Kategori: Ekonomi

Rekabet Kurumu, Türkiye’nin en çok ürün satan e-ticaret şirketleri Amazon, Hepsiburada ve Trendyol hakkında başlattığı soruşturmanın kapsamını genişleterek, tüm e ticaret şirketlerini mercek altına aldı.

Rekabet Kurumu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamaya göre, D-Market Elektronik Hizmetler ve Ticaret AŞ (Hepsiburada), DSM Grup Danışmanlık İletişim ve Satış Ticaret AŞ (Trendyol) ve Amazon Turkey Perakende Hizmetleri Limited Şirketi hakkında soruşturma açıldı.

Rekabet Kurumu’nun açıklamasında, konuya ilişkin yapılan açıklamada, “Ön araştırmada elde edilen bilgi, belge ve yapılan tespitleri 19.10.2023 tarihli toplantısında müzakere eden Rekabet Kurulu, bulguları ciddi ve yeterli bularak; otomatik fiyatlandırma mekanizması uygulayan D-Market Elektronik Hizmetler ve Ticaret AŞ, DSM Grup Danışmanlık İletişim ve Satış Ticaret AŞ ve Amazon Turkey Perakende Hizmetleri Limited Şirketi hakkında soruşturma açılmasına, 23-49/940-M sayı ile karar vermiştir” denildi.

VATANDAŞ ŞİKAYET ETTİ

Bir şikayet üzerine başlatılan soruşturmanın detayları ise şöyle:

”Ünlü bir markanın ürünü Hepsiburada e-ticaret şirketinde kampanyalı olarak satışa sunuldu. Ancak markanın belirttiği kampanyalı fiyatla, satışa sunulan fiyat arasında fark olunca vatandaş şikayette bulundu. Ticaret Bakanlığı bunun üzerine Rekabet Kurumu’na konunun incelenmesi talimatını verdi.

TÜM FİRMALARA GENEL İNCELEME

Üst düzey yetkililerin verdiği bilgiye göre, inceleme şikayet ile başlayıp genel bir soruşturmaya dönüştü. Herhangi bir firma gözetmeksizin tüm e-ticaret şirketlerine yönelik geniş kapsamlı bir çalışma başlatıldı.

Limak Şirketler Grubu, Turks & Caicos Adaları Havalimanları Otoritesi’nin ülkenin en büyük havalimanı olan Howard Hamilton Uluslararası Havalimanı için düzenlediği ihaleye yeterlilik başvurusu yaptı. Yılda 2 milyondan fazla yolcu ağırlaması beklenen havalimanının ihalesi için ön yeterlilik şartlarını sağlayan şirketler, 2024 yılının ilk çeyreğinde teklif verecek. 

Son dönemde, halihazırda işlettiği Kosova ve Senegal uluslararası havalimanlarının yanı sıra birçok ülkede havacılık faaliyetlerini sürdüren Limak Şirketler Grubu, yeni stratejik adımlar atıyor. Ulusal ve uluslararası alanda pek çok projeye imza atan Grup, son olarak Turks & Caicos Adaları Havalimanları Otoritesi’nin ülkenin en büyük ve tek uluslararası terminali olan Howard Hamilton Uluslararası Havalimanı (HHIA) için düzenlediği ihaleye yeterlilik başvurusu yaptı. 

TEKLİFLER 2024’ÜN İLK ÇEYREĞİNDE 

Dünyanın önemli turizm destinasyonlarından Karayipler’in en büyük turizm merkezlerinden biri olan Turks & Caicos Adaları’nda yapılacak projeyle dünyanın önde gelen inşaat şirketleri de ilgileniyor. Havalimanının renovasyonu ve genişletilmesini kapsayan projenin ihalesinde ön yeterlilik şartlarını sağlayan şirketler, 2024’ün ilk çeyreğinde teklif verecek. ‘Yap-ilet-devret’ modeli ile hayata geçirilecek projede ihaleyi kazanan şirket, havalimanını 30 yıl işletecek. 

