Kategori: Ekonomi

  • Dolar/TL Kurunda Yeniden Yükseliş Hareketi Başladı

    Dolar/TL Kurunda Yeniden Yükseliş Hareketi Başladı

    Nisan ayının ilk işlem gününü yatay pozitif bir seyir ile kapanan dolar/TL kuru, 5 günlük hareketli ortalamasının üzerine çıktı. Kademeli yükselişlerini sürdüren kur 19,22TL üzerinde fiyatlama görmeye başlarken, kurun bu seviye üzerinde kalıcılık yeni tarihi zirvelerin kaydedilmesi yönündeki endişeleri beraberinde getirdi.

    Yeniçağ’dan Büşra İlaslan’ın haberine göre dolar kurunda yaşanan hareketliliği değerlendiren ekonomist Murat Özsoy, “Dolar/TL kurunun uzun süren yatay hareketi sonrasında, son günlerde 19TL üzeri hareketlenmenin dikkat çekici olmasının arkasında ne var diye baktığımızda; küresel makro ekonomik veri akışının olmadığını, daha çok iç dengelerin olduğunu görüyoruz.” dedi.

    Küresel makro ekonomik gündemin iki haftadır dolar/TL kurunu çok riske edecek bir içerikte olmadığını belirten Özsoy, şu ifadeleri kullandı:

    “ABD Dolar endeksi Mart ayı başından bu yana sürekli kan kaybediyor. Aylık değer kaybı yüzde 2’yi aştı, haftalık değer kaybı da yüzde 0.4 seviyesinde.

    ‘BUNDAN SONRAKİ DÖNEM DE TL’NİN DEĞER KAYBINDA HIZLANMA OLASILIĞI YÜKSEK’

    Böyle bir küresel ortamda; dolar/TL kurunun arttığını ve 4 Nisan itibariyle 19.20TL seviyelerini de aştığını hatta Mart ayında gün içinde 19.35’li seviyeleri test ettiğini görüyor olmamız bundan sonraki döneme ilişkin de TL’nin değer kaybında hızlanma olasılığının yüksek olduğunu bizlere gösteriyor.”

    ‘KUR KORUMALI MEVDUAT’TA SINIRLARIN HIZLA KALDIRILMASI DÖVİZ YETERLİLĞİNE DAİR ENDİŞELER YARATTI’

    Son günlerde Kur Korumalı Mevduat’taki sınırlamaların kalkmasının Kur Korumalı Mevduat’a yaramadığını söyleyen Özsoy, “TL mevduat, Kur Korumalı Mevduat’a göre cazibesini korudu. Kur Korumalı Mevduat’ta sınırların hızla kaldırılması piyasalarda döviz yeterliliğine dair birtakım endişeler yarattı, dolara olan talep arttı. Ayrıca enflasyon artış hızındaki yavaşlama da borsanın o geçen yıl sonu olan cazibesini de söndürdü.” ifadelerini kullandı.

    Bu iç gelişmelerin dolar/TL kurunu yukarıya taşıyan en başta gelen faktörler olduğunu ifade eden Özsoy, şu sıralar en büyük riskin ABD dolar endeksinin yeniden yükselişe geçmesi olduğunu söyledi.

    ABD dolar endeksinin yeniden yükselişe geçmesi durumunda dolar/TL’deki artışın da hızlanacağını kaydeden Özsoy, bu riske ilişkin bu hafta Cuma gününe dikkati çekerek değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

    “Cuma günü çok önemli çünkü ABD tarım dışı istihdam verisi açıklanacak. Bu veri beklentilerden daha iyi gelirse ABD ekonomisi iş gücü piyasasına dair olumlu açıklamalar olursa ABD ekonomisindeki resesyon söylentileri de yerini yeniden toparlanan bir ABD dolar endeksine bırakabilir.

