Kategori: Magazin

  • Gönül Dağı dizisinde başrol krizi! Set başlayacak ama ortada oyuncu yok! Sevenleri şaşkın

    Gönül Dağı dizisinde başrol krizi! Set başlayacak ama ortada oyuncu yok! Sevenleri şaşkın

    Başrollerinde Berk Atan ve Gülsim Ali İlhan’ın yer aldığı Gönül Dağı dizisi üçüncü sezonuyla ekrana gelmeye hazırlanıyor. Dizinin üçüncü sezonu için ekip ağustos ayının ortasında sete çıkacak. Ancak sete çıkmaya günler kala çok önemli bir problem hala çözülemedi. Bu problem, başrol kadın oyuncusunun olmaması. İkinci sezonun sonunda Berk Atan’ın canlandırdığı Taner ve Gülsim Ali İlhan’ın hayat verdiği Dilek çığ altında kalmıştı. Dilek hayatını kaybetmişti. Gülsim Ali İlhan’ın da diziden ayrıldığı açıklanmıştı.

    GÜLSİM ALİ’NİN AYRILIĞI HERKESİ ŞOKA UĞRATMIŞTI

    Berk Atan ve Gülsim Ali İlhan çok başarılı bir çift olmuştu. Dolayısıyla Gülsim Ali İlhan’ın ayrılığının dizinin reytinglerine nasıl bir etkisi olacağı büyük merak konusu. Gönül Dağı’nın reytinglerini kaybetmemesi için güçlü bir ismi başrole getirmesi gerekiyor.

    BAŞROLÜN KİM OLDUĞU MERAKLA BEKLENİYOR

    Yapım şirketinin başrol kadın oyuncu için arayışları sürüyor. Ancak dizinin sete çıkmasına çok kısa süre kalmasına rağmen hala açıklanan bir isim yok. Bu da akıllara yeni kadın oyuncunun hala belli olmadığı sorusunu akıllara getiriyor.  Geçen hafta gelen bir haberde de Gönül Dağı’nda Selami Ferses karakterini canlandıran Eser Eyüboğlu’nun diziden ayrıldığı duyurulmuştu. Ancak bu hafta Eser Eyüboğlu’nun diziden ayrılmamaya karar verdiği ortaya çıktı. Durumla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan Eyüboğlu, paylaşımında “Gönül Dağı’nı özleyenler ellerini kaldırsın! Yeni sezonda görüşmek üzere…” diye yazdı.

  • Hayranları merakla bekliyordu!  İlk ve Son 2. sezon olacak mı? Blu TV’de çıkacak mı?

    Hayranları merakla bekliyordu! İlk ve Son 2. sezon olacak mı? Blu TV’de çıkacak mı?

    İlk ve Son hayranları müjdeli haberi bekliyor. Blu Tv’de yayınlanan kadrosu ve hikayesi ile büyük ses getiren dizi İlk ve Son’un 2. sezonunun ne zaman yayınlanacağı merak ediliyor. 8 bölümlük ilk sezonunu bitiren dizi hayranları “İlk ve Son 2. sezon tarihi belli oldu mu?” sorusunun yanıtını merak ediyor…

    İLK VE SON 2. SEZON TARİHİ BELLİ OLDU MU?

    İlk ve Son 2. sezon tarihi henüz belli olmadı. 2. sezon ile ilgili resmi açıklama gelmese de yeni bölümleri çekilip bu yıl içinde izleyici ile buluşturulması bekleniyor.

    DİZİSİ KONUSU NE?

