Kategori: Magazin

  • Anne olmak için gün sayan Fahriye Evcen’den karnı burnunda poz! Burak Özçivit’ten yorum gecikmedi!

    Anne olmak için gün sayan Fahriye Evcen’den karnı burnunda poz! Burak Özçivit’ten yorum gecikmedi!

    Hamilelik sürecini dinlenerek geçirmeyi tercih eden Fahriye Evcen, sosyal medya hesabını da aktif kullanıyor. Heyecanı günden güne büyüyen Fahriye Evcen’den karnı burnunda yeni pozlar geldi.

    KARNI BELİRGİNLEŞMEYE BAŞLADI

    Instagram’ı aktif olarak kullanan ünlü oyuncu, siyah tulumuyla verdiği pozları takipçilerinin beğenisine sundu. Ünlü ismin karnının iyice belirginleşmesi gözden kaçmadı.

    BURAK ÖZÇİVİT DE YORUM YAPTI

    Karnı burnunda pozlarını peş peşe paylaşan Fahriye Evcen kısa sürede yorum ve beğeni yağmuruna tutuldu. Fahriye Evcen’e eşi Burak Özçivit’ten de yorum gecikmedi.

  • Taze damat Oğuzhan Koç’tan yeni imaj! Onu ilk kez böyle göreceksiniz!

    Taze damat Oğuzhan Koç’tan yeni imaj! Onu ilk kez böyle göreceksiniz!

    Bir süredir aşk yaşayan Oğuzhan Koç ve Demet Özdemir 28 Ağustos’ta görkemli bir düğünle evlendi. Koç evlendikten sonra imaj değiştirdi. Diyarbakır’da düzenlenen Sur Kültür Yolu Festivali kapsamında konser veren Oğuzhan Koç sevilen şarkılarını sevenleriyle birlikte seslendirdi.

    Sahneye yeni imajıyla çıkan ünlü şarkıcı bıraktığı bıyıklarıyla dikkat çekti. Koç’un imajı dünyaca ünlü Queen grubunun solisti Freddie Mercury’e benzetildi.

  • İmparator geleneğini bozmadı! İbrahim Tatlıses kızı Dilan Çıtak Tatlıses’e de altın kemer taktı!

    İmparator geleneğini bozmadı! İbrahim Tatlıses kızı Dilan Çıtak Tatlıses’e de altın kemer taktı!

    İbrahim Tatlıses’in kendisi gibi şarkıcı kızı Dilan Çıtak Tatlıses, dün akşam 8 yıldır aşk yaşadığı Levent Dörter ile nikah masasına oturdu. Düğününde 3 farklı gelinlik giyen Tatlıses’e babasından çok konuşulacak bir hediye geldi.

    ÜNLÜ İSİMLER AKIN ETTİ

    Geçtiğimiz aylarda nişan töreni yapan çift, dün akşam İstanbul’daki lüks bir otelde nikah masasına oturdu. Çiftin Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin kıydığı nikahına Tan Taşçı, Erhan Bayrak ile Polat Yağcı şahitlik yaptı. Törene Dilan Çıtak Tatlıses’in kardeşi İdo Tatlıses ve geçtiğimiz sene evlendiği Yasemin Şefkatli de katıldı. Aile üyelerinin yanı sıra Oktay Kaynarca, Demet Akalın, Tan Taşçı, Berkay, Baha, İdo, Fatih Ürek gibi ünlü isimler de çifti yalnız bırakmadı. Bazı ünlü isimler sıra sıra sahne alarak da şarkılarını okudu.

    KIZINA ALTIN KEMER TAKTI

    Kızının düğününde şarkı söyleyerek destek olan İbrahim Tatlıses, hediyesiyle de adından söz ettirdi. Geçtiğimiz sene oğlu İdo Tatlıses ile evlenen Yasemin Şefkatli’ye düğünde altın kemer takan Tatlıses, kızına da altın kemer taktı. Kemerin değerinin 450 bin TL olduğu iddia ediliyor.

  • Kardeşlerim dizisindeki aşk gerçek oldu! Süsen ve Ömer aşklarını ilan etti!

    Kardeşlerim dizisindeki aşk gerçek oldu! Süsen ve Ömer aşklarını ilan etti!

    Başrollerini Su Burcu Yazgı, Onur Seyit Yaran, Bilal Yiğit Koçak, Celil Nalçakan, Fadik Sevin ve Simge Selçuk gibi isimlerin başrolünü paylaştığı ATV ekranlarının sevilen dizisi Kardeşlerim’in setinden aşk çıktı. Dizinin genç oyuncuları Bilal Yiğit Koçak ile Lizge Cömert aşk yaşamaya başladı.