    ‘SEÇİME KADAR DOLAR/TL’NİN YATAY HAREKETİNİ PEK GÖRECEĞİMİZİ SANMIYORUM’

    Bundan sonra seçime kadar olan dönemde dolar/TL’nin artık o aylar süren stabil, yatay hareketini pek göreceğimizi sanmıyorum.”

  • SAÇ EKİM UZMANI FATMA DURSUN: SAÇ DÖKÜLMESİ KADINLARDA DA ERKEKLER KADAR YAYGIN

    SAÇ EKİM UZMANI FATMA DURSUN: SAÇ DÖKÜLMESİ KADINLARDA DA ERKEKLER KADAR YAYGIN

    Gerileyen bir saç çizgisi görüntüsünün, sadece erkeklerle sınırlı olmadığını söyleyen saç ekim uzmanı Fatma Dursun, “Saç dökülmesi kadınlarda da erkeklere göre aynı derecede yaygın. Genetik gibi faktörlerin dışında kadınların kullandığı saç modelleri ve saç ürünleri nedeniyle saç dökülmesi ortaya çıkabiliyor. Saç dökülmesini durdurmak için saç stilini değiştirmek gerekiyor” açıklamasını yaptı.

    Uluslararası Saç Restorasyon Cerrahisi Derneği tarafından yapılan anketin sonuçlarına göre saç ekimi yaptıran danışanların yalnızca yüzde 12,7’si kadın. Saç dökülmesinin kadınlarda da erkeklere göre aynı derecede yaygın olduğunu belirten saç ekim uzmanı Fatma Dursun, “Genetik gibi faktörlerin dışında kadınların kullandığı saç modelleri ve saç ürünleri nedeniyle saç dökülmesi ortaya çıkabiliyor. Saç dökülmesini durdurmak için saç stilini değiştirmek gerekiyor” dedi.

    Kadın tipi saç dökülmesinin tek tip ve başın üstünde belirgin incelme özelliğine sahip olduğunu söyleyen Dursun, “Saç dökülmesi öncelikle genetik, belirli hormonlar, yaş ve menopozdan kaynaklanıyor. Tedavi seçenekleri arasında topikal veya oral ilaçlar ve saç ekim uygulamaları yer alıyor” diye konuştu.

    Dursun, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

    “Diğer bir tip ise saç çizgisinin kenarları boyunca saç dökülmesidir. Örgüler ve sıkı at kuyruğu veya saçları sıkı çeken saç modellerinden kaynaklanır. Yaşam tarzınız ne olursa olsun, saç stiliniz size acı veriyorsa, bu saçlarınız için oldukça zararlı. Öncelikle saç dökülmesi türü ne olursa olsun, fark ettiğiniz anda tedavi için bir uzmana başvurun.”

     

    ADVERTORİAL YAYIN

     

  • HUMMEL, DOĞA DOSTU “MİNDFUL TRAİNİNG” KOLEKSİYONUNU TANITTI

    HUMMEL, DOĞA DOSTU “MİNDFUL TRAİNİNG” KOLEKSİYONUNU TANITTI

    “hummel Türkiye”, LifeStyle 2023 koleksiyonunun tanıtımından sonra Danimarka’dan gelen, yeni ve farklı tasarımların yer aldığı Mindful Training koleksiyonunu tüketicilerle buluşturdu. Fotoğraf çekimlerinde marka elçisi Aybüke Pusat’ın yer aldığı koleksiyon, bireyin kendini bulma yolculuğunda doğadaki özüne dönmesine olanak sağlarken; zihinsel ve fiziksel dikkat dağınıklığını ortadan kaldırmak amacıyla tasarlandı.

    Estetik ve sürdürülebilir tasarımları spor ile buluşturan “hummel”, “Mindful Training” koleksiyonunu; Danimarka’dan gelen yeni parçaları dahil ederek, İskandinav minimalizmi ile genişletmeye devam ediyor.  