    Son derece romantik sahnelerin yer aldığı ilk tanıtım yayınlandığında büyük heyecan yaratan İlk ve Son dizisi genç yaşta ilişki yaşamaya başlayan Deniz ve Barış’ın 10 yıllık aşk hikâyelerini konu alıyor. Dizinin yönetmen koltuğunda Cem Karcı oturuyor. İlk ve Son’un senaryosu ise Yarım Kalan Aşklar ve Söz gibi projelerde imzası bulunan Hakan Bonomo tarafından yazıldı. Deniz ve Barış’ın tutku dolu anlarından boşanmalarına uzanan, bazen güneşli, bazen bulutlu, bazen fırtınalı, bazen imkanlı, çoğu zaman ise imkânsız bir aşk hikayesi olan “İlk ve Son” izleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor.

  • Bolivya’da Hande Erçel ve Burak Deniz fırtınası! Aşk Laftan Anlamaz dizisi başladı

    Bolivya’da Hande Erçel ve Burak Deniz fırtınası! Aşk Laftan Anlamaz dizisi başladı

    Hande Erçel, Sen Çal Kapımı dizisinin ardından kariyerinde müthiş bir çıkış yaparak adını tüm dünyaya duyurdu. Bugün Hande Erçel hangi ülkeye gitse etrafı hayranları tarafından sarılıyor. Burak Deniz de Maraşlı dizisiye herkesin kalbini fethetti.

    BURAK DENİZ VE HANDE ERÇEL ÇİFTİ ÇOK SEVİLMİŞTİ

    Bugün her ikisi de yıldız birer isim olan Hande Erçel ve Burak Deniz yıllar önce Aşk Laftan Anlamaz isimli bir dizide başrolü paylaşmıştı. O zamanlar her iki oyuncu da henüz yolun çok başındaydı. Bolivyalılar çok yakında bu dizi sayesinde bu iki başarılı oyuncuyu henüz yolun başındayken izleme fırsatı bulacak. Aşk Laftan Anlamaz dizisi 1 Ağustos’tan itibaren Red Uno isimli kanalda yayınlanacak.

    AŞK LAFTAN ANLAMAZ DİZİSİ BOLİVYA’DA 

    Aşk Laftan Anlamaz, yapımcılığını Bi Yapım’ın üstlendiği, yönetmenliğini Müge Uğurlar’ın yaptığı, senaryosunu Makbule Kosif ve Eda Tezcan’ın birlikte kaleme aldığı, romantik komedi türünde bir diziydi. Dizi toplam 31 bölüm ekranda kalmayı başardı. Hande Erçel ve Burak Deniz ikilisi, büyük hayran kitlesine ulaştı ve geniş kitleler tarafından bu dizi sayesinde tanındı.

    Dünyanın birçok ülkesinde de yayınlanan dizide Hande Erçel ve Burak Deniz’in yanı sıra Bülent Emrah Parlak, Oğuzhan Kabri, Özcan Tekdemir, Merve Çağıran, Süleyman Felek, Tuğçe Karabacak, Demet Gül, Betül Çobanoğlu, Cem Emüler, İsmail Ege Şaşmaz, Sultan Köroğlu Kılıç, Evren Duyal, Nazan Diper, Metin Akpınar, Birand Tunca, Gözde Kocaoğlu, Gökhan Niğdeli, Elif Doğan, Metehan Kuru, Oğuz Okul gibi isimler yer alıyordu.

    DİZİNİN KONUSU

    Dizinin konusu şöyleydi: Tekstil imparatoru Sarsılmaz ailesinin veliahtı olan Murat Sarsılmaz (Burak Deniz) Giresun’da doğan ve İstanbul’da iki kız arkadaşıyla birlikte yaşayan Hayat’la (Hande Erçel) bir tesadüf sonucunda karşılaşır.

    Hayat, İstanbul’da ayakta kalmaya çalışan bir genç kızdır. Bir sabah annesi Emine (Sultan Köroğlu Kılıç) gelerek bir süredir iş bulamayan Hayat’ı memlekete geri dönmeye zorlar. Hayat’ın ısrarı, kendisine iş bulmak için fazladan bir gün kazanmasını sağlar. Hayat telaşla iş görüşmesine giderken iş adamı Murat’la karşılaşır ve henüz tanışmadan çift ilk kavgalarını yapar. Aynı gün Hayat, yaptığı iş başvurusunun bir yanlış anlaşılma sonunda kabul edildiğini öğrenir. Hem de ‘Suna’ kimliğiyle.

