Kategori: Ekonomi

  • TÜİK: NİSANDA TRAFİĞE KAYDI YAPILAN TAŞIT SAYISI YÜZDE 6,4 AZALDI

    TÜİK: NİSANDA TRAFİĞE KAYDI YAPILAN TAŞIT SAYISI YÜZDE 6,4 AZALDI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, nisan ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 6,4 azalarak 179 bin 504 oldu. Trafiğe kaydı yapılan araçlardaki düşüş minibüste yüzde 27,2, kamyonette yüzde 21,7, traktörde yüzde 16,7, kamyonda yüzde 14,8, otomobilde yüzde 11,3 oldu.

    TÜİK, nisan ayına ilişkin motorlu kara taşıtları verilerini açıkladı. Buna göre, nisan ayında 179 bin 504 taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Nisan ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların yüzde 45,2’sini motosiklet, yüzde 37,7’sini otomobil, yüzde 9,8’ini kamyonet, yüzde 4,2’sini traktör, yüzde 2,1’ini kamyon, yüzde 0,5’ini minibüs, yüzde 0,4’ünü otobüs ve yüzde 0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

    NİSANDA TRAFİĞE KAYDI YAPILAN TAŞIT SAYISI BİR ÖNCEKİ AYA GÖRE YÜZDE 6,4 AZALDI

    Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 6,4 azaldı. Nisan ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre motosiklette yüzde 5,1 artarken, özel amaçlı taşıtta yüzde 48,4, minibüste yüzde 27,2, kamyonette yüzde 21,7, traktörde yüzde 16,7, kamyonda yüzde 14,8, otomobilde yüzde 11,3 ve otobüste yüzde 6,7 azaldı.

    TRAFİĞE KAYDI YAPILAN ÖZEL AMAÇLI TAŞIT SAYISI GEÇEN YILA GÖRE YÜZDE 14,6 GERİLEDİ 

    Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 50,9 arttı. Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı minibüste yüzde 119,5, motosiklette yüzde 85,7, kamyonda yüzde 37,0, kamyonette yüzde 31,1, otomobilde yüzde 30,4, traktörde yüzde 25,9, otobüste yüzde 17,8 artarken özel amaçlı taşıtta ise yüzde 14,6 azaldı.

    TRAFİĞE KAYITLI TOPLAM TAŞIT SAYISI NİSAN AYI SONU İTİBARIYLA 27 MİLYON 114 BİN 311 OLDU

    Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı nisan ayı sonu itibarıyla 27 milyon 114 bin 311 oldu. Nisan ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların yüzde 53,6’sını otomobil, yüzde 16,1’ini motosiklet, yüzde 16,1’ini kamyonet, yüzde 7,8’ini traktör, yüzde 3,5’ini kamyon, yüzde 1,8’ini minibüs, yüzde 0,8’ini otobüs ve yüzde 0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

    NİSAN AYINDA 1 MİLYON 25 BİN 170 ADET TAŞITIN DEVRİ YAPILDI.

    Nisan ayında 1 milyon 25 bin 170 adet taşıtın devri yapıldı. Nisan ayında devri yapılan taşıtların yüzde 69,7’sini otomobil, yüzde 15,8’ini kamyonet, yüzde 8,3’ünü motosiklet, yüzde 2,5’ini traktör, yüzde 1,7’sini kamyon, yüzde 1,5’ini minibüs, yüzde 0,4’ünü otobüs ve yüzde 0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.  

    OCAK-NİSAN DÖNEMİNDE 640 BİN 414 ADET TAŞITIN TRAFİĞE KAYDI YAPILDI

    TÜİK verilerine göre, ocak-nisan döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı yüzde 78,2 artarak 640 bin 414 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı yüzde 35,3 azalarak 8 bin 701 adet oldu. Böylece Ocak-Nisan döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 631 bin 713 adet artış oldu.

    OCAK-NİSAN DÖNEMİNDE TRAFİĞE KAYDI YAPILAN OTOMOBİLLERİN YÜZDE 66,0’I BENZİNLİ

    Ocak-nisan döneminde trafiğe kaydı yapılan 272 bin 378 adet otomobilin yüzde 66,0’ı benzinli, yüzde 20,8’i dizel, yüzde 9,0’ı hibrit, yüzde 2,4’ü elektrikli ve yüzde 1,8’i LPG’li oldu. Nisan ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 14 milyon 542 bin 904 adet otomobilin ise yüzde 36,6’sı dizel, yüzde 34,6’sı LPG’li, yüzde 27,4’ü benzinli, yüzde 1,1’i hibrit ve yüzde 0,1’i elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,2 oldu.