KAPASİTEYİ İKİYE KATLAYACAK 

Başta Kanada ve Amerikalı yüksek gelir grubundan turistler olmak üzere yılda 1 milyondan fazla yolcuya hizmet veren havalimanının, kapasite artırım çalışmaları sonrası 2 milyondan fazla yolcu ağırlaması hedefleniyor. Yapılacak yatırımlar arasında 4 yolcu köprülü 25 bin metrekare yeni terminal binası, çok katlı kapalı otopark ve 35 bin 600 metrekare alanda apron düzenlemesinin yanı sıra pist ve araç yollarının genişletilmesi yer alıyor. 

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Limak Şirketler Grubu Birleşme ve Satın Almalardan sorumlu Kurumsal Finansman Grup Başkanı Kerem Güzel, şunları kaydetti: 

“Stratejik sektörlerimiz arasında olan terminal ve havalimanı işletmeciliği alanında, uluslararası arenada bayrağımızı farklı coğrafyalara taşımaya devam edeceğiz. Uzakdoğu ve Güney Amerika, yakın dönemde ilgili olduğumuz pazarlar arasında. Özellikle büyüme potansiyeli yüksek ve de sektördeki bilgi ve tecrübemiz sayesinde operasyonel ve finansal açıdan verimliliğine katkıda bulunabileceğimiz havalimanlarını ileriki dönemlerde portföyümüze katmak için çalışacağız.” 

Turks & Caicos Adaları, Karayipler’de yer alan ve Britanya’ya bağlı olan yaklaşık 40 bin kişinin yaşadığı takım adalardan oluşuyor. Nüfusunun çoğunluğu Providanciales adasında bulunan ülkenin idari başkenti ise Grand Turk adası. İsmindeki ‘Turks’ ifadesini, adayı keşfeden İspanyolların adada yaygın bir kaktüs bitkisi üstündeki kırmızı çiçeğin şeklini Osmanlı’da yaygın kullanılan fese benzetmesiyle aldığı rivayet ediliyor.

ADVERTORİAL YAYIN

İlk Türkiye-Kolombiya ortak yapımı olan ‘Leylifer’ dizisi, uluslararası medya festivali olan MİPCANCUN’da yerini aldı. Âlim Yapım imzalı Leylifer dizisi, Avrupa prömiyerini geçen ekim ayında MIPCOM’da yapmıştı. 

Yapımcılığını Âlim Yapım’ın üstlendiği, dağıtım şirketi İntermedya ile Caracol Television arasında imzalanan ortak prodüksiyon anlaşmasının ilk içeriği olan Leylifer dizisinin özel gösterimini dün MIPCANSUN’da yapıldı. 

Âlim Yapım’ın yeni CEO’su Barış Kışlak, konuyla ilgili şunları söyledi: 

“Birçok insana dokunabilme ve farklı kültürler ile yakınlaşmayı hedef gören bir yapım şirketi olduğumuz için, Leylifer dizi modelinde başarılı olduğumuza inanıyorum. Leylifer’in başarısı bize yeni uluslararası iş ortaklıkları kurmamıza vesile oldu. Kültürler arası güzel bir köprü olan bu yakınlaşmanın devamında, Türk dizi endüstrisine ekonomik ve turizm anlamında katkıda bulunmaya devam etmiş olacağız.” 

Bir Türk’le evli olan Kolombiyalı bir kadının İstanbul’da yaşadığı trajediyi anlatan dizinin yönetmen koltuğunda Metin Balekoğlu ve Dilek Korkmaz oturuyor.

ADVERTORİAL YAYIN

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi’nin (BİSAM) araştırmasına göre, ekim ayı itibariyle dört kişilik bir aile için açlık sınırı 12 bin 928 liraya, yoksulluk sınırı ise 44 bin 718 liraya yükseldi.

