Blog

  • NEVŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI ARİF YOLDAŞ ALTIOK: “CUMHURİYET’İN GERÇEK BAŞKENTİ ANKARA İSE MANEVİ BAŞKENTİ DE HACIBEKTAŞ’TIR”

    Hacıbektaş Belediye Başkanı Arif Yoldaş Altıok, Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacıbektaş’a gelişinin 104. yıl dönümü kapsamında düzenlenen etkinlikte; “Asırlardır Alevilerin, Bektaşilerin serçeşmesi olarak anılan Hacıbektaş; bunun yanında 22 Aralık 1919 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün ilçemize gelmesiyle anlamlı ve değerli bir kimliğe kavuşmuştur. Bu kimlik de şudur; Cumhuriyet’in gerçek başkenti Ankara ise manevi başkenti de Hacıbektaş’tır” dedi.

    Hacıbektaş Belediye Başkanı Arif Yoldaş Altıok, Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacıbektaş’a gelişinin 104. yıl dönümü etkinliklerinde konuştu. Altıok, şunları söyledi:

    CUMHURİYETİ DAHA İLERİ SEVİYEYE ÇIKARMAMIZ ÇOK BÜYÜK BİR ÖNEM TAŞIMAKTADIR”

    “Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacıbektaş’a gelişinin 104’üncü yılı. 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet Bayramı’mızı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılını ülkemizin her şehrinde, her kasabasında büyük bir gurur ve heyecanla kutladık. Ülkemizin Cumhuriyet tarihinde 100 yıllık geçmişini daha iyi anlamamız, Cumhuriyetin gelecek yüzyıllara daha çok sahip çıkmamız ve Cumhuriyeti daha ileri seviyeye çıkarmamız anlamında çok büyük bir önem taşımaktadır.

    İşte bu minvalde hareketle Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında, Cumhuriyeti konuşmak biz Hacıbektaşlılar için ayrı bir önem ve değer taşıyor. Bu bakımdan gururluyuz. Çünkü Cumhuriyet ilk kez 22 Aralık 1919 tarihinde Hacıbektaş’ta konuşuldu. Mustafa Kemal Atatürk ile temsilciler heyeti, tam bağımsız bir devlet kurmak için 19 Mayıs 1919’da Samsun’dan başlattıkları ulusal kurtuluş mücadelesinde Anadolu’nun bağımsızlık sevdalısı insanların bir araya getirmenin ve onları bir ülke etrafında birleştirmenin yolunun ancak tam bağımsız bir devlet kurmaktan geçtiğini bildiklerinden dolayı milli bilinci uyandırmak için Anadolu’yu karış karış dolaşmışlar, Anadolu insanının bu haklı ve onurlu mücadelesine ortak etmişlerdir.

    Osmanlı Devleti’nin başkenti İstanbul’un İngiltere ve Fransa tarafından işgal edileceği ve başkentin Anadolu’ya taşınması ihtimali ortaya çıkınca 9 Ocak 1919 tarihinde İngiliz Yüksek Komiserliği’ne Cemalettin Çelebi Efendi ve Hacıbektaşı Müdaafa-i Hukuk Cemiyeti tarafından protesto telgrafları gönderilmiştir. Hacıbektaş’ın işgallere karşı olan bu tavrı Mustafa Kemal Paşa’nın dergaha olan ilgisini daha da arttırmıştır. Kıymetli ve güzel ilçemiz Hacıbektaş’ta milli birlik ve kurtuluşun tasarılarının yapıldığı bu süreçte uğranılmadan geçilmeyecek önemli bir merkez, bir durak noktasıdır.

    SAMSUN’DA BAŞLATTIKLARI KURTULUŞ YÜRÜYÜŞÜNDE HACIBEKTAŞ HALKININ VE ANADOLU’DAKİ ALEVİ BEKTAŞİLERİN DESTEĞİNİ ALARAK ANKARA’YA ULAŞMIŞLARDIR”

    Mustafa Kemal Atatürk ve heyetinin Hacıbektaş’a gelmesinin ardında da Anadolu’nun aydın insanları olan Alevileri ve Bektaşileri kurtuluş mücadelesi etrafında bir araya getirmekte yatmaktadır. Bu düşünceleri gerçekleştiren Mustafa Kemal Atatürk ve temsilciler heyeti, Samsun’da başlattıkları Kurtuluş yürüyüşünde Hacıbektaş halkının ve Anadolu’daki Alevi Bektaşilerin desteğini alarak Ankara’ya ulaşmışlardır.