  • Can Yaman’ın İtalyan dizisinin görücüye çıkacağı tarih belli oldu!

    Can Yaman’ın İtalyan dizisinin görücüye çıkacağı tarih belli oldu!

    Çekimleri geçen yaz tamamlanan Viola Come Il Mare için geri sayım başladı. Kanal ilk yaptığı açıklamada dizinin  nisan ayında yayınlanacağını duyurmuştu. Daha sonra yapılan ikinci bir açıklamada dizinin yayın tarihinin eylül ayına ertelendiği belirtilmişti. Kanalın yaptığı açıklamada Viola Come Il Mare’nin, sezonun ilk dizisi olacağı belirtildi. Dizide ‘Francesco Demir’ isimli yarı İtalyan yarı Türk bir polisi canlandıran Can Yaman’ın hayat vereceği karakter şöyle tanımlandı: “Francesco Demir büyüleyici ve baştan çıkarıcı bir adam, büyük bir araştırmacı yeteneği var ama insan ırkına inancı yok. İş yerinde sezgisel ama aynı zamanda dürtüsel ve kurallara uymayan bir karakter.” Bu metinle birlikte Can Yaman’ın canlandıracağı karakterin dizideki ilk görüntüleri de paylaşıldı.

    14 EYLÜL’DE CANALE 5’DE YAYINDA

    Can Yaman dizide başrolü  Francesca Chillemi ile paylaşıyor. Dizinin çekimleri  geçtiğimiz Eylül ayında Roma ve Palermo’da gerçekleştirilmişti. İtalya’da çok büyük bir hayran kitlesine sahip olan Can Yaman’ın bu dizisi ülkede büyük bir heyecanla bekleniyor.

    CAN YAMAN’IN YABANCI HAYRANI ÇOK

    Öte yandan Can Yaman, Disney Plus için çekeceği El Turco dizisinde sete çıkmak için gün sayıyor. Oyuncunun  dizideki iki kadın partnerinin kim olacağı ise henüz açıklanmadı. Ay Yapım tarafından çekilecek dizinin çekimlerinin İtalya ve Hırvatistan’da gerçekleşeceği bir süre önce açıklanmıştı.

  • Ömür Gedik’ten evlilik itirafı! “Ferhat  teklif etse de evlenmem”

    Ömür Gedik’ten evlilik itirafı! “Ferhat teklif etse de evlenmem”

     YouTube kanalında yayınlanan Haber Bahane programının bu haftaki konuğu şarkıcı ve yazar Ömür Gedik oldu. Özel hayatı hakkında konuşan Gedik, Ferhat Göçer’le ilişkisinden bahsetti.

    “DÜĞÜNE BİR GÜN KALA KAÇMIŞTIM”

    Genç yaşta evliliğin eşiğinden döndüğünü anlatan Gedik, “Düğünüme bir gün kala nişanlımdan kaçtım. Çok sevdiğim biriydi hatta görüşmeye devam ediyoruz. Evlenmeye hazır olmadan bir adım atmıştım. Düğün için Kanada’dan bir uçak dolusu insan gelmişti ama bunlar için pişmanlık yaşamıyorum. Görüştüğümüzde bana ‘Nasıl kaçmıştın?’ diye sorduğunda çocuktum herhalde diyorum. Bu olaydan 1,5 sene sonra da kızımın babasıyla evlenmiştim” dedi.

