ELAZIĞ'DA SENDİKALARDAN HÜKÜMETE ÇAĞRI: "İŞÇİYE, EMEKLİYE GERÇEK ENFLASYON ÜZERİNDEN ZAM YAPILMALIDIR''

ELAZIĞ'DA SENDİKALARDAN HÜKÜMETE ÇAĞRI: "İŞÇİYE, EMEKLİYE GERÇEK ENFLASYON ÜZERİNDEN ZAM YAPILMALIDIR''
Elazığ’da Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı sendikalar, kamu toplu sözleşme görüşmelerinde hükümetin teklif ettiği zam oranlarına tepki gösterdi. Tüm Yerel Sen Şube Başkanı ve Birleşik Kamu-İş Elazığ İl Başkanı Abdulmuttalip Gürbüz, “Biz sadece TÜİK'in yalan rakamlarından yapılan maaş artışlarını değil, ülkede vatandaşlara yansıyan gerçek enflasyon oranlarında artışlar yapılmasından yanayız'' dedi.

Elazığ’da Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı sendikalar, kamu toplu sözleşme görüşmelerinde hükümetin teklif ettiği zam oranlarına tepki gösterdi. Tüm Yerel Sen Şube Başkanı ve Birleşik Kamu-İş Elazığ İl Başkanı Abdulmuttalip Gürbüz, “Biz sadece TÜİK'in yalan rakamlarından yapılan maaş artışlarını değil, ülkede vatandaşlara yansıyan gerçek enflasyon oranlarında artışlar yapılmasından yanayız'' dedi.

Elazığ’da Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı sendikaların yöneticileri, hayat pahalılığı, enflasyondaki artış ve toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Tüm Yerel Sen Şube Başkanı ve Birleşik Kamu İş Elazığ İl Başkanı Abdulmuttalip Gürbüz, hükümetin işçiye, emekliye ve memura gerçek enflasyon değeri üzerinden artışlar yapması gerektiğini, aksi takdirde insanların evlerinde açlık sınırının altında yaşamaya mahkum olacaklarını belirterek şunları söyledi:

"REFAH İÇİNDE YAŞAYACAK BİR ÜCRET BU KOŞULLARDA HAYAL GÖRÜNÜYOR"

“Ülkede yaşanan enflasyon artık katlanılmaz bir hal almış durumda. Hiçbir memur kiralarını ödeyemeyecek duruma gelmiştir şu anda. Büyük şehirlerde 10 bin, 15 bin TL'nin altında ev bulmak, 1+1 bile ev bulmak imkansız halde. Her gün marketlerde etiket değişmekte. Marketlerde çalışan personeller bile etiket değiştirmelerine yetişemiyorlar. Buna bir çözüm bulunmak zorunda. Biz sadece TÜİK'in yalan rakamlarından yapılan maaş artışlarını değil, ülkede vatandaşlara yansıyan gerçek enflasyon oranlarında artışlar yapılmasından yanayız. Emekli vatandaşlarımız kışın nasıl geçinecek bilmiyoruz. 7 bin 500 TL ile imkansız. İnşallah evleri vardır. Evleri olmayanlar zaten kirasını ödediği takdirde kendisine hiçbir ücret kalmayacaktır.

"BÖYLE GİDERSE VATANDAŞLAR EVLERİNDE DONARAK YAŞAMAYA ÇALIŞACAKLAR"

Tabi bu şu anda görmediğimiz kışın gelecek doğal gaz faturaları, elektrik faturaları katlanmaz bir hal alacak. İnsanlar kışın donacaklar. Evlerinin içinde donarak yaşayacaklar. Çünkü yakamayacaklar. En kötü ihtimalle 5 bin lira, 6 bin lira doğal gaz ücreti gelecek. Bu durum yaşanmaz bir hal alacak. Bundan dolayı hükümet bir an önce işçiye, emekliye ve memura gerçek enflasyon üzerinden artışlar yapmalı. Şu anda 4 kişilik bir ailenin bile açlık sınırı 40 bin TL'ye dayanmış durumda. Bunu baz alarak yapmalıdır ki; hiçbir vatandaşımız açlık sınırına mahkum edilmemelidir. Yoksulluk sınırı bile 50-60 bin seviyesine dayanmıştır. Refah içinde yaşayacak bir ücret zaten hayal görünüyor. Hiçbir vatandaş şu anda tatile gidemeyecek durumda. Sadece yurtdışından gelen vatandaşlar, doları olanlar bir aylık çalışmaları ile bile bir yıl bizim ülkemizde tatil yapabilirken, biz bir yıl çalıştığımız kazancımız ile 1 haftalık tatil bile yapamıyoruz. Ondan dolayıdır ki hükümetin bir an önce enflasyona çözüm bulup vatandaşına refah düzeyinde bir artış yapması gerekmektedir. Biz artık alıştık 20 yıldır masada çevrilen tiyatroya. Sarı sendika yine bizi masada satacak, yine tiyatro çevirecekler, yine her zaman olduğu gibi hükümetin dediği enflasyonun altında artışlarla vatandaşını enflasyona mahkum edecekler. Vatandaş zor durumda, vatandaş artık geçinemeyecek durumda, ülke artık patlamak üzere. İnsanlar her gün sokakta birbirileriyle kavga ediyor. Mutlu insanlar parası olan insanlar. Refah içerisinde yaşayan insanlar hiçbir şekilde kavga etmezler çünkü sorun olmaz. İnsanlar geçim derdine düşmüş durumda. Bundan dolayı da bütün ülke genelinde basın açıklaması yaptık bir günlük iş bıraktık. Hükümet ve yandaş sendika haklı ve makul bir zam oranı belirleyene kadar da biz protestolarımıza devam edeceğiz hakkımızı alana kadar.''

