Kategori: Ekonomi

  • TCMB: RESESYON İHTİMALİ ARTMAKTADIR

    TCMB: RESESYON İHTİMALİ ARTMAKTADIR

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politika Kurulu’nun (PPK) politika faizini yüzde 14’te sabit tuttuğu karara ilişkin açıklamada, “Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyon ihtimali artmaktadır. Enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığı cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır” değerlendirmesi yapıldı.

    Merkez Bankası PPK’nın üst üste yedinci kez politika faizini 14’te sabit tutma kararı verdiği toplantıya ilişkin açıklamada, kredilere ilişkin yeni önlem sinyali de verildi.

    TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu ve üyeler Taha Çakmak, Mustafa Duman, Elif Haykır Hobikoğlu, Emrah Şener, Yusuf Tuna’nın katıldığı PPK toplantısına ilişkin açıklamada şu değerlendirmeler yapıldı:

    “RESESYON İHTİMALİ ARTMAKTADIR: Etkisi artarak sürmekte olan jeopolitik riskler olumsuz yönde etkisini sürdürmeye devam etmiş, dünyada iktisadi faaliyetin daha da zayıflamasına sebep olmuştur. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyon ihtimali artmaktadır. Küresel gıda güvenliğindeki ticaret yasakları ile artan belirsizlikler, emtia fiyatlarındaki yüksek ve oynak seyir ile temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının sürmesi uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artmasına yol açmaktadır.

    ULUSLARARASI FİNANSAL PİYASALARDA ENFLASYONDA GÖRÜLEN YÜKSELİŞ BEKLENENDEN UZUN SÜREBİLİR: Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin çeşitlenerek arttığı gözlenmektedir.

    RESESYONA GİRME OLASILIĞI CARİ DENGE ÜZERİNDEKİ RİSKLERİ CANLI TUTUYOR: Yılın başındaki güçlü büyüme dış talebin de olumlu etkisiyle ikinci çeyrekte de sürmüştür. İstihdam kazanımları benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, cari işlemler dengesinde turizm kaynaklı güçlü iyileşme devam etmektedir. Bunun yanında, enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığı cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. İvmesini kaybettiği gözlenmekle birlikte, kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Kurul, güçlendirdiği makroihtiyati politika setini kararlılıkla uygulayarak gerekmesi durumunda ilave tedbirleri uygulamaya alacaktır.

    GÜÇLÜ NEGATİF ARZ ŞOKLARI ETKİLİ OLMAYA DEVAM EDİYOR: Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışları, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir. Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir.

    ORTA VADELİ YÜZDE 5 HEDEFİNE ULAŞINCAYA KADAR ELDEKİ TÜM ARAÇLAR KULLANILACAK: TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.”

     

  • Avrupa Merkez Bankası 11 yıl sonra ilk kez faiz artırdı

    Avrupa Merkez Bankası 11 yıl sonra ilk kez faiz artırdı

    ECB tarafından yapılan son açıklamaya göre, bankanın üç temel politika faizini 50 baz puan artırdığı ifade edildi. Ekonomistler faizlerin 25 puan artırılacağını öngörüyordu.

    Açıklamada, bankanın refinansman faizinin yüzde 0,00’dan yüzde 0,50’ye, bankaların merkez bankasında tuttukları mevduat için ödenen faiz oranının yüzde -0,50’den yüzde 0,00’a, marjinal faiz oranının ise yüzde 0,25’ten yüzde 0,75’ye yükseltildiği belirtildi.

    ECB, beklentinin üzerindeki faiz artırımı kararıyla negatif faiz döneminin bitmesine neden oldu.

    Banka bu adımla birlikte, 2011 yılının Temmuz ayından bu yana ilk kez faiz artırılmış oldu.

    ECB karar metninde, “Gelecek toplantılarda faiz oranlarının daha da normalleşmesi olası” ifadesini kullandı.