  • TÜİK: YAPI RUHSATI VERİLEN YAPILARIN YÜZÖLÇÜMÜ YÜZDE 2,1 AZALDI

    TÜİK: YAPI RUHSATI VERİLEN YAPILARIN YÜZÖLÇÜMÜ YÜZDE 2,1 AZALDI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2023 yılının ilk çeyreğinde yapı ruhsatı verilen yapıların yüzölçümü yüzde 2,1 azaldı.

    TÜİK, ocak-şubat-mart aylarından oluşan yılın ilk çeyreğine ilişkin Yapı İzin İstatistikleri’ni yayınladı. Buna göre, ilk çeyrekte yapı ruhsatı verilen yapıların yüzölçümü yüzde 2,1 azaldı.

    Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2023 yılı I. çeyreğinde belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen yapıların daire sayısı yüzde 0,7 artarken, bina sayısı yüzde 9,2 ve yüzölçümü yüzde 2,1 azaldı.

    TOPLAM YÜZÖLÇÜMÜN YÜZDE 53’Ü KONUT ALANI OLARAK GERÇEKLEŞTİ 

    Toplam yüzölçümün yüzde 53’ü konut alanı olarak gerçekleşti. Belediyeler tarafından 2023 yılı I. çeyreğinde yapı ruhsatı verilen yapıların toplam yüzölçümü 26,7 milyon metrekare iken; bunun 14,2 milyon metrekaresi konut, 7,1 milyon metrekaresi konut dışı ve 5,4 milyon metrekaresi ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.

    En yüksek yüzölçümü payı yüzde 63,3 ile iki ve daha fazla daireli binaların oldu. Belediyeler tarafından 2023 yılı I. çeyreğinde yapı ruhsatı verilen yapıların kullanma amacına göre en yüksek yüzölçümü payına 16,9 milyon metrekare ile iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 2,5 milyon metrekare ile bir daireli binalar izledi.

    YAPI KULLANMA İZİN BELGESİ VERİLEN YAPILARIN YÜZÖLÇÜMÜ YÜZDE 17,2 AZALDI

    TÜİK verilerine göre, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2023 yılı I. çeyreğinde belediyeler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilen yapıların bina sayısı yüzde 10,5, daire sayısı yüzde 19,0 ve yüzölçümü yüzde 17,2 azaldı.

    TOPLAM YÜZÖLÇÜMÜN YÜZDE 57,0’Sİ KONUT ALANI OLARAK GERÇEKLEŞTİ

    Toplam yüzölçümün yüzde 57,0’si konut alanı olarak gerçekleşti. Belediyeler tarafından 2023 yılı I. çeyreğinde yapı kullanma izin belgesi verilen yapıların toplam yüzölçümü 25,2 milyon metrekare iken; bunun 14,4 milyon m²’si konut, 5,2 milyon metrekaresi konut dışı ve 5,7 milyon metrekaresi ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.

    EN YÜKSEK YÜZÖLÇÜMÜ PAYI YÜZDE 74,1 İLE İKİ VE DAHA FAZLA DAİRELİ BİNALARIN OLDU

    En yüksek yüzölçümü payı yüzde 74,1 ile iki ve daha fazla daireli binaların oldu. Belediyeler tarafından 2023 yılı I. çeyreğinde yapı kullanma izin belgesi verilen yapıların kullanma amacına göre en yüksek yüzölçümü payına 18,7 milyon metrekare ile iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 1,6 milyon metrekare ile sanayi binaları ve depolar izledi.

  • BAKAN NEBATİ: “İÇİMİZDEKİ BEYİNSİZLER HİSTERİK BİR RUH HALİYLE EKONOMİMİZE SALDIRMAKTADIR”

    BAKAN NEBATİ: “İÇİMİZDEKİ BEYİNSİZLER HİSTERİK BİR RUH HALİYLE EKONOMİMİZE SALDIRMAKTADIR”

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ekonomiye yönelik eleştiriler ilişkin “Muhalefet, onun hem yurt içi hem de yurt dışındaki saz arkadaşları ve içimizdeki beyinsizler seçim sonuçlarına etki edebilmek hesabıyla bir süredir sistematik bir şekilde ve histerik bir ruh haliyle ekonomimize saldırmaktadır” dedi.

