, uzun vadeli kaynak peşindeyiz. Tabii ki doğrudan yatırımları da artırmayı arzuluyoruz. Ama bu bir çırpıda olmuyor. Zamana ihtiyaç var. Bence en önemli değişken tabii ki enflasyonun tek haneye düşmesi, öngörülebilirliğin artması yani fiyat istikrarının sağlanmasıdır. Fiyat istikrarını sağlarsak Türkiye doğrudan yatırım çekecektir. Dolayısıyla biz hiçbir şekilde sıcak para gelsin, onun üzerinden rezervler artsın, onun üzerinden rahatlayalım peşinde değiliz” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı ile bağlı kuruluşların 2024 yılı bütçeleri görüşüldü. Bütçe üzerinde konuşmaların tamamlanmasının ardından Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

    Şimşek şunları söyledi:

    “VERGİ REFORMUNU YAPACAĞIZ DEDİK BU YAPILMADIĞI ANLAMINA GELMİYOR”

    “Vergi reformunu yapacağız dedik bu yapılmadığı anlamına gelmiyor. 2004’te 2006’da yapıldı, reform süreci canlı bir organizma gibidir, günün şartlarına uyumlu bir şekilde reformlar her zaman yapılır. Ben toz pembe bir tablo çizmedim, dünyada, ülkemizde çok ciddi sorunlar var. Son birkaç aydır yaptığımız uygulamalar olumlu sonuç veriyor. Piyasada güven tesis edildi, bütün bu yansımaları ortaya koydu.

    “SEYAHATLERİM DOĞRUDAN DOĞRUYA KAYNAK ARAYIŞI OLARAK İRDELENMEMELİ”

    Paraya ihtiyacımız yok derken ‘bizim ikili ilişkiler çerçevesinde kaynağa ihtiyacımız yok’ demek istedim. Türkiye’nin kaynağı nasıl temin ettiği hususu… Benim seyahatlerimin doğrudan doğruya kaynak arayışı çerçevesinde irdelenmemesi gerektiğinin altını çizmeye çalıştım. Ben ‘Bankalar kar etmiyor’ demedim, ‘karlılıkları enflasyonla karşılaştırıldığında iddia edildiği kadar yüksek değil’ dedim, sözlerimi çarpıtmayın.

    “ÖNÜMÜZDEKI AYLARDA PİYASANIN ENFLASYON BEKLENTİLERİYLE BİZİM HEDEFİMİZ ÖRTÜŞECEK”

    Şu anda para politikası çok güçlü şekilde enflasyonu çıpalamaya başladı, enflasyon beklentileri hızla düşüyor. Önümüzdeki aylarda piyasanın enflasyon beklentileriyle bizim hedefimiz örtüşecek, çünkü biz doğru politikalar uyguluyoruz, dünya bu işi nasıl yapıyorsa aynı çerçevede yapıyoruz. Dolayısıyla hedeflerimiz gerçekçidir.

    “TÜRKİYE GRİ LİSTEDEN ÇIKMAK İÇİN 40 KOŞULUN 39’UNU YERİNE GETİRDİ”

    (Gri listeden çıkmak için) Türkiye, 40 koşulun 39’unu yerine getirmiş durumda. Uygulamada etkinliği de sağlamaya yönelik çok ciddi çaba içerisinde. Bu seneki bütçe açığı muhtemelen hedeflediğimiz 6.4’ün oldukça altında olacak.

    “BİZ SICAK PARANIN PEŞİNDE DEĞİLİZ, SICAK PARANIN TEHLİKELERİNİN FARKINDAYIZ”

    Enflasyonu düşürmek için bütçe açığını iyileştirmek için aldığımız bütün tedbirler aynı zamanda da acari açığı da olumlu yansıyacak. Milli gelire oran olarak yüzde 4 olan cari açığın yaklaşık 2,6 puanı altından kaynaklanıyor. Altın bir finansal varlıktır, önümüzdeki yıllarda altın ithalatının normalleşeceğini düşünüyoruz. Enflasyonu düşürmek için aldığımız tedbirler cari açığı da azaltacaktır. Cari açığın finansmanını da iyileştirmek istiyoruz. Biz sıcak paranın peşinde değiliz, sıcak paranın tehlikelerinin farkındayız. Biz kalıcı, Türkiye’mize sermaye benzeri, uzun vadeli kaynak peşindeyiz. Tabii ki doğrudan yatırımları da artırmayı arzuluyoruz. Ama bu bir çırpıda olmuyor. Zamana ihtiyaç var. Bence en önemli değişken tabii ki enflasyonun tek haneye düşmesi, öngörülebilirliğin artması yani  fiyat istikrarının sağlanmasıdır. Fiyat istikrarını sağlarsak Türkiye doğrudan yatırım çekecektir. Dolayısıyla biz hiçbir şekilde sıcak para gelsin, onun üzerinden rezervler artsın, onun üzerinden rahatlayalım peşinde değiliz. 

    “KKM’DEN ÖNÜMÜZDEKİ SENE ÇIKIŞ TAMAMLANACAK”

    KKM’den çıkış başladı, 3.4 trilyon liradan 2.7 trilyon liraya düştü, inanıyoruz ki önümüzdeki sene bu çıkış tamamlanacak. Rezerv birikimi bu hızla giderse biz çok hızlı şekilde bu süreci tamamlamış olacağız.”

