ÖĞ-DER Genel Başkanı Sürücü: Türkiye'de artık sınav merkezli hayattan vazgeçmek gerekir

ÖĞ-DER Genel Başkanı Sürücü: Türkiye'de artık sınav merkezli hayattan vazgeçmek gerekir
ÖSYM tarafından 31 Temmuz'da yapılan KPSS oturumlarının iptal edilmesini değerlendiren ÖĞ-DER Genel Başkanı Hamdi Sürücü, artık sınav merkezli hayattan vazgeçilmesi gerektiğini aktardı....

Türkiye’de artık sınav merkezli hayattan vazgeçilmesi gerektiğini belirten Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖĞ-DER) Genel Başkanı Hamdi Sürücü, KPSS’nin iptal edilmesine sevinen bir kesim ve üzülen bir kesimin olduğunu belirterek ancak dedikodulara neden olan sınavın iptalinin daha isabetli olduğunu söyledi.

KPSS'nin iptal edilmesinin iki boyutu olduğunu belirten Sürücü, "Birisi KPSS'nin iptal edilmesine sevinen kısım var. Olması gereken de buydu çünkü, dedikodulara neden olmuştu. Dedikodulara neden olan bir sınavın sonucunun açıklanması insanları rahatlatmayacaktı. Daha çok insanlar dedikoduya meyal olacaktı ya da daha fazla sıkıntılar yaşanacaktı. Bu açıdan baktığımız zaman sınavın iptal edilmesi doğru bir karar olmuş. Hatta bu arada sınavın iptal edilmesinden etkilenen, bundan hoşlanmayan bir kesim de var. Çünkü bu sınava iyi hazırlanmış, çalışmış, emek sarf etmiş ve gerçekten hakkıyla sınavda kendisine ihtiyacı olacak kadar puanı alacak şekilde çalışmış. O cevapları da vermiş olan insanlar var ki bunlar için de hiç iyi olmadı. Tabi böyle toplumsal meselelerde herkesi memnun edecek karar almak o kadar kolay bir çalışma değil. Ama yine de daha fazla dedikodulara ve sıkıntılara neden olmadan erkenden sınavın iptal edilmesi uygun olmuş. İnşallah bundan sonra böylesi sınav iptalini gerektirecek sıkıntılarla karşılaşılmaz. Önemli olan benzer olayların bir daha yaşanmaması için tedbirlerin alınmasıdır." dedi.  

"Yeniden sınava girecek olan arkadaşlar yine sınava hazırlanmaya gayret etmeleridir"

Sınava tekrardan girecek adaylara tavsiyelerde bulunan Sürücü, "Sınava yeniden girecek olan arkadaşların kaygılanmadan, yani hiçbir şey olmamış gibi yine sınava hazırlanmaya gayret etmelidirler. Çünkü insan ne kadar kaygı taşırsa ne kadar zorlanırsa ne kadar stres yaparsa, işin sonucunda doğru sonuca ulaşması o kadar zordur. O zaman insanların telaşlanmadan, kaygıya düşmeden yeniden daha önce sınava girilmemiş bu olumsuzluklar yaşanmamış gibi yeniden hazırlanmalıdır. Gerekli olan, yapacakları en iyi iş bu." ifadelerine yer verdi.

"Sınav merkezli bir toplumsal düzen kurulmuş"

Konuşmasının devamında Sürücü, şunları aktardı:

Türkiye'de artık sınav merkezli hayattan vazgeçmek gerekir. Sınav merkezli bir toplumsal düzen kurulmuş. Bundan vazgeçmek, bunu ortadan kaldırmak için çare aramak lazım. Yetkililerini yapması gereken en önemli mesele de budur. Yani 'biz ne yapalım da insanları sınavdan kurtaralım, insanları böyle sınavla seçmekten biz de kurtulalım' diye. Çünkü hem yöneticilerin üzerine bir yüktür hem de sınava girecek insanlar için bir zorunluluktur. Sınava hazırlanmak ayrı bir sıkıntı. Sınava girmek ayrı bir sıkıntı. Sınavdan sonraki sonuçları beklemek ayrı bir sıkıntı. Yani insanlar sürekli kaygı da sürekli bir telaşın içerisinde kalıyorlar. Onun için bundan vazgeçmek gerekir.

"İnsanları devlet memuru olmaya özenmekten kurtarmak gerekir"

Sürücü, "Tabi bundan vazgeçerken ne yapmak lazım? Çünkü Türkiye'de durum öyle ki arz ve talepte bir dengesizlik var. Yani iş arayan insan sayısı çok fazla. Onlara sunulacak olan iş imkânı çok az. O zaman burada yöneticilerin en çok üzerinde durması gereken konu iş imkanını arttırmak. Yani insanları devlet memuru olmaya özenmekten kurtarmak gerekir. Niçin insanlar devlet memuru olmaya özeniyor? Yani devlet memurluğu insanlar için bir standart yaşam demektir. Ama niye insanlar buna bu kadar çaba sarf ediyor? Çünkü işsizlik ve çaresizlik insanları devlet memurluğuna yönlendiriyor, oraya doğru götürüyor. Bir yerde hayatın şartları insanları oraya zorluyor. O zaman biz yöneticilerden şunu istiyoruz. Bu hayatın şartlarını düzenleyin, düzeltin. İnsanları devlet memurluğuna zorlanmaktan kurtarın. İnsanlar devlet memuru olmadan yaşadıkları hayatta, toplumun içerisinde kendi hayatlarını, kendi yaşamlarını rahatlıkla idame ettirebilsinler. O zaman bu sıkıntılar yaşanmaz." şeklinde belirtti.

"Ülkede üretim yok, tüketim çok"

Son olarak Sürücü, "Üretim yok, tüketim çok. Tüketimi karşılamak için üretimin olmadığı yerde ne yapacak? Bir yerden gelir bulmaya çalışacak insanlar. O zaman üretime yönlendirelim ve insanları üretim için yetiştirelim. İnsanları şehirlere toplayıp ondan sonra masa başında bir iş arama mücadelesine girdirmek yerine, insanları kendi köylerinde, kendi yerleşim yerlerinde, kendi doğdukları, büyüdükleri yerlerde yaşayabilecekleri imkanlara kavuşturalım. O zaman hiç kimse devlet memuru olmak için bu kadar sınava hazırlanmaz, bu kadar sınav derdi yaşamaz, bu kadar kaygı yaşamaz. Bu kadar sınav kurs endüstrisi kurulmaz, bunlara ihtiyaç kalmaz. Ama şimdi biz bu ihtiyacı gidermiyorsak insanların bu ihtiyacını gidermiyorsak bu endüstri de oluşuyor. Bu kaygı da oluşuyor, bu koşturmaca oluşuyor. Bunun insanları bu dertten kurtarılması gerekir. Bunun düzeltilmesi gerekir en başta. Yoksa ne sınav derdi biter ne sınav iptali biter ve ne dedikodular biter." dedi. (İLKHA)