    Bankanın para politikasının efektif bir şekilde uygulanabilmesi ve Avro Bölgesi’nde ekonomilerdeki farklı hızdaki toparlanma nedeniyle TPI’nın (Geçiş dönemi koruma enstrümanı) gerekli bir araç olduğu kaydedilerek, para politikası normalleşmesinde TPI’nın, Avro Bölgesi’nde oynaklığın artmaması için kullanılacağı söylendi.

  • ÖZELLEŞTİRME KAPSAMINDAKİ 17 TAŞINMAZIN SATIŞI VE İMAR PLANI DEĞİŞİKLİKLERİ ONAYLANDI

    ÖZELLEŞTİRME KAPSAMINDAKİ 17 TAŞINMAZIN SATIŞI VE İMAR PLANI DEĞİŞİKLİKLERİ ONAYLANDI

    Özelleştirme kapsamındaki 17 taşınmazın satışı ve imar planı değişiklikleri onaylandı. Konuya ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzalı kararlar, Resmi Gazete’de yayınlandı.

    Ankara, Bursa, Antalya, İzmir, Edirne, Erzurum, İstanbul, Kırıkkale, Muğla ve Yalova’da bulunan toplam 17 taşınmazın satışı ve buna ilişkin imar değişiklikleriyle ilgili kararlar Resmi Gazete’de yayınlandı.

    Buna göre, Elektrik Üretim AŞ adına kayıtlı Girlevik II-Mercan Hidroelektrik Santrali ile bu santral tarafından kullanılan taşınmazların işletme hakkının, 135 milyon 500 bin lira bedelle en yüksek teklifi veren Tayfurlar Enerji Elektrik Üretim Anonim Şirketi’ne verilmesi uygun bulundu.

    Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ adına kayıtlı, Bursa’nın Karacabey ve İnegöl ilçelerinde, Maliye Hazinesi adına kayıtlı Erzurum’un Palandöken ilçesinde, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve Maliye Hazinesi adına kayıtlı İzmir’in Menderes ilçesinde, Maliye Hazinesi adına kayıtlı İzmir’in Bornova ilçesinde, Maliye Hazinesi adına kayıtlı Ankara’nın Çankaya ilçesindeki bazı parsel ve taşınmazlara yönelik Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nca hazırlanan imar planı değişiklikleri onaylandı.

    İHALE KOMİSYONU 10 İLDEKİ TAŞINMAZLARIN SATIŞINI UYGUN BULDU

    Ankara, Bursa, Antalya, İzmir, Edirne, Erzurum, İstanbul, Kırıkkale, Muğla ve Yalova’da bazı taşınmazların satış yöntemiyle özelleştirilmesinde, en yüksek teklifi verenlere satışına ilişkin ihale komisyonu kararları uygun bulundu.

     

     

     

     

  • Emeklileri sevindirecek haber! Bankaların vereceği ücret arttı! Hangi banka ne kadar emekli promosyonu veriyor?

    Emeklileri sevindirecek haber! Bankaların vereceği ücret arttı! Hangi banka ne kadar emekli promosyonu veriyor?

    Yeni emekli olanlara, maaşlarını taşıdıkları bankalarca verilen 3 yıllık nakit promosyon tutarları artmaya devam ediyor. Bankalar adeta birbirleriyle yarışıyorlar. Normal şartlar altında taban fiyat olarak maaşı 1.500 TL’ye kadar olan emeklilere 500 TL, 1.500-2 bin 500 TL arasında olana 625 TL, 2 bin 500 TL üstü olana da 750 TL promosyon ödemesi yapılıyor.

    Özel bankaların birçoğu 1.500 TL’ye kadar olan emekliye 3 bin 500 TL, 1.500-2 bin 500 TL arası alanlara 4 bin 250 TL ve 2 bin 500 TL ve üzerine ise 5 bin 550 TL nakit promosyon bedeli ödüyor. Üstelik bunlara ek kampanyalar da eklenince toplam promosyon tutarı 6 bin lirayı aşıyor.