  • HAZİNE VE MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK: “KARARLIYIZ, ENFLASYONU KALICI OLARAK DÜŞÜRECEĞİZ”

    HAZİNE VE MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK: “KARARLIYIZ, ENFLASYONU KALICI OLARAK DÜŞÜRECEĞİZ”

    Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmelerinde; “Enflasyonu düşürmeden Türkiye‘de sürdürülebilir yüksek büyümeyi ve kalıcı refahı sağlayamayız. Kararlıyız, enflasyonu kalıcı olarak düşüreceğiz, bu programımızın en öncelikli hedefidir. Bu amaçla başlatılan parasal sıkılaştırma süreci devam ediyor. Seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımlarıyla parasal sıkılaştırmayı destekliyoruz. Ağustos ayından itibaren aylık enflasyon düşüş trendine girmiştir. Çekirdek enflasyondaki düşüş çok daha belirgindir” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı, ile bağlı kuruluşların bütçe üzerinde milletvekillerinin konuşmalarının tamamlanmasının ardından Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek konuştu. Şimşek şunları dile getirdi:

    “2008 öncesinde büyümenin yaklaşık 1,5 katı hızla büyüyen küresel ticaret son dönemde büyüme oranının da altına gerilemiştir. ABD ve Çin arasındaki jeostratejilk rekabetin giderek sertleştiği ve küresel ticarette parçalanmaların olduğu bir süreçteyiz. Düşük verimlilik ve zayıf küresel talep sürdürülebilir yüksek büyümenin önünde diğer bir engeldir. Önümüzdeki 5 yıla ilişkin tahminlere baktığımız zaman küresel büyümenin yüzde 3.1 olacağı tahmin ediliyor. Bu da yakın veya uzun dönem ortalamalarının oldukça altındadır. Büyümenin düşük seyrettiği, faizlerin göreceli olarak yüksek olduğu bir dönemde küresel borç önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Yaşlanan nüfus küresel büyüme ve verimlilik üzerine olumsuz etkileri olacaktır.

    “ENFLASYONU DÜŞÜRMEDEN TÜRKİYE’DE SÜRDÜRÜLEBİLİR YÜKSEK BÜYÜMEYİ VE KALICI REFAHI SAĞLAYAMAYIZ”

    Salgınla birlikte artan küresel enflasyon düşüş eğilimine girmiştir. Enflasyonla mücadele nedeniyle sıkılaşan finansal koşullar, gevşemeye başlamıştır. Özelikle önümüzdeki yılın ikinci yarısında sonra da küresel faiz indirimlerinin başlanması bekleniyor. Bu bizim programımız açısından da olumludur. Az önce değindiğim küresel zorlukları Türkiye için bir fırsata döndürme çabası içindeyiz, bunun için öngörülebilirliği artırıyoruz, en büyük önceliğimiz fiyat istikrarıdır. Bu nedenle Orta Vadeli Program’ın ana hedefi enflasyonda kalıcı düşüşü sağlamaktır. Enflasyonu düşürmeden Türkiye’de sürdürülebilir yüksek büyümeyi ve kalıcı refahı sağlayamayız.

    “ENFLASYONU KALICI OLARAK DÜŞÜRECEĞİZ, BU PROGRAMIMIZIN EN ÖNCELİKLİ HEDEFİDİR”

    Büyümede dengelenme yani iç talebin daha ılımlı dış talebin olumlu katkı verdiği cari açıkta iyileşme, mali disiplinin yeniden tesisi, rezerv birikimi ve Kur Korumalı Mevduat hesaplarından çıkış, programın diğer öncelikli hedefleridir. Bu hedeflere ulaşmak için Haziran ayından bu yana önemli adımlar attık. Bütün bunlar makrofinansal riskleri azaltmıştır.

    Kararlıyız, enflasyonu kalıcı olarak düşüreceğiz, bu programımızın en öncelikli hedefidir. Bu amaçla başlatılan parasal sıkılaştırma süreci devam ediyor. Seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımlarıyla parasal sıkılaştırmayı destekliyoruz. Ağustos ayından itibaren aylık enflasyon bir düşüş trendine girmiştir. Çekirdek enflasyondaki düşüş çok daha belirgindir. 12 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentilerine bakarsanız son iki ayda 5 puan gerilemiş ve hedeflerimize yakınsamıştır. Yıllık enflasyon düşüşü 2024’ün ikinci yarısında kendisini gösterecektir.

    “2023 EKİM İTİBARIYLA, TOPLAM İSTİHDAM YIL SONUNA GÖRE 812 BİN KİŞİ ARTMIŞ”

    Bu sene büyümenin yüzde 4.4 olması bekleniyor, size düşük gibi gelebilir ama dünya ortalamasının 1,5 katı civarında bir büyümeden bahsediyoruz. Gelişmiş ülkelerinde de 3 katı hızlı büyüyoruz. Gelişmiş ülkelerle bu anlamda farkı kapatmaya devam ediyoruz. Rakamlara baktığımız zaman istihdam artmış işsizlik tek haneye düşmüştür. 2023 Ekim itibarıyla, toplam istihdam yıl sonuna göre 812 bin kişi artmış yani 32 milyon istihdam söz konusu. Program döneminde ülkemizin dış tasarrufa bağımlılığını azaltmayı hedefliyoruz. Bu sebeple üçüncü önemli hedefimiz cari açığı kalıcı bir şekilde aşağı çekmektir. Enflasyonu düşürmek için attığımız adımlar; güçlü hizmet ihracatı, altın ithalatındaki normalleşme ve enerjide dışa bağımlılığın orta vadede azalmasıyla birlikte cari dengede iyileşme devam edecektir.

    “YATIRIM, İSTİHDAM, ÜRETİM VE İHRACAT EN BÜYÜK ÖNCELİĞİMİZDİR”

    AB ile Gümrük Birliği’ni modernleştirmesini çok önemsiyoruz. Son açıklama raporla buna yeşil ışık yakılmış gibi. Hizmet ihracatının önümüzdeki 5 yılda iki katına çıkması için bakanlık olarak güçlü destek vermeye devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımızın her zaman vurguladığı gibi yatırım, istihdam, üretim ve ihracat en büyük önceliğimizdir. Özellikle yüksek teknolojili ve stratejik sektörleri desteklemek için yatırm taahhütlü avans kredisi uygulama çerçevesini yeniden yapılandırıyoruz. Bu krediler herkese açık, şeffaf, 2 yıl ana para ödemesiz 10 yıl vadeli olacaktır. Önümüzdeki 3 yılda 284 yüksek teknoloji ürününün ülkemizde üretilmesi için 300 milyar liralık kredi imkanı sağlanıyor. Bu son 1 kez Merkez Bankası tarafında yapılacak, bunu daha sonraki dönemde bütçeyi iyileştirdiğimizde bütçenin içine alacağız. İddialarınızın aksine neoliberal bir yaklaşım içerisinde değiliz.