    “hummel Türkiye”, LifeStyle 2023 koleksiyonunun tanıtımından sonra Danimarka’dan gelen yeni ve farklı tasarımların yer aldığı Mindful Training koleksiyonunu tüketicilerle buluşturdu. Fotoğraf çekimlerinde marka elçisi Aybüke Pusat’ın yer aldığı bu koleksiyon, bireyin kendini bulma yolculuğunda doğadaki özüne dönmesine olanak sağlarken; zihinsel ve fiziksel dikkat dağınıklığını ortadan kaldırmak amacıyla tasarlandı.

    Spordan dansa, yogadan koşuya hareket ederek zihnini ve bedenini doğa ile beslemeyi seven herkese hitap eden Mindful Training koleksiyonu, geri dönüştürülebilir kumaş ve Bee Cool teknolojisi ile destekleniyor. Doğal enerjiyi ortaya çıkarmak için dikişsiz tasarlanan bu koleksiyon, farklı parçaları kombinleme özgürlüğü veriyor. Sürdürülebilir dokuları ve estetik anlayışı ince işçilik ile birleştiren tasarımlar hareket anında ve sonrasında ciltte serin ve kuru bir his bırakırken şehirde, doğanın huzurunu hissettiriyor.

    hummel’ın Mindful Training koleksiyonu, minimalist estetik, kusursuz silüetler ve zihin-beden bağlantılarına odaklanıyor. Koleksiyon, farklı parçaları birleştirme imkânı tanımakla kalmayıp ayrıca işlevselliği aşan silüetleriyle birlikte, sürdürülebilir doku ve ince işçiliğin ön plana çıktığı kusursuz yapılar sunuyor.

    hummel’ın köklerine inerek nefes alabilen kumaşları içeren Mindful Training koleksiyonu, yogilere, dansçılara ve fitness tutkunlarına antrenmanın başından sonuna dek hizmet eden basitleştirilmiş, estetik ve teknik tasarımlar sunuyor.

     

    ADVERTORİAL YAYIN

     

  • AKSA AKRİLİK’TE MESAİ, HAFTADA DÖRT GÜN

    AKSA AKRİLİK’TE MESAİ, HAFTADA DÖRT GÜN

    Akrilik elyaf üreticisi Aksa Akrilik, Türkiye’de kurumsal bir şirket tarafından ilk kez hayata geçirilen haftada 4 gün mesai uygulamasına devam etme kararı aldı. 3 ay süren pilot uygulama sonrası sonuçları duyuran Aksa Akrilik Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Cengiz Taş uygulamanın ekibin iş-yaşam dengesini, motivasyonunu ve verimliliği olumlu etkilediğini kaydetti.

    Akkök Holding’e bağlı Aksa Akrilik; Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek, 1 Ocak-31 Mart arasında deneme sürecini uyguladıkları “haftada 4 gün çalışma sistemini”, bin 450 Aksa çalışanından mesai ücreti almayan 225 çalışanı için kalıcı hale getirdiklerini açıkladı. Genel Müdür Cengiz Taş, uygulamanın çalışanların memnuniyetinin yanı sıra, üretkenliği ve verimliliği de olumlu etkilediğini kaydetti.

    Şirket, eksik çalışılan gün için diğer günlerde ek mesai uygulaması yapmamış, maaş ve yan haklarda da herhangi bir kesintiye gitmemişti. Haftada 4 gün mesai yapan çalışanlar, yine önceki gibi 08:00- 17:00 saatleri arasında çalışmış, haftada 1 gün de izin kullanmıştı. Şirket, haftada 4 gün mesai nedeniyle çalışan sayısında bir artışa gitmedi, var olan norm kadrosuyla süreci yönetti. Uygulama, iş yaşam dengesini olumlu etkilerken, şirkete olan bağlılığı artırdı.