    GÜNCELLEME İLE YARARLANILABİLİYOR

    Emeklilerin yeni kampanyadan faydalanmak için bankaya ‘güncelleme’ talebiyle başvurmaları gerekiyor. Bu durumda banka, daha önce yaptığı promosyon ödemesini yeni ödemeden düşerek yeni bir rakam belirleniyor.

    EMEKLİ MAAŞI NASIL TAŞINIR? 

    3 yıllık taahhüt süresi dolan emekliler ve yeni emekli olanlar, istedikleri bankalara başvuru yaparak promosyon alma haklarından yararlanabiliyorlar. Bu arada daha iyi bir avantaj çıkarsa 3 yılın dolması da gerekmiyor. Emekli istediği an banka değiştirebilir.

    HANGİ BANKADA NE KADAR ÖDEME VERİYOR?

    Hemen hesap açılıyor. İşlemler, bankaların şubelerinde veya e-Devlet üzerinden yapılabiliyor. Emekli mevcut bankada kaldığı sürenin promosyonunu alıyor, kalanını iade ediyor. Yeni geçtiği bankadan da promosyonu peşin olarak alıyor.

    İş Bankası: 

    Mevcut maaşını İş Bankası’ndan almakta olan, ilk emekli maaş ödemesi için İş Bankası’nı tercih eden veya mevcut emekli maaşını 27 Haziran- 30 Eylül 2022 tarihleri arasında geçerli kampanya çerçevesinde bankaya taşıyanlar 5 bin TL’ye varan promosyon ödemesinden faydalanabiliyor. Üstelik emekli tanıdığını getiren İş Bankası müşterilerine, 500 TL’ye varan Pazarama MaxiPuan veriliyor.

    Garanti BBVA: 

    Emekli maaşını bankaya taşıyanlar 5 bin TL’ye varan cazip ‘nakit promosyon’ fırsatından yararlanabiliyor. Garanti BBVA, 1.500 TL’ye kadar emekli maaşı alanlara 3 bin 500 TL, 1.500 TL-2 bin 500 TL arasında emekli maaşı alanlara 4 bin 250 TL, 2 bin 500 TL ve üstünde maaş alan emeklilere ise 5 bin TL nakit promosyon ödemesi yapıyor. Banka ayrıca tüm müşterilerinin yararlanabildiği ‘yakınını getir’ kampanyasıyla maaşını taşımaya davet edilen her bir emekli yakını için 250 TL ilave ödeme yapıyor.

    Türk Ekonomi Bankası (TEB): 

    Emekli maaşını 36 ay boyunca TEB’den almayı taahhüt eden ve taahhüt süresi boyunca en az iki adet otomatik fatura ödeme talimatı bulunduran emekli maaş müşterileri 5 bin 500 TL’ye varan nakit promosyon kampanyasından faydalanabilecek. Ayrıca TEB’e davet ettikleri ve maaşını TEB’e taşıyan her bir emekli maaş müşterisi yakınları için de 250 TL, toplamda 500 TL’ye varan nakit ödül kazanabilecekler.

    ING Türkiye: 

    Emekli maaşını ING’ye taşıyanlar 1 aylık toplam gelir tutarları; 1.500 TL’ye kadar ise 3 bin 500 TL, 1.500 TL-2 bin 500 TL arası ise 4 bin 250 TL ve 2 bin 500 TL ve üzeri ise 5 bin TL nakit promosyon almaya hak kazanıyor. Emekli maaşını taşıyanlar ayrıca 5 emekli arkadaşını daha ING’li yaptığı taktirde, ek olarak 1.250 TL’ye varan promosyon kazanıyor. Böylelikle emekliler toplamda 6 bin 250 TL’ye varan promosyon kazanma fırsatını elde ediyor. Kampanyadan 7 Temmuz- 31 Ağustos arasında nakit promosyon alan müşteriler faydalanıyor.