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, döviz kurundaki önlenemeyen yükseliş, dış ticaret açığı ve enflasyona ilişkin eleştirilere sosyal medya hesabından yanıt verdi. Bakan Nebati’nin açıklaması şöyle:

    “İÇİMİZDEKİ BEYİNSİZLER: Ülkemizde, şimdiye değin taş üstüne taş koymamış olan muhalefet, onun hem yurt içi hem de yurt dışındaki saz arkadaşları ve içimizdeki beyinsizler seçim sonuçlarına etki edebilmek hesabıyla bir süredir sistematik bir şekilde ve histerik bir ruh haliyle ekonomimize saldırmaktadır. Aynı zevat, 21 yıldan bu yana her alanda ülkemizin gücüne güç katmış olan Sayın Cumhurbaşkanımızın yeniden seçilmesi durumunda, ekonominin zor duruma düşeceği şeklindeki sayıklamalarını da sağda solda yaymayı adeta görev edinmiş durumdadır.

    TÜRKİYE PERFORMANSIYLA BİRÇOK ÜLKEYE FARK ATMIŞTIR: Bu kötü niyetli oy avcılarını, bu felaket tellallarını, kişisel menfaatleri peşindeki bu ithal reçete meraklılarını gerçeklerin sert tokadıyla kendine getirmek artık şart olmuştur. Salgın döneminde dünya küçülürken Türkiye büyümüştür. Türkiye, 2021 yılında yüzde 11,4’lük güçlü büyümesinin ardından, Rusya-Ukrayna Savaşı’yla birlikte emtia fiyatlarının tüm dünyada fırladığı 2022 yılında yüzde 5,6’lık büyüme kaydetmeyi başarmış, bu performansıyla birçok ülkeye fark atmıştır.

    İSTİHDAM RAKAMLARI SÜREKLİ ARTMAYA DEVAM EDİYOR: Bugün, birçok ekonomi işten çıkarmalarla yüzleşirken, ülkemizde istihdam rakamları istikrarlı bir şekilde artmaya devam ediyor. Uyguladığımız politikalar sayesinde, 2023 Mart ayında yıllık 1,5 milyon kişilik istihdam artışıyla toplam istihdamımız 31,5 milyon kişiye yükselmiştir.

    SON 20 YILIN EN İYİ BÜTÇE PERFORMANSLARINDAN BİRİNİ ELDE ETMEYİ BAŞARDIK: Sanayi üretimimiz, 11 ilimizde yıkımlara sebep olarak milyonlarca insanımızın hayatını doğrudan etkileyen asrın felaketine rağmen, 2023 yılı ilk çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,4 artış kaydetmeyi başarmıştır. Sadece bu artış dahi, ekonomimizin ne denli sağlam bir temel üzerinde yükseldiğinin açık bir göstergesidir. Eğer aynı ölçekteki bu deprem felaketleri, herhangi bir Avrupa ülkesinde yaşanmış olsaydı, bu başarıyı kaydetmeleri mümkün olabilir miydi? Öte yandan, 2022 yılında son 20 yılın en iyi bütçe performanslarından birini elde etmeyi de başardık. Kimsenin şüphesi olmasın; özellikle depremden bir miktar olumsuz etkilenecek bütçe ve borçlanma başta olmak üzere kamu maliyesi göstergelerinin yine kısa bir süre içerisinde eski seviyelerine getireceğiz.

    BİLGİSAYAR BAŞINDA KARAMSAR HAVA OLUŞTURUYORLAR: Bizler, depremzede vatandaşlarımıza asla hakaret etmiyor, gece gündüz durmaksızın afetzede kardeşlerimiz için çalışmaya devam ediyoruz. Devletimizin tüm imkanlarını vatandaşlarımız için seferber ediyor, bunu milli birlik ve dayanışma ruhuyla, sivil toplum kuruluşlarımızın gayretli destekleriyle, milletimizle yan yana ve beraberce gerçekleştiriyoruz. Şimdi, bu kötü niyetli kişiler, bilgisayar başında karamsar hava oluşturmaktan başka bir iş yapmayan bu şahıslar tüm ortak kazanımlarımızı sürekli yok saysalar da aziz milletimiz kimin kendisi için durmadan ve yorulmadan çalıştığını, kimin gece-gündüz ülkesi için ter döktüğünü zaten çok ama çok iyi biliyor.