    “HEP BÖYLE GÜLDÜĞÜMÜZ GÜNLERİMİZ OLSUN”

    Dizide aynı lisede okuyan iki sevgiliyi oynayan Koçak ve Cömert’in sette başlayan arkadaşlıkları kısa sürede aşka dönüştü. Koçak’ın doğum günü için Instagram hesabından romantik bir paylaşım yapan Cömert, ilişkisini de ilan etti. Güzel oyuncu, paylaşımına “İyi ki doğdun. Yanımda olduğun için çok şanslıyım. Hep böyle güldüğümüz daha da güzel günlerimiz olsun. Başarılarımıza devam. Benim için çok değerlisin” notunu yazdı.

  • Dünyayla Benim Aramda dizisinde erotik sahnelerde dublör mü kullanıldı? O ünlü isim dikkat çekti!

    Dünyayla Benim Aramda dizisinde erotik sahnelerde dublör mü kullanıldı? O ünlü isim dikkat çekti!

    Demet Özdemir, Buğra Gülsoy ve Hafsanur Sancaktutan’ın başrolünde olduğu Dünyayla Benim Aramda dizisi müstehcen sahneleriyle sık sık gündeme geliyordu. Hem mastürbasyon sahneleri hem de ateşli sevişme sahneleri dizide öne çıkıyordu.

    “DUBLÖR MÜ KULLANDILAR DEDİM”

    Seren Serengil, Demet Özdemir Buğra Gülsoy’un başrollerinde oynadığı ‘Dünyayla Benim Aramda’ dizisindeki sevişme sahneleriyle ilgili “Bir sevişme sahneleri var ben hayatımda böyle bir şey görmedim. Bu kadar mı rol olamaz. Böyle bir şey olamaz. Görünce şunu başa al bir daha seyredelim dedim. Dublör mü kullandılar dedim o kadar yani. Şoka girdim, seyrederken utandım” dedi.

    “OĞUZHAN’IN SUÇU NE?”

    Seren Serengil konuşmasının devamında ise “Oğuzhan’ın suçu ne? Oğuzhan’ın annesi izliyor mu acaba?” dedi.

  • Yıldız Kenter’in kızı Leyla Kenter kimdir? Leyla Kenter neden öldü?

    Yıldız Kenter’in kızı Leyla Kenter kimdir? Leyla Kenter neden öldü?

    Yıldız Kenter’in kızı Leyla Kenter yaşamını yitirdi. Ünlü oyuncu Gül Onat Instagram hesabında konuya ilişkin paylaşımda bulundu. Ünlü ismin ölümü sevenlerini ve yakınlarını üzdü. Yıldız Kenter’in kızı Leyla Kenter’in ölümü sanat camiasını yıktı.

    YILDIZ KENTER’İN KIZI LEYLA KENTER KİMDİR?

    Leyla Kenter 29 Mart 1952 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Leyla Kenter, ünlü oyuncu Yıldız Kenter ile Nihat Akçan’ın kızıdır. Leyla Kenter, bir dönem işi dolayısıyla Kenya’da yaşamıştır. Cambridge’de iki fakülte bitiren Leyla Kenter, Dışişleriri Bakanlığı personeli olarak görev almıştır.  Aynı dönemde beraber çalıştığı arkadaşı ile dünyaevine giren Leyla Kenter, eşiyle aynı yerlerde çalışma imkânı bulamaması dolayısıyla görevinden ayrılmıştır.  Büyükelçi olarak görev yapan eşiyle birlikte Türkiye’ye geldiği dönemlerde Bilkent Üniversitesi’nde dersler veren Leyla Kenter, kanser bir dönem tedavisi görmüştür. Kötü haberi duyuran oyuncu Gül Onat, Instagram hesabından; ‘Sevgili Leylâ anneciğine kavuştun. Nur içinde yat. Çok Üzgünüm’ mesajını paylaştı.

  • Cemal Hünal kaza yaptı! Bacakları kırıldı, şikayetçi oldu!

    Cemal Hünal kaza yaptı! Bacakları kırıldı, şikayetçi oldu!

    Issız Adam, Romantik Komedi filmleriyle hafızlara kazınan ve Camdaki Kız dizisiyle ekranlara dönüş yapan ünlü oyuncu Cemal Hünal, otomobiliyle motosikletli sürücüye çarptı. Olayda 1 kişi yaralandı.