    3 ay boyunca yaklaşık 225 çalışanın katılımıyla yürütülen pilot uygulamanın sonuçlarını paylaşan Aksa Akrilik Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Cengiz Taş “Uygulamayla birlikte, performansı tamamen iş sonuçları ve hedeflere göre ölçerek, çalışana işi üzerinde daha fazla sorumluluk veren bir modele geçmiştik. Uygulama kapsamındaki çalışanlarımızın geri bildirim anketi sonuçlarının bulguları arasında, çalışanların haftada 4 gün çalıştığında iş terminlerinde ve toplantı vb. katılımlarında bir aksama yaşanmadığı, sürecin çalışma verimliliğini yükselttiği, iş yaşam dengesini olumlu etkilediği, şirkete olan bağlılığı ve motivasyonu artırdığı gibi çıktılar yer aldı” dedi. Yapılan pilot uygulamanın organizasyonel yedeklemeye de katkı sağladığını belirten Taş, çalışılmayan gün içerisinde gelişebilecek durumlar için çalışanların diğer ekip arkadaşlarıyla iş takibi konusunda daha fazla etkileşimde olduğunu, bunun da ekip içi iş birliğini artırdığını kaydetti. 

    UYGULAMA MOTİVASYONU ARTIRDI

    Uygulama kapsamına giren 223 çalışandan 193’ünün katıldığı anket sonuçlarına göre, ankete katılan çalışanların;

    – Yüzde 93’ü uygulamanın motivasyonunu artırdığını ve uygulamanın devam etmesinin de motivasyon açısından olumlu olacağını belirtti.
    – Yüzde 97’si uygulamaya dahil olduğunda işlerini termininde teslim edebildiğini ve bölüm içi işlerin de aksamadığını belirtti.
    – Yüzde 94’ü uygulamanın iş yaşam dengesini olumlu etkilediğini belirtti.
    – Yüzde 85’i uygulamanın çalışma verimliliğini artırdığını belirtti.
    – Yüzde 89’u uygulamaya dahil olduklarında eğitim, toplantı gibi organizasyonlara katılımlarında bir aksama yaşamadığını söyledi.
    – Yüzde 86’sı uygulamanın şirkete bağlılığı artırdığını söyledi.
    – Yüzde 79’u ekibindeki çalışanların yedeklenmesini olumlu etkilediğini belirtti.

    AKSA AKRİLİK’E YAPILAN İŞ BAŞVURULARINDA YÜZDE 100 ARTIŞ

    Haftada 4 gün mesai uygulamasının başlamasının ardından, Aksa Akrilik’e yapılan nitelikli iş başvuruları yüzde 100 artış gösterdi. Aksa Akrilik’in iyi yetenekleri çekme potansiyeli ciddi ölçüde artarken, özellikle genç yeteneklerin şirkete olan iş başvurularında da kayda değer artış gözlendi.

    Diğer taraftan, Aksa Akrilik sosyal medya hesaplarından paylaşılan içeriklerin görüntülenmelerinde ve Aksa Akrilik ile ilgili paylaşımlarda, ilgili dönemde geçmiş döneme göre büyük artış kaydedildi. Aksa Akrilik’te haftada 4 gün mesai uygulamasına geçilmesi, Twitter’da uzun süre trend topic olarak yer buldu.

    DÜNYADA 4 GÜN MESAİ SİSTEMİ KALICI HALE GELİYOR 

    Tüm dünyada haftada 5 gün olan mesai anlayışından uzaklaşmak isteyen şirketlerin sayısı artıyor. Son olarak Belçika, İzlanda, İsveç ve Almanya’da kısmen uygulanmaya başlanan 4 gün mesai sistemi, İngiltere’de de denenmeye başlanmıştı. İngiltere’de pilot uygulamaya katılan 61 şirketten 56’sı 4 gün mesaiyi kalıcı hale getirmişti.

