Blog

  • BENZİNLİK DAVASINI BUCALI KAZANDI

    BENZİNLİK DAVASINI BUCALI KAZANDI

    Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Bucalı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluşmasında borçla devraldıkları belediyeyi 5 yılın sonunda borçsuz hale getirdiklerini söyledi. Belediyeye ait benzinliklerle ilgili davayı da kazandıklarını müjdeleyen Başkan Kılıç, akaryakıt ruhsatı alarak istasyonları belediye olarak işletmek istediklerini belirterek, “Bu davayı Bucalı kazandı” dedi.

    Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Buca’da faaliyet gösteren 50’den fazla sivil toplum kuruluşunun temsilcileriyle Mevlana Tesisleri’ndeki Neva Kafe’de buluştu. Başkan Erhan Kılıç, Buca’ya hizmet ile geçen 5 yılı ve hayata geçirdiği projeleri özetledi. Bundan 5 yıl önce borç yüküyle devraldıkları belediyenin bugün hiç borçsuz bir hale geldiğini söyleyen Başkan Kılıç, Yarının Buca’sı için hedeflerini de anlattı.

    “BUCALININ MALINI BUCA’YA KAZANDIRDIK”

    Öte yandan belediyeye ait benzinliklerle ilgili gelişmeleri de aktaran Başkan Erhan Kılıç, “Buca Belediyesi’ne ait üç benzinlik var; biri Kaynaklar’da, biri Demokrasi Meydanı’nda, biri de belediye karşısında. Maalesef Buca Belediyesi bu benzinliklerden 20 yıldır hiçbir şekilde faydalanamıyor. 2007 yılında Demokrasi Meydanı ile belediye karşısındaki benzinlikler bir akaryakıt şirketine önce 10 yıllığına tüm parası peşin alınmak suretiyle, bir de üzerine 5 yıl daha uzatmak kaydıyla 15 yıllığına kiralanıyor. 2007’den 2022ye kadar peşin alınıyor. 2010 yılında bir dava açılıyor; yerel mahkeme karar veriyor; benzinlikler bir süre kapalı kalıyor. Sonrasında Yargıtay’a gidiyor. 2011’de bu sefer Yargıtay bozuyor, eski kiracılar geri geliyor. Ardından, biz iktidara geldiğimizde ben de dava açıyorum. Sonrasında daha önce de açılan dava var, 2013’te kesinleşen Yargıtay’a giden… 2023’te karar geliyor; ‘tamam, belediye burası alsın’ diyor.  Davayı kazanıyoruz. Bu yerleri tahliye ettik. Bucalının malını Buca’ya kazandırdık” diye konuştu.

    Söz konusu benzinliklerin yıllarca haksız koşullarda işletildiğini ifade eden Başkan Kılıç, bu Bucamar’a akaryakıt ruhsatı alarak bu benzinlikleri belediyenin işletmesini istediklerini sözlerine ekledi.

     

  • KARABAĞLAR’DA MAHALLE AFET GÖNÜLLÜLERİ EĞİTİMİ BAŞLADI

    KARABAĞLAR’DA MAHALLE AFET GÖNÜLLÜLERİ EĞİTİMİ BAŞLADI

    Olası bir depremde arama kurtarma çalışmalarını daha etkin bir biçimde yapmak ve vatandaşları doğal afetlere karşı bilinçlendirmek amacıyla hayata geçirilen “Mahalle Afet Gönüllüleri”, ilk eğitimlerine başladı. Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu da ilk eğitime katılarak, arama, kurtarma ve doğal afetlere karşı korunmanın önemine dikkat çekti.

    Mahalle Afet Gönüllüleri Eğitimi, Karabağlar Kent Konseyi Temel Afet Bilinci Çalışma Grubu, Arama Kurtarma Derneği (AKUT), İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, (İMO), Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti (TRAC) işbirliği hayata geçirildi. Karabağlar Belediyesi’nin AKUT’a tahsis ettiği Şehit Uzman Çavuş Akın Acar Yerleşkesi’ndeki ilk eğitime Başkan Selvitopu, Karabağlar Kent Konseyi Başkanı Alev Ağrı, meclis üyeleri, mahalle muhtarları ile çok sayıda mahalle afet gönüllüsü katıldı.

    Ülkemizin deprem bölgesi olduğuna dikkat çeken Başkan Selvitopu, “Ülke olarak planlı programlı çalışma düzeyimiz ne yazık ki zayıf. Son depremlerden sonra da bilim adamları ve hocaların açıklamaları var. Depreme ve doğal afetlere hazırlıklı olmamız lazım. Bu da bilimden geçiyor. Bu konunun uzmanlarından gerekli bilgilerin alınması gerekiyor. Bu konuyla ilgili uzun zamandır Karabağlar Kent Konseyi çalışmalar yürütüyor. Bundan sonra da çalışmalar daha organize ve sistemli yürüyecek. Ayrıca AKUT yerleşkesinin de Karabağlar’da olması eğitimler ve hazırlıklar anlamında katkı sağlayacaktır” dedi. Başkan Selvitopu ayrıca tüm gönüllülere katılımları için teşekkür etti.

    Alev Ağrı da konuşmasında, afet alanlarında bilinçli, duyarlı ve bilgi sahibi kişilere ihtiyaç duyulduğunu hatırlattı. Ağrı verilecek eğitimlerin önemli bir eksiği gidereceğini söyledi.

