Blog

  • ESKİŞEHİR’E 2023 YILINDA TURİST YAĞDI

    ESKİŞEHİR’E 2023 YILINDA TURİST YAĞDI

    Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in, ‘Şehir Turizmi’ hedefiyle hayata geçirdiği turistik merkezler ile bilim, kültür ve sanat merkezleri yerli ve yabancı turistlerin akınına uğradı. 2023’te bilim, kültür ve sanatın ışığında 1 milyon 200 bine yakın ziyaretçinin adresi bozkırın ortasındaki çekim merkezi Eskişehir oldu.

    Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı, geniş bir yelpazede Eskişehirlilere ve şehre gelen yerli-yabancı turistlere bilim, kültür ve sanat dolu bir yıl yaşattı. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin şehir turizmine farklı bir bakış açısı getirdiği Şehir Tiyatroları, Senfoni Orkestrası, tematik müzeleri, turizm ve tanıtma faaliyetleri, Bilim Deney Merkezi ve Sabancı Uzay Evi ile Masal Şatosu, 2023 yılında 1 milyon 200 bine yakın ziyaretçi, sanatsever ve turisti ağırladı.

    ŞEHİR TİYATROLARI VE SENFONİ ORKESTRASI

    Bu kapsamda Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları 2023 Ocak-Kasım ayları arasında Şehir Tiyatroları 174 temsil gerçekleştirip 54 binin üzerinde seyirciye ulaştı. Şehir Tiyatroları Kasım 2023 sonu itibariyle “Geçmem Gerek” adlı çocuk oyunu kardeş şehir Frankurt Belediyesi’nin daveti ile Almanya’da 3 temsil, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ile yapılan protokol kapsamında “Macbeth” adlı oyun Nisan ayında İstanbul’da 2 temsil, Kasım ayında 1 temsil, “D-21” adlı oyun Nisan ayında 3 temsil, İstanbul Şehir Tiyatroları ile yapılan protokol kapsamında “Ödenmeyecek Ödemiyoruz” adlı oyun Nisan ayında 6 temsil ile turne gerçekleştirdi. Bu yıl 15. Uluslararası Eskişehir Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Festivali Cumhuriyetimizin 100. Yıl coşkusuyla 29 Ekim – 2 Kasım tarihleri arasında düzenlendi. Şehir Tiyatroları düzenlediği atölyeler, gençlik sahnesi kursu, kukla yapım atölyeleri gibi çok sayıda etkinliğe de imza attı.

    Büyükşehir Belediyesi Sanat Galerilerinde ise 2023 yılında 27 sergi düzenlenirken, binlerce ziyaretçi birbirinden özel sergileri gezme imkânı buldu. 101 temsil için sahne tahsisi sağlandı. Eskişehir Caz Geceleri kapsamında 4 farklı caz grubu konser gerçekleştirirken 1956 dinleyiciye ulaşıldı. Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası 2023 yılı Ocak – Kasım ayları arasında 28 konser gerçekleştirirken 30 bin 197 seyirciye ulaştı. Senfoni Orkestrası Cumhuriyet’in 100. yılı kutlamaları kapsamında Kadıköy Belediyesi’nin daveti ile 29 Ekim tarihinde Caddebostan Sahilinde Orkestra Şefi Rengim Gökmen yönetiminde Zülfü Livaneli konserinde on binlerce İstanbullu sanatseverle de buluştu.

    TEMATİK MÜZELERE REKOR ZİYARETÇİ

    Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Müzeler Şube Müdürlüğü’nün 2023 yılı projeleri içerisinde yer alan Zühal Yorgancıoğlu Moda Tasarım Müzesi 23 Haziran 2023 tarihinde, Ergün Başar Portre Galerisi ise 27 Ekim 2023 tarihinde ziyarete açıldı. Ayrıca yıl boyunca Müzeler Şube Müdürlüğü sergi salonunda toplam 13 sergi etkinliği gerçekleştirildi. Buna göre Kasım 2023 sonuna kadar Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, Çağdaş Cam Sanatları Müzesi, Kent Belleği Müzesi, Eskişehir Kurtuluş Müzesi, Eskişehir Hamam Müzesi, İmren Erşen Oya Müzesi, Berna Türemen Kedi Sanat Evi ve Ali İsmail Türemen Mavi Sanat Evi ile Zühal Yorgancıoğlu Moda Tasarım Müzesi’ni yaklaşık 538 bin misafir ziyaret etti.

    TURİZM VE TANITMA ÇALIŞMALARI

    Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Turizm ve Tanıtma Şube Müdürlüğü ise Eskişehir’in tanıtımına büyük katkı sağladı. Yerli, yabancı turistler başta olmak üzere 7’den 70’e Eskişehir’i tanımak üzere kente gelenlere Büyükşehir Belediyesi turistik tesisleri başta olmak üzere şehrin turistik alanlarını gezdiren, tanıtan ve anlatan yetkililer önemli bir görevi yerine getirdi. Ayrıca resmi bayramlar ve özel günlerde törenlere katılım sağlanırken, Yazılıkaya başta olmak şehrin tarihi mirasının tanıtımı sağlandı. Profesyonel turist rehberlerine Eskişehir’in turistik merkezleri tanıtılarak şehrin turizm potansiyelinin arttırılmasına yönelik çalışmalar yapılırken, çocuklar için Çocuk Turizm Elçisi projesi ile çok önemli bir eğitim faaliyetine de imza atıldı.