     

    ADVERTORİAL YAYIN

     

  • TÜİK: YURT İÇİ ÜRETİCİ FİYATLARI YILLIK YÜZDE 62,45 ARTTI

    TÜİK: YURT İÇİ ÜRETİCİ FİYATLARI YILLIK YÜZDE 62,45 ARTTI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, yurt içi üretici fiyatları mart ayında yüzde 0,44, yıllık yüzde 62,45 oranında arttı

    TÜİK, mart ayına ilişkin Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi’ni (Yİ-ÜFE) açıkladı. Buna göre, Yİ-ÜFE mart ayında bir önceki aya göre yüzde 0,44, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 6,25, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 62,45 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 113,73 artış gösterdi.

    ELEKTRİK VE GAZ ÜRETİMİ VE DAĞITIM ENDEKSİ YILLIK YÜZDE 95,46 ARTTI

    Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 80,42, imalatta yüzde 55,19, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 95,46 ve su temininde yüzde 95,48 artış olarak gerçekleşti.

    Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında yüzde 46,96, dayanıklı tüketim malında yüzde 54,84, dayanıksız tüketim malında yüzde 85,23, enerjide yüzde 79,99 ve sermaye malında yüzde 51,86 artış olarak gerçekleşti.      

    SU TEMİNİ ENDEKSİ AYLIK EN YÜKSEK ARTIŞ GÖSTEREN ANA SEKTÖR OLDU

    Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,48 artış, imalatta yüzde 2,02 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 13,28 azalış ve su temininde yüzde 2,62 artış olarak gerçekleşti.

    Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında yüzde 1,86 artış, dayanıklı tüketim malında yüzde 2,03 artış, dayanıksız tüketim malında yüzde 4,24 artış, enerjide yüzde 9,32 azalış ve sermaye malında yüzde 1,28 artış olarak gerçekleşti.

    YILLIK Yİ-ÜFE’YE GÖRE 17 ALT SEKTÖR DAHA DÜŞÜK, 12 ALT SEKTÖR DAHA YÜKSEK DEĞİŞİM GÖSTERDİ

    Yıllık en düşük artış; yüzde1,99 ile kok ve rafine petrol ürünleri, yüzde19,04 ile ana metaller, yüzde30,93 ile metal cevherleri alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri yüzde127,88, içecekler yüzde122,07, diğer metalik olmayan mineral ürünler yüzde103,85 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

    AYLIK Yİ-ÜFE’YE GÖRE 9 ALT SEKTÖR DAHA DÜŞÜK, 20 ALT SEKTÖR DAHA YÜKSEK DEĞİŞİM GÖSTERDİ

    Aylık en yüksek azalış; yüzde 13,28 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme, yüzde 4,75 ile kok ve rafine petrol ürünleri, yüzde 0,68 ile ham petrol ve doğal gaz alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık gıda ürünleri yüzde 4,64, fabrikasyon metal ürünler, makine ve ekipmanlar hariç yüzde 4,12, ağaç ve mantar ürünleri (mobilya hariç) yüzde3,78 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

     

  • TÜİK: YILLIK ENFLASYON YÜZDE 50,51 OLDU

    TÜİK: YILLIK ENFLASYON YÜZDE 50,51 OLDU

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, mart ayında Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 2,29 artış gösterdi. Böylece yıllık enflasyon baz etkisiyle yüzde 50,51 oldu.

    TÜİK, mart ayına ilişkin TÜFE rakamlarını açıkladı. Buna göre, TÜFE 2023 yılı mart ayında bir önceki aya göre yüzde 2,29, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 12,52, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 50,51 artış gösterdi. Yıllık ortalamalara göre ise TÜFE yüzde 70,20 olarak gerçekleşti.

    MARTTA, FİYATLARIN EN YÜKSEK ARTTIĞI ANA HARCAMA GRUBU YÜZDE 6,30 İLA EĞİTİM OLDU

    Ana harcama grupları itibarıyla 2023 yılı mart ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup yüzde -1,92 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, 2023 yılı mart ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 6,30 ile eğitim oldu.

