İZMİT BELEDİYE BAŞKANI HÜRRİYET: “BESLENME SAATİ UYGULAMASINI ÇOCUKLAR DERSLERİNİ DİNLERKEN AÇLIĞINI DÜŞÜNMESİN DİYEREK BAŞLATTIK. YOKSULLUK ARTIK GİDEREK DERİNLEŞTİ. AİLELER ÇOCUKLARINA GÜNDE BİR ÖĞÜN BİLE YEMEK YANINA KOYA

İZMİT BELEDİYE BAŞKANI HÜRRİYET: “BESLENME SAATİ UYGULAMASINI ÇOCUKLAR DERSLERİNİ DİNLERKEN AÇLIĞINI DÜŞÜNMESİN DİYEREK BAŞLATTIK. YOKSULLUK ARTIK GİDEREK DERİNLEŞTİ. AİLELER ÇOCUKLARINA GÜNDE BİR ÖĞÜN BİLE YEMEK YANINA KOYA
İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “İlçe belediyesiyiz, kaynağımız yok’ demiyoruz. Çözüm üretiyoruz. Belki basit gibi görünebilir, ama çocuklarımız için beslenme saati uygulaması. İzmitli çocuklar sağlıklı büyüsün, derslerini dinlerken açlığını düşünmesin, sıra arkadaşının yediğine imreni...

İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “İlçe belediyesiyiz, kaynağımız yok’ demiyoruz. Çözüm üretiyoruz. Belki basit gibi görünebilir, ama çocuklarımız için beslenme saati uygulaması. İzmitli çocuklar sağlıklı büyüsün, derslerini dinlerken açlığını düşünmesin, sıra arkadaşının yediğine imrenir gözlerle bakmasın; diyerek başlattık. Biliyoruz ki ailelerimiz zor durumda. Yoksulluk artık giderek derinleşti. Birden fazla çocuğu olan aileler artık çocuklarına günde bir öğün bile yemek yanına koyamaz oldu” diye konuştu.

İzmit Belediyesi, bu akşam; üç yıllık çalışmaların tanıtıldığı bir program düzenledi. Programa, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ve çok sayıda siyasetçi katıldı. İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, üç yıl içinde İzmit’te yürüttükleri projeleri anlattı.

İzmit Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in konuşması şöyle:

“BİZ O RANT MUSLUKLARINI KESEREK HALKIMIZA YÖNLENDİRDİK”

“İyi, adil ve eşit hizmet almanın herkesin hakkı olduğu bilinci ve sosyal belediyecilik anlayışımız ile yaşamın her alanına dokunarak insanları gülümsetmek için çalışıyoruz. Kendi ayakları üzerinde durmak isteyen kadınlar için, bu kentin geleceği olan güzel evlatlarımız için, engelsiz yaşama hakkına saygı duyduğumuz engelliler için ve tüm aileler için ve şimdiye kadar unutulmuş bir kent olan İzmit için. Proje demek bizim için koca koca binalar, beton yapılar değil. Proje dediğimiz şey, insanının kalbine, hayatına dokunmuyorsa o bize göre proje değildir. O, olsa olsa ya ranttır ya israftır ya da boşa yatırımdır.  Ya da o proje değil birilerinin cebine akan musluktur. Biz o rant musluklarını keserek halkımıza yönlendirdik. Birilerini rahatsız etti. Olsun, etsin. O rahatsızlıkla saldırılar da başladı. Ama biz geri durmadık, geri adım atmadık. Birileri saldıracak diye de hizmetlerimizden asla taviz vermeden yolumuza devam ettik.

“BETON BELEDİYECİLİĞİNDEN ZİYADE BELEDİYECİLİĞİ HALKIN YANINDA OLMAK, OLARAK GÖRÜYORUZ”