    “ÖNÜMÜZDEKI YIL 1 TRİLYON 28 MİLYAR LİRAYI DEPREM YARALARINI SARMASI İÇİN HARCAYACAĞIZ”

    Depremden etkilenen işletmelerime yönelik toplam 16 adet destek programını uygulamaya koyduk. Bu kapsamda 92 bin kredi işlemi oldu 172 milyar lira hazine kefaletinde kredi verildi. Harcamalarda bir miktar katılık var o eleştiriyi kabul ediyorum ama önümüzdeki dönemde her şeye rağmen 1 lira dahi olsa tasarruf için çabalarımızı devam ettireceğiz. Deprem bölgesini ayağa kaldırılması ve depremzede vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının karşılanması için tüm imkanlarımızı seferber ettik. Son 20 yılda yaşanan depremler nedeniyle oluşan hasarların giderilmesi için yaptığımız harcamalar o bağlamda topladığımız vergilerin 1.6 katıdır. Yenileme ve güçlendirme çalışmalarını da ekleyecek olursak yaptığımız harcamalar topladığımız vergi gelirinin tam 8 katıdır. Temmuz ayında deprem yaralarını sarmak için aldığımız tedbirlerin toplam vergi geliri karşılığı 404 milyar liradır ama 2023 bütçesinden deprem için harcayacağımız para 762 milyar liradır. Önümüzdeki yıl 1 trilyon 28 milyar lirayı deprem yaralarını sarması için harcayacağız.

    “TÜRK LİRASI GELİŞMEKTE OLAN ÜLKE PARA BİRİMLERİNE GÖRE DAHA İSTİKRALI BİR GÖRÜNÜM SERGİLEMEKTEDİR”

    Son dönemde Türkiye’nin borçlanma maliyeti diğer gelişmekte olan ülkelere göre çok hızlı düşmüştür. Kur oynaklığı azalmıştır, Mayıs ayında yüzde 57’yi gören bir aylık opsiyonların ima ettiği kur oynaklığı aralık ayında yüzde 8’e düşmüştür. Türk lirası gelişmekte olan ülke para birimlerine göre daha istikralı bir görünüm sergilemektedir. Önümüzdeki dönemde inanıyorum ki yatırımcı ilgisi daha da artacak, piyasada arzuladığımızdan çok daha fazla Türkiye’ye kaynak akışı var, Türkiye’nin o anlamda bir kaynak ihtiyacı yoktur.

    “2023 KASIM SONU İTİBARİYLE VATANDAŞLARIMIZIN HANELERDE KULLANDIĞI DOĞALGAZDA YÜZDE 68, ELEKTRİKTE YÜZDE 55 SÜBVANSİYON VAR”

    Çiftçilerimizi, esnafımızı, sanatkarımızı, çalışanlarımızı kayırıyoruz. Vatandaşlarımızın elektrik ve doğalgaz fiyat artışından korunması için ihtiyaç sahibi ailelerimizin kömür ihtiyaçlarının karşılanması için tarımda üreticiler ve tüketiciler için makul fiyat oluşumu için çok ciddi destekler veriyoruz. 2023 Kasım sonu itibarıyla vatandaşlarımızın hanelerde kullandığı doğal gazda yüzde 68, elektrikte yüzde 55 sübvansiyon var. Tarımsal ürünleri lisanslı depoculuk faaliyetlerine sağlanan vergisel destekler, küçük ölçekli çiftçilerime sağladığımız destekler kapsamında 2024 yılında tam 136 milyar lira vergiden vazgeçiyoruz, vergi harcaması var, kime var çiftçimize var. 2024 yılında tarım sektörüne doğrudan ve dolaylı 520 milyar lira destek vereceğiz. Bu milli gelirin yüzde 1.3’üne tekabül ediyor.

    “SON 21 YILDIR ÇALIŞANLARIMIZI, EMEKLİLERİMİZİ, MEMURLARIMIZI ENFLASYONA EZDİRMEDİK”

    2023 yılında çalışanlarımızın ve emeklilerimizin aylık ve ücretlerinde enflasyonun çok üzerinde artışlar yaparak alım güçlerini destekledik. 2023 yılı enflasyon gerçekleşme tahmini yaklaşık yüzde 65. En düşük memur maaşı yüzde 142 arttı, ortalama memur maaşı yüzde 129 arttı, asgari ücret yüzde 107’nin üzerinde arttı, en düşük emekli aylığı yüzde 114 arttı. Son 21 yıldır çalışanlarımızı, emeklilerimizi, memurlarımızı enflasyona ezdirmedik. Ekonomimiz büyüdükçe daha adil bir şekilde paylaşacağız.

    “VERGİ VERMEYENLER, KAYIT DIŞI FAALİYET GÖSTERENLERİN ÜZERİNE GİDECEĞİZ”

    Borcun döviz kurlarındaki dalgalanmalara karşı duyarlılığını azaltmak için borçlanmayı ağırlıklı olarak TL cinsinden yapacağız. Borcun refinansman riskini azaltmak için vadesine 1 yıldan az kalmış senetlerin payını belli bir sevide tutacağız yani vadeyi uzatmaya devam edeceğiz. İddia edildiği gibi faiz harcamalarının milli gelire oranı kontrolden çıkmış değil. Biz sadece borçla değil, açığımızı kalıcı, sağlıklı vergi gelirleriyle finanse etmek zorundayız, harcamaları kontrol altına almak zorundayız. 2024 yılı içinde iç borç çevirme oranı yüzde 136,5 olacak bunlar yüksek rakamlar onun için vergi tabanını büyüteceğiz. Benim kastım şu; vergi vermeyenler, kayıt dışı faaliyet gösterenlerin üzerine gideceğiz yoksa biz asgari ücrete kadar vergi almıyoruz.

    “ASGARİ ÜCRETE KADAR ÜCRETLERİ VERGİ DIŞI TUTTUĞUMUZ İÇİN 595 MİLYAR LİRA VERGİDEN VAZGEÇMİŞİZ”

    2023 yılında proje ve program finansmanı amacıyla Türkiye 7.9 milyar dolar dış finansman buldu. Sadece Dünya Bankası’ndan yakın dönemde 3,5 milyar dolar kaynak sağladık. 2024 yılında küresel finansal koşullar çok daha elverişli olacak. Vergi mevzuatımızda reform ihtiyacı açıktır bu konuda da yoğun bir çalışma içerisinde olacağız. Etkin, basit ve daha adil bir vergi sistemi oluşturmak için çalışacağız. Doğrudan vergilerin payını artıracağız. Asgari ücrete kadar ücretleri vergi dışı tuttuğumuz için, vergide adaleti sağlamak için 595 milyar lira vergiden vazgeçmişiz, bu bir vergi harcamasıdır ama doğru bir harcamadır. Ülkemizde bulunan Suriyeliler veya başka bir ülke uyruklularına yönelik özel bir vergi istisnası yoktur. Suriyeliler vergi vermek zorunda ve veriyor.