    Konuşmaların ardından AKUT İzmir Ekibi Operasyon Birim Sorumlusu Çalışma Grubu Üyesi M. Özgür Özmen ve AKUT Kentsel Arama Kurtarma Eğitmeni Levent Akyol depremde kullanılacak kişisel koruyucu malzemeler, temel kamp malzemeleri, iletişim, haberleşme ve navigasyon gibi temel konuların ele alınacağı eğitimlere başladı. Eğitimler periyodik olarak devam edecek.

     

  • MERAL AKŞENER: “SUUDLARIN KRALI ÖLDÜĞÜNDE BİLE HEMEN İLAN EDİLEN YASIN BUGÜN EVLATLARIMIZA ÇOK GÖRÜLÜYOR OLMASI KABUL EDİLEMEZ”

    MERAL AKŞENER: “SUUDLARIN KRALI ÖLDÜĞÜNDE BİLE HEMEN İLAN EDİLEN YASIN BUGÜN EVLATLARIMIZA ÇOK GÖRÜLÜYOR OLMASI KABUL EDİLEMEZ”

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “24 saat içerisinde 12 evladımızı şehit vermek; milli bir meseledir ve milli bir acıdır. Dolayısıyla Türk milletinin milli yasıdır. Suudların kralı öldüğünde bile hemen ilan edilebilen yasın, bugün evlatlarımıza çok görülüyor olması bizim için kabul edilemez” dedi.

    Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Kuzey Irak’ta teröristlerle çıkan çatışmada 12 askerin şehit olduğunu duyurdu. İYİ Parti Genel Meral Akşener, dün gece konuya ilişkin yazılı açıklama yaptı. Akşener’in resmi X hesabından yaptığı paylaşım şöyle:

    “24 saat içerisinde 12 evladımızı şehit vermek; millî bir meseledir ve millî bir acıdır. Dolayısıyla Türk Milleti’nin millî yasıdır. Suud’ların kralı öldüğünde bile hemen ilan edilebilen yasın, bugün evlatlarımıza çok görülüyor olması bizim için kabul edilemez. Böylesine önemli ve acı bir olayda; İYİ Parti TBMM Grubumuzun ortak açıklama için yapmış olduğu çağrının ötelenmesi de milletimizin vicdanının sesi olan Gazi Meclisimize yakışmaz. Buradan iktidara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine bir çağrıda bulunuyorum: Türk milletinin iradesini, vicdanını, hakkını ve hukukunu koruma görevinizi derhâl yerine getirin. Devletimizin adabına, edebine ve ciddiyetine uygun davranın. Milletimizin yürek yangınını körüklemek için değil, söndürmek için bir adım atın. Ezcümle; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yakışanı yapın!”

     

  • “YILBAŞI GECESİ KREDİ KARTINIZI EVDE BIRAKIN! YILBAŞI BÜYÜSÜNE KAPILIP EKSTRENİZİ GÖRÜNCE ÜZÜLMEYİN”

    “YILBAŞI GECESİ KREDİ KARTINIZI EVDE BIRAKIN! YILBAŞI BÜYÜSÜNE KAPILIP EKSTRENİZİ GÖRÜNCE ÜZÜLMEYİN”

    Sevdiklerimizle bir araya gelme heyecanı ve alışveriş coşkusuyla yılın en büyülü günü olan yılbaşında kutlama bütçesini ayarlayamayan üzülecek. Öyle ki, evde kutlanacak en uygun yılbaşı eğlencesi için yapılacak harcama 2 bin TL’den başlarken, geceyi bir restoranda ya da eğlence mekanında geçirmek isteyenler için bu rakam 20 bin TL’ye kadar ulaşabilir. Gecenin büyüsüne kapılıp, kredi kartını kontrolsüzce kullanacaklara karşı uzmanlarsa uyarıyor.

    Dijital İş Geliştirme Uzmanı Berat Kızılel, “Yılbaşı gecesini dışarıda karşılayacaklar için önerim, yanlarına bir miktar nakit alıp, kredi kartlarını evde bırakmaları. Gecenin büyüsüyle nasıl olduğunu bilmeden vatandaş yüklü hesapları tek başına ödeyebilir. Ekstreyi gördüklerinde üzülmek istemiyorlarsa kontrolü elden bırakmasınlar” dedi.

    Vatandaşın özellikle yılbaşına birkaç gün kala alışveriş çılgınlığına kapıldıklarını da belirten Kızılel, “Bütün yıl ev bütçesini kontrollü şekilde kullananlar, yılbaşının ışıklı atmosferi yüzünden, önüne çıkanı alma eğiliminde olabiliyor. Yılbaşı gecesi için bir bütçe belirleyip, ona uygun alışveriş yapmalarını ve o bütçeyi aşmamalarını öneririm” diye konuştu.

    Bu süreçte alışveriş sitelerinin kazançlarının en az 3 kat arttığını da söyleyen Kızılel özetle şunları kaydetti:

    ALIŞVERİŞ SİTELERİ YILBAŞI KONSEPTİYLE KAZANACAK

    “Yılbaşı geliyor, insanlar tabi sevdiklerine hediyeler alıyor. Zamanı doğru değerlendirmek ve indirimlerden faydalanmak için de alışveriş için yine siteler tercih ediliyor. Çünkü internetten hem daha çok çeşit elde etmek hem de mağaza mağaza dolaşmadan indirimli fırsatlara erişebilmek mümkün. İşletmeler de bunu bildiği için kreatif ürünler ve bu sezonun trend ürünleri için fırsat indirim sunacaklar. Yılbaşına özel konseptler sayesinde bu yıl da alışveriş siteleri yeni yıla en şanslı ve kazançlı kesim olarak girecek”

     