    “FERHAT EVLİLİK TEKLİFİ ETSE DE KABUL ETMEM”

    13 yıldır birlikte olduğu Ferhat Göçer’le neden evlenmediğinden bahseden şarkıcı, şunları söyledi: “Ferhat’la ilişkimizin başlaması karşılıklı oldu. 13 senedir birlikteyiz. Ferhat’a ilişkinin en başında çocuk istemediğimi söyledim. Evlilik konusunda da ilişkinin 4. senesinde niye evlenmediğimizi sorguladım. Ferhat da iki evlilik geçirdiği için evliliğe sıcak bakmadığını söyledi. Ben bu duyguya alıştım. Evliliği çok isteseydim ilişki biterdi belki ama o kadar istekli değildim. İyi ki de olmamış. Şu an da Ferhat bana evlilik teklifi etse kabul etmem. Bir daha çocuk yapmayacağım, bir evlilik geçmişim de var. Bu kadar sene sonra evliliğin bir anlamı yok. Ferhat’la ortak bir çocuğumuz olmadığı için onun mal varlığı beni ilgilendirmiyor. Onun mal varlığı kendi çocuklarının benimki de kızımındır. Evlilik, kadınların mağdur olmaması için çok değerli ama benim yaşadığım durumda bu geçerli değil. Ferhat’la evlenmiş olsam bile ondan maddi bir beklentim olmaz.”

  • Butuhan Karacakaya’dan Acun ılıcalı’yı kızdıracak hamle! Araba olay oldu, Karacakaya flaş karar verdi

    Butuhan Karacakaya’dan Acun ılıcalı’yı kızdıracak hamle! Araba olay oldu, Karacakaya flaş karar verdi

    Survivor All Star 2022’de Nisa Bölükbaşı’nın şampiyon olmuş bu şampiyonluğun ardından sular durulmak bilmemişti. Batuhan Karacakaya ve annesi, Acun Ilıcalı’yla birbirlerine girmiş ardından taraflar karşılıklı suçlamalarda bulunmuştu.

    Batuhan Karacakaya’nın Ilıcalı ile yaşadığı tartışmanın ardından Survivor’da kazandığı arabanın kendisine verilmediği öne sürmüştü. Yaşanan gelişmelerin ardından sürpriz bir iddia ortaya atıldı.

    Karacakaya’nın arabayı kendisine vermediği için Acun Ilıcalı’ya dava açtığı iddia ediliyor.

    Mynet’te yer alan habere göre tüm sözleşmeleri ve belgeleri mahkemeye sunan Karacakaya, 3 milyon lira değerindeki aracın kendisine verileceğini ama 1 ay geçmesine rağmen herhangi bir anahtar teslimi yapılmadığını öne sürerek davasını açtığı iddia edildi.

  • Hangi meyveyi ne zaman yemeliyiz?

    Hangi meyveyi ne zaman yemeliyiz?

    Yaz mevsimiyle beraber meyvelerde de çeşitlilik boy gösterdi. Peki hangi meyve hangi saatlerde yenmeli hangi saatlerde yenmemeli?

    DUT: Hemen hemen Türkiye’nin her bölgesinde yetişir. Dut yaprakları ipek böceği üretiminde de kullanılmaktadır. Dut meyvesi beyaz ve kırmızı (kara dut) olmak üzere 2 çeşidi vardır. Direk dalında işlenmeden yenebildiği gibi pekmezi, pestili, marmelatı, hatta sucuğu dahi yapılabilmektedir. Ayrıca çerez olarak dut kurusu da yenebilmektedir. Kendi kendine hiç bakım gerektirmeden de yetişir. Benim önerim, sabah kahvaltısına çok yakıştığı yönündedir fakat kilo problemi yaşayanlara az miktar yemelerini tavsiye ediyorum.

    İNCİR: Özellikle Ege bölgesinde yetişen bir meyvedir. Hiç işlem görmeden yenebildiği gibi kurutularak da kış aylarında dahi yenebilir. Sabah kahvaltısı ve öğlen yemeğinde yenmesi uygundur. Bağırsaklarda bir yumuşama yaptığı için hem kuru olarak hem de taze meyve olarak özellikle kabızlık şikâyeti olanların kullanmasında yarar vardır. Yine kilo problemi yaşayanların çok tüketmemesini ve tüketirken ya yoğurt ya da peynir ile birlikte tüketmelerini öneriyorum.