    “ARACI SON ANDA FARK ETTİM”

    Motosikletin sürücüsü verdiği ifadede “Kendi idaremdeki motosikletimle yolcu konumunda Mehmet Yıldız’la birlikte Fatih Sultan Mehmet Mahallesi istikametine seyir halindeyken Akmerkez istikametine doğru seyir halinde olan Cemal Ünal idaresindeki araç birdenbire sola doğru Taşlıçay sokağına doğru dönüş aldı. Ben de aracı son anda fark ettim. Fren yaparak durmaya çalışsam dahi duramadım. Plakalı araç sol ön farından vurdum kaza meydana geldi. Araca çarptıktan sonra ben ve arkadaşım motosikletten düştük” dedi.

    “UZLAŞMAK İSTİYORUM”

    Baltalimanı Kemik Hastanesine götürülen motosiklet sürücüsü ve yanındaki kişinin bacağında kırıklar tespit edildi. Sürücü arkadaşının yakın zamanda ameliyat olacağını ifade etti.Motosiklet sürücüsü oyuncu Cemal Hünal’dan şikayetçi olduğunu söyledi.

  • Çocuklar neden yalan söyler?

    Çocuklar neden yalan söyler?

    Uzman Klinik Psikolog Müjde Yahşi konu hakkında şu bilgileri verdi:

    “Yaşamın ilk 5 yılında çocuklar gerçek ile gerçek dışını ayıramaz ve hayali hikâyeler uydurur.Örneğin; her sabah çantasını takıp okula giden abisini gören 3 yaşındaki bir çocuk teyzesine ben de okula gidiyorum diyebilir hatta bunu en ufak ayrıntılarıyla süsleyerek okulda öğretmeninin kendisine verdiği ödevlerden de bahsedebilir. Bunlar 6 yaş öncesi görülen, hayali içeriği olan ve gerçek anlamda yalan özelliği taşımayan sözde yalanlardır.

    Çocuk, 6 yaşını doldurmasına rağmen hala yalan söylemeye devam ediyorsa, bu durumda alışkanlıktan söz edebiliriz. Örneğin; 8 yaşındaki bir çocuğun ödevi olduğu halde ödevini yapmamak için ebeveynine sürekli ödevini yaptığını söylemesi, derslerden kaçmak için öğretmenine her defasında kitaplarını evde unuttuğunu söylemesi ya da arkadaşlarından kopya çekerek başarı elde etmeye çalışması, yalanın alışkanlık haline geldiğini bize gösterir.

    Yalanı alışkanlık haline getirmiş çocukların 2 özelliği vardır. Biri; kendilerini kontrol edememeleri diğeri ise aşırı bencillikleridir. Bu 2 kişilik özelliğine neden olan şey ailenin ve çevrenin çocuk ile olan olumsuz ilişkileridir, yani aile çocuk ile yeteri kadar sağlıklı sosyal ilişkiler kuramamışsa ve çocuğun ihtiyacı olan eğitimsel koşulları sağlamamışsa çocuk kendini kontrol edemez ve aşırı bencil davranışlarda bulunarak yalan söylemeye devam eder.

    Yalan söylemeyi ortaya çıkaran 4 etken vardır bunlar; aşağılık duygusu, suçluluk duygusu, saldırganlık ve kıskançlıktır. Örneğin ebeveynin; çocuğu sürekli başkaları ile mukayese ederek aşağılaması, onu yaptığı hatalardan dolayı sürekli suçlaması, çocuk bir şeyleri merak edip kurcalamak isterken onu sürekli engelleyerek saldırganlaştırması ve doğuştan getirdiğimiz kıskançlık duygusunu yanlış tutumlar ile beslemesi, yalan söylemeyi ortaya çıkaran etkenlerdir.

    Ergenlik dönemine uzanan yalanların bu defa türü ve içeriği değişir. Örneğin; arkadaşının beğendiği fakat kendisinin beğenmediği bir film için kendi fikrinin aksine nezaket adına iyi yorumlar yapması ya da kalbini kırdığı bir arkadaşının sırf gönlünü almak için ona beyaz yalanlar söylemesi ergenin bilinçli bir davranışla yalana başvurması diyebiliriz. Ergende görülen bu tür yalanlar sosyal yalanlardır.

    Çocuklar 2 nedenden dolayı yalan söyler. Birincisi; korku ve baskıdır. İkincisi de taklit ve model almadır. Örneğin; anahtarını kaybeden anne, 5 yaşındaki kızını suçlayarak ‘sen aldın biliyorum, itiraf edersen sana oyuncak alacağım’ diyerek baskı yapması ve bunun neticesinde çocuğun da anahtarı almadığı halde ‘evet ben aldım ama sakladığım yeri bulamıyorum’ demesi baskının neden olduğu yalandır.