    “KARA PARANIN AKLANMASI VE TERÖRİZMİN FİNANMASI İLE MÜCADELEYİ KARARLILIKLA YÜRÜTÜYORUZ”

    2023 yılında bütün kurumlar vergisinin yüzde 24’ü tek başına bankalardan tahsil edildi. Bankalar bu sene enflasyon muhasebesinden yaralanmayacak ve ilave 70 milyar lira vergi verecek. Kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanı ile mücadeleyi kararlılıkla yürütüyoruz. 2023 yılında 4 bin 624 dosya kapsamında 14 bin 525 kişi hakkında rapor ve bilgi hazırlanarak bunları paylaştık, kara parayla mafyayla mücadele ediyoruz.”

  • ÖZGÜR ÖZEL, AVRUPA PARLAMENTOSU TÜRKİYE RAPORTÖRÜ AMOR’U KABUL ETTİ

    ÖZGÜR ÖZEL, AVRUPA PARLAMENTOSU TÜRKİYE RAPORTÖRÜ AMOR’U KABUL ETTİ

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor’u CHP Genel Merkezi’ndeki makamında kabul etti. 

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor ile CHP Genel Merkezi’ndeki makamında görüştü. Görüşmede, Özel’e, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ve Genel Başkan Yardımcısı İlhan Uzgel eşlik etti.

  • MSB: IRAK’IN KUZEYİNDEKİ GARA, HAKURK VE KANDİL BÖLGELERİNE YAPILAN HAVA HAREKATLARI İLE 14 HEDEF İMHA EDİLMİŞTİR

    MSB: IRAK’IN KUZEYİNDEKİ GARA, HAKURK VE KANDİL BÖLGELERİNE YAPILAN HAVA HAREKATLARI İLE 14 HEDEF İMHA EDİLMİŞTİR

    Milli Savunma Bakanlığı (MSB), “Irak’ın kuzeyindeki Gara, Hakurk ve Kandil bölgelerinde bulunan terörist hedeflerine 20 Aralık 2023 saat 19.00’da hava harekatları icra edilmiş, icra edilen hava harekatları ile Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak ve depolardan oluşan toplam 14 hedef imha edilmiştir” açıklamasını yaptı.

    MSB, Irak’ın kuzeyindeki Gara, Hakurk ve Kandil bölgelerine bugün yapılan hava harekatlarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Bakanlık’tan yapılan açıklama şöyle:

    “PKK/KCK ve diğer terörist unsurları etkisiz hale getirerek Irak’ın kuzeyinden halkımıza ve güvenlik güçlerimize yönelik terör saldırılarını bertaraf etmek ve hudut güvenliğimizi sağlamak maksadıyla; Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa haklarımız doğrultusunda, Irak’ın kuzeyindeki Gara, Hakurk ve Kandil bölgelerinde bulunan terörist hedeflerine 20 Aralık 2023 saat 19.00’da hava harekatları icra edilmiş, icra edilen hava harekatları ile Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak ve depolardan oluşan toplam 14 hedef imha edilmiştir.

    İcra edilen harekâtlarda azami oranda yerli ve millî mühimmat kullanılarak çok sayıda terörist etkisiz hale getirilmiştir.

    Asil milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, geçmişte olduğu gibi bugün de ülkemizin ve milletimizin bekâ ve güvenliği için terörle mücadeleye tek bir terörist kalmayıncaya kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir.

    Bu harekâtlar sırasında; masum sivillerin, dost unsurların, tarihî ve kültürel varlıklar ile çevrenin zarar görmemesi için her türlü tedbir alınmıştır.”

     

  • EGE BÖLGESİ KARS ARDAHAN IĞDIR DERNEKLERİ FEDERASYONU’NDAN TUNÇ SOYER’E DESTEK: “SİZLERİ TEKRAR BU KOLTUKTA GÖRMEK İSTİYORUZ”

    EGE BÖLGESİ KARS ARDAHAN IĞDIR DERNEKLERİ FEDERASYONU’NDAN TUNÇ SOYER’E DESTEK: “SİZLERİ TEKRAR BU KOLTUKTA GÖRMEK İSTİYORUZ”

    Ege Bölgesi Kars Ardahan Iğdır Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı ve üyeleri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i makamında ziyaret etti. Dernek üyeleri, Başkan Tunç Soyer’i, yeni dönemde de Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda görmek istediklerini açıkladı. Başkan Tunç Soyer ise “Önümüzdeki dönem başında tüm STK’ları bir araya getireceğimiz bir yerleşkeyi hayata geçireceğiz. Şu anda Türkiye’nin kurtuluşunun reçetesi STK’ların güçlenmesinden geçiyor. İkinci dönem neler yapacağımızı biliyoruz, içiniz rahat olsun” dedi.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Ege Bölgesi Kars Ardahan Iğdır Dernekleri Federasyonu’na bağlı dernek temsilcilerini Egemenlik Evi’nde ağırladı. Yaklaşık bir saate yakın süren görüşmede Başkan Tunç Soyer, dernek üyelerinin düşünce ve taleplerini tek tek dinledi. Çok renkli, çok güzel bir tablo ile karşı karşıya olduğunu ifade eden Başkan Soyer, “İzmir demokrasinin kalesi deniyor, çünkü İzmir’de STK’lar çok güçlü. Bizi ayrıştırmak üzere kurulan bir sistem ayrıştırıyor, ötekileştiriyor. O yüzden belki de geçmişte olduğundan daha büyük bir rol üstleniyorsunuz. Biz ne kadar farklılıkları törpüler, azaltırsak aslında o kadar eksiliyor, yoksullaşıyoruz. Aynı doğa gibi, nasıl doğayı zenginleştiren biyoçeşitlilik ise bizi de zenginleştiren çok seslilik. Başka çaremiz yok. Sizlere çok ihtiyacımız var. 5 yıldır yapmaya çalıştığım şey STK’ların toplumla buluşmasını sağlamak. Ne kadar zengin olduğumuzu göstermek” dedi.