    KİRAZ: Ülkemizde de çok çeşidi vardır. Ağrı kesici ve ödem attırıcı özelliği vardır. Kilo problemi yaşıyorsanız güneş batmadan önce öğünlerle birlikte ve en çok bir avuç dolusu yemekte yarar var.

    KAYISI: Malatya ve çevresi başta olmak üzere pek çok yöremizde yetiştirilmektedir. Hem meyvesi hem de çekirdeği değerlidir. Acı olan çekirdekleri ilaç sanayiinde, tatlı olan çekirdekler de hem çerez olarak hem de pastacılık sektöründe kullanılmaktadır. Meyve suyu, reçel, marmelat, pestil, sucuk ve kuru kayısı olarak kullanılmaktadır. Kabızlığa çok iyi gelir. Yine kahvaltı içinde ve ikindi öğünlerinde yoğurt ile birlikte kullanımını öneririm.

    KARPUZ: Çok sulu bir meyve olduğu halde, sanılanın aksine sindirimi çok zordur. Sıcak yaz aylarında güneşin altında içerdiği suyu korumak adına çok sağlam bir iç yapısı vardır. Bu nedenle gece geç saatte yenildiğinde şişkinlik ve uyku bozukluğu yapabilir. İdeal yeme zamanı sabah kahvaltıda öğlen yemekle birlikte ve ikindide beyaz peynir ile birlikte ve en çok bir küçük kayık kesilerek tüketilmesini öneririm.

    KAVUN: Kavun da karpuz gibi hazmı zor bir meyvedir. Aynı zamanda çok tatlı bir meyve olduğu için çok tüketilmesini önermem. Yaz aylarında akşam yemeklerinde az miktarda tatlı yerine yenebilir. Özellikle dondurma sektöründe çokça kullanılır. Akşam üzeri serinlemek için biraz yoğurt ile birlikte tüketebilirsiniz.

    ŞEFTALİ: Yazın en tatlı meyvelerinden birisidir. Meyve suyu sektöründe, reçel, marmelat, dondurma, tatlı yapımında kullanılır. Kayısı gibi çekirdeği içi yenmez acıdır. Bizim önerimiz eğer kilo probleminiz varsa bir süre uzak durmanız yönündedir. Meyve olarak tüketmek istiyorsanız en iyi tüketim zamanı akşamüzeri kahvaltısında yoğurt ile birliktedir.

    ÇİLEK, AHUDUDU, BÖĞÜRTLEN: En sevilen yaz meyvelerindendir. Fakat içerdiği yüksek şeker oranı nedeni ile kilo problemi yaşıyorsanız benim önerim, öğlen veya akşam üzeri hava kararmadan önce yoğurt ile birlikte veya kahvaltı sofranızda reçel ve bal yerine tüketebileceğiniz meyvelerdir.

    ÜZÜM: Yazın vazgeçilmezleri arasında olabilir fakat diğer tüm yaz meyveleri gibi şeker oranı yüksek olduğu için aktif yaşamımız olan güneş batmadan önceki dönemde kahvaltı ile birlikte, ya da akşam üzeri yine yoğurt ile birlikte tüketmenizi öneriyorum.

    ERİK: Tatlı ve ekşi erik seveni çok olan bir meyvedir. Özellikle ekşi can erik sanki hiç şeker içermiyormuş gibi bolca tüketilir.  Eğer yine kilo problemi yaşıyorsanız kilolardan kurtulana kadar çok tüketmemenizde yarar var. Genellikle ekşi can erik, çok az tuz ile birlikte tüketildiğinde tadı daha iyi anlaşılan bir meyvedir. (İLKHA)

  • Çocuğa sadece kitap okumak yetmez

    Çocuğa sadece kitap okumak yetmez

    Uzman Psikolog Erdem Ocak, etkileşimli kitap okumanın çocuğun gelişimine yönelik katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Ebeveynlerin birçoğunun, okul öncesinde olan çocuğunun rahatça konuşabilmesini, anlaşılır cümleler kurabilmesini, kendisini ifade edebilmesini istediğine işaret eden Ocak, bunun için çocuğa kitaplar okunduğunu, masallar ve hikâyeler anlatıldığını belirtti.