  • GÜNDÜZ YAŞAM MERKEZİ KARŞIYAKALILARA UMUT OLMAYA DEVAM EDİYOR

    GÜNDÜZ YAŞAM MERKEZİ KARŞIYAKALILARA UMUT OLMAYA DEVAM EDİYOR

    Sağlık alanında gerçekleştirdiği çalışmalar yurttaşların yaşamlarına dokunan Karşıyaka Belediyesi’nin kente kazandırdığı Gündüz Yaşam Merkezi, Alzheimer hasta ve hasta yakınlarının hayatını kolaylaştırıyor. Gündüz saatlerinde Alzheimer hasta ve hasta yakınlarını ağırlayan merkez aynı zamanda çok sayıda eğitim, söyleşi ve çeşitli etkinliğe de ev sahipliği yapıyor. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Yurttaşlarımızın yanındayız. Alzheimer hasta ve hasta yakınlarına umut olan, sorunların çözüm noktası haline gelen merkezimiz ile umut olmaya devam edeceğiz” dedi.
     
    Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın vizyon projelerinden biri olarak hayata geçirilen Gündüz Yaşam Merkezi, sosyal belediyecilik ilkesi çerçevesinde Karşıyakalılara ücretsiz hizmet veriyor. Alzheimer hasta ve hasta yakınlarına umut olarak yaşama geçirilen Karşıyaka Belediyesi Gündüz Yaşam Merkezi, zaman içerisindeki faaliyetleriyle adeta bir çözüm noktası haline geldi. Merkez sayesinde Alzheimer hastaları sosyalleşirken yakınını güvenli bir yere emanet edebilmenin rahatlığıyla kendine zaman ayırabiliyor. Merkez, yaşlı nüfusun da yoğun olarak ikamet ettiği Karşıyaka’da büyük bir ihtiyaca yanıt veriyor.
     
    ÇEŞİTLİ AKTİVİTELER İLE HASTALIĞIN SEYRİ YAVAŞLATILIYOR
     
    Bahriye Üçok Mahallesi’nde bulunan Gündüz Yaşam Merkezi, Türkiye Alzheimer Derneği İzmir Şubesi’nin iş birliğiyle hizmet veriyor. Merkezde günlük yaşam aktivitelerini yardımsız gerçekleştirebilen, demans tanısı almış bireyler konuk ediliyor. Gün içerisinde 10.00-13.00 ve 14.00-17.00 saatlerinde, iki grup halinde hastaları ağırlayan merkezde hastaların fiziksel ve motor becerilerinin gerilememesi için çeşitli aktiviteler gerçekleştiriliyor; zeka oyunları oynanıyor. Bununla birlikte hastaların sosyalliklerini kaybetmemeleri amacıyla sanatsal aktiviteler de düzenleniyor. Üç hemşire, bir psikolog ve bir sosyal hizmet uzmanıyla hizmet üreten merkezdeki bu etkinlikler Alzheimer hastası olan yaş almış büyüklerde hastalığın daha ileri evreye geçişlerini geciktiriyor.  
     
    HASTA YAKINLARINA DESTEK PROGRAMI
     
    Hastaların olduğu kadar hasta yakınlarının da yaşamına dokunan merkezde Hasta Yakını Destek Programı da yürütülüyor. Program kapsamında Türkiye Alzheimer Derneği İzmir Şubesi tarafından hasta yakınlarına her perşembe eğitim veriliyor. Merkeze kayıtlı hasta yakınları aranarak eğitimler hakkında bilgilendiriliyor. Eğitimlere merkeze kayıtlı olmayan Alzheimer hastası yakınları da katılabiliyor.
     
    SOSYAL AKTİVİTELER DÜZENLENİYOR
     
    Gündüz yaşam merkezinde yürütülen rutin çalışmaların dışında hastaların sosyal yaşamda daha aktif rol almalarını sağlamak ve morallerini yüksek tutmalarına yardımcı olmak amacıyla çeşitli organizasyonlar da gerçekleştiriliyor. Hastaların geçmişten gelen alışkanlıklarını kaybetmemelerini sağlamak amacıyla özel günlerde de çeşitli eğlence etkinlikleri ve geziler düzenleniyor.
     
    “YANINIZDAYIZ”
     
    Alzheimerin dünyada ve ülkemizde en sık görülen demans türü olduğuna dikkat çeken Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, bu nedenle hasta ve hasta yakınlarının yaşamlarını kolaylaştıracak faaliyetler gerçekleştirilmesi gerektiğini belirterek, “Karşıyaka, yaş almış büyüklerimizin yoğun olarak yaşadığı bir kent. Yaşlı nüfusun artması ile birlikte Alzheimer hasta sayısının da artacağı öngörülüyor. Merkezimiz bu anlamda ilçemizde büyük bir ihtiyaca yanıt veriyor. Yurttaşlarımızın yanındayız, zamanla hasta ve hasta yakınları için çözüm noktası haline gelen merkezimiz çatısı altında yurttaşlarımıza umut olmaya devam edeceğiz” dedi.
  • 12 ŞEHİT İÇİN TBMM GENEL KURULU’NDA CHP AYRI; AKP, MHP, İYİ PARTİ VE SAADET PARTİSİ GRUPLARI İSE AYRI BİLDİRİ OKUDU