    BİLİM DENEY MERKEZİ VE SABANCI UZAY EVİ

    Bilimi sevdirerek, eğlendirerek yaşamın içinde nerelerde kullanıldığını göstermek, sorgulamayı öğretmek, daha fazla öğrenme isteği oluşturmak, bilimsel bir vizyon kazandırmak ve farkındalık yaratmak amacıyla kurulan Bilim Deney Merkezi ve Sabancı Uzay Evi’nin Ocak 2023 – Aralık 2023 döneminde Bilim Turları ve Uzay Evi Seanslarına 111 bin 448 kişi katıldı. Gerçekleştirilen atölye programları ile 240 çocuğa ulaşıldı. Bilim Deney Merkezi ve Sabancı Uzay Evi’nde Ocak 2023- Aralık 2023 döneminde gerçekleştirilen bilimsel etkinliklerden ise 10 bin 594 kişi faydalandı. Her yaştan bireye yönelik atölye ve eğitimlerle yıl boyu etkinlikler gerçekleştirildi.

    MASAL ŞATOSU ÇOK SEVİLDİ

    Masal Şatosu 2023 yılı içerisinde 93 etkinlik gerçekleştirirken yaklaşık 3 bin 500 kişiye ulaştı. 2023 yılı içerisinde Masal Şatosu’nu 430 bin kişi ziyaret etti. 18 Kasım’da Masal Şatosu’nda bu yıl beşincisi gerçekleştirilen “Düşündüren Masallar Şenliği”nde, alan uzmanlarının katılımıyla masalların konu edildiği atölye, anlatılar, konser ve panel ile çocuklar ve yetişkinlere unutamayacakları bir deneyim yaşatıldı. Atölyelerin yanı sıra Şatoda Müzik etkinliği ile farkındalık yaratılırken 2023 yılında Masal Şatosu içerisinde iki yeni kalıcı sergi alanı oluşturuldu.
    Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı yetkilileri 2024 yılında da Eskişehir’in kültür, sanat ve turizmde önde gelen şehirlerden olacağını belirtti.

    ESKİŞEHİR TERCİH EDİLEN BİR ŞEHİR

    Eskişehir’in gerçek bir kültür sanat şehri olduğuna vurgu yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen şunları söyledi:

    “Türkiye’nin dört bir yanından başta olmak üzere yerli ve yabancı misafirleri şehrimizde ağırlamaktan çok mutluyuz. Büyük değişim yaşayan Eskişehir, oluşturduğumuz turistik merkezlerimizle hem yurt içinde hem yurt dışında artık tanınan, tercih edilen ve görülmesi gereken bir yer olarak gösteriliyor. Senfoni Orkestramız, Şehir Tiyatrolarımız, Eskişehir’de ağırlamaktan gurur duyduğumuz sanatçıların sergileri, müzelerimiz, tematik parklarımız, Masal Şatomuz, Bilim Deney Merkezi ve Sabancı Uzay Evimiz ile 7’den 70’e herkesin bir araya getiren etkinlikler ve festivaller turizm hareketliliğine büyük bir katkı sağladılar. Müzelerimize yenilerini ekledik. Müzelerimiz yalnızca görülüp geçilen yerler değil aynı zamanda birer kültür ve bilgi hazinesi olarak da görülüyor. Tarihi Odunpazarı bölgesinde çalışmalarımız sürüyor. Bir diğer deyişle Eskişehir müzeler şehri olmaya devam ediyor. Senfoni Orkestramızın gerek Eskişehir gerekse Türkiye’nin birçok şehrinden çok sıkı takipçisi ve izleyicisi var. Şehir Tiyatrolarımız Türkiye turnelerinin yanı sıra Avrupa’da da gösterim yaparak Eskişehir’in sanat bayrağını dalgalandırmaya devam ediyor. Eskişehirliler sanatın ve sanatçının kıymetini çok iyi bilirler. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da Eskişehirlilerden aldığımız güçle sanata ve sanatçıya olan desteğimiz artarak devam edecek. 2024 yılında da güzel şehrimizin kültür, sanat ve turizm hareketliliğini sürdürmek için çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz. Şehir Eskişehir’dir diyor ve yeni yılda da herkesi bozkırın ortasındaki nadide çiçek güzel şehrimizi görmeye davet ediyorum.”

  • TUNCAY ÖZKAN’DAN BAKAN TEKİN’E: “BİR KADIN ÖĞRETMENİ DÖVDÜĞÜ İDDİA EDİLEN OKUL MÜDÜRÜ MERAL YILMAZ HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞ MIDIR?”

    TUNCAY ÖZKAN’DAN BAKAN TEKİN’E: “BİR KADIN ÖĞRETMENİ DÖVDÜĞÜ İDDİA EDİLEN OKUL MÜDÜRÜ MERAL YILMAZ HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞ MIDIR?”

    CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e “İzmir ili Bornova ilçesi, Doğanlar Hüsnü Bornovalı Ortaokulu müdürüyken bir kadın öğretmeni dövdüğü iddia edilen Meral Yılmaz hakkında adli ve idari soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatılmış ise sonuçları nedir? Bir kadın öğretmeni dövdüğü iddia edilen okul müdürü Meral Yılmaz’ın Uzun Hasan Ortaokulu Müdürlüğü’ne atanması Milli Eğitim Bakanı olarak vicdanınızda nasıl bir karşılık bulmuştur” diye sordu.

    CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, İzmir Bornova’da Doğanlar Hüsnü Bornovalı Ortaokulu müdürüyken bir kadın öğretmeni dövdüğü iddiasıyla suç duyurusunda bulunulan Meral Yılmaz’ın Uzun Hasan Ortaokulu Müdürlüğü’ne atanması ve hakkındaki iddiaları TBMM gündemine taşıdı. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na yazılı soru önergesi veren Özkan, önergesinde şu ifadeleri kullandı:

    “İzmir ili Bornova İlçesi, Doğanlar Hüsnü Bornovalı Ortaokulu müdürü iken, bir kadın öğretmeni dövdüğü iddiası ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulan Meral Yılmaz’ın, yine aynı ilçede bulunan Uzun Hasan Ortaokulu müdürlüğüne atanmıştır. Ayrıca bu hususta 27.04.2023 tarihinde verdiğim soru önergesine cevap verilmemiştir.