    Ocak, “Ancak henüz okuma yazma bilmeyen okul öncesi dönem çocuğun kendini ifade etme, rahatça konuşabilme, anlaşılır cümleler kurabilme, anlatmak istediğine uygun kelimeleri seçip kullanabilme becerilerini geliştirmek için onun ilgisini çekmek, dikkatini sürdürmesini sağlamak gerekir. Etkileşimli kitap okuma, çocuğun bu becerileri geliştirmesinde etkili bir yöntemdir. Bu sayede hem çocuğun gelişimsel becerilerine destek olunur hem de ebeveyn-çocuk bağı güçlenir.” dedi. 

    Çocuğa kısa cevaplı sorular sorulmalı

    Kitap okurken çocukların dinleyici yani pasif durumda olduğunu hatırlatan Ocak, etkileşimli kitap okuma ile çocuğun pasif dinleyici olmaktan çıkıp sürece katıldığı aktif bir dinleme durumuna geçiş yaptığını ifade etti.

    Ocak, “Kitabı okurken bazı yerlerde sorular sormak, çocukların sorularını, ek sorularla devam ettirmek, çocuğunuzun bildiği kelimeler olduğunda, o kelimenin ne demek olduğunu sormak etkileşimli kitap okumanın yollarından bazılarıdır. Çocuğa ‘Evet-Hayır’ gibi kapalı uçlu sorular yerine 5N1K (Ne, Nasıl, Nerede, Ne zaman, Neden, Kim) gibi kısa cevaplı ve açık uçlu sorular sormak; çocuğu düşünmeye ve konuşmaya teşvik ederek dil becerilerini kullanmasını sağlar. Bunun yanı sıra geri bildirimlerle birlikte çocuğa yeni bilgiler öğretilebilir. Bu şekilde çocuk söylediklerini yeniden biçimlendirme, mevcut bilgiye yeni bilgiler ekleme, yanlış öğrenilen düzeltme becerilerini geliştirebilir.”

    Etkileşimli kitap okuma çocuğun özgüvenini geliştiriyor

    Ocak, şöyle devam etti:

    “Çocuktan bir öyküdeki bir ifadeyi veya cümleyi tamamlamasını, resme bakarak ne ifade ettiğini anlatmasını istemek, öyküdeki karakterlerin kim olduklarını veya karakterlerin özelliklerini sormak, gerçek hayatınızda ilişkilendirilebilecek bir olay varsa öykü ile gerçek hayat arasında bağlantı kurmasını sağlamak gibi yöntemler, etkileşimli kitap okumak için kullanılabilir. Bu gibi etkinlikler çocuğu yalnızca dinleyici olmaktan çıkararak kitaba dahil edilmesini sağlar. Bu şekilde henüz okuma yazma bilmeyen çocuk; paylaşımlı, etkileşimli ve ilgisini sürdürdüğü bir aktiviteye katılabilir. Bu da çocuğun okul öncesinde ve okul döneminde kuracağı sosyal iletişim, dikkat, dil, kendini ifade edebilme becerilerinin yanı sıra erken okuryazarlık ve okula yönelik akademik becerilerini de artırır, kelime haznesinin ve özgüveninin gelişmesine katkıda bulunur.” (İLKHA)

  • Gaziantep Şehir Hastanesi inşaatı kaldığı yerden devam ediyor

    Gaziantep Şehir Hastanesi inşaatı kaldığı yerden devam ediyor

    Yetkililer tarafından 2023’te bitirileceği söylenen ve geçtiğimiz mart ayından bu yana inşaatına tek çivi bile çakılmayan hastanede, yaklaşık yüzde 50’lik fiziki gerçekleşme oranına ulaşıldığı belirtilse de hastanenin tamamlanmamasına vatandaşlardan büyük tepki geliyordu.