BİSAM, ekim ayına ilişkin Açlık ve Yoksulluk Sınırı Dönem Raporu’nu yayınladı. Raporda, açlık ve yoksulluk sınırı hesabının, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) harcama gruplarına göre endeks rakamları, 2003 yıllı madde fiyatları ile İstanbul Halk Ekmek, zincir market internet fiyatları ve BİSAM Beslenme Kalıbı üzerinden yapıldığı belirtildi.

Buna göre, ekim ayı itibarıyla dört kişilik bir ailenin aylık mutfak harcamasını kapsayan açlık sınırı 12 bin 928 TL’ye; eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma ve ulaşım giderlerini de kapsayan yoksulluk sınırı ise 44 bin 718 TL’ye ulaştı.

“SAĞLIKLI VE DENGELİ BESLENMENİN GÜNLÜK MALİYETİ 430 LİRAYI AŞTI”

BİSAM’dan yapılan yazılı açıklamada, sağlıklı ve dengeli beslenmenin günlük maliyetinin 430 TL’yi aştığı belirtildi. Buna göre, yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 3 bin 538 TL oldu. Bu değer yetişkin bir kadın için 3 bin 387, 15-18 yaş bir genç için 3 bin 639, 4-6 yaş arası bir çocuk için 2 bin 365 TL oldu.

BİSAM’ın hesaplamasına göre günlük harcamalarda Eylül 2023’de en yüksek maliyet grubunu süt ve süt ürünleri grubu 138,16 liralık harcama gereksinimi ile oluşturuyor. Et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken minimum harcama tutarı ise 81.94 TL olarak öne çıktı.

Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı ise 89,38 liraya ulaşırken; ekmek için yapılması gereken harcama tutarı günlük 33,38 lira, katı yağ ve sıvı yağ ise 23,99 lira oldu. 

Sağlıklı beslenmek için her aile ferdinin alması gereken kalori miktarına göre yapılan hesaplamada, yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığının 2 bin 385 lira, kadın için 2 bin 276 lira, 15-18 yaş bir genç için 2 bin 471 lira, 4-6 yaş arası bir çocuk için bin 651 lira olduğu hesaplandı. Yani sağlıklı bir biçimde beslenmenin toplam aile bütçesine maliyeti sadece gıda için 8 bin 782 lira oldu. Eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma, ulaşım gibi giderlerle birlikte bir ailenin yapması gereken harcama tutarı 30 bin 379 liraya çıktı.

EN YÜKSEK MALİYET SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNDE

Günlük harcamalarda ekim 2023’de en yüksek maliyet grubunu süt ve süt ürünleri grubu 138,52 liralık harcama gereksinimiyle oluşturdu. Daha dar bir gruplandırmaya göre harcamalarda süt ve süt ürünlerinin payı yüzde 32,1 ile en yüksek paya sahiptir. Et, yumurta ve kuru baklagil grubunun payı yüzde 28,5 ile ikinci sıradadır. Sebze ve meyvenin harcamalar içindeki payı yüzde 20 oldu. Ekmek, makarna vb. içinse pay yüzde 10,4 olarak belirlendi. Diğer gıda harcamalarının toplam içindeki payıysa yüzde 8,5 olarak gerçekleşti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, eylül sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2022 yıl sonuna göre 1,4 milyar doları azalarak 157,2 milyar dolar oldu.

TCMB, eylül ayına ilişkin özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu gelişmelerini açıkladı. Buna göre, eylül sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2022 yıl sonuna göre 1,4 milyar dolar azalarak 157,2 milyar dolar oldu. Vadeye göre incelendiğinde, 2022 yıl sonuna göre, uzun vadeli kredi borcunun 1,8 milyar dolar azalarak 148,7 milyar dolar, kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 383 milyon dolar artarak 8,5 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği gözlendi.

