Kategori: Ekonomi

  • Euro Bölgesi’nde enflasyon rekoru kırıldı! Son 25 yılın en yüksek seviyesi

    Euro Bölgesi’nde enflasyon rekoru kırıldı! Son 25 yılın en yüksek seviyesi

    Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Euro Bölgesi’nin temmuz ayına ilişkin yıllık enflasyon öncü verilerini yayımladı. Avro Bölgesi’nde haziranda yüzde 8,6 olan yıllık enflasyon, temmuzda yüzde 8,9’a yükseldi. Avro Bölgesi’nde temmuz ayındaki enflasyonun ana bileşenlerine bakıldığında en yüksek yıllık enflasyon yüzde 39,7 ile enerjide gerçekleşti. Enerjiyi, yüzde 9,8 ile gıda, alkol ve tütün ürünleri, yüzde 4,5 ile enerji dışı sanayi ürünleri ve yüzde 3,7 ile hizmetler izledi.

    25 YILIN EN YÜKSEK SEVİYESİNE ÇIKTI

    Enflasyon temmuz ayında Almanya’da yüzde 8,5, İspanya’da yüzde 10,8, İtalya’da yüzde 8,4, Belçika’da yüzde 10,4, Yunanistan’da yüzde 11,5, Slovakya’da yüzde 12,8, Hollanda’da yüzde 11,6, Litvanya’da yüzde 20,8, Letonya’da yüzde 21 ve Estonya’da yüzde 22,7 seviyesinde ölçüldü. Böylece Avro Bölgesi’nde temmuz ayında enflasyon verilerin Eurostat tarafından toplandığı son 25 yıldan beri ölçülen en yüksek seviyesine ulaştı.

  • BAHÇIVAN: REEL SEKTÖR GERÇEKLERİNE UYMAYAN KARARLAR ESNETİLMELİ

    BAHÇIVAN: REEL SEKTÖR GERÇEKLERİNE UYMAYAN KARARLAR ESNETİLMELİ

    İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun konuk olarak katıldığı İSO Meclisi’nin temmuz ayı olağan toplantısında, nitelikli finansmana erişimde yaşanan sıkıntılara dikkat çekti. “Ekonomik güven ve küresel gerçeklerle uyum sağlamayan adımlar kısa vadede bazı çözümler getirse de uzun vadede finansal kaynaklara erişimi zorlaştırıp maliyeti artırıyor” diyen Bahçıvan, güçlü, öngörülebilir para politikasına ihtiyaç olduğunu söyledi.

    İSO Meclisi’nin temmuz ayı olağan toplantısı, “Reel Kesimi Destekleyen Nitelikli Finansman Politikalarının Üretim ve İhracat Açısından Önemi’’ ana gündemi ile Odakule Fazıl Zobu Meclis Salonu’nda bugün yapıldı. Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun konuk olarak katıldığı toplantının açılış konuşmasını yapan İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, finansa erişimde yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi.

    Erdal Bahçıvan şunları söyledi:

    “YÜKSEK REVİZYONLAR, GELECEĞE YÖNELİK ÖNGÖRÜ YAPMANIN NE KADAR ZORLAŞTIĞINI AÇIKÇA ORTAYA KOYUYOR: İhracat ve istihdamın artması bağlamında fiyat istikrarı ve finansal istikrarının korunması çok önemli. Zira biz enflasyonun geçmişte olduğu gibi bugün de ne sanayicilerimize ne de diğer ekonomik aktörlere menfaat sağlayacağına inanmıyoruz. Sanayicilerimizin temel görevi olan sürdürülebilir yatırımları hayata geçirmenin, iş ve aş üretmenin, ihracat potansiyelini artırmanın ancak ve ancak enflasyonun ve beklentilerin kontrol altına alınmasıyla mümkün olduğunu düşünüyoruz. Nitekim Merkez Bankamız, dün yayınladığı Enflasyon Raporu ile 2022 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 17,6 puanlık artışla yüzde 60,4’e yükseltti. Ocak ve nisan aylarında da sırasıyla 11,4 ve 19,6 puanlık revizyonlar yapılmıştı. Bu yüksek revizyonlar, geleceğe yönelik öngörü yapmanın ne kadar zorlaştığını açıkça ortaya koyuyor. Tabii ki yüksek faizler, maliyet anlamında Türk sanayicisinin yıllardan beri en çok muzdarip olduğu konulardan biridir.