    12 ŞEHİT İÇİN TBMM GENEL KURULU’NDA CHP AYRI; AKP, MHP, İYİ PARTİ VE SAADET PARTİSİ GRUPLARI İSE AYRI BİLDİRİ OKUDU

    Kuzey Irak’taki Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde son 2 günde meydana gelen çatışmalarda şehit olan 12 asker için İYİ Parti, AKP, MHP ve Saadet Partisi grupları, TBMM Genel Kurulu’nda ortak bildiri yayınladı. TBMM’nin bir kapalı oturum düzenleyerek Milli Savunma Bakanı’nın milletvekillerini bilgilendirmesi ve ondan sonra ortak hareket edilmesi gerektiğini savunan CHP’nin hazırladığı bildiriyi ise Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Genel Kurul’da okudu. CHP bildirisinde, “Hain saldırıların neden engellenmediği ve sorumluların ihmalleri olup olmadığı açığa kavuşturulmadan atılacak adımları şehitlerimizin hatırasına bir saygısızlık olarak değerlendiriyoruz.  Bunun yanında milletimizi tarifsiz bir üzüntüye gark eden böylesine acı bir olayın ardından ‘ulusal yas’ ilan edilmesi bütün toplumun ortak talebidir. Terörün hedeflerine ulaşmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü için mücadelemiz kararlılıkla sürdüreceğiz” denildi.

    TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor.

    Bugün Genel Kurul’da 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nin 12. maddesi üzerine milletvekillerinin konuşması devam ederken İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu söz aldı. Dervişoğlu, dün ve bugün Kuzey Irak’ta Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde şehit olan 12 asker için Genel Kurul’da ortak açıklama yapılmasını önerdi. Dervişoğlu, şunları söyledi:

    “BÜTÜN SİYASİ PARTİLERİN ORTAK İMZASIYLA YAYIMLANACAK BİR AÇIKLAMA YAPILMASINI ARZU EDERİZ”

    “Son 24 saat içinde hepimizin bildiği gibi 12 evladımızı şehit verdik. İYİ Parti olarak bugün biz, böyle bir durum karşısında dünyanın neresinde böyle elim bir olay olsa millî yas ilan edileceğine işaret ederek millî yas ilan edilmesi hususunda hükümeti harekete geçmeye davet ettik. Elbette ki bu husus hükümetin ve Sayın Cumhurbaşkanı’nın inisiyatifinde olan bir husustur ama TBMM’den de ortak bir sesin çıkması iktiza eder. Dolayısıyla, İYİ Parti Grubu olarak zatıalinizden bütün siyasi partilerin ortak imzasıyla yayımlanacak bir bildiriyle milletimizin gönlünü ferahlatacak, birlik ve beraberliğimizin devam ettiğini ve bütün bu olaylar karşısında yıkılmaz bir kale olduğumuzu gösterecek bir açıklamanın yapılmasını arzu ediyoruz.”

    Dervişoğlu’nun bu çağrısını AKP, MHP ve Saadet Parti’si desteklerken CHP ve DEM şu an için ortak bildiriye imza atmayacaklarını ifade etti. CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, bu kararlarının gerekçesini şu sözlerle açıkladı:

    “MECLİS’İ GENEL GÖRÜŞMEYE ÇAĞIRACAĞIZ, BU KONUDAKİ SAMİMİYETİMİZİ ORTAYA KOYACAĞIZ, ONDAN SONRA AÇIKLAMAYI MECLİS OLARAK YAPACAĞIZ”

    “Gerçekten dün ve bugün ülkemiz büyük bir acı yaşadı, bunun altını bir kez daha çiziyorum. Genel Başkanımızla az önce telefon görüşmesi yaptım; bizim isteğimiz – önümüzdeki hafta olabilir- Meclisi olağanüstü bir genel görüşmeye çağırmak, bu konuda gerekli görüşmeleri yapmak, ondan sonra ortak bir tavır ortaya koymak. Ortak tavır konusunda, evet… Evet ama bunu ortaya koyduktan sonra yarın seçim meydanlarında işte, videolarla ya da başka propaganda araçlarıyla şehitlerimizin üzerinden siyaset yapılmasını kabul etmiyoruz. O yüzden yapmamız gereken şey… Önümüzdeki hafta, biz, Meclis’i genel görüşmeye çağıracağız çünkü kolay değil. Evet, millî yas ilan edilmeli. Suudi Kralı ölüyor millî yas ilan ediyoruz; 12 vatan evladı öldü bugün. Önce bunları ortaya koyalım, toplum bilsin. Ama bildiri konusunda herkes önce samimi olmalı, bu konuyu ortak dert edinmeli. Biz, pazartesi günü gerekli, yetkili kurullarla toplanacağız, Meclis’i genel görüşmeye çağıracağız, bu konudaki samimiyetimizi ortaya koyacağız, ondan sonra açıklamayı Meclis olarak yapacağız.”

    DEM Parti Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da şunları söyledi:

    “BU MESELEYİ KÖKTEN ÇÖZMEK İÇİN HER TÜRLÜ SORUMLULUĞU ALMAYA, BEDEL ÖDEMEYE HAZIRIZ”

    “Türkiye’nin en önemli sorununda, sorunlarında ortaklaşması, tartışması, konuşması hatta ortak bildirilere imza atması değerlidir, önemlidir. Ancak bu konuda gerçekçi olmamız lazım. Şu anda saat 11’e geliyor ve bir saatimiz var, çalışma saatimiz. Bir; bunu gözetelim. İkincisi; bu, bizim siyasi olarak, parti olarak her zaman tutumumuz oldu. Türkiye’deki bütün problemler gibi en başat problemin Kürt meselesi olduğunu defaatle ifade ediyoruz. Kürtlere yönelik ayrımcılık ve eşitsizlik konusunda diyaloğun, tartışmanın, siyasetin ve TBMM’nin bu meselenin çözümünde başat bir role, birinci sırada bir role sahip olduğunu söyleyegeldik ancak bu millî yas ilan ederek olamaz. Bu meseleyi kökten çözmek için her türlü sorumluluğu almaya hazır olduğumuzu, bedel ödemeye hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum.”