    İKİNCİ DÖNEMDE STK YERLEŞKESİ

    Başkanlığının ikinci döneminde STK’ları sevindirecek bir haberi de paylaşan Başkan Tunç Soyer, “Önümüzdeki dönem başında tüm STK’ları bir araya getireceğimiz bir yerleşkeyi hayata geçireceğiz. Herkesin tek bir çatı altında birlikte çalışmasını sağlayacağız. İzmir, çok ses, çok nefes, çok renk demektir. Bu demokrasi demektir. Biz İzmir’de bütün bu hikayeyi geliştirebilirsek, Türkiye’ye örnek olacak bir projeyi gerçekleştiririz. Bütün siyasi görüş farklılıklarını bırakıp, kucaklaşmayı sağlarız. Bu kucaklaşma İzmir’den tüm Türkiye’ye yayılır. Şu anda Türkiye’nin kurtuluşunun reçetesi STK’ların güçlenmesinden geçiyor. İkinci dönem neler yapacağımızı biliyoruz, içiniz rahat olsun” şeklinde konuştu.

    “SİZLERİ TEKRAR BU KOLTUKTA GÖRMEK İSTİYORUZ”

    Motivasyon ve destek için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i ziyaret ettiklerini söyleyen Ege Bölgesi Kars Ardahan Iğdır Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Çetin Demir ise, “STK’lara ne kadar değer verdiğinizi biliyoruz. Biz her zaman aynı çatı altında olmak istiyoruz. Sizlerin bir kez daha aday olmanızı istiyor ve canı gönülden destekliyoruz. Doğru bir seçim yapılır ve inşallah siz seçilirsiniz. Yolunuz açık olsun. Biz sizin yaptığınız yatırımlardan çok memnunuz. Hem Ardahan’da gönlümüzü yapıyorsunuz hem de İzmir’de bizi hiçbir zaman unutmuyorsunuz. Sizleri tekrar bu koltukta görmek istiyoruz” diye konuştu.

     

  • DEVA PARTİLİ CEM AVŞAR: “ASGARİ ÜCRETE YILDA EN AZ İKİ FARKLI ARTIŞ ORANI BELİRLENMESİ GEREKTİĞİNİ SAVUNUYORUZ”

     

    DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Cem Avşar, iktidarın asgari ücretin yılda bir kez artırılması yönündeki kararıyla ilgili “Temel ürünlerin fiyatları her gün artıyor, döviz her gün değişiyor, enerji fiyatları sürekli güncelleniyor, nasıl bir kere belirleyeceksiniz asgari ücreti? Biz asgari ücrete yılda en az iki farklı artış oranı belirlenmesi gerektiğini savunuyoruz. İnsanımızın en temel hakkı olan yaşamayı asgari düzeyde sağlamak üzere belirlenen ücreti bir alt sınır olarak görmeniz lazım. Dolayısıyla TÜİK’in uydurma rakamlarıyla değil, gerçek enflasyon değerleri üzerinden bunu hesaplamanız lazım” dedi.

    DEVA Partisi Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, bugün TBMM’de basın toplantısı düzenledi. İktidarın asgari ücrete yılda bir kez artış yapma kararını eleştiren Avşar, şöyle konuştu:

    “Asgari ücret sorununu asıl sebebi memleketin asgari demokrasi, adalet ve hukuka mahkum edilmesidir. Bu asgari durum ülkeyi şiddete, usulsüzlüğe, yüksek vergilere, yolsuzluğa, yoksulluğa, kayırmacılığa, huzursuzluga götürüyor. Yapılacak her türlü artış geçici pansuman olacak ve bir süre sonra etkisini yitirecektir.

    Neden 21 yıllık iktidarın sonucunda biz bu ülkede yoksulluk sınırının altında kalan vatandaşı konuşuyoruz? Neden asgari ücret ortalama ücret oldu? Neden gerçek enflasyon yıllardır düşmüyor? Neden seçim süresi boyunca sıkışınca gaz, seçimden sonra da vergi çıkarıyorsunuz? Neden bu ülkede açlık ve yoksulluk sınırı her gün gündemimizde? Bu girilen yoksulluk cenderesinin tek sorumlusu var, o da sizsiniz ve ittifakınız.

    “ENFLASYONU KONTROL ALTINA ALMADIĞIN SÜRECE BU ARTIŞLAR HEP ZAMLARIN ALTINDA KALACAK”

    Asgari ücret artışındaki en önemli husus şu: Enflasyonu kontrol altına almak. Enflasyonu kontrol altına almadığın sürece bu artışlar hep enflasyon ve fiyat artışlarının, zamların altında kalacak. Bizim yaşadığımız enflasyon maliyetten kaynaklı. Bu maliyetleri kısmak için, maliyet enflasyonunun önüne geçmek için tarım ve hayvancılığa destek var mı? Bu bütçe sermayenin, yandaşın yanında; üreticinin, mavi yakalının, işçinin, emekçinin karşısında bir bütçedir.

    Temel ürünlerin fiyatları her gün artıyor, döviz her gün değişiyor, enerji fiyatları sürekli güncelleniyor, nasıl bir kere belirleyeceksiniz asgari ücreti? Biz asgari ücrete yılda en az iki farklı artış oranı belirlenmesi gerektiğini savunuyoruz. İnsanımızın en temel hakkı olan yaşamayı asgari düzeyde sağlamak üzere belirlenen ücreti bir alt sınır olarak görmeniz lazım. Dolayısıyla TÜİK’in uydurma rakamlarıyla değil, gerçek enflasyon değerleri üzerinden bunu hesaplamanız lazım.”