    Milletimiz, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizin bir küresel güç olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini, gizli ve açık, içeriden ve dışarıdan, sinsi ve kirli hiçbir saldırıya asla geçit vermeden yol aldığını zaten çok ama çok iyi biliyor. Bugün, son teknolojiyle donatılmış dev Şehir Hastaneleri’ni, İHA’ları, SİHA’ları, savaş uçaklarını, TOGG’ları, uyduları, Karadeniz doğal gazını, TCG Anadolu’yu, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ni ve daha nice asırlık eserleri ülkemize kazandıran güç, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki AK Parti iktidarımız olmuştur. Milletimiz, sahip olduğu feraset ve inançla, 28 Mayıs’ta bir kez daha istikrardan, tam bağımsız, güçlü ve büyük Türkiye’den yana tavrını net bir şekilde koyacak, Türkiye Yüzyılı’na damgasını mutlak surette vuracaktır!”

  • TÜİK: YURT DIŞI ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ NİSANDA YÜZDE 2,43 ARTTI

    TÜİK: YURT DIŞI ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ NİSANDA YÜZDE 2,43 ARTTI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE), nisanda, bir önceki aya göre yüzde 2,43 arttı. Endeks, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 40,10 artış gösterdi.

    TÜİK, nisan ayına ilişkin Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, YD-ÜFE 2023 yılı nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 2,43, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 8,74, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 40,10 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 73,63 arttı.

    İMALAT YILLIK YÜZDE 40,21 ARTTI

    Sanayinin iki sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 34,14, imalatta yüzde 40,21 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında yüzde 38,34, dayanıklı tüketim malında yüzde 44,23, dayanıksız tüketim malında yüzde 40,77, enerjide yüzde 14,70, sermaye malında yüzde 44,90 artış oldu.

    İMALATTA AYLIK YÜZDE 2,43 ARTIŞ MEYDANA GELDİ

    Sanayinin iki sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 2,20, imalatta yüzde 2,43 artış olarak kaydedildi.
    Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında yüzde 2,04, dayanıklı tüketim malında yüzde 2,15, dayanıksız tüketim malında yüzde 2,48, enerjide yüzde 0,11, sermaye malında yüzde 3,84 artış olarak gerçekleşti.

    YILLIK YD-ÜFE’YE GÖRE 9 ALT SEKTÖR DAHA DÜŞÜK, 16 ALT SEKTÖR YÜKSEK DEĞİŞİM GÖSTERDİ

    YD-ÜFE sektörlerinden kok ve rafine petrol ürünleri yüzde 14,70, metal cevherleri yüzde 17,72, ana metaller yüzde 28,20 ile endekslerin en az arttığı alt sektörler oldu. Buna karşılık içecekler yüzde 64,15, diğer metalik olmayan mineral ürünler yüzde 55,80, makine ve ekipmanlar yüzde 53,24 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

    AYLIK YD-ÜFE’YE GÖRE 13 ALT SEKTÖR DAHA DÜŞÜK, 12 ALT SEKTÖR DAHA YÜKSEK DEĞİŞİM GÖSTERDİ

    YD-ÜFE sektörlerinden basım ve kayıt hizmetleri yüzde 0,74, içecekler yüzde 0,72, bilgisayarlar ile elektronik ve optik ürünler yüzde 0,05 ile endekslerin en fazla azalış gösterdiği alt sektörler oldu. Buna karşılık diğer mamul eşyalar yüzde 4,14, motorlu kara taşıtları, römork ve yarı römork yüzde 4,11, makine ve ekipmanlar b.y.s. yüzde 3,89 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

  • TOBB: NİSANDA KURULAN ŞİRKET SAYISI YÜZDE 19 GERİLEDİ

    TOBB: NİSANDA KURULAN ŞİRKET SAYISI YÜZDE 19 GERİLEDİ

    Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine göre, nisan ayında kurulan şirket sayısı yüzde 19 azaldı. Aynı dönemde kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısındaki gerileme ise yüzde 28,4 oldu. Yılın ilk 4 ayında da kapanan şirket sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,6 arttı.

    TOBB, nisan ayına ilişkin kurulan ve kapanan şirket istatistiklerini yayınladı. Buna göre, nisanda, bir önceki aya göre kurulan şirket sayısı yüzde 19, kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 28,4, kurulan kooperatif sayısı yüzde 13,7 azaldı.