    Öte yandan Uzun Hasan Ortaokulu Müdürü Meral Yılmaz’ın bazı sendikalara üye olan öğretmenlere baskı yaptığı, ilgili sendikalardan istifa etmelerini istediği, okul ziyaretlerinde bulunan sendika yöneticilerini tehdit ederek okula almak istemediği iddiaları gündeme gelmiştir.”

    “MERAL YILMAZ HANGİ KRİTERLERE GÖRE OKUL MÜDÜRLÜĞÜNE ATANDI?”

    Özkan, Bakan Tekin’e şu soruları yöneltti:

    -“İzmir ili Bornova İlçesi, Doğanlar Hüsnü Bornovalı Ortaokulu müdürü iken bir kadın öğretmeni dövdüğü iddia edilen Meral Yılmaz hakkında adli ve idari soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatılmış ise sonuçları nedir?

    -Bir kadın öğretmeni dövdüğü iddia edilen okul müdürü Meral Yılmaz’ın Uzun Hasan Ortaokulu müdürlüğüne atanması Milli Eğitim Bakanı olarak vicdanınızda nasıl bir karşılık bulmuştur?

    -Bir kadın öğretmeni dövdüğü iddia edilen bu müdürün öğrencilere karşı nasıl davranış sergilediği/sergileyebileceği hususunda inceleme araştırma yapılmış mıdır? Bu kişinin okul müdürlüğü yapıp yapamayacağı hususunda bir inceleme yapılmış mıdır?

    -Meral Yılmaz hangi kriterlere göre okul müdürlüğüne atanmıştır?

    -İzmir ili genelinde kaç okul müdürü yazılı sınav puanı olamadan atanmıştır?

    “YILMAZ’IN SENDİKA YÖNETİCİLERİNİ TEHDİT ETMESİNİN GEREKÇESİ NEDİR?”

    -Okul müdürü Meral Yılmaz’ın hukuksuz bir şekilde bazı sendikalara üye olan öğretmenlere baskı yapmasının ve istifalarını istemesinin gerekçesi nedir?

    -Okul Müdürü Meral Yılmaz’ın sendika yöneticilerini tehdit etmesinin gerekçesi nedir?”

  • FETİ YILDIZ’DAN AYM’NİN CAN ATALAY KARARIYLA İLGİLİ DEĞERLENDİRME: “AYM’NİN KARARLARININ GEREKÇESİ BANA GÖRE DOĞRU DEĞİL”

    MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, Anayasa Mahkemesi’nin, tutuklu TİP Hatay Milletvekili Can Atalay dosyasıyla ilgili ikinci kez ‘hak ihlali’ olduğu yönünde karar vermesine ilişkin, “Anayasa Mahkemesi’nin zaten başka türlü bir karar vermesini beklemiyorduk. Yani heyet aynı, dosya aynı, taraf aynı. Ne bekleyecektik. Yine ihlal kararı verdi. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının gerekçesi bana göre doğru değil” dedi.

    Anayasa Mahkemesi bugün Gezi davasından cezaevinde bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında ikinci kez ‘hak ihlali’ kararı verdi. MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, TBMM’de karara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yıldız şunları söyledi:

    “Anayasa Mahkemesi’nin zaten başka türlü bir karar vermesini beklemiyorduk. Yani heyet aynı, dosya aynı, taraf aynı. Ne bekleyecektik. Yine ihlal kararı verdi. Ancak bu kararı nereye gönderecek, önemli olan o. Eğer 13. Ağır Ceza’ya gönderirse, 13. Ceza İstanbul, Yargıtay 3’e gönderir yine. Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin aldığı karar da belli. Yani Yargıtay ile Anayasa Mahkemesi arasındaki bu meseleyi halletmemiz lazım. Hukuken bir çözüm bulunması lazım. Şimdilik söyleyeceğim bu. Kararı görmedim ama ihlal gerekçesi de aynıdır. Anayasa Mahkemesi’nin atladığı bize göre şu var; 14. Maddede belirsizlik var diyor. Yani dokunulmazlığın iki kıstasında biri suçsuzluk hali, diğeri de ‘soruşturması seçimden önce başlamış olan ve Anayasa’nın 14.maddesindeki durumlar’ diyor. Bunu bir belirsizlik olarak yorumluyor ama eğer belirsiz dersek yani soruşturması seçimden önce başlamış terör örgütü üyelerini Meclis’e taşınır ve bunun önünde hiçbir engel kalmaz.

    “ANAYASA MAHKEMESİ’NİN KARARLARININ GEREKÇESİ BANA GÖRE DOĞRU DEĞİL”

    Yani bu 14. maddedeki tarif, Anayasa koyucunun bilinçli bir tercihi. Orada Ceza Kanunu’nun 302’den 320. maddesine kadar suçları tek tek sayıp cezalarını tek yazması mümkün değil. Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir Anayasa da böyle bir şey yok. Onun için gerekçesi, Anayasa Mahkemesi kararları evet bağlayıcıdır. Ancak Yargıtay kararları da bağlayıcıdır. Kesin hüküm. Ortada bir sorun var aslında. Bunun düzeltilmesi lazım. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının gerekçesi bana göre doğru değil. Doğru olmamasının sebebi de bu. Yani diyor ki belirsizlik var. Nasıl açıklayacağız belirsizliği? Tekrar etmek istemiyorum ama durum bu. 302. maddeden 320’ye kadar olan ‘Devletin güvenliğine karşı suçlar’, evet kanunla düzenlenir. Bu da Terörle Mücadele Kanunu’dur. Çok açık. Oraya bakıp görmeleri lazım.”