    1920 yılında TBMM açıldığında Atatürk, Hacıbektaşların bu desteğini unutmamış, Cemallettin Çelebi Efendi Meclis’e Kırşehir milletvekili mebusu olarak girmiş; hatta Meclis’in 25 Nisan 1920 tarihli bir oturumunda alınan kararla Meclis Başkanvekilliği görevine seçilmiştir. 13’üncü yüzyılda Horosan’dan Anadolu’ya gelerek, aydınlanmacılığı başlatan ve barış ortamını sağlayan Hacı Bektaşi Veli’nin uyandırdığı çevreyi, Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları Hacıbektaş’a gelerek bir kez daha uyandırmışlardır.

    CUMHURİYET’İN GERÇEK BAŞKENTİ ANKARA İSE MANEVİ BAŞKENTİ DE HACIBEKTAŞ’TIR”

    Asırlardır Alevilerin, Bektaşilerin serçeşmesi olarak anılan Hacıbektaş; bunun yanında 22 Aralık 1919 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün ilçemize gelmesiyle anlamlı ve değerli bir kimliğe kavuşmuştur. Bu kimlik de şudur; Cumhuriyet’in gerçek başkenti Ankara ise manevi başkenti de Hacıbektaş’tır. Bu vesile ile Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacıbektaş’a gelişinin 104’üncü kutlamalarına tekrardan hoş geldiniz.”

     

  • MANSUR YAVAŞ, HACIBEKTAŞ’TA: “HİÇ KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEDEN, AYIRMADAN; HERKESİ KUTSAL BİR VARLIK OLARAK GÖREREK EŞİT ŞEKİLDE HİZMET ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”

    Haber: GÜLARA SUBAŞI / Kamera: DURSUN ALKAYA

    Ankara Büyükşehir Belediye Mansur Yavaş, Hacıbektaş’ta; “Hiç kimseyi ayırmıyoruz, hünkarın felsefesine uygun olarak hiç kimseyi ötekileştirmeden, ayırmadan; herkesi kutsal bir varlık olarak görerek eşit şekilde hizmet etmeye çalışıyoruz ve İnşallah bunun karşılığını da önümüzdeki yerel seçimlerde alacağız. Çünkü bu toplum çok yoruldu. Ötekileştirilmekten yoruldu, siyasi görüşünden, inancından veya başka bir şeyinden dolayı çok ötekileştirildi” dedi.

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün Nevşehir’de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacıbektaş’a gelişinin 104, yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinliğe katıldı. Etkinliğe, Özel ile birlikte; CHP Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, CHP Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve milletvekilleri katıldı.

    Mansur Yavaş, şunları söyledi:

    “Ne güzel hünkarın manevi ikliminde sizlerle buluşmak. Mustafa Kemal buraya geliyor. Burada yaptığı ziyaretlerden aldığı moralle 27 Aralık’ta da Ankara’ya geliyor. Birçok fetva çıkarılıyor hakkında, katli vacip diye. Gittiği yerlerde neyle karşılaşacağı belli değil. Bazıları peşinde tutuklamak için geziyor ve o iklimned Hacıbektaş’tan sonra Ankara’ya geliyor ki büyük bir kalabalık. 5 bin kadar atlı kadın, erkek, genç seğmen.

    “CHP’Lİ BELEDİYELERİN HEPSİ TOPLUMUN TÜMÜNÜ KUCAKLAYARAK O AYRIŞTIRICI İKLİMİ ORTADAN KALDIRIYOR”

    Bizlere düşen, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına giderken ‘İlelebet Cumhuriyet’ diyerek Cumhuriyetimizi ilelebet yaşatmak. Görev yaptığımız başkenti de dünya başkentleriyle yarışır, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emanet ettiği şekliyle ve ona layık olarak rekabete sunmaktır. Hiç kimseyi ayırmıyoruz, hünkarın felsefesine uygun olarak hiç kimseyi ötekileştirmeden, ayırmadan; herkesi kutsal bir varlık olarak görerek eşit şekilde hizmet etmeye çalışıyoruz ve İnşallah bunun karşılığını da önümüzdeki yerel seçimlerde alacağız. Çünkü bu toplum çok yoruldu. Ötekileştirilmekten yoruldu, siyasi görüşünden, inancından veya başka bir şeyinden dolayı çok ötekileştirildi. CHP’li belediyelerin hepsi toplumun tümünü kucaklayarak o ayrıştırıcı iklimi ortadan kaldırıyor ve 11 büyükşehirin üstüne çok da büyükşehir, il, ilçe, belde ve belediye başkanlarıyla toplumun tümünü gerçek belediyecilik hizmetleriyle karşılaştıracağız.”