    SANAYİCİLERİMİZ YÜKSEK FAİZ YÜKÜ ALTINDA ÇOK ZORLU MÜCADELE VERMEKTE: Nitekim İSO 500 çalışmalarımızda da yüksek kur ve faizlerin işletmelerimize getirdiği yükün özellikle son yıllarda arttığı açıkça görülmektedir. 2021 yılında İSO 500 şirketleri elde ettiklerin faaliyet karının yüzde 60’ından fazlasına finansman giderlerine ayırmak durumunda kalmıştır. Bu oran daha küçük ve orta ölçekli şirketleri kapsayan İSO İkinci 500’de yüzde 38 ile nispeten daha düşük olsa da geçen yıla göre önemli artış göstermiştir. Yüksek faiz yükü altında gerçekten çok zorlu mücadele vermekte olan sanayicilerimizin; faiz maliyetlerinin düşürülmesine dönük çalışmaların en güçlü taraftarı olacağından hiç kimsenin şüphe duymaması gerekir.

    FİNANSAL KAYNAKLARA ERİŞİM ZORLAŞMAKTA MALİYETLER DE ARTMAKTA: Ancak ekonomik güven ve küresel gerçeklerle uyum sağlamayan birtakım adımlar kısa vadede yüksek faize dönük bazı çözümler getirse dahi, oluşturduğu güven kırılganlıkları, beklentilerdeki bozulmaların etkisiyle daha uzun vadede hem finansal kaynaklara erişimi zorlaştırmakta hem de maliyetini artırmaktadır. Dolayısıyla bu politikalar, uygulamada da görüldüğü gibi bırakın faizleri düşürmeyi, faiz oranlarını altından kalkılması daha da zor noktalara taşımaktadır. Bu nedenle güçlü, öngörülebilir bir para politikasının orta ve uzun vadede sanayimize, reel sektörümüze katkı verecek en temel çıpaların başında geldiğini özellikle vurgulamak istiyorum.

    YURT DIŞINDAN BORÇLANMA OLANAKLARI EN AZA İNMİŞTİR: Bankalarda TL cinsi ticari kredi faizleri yüzde 40 bandını aşmıştır, risk primimizin ne yazık ki 900 gibi tarihi seviyelere dayanması neticesinde ise yurt dışından borçlanma olanakları en aza inmiştir. Bankalar ve şirketler yurtdışından borçlanmalarda zorlanmakta ve iki haneli döviz cinsi faizler ile karşılaşmaktadır. Bu anlamda Eximbank kaynaklı reeskont kredilerinin Türk ihracatçıları açısından ne denli yaşamsal bir kaynak olduğu çok açık görülmektedir. Finansman kaynaklarına erişimde ciddi sıkıntıların yaşandığı son yıllarda Eximbank, ihracatçı sanayicilerimizin en güçlü finansal iş ortağı ve tedarik kaynağı konumuna gelmiştir. İhracatımızın 250 milyar dolar seviyesine ulaşmasında şüphesiz Eximbank’ın uygulamış olduğu dinamik ve yeni nesil projelerin çok büyük katkısı olmuştur. Dolayısıyla haziran ayı itibarıyla reeskont kredisi kullanmak için döviz gelirinin yüzde 40’ını Merkez Bankası’na, yüzde 30’unu bankalara satma zorunluluğu getirilmesi ve izleyen bir aylık dönemde döviz almama taahhüdünün şart koşulması şeklindeki adımlar ihracatçılarımızı gerek kaliteli finansmana erişimi zorlaştırması gerekse de kur zararı yaratması ve yine gerekse de ciddi anlamda operasyon yükü getirmesi nedeniyle oldukça olumsuz yönde etkilemiştir.

    DÖVİZ GELİRİNİN HAYATİ ÖNEM TAŞIDIĞINI ÖZELLİKLE VURGULAMAK İSTİYORUM: Unutulmamalıdır ki sanayimiz, üretim ve ihracatı için gerekli hammadde ve ara malını ithal etmek ve gerekli yatırımları hayata geçirmek için dövize ihtiyaç duymaktadır. İhracattan elde edilen gelirin çok büyük bölümünün bu alanlar için harcandığını, sanayimizin hiçbir zaman dövizden gelir elde etmeyi amaçlamadığını, ancak üretim ve ihracatını sürdürebilmesi bu döviz gelirinin hayati önem taşıdığını özellikle vurgulamak istiyorum. Son dönemde Eximbank’ın kredi musluklarını büyük oranda kısması da firmalarımızı son derece olumsuz etkilemektedir. Bu anlamda az önce de ifade ettiğim gibi, alternatif piyasalarda zaten fazlasıyla kaynak sıkıntısı çeken ihracatçımız açısından Eximbank kaynaklarına ulaşamamak, telafi edilemeyecek boyutta sorunları giderek artırmaktadır.