    Yapı Kredi: 

    Bankayı tercih eden emekliler, 5 bin 250 TL’ye varan nakit promosyon fırsatı kampanyasından 31 Temmuz’a kadar yararlanabiliyor. Emekliler bir aylık net gelir 1.500 TL’ye kadarsa 3 bin 500 TL, 1.500 TL-2 bin 499 TL arasındaysa 4 bin 250 TL, 2 bin 500 TL ve üzerindeyse 5 bin TL nakit promosyon kazanıyor. Ayrıca maaşını Yapı Kredi’ye taşıyanlar, 60 gün içinde iki yeni fatura ödeme talimatı vermeleri durumunda maaş baremi bağımsız 100 TL ek nakit ödül kazanma fırsatı yakalıyor. Ayrıca emekli yakınlarının emekli maaşlarının bankaya taşınmasını sağlayanlar, her bir kişi için 250 TL, toplamda ise 2 bin 500 TL’ye varan nakit ödül kazanabiliyor.

    Türkiye Finans: 

    Türkiye Finans Katılım Bankası, emekli maaşını bankaya taşıyanlara 3 bin 500 TL’ye varan tutarda promosyonun yanı sıra emekli maaş müşterisinin referans olacağı her bir emekli tanıdıkları için 250 TL ve toplamda 2 bin 500 TL’ye varan nakit ödül fırsatı sunuyor. Kampanya 31 Temmuz’a kadar devam edecek.

    Akbank: 

    SSK, Bağkur veya Emekli Sandığı’ndan aldığı emekli maaşını 1 Temmuz- 31 Temmuz tarihleri arasında Akbank’a taşıyan müşterilere 3 bin 500 TL’ye varan promosyon sunuyor. Ayrıca maaş yatmadan 2 gün önce yüzde sıfır faizle para çekme avantajı sağlıyor.

    QNB Finansbank: 

    Banka emeklilere 5 bin TL’ye varan promosyon veriyor. Ayrıca banka emekli müşterilerine yurtiçi diğer tüm banka ATM’lerinden ayda iki kere ücretsiz para çekme hakkı da sunuyor.

    Şekerbank: 

    Emekli maaşını bankaya taşıyanlara 2 bin TL’ye varan promosyon sağlıyor. Banka ayrıca emekli müşterilerine, avantajlı faiz oranıyla 3 ay ötelemeli kredi kullanım fırsatı ve eve teslim maaş uygulaması sunuyor.

  • Cumhurbaşkanı Kararı ile gecikme zammı oranı artırıldı

    Cumhurbaşkanı Kararı ile gecikme zammı oranı artırıldı

    Resmi Gazete’de 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Yasası’nın 51 maddesinde yer alan gecikme zammının her ay için yüzde 2,5 olarak uygulanmasına ilişkin 5801 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı yayımlanarak yürürlüğe girdi.

    Gecikme zammı oranı 1947 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı uyarınca 30.12.2019’dan beri yüzde 1,6 olarak uygulanıyordu.

    Gecikme zammı oranları 2019 yılında 3 kez değiştirilmişti.

    1 Temmuz’da yüzde 2,5 belirlenmiş; 3 Ekim’de yüzde 2’ye, 30 Aralık’ta yüzde 1,6’ya düşürülmüştü.

  • Merkez Bankası faizi yine pas geçti

    Merkez Bankası faizi yine pas geçti

    Piyasaların ve vatandaşların merakla beklediği faiz kararı açıklandı. Merkez Bankası temmuz ayı faiz kararını açıkladı.

    Temmuz ayı toplantısını yapan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, politika faizini yüzde 14’te sabit kalmasında karar kıldı.

    Ekonomistler faizin yüzde 14’te sabit kalacağını öngörüyordu.

    Kuruldan karara ilişkin yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

    “Etkisi artarak sürmekte olan jeopolitik riskler olumsuz yönde etkisini sürdürmeye devam etmiş, dünyada iktisadi faaliyetin daha da zayıflamasına sebep olmuştur. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyon ihtimali artmaktadır. Küresel gıda güvenliğindeki ticaret yasakları ile artan belirsizlikler, emtia fiyatlarındaki yüksek ve oynak seyir ile temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının sürmesi uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artmasına yol açmaktadır.

    YAKINDAN İZLENMEKTEDİR

    Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin çeşitlenerek arttığı gözlenmektedir.