    TÜİK verilerine göre, mart ayında, endekste kapsanan 143 temel başlıktan 24 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 8 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 111 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

    LOKANTA VE OTELLERDE BİR ÖNCEKİ YILA GÖRE YÜZDE 70,73 ARTTI

    Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 17,27 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 70,73 ile lokanta ve oteller oldu.

    ÖZEL KAPSAMLI TÜFE GÖSTERGESİ YILLIK YÜZDE 52,11

    İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, 2023 yılı mart ayında bir önceki aya göre yüzde 2,19, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 12,27, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 52,11 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 63,72 olarak gerçekleşti.

     

  • TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU: “GİRDİ MALİYETLERİNDE ARTIŞ OLMADIĞI SÜRECE DEPREMDEN ETKİLENEN 11 İLDE İNŞAAT MALZEMELERİ ÜRÜN FİYATLARI SABİTLENİYOR”

    TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU: “GİRDİ MALİYETLERİNDE ARTIŞ OLMADIĞI SÜRECE DEPREMDEN ETKİLENEN 11 İLDE İNŞAAT MALZEMELERİ ÜRÜN FİYATLARI SABİTLENİYOR”

    Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Deprem felaketinde meslek örgütleri, STK’lar ve özel sektör örnek bir dayanışma gösterdi. Şimdi de üreticiler ile ortak bir karar aldık. Girdi maliyetlerinde artış olmadığı sürece depremden etkilenen 11 ilde inşaat malzemeleri ürün fiyatları sabitleniyor” açıklamasını yaptı.

    TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, depremlerden etkilenen 11 ilde yapılacak konutlarda kullanılması öngörülen inşaat malzemelerinin üretimini yapan sektör temsilcilerinin “fiyat artırılmaması” için karar aldıklarını duyurdu.

    Sosyal medya hesabında açıklama yapan Hisarcıklıoğlu, şu bilgileri verdi:

    “Deprem felaketinde meslek örgütleri, STK’lar ve özel sektör örnek bir dayanışma gösterdi. Şimdi de üreticiler ile ortak bir karar aldık. Girdi maliyetlerinde artış olmadığı sürece depremden etkilenen 11 ilde inşaat malzemeleri ürün fiyatları sabitleniyor. Gün birlik olma günü.”

    Fiyatı sabitleme taahhüdünde bulunan sektörler ve temsilcileri ise şöyle:

    “Çimento Sektörü Meclisi Başkanı Fatih Yücelik, Kimya Sanayi Meclisi Başkanı Timur Erk, Madencilik Meclisi Başkanı İbrahim Halil Kırşan, Toprak Sanayi Ürünleri Meclisi Başkanı Kadir Başoğlu, Seramik Sanayi Meclisi Başkan Yrd. ve Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Erdem Çenesiz, İklimlendirme Meclis Üyesi ve İklimlendirme Sanayi İhracatçılar Birliği Başkanı Mehmet Şanal, Demir-Demir Dışı Metaller Meclis Üyesi Ayhan İleri, İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu”

     

  • TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ, RESMİ GAZETE’DE YAYINLANDI: TAKSİTLENDİRİLEN BORÇLAR İÇİN BORCUN YÜZDE 10’U ÖDENMEDEN “BORCU YOKTUR” YAZISI VERİLMEYECEĞİ ŞARTI, 31 TEMMUZ’A KADAR KALDIRILDI

    TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ, RESMİ GAZETE’DE YAYINLANDI: TAKSİTLENDİRİLEN BORÇLAR İÇİN BORCUN YÜZDE 10’U ÖDENMEDEN “BORCU YOKTUR” YAZISI VERİLMEYECEĞİ ŞARTI, 31 TEMMUZ’A KADAR KALDIRILDI

    Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığının Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Tahsilat Genel Tebliği”ne göre, taksitlendirilen borçlar için borcun yüzde 10’u ödenmeden “borcu yoktur” yazısı verilmeyeceği şartı 31 Temmuz’a kadar kaldırıldı.