     

     

  • ÖZGÜR ÖZEL’DEN AYM’NİN CAN ATALAY KARARINA İLİŞKİN AÇIKLAMA: “BUGÜN, ANAYASA MAHKEMESİ YENİDEN SAATİ DOĞRU GÖSTERMİŞ. SAATE, ‘SAAT DOĞRU GÖSTERMİŞ, NE DİYECEKSİNİZ’ DİYE SORULMAZ”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Anayasa Mahkemesi’nin cezaevindeki Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında ikinci kez hak ihlali kararı vermesine ilişkin, “Türkiye’yi sürekli mahcup edenler, Türkiye’yi hem kendi içinde hem dünyada tartıştıranlar artık bu yüksek mahkemenin kararlarından bir ders almaları gerekir. Bugün, Anayasa Mahkemesi yeniden saati doğru göstermiş. Saate, ‘Saat doğru göstermiş, ne diyeceksiniz’ diye sorulmaz…Bundan öncekiler gibi bu kararın da bir an önce uygulanması gerekir. Uygulanmadığı her dakika Türkiye’yi dünyaya rezil etmektedir” dedi.

    Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, cezaevindeki Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay’ın Yüksek Mahkeme’nin hakkında verdiği ihlal kararına uyulmaması nedeniyle yaptığı ikinci başvuruyu bugün inceledi. Mahkeme, Atalay’ın “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” ile “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının” ihlal edildiğine oy çokluğu ile karar verdi. Üç üyenin karşı oy kullandığı öğrenildi. 

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün TBMM’de 22. Dönem Dönem CHP Mersin Milletvekili Ersoy Bulut için düzenlenen törenin ardından AYM’nin Can Atalay hakkında ikinci kez hak ihlali kararı vermesine ilişkin konuştu. Özel, şunları söyledi:

    “Bu sorulara muhatap olmak gerçekten beni utandırıyor. Ama Türkiye’deki herkesi bu gündemle meşgul etmek birilerini utandırmıyor. Bir saate, ‘Saat doğru gösteriyor, ne diyeceksiniz’ diye sorulur mu? Saat doğru göstermiş. Ama yanlış yapanlar, Türkiye’yi sürekli mahcup edenler, Türkiye’yi hem kendi içinde hem dünyada tartıştıranlar artık bu yüksek mahkemenin kararlarından bir ders almaları gerekir. Bugün, Anayasa Mahkemesi yeniden saati doğru göstermiş. Saate, ‘Saat doğru göstermiş, ne diyeceksiniz’ diye sorulmaz. Gerçeği çarpıtanlara, hukukun üstünlüğünü kabul etmeyenlere ve sürekli Türkiye’yi tartıştıranlara sormak lazım.”

    Özel, kararın uygulanmasına ilişkin soruya “Şüphesiz bundan öncekiler gibi bu kararın da bir an önce uygulanması gerekir. Uygulanmadığı her dakika Türkiye’yi dünyaya rezil etmektedir” cevabını verdi.

     

  • KADİRLİLİ MÜZİSYEN: “GENÇLERİMİZ PAHALILIKTAN DOLAYI EVLENEMİYOR”

    KADİRLİLİ MÜZİSYEN: “GENÇLERİMİZ PAHALILIKTAN DOLAYI EVLENEMİYOR”

    BURHAN DEMİRCİOĞLU 

    Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde müzisyenlik yaparak geçimini sağlayan Ali İhsan Kara işlerinin durmasından yakındı. Kara, “Pahalılıktan dolayı gençlerimiz evlilik yapamıyor. Biz 15 bin liraya çalıyorduk şu anda 12 bin liraya çektik ücreti. Yine de çalamıyoruz, zor durumdayız. Düğün salonlarında düğünler oluyor ama çok pahalı oluyor. Çok pahalılıktan dolayı da halk da evlenemiyor” dedi.

    Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde yıllardır müzisyenlik yaparak geçimini sağlayan Ali İhsan Kara pahalılıktan dolayı gençlerin evlenemediğini, bu nedenle kendilerinin de para kazanamadığını ifade etti.

    “PAHALILIKTAN GENÇLERİMİZ EVLENEMİYOR”

    Müzisyen Ali İhsan Kara şunları söyledi:

    “Biz yıllardan beri düğünde çalıyoruz. Geçimimizi köylerde ve illerde ilçelerde kazanmaya çalışıyoruz ama pahalılıktan dolayı doğru düzgün gençlerimiz evlilik yapamıyor. Biz 15 bin liraya çalıyorduk şu anda 12 bin liraya çektik ücreti. O nedenle yine de çalamıyoruz, zor durumdayız. Düğün salonlarında düğünler oluyor ama çok pahalı oluyor. Çok pahalılıktan dolayı da halk da evlenemiyor. Yine biz parası olmayana da gidiyoruz. Para da sormuyoruz. Çok sevdiğimiz dostumuz, arkadaşlarımız oluyor. Zor durumda olmamıza rağmen yine de gidip düğünlerde çalıyoruz. Yazık, gençlerimiz evlensin kimse yuvasız kalmasın.”