     

  • TBMM’DE BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ… ERHAN USTA: “BÜTÇEYİ TORBA OLARAK KULLANMAKTAN VAZGEÇİN, ÖDENEKLERİ ORADAN ORAYA AKTARMADA CUMHURBAŞKANINA VERDİĞİNİZ YETKİLERİ AZALTMANIZ LAZIM”

    İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, TBMM Genel Kurulu’nda; “Seçim öncesi verilen sözler var bunların tutulması lazım, emekli seyyanen zam bekliyor, bunun yapılması lazım. ‘Esnaf Bağ-Kur’larının prim ödeme gün sayısını düşüreceğiz’ diye Cumhurbaşkanı söyledi, bunların da mutlak surette yapılması lazım. Bütçeyi torba olarak kullanmaktan vazgeçin lütfen, ödenekleri oradan oraya aktarmada Cumhurbaşkanı’na verdiğiniz yetkileri azaltmanız lazım. Bunları azaltmadığınız sürece mali disiplini sağlama imkanı olamaz” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda, 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı ile bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan İYİ Parti Grup Başkanvekili ve Samsun Milletvekili Erhan Usta, şunları söyledi:

    “Gittiğiniz gün de ekonomi iyi değildi, ama şimdi tam bir enkazı devraldınız. Bu enkazın başrol oyuncukları var; Cumhurbaşkanı ve Berat Albayrak. Yardımcı oyuncuları var; Şahap Kavcıoğlu ve Nureddin Nebati. Bir de Mehmet Muş var aslında ama o bir şey yapmadı yapılanları söyledi, ona da ses, ışık diyebiliriz.

    “CUMHURBAŞKANI GİBİ TAM BİR SİYASETÇİ GİBİ DAVRANIYORSUNUZ”

    Yüksek enflasyon var ve enflasyon maalesef hala yükselme trendinde. Yüksek cari açık, bütçe açığı var. Yüksek işsizlik, düşük istihdam sorunu var. Gelir dağılımı da çok ciddi bir şekilde bozuluyor. Çalışan yoksullar var, ciddi bir barınma krizi ve gıda krizi var. Sayın Bakan siz geldiğiniz de dediniz ki ‘İrrasyonel politikaları terk edeceğiz.’ Bu piyasada ciddi yankı buldu, güven verdi. Size bir kredi verdi piyasalar, bu kredide ciddi aşınma var. Sizin normal siyasetçi gibi konuşmamanız lazım. Cumhurbaşkanı gibi tam bir siyasetçi gibi davranıyorsunuz, brüt rezerv üzerinden sürekli bir şeyler söylüyorsunuz, net rezervi hiç konuşmanız gerekmiyor mu? ‘Kur Korumalı Mevduatı kaldırmamız gerekir’ diyorsunuz, süresi altı ay uzatıldı, üç defa altı ay uzatma konusunda Cumhurbaşkanı’na yetki verildi. Yedi ay geçmiş hala yapısal reform mahiyetinde bir şey getirmediniz.

    “PİYASALAR SİZE SORMAZ AMA BİZE ŞU SORUYU SORUYOR; SEÇİMDEN SONRA MEHMET ŞİMŞEK KALIR MI”

    Merkez Bankası Başkanı’nın talihsiz açıklamaları var, ne dedi Cumhurbaşkanı’na ‘Bize üç alan söyleyin şahlandıralım.’ Sayın Başkan, Merkez Bankası’nın görevi alanı şahlandırmak değil eğer yapabiliyorsanız siz enflasyonu düşüreceksiniz. Bağımsızlık nerede? Bunlar size karşı duyulan güvende belli aşınmalar oluşturuyor. Seçime gidiyoruz, belirsizlik giderek artıyor. Cumhurbaşkanı yarın kalkar ‘Nas var derse’ ne yapacağız? Açık şekilde bu belirsizliklerin giderilmesi lazım. Türkiye üç ay daha kaybedemez. Bu belirsizliklerin giderilmesi için Cumhurbaşkanı diyecek ki, ‘Ya biz hata yaptık, milletimizden de özür diliyoruz’ şeklinde bir şey söylemesi lazım. Piyasalar size sormaz ama bize şu soruyu soruyor; seçimden sonra Mehmet Şimşek kalır mı? Bu ciddi bir tedirginlik yaratıyor piyasada.

    “PARA POLİTİKASININ MALİYE POLİTİKASIYLA, YAPISAL REFORM AJANDASIYLA DESTEKLENMESİ LAZIM”

    Bu şekilde giderseniz faiz artırımınızın sonucunda enflasyon artar başka bir şey olmaz. Bu para politikasının maliye politikasıyla, yapısal reform ajandasıyla desteklenmesi lazım. Bunları yapmadığınız sürece Cumhurbaşkanı’nı haklı çıkaracaksınız. Bir krizi daha bu ülke nasıl kaldıracak? Maliye politikasında bir mantık yok, ekonomi daralıyorsa maliye politikasının genişlemesi beklenir ki o daralmayı giderirsin. Veya ekonomi coşmuşsa maliye politikasını sıkarsınız ki o aşırı balonları önlersiniz. 2011’den sonra 12 yılın 8 tanesinde konjonktür yanlısı bir maliye politikası izlenmiş. Ekonomi genişliyor siz de maliye politikasıyla bu işi daha da coşturmuşsunuz, bu yanlış bir şey.

    “KALICI TASARRUF YAPMANIZ LAZIM, ÖZELLİKLE DEVLETİN MAL VE HİZMET GİDERLERİNDE”

    Tahminlerinizde çok ciddi şaşma var, yılın başında bir bütçe tahmini yapıyor, aylül ayında orta vadeli program çıkıyor, sekiz aylık veriyle bir tahmin yapılıyor, sekiz aylık veriyle dört ay tahmini beceremeyen bir bürokrasi, Maliye Bakanlığı, Bütçe Strateji Başkanlığı… Ben bunu kabul etmiyorum. Bütçe harcamalarında kalıcı tasarruf yapmak gerekiyor. Kaç tane firma parasını ödemediğiniz için iflas etti. Bu parayı eninde sonunda ödeyeceksiniz bunlardan vazgeçin. Kalıcı tasarruf yapmanız lazım, özellikle devletin mal ve hizmet giderlerinde. Geçen yıl ne aldıysa onun üzerine belli oranda artan bir bütçe anlayışından vazgeçilmesi lazım.