    İLAVE TEDBİRLER MASADA

    Yılın başındaki güçlü büyüme dış talebin de olumlu etkisiyle ikinci çeyrekte de sürmüştür. İstihdam kazanımları benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, cari işlemler dengesinde turizm kaynaklı güçlü iyileşme devam etmektedir. Bunun yanında, enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığı cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. İvmesini kaybettiği gözlenmekle birlikte, kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Kurul, güçlendirdiği makroihtiyati politika setini kararlılıkla uygulayarak gerekmesi durumunda ilave tedbirleri uygulamaya alacaktır.

    “DEZENFLASYONİST SÜRECİN BAŞLAYAĞI ÖNGÖRÜLÜYOR”

    Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışları, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.

    Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir.

    “TÜM ARAÇLAR LİRALAŞMA STRATEJİSİNDE KULLANILACAK”

    TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.”

  • MERKEZ BANKASI, POLİTİKA FAİZİNİ YEDİNCİ KEZ YÜZDE 14’TE SABİT TUTTU

    MERKEZ BANKASI, POLİTİKA FAİZİNİ YEDİNCİ KEZ YÜZDE 14’TE SABİT TUTTU

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ekonomistlerin beklentisi yönünde, politika faizini yüzde 14’te sabit bıraktı. Merkez Bankası son 6 kararında politika faizini yüzde 14’te sabit tutmuştu.

    Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplandı. PPK, politika faizini yüzde 14 seviyesinde sabit bıraktı.

    TCMB, geçen yılın son 4 toplantısında faizde toplam 500 baz puan indirime gittikten sonra, bu yılın ilk 6 toplantısında bir değişiklik yapmamıştı. Bugün yapılan 7’nci toplantıda da politika faizinde değişiklik yapılmayarak yüzde 14’te sabit tutuldu.

    PPK kararının alındığı dakikalarda dolar 17,68 TL; euro ise 18,02 TL seviyesinde işlem görüyor.

  • Merkez Bankası faiz kararını açıkladı

    Merkez Bankası faiz kararını açıkladı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplandı.

    Yılın 7’nci faiz kararını açıklayan Para Politikası Kurulu, politika faizini değiştirmeyerek yüzde 14 seviyesinde sabit tuttu.

    Geçen yıl Eylül’de başlatılan ve dört toplantıda beş puanı bulan indirimle politika faizi yüzde 19’dan yüzde 14’e çekilmiş; bu yılın ilk altı ayındaki toplantılarda da faiz yine sabit bırakılmıştı. (İLKHA)

  • TÜRKBESD: BEYAZ EŞYADA ÖTV KALDIRILSIN, TAKSİT SAYISI ARTIRILSIN

    TÜRKBESD: BEYAZ EŞYADA ÖTV KALDIRILSIN, TAKSİT SAYISI ARTIRILSIN

    Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) verilerine göre, beyaz eşya iç satışları haziran ayında 6 ana ürün grubunda yüzde 2 düşüşle 760 bin adede geriledi. TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Tüketicilerin alım gücünü desteklemek üzere kredi kartı taksit sayılarının artırılmasının faydalı olacağına inanıyoruz. Ayrıca, ÖTV’nin kaldırılması tüketicilerin ihtiyaçlarını daha rahat karşılamasını sağlayarak, talebi artıracak, üretimin de güçlü şekilde devam etmesini sağlayacaktır” dedi.

    TÜRKBESD verilerine göre, beyaz eşya iç satışları haziran ayında 6 ana ürün grubunda yüzde 2 düşüşle 760 bin adede geriledi. İhracat da 6 ana ürün grubunda yüzde 6 düşüş göstererek 2,1 milyon adede indi. Ocak-haziranda iç satışlar yüzde 8 düşüşle 4,3 milyon adet olurken beyaz eşya ihracatı ilk 6 ayda yüzde 1 artışla 12,9 milyon adede yükseldi.