    Bu konunuşmaların ardından bütçenin maddelerinin görüşülmesine devam edildi. 13. madde üzerine milletvekillerinin konuşmasının ardından Dervişoğlu, yeniden söz alarak İYİ Parti, AKP, MHP ve Saadet Parti olarak ortak bir bildiri imzaladıklarını açıkladı. Bildiriyi, imzası olan partilerin grup başkanvekilleri teker teker sıralarından okudu. Bildiride şunlar ifade edildi:

    “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN GÜVENLİĞİNE TEHDİT OLUŞTURAN TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİYLE TAVİZSİZ BİR ŞEKİLDE MÜCADELE EDECEK GÜÇ VE KUDRETE SAHİP OLDUĞUNU KARARLILIKLA İLAN EDİYORUZ”

    “Bölücü terör örgütü PKK tarafından 2 gündür gerçekleştirilen hain terör saldırıları neticesinde 12 vatan evladımızı kaybetmiş bulunmaktayız. Milletimizin başı sağ olsun. Bu menfur saldırılarda şehit düşen kahraman askerlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize sabır, yaralılarımıza acil şifa diliyoruz. Bizler Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde aşağıda imzası bulunan siyasi parti grupları olarak birlik ve bütünlüğümüze, huzur ve güvenliğimize yönelik bu saldırıları şiddetle kınıyoruz. Terör ve şiddet hiçbir zaman hedefine ve amacına ulaşamayacaktır. Aziz milletimizin teröre asla boyun eğmeyeceğini, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğine tehdit oluşturan tüm terör örgütleriyle tavizsiz bir şekilde mücadele edecek güç ve kudrete sahip olduğunu kararlılıkla ilan ediyoruz.”

    CHP’li Başarır da partisinin grup başkanlığının konuya ilişkin hazırladığı bildiriyi okudu. CHP’nin bildirisinde ise şunlar kaydedildi:

    “TERÖRÜN HEDEFLERİNE ULAŞMASINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ. TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN BAĞIMSIZLIĞI VE BÜTÜNLÜĞÜ İÇİN MÜCADELEMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ”

    “Ülkemiz 22-23 Aralık geceleri gelen kara haberlerle sarsılmıştır. 12 vatan evladının şehit düştüğü alçak saldırlar terörün kirli yüzünü bir kez daha göstermiştir. Bu menfur saldırıları planlayan, gerçekleştiren teröristler amacına ulaşamayacaktır. Terörü, hain terör örgütünü ve insanlık dışı yöntemleri lanetliyoruz. Askerlerimizin can güvenliği ve yaralılarımızın sağlık durumu en başta gelen endişe kaynağımızdır. 24 saat içinde aynı bölgede 12 şehidimizin verilmesi, yanında hala bölgede bulunan Mehmetçiklerimizin güvenliğinin tam olarak sağlanması büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle TBMM’nin hiçbir zaman kaybetmeden, derhal bir kapalı oturum yapması, Milli Savunma Bakanı’nın Gazi Meclis’e gelerek milletvekillerini bilgilendirmesi zorunludur. Ancak bu oturum sonrasında bölgeden ve gelişmelerden kapsamlı ve doğru şekilde bilgi alan siyasi parti gruplarının ortak bir metin çalışması yapabileceğini düşünüyoruz. Hain saldırıların neden engellenmediğinin ve sorumluların ihmalleri olup olmadığının açığa kavuşturulmadan atılacak adımları şehitlerimizin hatırasına bir saygısızlık olarak değerlendiriyoruz. Bunun yanında milletimizi tarifsiz bir üzüntüye gark eden böylesine acı bir olayın ardından ulusal yas ilan edilmesi bütün toplumun ortak talebidir. Terörün hedeflerine ulaşmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü için mücadelemiz kararlılıkla sürdüreceğiz, milletimizin başı sağ olsun.”

     

  • ÖZGÜR ÖZEL: “TÜRKİYE’NİN BAĞIMSIZLIĞI VE BÜTÜNLÜĞÜ İÇİN MÜCADELEMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ. BUNU YAPARKEN DE SORUMLULARIN ARKASINA DİZİLMEYECEĞİZ”

    ÖZGÜR ÖZEL: “TÜRKİYE’NİN BAĞIMSIZLIĞI VE BÜTÜNLÜĞÜ İÇİN MÜCADELEMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ. BUNU YAPARKEN DE SORUMLULARIN ARKASINA DİZİLMEYECEĞİZ”

    CHP Grup Başkanlığı geçtiğimiz 2 günde yaşanan terör saldırılarında 12 askerin şehit düşmesi sonrası bir bildiri yayınladı. Bildiriyi sosyal medya hesabından paylaşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Terörün hedeflerine ulaşmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Bunu yaparken de sorumluların arkasına dizilmeyeceğiz. Terörü kınamıyor lanetliyoruz! Milletimizin başı sağ olsun” açıklamasını yaptı.

    TBMM CHP Grup Başkanlığı, son 2 günde 12 askerin terör saldırılarında şehit düşmesi sonrası bir bildiri yayınladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Grup Başkanvekilleri Burcu Köksal, Ali Mahir Başarır ve Gökhan Günaydın’ın imzasının yer aldığı bildiriyi Özel, sosyal medya hesabından şu ifadelerle paylaştı:

    “TERÖRÜN HEDEFLERİNE ULAŞMASINA ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ”

    “Terörün hedeflerine ulaşmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Bunu yaparken de sorumluların arkasına dizilmeyeceğiz. Terörü kınamıyor lanetliyoruz. Milletimizin başı sağ olsun.”