    “KAMU ÖZEL İŞ BİRLİĞİ PROJELERİ CİDDİ BİR SOYGUN KAPISI OLMUŞTUR”

    Kamu Özel İş birliği projeleri ciddi bir soygun kapısı olmuştur. Önümüzdeki üç yılda şu andaki kura göre 673 milyar lira ödenecek, beş tane müteahhide verilen para, milyonlarca çiftçiye verilen paranın 20-30 katı kadar payı maalesef veriyoruz. Elektrik depolamaya bağlı olarak rüzgar ve güneşte lisanlar verildi, 3 milyar dolar sadece çantacılara sağlanan rant. Yatırım başlamadı, samimiyet testiniz… Ya TEİAŞ’ın gelirini 3 milyar dolar artırabilirdik ya da aldığımız elektriği 3 milyar dolar daha az alabilirdik, bunlar yapılmadı.

    “KAZANÇLARININ ÜZERİNE GİDİLMESİ LAZIM”

    Seçim öncesi verilen sözler var bunların tutulması lazım, emekliye seyyanen zam bekliyor, bunun yapılması lazım. ‘Esnaf Bağ-Kur’larının prim ödeme gün sayısını düşüreceğiz’ diye Cumhurbaşkanı söyledi, bunların da mutlak surette yapılması lazım. Enflasyon muhasebesine ne kadar hazırız, ya firmalara ya da devlete yazık edersiniz vergi kaybına neden olur. Vergilendirilmeyen alanlar var, sermaye kazançlarının üzerine gidilmesi lazım, paradan para kazanan ciddi bir kesim var bunların hepsine muafiyet tanınıyor. Ucuz krediden son iki yılda ciddi şekilde zengin olanlar oldu, bunları tespit edip üzerine gitmeniz, bunları vergilendirmeniz lazım.

    “BÜTÇEYİ TORBA OLARAK KULLANMAKTAN VAZGEÇİN, ÖDENEKLERİ ORADAN ORAYA AKTARMADA CUMHURBAŞKANINA VERDİĞİNİZ YETKİLERİ AZALTMANIZ LAZIM”

    Cumhurbaşkanı’na aşırı yetki verilmiş, Cumhurbaşkanı’na vergiyi sıfıra kadar indirmeye dört katına kadar çıkarmaya yetki veriliyor, böyle bir şey insafsızlık olabilir mi? Bunun ne faydası var size? Bu yetkinin sınırlandırılması lazım ama bunu yapmıyorsunuz. Vergi istisna muafiyetleri gözden geçirmek lazım, siz de geçireceğiz diyorsunuz ama genişletiyorsunuz. Tevkifat sistemi bizim gelir sistemimizi mahvetti. Tevkifat eşittir acziyet demektir. Vergi uzlaşma müessesi yolsuzluğun kaynağı haline gelmiştir. Bundan 10 yıl önce 2 milyar lira matrah farkı bulunurken şu anda bulunan matrah farkı 300-500 milyon. Vergi incelemelerini azaltırsanız matrah bulamazsınız, matrah farkı olmayınca da uzlaşmalardan sanki az siliyormuşuz gibi bir algı oluşur. Bütçeyi torba olarak kullanmaktan vazgeçin lütfen, 5018 sayılı kanunun orijinal ayarlarına dönün ödenekleri oradan oraya aktarmada Cumhurbaşkanı’na verdiğiniz yetkileri azaltmanız lazım. Bunları azaltmadığınız sürece mali disiplini sağlama imkanı olamaz. Ülkede iç ve dış denetim sistemini mutlak surette güçlendirmeniz lazım. Sayıştay diye bir şey kalmadı. İç denetimi de zaten birileri engelledi geçmişte şu anda denetimsiz bir Türkiye var.

    “VARLIK FONU TASFİYE EDİLMELİ”

    KİT sistemi tamamen çöktü, 2021-2026 döneminde 2 trilyon civarında KİT sistemine para ödeniyor bunlar geçmişte hiç yoktu. Kamu bankalarına dört yılda 461 milyar lira ödenek vermişiz bir de nakit dışı dediğimiz 300 milyar lira ayrıca para vermişiz. Bunların olmaması lazım bunun için de ilk yapılması gereken iş Varlık Fonu’nun tasfiye edilmesidir.”

  • SAADET PARTİLİ MESUT DOĞAN: “‘İSRAİL’İ DURDURUN’ DİYE AMERİKA’YA YALVARMIŞIZ. BU NASIL BİR ZAVALLILIKTIR, BU NASIL AŞAĞILIK KOMPLEKSİDİR?”

    Saadet Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan, TBMM Genel Kurulu’nda, “Bu ülkede gönlünde Filistin sevgisi olan insanlarımızın oyunu alıp iktidara geldiniz fakat Filistin davasına ihanet ettiniz. Filistin’i yalnız bıraktınız, sahipsiz bıraktınız. Buraya çıkan arkadaşlarımız, çıkıp Filistin adına neler yapıldığını söylüyor, anlatıyorlar. Ne yapılmış, Amerika’ya yalvarmışız ‘İsrail’i durdurun’ diye. Bu nasıl bir zavallılıktır, bu nasıl bir acziyettir, bu nasıl aşağılık kompleksidir” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Saadet Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan, Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez’in konuşmasını tamamladıktan sonra fenalaştıktan sonra yaşamını yitirmesine ilişkin, “Gerçekten o gün Meclis’te konuşmayı hep beraber dinlemiş olduk. Aynı zamanda o konuşma icra edilirken iktidar partisi mensuplarının çıkartmış olduğu gürültüye de şahitlik etmiş olduk. Ben bir haftadır gerçekten o çıkartılan gürültünün ne anlama geldiğini ve neden gerçekleştirildiğini bir türlü anlayamadım. Çünkü Hasan Bitmez arkadaşımız o gün yapmış olduğu konuşmada herhangi bir iddiada bulunmadı. Herhangi bir öngörüde de bulunmadı. Sadece sayın Cumhurbaşkanı’nın yapmış olduğu konuşmaları ve AKP’nin yapmış olduğu icraatları burada tekrarladı. Buna rağmen neden rahatsız olduğunuzu biz anlayamıyoruz. Ama bunu bu salonda bulunanlar o gün anlayamadılar” dedi.