    CAN DİNÇER: REKABET GÜCÜNÜN KORUNMASI İÇİN ADIMLAR ATILMALI

    Düzenlediği çevrim içi basın toplantısında sektörün, 2022’nin ilk yarısında aldığı sonuçları değerlendiren TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Hammadde fiyatlarındaki artış, tedarik sıkıntıları ve Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın bu koşulları daha da ağırlaştırmasıyla 2022, öngördüğümüz gibi küresel ölçekte zor bir yıl oluyor. Türkiye’nin lokomotif sanayilerinden biri olarak tüm bu olumsuzluklara güçlü bir şekilde karşı koyduğumuzu söyleyebiliriz. Üretiminin yüzde 75’ini ihraç eden beyaz eşya sektörünün rekabet gücünü koruması için atılması gereken adımlar, bu dönemde en önemli gündem maddelerimizin başında geliyor” dedi.

    “TAKSİT SAYISI ARTIRILMALI, ÖTV KALDIRILMALI”

    İç pazarda ise daralmanın yılın başından bu yana devam ettiğine vurgu yapan Dinçer, “Tüketicilerin alım gücünü desteklemek üzere kredi kartı taksit sayılarının artırılmasının faydalı olacağına inanıyoruz. Ayrıca, ÖTV’nin kaldırılması tüketicilerin ihtiyaçlarını daha rahat karşılamasını sağlayarak, talebi artıracak, üretimin de güçlü şekilde devam etmesini sağlayacaktır” diye konuştu.

    MEHMET YAVUZ: AB VE GÜNEY KORE MEŞEİLİ ÜRÜNLERE DAMPİNG KARARI İMALAT SEKTÖRLERİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR

    Toplantında, beyaz eşyanın ana girdisi olan yassı çelik ürünlerine yönelik damping önlemleri de gündeme geldi. TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz, yassı çeliğin; beyaz eşya sektörünün maliyet giderlerinin ortalama yüzde 17’sini oluşturduğunu söyleyerek damping soruşturmasına konu ürünün beyaz eşya sektörünün yanı sıra pek çok imalat sanayinin ana girdilerinden biri olduğunu vurguladı. Yavuz, şunları söyledi:

    “Ülkemizde üretilen sıcak sac miktarı, üretim için gerek duyulan talebi karşılayabilir seviye değil. Aradaki fark zaruri olarak ithalat yoluyla karşılanıyor. Türkiye’nin sıcak sac ithalatının yüzde 36’sı Rusya’dan, yüzde 22’si ise Ukrayna’dan yapılıyor. Her iki ülkeden de artık ithalat yapılamaması tedarik kaynaklarını hızla çeşitlendirmeyi gerektirmiştir. Soruşturma kapsamındaki AB ve Güney Kore menşeli ürünlere yönelik anti damping kararı, beyaz eşya dahil olmak üzere ihracat yapan tüm imalat sektörlerinin rekabet gücünü olumsuz etkiliyor.

    “ASIL BEKLENTİMİZ SORUŞTURMANIN ÖNLEMSİZ ŞEKİLDE KAPATILMASIYDI”

    Mart ayında Ticaret Bakanlığımız tarafından yayımlanan Nihai Bildirim Raporu’nda, yüzde 50 seviyelerine dayanan marjlardan, nihai kararda ciddi oranda düşüş olması bir nebze de olsa olumludur. Asıl beklentimiz, tedarik zincirlerinin zorlandığı ve uluslararası konjonktürün giderek sertleştiği bir dönemde ihracatımızın belkemiğini oluşturan imalat sektörlerinin rekabetçiliğini de artırması bakımından soruşturmanın önlemsiz bir şekilde kapatılmasıydı.”

  • Altın fiyatlarında düşüş görülüyor

    Altın fiyatlarında düşüş görülüyor

    İç piyasada da altın fiyatlarında düşüş sürüyor. Gram altın 957, çeyrek altın 1614, cumhuriyet altını 6 bin 444 liradan satılıyor.

    Analistler, piyasaların resesyon riski ve enflasyon endişeleri arasında karışık bir seyir izlediğini belirtiyor. (İLKHA)