     

     

  • ÇAĞLAYAN ADLİYESİ ÖNÜNDE ‘CAN ATALAY’ AÇIKLAMASI: “BİR YARGI ORGANININ BAĞLI OLMAKLA YÜKÜMLÜ OLDUĞU ANAYASAYA UYMAMASI HİÇ BİRİMİZİN GÜVENDE OLMADIĞININ KANITIDIR. HALK, VERDİĞİ OYUN HESABINI SORACAKTIR”

    HABER: EDDA SÖNMEZ- KAMERA: SADIK KARAKULOĞLU 

    Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, Gezi Davası tutuklusu Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında ikinci kez “hak ihlali” kararı verdi. Daha önce verilen “hak ihlali” kararına uyulmaması nedeniyle yapılan ikinci başvuru AYM Genel Kurulu’nda bugün görüşülürken, Çağlayan Adliyesi önünde de meslektaşları tarafından basın açıklaması yapıldı. Gaziosmanpaşa Bölge Hukukçular Derneği Başkanı Avukat Buket Gülay, “AYM, halkın oylarıyla milletvekili seçilen Avukat Can Atalay’ın tahliye edilmemesini ve bu sebeple milletvekilliğine başlayamamasını hak ihlali olarak değerlendirmiştir. AYM’nin bu tespiti karşısında Yargıtay’ın hak ihlali kararını tanımaması manasına gelecek kararlar alması ve AYM kararını uygulamaması hukuken izah edilebilecek bir durum değildir. Bir yargı organının bağlı olmakla yükümlü olduğu Anayasaya uymaması hiç birimizin güvende olmadığının kanıtıdır. Halk, verdiği oyun hesabını soracaktır” dedi.

    Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Türkiye İşçi partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında “seçilme hakkı” ve “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı” yönlerinden verilen “hak ihlali” kararına uyulmaması nedeniyle ikinci kez yapılan başvuruyu bugün görüşüldü.

    AYM Genel Kurulu tarafından Can Atalay hakkında ikinci kez “hak ihlali” kararı verildi. AYM’nin bu kararı verdiği toplantı sürerken Can Atalay’ın arkadaşları ve meslektaşları tarafından Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yapıldı. 

    Gaziosmanpaşa Bölge Hukukçular Derneği Başkanı Av. Buket Gülay, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi Başkanı Çiğdem Akbulut, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Eş Genel Başkanı Serhat Çakmak, İstanbul Avukatlar Vakfı’ndan Av. Uğur Yetimoğlu birer konuşma yaptı. 

    Yapılan basın açıklamasında, “Haftalardır, aylardır milletvekili ve meslektaşımız avukat Can Atalay özelinde adalet aramaya devam ediyoruz. AYM Can Atalay ile ilgili hak ihlali kararı verdi. Ancak maalesef uygulaması gereken mahkemeler ‘hak ihlali’ kararını uygulamadılar. Bugün 21 Aralık 2023 tarihi itibariyle AYM’ye ikinci bir başvuru söz konusu olup, burada da AYM kararının uygulanmamasının hak ihlali oluşturup oluşturulmadığı konusunda bir başvuru mevcut. AYM’nin bu konuda oy birliği ile hak ihlali kararı vereceğine inanıyoruz ve bekliyoruz. Bir diğer beklentimiz ise bu konuyu uygulayacak olan 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin elini vicdanına koyup, bir an önce Can Atalay’ın mağduriyetini gidererek, tahliyesini sağlamaktır” denildi. 

    “GÖREVİNİ YAPMAYAN MAHKEMELERİN GÖREVİNİ YAPMASINI BEKLİYORUZ”

    Basın açıklamasında konuşan Avukatlar Vakfı Başkanı Av. Uğur Yetimoğlu, “Hukukçular olarak AYM’nin hak ihlali kararı vereceğini biliyoruz. Anayasa Mahkemesi’nin ilk kararında görevini yapmayan mahkemelerin bu sefer görevini yapmasını bekliyoruz” dedi.

    Gaziosmanpaşa Bölge Hukukçular Derneği Başkanı Av. Buket Gülay da basın açıklamasında şöyle konuştu: 

    “HUKUK HERKES İÇİN VARDIR VE MAHKEME KARARLARI İSTİSNASIZ OLARAK UYGULANMALIDIR: İnsanlar tarih boyunca, önceleri içgüdüsel, sonraları ise iradi olarak hürriyetlerini padişahlar, krallar, sultanlar ve modern devletler lehine kısıtlamış ve toplumsal düzen için haklarının kısıtlanmasını ve yasalara uymayı kabul etmişlerdir. Bu şekilde kurulan toplumsal düzenin devam etmesi, istikrarlı ve uzun ömürlü olması ancak adaletin tesisiyle mümkündür. Bu haliyle yasama, yürütme ve yargı erklerini kullanan devlet, toplumsal sözleşme gereğince vatandaşlarının haklarını hem diğer insanlara hem de devlet gücünü kullanan yöneticilere karşı korumakla mükelleftir. Yargı yetkisi tam olarak budur. Yargı erki, yasama ve yürütmeden bağımsız iradeye sahip yargıçlar tarafından kullanılır ve yargı kararları devleti ve yöneticileri dâhil olmak üzere herkesi bağlar, bağlamalıdır. Hukuk herkes için vardır ve mahkeme kararları istisnasız olarak uygulanmalıdır. Yargı kararlarının bağımsız olarak alınamadığı veya uygulanamadığı toplumlarda bağımsızlıktan söz edilemez ve devlet lehine irade devrini içeren toplumsal sözleşme zarar görür. Meslektaşımız Av. Can Atalay demokrasi ile yönetilen ülkemizde halkın kendisine verdiği oylarla milletvekili seçilmiştir. Bu şekilde kazandığı sıfatın tanınması ve TBMM’de halkı vekil sıfatıyla temsil etmesi için ayrıca bir kabul veya merasime gerek yoktur.