    Ya da bir babanın 10 yaşındaki çocuğuna ‘Söyle çabuk bu vazoyu sen mi kırdın?’ şeklinde hiddetle sorduğu soru, çocuğun vazoyu kırmasına rağmen cezalandırılacağım korkusuyla ‘hayır ben kırmadım’ dediği korkunun neden olduğu yalandır.

    Anne 6 yaşındaki çocuğuyla alışverişe gittikleri halde alışverişe gitmedikleri konusunda çocuğunu sıkı sıkı tembihleyerek ‘Alışveriş yaptığımızı sakın babana söyleme’ demesi çocuğun anneyi model almasına ve benzer şekilde yalan söylemesine neden olabilir.

    Ya da baba araç kullanırken telefondaki arkadaşına evde dinleniyorum biraz hastayım demesi 4 yaşındaki çocuğun babayı taklit etmesine ve çocuğun benzer şekilde yalan söylemesine neden olabilir.

    Tüm bu örnekler duygusal ihtiyaçları ve eğitimsel koşulları yeteri kadar karşılanmış bir çocukta aslında pek rastlanmaz.

    Benlik algısı olumlu, değersizlik, yetersizlik ve suçluluk gibi olumsuz duygular barındırmayan, yeterince ilgi, sevgi, şefkat gösterilen, güven temelli bir ilişki kurulan, başkalarının haklarına değer vererek yetiştirilen çocuk yalan söylemez. Zira yalan söylemeyen çocuk özgüvenlidir, çevresiyle uyum içindedir, milli, manevi ve ahlaki değerleri yaşamına geçirerek kişiliği ile bütünleştirmiştir.

    Ebeveynlere önerilerim; anne ya da baba olarak öncelikle kendi davranış ve tutumlarını gözden geçirmeliler. Doğru söylemenin yararlarını çocuğun yaşına ve gelişime uygun yöntemle çocuğa aktarmalılar. Gerçeği söyletmek için ödül ya da ceza yöntemine asla başvurmamalılar. Çocuğun sosyalleşmesini sağlamalılar. Arkadaşlık, grup, kurul ve kurum gibi bağlılıkların önemini vurgulamalılar. Manevi ve ahlaki değerlerimizi yaşamalı ve yaşatmalılar.” (İLKHA)

  • Murat Yıldırım’dan sıcacık aile pozu! İlk kez kızını paylaştı

    Murat Yıldırım’dan sıcacık aile pozu! İlk kez kızını paylaştı

    Şu sıralar Teşkilat dizisinde rol alan oyuncu Murat Yıldırım, ilk kez baba olmanın heyecanını yaşıyor. Murat Yıldırım daha önce eşine hakaret eden bir takipçisine tepki göstermiş, Iman Elbani’nin 5 kez bebek kaybettiğini söylemişti. Çift sonunda mutluluğu yakaladı.

    “ÇOK DUA ETTİNİZ”

    Iman Elbani ile kızlarına kavuşan Murat Yıldırım, “Hepinize çok teşekkür ederim… Çok uzun zamandır dua ettiniz, iyi dileklerde bulundunuz. Sonunda kızımız Miray dünyaya geldi… Çok mutluyuz” ifadelerini kullandı.

    İLK AİLE POZU GELDİ

    Yıldırım çifti kızları Miray ile çekildikleri fotoğrafı paylaştı. Kızlarıyla çekildikleri pozu yayınlayan ikili altına, “Yıldırım Ailesi” notunu düştü. Fotoğraf kısa sürede on binlerce beğeni aldı.

  • Psikolog Öztekin: Çözümü olmayan sorunlardan mutsuz eden ilişkilerden uzak durun

    Psikolog Öztekin: Çözümü olmayan sorunlardan mutsuz eden ilişkilerden uzak durun

    1992 yılından bu yana her yıl 10 Ekim günü, Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu’nun girişimi ile “Dünya Ruh Sağlığı Günü” olarak anılıyor. 

    Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, sağlıklı ruh haline sahip olmak için mutsuz eden ilişkilerden uzak durulmasını, tabiatta vakit geçirilerek negatif enerjilerin atılmasını, kötü alışkanlık ve bağımlılıklardan uzak durulmasını tavsiye etti.