BANKALARIN UZUN VADELİ YURT DIŞI KREDİ BORCU 1,3 MİLYAR DOLAR ARTTI

TCMB’nin özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borçlanmalarına ilişkin açıklamasında daha sonra şu veriler paylaşıldı:

“Borçluya göre dağılıma bakıldığında, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, bir önceki yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmalarının 1,3 milyar ABD doları arttığı, tahvil ihracı biçimindeki borçlanmalarının ise 98 milyon ABD doları azalışla 13,7 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleştiği gözlenmektedir. Aynı dönemde, bankacılık dışı finansal kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları 128 milyon ABD doları azalmış, tahvil stoku ise 1,2 milyar ABD doları azalarak 1,2 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. Söz konusu dönemde, finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmalarının 1,1 milyar ABD doları azaldığı, tahvil stokunun ise 523 milyon ABD doları azalarak 9,0 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleştiği gözlenmektedir. Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise, 2022 yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmaları 487 milyon ABD doları azalışla 4,5 milyar ABD doları; finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları ise 673 milyon ABD doları artışla 1,8 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşmiştir.

Alacaklıya göre dağılım incelendiğinde, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, eylül sonu itibarıyla tahvil hariç özel alacaklılara olan borç, bir önceki yıl sonuna göre 1,2 milyar ABD doları artarak 104,4 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir. Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise tahvil hariç özel alacaklılara olan borcun bir önceki yıl sonuna göre 49 milyon ABD doları artarak 7,6 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleştiği gözlenmektedir.

Döviz kompozisyonuna bakıldığında, 148,7 milyar ABD doları tutarındaki uzun vadeli kredi borcunun yüzde 59,5’inin ABD doları, yüzde 35,4’ünün euro, yüzde 2,2’sinin Türk lirası ve yüzde 2,9’unun ise diğer döviz cinslerinden oluştuğu ve 8,5 milyar ABD doları tutarındaki kısa vadeli kredi borcunun ise yüzde 37,8’inin ABD doları, yüzde 35,2’sinin euro, yüzde 20,7’sinin Türk lirası ve yüzde 6,3’ünün diğer döviz cinslerinden oluştuğu görülmektedir.

1 YIL İÇİNDE 44,9 MİLYAR DOLAR ANA PARA GERİ ÖDEMESİ YAPILMASI GEREKİYOR

Sektör dağılımı incelendiğinde, eylül sonu itibarıyla, 148,7 milyar ABD doları tutarındaki uzun vadeli toplam kredi borcunun yüzde 35,8’ini finansal kuruluşların, yüzde 64,2’sini ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturmuştur. Aynı dönemde, 8,5 milyar ABD doları tutarındaki kısa vadeli toplam kredi borcunun yüzde 73,4’ünü finansal kuruluşların, yüzde 26,6’sını ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturmuştur.
Özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, eylül sonu itibarıyla kalan vadeye göre incelendiğinde, 1 yıl içinde gerçekleştirilecek olan anapara geri ödemelerinin toplam 44,9 milyar ABD doları tutarında olduğu gözlenmektedir.”

Konut satışları gerilemeye devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelinde konut satış ekimde geçen yılın aynı ayına göre yüzde 8,7 azaldı. Konut satışları, ocak-ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14,3 geriledi.

TÜİK, ekim ayına ilişkin konut satış istatistiklerini açıkladı. Buna göre, Türkiye genelinde ekim ayında bir önceki aya göre 8 bin 895 daha az konut satıldı. Konut satışları, ekimde geçen yılın aynı ayına göre de yüzde 8,7 azalarak 93 bin 761 oldu. Konut satışlarında İstanbul 14 bin 941 konut satışı ve yüzde 15,9 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u 7 bin 394 konut satışı ve yüzde 7,9 pay ile Ankara, 5 bin 192 konut satışı ve yüzde 5,5 pay ile İzmir izledi. Konut satış sayısının en az olduğu iller sırasıyla 40 konut ile Hakkari, 43 konut ile Ardahan ve 80 konut ile Bayburt oldu.