    Taksitlendirilen borçlar için “borcu yoktur” yazısı almada şartları değiştiren “Tahsilat Genel Tebliği” bugünkü Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

    YÜZDE 10’U ÖDENME ŞARTI 31 TEMMUZ’A KADAR KALDIRILDI

    Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin ekonomik ve mali alanda oluşturabileceği etkiler dikkate alınarak, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un ilgili maddesi kapsamında tecil edilen borçların yüzde 10’unun ödenmesi şartına bağlı olarak borcun bulunmadığını gösteren yazının verilmesi uygulaması 31 Temmuz’a kadar kaldırıldı. Bu kapsamda ilgili kanuna göre borcu taksitlendirilenler, başka borçları bulunmuyorsa, taksitlendirilen borçlarının yüzde 10’unu ödemeden “borcu yoktur” yazısını alabilecekler.

     

     

  • EPDK BAŞKANI YILMAZ: “DEPREMZEDE VATANDAŞLARIMIZI MAĞDUR EDEN ŞİRKETLER BEDELİNİ AĞIR ÖDER”

    EPDK BAŞKANI YILMAZ: “DEPREMZEDE VATANDAŞLARIMIZI MAĞDUR EDEN ŞİRKETLER BEDELİNİ AĞIR ÖDER”

    Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, afet bölgesinde yaşayan ve depremden etkilenen vatandaşların olağanüstü hal (OHAL) süresi boyunca güvence bedeli ödemeyeceğine yönelik karar alındığını hatırlatarak, “Aksi davranıp güvence bedeli talebinde bulunan, abonelik sürecini gereksiz kırtasiye ile yavaşlatan, depremzede vatandaşlarımızı mağdur eden şirketler bedelini ağır öder” uyarısı yaptı.

    EPDK Başkanı Yılmaz, kurum yetkililerinin elektrik ve doğal gaz, dağıtım ve görevli tedarik şirketleri ile bir toplantı yaparak güvence bedeli konusunda depremzedelere hiçbir zorluk çıkartılmaması için gerekli uyarıları yaptığını açıkladı. EPDK Başkanı Yılmaz’ın  yaptığı yazılı açıklama şöyle:

    “GÜVENCE BEDELİ KONUSUNDA DA ŞİRKETLERİ ÇOK NET BİR DİLLE UYARDIK: Ülke olarak zorlu bir süreçten geçiyoruz. Asrın felaketinin ardından milletimiz de sektörümüz de büyük bir dayanışma örneği sergiledi. İnşallah yaraları elbirliğiyle ve hızla saracağız. Güvence bedeli konusunda da şirketleri çok net bir dille uyardık. Depremzede vatandaşlarımızı kimse gereksiz kırtasiye ile uğraştırmasın. Elektrik, doğal gaz hatta su faturasının mobil ekran görüntüsü bile yeterli olacak. Bu konudaki kararımız net ve titizlikle de uygulanmasını istiyoruz.

    DEPREMZEDE VATANDAŞLARIMIZI MAĞDUR EDEN ŞİRKETLER BEDELİNİ AĞIR ÖDER: OHAL süresi boyunca depremzede vatandaşlarımız güvence bedeli ödemeyecek. Aksi davranıp güvence bedeli talebinde bulunan, abonelik sürecini gereksiz kırtasiye ile yavaşlatan, depremzede vatandaşlarımızı mağdur eden şirketler bedelini ağır öder.”

    EPDK’nın 17 Şubat 2023 tarihinde aldığı kararı yine yazılı olarak duyurmuştu. Bu karara göre; OHAL kararı alınan ve afet bölgesi ilan edilen illerde depremden etkilendiğini, e-devlet platformundan veya herhangi bir nüfus müdürlüğünden alınan tarihçeli yerleşim yeri (ikametgah) belgesi, valilik, kaymakamlık gibi idari birimlerden alınan yazılar, elektrik, su, doğalgaz aboneliklerine ait faturalar (ya da faturaların mobil ekran görüntüsü) gibi belgelerle gösteren elektrik ve doğal gaz abonelerinden yeni abonelik işlemlerinde OHAL süresince güvence bedeli alınmayacak.