    Bir önceki aya göre kapanan şirket sayısı yüzde 1,9, kapanan kooperatif sayısı yüzde 36,4 azalırken, kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısı ise yüzde 13,3 artış gösterdi.

    NUSANDA KURULAN ŞİRKET SAYISI GEÇEN YILIN AYNI AYINA GÖRE YÜZDE 14,7 AZALDI

    Nisan 2023’te, Nisan 2022’ye göre kurulan şirket sayısı yüzde 14,7, kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 18,9 oranında azaldı. Aynı dönemde kurulan kooperatif sayısı ise 38,7 arttı.

    NİSAN AYINDA KAPANAN GERÇEK KİŞİ TİCARİ İŞLETME SAYISI YÜZDE 16,8 ARTTI  

    Nisan 2023’te kapanan şirket sayısı 2022 yılının aynı ayına göre yüzde 34,2, kapanan kooperatif sayısı yüzde 44,4 azalırken, kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısında yüzde 16,8 artış oldu.

    TOBB verilerine göre, 2023’ün ilk 4 ayında, 2022’in ilk 4 ayına göre kurulan şirket sayısı yüzde 2,4, kurulan kooperatif sayısı yüzde 53,1 artarken, kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 7,2 azaldı.​

    YILIN İLK 4 AYINDA KAPANAN ŞİRKET SAYISI YÜZDE 5,6 ORANINDA ARTTI

    Bu yılın ilk 4 ayında, 2022’in ilk 4 ayına göre kapanan şirket sayısı yüzde 5,6 oranında arttı. Aynı dönemde kapanan kooperatif sayısı yüzde 2,3, kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısında yüzde 4,1 azalış oldu.

  • TÜİK: TÜKETİCİ GÜVEN ENDEKSİ MAYIS AYINDA BİR ÖNCEKİ AYA GÖRE YÜZDE 4 ARTTI

    TÜİK: TÜKETİCİ GÜVEN ENDEKSİ MAYIS AYINDA BİR ÖNCEKİ AYA GÖRE YÜZDE 4 ARTTI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, mayıs ayında Tüketici Güven Endeksi, bir önceki aya göre yüzde 4 arttı.

    TÜİK, mayıs ayına ilişkin Tüketici Eğilim Anketi sonuçlarını açıkladı. Buna göre tüketici güven endeksi, mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 4 oranında arttı. Nisan ayında 87,5 olan endeks, mayıs ayında 91,1 oldu.

    HANENİN MADDİ DURUM BEKLENTİSİ MAYIS AYINDA YÜZDE 4,7 ARTTI

    TÜİK verilerine göre, gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durum beklentisi de nisan ayına göre yüzde 4,7 artarak 94 oldu. Yine gelecek bir yıllık dönemde genel ekonomik durum beklentisi ise yüzde 5,7 yükselerek 100,5 olarak gerçekleşti. Ankete katılanların 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi de yüzde 3,1 oranında artışla 99,1 oldu.

  • TÜİK: TARIMSAL GİRDİ FİYATLARI İLK ÜÇ AYDA YÜZDE 9,05 ARTTI

    TÜİK: TARIMSAL GİRDİ FİYATLARI İLK ÜÇ AYDA YÜZDE 9,05 ARTTI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, tarımsal girdi maliyetlerindeki artış sürüyor. Mart ayında yüzde 1,41 oranında artan Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi’nin yılın ilk üç ayındaki artışı ise yüzde 9,05 oldu.

    TÜİK, mart ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi’ni (Tarım-GFE) açıkladı. Buna göre, Tarım-GFE’de mart ayında bir önceki aya göre yüzde 1,41, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 9,05, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 49,70 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 106,81 artış gerçekleşti.

    Ana gruplarda bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 1,03, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 4,04 artış gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre göre tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 45,97, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 80,40 artış gerçekleşti.

    DİĞER MAL VE HİZMETLERDEKİ YILLIK ARTIŞ YÜZDE 104,11 OLDU

    Yıllık artışın düşük olduğu alt gruplar sırasıyla, yüzde 11,58 ile enerji ve yağlar ve yüzde 20,40 ile gübre ve toprak geliştiricileri oldu. Buna karşılık, yıllık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, yüzde 104,11 ile diğer mal ve hizmetler ve yüzde 93,27 ile malzemeler oldu.