    YARGITAY’IN, ANAYASA MAHKEMESİ KARARINI UYGULAMAMASI HUKUKEN İZAH EDİLEMEZ: Anayasa Mahkemesi, halkın oylarıyla milletvekili seçilen Av. Can Atalay’ın, tahliye edilmemesini ve bu sebeple milletvekilliğine başlayamamasını ‘hak ihlali’ olarak değerlendirmiştir. Anayasa Mahkemesinin bu tespiti karşısında, Yargıtay’ın, ‘hak ihlali’ kararının tanınmaması manasına gelecek kararlar alması ve Anayasa Mahkemesi kararını uygulamaması hukuken izah edilemez. Hukuk herkes için vardır ve toplumsal sözleşmemizin temelini oluşturur. Bu sebeple Gaziosmanpaşa Bölge Hukukçular Derneği mensubu avukatlar olarak, Av. Can Atalay’ın tahliye edilmemesini siyasi saiklerle hukukun katledilmesi olarak yorumluyor ve bu uygulama ile hukuka duyulan güvenin bir kez daha azaldığını üzülerek gözlemliyoruz. Bu itibarla, burada siyasi saiklerle cezalandırılmaya çalışılanın yalnızca Av. Can Atalay değil ona oy vererek TBMM’de kendisini temsil etmesini isteyen halk olduğunu belirtmek isteriz.

    BİR YARGI ORGANININ BAĞLI OLMAKLA YÜKÜMLÜ OLDUĞU ANAYASA’YA UYMAMASI HİÇ BİRİMİZİN GÜVENDE OLMADIĞININ KANITIDIR: Anayasanın 153. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi kararları, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Dolayısıyla, herhangi bir yargı organı veya idare makamının Anayasa Mahkemesi kararına uymaması bir hukuk devletinde mümkün olmamalıdır. Yasama dokunulmazlığını düzenleyen Anayasa’nın 83. maddesi ise halkın oylarıyla seçilmiş milletvekillerini sorguya çekilme, tutuklanma ve yargılanmaya karşı korur. Bir yargı organının bağlı olmakla yükümlü olduğu Anayasa’ya uymaması hiç birimizin güvende olmadığının kanıtıdır. Halk, verdiği oyun hesabını soracaktır. Av. Can Atalay halkın oyu ile vekillik yapamıyorsa oy alarak vekillik görevine başlamış her milletvekilinin meşruluğu tartışılabilir hale gelmektedir.

    Avukatlar adına konuşan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD)  İstanbul Şubesi Başkanı Çiğdem Akbulut ise şunları söyledi: 

    “CAN ATALAY’IN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN BİR ARADAYIZ: Bugün bir kez daha meslektaşımız ve Hatay halkınca milletvekilleri olarak seçilen arkadaşımız Can Atalay’ın özgürlüğü için bir aradayız. Anayasa Mahkemesi’nin, haftalar önce vermiş olduğu kararda bugün de direneceğini umuyoruz. Anayasa Mahkemesi’nin, daha önce Osman Kavala, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ dosyalarında verdiği kararlarda gördüğümüz hukuku hiçe sayan, siyasi talimatlara göre konumlandığı pozisyonuna dönmeyeceğini umuyoruz. Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanımız Selçuk Kozağaçlı ve üyelerimiz hakkında tamamen hukuka aykırı şekilde elde edilmiş ve düzenlenmiş delilleri dayanak alarak gerçekleştirilen tutuklamalara ve verilen mahkumiyet hükmüne dair yaptığımız başvurularda yine bir siyasi yargılama mevzu bahis olduğu için hiçbir ‘hak ihlali’ bulmayan pozisyonuna geri dönmemesini umuyoruz.

    AKP İKTİDARININ KENDİSİNE APARAT EDİNDİĞİ YARGI, TÜM MUHALEFETİ DİZGİNLEMEK İÇİN BİR BASKI ARACI OLARAK KULLANILIYOR: Olumsuz bir çok başka da örneğine sahip olduğumuz yargı pratiğidir bizi bugün bu noktaya getiren. Dikkat çekmek istediğimiz husus budur. AKP iktidarının, siyasi saikler doğrultusunda kendisine aparat edindiği yargı, tüm muhalefeti dizginlemek için bir baskı aracı olarak kullanılıyor çok uzun yıllardır. Geride bıraktığımız her adalet katliamına yeterli ve birlikte tepkiyi göstermediğimiz oranda bugün bir yenisi ile karşı karşıya kaldığımız aşikar. Yargı mekanizmaları açısından ise geçmişte sergiledikleri siyasi pratiğin bugün kendi ayaklarına dolanıyor olduğu ile yüzleştiklerini görüyoruz. Bu nedenle bugün burada her ne karar çıkarsa çıksın mücadelemizin bitmemek zorunda olduğunu tekrarlamak isterim. Elbette Can’ı alacağız. Ancak bugün burada ne karar çıkarsa çıksın, Can’ı alıncaya kadar, tutuklu meslektaşlarımızı alıncaya kadar, tüm siyasi tutsaklar özgürlüklerine kavuşuncaya kadar mücadelemiz devam edecek.”

    “SİYASAL İKTİDAR ELİYLE YARGI KARARLARI UYGULANMIYOR”

    Basın açıklamasında konuşan ÖHD Eș Genel Başkanı Av. Serhat Çakmak da “Ülkede siyasal iktidarın güç kazanması ile beraber hukuk, yargı makamları bir istisnai hali genel hâle uygulatma niyetindeler. Bir devletin meşruluğunun asıl kaynağı anayasa ve yasalar olmasıdır. Siyasal iktidar eliyle yargı kararları uygulanmıyor” dedi.

  • AKSARAY DAMIZLIK KOYUN KEÇİ YETİŞTİRİCİLERİ BİRLİĞİ: “ÜRETİCİ, YEM FABRİKALARIYLA YALNIZ BIRAKILMAMALI”

    KEMAL ONUR ATALAY

    Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mahmut Aktürk, yem fiyatlarına yapılan zamma tepki göstererek “Üreticinin yem fabrikalarıyla yalnız bırakılmaması gerektiğini düşünüyoruz çünkü üretici bu yemle mücadele edemiyor, hayvanlarımızı zaten yeme bağımlı hale getirdik. Arpayla, buğdayla, mısırla tek başına silaj yoncayla hayvancılık yapamaz hale geldik” dedi.

    Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği (ADKKYB) Başkanı Mahmut Aktürk, üreticilerin en büyük girdi maliyetinin yem olduğunu belirterek, yem firmalarının zam üstüne zam yaptığını söyledi. Aktürk, şöyle konuştu:

    “YEM FİYATLARI YETİŞTİRİCİNİN DE ÜRETİCİNİN DE BELİNİ KIRIYOR”

    “Yem fiyatları yetiştiricinin de üreticinin de belini kırıyor. Son günlerde sebebini anlamadığımız bir şekilde yem fiyatlarına yüz liraya yakın, bazı yemlerde 150 lira yakın bir artış olduğunu hepimiz izlemekteyiz. Buna neye göre zam yapılıyor, bunun fiyatını kimler belirliyor? Bununla ilgili hem bakanlığımıza hem yetkililere müracaat ediyoruz. Serbest piyasa ekonomisi, arz talep dengesi fiyat verirler, piyasa koşulları gibi tavsiyeler ve nasihatlerle karşılaşıyoruz. Hayvancılıkta da gerçekten bu yem fiyatlarını belirleyen elementlerin işte mısırın, arpanın, kepeğin, soyanın, küspelerin bunların maliyet hesabının mutlaka yapılması lazım. Üreticinin yem fabrikalarıyla yalnız bırakılmaması gerektiğini düşünüyoruz çünkü üretici bu yemle mücadele edemiyor, hayvanlarımızı zaten yeme bağımlı hale getirdik. Arpayla, buğdayla, mısırla tek başına silaj yoncayla hayvancılık yapamaz hale geldik. Bu işletmeler mutlaka fabrika yemine ihtiyaç duyuyorlar. Uyuşturucu bağımlılığı gibi bir bağımlılık haline geldi fabrika yemleri. Bu yemi yedirmeden ne et alabiliyor hayvan ne süt veriyor. Yetiştirici de bunu almak zorunda kalıyor.

    “YEM FİYATLARI ANORMAL BİR ŞEKİLDE ARTTI”

    Fabrikatör beyefendi bugün 400 lirayı uygun görürse 400 liraya satıyor, vatandaş alıyor. 500 lirayı uygun görürse 500 liraya alıyor. Bunun maliyeti nedir, bunun kar oranı nedir, buna kim müdahale eder? Bu noktada kimse yok. Saldım çayıra mevlam kayıra gibi bir sistem oturmuş devam ediyor. Bununla ilgili tabii sivil toplum örgütleri, bizler bakanlığımızda yetkililer ve fabrikalarla görüşüyoruz ama herkesin bir mazereti var. Fiyatların yüksekliğinden, yemdeki proteinin yurt dışından geldiğinden, tonu 100 lira olan bir proteinin tonunun 200 dolara çıktığını söylüyorlar. Avrupa’da ve dünyada fiyatların arttığından bahsediyorlar. Tabii biz bunları bilemiyoruz. Gerçekte olan bir şey şu anda yem fiyatlarının anormal bir şekilde arttığı ve yetiştiriciyi ve üreticiyi ciddi anlamda üretim noktasında sıkıntıya soktuğu. Aslında mesele şu; her süt fiyatının ve et fiyatının arttığında ortaklarımızdan en büyüğü olan yem fabrikaları, üreticinin en büyük ortağıdır. Kazancımızın yüzde 70-80’inin ortağı onlar aslında. Onlar adına onların işçisiyiz gibiyiz. Bu beyefendiler baktı üretici süt ve etten para kazanıyor, biz de zam yapalım hissemizi, payımızı alalım diyorlar. 

    “TOPLUMSAL BİR TEPKİ VERİLMESİ LAZIM”

    Yem fiyatını 550 liraya kadar yükselttiler. Canları sağ olsun diyoruz ama bizim yem fabrikalarına ihtiyacımız olduğu doğrudur ama yem fabrikalarının da bu hayvancılara, işletmelere daha çok ihtiyacı olduğunu unutmamalılar. Bir gün satacak bir işletme bulamazlarsa onlar da fabrikalarını ne yaparlar bilmiyorum. Bizim ihtiyacımız olduğu kadar onların da işletmelere ihtiyacı olduğunu unutmasınlar. Sosyal bir tepki vermek lazım, toplumsal bir tepki vermek lazım, yem girdilerini azaltmak lazım. Arpa, buğday, yoncayı bir işletme kendi üretebiliyorsa kendi yemini üretebiliyorsa fabrika yemini 10 ton yediriyorsa 5 tona, 5 ton yediriyorsa 3 tona düşürerek yavaş yavaş toplumsal bir tepkiye gitmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sadece STK’ların bağırması veya devletin şunu yapması, bunu yapması değil, her alanda  toplumsal tepki vermek lazım. İşte yemi azaltmamız lazım. Yumurta fiyatlarından şikayet ediyor herkes, mesela yumurta almayalım 1 hafta 10 gün. Yumurtacılar ne yapacak? Tavuklar her gün yumurtluyor. Toplumsal tepki yapmazsak hep birileri bizim hakkımızı arasın uğraşsın demekle olmaz. Tabii ki üretici birlikleri, devlet, bakanlık her konuda üreticinin yetiştiricinin yanında olmak zorunda. Biz bunları kabul ediyoruz ama üretici de tüketici de toplumsal tepki noktasında herkesin kendi üzerine düşeni yapması gerekiyor diye düşünüyorum.”