  • EFES SELÇUKLU İŞÇİLER: “GELECEĞİMİZ İÇİN BURADAYIZ, HAKLARIMIZDAN VAZGEÇMİYORUZ”

    EFES SELÇUKLU İŞÇİLER: “GELECEĞİMİZ İÇİN BURADAYIZ, HAKLARIMIZDAN VAZGEÇMİYORUZ”

    Sabah saatlerinde işçilerle birlikte Meryem Ana Evi’ne çıkan Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, burada yaptığı çağrının ardından şehir merkezine geçerek halka broşür dağıttı. Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, vatandaşlarla birebir konuşurken “Bu hepimizin görevi. Meryemana Evi’ne hepimiz sahip çıkmalıyız, yarın sizleri saat 14.30’da Meryemana Evi’ne bekliyorum” dedi. İşçiler de “Geleceğimiz için buradayız, haklarımızdan vazgeçmiyoruz” görüşünü dile getirdi.

    BELEDİYE İŞÇİLERİ: “İŞSİZ KALMAK İSTEMİYORUZ”

    Meryem Ana Evi’ne giderek direnişe ortak olan Belediye işçileri işsiz kalmak istemediklerini, gerekirse sonuna kadar Meryem Ana Evi’nde nöbet tutmaya hazır olduklarını söyledi. Yeni evlendiği için borçlarını ödemeye çalışan bir işçinin duygu yüklü sözleri ise diğer işçileri duygulandırdı.

    İşçiler adına konuşan Efes Selçuk Belediyesi Sanat Yönetmeni Gülhan Ayhan, “Bugün burada Efes Selçuk için, çocuklarımız için, geleceğimiz için buradayız. Bildiğiniz gibi Meryem Ana Otopark gelirleri belediyemizden alınmaya çalışılıyor. Belediyemizin temel gelir kaynağına göz dikiliyor. Arkadaşlar bu belediye çalışanları olarak bizlerin maaşlarını alamaması demek. Ekonomik krizin giderek derinleştiği, zamların günden güne arttığı bir dönemde günü gününe yatan maaşlarımız bizlerin tek dayanağı oldu.  Ekonomi bu kadar kötüye giderken, zamlar bu kadar artıyorken şimdi bu tek dayanağımıza da göz diktiler. Bunu kabul etmiyoruz” dedi.

    Aldıkları maaşların sadece kendileri için değil, aileleri için değil kent esnafı için de çok önemli olduğuna dikkat çeken Gülhan Ayhan; “Biz maaş alamazsak kent esnafından alışveriş yapamayacağız, bir şeyler alamayacağız, çarşıya pazara çıkamayacağız.  Burada kaybeden Efes Selçuk olacak, memleketimiz olacak. Belediye kazanırsa, belediyemiz ayakta durursa biz çalışanlar ayakta dururuz, biz çalışanlar ayakta durursak Esnaf ayakta durur, Efes Selçuk ayakta durur. Efes Selçuk’un ayakta durması için Meryem Ana Evi üzerindeki haklarımızdan vazgeçmiyoruz…” dedi.

    Pankartlarla Meryem Ana Evi’nde Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel’in başlattığı direnişe kendileri ve çocuklarının geleceği için katılan işçiler, bunun siyaset ötesi bir durum olduğuna dikkat çekerek; “Bu işin siyaseti yok. Yıllar önce Efes Ören yerlerinden yüzde 40 pay alan Belediyemizden bu pay merkezi hükümet tarafından alındı. Belediye kaynaklarımız yarıya indirildi. Şimdi ise belediye kaynaklarımızı tamamen elimizden almaya çalışıyorlar. Buna sadece biz değil, bütün Efes Selçuk halkı dur demeli. Biz yarın saat 14.30’da yine buradayız, sizler de burada olun. Bizim için, kendi geleceğiniz için, ilçemizin geleceği için” dediler.

    Meryem Ana Evi için imza kampanyası da başlatan Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, daha sonra işçilerle birlikte kent merkezine inerek yarın saat 14.30’da tüm halkı Meryem Ana Evi’nde toplanmaya davet etti.

  • RTÜK’ÜN İNCELEME BAŞLATTIĞI KIZIL GONCALAR DİZİSİNİN YAPIMCISI GOLD FİLM’DEN AÇIKLAMA: “KIZIL GONCALAR’IN NE BİR BELGESEL NE DE BİR HABER DOSYASI OLMADIĞINI AKILDA TUTAN ADİL ELEŞTİRİLERİN KONUSU OLMAK İSTERİZ”

    RTÜK’ÜN İNCELEME BAŞLATTIĞI KIZIL GONCALAR DİZİSİNİN YAPIMCISI GOLD FİLM’DEN AÇIKLAMA: “KIZIL GONCALAR’IN NE BİR BELGESEL NE DE BİR HABER DOSYASI OLMADIĞINI AKILDA TUTAN ADİL ELEŞTİRİLERİN KONUSU OLMAK İSTERİZ”

    Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından gelen şikayetler üzerine hakkında dün inceleme başlatılan Kızıl Goncalar dizisinin yapım şirketi Gold Film, “Dizimiz, bu toplumun tüm farklılıklarıyla bir arada yaşamayı başaran kesime bir ayna tutması için kurgulandı. Kızıl Goncalar’ın kurgu bir hikaye olduğunu, ne bir belgesel ne de bir haber dosyası olmadığını akılda tutan, adil eleştirilerin konusu olmak isteriz. Beğenileri ve eleştirileri dikkate alarak saygıyla izliyor ve maksatlı yorumların takdirini ise değerli izleyicilerimize bırakıyoruz” açıklamasını yaptı.