    Vatandaşların talep ve isteklerini gündeme taşıyıp haber yapan İLKHA, 23 Temmuz tarihinde servis ettiği haberin ardından bugün Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, firma ile yaşanan sıkıntının çözüme kavuşturulduğu ve inşaatın kaldığı yerden devam edeceği öğrenildi.

    Yapımı tamamlandığında “Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük hastanesi özelliğini taşıyacak” denilerek kamuoyuna lanse edilen Gaziantep Şehir Hastanesi’nin temel atma töreninde, eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu yaptığı açıklamada, hastaneyi 3 yılda tamamlayacaklarını açıklamıştı.

    Şehir Hastanesi inşaatıyla ilgili açıklamalarda bulunan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, firma ile alakalı yaşanan sorunun çözüldüğünü ve Şehir Hastanesi inşaatının bitirilip hizmete açılacağını ifade etti.

    Teknik ekiple beraber Şehir Hastanesi inşaatında incelemelerde bulunan Şahin, Şehir Hastanesi inşaatının kısa sürede tamamlanacağını söyledi.

    Şahin, “Burada Türkiye’nin en büyük millet bahçelerinden biri var ve bin 875 yataklı yeni bir Şehir Hastanesi yapılıyor. Şehir hastanesiyle ilgili sorun çözüldü ve firma hemen gelip inşaatı teslim alacak.” dedi. (İLKHA)

  • Çölyak hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir?

    Çölyak hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir?

    Son zamanlarda yaygınlaşan çölyak hastalığı; besinlerdeki arpa, buğday ve çavdarda bulunan glüten adlı bir proteine hassasiyet ile tanımlanan bir sağlık sorunudur.

    Genetik yatkınlığı olan bu sorunda ince bağırsakta sindirimi sağlayan villus adı verilen yapıların bozulmasına neden olan ince bağırsaktaki emilim bozukluğu ile seyreden glüten proteinine karşı alerjik reaksiyon olarak da isimlendirilebilir.

    Beslenme düzeninden glütenin kaldırılmasıyla problem ortadan kaldırılabilir. Çölyak pek çok zaman sinsi ortaya çıkar ve ayrıca tanısı geç konur. Çünkü çölyak her hastalığı taklit edebilme özelliğine sahiptir.

    Çölyak hastalığı bazen kansızlık, karaciğer yağlanması gibi sorunlarla kendini gösterebileceği gibi, hiçbir şikâyete sebep olmadan da sessizce ilerleyebilir. Ya da cilt problemleri ile kendini gösterebilir.

    Çocuklarda hastalığın en belirgin belirtileri; ishal, karın ağrısı, büyüme-gelişme geriliği, kusma, kemik ve eklem ağrıları, halsizliktir. Yetişkinlerde ise şişkinlik ve ishal, çölyak hastalığının en belirgin belirtilerindendir. Bunların dışında yetişkinlerde kilo kaybı, karın şişliği, kansızlık, cilt kaşıntısı, şiddetli baş ağrısı, gibi…şikayetlere rastlanabilir.

    Diyetisyen Bahadır Su, ”Çölyak hastalığının tanısını koymadaki zorluk hem şikayetlerinin geniş olması hem de görülen bütün bu belirtilerin hiçbirinin sadece çölyak hastalığına has olmaması nedeniyledir. Çölyak hastalığının kesin bir tedavisi yoktur. Ancak hastalığa uygun diyetle kişiler diyetlerine uydukları sürece hastalık belirtisi göstermezler. Bu nedenle diyetlerine sadık kalmaları önem taşır.” dedi. (İLKHA)