KONUT SATIŞLARI OCAK-EKİM DÖNEMİNDE YÜZDE 14,3 AZALDI

Konut satışları ocak-ekim döneminde de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14,3 azalışla 993 bin 835 olarak gerçekleşti.

YÜKSEK FAİZLER KREDİLİ KONUT SATIŞINI İFADE EDEN İPOTEKLİ KONUT SATIŞINI YÜZDE 58 GERİLETTİ 

Yüksek kredi faizleri ipotekli konut satışlarında dramatik düşüşe neden oldu. TÜİK verilerine göre, Türkiye genelinde kredi kullanarak yapılan konut satışlarını ifade eden, ipotekli konut satışları ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 58 azalış göstererek 5 bin 577 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 5,9 olarak gerçekleşti. Ocak-ekim döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 31,2 azalışla 166 bin 461 oldu. 

YABANCILARA EKİM AYINDA 2 BİN 535 KONUT SATIŞI GERÇEKLEŞTİ

TÜİK verilerine göre, yabancılara yapılan konut satışları ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 52,9 azalarak 2 bin 535 oldu. Ekim ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 2,7 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı 931 konut satışı ile Antalya aldı. Antalya’yı sırasıyla 758 konut satışı ile İstanbul ve 294 konut satışı ile Mersin izledi. Yabancılara yapılan konut satışları ocak-ekim döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 44,4 azalarak 30 bin 599 oldu.

ÜLKE UYRUKLARINA GÖRE EN ÇOK KONUT SATIŞI RUSYA FEDERASYONU VATANDAŞLARINA YAPILDI

Ekim ayında Rusya Federasyonu vatandaşları Türkiye’den 713 konut satın aldı. Rusya Federasyonu vatandaşlarını sırasıyla 235 konut ile İran, 152 konut ile Almanya ve 138 konut ile Ukrayna vatandaşları izledi.

Pladis çatısı altında bulunan bisküvi markası McVitie’s, Acun Ilıcalı’nın sahibi olduğu Hull City futbol takımının forma sponsoru oldu. McVitie’s ile yapılan bu anlaşmanın, yeniden Premier Lig’e çıkma hedefindeki kulübe önemli katkı sağlaması ve Türkiye’nin uluslararası spor arenasındaki itibarını artırması bekleniyor.  

Yıldız Holding’in sahibi olduğu global atıştırmalık şirketi Pladis’in çatısı altında bulunan bisküvi markası McVitie’s, İngiltere futbolunun en eski kulüplerinden Hull City’nin forma sponsoru oldu. Yapılan anlaşmayla McVitie’s’in logosu 3 yıl süresince, “Kaplanlar” olarak bilinen Hull City oyuncularının hem resmi karşılaşma formalarında hem de antrenman formalarında bulunacak. Aynı zamanda kulübün sezon boyunca maçlarını oynayacağı MKM Stadyumu’nda ve sosyal medya kanallarında, tüm dünyada milyonlarca tüketicisi olan McVitie’s’in reklamları yer alacak. 

Eylül ayında başlayan bu iş birliği, Acun Ilıcalı’nın 2022 yılının ocak ayında Hull City’yi satın almasından bu yana kulübün yaptığı en büyük sponsorluk anlaşması olmasıyla özel bir öneme sahip. 1839’dan beri Birleşik Krallık’ın en sevilen bisküvilerini ve keklerini üreten McVitie’s’in desteği, Hull City’in yeniden Premier Lig’e yükselme hedefine katkı sunmuş olacak. Acun Ilıcalı’nın Hull City takımını satın alması İngiltere kamuoyunca büyük ilgi görmüş ve Türkiye’nin tanıtımına önemli katkı sağlamıştı. McVitie’s markasının takıma sponsor olmasıyla bu etkinin daha da artması bekleniyor. 