    TBMM CHP Grup Başkanlığı’nın yayımladığı bildiri şöyle:

    “Ülkemiz 22-23 Aralık 2023 geceleri gelen kara haberlerle sarsılmıştır. 12 vatan evladının şehit düştüğü alçak saldırılar terörün kirli yüzünü bir kez daha göstermiştir. Terörü, hain terör örgütünü ve insanlık dışı yöntemlerini lanetliyoruz. Bu menfur saldırıları planlayan, azmettiren ve gerçekleştiren teröristler hiçbir zaman amaçlarına ulaşamayacaktır.

    “MİLLİ SAVUNMA BAKANI’NIN GAZİ MECLİS’E GELEREK MİLLETVEKİLLERİNİ BİLGİLENDİRMESİ ZORUNLUDUR”

    Askerlerimizin can güvenliği ve yaralılarımızın sağlık durumu en başta gelen endişe kaynağımızdır. İki gece üst üste aynı bölgede 12 şehit verilmesi yanında, halen bölgede bulunan Mehmetçiklerimizin güvenliğinin tam olarak sağlandığına ilişkin sağlıklı bilgilerin kamuoyuyla paylaşılmaması, milletimizin acısını ve üzüntüsünü daha da artırmaktadır. Bu nedenle, bu geceden tezi yok, TBMM’nin hiç zaman kaybetmeden derhal bir kapalı oturum yapması ve Milli Savunma Bakanı’nın Gazi Meclis’e gelerek milletvekillerini bilgilendirmesi zorunludur. Ancak bu oturum sonrasında bölgeden ve gelişmelerden kapsamlı ve doğru şekilde bilgi alan siyasi parti gruplarının ortak bir metin çalışması yapabileceğini düşünüyoruz.

    “ULUSAL YAS İLAN EDİLMESİ BÜTÜN TOPLUMUN ORTAK TALEBİDİR”

    Hain saldırıların neden engellenemediğinin ve sorumluların ihmalleri olup olmadığının açıklığa kavuşturulmadan atılacak adımları şehitlerimizin hatırasına bir saygısızlık olarak değerlendiriyoruz. Bunun yanında, milletimizi tarifsiz bir üzüntüye ve eleme gark eden böylesine acı ve elim olayın ardından ‘Ulusal Yas’ ilan edilmesi bütün toplumun ortak talebidir. İktidarı, daha fazla gecikmeksizin bu yönde tutum almaya davet ediyoruz.

    Terörün hedeflerine ulaşmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Milletimizin başı sağ olsun.”

  • ÖZGÜR ÖZEL: “ÜLKEMİZİN YÜREĞİNİ YAKAN BU KAHREDEN GECEDE ŞEHİT OLAN MANİSALI HEMŞEHRİM ENES BUDAK İLE FOTOĞRAFIMIZI GORÜNCE BİR KEZ DAHA KAHROLDUM”

    ÖZGÜR ÖZEL: “ÜLKEMİZİN YÜREĞİNİ YAKAN BU KAHREDEN GECEDE ŞEHİT OLAN MANİSALI HEMŞEHRİM ENES BUDAK İLE FOTOĞRAFIMIZI GORÜNCE BİR KEZ DAHA KAHROLDUM”

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Ülkemizin yüreğini yakan bu kahreden gecede şehit olan Manisalı hemşehrim Enes Budak ile 2020 yılında Manisa Meydanı’nda yan yana fotoğrafımızı gorünce bir kez daha kahroldum. Manisamızın ve ülkemizin başı sağolsun” açıklamasını yaptı.

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde şehit olan Enis Budak ile 2020 yılında Manisa’da çekildiği fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşarak başsağılığı diledi. Özel’in yaptığı paylaşım şöyle:  

    “Ülkemizin yüreğini yakan bu kahreden gecede şehit olan Manisalı hemşehrim Enis Budak ile 2020 yılında Manisa Meydanı’nda yan yana fotoğrafımızı gorünce bir kez daha kahroldum. Manisamızın ve ülkemizin başı sağolsun.”

  • ELAZIĞ’DA DEPREMDE AĞIR HASAR ALAN BİNANIN YIKIMI SIRASINDA KOMŞU BİNA DA HASAR GÖRDÜ

    Elazığ’da 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından ağır hasar alan binaların yıkımı devam ediyor. Yeni Mahalle Namık Çiftçi Caddesi’nde 6 Şubat depremlerinden sonra hasarlı olduğu tespit edilen bir binanın yıkımı sırasında yanındaki sağlam binanın da duvarları yıkıldı. Evlerinde oluşan hasara tepki gösteren vatandaşlar, “Bize yıkım konusunda bir gün önceden uyarı yapıldı ama biz hazırlık yapamadık. Şimdi evimiz hasarlı. Nereye gideceğiz” dediler.

    Elazığ’da hasarlı binanın yıkımı esnasında evinin duvarları yıkılan Cavit Şengün adlı vatandaş, binanın hasar almasından dolayı mağduriyet yaşadıklarını söyledi. Evlerinin tadilatı yapılana kadar nerede kalacaklarını bilmediklerini belirten Şengün, “Adamlar yatağımın üzerinde elleriyle molozları dışarı atıyorlar. Gidiyorum İl Özel İdareye adam hallederiz diyor ama evimde yaşanacak durum yok. Bana bir söylesinler nerede kalacağız? Gelip bana biri desin ki; ‘gel kardeşim sana bir yer vereceğiz, şurada kal’” ifadelerini kullandı.