    RTÜK tarafından son günlerde gelen şikayetler üzerine hakkında dün inceleme başlatılan Kızıl Goncalar dizisinin yapım şirketi Gold Film açıklama yaptı. Gold Film, dizinin bir kurgu hikaye olduğunun altını çizerek gerçek kurum, kuruluş ve kişilerle ilgisi olmadığını belirtti.

    Gold Film tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle:

    “TOPLUMUN HİÇBİR KESİMİNİ HEDEF GÖSTERMEK YA DA HİÇBİR İNANÇ VE DEĞERİ KÖTÜLEMEK GİBİ BİR AMACIMIZ SÖZ KONUSU DEĞİLDİR”

    “Kızıl Goncalar isimli dizi filmimize ilişkin olarak birkaç gündür kamuoyunda paylaşılan bazı haksız ve gerçeklerle örtüşmeyen eleştiriler üzerine açık ve net şekilde belirtmek isteriz ki, aktardığımız hikayenin hiçbir gerçek kurum, kuruluş ya da kişiyle bir ilgisi yoktur. Toplumun hiçbir kesimini hedef göstermek ya da hiçbir inanç ve değeri kötülemek gibi bir amacımız söz konusu değildir.

    “DİZİMİZ, BU TOPLUMUN TÜM FARKLILIKLARIYLA BİR ARADA YAŞAMAYI BAŞARAN KESİME BİR AYNA TUTMASI İÇİN KURGULANDI”

    Tüm dizilerde olduğu gibi Kızıl Goncalar’da da hayatın içinde var olan doğru ve yanlış, iyi ya da kötü olma halleri, bir kesime ya da gruba değil, dizilerdeki karakterlere atfedilerek anlatılmaktadır. Hikayemizde bir yandan toplumun farklı kesimlerinden kendi değer yargılarını suistimal eden kişilerin yıkıcı etkilerini gösterirken, diğer yandan da farklı dünya görüşleri olan insanların hayatın içinde iyi niyetlerle nasıl ortak bir dil bulabildiklerini resmetmeyi amaçladık. Dizimiz, bu toplumun tüm farklılıklarıyla bir arada yaşamayı başaran kesime bir ayna tutması için kurgulandı.

    “KIZIL GONCALAR’IN NE BİR BELGESEL NE DE BİR HABER DOSYASI OLMADIĞINI AKILDA TUTAN, ADİL ELEŞTİRİLERİN KONUSU OLMAK İSTERİZ”

    Kızıl Goncalar’ın kurgu bir hikaye olduğunu, ne bir belgesel ne de bir haber dosyası olmadığını akılda tutan, adil eleştirilerin konusu olmak isteriz. Beğenileri ve eleştirileri dikkate alarak saygıyla izliyor ve maksatlı yorumların takdirini ise değerli izleyicilerimize bırakıyoruz.”

    NE OLMUŞTU?

    Kızıl Goncalar dizisi, 18 Aralık Pazartesi akşamı FOX TV’de yayın hayatına başlamıştı. Yapımcılığını GOLD Film’in üstlendiği, başrollerini Özgü Namal ve Özcan Deniz’in paylaştığı Kızıl Goncalar dizisi; seküler Atatürkçü bir hekim olan Levent ile bir tarikatın içinde yaşayan Meryem’in hayatlarının kesişmesini konu alıyor. Özgü Namal’ın canlandırdığı karakter Meryem, kızı Zeynep’in tarikat şeyhinin oğluyla evlendirilmek istendiğini öğrenince bunun önüne geçmek için mücadeleye etmeye başlıyor. Dizi, tarikat sahneleriyle sosyal medyada tartışma konusu olmuştu.

    Tarikata mensup çocukların küçük yaşta evlendirilmesi, kız çocuklarının okula gönderilmemesi ve Kuran Kursu’ndaki şiddet gibi dizinin ilk bölümündeki pek çok sahne tepki çekmişti. Yeni Akit ve Yeni Şafak, diziyi hedef göstermiş, Mil Diyanet Sen dizinin yasaklanmasını istemişti.

    İsmailağa Cemaati dizinin kaldırılması için sosyal medya hesabından çağrı yaparak, “Allah Teala’nın isimlerini, yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’i, dini-tasavvufi kavramlarımızı, mezhep ve tarikat gibi manevi kurumlarımızı, hacı ve hoca gibi çeşitli unvanları hedef alarak dinimizi ve dindarlarımızı aşağılamayı gaye edindiği anlaşılan yayın ve yapımların günümüz medyasında görülebilmesi asla kabul edilemez bir durumdur” demişti.

    RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, cemaatlerin diziyi hedef göstermesinin ardından dün “FOX TV’de yayına giren son diziye ilişkin çağrı merkezimiz aracılığı ile vatandaşlarımızın şikayet bildirimleri titizlikle kayıt altına alınmaktadır. Tüm şikayetler, söz konusu yayın kuruluşunun denetimi ile sorumlu üst kurul uzmanlarımız tarafından incelenmektedir” açıklamasını yapmıştı.

    Kızıl Goncalar dizisinin İstanbul Şişli’deki tanıtım afişlerine boyalı saldırı düzenlendiği de bu sabah ortaya çıkmıştı.

  • CAN ATALAY İÇİN BEKLEYİŞ SÜRÜYOR…TİP PARTİ MECLİSİ ÜYESİ AVUKAT ÖZGÜR URFA: “13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANI ASLINDA BUGÜN ADLİYEYE HİÇ GELMEMİŞ”

    Haber: EDDA SÖNMEZ – Kamera: ADEM KARABAYIR 

    Türkiye İşçi Partisi (TİP) Parti Meclisi üyesi Avukat Özgür Urfa, Gezi davasından tutuklu Hatay Milletvekili Can Atalay ile ilgili “hak ihlali”ne hükmeden Anayasa Mahkemesi kararını uygulayacak olan 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanının bugün adliyeye hiç uğramadığını öğrendiklerini açıkladı.

    Anayasa Mahkemesi’nin, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay‘ın seçilme hakkının ve kişi hakkının bir kez daha ihlal edildiğine hükmetmesi üzerine yerel mahkemenin vereceği karar bekleniyor. Karar öncesi Çağlayan Adliyesi’nde Atalay’ın avukatları, arkadaşları ve hukukçular nöbet tutmaya başladı. TİP’in çağrısıyla çok sayıda partili de Çağlayan Adliyesi’nin önünde buluştu.

    TİP Parti Meclisi üyesi avukat Özgür Urfa, Çağlayan Adliyesi önünde bekleyişlerini sürdürürken bir açıklama daha yaptı. Urfa, “Teyit ettirdiğimiz bilgi. 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı aslında bugün adliyeye hiç gelmemiş. Üyeler de daha önce yaptıkları gibi adeta kaçarak adliyeyi terk etti. Kimsenin kendi keyfi kederi için 3 gün daha Can Atalay’ı cezaevinde tutma lüksü yoktur” dedi.

    TİP adına ortak basın açıklamasını yapan TİP İstanbul İl Sözcüsü Melis Akyürek de şunları söyledi:

    “ŞİMDİ YAPILMASI GEREKEN TEK ŞEY, TAHLİYE KARARININ UYGULANARAK MİLLETVEKİLİMİZ CAN ATALAY’IN SERBEST BIRAKILMASIDIR: Anayasa Mahkemesi, Hatay Milletvekilimiz Can Atalay’ın başvurusu hakkında ‘seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı’ ve ‘kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı’ ile ‘Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının’ ikinci kez ihlal edildiğine ve tahliyesine hükmetti. Bu kararın anlamı Can Atalay’ın milletvekili olarak Silivri Cezaevi’nde 222 gündür tutuklu ya da hükümlü olarak değil siyasi esir olarak tutulduğunun tescillenmesidir. Anayasa’nın 153. maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi kararları yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Gelinen noktada hukuki bir tartışmanın kalmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Şimdi yapılması gereken tek şey tahliye kararının uygulanarak milletvekilimiz Can Atalay’ın serbest bırakılmasıdır.

    HATAY HALKININI İRADESİ OLAN MİLLETVEKİLİMİZİN ÖZGÜRLÜĞÜ BİR DAKİKA DAHA GASP EDİLMEMELİ: Gelinen son durumda, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı tarafından Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararını bekleyeceği ve herhangi bir karar vermeyeceği bilgisi parti avukatlarımıza iletildi. Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararı yazdığı ve kararın yazımı bittiği anda da mahkemeye göndereceği bilgisi de tarafımıza verildi. Fakat kısa süre önce öğrendik, 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı aslında bugün adliyeye hiç gelmemiş. Üyeler de daha önce yaptıkları gibi adeta kaçarak adliyeyi terk etti. Buradan Anayasa Mahkemesi’ni ve 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ni uyarıyoruz: Sizler birer devlet kurumusunuz ve bu ciddiyetle çalışmak zorundasınız. Keyfiniz estiğinde adliyeden gidip keyfiniz geldiğinde gelme hakkına sahip değilsiniz. Başta İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin hakimleri olmak üzere tüm yargı mensuplarına, Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğunu ve farklı yönde verilecek her türlü kararın suç teşkil edeceğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Can Atalay 222 gündür cezaevinde siyasi bir esir olarak tutuluyor, dün bu husus ikinci kez tescillendi. Hatay halkının iradesi olan milletvekilimizin özgürlüğü bir dakika daha gasp edilmemeli ve Can Atalay derhal serbest bırakılmalıdır.”