Anlaşmayla ilgili değerlendirmede bulunan Pladis Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, şu sözleri kaydetti: 

“Atıştırmalık grubumuzun çok uzun süredir Türkiye’de spora verdiği destek, 7’den 70’e herkesin takdirini kazanmış durumda. Öyle ki yıllar önce yürüttüğümüz Futbol Köyleri projemizde binlerce kız ve erkek çocuk yer aldı, bir kısmı bugünün gençleri olarak çeşitli takımlarda top koşturuyor. Türk milli takımlarına olan desteğimizin yanında farklı markalarımızla futbol ve basketbola önemli destekler veriyoruz. Bugün atıştırmalık ürünlerimiz tüm dünyada 4 milyar insana ulaşıyor. Türkiye’de üretilen bazı McVitie’s ürünleri yurt dışı pazarlara gönderilerek ülkemize ihracat geliri kazandırıyor. Globaldeki bu tecrübemizi spora olan desteğimize de taşımak istedik. İngiltere’de pazar lideri olan markamız McVitie’s ile Acun Ilıcalı’nın sahibi olduğu Hull City’e sponsor olarak da bu konuda önemli bir adım attık. İftihar ettiğimiz bu iş birliğiyle Türkiye’yi spor arenasında da en iyi şekilde temsil ediyoruz. İngiltere’nin en eski futbol kulüplerinden Hull City’nin ‘Kaplanlar’ı, artık dünyanın en köklü bisküvi markalarından McVitie’s ile bir arada anılıyor. Ülkemizi uluslararası düzeyde temsil eden iki Türk girişimci olarak bir nevi dayanışma olarak da görebileceğimiz bu işle Ada’da yaratacağımız sinerjinin Türkiye’nin global arenadaki gücüne de katkı sağlayacağına inanıyoruz.”

Hull City Başkanı Acun Ilıcalı ise McVitie’s’in sponsorluk desteğinin gelecek dönemde Türk şirketleri için önemli bir model oluşturacağının altını çizerek şunları söyledi: 

“Tıpkı benim gibi spora amatör bir ruhla bağlı olan Murat Ülker ile birbirimizi kısa süre önce tanımış olmamıza rağmen spora ve özellikle futbola karşı benzer yaklaşımlar içerisinde olduğumuzu fark ettik. Murat Ülker’i Hull City’nin bir maçına davet ettiğimde, sağ olsun beni kırmayıp geldi ve buradaki Türk bayraklarının da eşlik ettiği coşkulu atmosferi yakından görüp oldukça etkilendi. Murat Ülker’in McVitie’s, GODIVA, Jacob’s, JaffaCakes gibi yakından tanınan küresel markaları Pladis şirketi çatısı altında bir araya getirmesi İngiltere’de büyük yankı uyandırmıştı. 180 yıllık köklü marka McVitie’s’in Premier Lig ekipleri yerine Hull City’ye sponsor olması da ada basınında büyük ilgi gördü. Bu anlaşma ile Hull City’nin tekrar Premier Lig’e dönme hedefine artık bir adım daha yakınız. Sporun birleştirici gücüyle de ülkemizin itibarına uluslararası düzeyde katkı sağlayacağız. Bu vesileyle Hull City’e verdiği destekten ötürü Sayın Murat Ülker’e bir kez daha şahsım ve ülkem adına teşekkürlerimi sunuyorum.”

ADVERTORİAL YAYIN

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, eylül ayında sanayi sektöründeki ücretli çalışan sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,3 azaldı.

TÜİK, eylül ayına ilişkin ücretli çalışan istatistiklerini yayınladı. Buna göre, geçen yılın eylül ayında 14 milyon 926 bin 919 kişi olan sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı, bu yılın aynı ayında yüzde 3 artışla 15 milyon 374 bin 379 kişiye yükseldi.

TÜİK verilerine göre, eylül ayında sanayi sektöründeki ücretli çalışan sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,3 azaldı. Ücretli çalışan sayısı, inşaat sektöründe yüzde 12,8 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde ise 3,2 artış kaydetti.

Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı eylülde ağustosa kıyasla değişim göstermedi. Bu dönemde ücretli çalışan sayısı aylık olarak sanayi sektöründe yüzde 0,4, inşaatta yüzde 0,5 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde 0,1 yükseldi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, tarım ürünleri üretici endeksi (Tarım-ÜFE), ekim ayında yüzde 1,13 azaldı. Ekim ayında canlı hayvanlar ve mutfakların vazgeçilmesi hayvansal ürünlerde ise yüzde 3,11 artış gerçekleşti.

TÜİK, ekim ayına ilişkin Tarım-ÜFE’yi açıkladı. Buna göre, Tarım-ÜFE’de 2023 yılı ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 1,13 azalış, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 44,93, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 62,56 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 85,35 artış gerçekleşti.

CANLI HAYVAN VE HAYCVANSAL ÜRÜN FİYATLARI AYLIK YÜZDE 3,11 ARTTI

Sektörlerde bir önceki aya göre, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde fiyatlarda yüzde 1,31 azalış, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 1,56 ve balık ve diğer balıkçılık ürünlerinde yüzde 3,64 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre tek yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 4,32 ve çok yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 1,62 azalış, canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde ise yüzde 3,11 artış gerçekleşti.

ÜZÜM FİYATINDA YILLIK ARTIŞ YÜZDE 152,52 OLDU

Yıllık Tarım-ÜFE’ye göre 4 alt grup daha düşük, 10 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Yıllık artışın düşük olduğu alt gruplar sırasıyla, yüzde 13,71 ile lifli bitkiler ve yüzde 21,20 ile tahıllar (pirinç hariç), baklagiller ve yağlı tohumlar oldu. Buna karşılık, yıllık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, yüzde 168,05 ile yağlı meyveler ve yüzde 164,52 ile üzüm oldu. Bir önceki yılın aynı ayına göre azalış gösteren tek alt grup ise yüzde 19,08 ile turunçgiller oldu.

Aylık Tarım-ÜFE’ye göre 4 alt grup daha düşük, 10 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Bir önceki aya göre azalışın yüksek olduğu alt gruplar yüzde 8,04 ile sebze ve kavun-karpuz, kök ve yumrular ve yüzde 6,66 ile yumuşak çekirdekli meyveler ve sert çekirdekli meyveler oldu. Bir önceki aya göre artışın yüksek olduğu alt gruplar, yüzde 65,28 ile diğer ağaç ve çalı meyveleri ile sert kabuklu meyveler ve yüzde 35,65 ile yağlı meyveler oldu.

Ekim 2023’te, endekste kapsanan 92 maddeden, 35 maddenin ortalama fiyatında azalış, 44 maddenin ortalama fiyatında ise artış gerçekleşti. 

Türk Telekom, “İletişimle Sürdürülebilir Dönüşüm” başlığıyla 2022 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımladı. Türk Telekom Finans Genel Müdür Yardımcısı Kaan Aktan, “Yükselen sürdürülebilirlik performansımızla uluslararası endekslerde yer alıyoruz. Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma hedefiyle iklim riski yönetimine katkı sağlayan proje ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi. 

Türk Telekom, kaynakları verimli kullanarak Türkiye’ye değer katmaya devam ediyor. Sürdürülebilirlik ilkelerini iş stratejilerinin merkezine yerleştiren, iklim riski yönetimine katkıda bulunmak amacıyla çalışmalarını yürüten ve Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin (UNGC) 10 temel evrensel ilkesine uygun davranacağına dair taahhüt veren Türk Telekom, 2022 yılına ait Sürdürülebilirlik Raporu’nu “İletişimle Sürdürülebilir Dönüşüm” temasıyla yayımladı. 

Güneş enerjisi santralleri (GES), elektrikli araç şarj ağı hizmetlerinin yanında yapay zeka ve IoT teknolojileriyle akıllı şehircilik, elektrik ve sulamada da çözümler sunan Türk Telekom, akaryakıt tüketimi ve karbondioksit salımının azalmasını sağlıyor. 