    “BİNA YIKILIRKEN BENİM EVİME HASAR VERDİLER”

    Cavit Şengün şunları söyledi:

    “Bu binanın 3. katında oturuyoruz. Dün itibarıyla Çevre ve Şehircilik’ten ekipler gelip yan binanın yıkılacağını ve tedbirli olmamızı söylediler. Biz de göreceli olarak tedbirimizi almaya çalıştık. Bina yıkılırken binamızın dairelerin olduğu katta da delikler açıldı. İçerde ciddi derecede eşyalarımız hasar gördü. Eşyaların mağduriyetleri giderilebilir ama öğrencimiz, çocuklarımız var. Bu konuda mağduruz. Bununla alakalı olarak Çevre Şehircilik ve İl Özel İdaresi ile görüştük. Yetkililer mağduriyetlerin giderileceğini söyledi. Bundan sonraki yıkımlarda başka mağduriyet olmaması adına sıkıntımızı dile getiriyoruz. Bu mağduriyet şahsımla alakalı değil. Yaklaşık 3 kat, 4 katta yıkım oldu. Çocuklarla ortada kaldık.7 yaşında bir kız çocuğum var. İl Özel İdaresine gittim, adam gel evimde kal diyor. Biraz stresliyiz işin gerçeği. Devlet herhalde böyle bırakmaz. İçerdeler şu anda. Müdahale ediyorlar. Ustalar şu anda içerde tadilat yapıyorlar. Müdahale ediyorlar. Evet, bizi uyardılar ama bu mağduriyetimizi örtbas edebilecek bir durum değil. Orada içerde kendi aileleriyle buyursun gelsinler. Adamlar yatağımın üzerinde elleriyle molozları dışarı atıyorlar. Gidiyorum İl Özel İdareye adam hallederiz diyor ama evimde yaşanacak durum yok. Bana bir söylesinler nerede kalacağız? Gelip bana biri desin ki; ‘gel kardeşim sana bir yer vereceğiz, şurada kal’. Devletle alakalı bir sorun değil ama muhatap konusunda kişiselleştirilmiş bir diyalog içerisindeyiz. Çok stresliyim. Nerede kalacağımı bilmiyorum. 2 çocuğum var benim.”

    “BİZE BİR GÜN ÖNCEDEN BİLGİ VERİLDİ, TEDBİR ALAMADIK”

    Bir başka apartman sakini ise şunları söyledi:

    “Bize dün yandaki evin yıkılacağını bildirdiler. Biz hastanedeydik annemin ameliyatında. Sabah hastaneden çıkış yaptık. Geldiğimizde yıkıma başlamışlar. Bizim binamız az hasarlıydı. Sonra geldik ki evimiz bu şekilde yıkıntı içinde. Her taraf harap olmuş. Duvarlar yıkıldı, fayanslar patladı. Üstteki komşunun eşyaları daha fazla zarar gördü. Bizim de gördü ama üstteki komşumuz daha fazla zarar gördü. Bu şekilde bir inşaat halindeyiz. Halimiz bu. Arkadaşlar sağolsun bizimle ilgileniyorlar. Yapılacak dediler ama ne kadar yardım edecekler, hasarımız ne kadar karşılanacak bilmiyoruz. Evimiz az hasarlıydı. Şimdi yıkıldı. Yıkım zamanı kimse yoktu binada ama bir anda gelinip başlanacağını bilemedik. Herkes bir anda yakalandı. Hazırlığımızı yapamadık. Hastaneden gelip eşyalar çekip örtmek, tedbir almak istyorduk ama yapamadık. Duvarı yapacağız dediler bakalım.”

    “EVLER BOŞALTILSIN DİYE UYARIDA BULUNDUK”

    Konuyla ilgili açıklama yapan İl Özel İdare görevlisi ise vatandaşları bir gün önceden uyardıklarını ve hasar alan evlerde tadilat çalışmalarına başlandığını belirterek, “Evlerin içindeki molozlar dışarı atılıyor, sabah da sıvalar yapılacak. Bizler evler boşaltılsın diye uyarıda bulunduk. Özellikle eşyalar kenara çekilsin, evler boşaltılsın diye uyarıda bulunduk” dedi.

  • EĞİTİM İŞ SENDİKASI SİNOP ŞUBE BAŞKANI: “HÜKÜMETİN VAATLERİNDEN BİR TANESİ DE 2’Lİ EĞİTİMİ TAMAMIYLA KALDIRMAKTI. BU SÖZ DE UNUTULDU”

    MUSTAFA USTA

    Eğitim İş Sendikası Sinop Şube Başkanı Celal Tuncay Şahbenderoğlu, “Özellikle bakanın son zamanlardaki talihsiz açıklamaları bir takım protokollerle cemaatlerin okullara eğitim yuvalarına sızmaya çalışması, öğretmen olmayan kişilerin okullara derslere girmeye çalışması ve milli eğitim bakanı bizim ülkemizin eğitimini, çocuklarımızı korumakla yükümlü olan en baştaki insan milli eğitim bakanının bunlarla iş birliği haline girmesi bizi çok büyük endişeye sevk etti” dedi.