  • BOZÜYÜK’TE SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİ İÇİN YÜRÜDÜLER

    BOZÜYÜK’TE SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİ İÇİN YÜRÜDÜLER

    Sarıkamış Harekatı’nın 109. yılında Bozüyük’te ‘Sarıkamış Şehitleri Saygı Yürüyüşü’ yapıldı.

    Bozüyük Kaymakamlığı koordinesinde Bozüyük Belediyesi, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Türk Kızılayı, Kent Konseyi ile Şehit Aileleri ve Gaziler Dayanışma Derneği iş birliği ile düzenlenen yürüyüş, Saraycık Köyü çıkışında başladı. Saraycık Köyü Piknik Alanı güzergâhında devam eden yürüyüş, İntikamtepe Şehitliği’nde sona erdi.

    Sarıkamış Şehitleri Saygı Yürüyüşü’ne Kaymakam Adem Öztürk, Garnizon Komutanı Mühimmat Yüzbaşı Caner Yılmaz, Belediye Başkan Yardımcısı Ali Şahinoğlu, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Alper Soner Serin, Kent Konseyi Başkanı Nurettin Oydu, AKUT Bozüyük Ekibi, Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

    Sarıkamış Harekatı’nın yıl dönümünde Sarıkamış Şehitleri’ni anan Bozüyük Belediye Başkan Yardımcısı Ali Şahinoğlu, “Sarıkamış şehitleri anma gününde, vatan uğruna canlarını feda eden kahramanlarımızı rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz. Mekânları cennet olsun” dedi.  

     

     

  • LİONS DERNEKLERİ’NDEN BAŞKAN SOYER’E DESTEK MESAJI: “HER ZAMAN YANINIZDAYIZ”

    LİONS DERNEKLERİ’NDEN BAŞKAN SOYER’E DESTEK MESAJI: “HER ZAMAN YANINIZDAYIZ”

    Uluslararası Lions Dernekleri’nin temsilcileri İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i ziyaret ederek destek mesajı verdi. Teşekkürlerini sunan Başkan Soyer, “Sağ olun, eksik olmayın. Bu buluşma benim için çok kıymetli” dedi.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Uluslararası Lions Dernekleri’nin temsilcilerini makamında ağırladı. Heyette yer alan temsilciler Başkan Tunç Soyer’e destek ve hizmetleri için teşekkürlerini sundu. Yeni dönemde yine Başkan Soyer’i görevde görmek istediklerini belirten temsilciler “Her zaman yanınızdayız” mesajı verdi. Ziyarette Uluslararası Lions Dernekleri 118 R Yönetim Çevresi Federasyonu Konsey Başkan Yardımcısı Erdal Eminoğlu, Federasyon Başkanı Refik Dinç, Federasyon Saymanı Nurettin Durmuş, Federasyon Sekreteri Turan Aras ve İZENERJİ Genel Müdür Yardımcısı Hakan Akyıldız yer aldı.

    BU BULUŞMA BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”

    Nezaket ve destek ziyaretlerinden dolayı teşekkürlerini sunan Başkan Soyer, kentteki sivil toplum kuruluşlarının, meslek odalarının, hemşehri derneklerinin öneminden söz etti. Başkan Soyer, “İzmir’in aydınlık yüzünü temsil eden yapılar bunlar. Hepsiyle güçlü ilişkiler kurmamız lazım. Çünkü bu şehri diğer şehirlerden farklı kılan en önemli özellik bu ortak akıldır. Bu buluşma benim için çok önemli ve değerli. Sağ olun, eksik olmayın” dedi.

     

  • ÖZKAN SÜMER MEZARI BAŞINDA ANILDI

    ESRA NUR PERVAN 

    Trabzonspor’un önemli isimlerinden Özkan Sümer, 3. ölüm yıl dönümünde mezarı başında anıldı.

    Trabzonspor ve Türk futboluna önemli katkılar veren Özkan Sümer’in 3. ölüm yıl dönümünde Maçka’da yapılan anma törenine Trabzonspor Kulübü Başkan Yardımcısı Ali Haydar Gedikli, Trabzonspor Genel Sekreteri Kemal Ertürk, Trabzonspor Divan Başkanlık Kurulu Başkan Vekili Mehmet Ongan, Trabzonspor Kulübü yönetim kurulu üyeleri Derviş Köz, Coşkun Öztürk, spor ve siyaset dünyasından birçok isim katıldı.