    MALZEME, TOHUM VE DİKİM ZMATERYAL FİYATLARI AYLIK FİYAT ARTIŞINDA BAŞI ÇEKTİ

    Bir önceki aya göre azalış gösteren alt gruplar sırasıyla, yüzde 2,12 ile gübre ve toprak geliştiriciler ve yüzde 0,74 ile enerji ve yağlar oldu. Buna karşılık, aylık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, yüzde 5,07 ile malzemeler ve yüzde 2,85 ile tohum ve dikim materyali oldu.

  • Finans Uzmanı Murat Özsoy: Yıl Sonunda Dolar Kuru 23.09 TL’yi Aşabilir

    Finans Uzmanı Murat Özsoy: Yıl Sonunda Dolar Kuru 23.09 TL’yi Aşabilir

    Özsoy, yaptığı açıklamayla döviz kurları karşısında TL’nin değeri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bugün serbest piyasada dolar/TL kurunun 19.77TL seviyesini aşmış durumda olduğunu hatırlatan Özsoy, öngörüsünü paylaştı.

    Özsoy, “Yılın ikinci yarısında kurda ani hızlı yükselişlerin meydana gelmesi sürpriz olmayacaktır diye düşünüyorum” dedi.

    “KURDA ANİ BİR YÜKSELİŞİN MEYDANA GELMESİNE İLİŞKİN DEDİKODULAR ARTARAK DEVAM EDİYOR”

    Finans Uzmanı ve Ekonomist Murat Özsoy, yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı:

    “TL’nin ABD doları ve Euro karşısındaki durumuna dair piyasada ve özellikle reel kesimde en çok tercih edilen iki unsur olur. Birincisi istikrarın sağlanabilmiş olması. İkincisi ise kurda ani bir yükselişin meydana gelmesi konusunda tedirginliğin olmaması. Bu iki unsurdan ikincisinin henüz sağlanamadığı gün gibi ortada. Sebebi ise kurda ani bir yükselişin meydana gelmesine ilişkin dedikodular artarak devam ediyor.

    “BİRİNCİ UNSUR SANKİ SAĞLANMIŞ GİBİ GÖRÜLÜYOR İLK ETAPTA”

    Kurda istikrarın sağlanıp sağlanmadığına dair bakılması gereken gösterge, kurdaki en düşük seviye ve en yüksek seviye arasındaki değişim oranıdır. Dolar/TL kurunda bu yıl içinde en düşük ve en yüksek seviyeler arasındaki fark şu anda yüzde 2 seviyelerinde. Dolayısıyla birinci unsur sanki sağlanmış gibi görülüyor ilk etapta. Geçmişe baktığımızda ise dolar/TL kurundaki en düşük ve en yüksek seviyeler arasındaki değişimler; 2022’de yüzde 50, 2021 yılında yüzde 160, 2020 yılında yüzde 45, 2019 yılında yüzde 19.5, 2018 yılında yüzde 84, 2017 yılında ise yüzde 17 seviyelerinde gerçekleşmiş.

    “YIL SONU GELMEDEN ÇOK DAHA ÖNCELERİNDE ULAŞILACAĞINI ÖNGÖRÜYORUM”

    Bugün açıklanan TCMB piyasa katılımcıları anket sonucuna göre ise dolar/TL kurunun yıl sonundaki beklentisi 23.09TL. Bugün serbest piyasada dolar/TL kuru 19.77TL seviyesini aşmış durumda. Ben çok öncesindeki tahminlerimi, seçime 19.68TL ile gireriz diye açıklamıştım. Nitekim nerdeyse nokta atış öyle de oldu. Şimdi ise 23.09TL seviyesine yıl sonu gelmeden çok daha öncelerinde ulaşılacağını öngörüyorum.

    “KURDA ANİ HIZLI YÜKSELİŞLERİN MEYDANA GELMESİ SÜRPRİZ OLMAYACAKTIR DİYE DÜŞÜNÜYORUM”

    Yılın ilk yarısında dolar/TL kurunda en düşük ve en yüksek seviye arasındaki çok sınırlı değişimin yılın ikinci yarısında çok daha yüksek seviyelere çıkacağını ve eğer mevcut politikalarda bir değişim meydana gelmez ise ve ülkeye döviz girişi artmayarak cari açık problemi devam ederse yılın ikinci yarısında kurda ani hızlı yükselişlerin meydana gelmesi sürpriz olmayacaktır diye düşünüyorum.”