     

  • ÖZGÜR ÖZEL: “CAN ATALAY’IN BİR AN ÖNCE TAHLİYE EDİLMESİ ANAYASA’NIN GEREĞİDİR. BU KARARA DİRENMEK ANAYASAL HUKUK DÜZENİNİ YOK SAYMAKTIR”

    ÖZGÜR ÖZEL: “CAN ATALAY’IN BİR AN ÖNCE TAHLİYE EDİLMESİ ANAYASA’NIN GEREĞİDİR. BU KARARA DİRENMEK ANAYASAL HUKUK DÜZENİNİ YOK SAYMAKTIR”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Anayasa Mahkemesi’nin ikinci kez hak ihlali kararı verdiği seçilmiş Hatay Milletvekili Can Atalay’ın bir an önce tahliye edilmesi Anayasa’nın gereğidir. Bu karara direnmek, anayasal hukuk düzenini yok saymaktır. Biz, adaleti ve hukuku savunmaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Anayasa Mahkemesi’nin cezaevindeki milletvekili Can Atalay hakkında verdiği ikinci ihlal kararını değerlendirdi. Özel, sosyal medya hesabında, şu açıklamayı yaptı:

    “Anayasa Mahkemesi’nin ikinci kez hak ihlali kararı verdiği seçilmiş Hatay Milletvekili Can Atalay’ın bir an önce tahliye edilmesi Anayasa’nın gereğidir. Bu karara direnmek, anayasal hukuk düzenini yok saymaktır. Biz, adaleti ve hukuku savunmaya devam edeceğiz.”

  • UYSAL’DAN BÜYÜKERŞEN’E NEZAKET ZİYARETİ

    UYSAL’DAN BÜYÜKERŞEN’E NEZAKET ZİYARETİ

    Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i ziyaret etti.

    Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’e yönelik nezaket ziyaretleri devam ediyor. Bu kapsamda Başkan Büyükerşen, Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ı makamında ağırladı.

    Nazik misafirperverliği için Büyükerşen’e teşekkür eden Uysal, “Yılmaz Hocamız Türkiye’de belediyeciliğin duayenidir. Onun tecrübelerinden, bilgi ve birikimlerinden her zaman faydalandık. Eskişehir’e baktığınızda o büyük vizyonun bozkırın ortasında nasıl güzel bir şehir ortaya çıkardığını görüyorsunuz” dedi. Başkan Büyükerşen de, Antalya’da örnek projelere ve çalışmalara imza atan Ümit Uysal’ın fark yaratan bir başkan olduğunu belirterek nazik ziyaret dolayısıyla teşekkür etti.

    Karşılıklı görüş alışverişinin yapıldığı ziyaret çektirilen fotoğraf ile tamamlandı.

  • ÇERKEZKÖY BELEDİYE BAŞKANI AKAY, ÇALIŞMALARI YERİNDE İNCELEDİ

    ÇERKEZKÖY BELEDİYE BAŞKANI AKAY, ÇALIŞMALARI YERİNDE İNCELEDİ

    Çerkezköy Belediyesi’nin devam eden sıcak asfalt üstyapı çalışmalarını yerinde inceleyen Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, “Devam eden Kızılpınar ve Yıldırım Beyazıt Mahalleleri Düğün Salonu inşaatları ile atıl durumdaki Veliköy Belediye eski Hizmet Binası tadilatını 2024 yılının ilk çeyreğinde tamamlayarak hizmete açacağız” dedi.

    Çerkezköy Belediye Başkan Yardımcısı Levent Yıldırım, Fen İşleri Müdür Vekili Mustafa Kanburoğlu ile birlikte Çerkezköy Belediyesi’nin devam eden sıcak asfalt ve üstyapı çalışmalarını yerinde inceleyen Belediye Başkanı Vahap Akay, “Sıcak asfalt çalışmalarımız kapsamında Bağlık Mahallemizde bulunan Sögütlü Sokak’ta yaklaşık 1300 metrekarelik bir alanı sıcak asfalt ile kapladık” dedi.

    DÜĞÜN SALONLARI TAMAMLANIYOR

    Yaz başında temeli atılan Kızılpınar ve Yıldırım Beyazıt Mahallesi Kapalı Düğün Salonlarının inşaatlarının devam ettiğini kaydeden Belediye Başkanı Vahap Akay, “Her iki düğün salonumuzun inşaatları devam ediyor. Kaba inşaatları tamamlanmak üzere olan düğün salonlarımızı 2024 yılının ilk çeyreğinde tamamlayarak vatandaşlarımızın kullanımına açacağız.

    GENÇLERE VE ÇOCUKLARA HİZMET VERECEK

    Uzun yıllardır atıl durumda bulunan ve 1990’lı yıllarda Veliköy Belediye Hizmet Binası olarak tasarlanan binayı gençlerimize ve çocuklarımıza hizmet vermeye yönelik bir alan haline dönüştürmek için başlatılan tadilat çalışmalarında sona yaklaştık. Kısa sürede tadilat çalışmalarımızı tamamlayarak atıl durumda yıllarca bekleyen binayı içerisinde Etüt Salonları, Atölye Alanları ve Çocuk Akademisi olarak Veliköy’deki gençlerimizin ve çocuklarımızın hizmetine açacağız” açıklamasında bulundu.

    DEKORATİF AYDINLATMA YAPILIYOR

    Ayrıca Kızılpınar Atatürk Mahallesi’nde bulunan İstiklal Caddesi’nde dekoratif aydınlatma çalışmalarına da başlanıldığını kaydeden Başkan Vahap Akay, “İstiklal Caddemizdeki çalışmaların tamamlanmasının ardından Kızılpınar Hürriyet ve Kemalpaşa Caddelerimiz ile Veliköy Vatan Caddesi ve Lise Bulvarı’nda da dekoratif aydınlatma çalışması gerçekleştireceğiz” dedi.