    “TÜRK VE DÜNYA FUTBOLUNA KATIKISI OLAN BİR DEĞERDİ”

    Trabzonspor Divan Başkanlık Kurulu Başkan Vekili Mehmet Ongan, Özkan Sümer’in Türk ve dünya futbolu için büyük bir değer olduğunu belirterek şunları söyledi:

    “Buraya kadar gelmeniz Özkan hocamın aslında ne kadar büyük bir değer olduğunu fark ediyoruz. Zaman geçtikçe daha çok farkındalık yaratıyor. Özkan hocamı tanımaktan, aynı şehrin insanı olmaktan, aynı duyguları paylaşmaktan şahsen çok mutluyum. Rahmetli hocamdan çok şey öğrendik, şehirde çok şey öğrendi. Ayrıca Türk futboluna ve dünya futboluna katkısı olan büyük bir değerimizdi. Nur içinde yatsın kendi bıraktığı bu değerler yeşermeye başlıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda senelerde Özkan hocam gibi bu değerleri Trabzon yine çıkaracak.”

    “HER SEFERİNDE YOL GÖSTEREN OLMUŞTUR”

    Özkan Sümer’in bir yol göstericisi olduğunu belirten Trabzonspor Genel Sekreteri Kemal Ertürk ise şöyle konuştu:

    “Tahmin ediyorum ki dünya spor tarihinde hem oynadığı kulüpte futbolculuk hem hocalık hem de başkanlık yapan bir örneği daha yoktur diye düşünüyorum. Bu gurur Özkan hocamızın gururudur. Kendisine hep hocamız diyoruz ama Trabzonspor başkanlığı da yapmıştır. Hep hocamız diye hitap ediyoruz çünkü Özkan hocamız bize hep yol göstermiştir. Ben kendisiyle yöneticilik yapma fırsatı bulamadım ama defalarca bir araya geldim. Her seferinde bir yol gösteren olmuştur.”

  • NERMİN YILDIRIM KARA: “HATAY’IN BİRÇOK NOKTASINDAKİ KONTEYNER KENTLERİMİZDE GÜVENLİK, BİZİM İÇİN ŞU ANDA EN ÖNEMLİ SORUNLARDAN BİRİ”

    CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Hatay’daki konteyner kentlerde güvenlik sorunları yaşandığını belirterek, “Hatay’ın birçok noktasındaki konteyner kentlerimizde güvenlik sorunu bizim için şu anda en önemli sorunlardan biri. Çünkü depremin üzerinden 10 aydan fazla bir süre geçti. İdareden beklentilerimiz şudur; güvenlik açısından gerekirse kamera, gerekirse gece bekçileri yöntemiyle konteyner alanlarımızda daha sağlıklı bir şekilde yaşam sürmemize katkıda bulunmalarıdır” dedi.

    CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Hatay’da konteyner kentleri ziyaret etti. Konteyner kentlerdeki güvenlik sorunlarına dikkat çeken Kara, şunları söyledi:

    “GÜVENLİK TEDBİRLERİ BİZİM İÇİN ÇOK KIYMETLİ VE ÖNEMLİDİR”

    “Hatay’ın birçok noktasındaki konteyner kentlerimizde güvenlik sorunu bizim için şu anda en önemli sorunlardan biri. Çünkü depremin üzerinden 10 aydan fazla bir süre geçti. Sağlıklı barınma koşulları oluşabilmesi için güvenlik açısından bazı sıkıntıları hep birlikte yaşıyoruz. İdareden beklentilerimiz şudur; güvenlik açısından gerekirse kamera, gerekirse gece bekçileri yöntemiyle konteyner alanlarımızda daha sağlıklı bir şekilde yaşam sürmemize katkıda bulunmalarıdır.

    Klimaların dış ünitelerini çalmışlar. Şimdi hava çok soğuk, klimaların dış üniteleri çalındığı için hasta olma riski ve dayanılmaz koşullarda yaşama tutunmaya çalışılıyor. Ayrıca internet kabloları çalınıyor, esnaflarımızın işleri sekteye uğruyor. O yüzden buradaki güvenlik tedbirleri bizim için çok kıymetli ve önemlidir.”

     

  • TORBALI’DA SPOR KOMPLEKSİ AÇILDI

    TORBALI’DA SPOR KOMPLEKSİ AÇILDI

    Torbalı Belediyesi’nin Erdemoğlu Holding (Merinos-Sasa) işbirliğiyle Cumhuriyet Mahallesi’nde yer alan belediyeye ait arsaya kazandırdığı spor kompleksinin açılışı gerçekleşti.