  • TCMB: RESMİ REZERV VARLIKLARI NİSANDA YÜZDE 6,2 GERİLEDİ

    TCMB: RESMİ REZERV VARLIKLARI NİSANDA YÜZDE 6,2 GERİLEDİ

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCM) verilerine göre, resmi rezerv varlıkları nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 6,2 gerileyerek 114,9 milyar dolar oldu.

    Merkez Bankası, nisan ayına ilişkin Uluslararası Rezervler ve Döviz Likiditesi Gelişmeleri’ni yayınladı. Buna göre, resmi rezerv varlıkları, bir önceki aya göre yüzde 6,2 azalarak 114,9 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde alt kalemler itibarıyla, döviz varlıkları bir önceki aya göre yüzde 2,9 azalarak 60,9 milyar ABD doları, altın cinsinden rezerv varlıkları ise yüzde 11,0 azalarak 46,4 milyar ABD doları oldu.

    NİSAN AYINDA 8,1 MİLYAR DOLAR FAİZ ÖDENDİ

    Vadesine 1 yıl veya daha az kalmış Merkezi Yönetim ve Merkez Bankası’nın önceden belirlenmiş döviz çıkışları (döviz kredileri, menkul kıymetler ve mevduat işlemlerinden doğan yükümlülükler) bir önceki aya göre yüzde 9,4 artarak yaklaşık 44,9 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Bu tutarın yaklaşık 36,8 milyar ABD doları ana para, 8,1 milyar ABD doları faizden oluştu.

    Merkez Bankası’nın yurt içi ve yurt dışı yerleşik bankalarla yaptığı finansal türev işlemlerinden kaynaklanan net döviz ve altın yükümlülüklerinin de yaklaşık 59 milyar ABD doları olduğu belirtildi. Bu söz konusu tutarın 26,8 milyar ABD doları bir ay vadeli olduğu bildirildi.

    YIL SONU CARİ AÇIK BEKLENTİSİ DE YÜKSELDİ  

    Öte yandan Merkez Bankası, reel ve finansal sektör temsilcileri ile profesyonellerden oluşan 39 katılımcıyla gerçekleştirdiği mayıs ayına ilişkin Piyasa Katılımcıları Anketi yayınlandı. Buna göre, geçen ay yüzde 2,46 olan mayıs ayı TÜFE artışı beklentisi, bu anket döneminde yüzde 2,41’e geriledi. Cari yıl sonu TÜFE’deki artış beklentisi de yüzde 37,17 oldu. TÜFE’de artış beklentileri 12 ay sonrası için yüzde 31,02’den 29,84’e düşerken, 24 ay sonrası için yüzde 17,54’ten 17,74’e yükseldi.

    Katılımcıların yıl sonu dolar/TL beklentisi 23,09 oldu. 12 ay sonrası dolar/TL beklentisi 24,08’den 24,61’e çıktı.

    Bir önceki anket döneminde 37,75 milyar dolar olan yıl sonu cari işlemler açığı beklentisi de bu dönemde 38,4 milyar dolara yükseldi. 

  • MERKEZ BANKASI BAŞKANI KAVCIOĞLU: “LİRALAŞMA STRATEJİSİ’Nİ UYGULAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

    MERKEZ BANKASI BAŞKANI KAVCIOĞLU: “LİRALAŞMA STRATEJİSİ’Nİ UYGULAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’nin tüm unsurlarıyla uygulamaya devam edeceğini açıkladı.

    TCMB, finansal istikrar raporunu bugün yayınladı. Raporda, Liralaşma Stratejisi çerçevesinde alınan kararlar ve uygulamalar ile kamu, hane halkı, reel sektör ve banka bilançolarındaki TL’nin ağırlığının artmaya devam ettiği belirtildi.

    Raporun giriş bölümünde değerlendirmelerde bulunan Kavcıoğlu, “Liralaşma Stratejimiz çerçevesinde 2022 yılı başından itibaren attığımız tüm adımlar kalıcı fiyat istikrarını finansal istikrarla bir arada sağlayacak bir perspektifle oluşturulmaktadır. Bu kapsamda, finansal sistemde Türk lirasının payını kalıcı şekilde arttırmaya ve yurt içinde tüm yatırım ve ticaret işlemlerinin Türk lirası etrafında şekillenmesini temin etmeye yönelik politikalar uygulanmaktadır. Nitekim attığımız adımlar sonuçlarını vermeye başlamıştır” dedi.