     Öztekin, sağlıklı ruh haline sahip bireylerin özellikleri ile olaylar karşısındaki yaklaşımları hakkında değerlendirmelerde bulundu ve önemli tavsiyeler paylaştı.

    Kendileri ile barışık oluyorlar

    Sağlıklı ruh haline sahip bireylerin öncelikle kendisi ile barışık, kendini seven ve özgüvenli olduklarını vurgulayan Öztekin, “Aynı zamanda ailesi ile iyi ilişkiler içinde olan, sosyal yönü güçlü, bulunduğu ortamlarda diğer insanlar ile dengeli ve uyumlu ilişkiler kurabilen, bireysel yeteneklerini geliştirip kullanabilen, hayatın anlamını ve varlık nedenini kavrayıp sahip olduğu değerlerin farkına vararak hayattan keyif alabilme, mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşayabilme becerisine sahip kişiler olduklarını da söyleyebiliriz.” dedi.

     Sağlıklı ruh haline sahip insanların özellikleri

     Öztekin, sağlıklı ruh haline sahip insanların davranış ve olaylar karşısında yaklaşım özelliklerini şöyle sıraladı:

    Stresli durumlarda sakin kalır, olumlu düşünür ve hedefe yönelik davranırlar. Yeni gelişen durumlara kolay uyum sağlar ve uygun davranış modelleri geliştirmekte zorlanmazlar,

     Dürtülerini kontrol ederler, sabırlıdırlar. Burada sabır, kendini tutmaya zorlamak değil zamanı en iyi şekilde kullanabilme becerisidir,

     İlişkilerinde hoşgörülü, yardımsever, işbirliğine açık olup ortak hedefler için birlikte hareket etme bilinçleri yüksektir,

     Uzlaşmacılardır. Sorun odaklı değil çözüm odaklı düşünürler. Neden olamayacağına değil, nasıl olacağına odaklanırlar.

     Geçmişe takılı kalmazlar. Enerjilerini ve zamanını geçmişe harcamazlar. Geçmişin sadece tecrübe ve deneyimlerini alır ve gelecek yaşantısında bu tecrübelerden yararlanırlar,

     Dışarıdaki olaylardan ve insanların her söylediğinden etkilenmezler. Sünger gibi her şeyi çekmezler. Doğru ve yanlışı ayırabilme becerileri yüksektir. Hayata, yaşanılanlara, insan davranışlarına çok daha geniş perspektiften, farklı açılardan bakarlar. Kendi yaşam felsefeleri üzerinden hayatlarını yaşarlar,

     Duygularını bastırmaz, duygusu öfke de olsa neşe de olsa en uygun şekilde bastırmadan ve abartmadan yaşarlar. Zarar görecek kadar duygularına kapılmazlar. Mantık da duygularına eşlik eder.

    Güvenilirlerdir. Söyledikleri ile yaptıkları tutarlıdır. İyi bir dost ve İyi bir arkadaşlardır. Pozitif enerjileri sayesinde yanındakiler kendilerini iyi ve güvende hissederler.

    Neşeli ve esprililerdir. Gülmeyi severler. En ciddi ve sıkıntılı durumlarda bile komik durumlar yakalayabilirler. Acılardan değil hayatın güzelliklerinden beslenirler.

    Sağlıklı ruh hali için neler yapılmalı?

    Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, sağlıklı ruh haline sahip olmak için tavsiyelerini şöyle sıraladı:

    “Çözümü olmayan sorunlardan, mutsuz eden ilişkilerden uzak durmak gerekiyor. Sağlığınız bozulmadan enerjinizi çok daha güzel yaşayabileceğiniz ve sizin seçeceğiniz farklı bir iş, farklı bir çevre, hobi, spor, sosyal aktiviteler, hayvan besleme, yeni dostluklar ve arkadaşlıklar gibi alanlara yönlendirebilirsiniz.

    Dengeli beslenin, yeterli uyku uyuyun, doğru nefes alıp verin.

    Her türlü kötü alışkanlık ve bağımlılıklardan uzak durun. Bilgisayar ve cep telefonunuzun günlük kullanım süresini kısaltın. Oyun ya da sosyal medya bağımlısı olmayın. Tabii hayatınızda sigara, alkollü içecek ya da başka bağımlılık yapıcı maddeler varsa hayatınızdan çıkartın, çıkartamıyorsanız tedavi olun.

    Tabiatla baş başa olun. Toprak, ağaç, çiçek, bahçe işleri. Tabiatta geziler, yürüyüşler yapın. Bütün negatif enerjinizi atın.” (İLKHA)