“GES YATIRIMLARIMIZI HIZLANDIRIYORUZ” 

Raporla ilgili değerlendirmelerde bulunan Türk Telekom Finans Genel Müdür Yardımcısı Kaan Aktan, “Türk Telekom olarak, çevresel sürdürülebilirlik konusunda da öncü adımlar atıyor, gelecek nesillere yaşanabilir, daha yeşil bir dünya bırakma hedefiyle iklim riski yönetimine katkı sağlayan proje ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yükselen sürdürülebilirlik performansımızla Türkiye’nin yanı sıra uluslararası endekslerde de yer alıyoruz. Sürdürülebilirlik stratejimizi uluslararası standartlarda ve başarılı bir şekilde uygulamamızın bir sonucu olarak, Küresel e-Sürdürülebilirlik Girişimi GeSI’nin raporuna göre dünyada elektrik tüketimini azaltan sayılı operatörlerden biriyiz. 2023 için koyduğumuz güneş enerjisinden elde ettiğimiz üretim kapasitemizi yüzde 60 artırma hedefine 2022 yılında ulaştık. Karbon ayak izimizi azaltmak ve iklim değişikliklerinin sebep olduğu riskleri yönetmek adına GES yatırımlarımızı hızlandırıyoruz. Öncelikli yatırımlarımız arasına aldığımız GES kurulumları kapsamında şirketimize tahsis edilen kapasiteyi 405,8 MWe’ye çıkardık. E4 Şarj-Elektrikli Araç Şarj Ağı projemiz ile elektrikli araç kullanıcılarına her anlamda güvenli, çevreci ve jeneratörlerle beslenen kesintisiz şarj hizmeti sunmaya başladık. Tüm paydaşlarımızla sürdürülebilirlik temelli çalışmalar yapmak, bu doğrultuda yenilikçi ürünler geliştirmek ve paylaşmaya devam etmek öncelikli hedefimiz. Çevreye duyarlı, düşük karbon salımına sahip hizmet ve çözümlerle başta telekomünikasyon olmak üzere birçok sektöre ve ülkemizin 2053 Net Sıfır hedefine katkıda bulunuyoruz. Türk Telekom olarak yenilenebilir enerji kaynakları, elektrik ve enerji verimliliği, veri merkezleri, sürdürülebilir odaklı yatırımlar, akıllı çözümler gibi çok geniş bir perspektifte sürdürülebilirlik faaliyetlerimizi yürütmeye devam edeceğiz” diye konuştu. 

Çevre dostu amaçlarını geliştirmek doğrultusunda orta ve uzun vadeli sürdürülebilirlik hedeflerini Bilim Temelli Hedefler Girişimi (SBTi) ile uyumlu hale getirmek üzere çalışan Türk Telekom, sürdürülebilirlik yaklaşımını günlük operasyonların yanı sıra tüm kurumsal stratejilerine entegre ediyor. Türk Telekom, oluşturduğu sürdürülebilirlik politikası ile bu doğrultudaki odak alanlarını da “Güvene Duyarlı İş Yapma Odağı, İnsana Değer Odağı, Topluma Katkı Odağı, İklim Değişikliği ve Çevre Odağı ve Müşteri Odağı” olarak tanımlıyor. Sürdürülebilirlik stratejisini belirlemek, bu alandaki çalışmaları daha etkin bir şekilde yürütmek, sürdürülebilirlik yaklaşımının tüm iş süreçlerine entegrasyonunu sağlamak, hedeflere yönelik çalışmaları hayata geçirmek gibi süreçler için kurumun üst yönetiminin öncülüğündeki ve koordinasyonundaki Sürdürülebilirlik Komitesi’ni oluşturan Türk Telekom, yüksek teknoloji birikimini hayatın tüm alanlarında faydaya dönüştürme vizyonuyla faaliyetlerini sürdürüyor.

ADVERTORİAL YAYIN