    DEPREMDEN ÖNCE BÖLGEDE YAKLAŞIK 6 MİLYON ELEKTRİK, 1 MİLYON 700 BİN DE DOĞALGAZ ABONESİ VARDI

    Depremden önce afet bölgesinde yaklaşık 6 milyon elektrik, 1 milyon 700 bin de doğal gaz abonesi bulunuyorken, bu aboneler elektrikte meskende asgari 420 TL doğal gazda ise bin 430 TL güvence bedeli ödüyordu.

     

  • PREFABRİK YAPI İLE KONTEYNERLERİN İNDİRİMLİ ORANA TABİ TESLİMLERİNDEN KAYNAKLANAN KDV İADE ALACAĞI, YILI İÇİNDE VE NAKİT OLARAK İADE EDİLEBİLECEK

    PREFABRİK YAPI İLE KONTEYNERLERİN İNDİRİMLİ ORANA TABİ TESLİMLERİNDEN KAYNAKLANAN KDV İADE ALACAĞI, YILI İÇİNDE VE NAKİT OLARAK İADE EDİLEBİLECEK

    Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanan “Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ”; Resmî Gazete’de yayınlandı. Buna göre, prefabrik yapı ile konteynerlerin indirimli orana tabi teslimlerinden kaynaklanan KDV iade alacağı, yılı içinde ve nakden iade edilebilecek.

    Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanan “Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” bugünkü Resmî Gazete’de yayınlandı.

    Buna göre, prefabrik yapı ile konteynerlerin indirimli orana tabi teslimlerinden kaynaklanan KDV iade alacağı, yılı içinde ve nakden iade edilebilecek.

    Tebliğde, 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye, Şanlıurfa ve Elâzığ illeri ile Sivas ili Gürün ilçesinde mücbir sebep hali ilan edildiği belirtildi. Tebliğ ile deprem felaketi nedeniyle ilan edilen mücbir sebep döneminde KDV iade taleplerinin yerine getirilmesine ilişkin yapılan düzenlemeler kapsamında, deprem felaketi nedeniyle mücbir sebep hali ilan edilen illerde mükellefiyeti bulunanların beyanname verme yükümlülükleri ertelendiğinden, iade taleplerine ilişkin KDV-İRA sistemi tarafından yapılan sorgulama neticesinde üretilen kontrol raporunda, alım yapılan mükelleflerin (alt mükellefler dahil) mücbir sebep nedeniyle KDV beyannamesi vermemesi ve/veya Ba-Bs bildiriminde bulunmamasından kaynaklandığı tespit edilen olumsuzluklara isabet eden kısmının teminat verilmesi halinde nakden ya da mahsuben iade edilebilmesine yönelik düzenleme yapıldı.

    TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ DE YÜRÜRLÜKTE

    Mücbir sebep halinde olduğu kabul edilen mükelleflerin KDV iade taleplerine ilişkin olarak (ATU kapsamındaki iadeler dahil) KDV Genel Uygulama Tebliği’nde yeminli mali müşavirlik (YMM) raporlarının ibrazı için belirlenen süre, mücbir sebep hali ilan edilen döneme isabet eden kısmı için işlemeyecek, mücbir sebep halinin sona erdiği tarihten itibaren kalan süreler işlemeye devam edecek. Mücbir sebep kapsamında bulunan mükelleflerin KDV iade taleplerine ilişkin olarak vergi dairelerince eksikliklerin tamamlanması için gönderilen yazılarda verilen süre için de aynı uygulama geçerli olacak. Öte yandan Bakanlığın Tahsilat Genel Tebliği de Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.