''EMEKÇİLERE REVA GÖRÜLEN BU ZAM ORANI İLE AÇLIK KOŞULLARI DAYATILMIŞTIR''

Eğitim-İş Elazığ İl Başkanı Özgür Şahin de “Toplu sözleşme görüşmelerinde oluşturulan masa adaletli değildir” diyerek önerilen zam oranlarıyla kamu emekçilerine açlık koşullarının dayatıldığını söyledi. Şahin açıklamasında şunları ifade etti:

''2024-2025 Toplu Sözleşmeleri bize göstermiştir ki oluşturulan masa adaletli değildir. Ekonomik krizin sorumlusu emekçiler olmamasına rağmen krizin faturası emekçilerin sırtına yıkılmak istendi. Sözde Toplu Sözleşme süreci yaşam standartlarının ağırlaştığı ve pahalılık koşullarının mutfakları kavurduğu ülkemizde her şeye zam üzerine zam yapılırken, kamu emekçilerine reva görülen bu zam oranıyla açlık koşulları dayatılmıştır. Nitekim en basitinden bir örnek verecek olursak; Seçimden günümüze akaryakıta yüzde 100'e yakın bir zam gelmiştir. Ama bu emekliler ve memur olunca bu zam oranları ne yazık ki emekçilere yansıtılmamaktadır. Kamu emekçileri ile adeta dalga geçilen teklife karşı kamu emekçilerini ortak mücadele yürütmeye davet ediyoruz ve kamu emekçilerinin haklarını sürekli sömüren Sarı Sendikalara karşı birlik olmaya davet ediyoruz. Birlik olursak kazanabiliriz diyoruz.'' 

"HÜKÜMET TOPLU SÖZLEŞME GÖRÜŞMELERİNDE KUNDAKTAKİ BEBEĞİN HAKKINI DA DÜŞÜNMELİDİR"

Elazığ Eğitim-İş Sendikası Sekreteri Taner Yıldız da yaşanan enflasyonun sadece memurları değil, toplumun tüm kesimleri için sıkıntıya soktuğunu söyledi. Hükümetin toplu sözleşme görüşmelerinde bu durumu göz ardı etmeden değerlendirmeler yapması gerektiğini ifade eden Yıldız, şunları söyledi:

''2024-2025 Toplu Sözleşme Dönemi’nin görüşme aşamasındayken bizlerde bu durumdan biraz bahsedelim. Türkiye genelinde çiftçisinden, köylüsünden memurundan tutun da daha yüksek mertebelerde çalışan bütün kesimler için enflasyon yüksek orana çıktığından dolayı büyük bir geçim sıkıntısı yaşamaktayız. Bu durum sadece memurları değil normal bir vatandaşı bile olumsuz etkilemekte. Bu durum için toplu sözleşmeler görüşülürken bunlarında göz ardı edilmemesinden yanayız. Enflasyon oranlarının özellikle pahalılık, geçim sıkıntısı ve bu durum sosyal refah seviyesinin de düşmesine sebep olmaktadır. İnsanlarımız tam anlamıyla sağlıklı bir şekilde düşünememeye başlamıştır. Bu durumu ancak enflasyonun önüne geçerek ve pahalılığa karşı mücadele ederek insanlara rahat bir nefes aldırılabileceğinden yanayız. Lütfen yapacağınız toplu sözleşme zammını bu durumları da düşünerekten, kundaktaki bebeğe kadar düşünerek buna bağlı bir zam oranı vermenizi istiyoruz.''