    Kavcıoğlu, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

    “KOBİ’LERİN TOPLAM KREDİLERDEKİ PAYI ARTTI: Bilançolarda yaşanan liralaşma ile reel sektör firmalarının yabancı para pozisyon dengesi iyileşirken, hane halkının finansal varlık kompozisyonunda Türk lirasının payı önemli ölçüde artmaktadır. Bu sayede firmaların ve hane halkının finansal dayanıklılık göstergeleri güçlü kalmaya devam etmektedir. Hayata geçirilen hedefli kredi politikaları ile kredi kompozisyonu hedeflenen yönde değişmiş ve net ihracatçı firmalar ile KOBİ’lerin toplam kredilerdeki payı artmıştır. TL kredi faizlerinin para politikası faizlerine yakınsaması sağlanarak firmaların finansmana erişimi desteklenmiş ve firmaların finansman maliyeti kanalıyla parasal aktarımın etkinliği güçlendirilmiştir.

    BANKALAR YASAL SINIRLARIN ÜZERİNDEKİ SERMAYE YETERLİLİK ORANLARINI KORUYOR: Bankacılık sektörünün aktif kalitesindeki iyileşme tüm kredi türlerinde ve kredi riski göstergelerinde gözlenmektedir. Sektörün mevduat ağırlıklı fonlama kompozisyonunun yanı sıra güçlü likidite tamponları da olası likidite şoklarına karşı dayanıklılığını desteklemektedir. Bankalar yasal sınırların üzerindeki sermaye yeterlilik oranlarını korumaktadır.

    TCMB FİYAT İSTİKRARININ SÜRDÜRÜLEBİLRİ OLMASI İÇİN LİRALAŞMA STRATEJİSİNİ SÜRDÜRECEK: TCMB, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’ni tüm unsurlarıyla uygulamaya devam edecektir. Politika faizi, hedefli kredi ve likidite politikaları ile üretim ve cari fazla kapasitesindeki gelişim süreci desteklenecektir. Arz kapasitesini artıracak finansal koşullar ile cari denge kalıcı fiyat istikrarıyla uyumlu bir yapıya kavuşturulacaktır. Liralaşma adımları ve çeşitlendirilmiş rezerv yönetimi ile de finansal istikrarın Türk lirası odaklı olarak tesis edilmesine katkı sağlamaya devam edilecektir.

    LİRALAŞMA STRATEJİSİ FİNANSAL İSTİKRARA KATKI SAĞLADI: Liralaşma Stratejisi’nin ekonomimizin dayanıklılığını artırarak finansal istikrara sağladığı katkı asrın felaketi olan 6 Şubat tarihli Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaralarının hızla sarıldığı süreçte daha da belirgin hale gelmiştir. Bu vesileyle deprem felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı tekrar rahmetle anıyor; deprem sonrası milletçe gösterdiğimiz yardımlaşma ve dayanışma ruhunun artarak devam etmesini temenni ediyorum. Finansal istikrara ilişkin güncel durum ve görünümle birlikte yurt içi ve yurt dışı makroekonomik gelişmelere yer verdiğimiz Finansal İstikrar Raporumuzun 36’ncı sayısının tüm okuyucular için faydalı olmasını dilerim.”

    TL’NİN AĞIRLIĞI ARTMAYA DEVAM EDİYOR

    Finansal İstikrar Raporu’nda özet bilgiler verildi:

    “- Hane halkı borçluluğu kaynaklı düşük risk seviyesi korunmaktadır.
    Reel sektörün borç/varlık oranı ile döviz açık pozisyonundaki iyileşme sürmektedir.

    – Hedefli kredi politikaları sonrasında TL ticari kredilerde KOBİ, ihracat ve yatırım kredilerinin payı artarken, KOBİ’lerin ve ihracatçı firmaların finansmana erişimi güçlenmektedir.

    – Bankacılık sektörünün aktif kalitesindeki iyileşme tüm kredi riski göstergelerine yayılmaktadır.

    – Bankalar likidite şoklarına karşı yeterli ve güçlü likidite tamponlarına sahiptir.

    – Bankaların uluslararası piyasalardan borçlanma potansiyeli yüksek olup, dış borçlar ihtiyaçlar nispetinde yenilenmektedir.

    – Bankalar yasal oranlar dahilinde ve sınırlı düzeyde yabancı para pozisyonu taşımaktadır.

    – Yasal oranların oldukça üzerinde tutulan sermaye tamponları sayesinde bankacılık sektörü olası risklere karşı güçlü konumunu sürdürmektedir.”