    Eğitim İş Sendikası Sinop Şube Başkanı Celal Tuncay Şahbenderoğlu, Türkiye’de okullarda sabah ve akşam karanlık dilimde okula ulaşım sağlayan öğrencilere dikkat çekti. Şahbenderoğlu, “

    “ÇOCUKLAR UYKUSUNU TAM ALAMAMIŞKEN EĞİTİMİN ÇOK BİR ANLAMI YOK”

    Eğitim İş Sendikası Sinop Şube Başkanı Celal Tuncay Şahbenderoğlu, şöyle konuştu:

    “Bu konuda sadece biz değil velilerimiz ve öğrencilerimiz de bu konudan çok şikayetçiler. Biliyorsunuz ki, geçmişte yaz tatili uygulaması sadece yazın uygulanan bir uygulamaydı. Aslında Türkiye’nin gerçek saati İzmit’ten geçen ve bizim ulusal saat dilimimiz olandır ama geçmişte tasarruf amaçlı olarak yaz tatili uygulaması denilen bir şey başlatıldı. Daha sonra bu hükümet tarafından 2016 yılından bu yana bunun sürekli hale getirilmesi bugün büyük sıkıntılar meydana getiriyor çünkü yaz tatili uygulamasını, kışın uygulamaya koyduğunuz zaman bu çocuklar çok erken saatte, karanlıkta okullara doğru yola çıkması anlamına geliyor. Bu özellikle evi uzak olan öğrencilerimizin, ki bu bizim şehrimizde çok var, ilçelerden ve köylerden gelen öğrencilerimiz var. Bu öğrencilerimiz için büyük zorluk meydana geliyor. Beraberinde bir takım güvenlik sorunları da meydana getiriyor çünkü bu çocuklar bazen çok karanlık yollarda yürümek zorunda kalıyorlar. Çok erken saatte, günün karanlık saatinde ulaşımda yoğunluklar da meydana geliyor. Bu da bir takım trafik sorunlarına ve kazaları beraberinde getirebiliyor. Biz diyoruz ki; çocuklarımız gün ışığında eğitim görsün. Doğru olan bu çünkü çocuklar uykulu bir vaziyette, okula geç kalmış bir vaziyette, uykusunu tam alamamış bir vaziyetteyken eğitimin çok bir anlamı ve kıymeti yok. Bu havanda su dövmekten öteye gitmez. Biz istiyoruz ki, çocuklarımız bilinci ve istekli bir şekilde eğitim alsınlar. Bunu da sağlamanın en güzel yöntemi çocuklarımıza gün ışığında eğitim vermeyi sağlamaktır.

    “BU HÜKÜMETİN VAATLERİNDEN BİR TANESİ DE 2’Lİ EĞİTİMİ TAMAMIYLA KALDIRMAKTI”

    Bunun bir de şöyle bir boyutu daha var. Bazı okullarda sabahçı, öğlenci dediğimiz 2’li öğretim olayı var. Bu Türkiye genelinde de büyük sorun. Bu hükümetin vaatlerinden bir tanesi de 2’li eğitimi tamamıyla kaldırmaktı. Tüm gün eğitim şeklinde uygulama yapılacaktı ama bu söz de unutuldu, yapılmadı, uygulanmadı. Okul çıkış saatlerinin çok geç saate kalması, özellikle öğleden sonra eğitim gören çocuklar bu sefer yine akşam karanlığında dersten çıkması gibi bir durum söz konusu oluyor. Biz istiyoruz ki, bu yaz tatili uygulaması bir an önce kaldırılsın ve akşam oluşacak saatlerinin, planlanarak, ayarlanarak ve kış saatlerinde azaltılması gibi bir uygulama yapılmasını istiyoruz. Bu eğitimdeki somut olan karanlık, bir de eğitimde soyut olan bir karanlık var. Sendikamız bununla da mücadele ediyor.

    “BUNLARIN TERÖR ODAKLARIYLA BAĞLANTILARINI BİLİYORUZ”

    Özellikle bakanın son zamanlardaki talihsiz açıklamaları birtakım protokollerle cemaatlerin okullara eğitim yuvalarına sızmaya çalışması, öğretmen olmayan kişilerin okullara derslere girmeye çalışması ve Milli Eğitim Bakanı bizim ülkemizin eğitimini, çocuklarımızı korumakla yükümlü olan en baştaki insanın bunlarla işbirliği haline girmesi bizi çok büyük endişeye sevk etti. Biz bu konuda da mücadelemizi sürdüreceğiz. Biz bunlara kesinlikle karşıyız. Bunların iyi niyetli olmadığını düşünüyoruz, art niyetli yaklaşımları olduğunu da biliyoruz. Bunların terör odaklarıyla bağlantılarını biliyoruz. Geçmişte ülkemizde yaşanan birtakım sorunlar var, onları da biliyoruz. Teröristi dağda aramamak lazım, bazen terör odakları şehrin tam göbeğinde de olabiliyor. O yüzden başta velilerimizi uyarıyoruz, çocuklarımıza sahip çıkalım. Onlarla bu karanlık yapılarda birlikte mücadele edelim. Çocuklarımızı korumak, geleceğimizi korumak hepimizin boynunun borcu. En başta siz kendi çocuklarınıza sahip çıkın diyoruz. Biz öğretmenler olarak da bu mücadeleyi yürütüyoruz. Bu mücadelede de sizi yanımızda görmek istiyoruz. Bunun için de sizden bir isteğimiz oluyor, o isteğimizde şu; böyle durumlarda çocuğunuzun maruz kalmaması için okullara lütfen dilekçe verin. Çocuklarınızın bu tip protokollerde herhangi bir şekilde yer almaması adına bir takım dilekçeleri verin. Biz sendikamız Eğitim İş olarak sizin hukuki alanda arkanızda durmaya söz veriyoruz. Bu çalışmalara hep birlikte dur demeyi başarmak zorundayız çünkü ülkemiz, geleceğimiz, cumhuriyetimiz bu noktada gerçekten tehlike altında. Cumhuriyeti ve ülkemizi korumak hepimizin boynunun borcu.”