    BU NASIL BİR ACZİYETTİR, BU NASIL AŞAĞILIK KOMPLEKSİDİR”

    Doğan şunları söyledi:

    “Siz istiyorsunuz ki biz yanlış yapalım, günah işleyelim ama yanlışımız konuşulmasın, görülmesin, bilinmesin hatta öyle bir hale gelinsin ki bazen siz de yanlışımıza günahımıza ortak olun. AK Partili arkadaşlara seslenerek söylüyorum, yanlış yaptınız yanlış. Bu ülkede gönlünde Filistin sevgisi olan insanlarımızın oyunu alıp iktidara geldiniz fakat Filistin davasına ihanet ettiniz. Filistin’i yalnız bıraktınız, sahipsiz bıraktınız. Buraya çıkan arkadaşlarımız, çıktı Filistin adına neler yapıldığını söylüyor, anlatıyorlar. Ne yapılmış, Amerika’ya yalvarmışız ‘İsrail’i durdurun’ diye. Bu nasıl bir zavallılıktır, bu nasıl bir acziyettir, bu nasıl aşağılık kompleksidir. Biz Türkiye’yiz. Filistin’de 40 bin insan katledildi biz hâlâ laf edebiyatı yapıyoruz.”

  • SAADET PARTİSİ HEYETİNDEN ÖZGÜR ÖZEL’E TEŞEKKÜR ZİYARETİ

    SAADET PARTİSİ HEYETİNDEN ÖZGÜR ÖZEL’E TEŞEKKÜR ZİYARETİ

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel; Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, Saadet Partisi Sözcüsü Birol Aydın ve CHP’den Saadet Partisi’ne geçen Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap’tan oluşan Saadet Partisi heyetini CHP Genel Merkezi’ndeki makamında kabul etti. Özel, siyasi partilerin söz hakkına saygılı olduklarını, demokrasiyi savunmaya devam edeceklerini söyledi.

    Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez’in vefat etmesinin ardından CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, Meclis’te grup yeter sayısını sağlayabilmek için Saadet Partisi’ne geçti. Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, Saadet Partisi Sözcüsü Birol Aydın ve Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap’tan oluşan heyeti, CHP’nin bu kararı için bugün CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret etti.   

    Partiden yapılan açıklamaya göre; Kaya, Hasan Bitmez’in vefatının ardından, Kasap’ın partilerine geçmesi nedeniyle Genel Başkan Özel’e teşekkürlerini ve memnuniyetlerini iletti. Kaya, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun selamlarını da Özel’e aktardı. Özel, TBMM Genel Kurulu’nda bir milletvekilinin vefatın ardından bir parti grubunun düşmesinden en çok iktidar partisinin rahatsız olması gerektiğini belirtti. Özel, siyasi partilerin söz hakkına saygılı olduklarını, demokrasiyi savunmaya devam edeceklerini söyledi.

     

  • SAADET PARTİLİ ÇALIŞKAN: “HER ŞEYİ SATMAYA ÇOK MAHİR AK PARTİ. HER ŞEYİ AMA HER ŞEYİ SATTI. HİÇ OLMAZSA FİLİSTİN’İ SATMAYIN ARKADAŞLAR”

    Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan TBMM Genel Kurulu’nda; “Tereddütsüz ki mahir olunan en önemli konu özelleştirme. Her şeyi satmaya çok mahir AK Parti. Bugüne kadar limanları, sanayi kuruluşlarını, stratejik tesisleri, havaalanlarıhnı, yolları, köprüleri, bankaları, sigorta şirketlerini, toprağımızı her şeyi ama her şeyi sattı. Daha ötesi bize güvenen Suriyeliler satıldı. Dava satıldı. Hiç olmazsa Filistin’i satmayın arkadaşlar” dedi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan şunları söyledi:

    “Özelleştirme İdaresi Başkanlığı hakkında konuşuyoruz. Tereddütsüz ki mahir olunan en önemli konu özelleştirme. Her şeyi satmaya çok mahir AK Parti. Bugüne kadar limanları, sanayi kuruluşlarını, stratejik tesisleri, havaalanlarıhnı, yolları, köprüleri, bankaları, sigorta şirketlerini, toprağımızı her şeyi ama her şeyi sattı. Daha ötesi bize güvenen Suriyeliler satıldı. Dava satıldı. Hiç olmazsa Filistin’i satmayın arkadaşlar.

    “ŞIMARIKLIK DEĞİL, TEŞEKKÜRLE KARŞILIK VERİLEBİLİR”

    Buraya çıkan iktidar mensubu arkadaşlar bütçe savunmasına başlarken şımarık tabirini kullanmayı istemiyorum ama bir kibir ve gururla 22. bütçeyi yapmış olmaya ısrarla dem vuruyor. Elbette bu milletin size verdiği yetkiye şımarıklık yaparak değil, belki teşekkürle karşılık verilebilir. Aranızda rektörler var profesörler var YÖK bütçesi görüşülürken bekledim ki şehir üniversitesine yapılan müdahaleye tepki göstersinler bilim adına yapılan yanlıştır desinler ağızlarını açmadılar. Aramızda hukukçular var. Hiçbirisi Adalet Bakanlığı bütçesi görüşülürken ülkemizde yapılan KHK zulmünden, hukuk dışı müdahalelerden söz etmediler.

    “BU BÜTÇEDE YATIRIM YOK RANTÇILAR VAR”

    Bu bütçede istihdam yok, işsizlik var. Bu bütçede yatırım yok, yandaş var. Üretim yok, ithalat var. Bütçede adalet yok ama bir kişiye 10 maaş var. Bütçede kalkınma yok ama bol miktarda faizciler var. Bu bütçede EYT’liler, emekliler, asgari ücretliler, memurlar yok, rantçılar var. Bu bütçede yeterince depremzedeler yok ama müteahhitler fazlasıyla var.

    “BU KADAR YIL 64 MİLYAR DOLARLIK ÖZELLEŞTİRME YAPTINIZ”

    Üzüntülü taraf şudur ki hangi yüzle bu bütçe milletin karşısına getirildi. Bu bütçenin neyini savunuyorsunuz. Tam tamına bu kadar yıl boyunca 64 milyar dolarlık özelleştirme yaptınız. İş başına geldiğinizde 130 milyar dolar dış borç bugün 480 milyar dolara çıktı. 2024 bütçesi ise gider 11,1 trilyon gelir ise 8, 4 trilyon hesap ediliyor, Baştan 2,6 trilyon açık. Asgari ücretli birisi ’11 bin 200 lira maaş alacağım, maaşımın şu kadarı ev kirasına, bu kadarı pazar masrafına gidecek öyleyse otobüse binmeyip yürüyerek gideyim’ diyor.”