Bizler beton belediyeciliğinden ziyade belediyeciliği halkın yanında olmak, ayağı teklediğinde koluna girmek, her zaman yanlarında belediyenin var olduğunu göstermek olarak görüyoruz. Bu yüzden geçmiş dönemde yapılan ancak maalesef içinde bir duygu, bir anlam yüklenmemiş, yalnız bırakılmış, halktan uzak yapıları değerlendirme içerisine aldık. En iyi örnek ise basit bir kıraathaneden muhteşem bir sanat fabrikasına dönüşen, şu anda bin öğrencinin eğitim aldığı Sanat Akademisi gibi hizmetleri yapmaya gayret ettik. Yine en güzel örneğimiz sosyal tesislerimiz olan Gülümse Kafelerimiz. Daha önce hiç sosyal tesisimiz yoktu. Özel işletmelerdeydi. Özel işletmelerdeki birçok yeri uhdemize aldık ve tamamen sosyal belediyecilik anlayışıyla, uygun ve kaliteli hizmet sunmak için yeni bir yönetim anlayışı benimsedik. İlk sosyal tesisimiz olan Gülümse Kafe’yi açmadan önce özel işletmedeydi. Biz bu özel işletmeden aylık 4 bin lira kira alıyorduk. İşletme süresi bitti, uhdemize aldık. Sosyal tesis açtık. Şu anda oranın ücretleri çok uygun ve milletimiz oradan çok mutlu ve huzurlu. Çay sadece 2 lira. Bütün hizmetlerimiz piyasanın çok altında. Şu anda oranın günlük cirosu 20 bin lira. Çok ciddi bir gelir elde ediyoruz. 4 kişi çalışırken şu anda 75 kişi çalışıyor. Çok ciddi bir istihdam yarattık. Burada gördük ki sosyal ve halkçı belediyecilik, halka dönük yapılan hizmetlerdir. Basit bir kafe belki, basit bir sosyal tesis. Ama hem israf etmemek hem halkın malını korumak hem de halktan aldığımız yetkiyi halka döndürmek için uyguladığımız yeni anlayışlarımızdan bir tanesiydi.

“MİLLETİN PARASI BOŞA VE ŞİRKETLERE GİTMESİN DİYE ÇIRPINIYORUZ”

Yeni şeyler dedik. Şu kısacık üç yıllık süreçte, İZGİM’ler, kreşler, Çınar Akademi ve devletin bile olmayan Alzheimer Merkezi, kütüphaneler gibi o kadar çok hizmeti hayata geçirdik. İnsanların hayatında ne değiştirdiğiniz önemli. Alzheimer Merkezi’ni açtığımızda hiç unutmuyorum, bir hasta yakını dedi ki: Yıllar sonra, ilk defa kendime iki saat zaman ayırdım ve çıktım çarşıda gezdim. İşte proje demek insanın hayatında ne değiştirdiğimiz, nasıl dokunduğumuz. Tabii ki hizmetler kolay olmuyor. Ne yazık ki zor bir dönemde göreve geldik. Ama bahane üretmeden, çözüm üretmeye çalıştık. Pandemi, ekonomik kriz, bütün İzmitliler’in malumu, Meclis’te çoğunluğumuzun olmaması, 9 milyarlık bütçeye sahip Büyükşehir’in hep bizimle yarışmaya çalışması, elimizde olanı da almaya çalışması, yetmezmiş gibi Meclis’lerde sinsi imar planı değişiklikleri düzenlemeleriyle beraber, her attığımız adımın alttan alta engellenmesi. Düşünün biz Meclis’imizde Kreş Müdürlüğü’nü bile kurduramadık. Hizmet araçları alalım dedik, iki senedir mücadele ediyoruz. Milletin parası boşa ve şirketlere gitmesin diye çırpınıyoruz. Ne yazık ki başaramadık. Hala mücadele ediyoruz ama yılmıyoruz. Belediyeyi devraldığımızda, ilk yılımızda, kendi oluşturmadığımız bütçe nedeniyle, eksi 47 milyon bütçe açığımız vardı. İkinci yılımızda kendi bütçe planımızı yaptık ve tam tamına denk bütçe yaptık. Yüzde 83 oranında gerçekleştirdik, artıya geçirdik. Üçüncü senemizde ise bütçemiz artı 28 milyon bütçe fazlası verdi. 51 milyon civarında da piyasa borcunu kapatmış olduk.

“BASİT GİBİ GÖRÜNEBİLİR AMA ÇOCUKLARIMIZ İÇİN BESLENME SAATİ UYGULAMASI…”

İlçe belediyesiyiz, kaynağımız yok demiyoruz. Çözüm üretiyoruz. Yeni bir projeye daha başladık. Çok önemsediğim bir şey. Belki basit gibi görünebilir ama çocuklarımız için beslenme saati uygulaması. İzmitli çocuklar sağlıklı büyüsün, derslerini dinlerken açlığını düşünmesin, sıra arkadaşının yediğine imrenir gözlerle bakmasın diyerek başlattık. Bu sabah başlattık ve bundan sonra da yaygınlaştırmak istiyoruz. Özellikle dezavantajlı bölgelerde çocuklarımızı her gün aşevi ve Gıda Banka’mızda hazırlanacak, anne elinden çıkmış öğünlerle desteklemek istiyoruz. Biliyoruz ki ailelerimiz zor durumda. Yoksulluk artık giderek derinleşti. Birden fazla çocuğu olan aileler artık çocuklarına günde bir öğün bile yemek yanına koyamaz oldu. İşte biz de yakın zamanda İlçe Milli Eğitim ve Kaymakamlıkla görüşmelerimizle olumlu bir sonuç alırsak kentteki bütün devlet okullarında, ilkokul ve anaokulu çocuklarına böyle bir hizmeti sunmaya hazırız."