    Torbalı Belediyesi’nin Erdemoğlu Holding (Merinos-Sasa) işbirliğiyle Cumhuriyet Mahallesi’nde yer alan belediyeye ait arsaya kazandırdığı spor kompleksinin açılışı gerçekleşti. Sadece 6 ayda inşaatı tamamlanan, peyzaj çalışmaları gerçekleşen kompleks, bugün itibariyle ilçeye hizmet verecek. İlçedeki, Gençlik ve Spor Müdürlüğü’ne bağlı kapalı spor salonunun depreme dayanıksız olması nedeniyle yıkılmasıyla birlikte, ilçede büyük bir eksiklik olan kapalı salon, şıklığıyla da dikkat çekiyor. Basketbol, voleybol gibi müsabakaların oynanabileceği, tribünü ve elektronik skorboardları bulunan kapalı salon, tenis kortu ve egzersiz aletlerinin bulunduğu spor kompleksinin açılışına salonun ilçeye kazandırılmasında öncülük eden Belediye Başkanı Mithat Tekin’in yanı sıra Torbalı Kaymakamı Ercan Öter, Başsavcı İsmail Güngör, Erdemoğlu Holding yönetim kurulu başkanı İbrahim Erdemoğlu, meclis üyeleri, oda başkanları, sporcular ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    BAŞKAN TEKİN’DEN TEŞEKKÜR

    Açılışta konuşan Torbalı Belediye Başkanı Mithat Tekin, “Bereketli toprakları ve geniş ürün yelpazesi ile tarımın, Metropolis Antik Kenti ile tarihin, binden fazla fabrikası ile sanayinin kenti olan güzel ilçemiz Torbalı’da spora ve sporcuya da büyük önem veriyoruz. Belediyemiz Kurs Merkezi bünyesinde 25 farklı branşta 62 eğitmenimizle binlerce hemşerimize hizmet veriyoruz. Özellikle futbol, basketbol, voleybol, güreş ve tekvando kurslarımızda geleceğin sağlıklı bireylerini, Torbalı’mızı iyi bir şekilde temsil eden ve temsil edebilecek gençlerimizi yetiştirmeye çalışıyoruz. Sporun gençlerimizin üzerinde olan etkisini onların daha da sosyalleşmesine imkan tanıdığını, özellikle de kötü alışkanlıklarından kurtardığını iyi biliyoruz ve bunların bilinciyle, gençlerimize yeni spor sahaları kazandırmak adına başlattığımız çalışmalarımızda hayırsever iş insanımız İbrahim Erdemoğlu ile görüştüğümüzde şehrimizin en çok ihtiyaç duyduğu spor alanlarından bir tanesini ilçemize kazandırmak istediğimizi ilettik. Yaptığımız görüşmeler sonrasında, bugün hizmete açtığımız spor kompleksinin protokolünü kıymetli iş insanımızla birlikte imzaladık ve 12 Mayıs’ta temelini attık. İlk Kazmanın vurulduğu günden itibaren çok kısa zamanda ilçemiz gençlerinin hak ettiği bir spor kompleksine ve tenis kortuna kavuşmuş olduk. Bu büyük yatırım için hayırsever iş insanı İbrahim Erdemoğlu’na şahsım ve ilçem adına teşekkür ederim” dedi.

    AYRANCILAR’A SPOR TESİSİ MÜJDESİ

    Yatırımların süreceğini ifade eden Başkan Tekin, “İlaveten Ayrancılar bölgesine kazandıracağımız Spor Tesisi içinde gerekli ihale sürecini tamamlamak üzereyiz. Yakın zamanda temelini atacağız. Katlı pazaryerimizin projesini tamamladık. Yakında ihaleye çıkıp yine temelini atacağız. Mega meydan projemiz tüm hızıyla devam ediyor. Ocak sonunda ilk etabı tamamlayacağız. Bu yatırımlarımızın daha fazlasını da önümüzdeki dönemde yine sizlerin destekleriyle yapacağız” dedi. Açılışta konuşan Erdemoğlu Holding yönetim kurulu başkanı İbrahim Erdemoğlu, “Torbalı Belediyesi’nden gelen taleple bu işin bir parçası olduk. Bu işin bir parçası olmaktan, bu tesisi Torbalı’ya kazandırmaktan dolayı çok mutluyuz” ifadelerini kullandı. Öte yandan spor salonunun Torbalı için önemli bir ihtiyaç olduğunu ifade eden Kaymakam Ercan Öter, “İlçemizde 42 bin öğrenci eğitim görüyor. Bu çocuklarımızın spora yönelim göstermesinde bu kompleksin çok etkisi olacaktır. Kamu ve özel sektör işbirliğinin çok güzel bir örneğini sergileyen Erdemoğlu Holding ve Torbalı Belediyesi’ne bu kazanım için teşekkür ederim” dedi. Konuşmalar sonrasında açılışa özel zumba gösterisi ile temsili basketbol ve voleybol müsabakaları gerçekleşti.