    BDDK’NIN ADIMI KREDİLERE ULAŞIMI ZORLAŞTIRDI: Haziran ayı sonunda BDDK’nın şirketlerin TL cinsi kredi kullanımına döviz varlığı sınırı getiren adımı kredilere ulaşımı daha da zorlaştırdı. Bazen dakikaların dahi önemli olduğu günümüz dünyasında süreleri uzattığına tanık olduk. Bu tablonun önümüzdeki birkaç hafta içerisinde aynı bakış açısıyla devam etmesi durumunda sürecin çok daha ağırlaşacağını üzülerek belirtmek durumundayız. Yine İSO 500 ve İSO İkinci 500 sonuçları göstermektedir ki; işletme faaliyetleri giderek daha fazla borçlanma ağırlıklı olarak finanse edilirken borcun vade yapısında da gözle görülür bir kısalma söz konusu. Bunların yanı sıra 2021’de sanayicilerin bankalara olan borçlarından; çok daha büyük bir hızla başka firmalara olan borçlarının artması da yeni bir durum olarak dikkat çekiyor. Finansman koşullarının sıkılaştığı ve kredi imkanlarının daraldığı bugünlerde, sanayicilerimizin içinde bulunduğu bu durum, yakın zamanda yapmış olduğum açıklamamda da vurguladığım gibi zincirleme reaksiyon halinde gelişebilecek ödemeler risklerine işaret etmesi bakımından endişe yaratıyor. Ayrıca sürecin bu şekilde devam etmesi halinde başta yakın gelecekteki ihracat rakamları ve üretim rakamları olmak üzere, ekonomimizi olumsuz etkileyecek birtakım gelişmelerin arifesinde olduğumuzu da üzülerek belirtmek istiyorum.

    TÜRKİYE İLE RUSYA ARASINDA TİCARETİN RUBLE İLE YAPILMASI GEREK: Bu sorunlardan yola çıkarak sanayiciler olarak genel beklentimiz öncelikle kredi ve finansman olanaklarında normalleşme sağlanması ve reel sektör gerçeklerine uymayan uygulamaların sona erdirilmesi veya esnetilmesidir. Eximbank bir an önce finansman işlevlerine kavuşmalıdır. Bankaların kredi olanakları üzerindeki kısıtlayıcı karşılık kararları da esnetilmelidir. Benzer şekilde TCMB, TL cinsi reeskont kredilerindeki döviz bulundurmaya ve bozdurmaya ilişkin koşullarını esnetmelidir.

    YATIRIMCI MÜRACAATLARI İLE İLGİLİ SÜREÇLER DAHA HIZLI ŞEKİLDE İŞLETİLMELİ: Konuya, sanayimizin üretim ve ihracatını sürdürebilmesi için hayati önem taşıyan yatırım yönünden baktığımızda, yatırımcı firmalarımızın uygun maliyetli finansmana erişim ve taahhütlerini yerine getirmesi açısından kamu bankaları aracılığıyla kullandırılmakta olan Merkez Bankası kaynaklı yatırım avans kredisini çok önemli bir finansal enstrüman olarak görmekteyiz. Ancak bu kapsamdaki yatırımcı müracaatlarına ilişkin süreçlerin çok daha hızlı bir şekilde işletilmesi, yatırımcı firmalarımızın bu finansman aracına daha etkin bir şekilde eriştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Son olarak, en önemli ihracat pazarlarımızdan olan Rusya ile ticari ilişkilerimize de değinmek istiyorum. Ukrayna ile Rusya arasında beş ayı aşkın bir süredir devam eden savaş ve Rusya’ya uygulanan uluslararası yaptırımlar nedeniyle bu ülkeye yapılan ihracat bedellerinin dolar veya euro cinsinden ülkemize gelmesi mümkün olmamaktadır. Türkiye ile Rusya arasındaki ticaretin ruble ile yapılabilmesi bu soruna çözüm olabilecektir. İhracatçılarımız ürün bedelleri ruble olarak Türkiye’ye geldiğinde, rublenin Türk bankacılık sektöründe süratlice TL’ye çevrilebilmesi gerekmektedir.” 

     

  • Bu da 21.yüzyıl Türkiye’sinde su kuyruğu! Eskişehir’de vatandaşlar zammı duyunca akın etti

    Bu da 21.yüzyıl Türkiye’sinde su kuyruğu! Eskişehir’de vatandaşlar zammı duyunca akın etti

    Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından alınan son kararla birlikte suya yapılan yüzde 40 zam bu gece yarısından itibaren geçerli olacak. Bu açıklamayı duyan vatandaşlar kentteki su dağıtım noktalarında kuyruğa girdi.

    Eskişehir Büyükşehir Belediyesi dün gerçekleştirdiği Meclis Toplantısı’nda şebeke suyuna yüzde 40 zam uygulanmasına karar verdi.

    Gece 00.00’dan itibaren geçerli olacağı açıklanan zammın haberini alan Eskişehirliler su yükleme noktalarına koşarak uzun kuyruklar oluşturdu. Bir anda yüzlerce kişinin akın ettiği su yükleme noktalarında oluşan kuyrukları gören vatandaşlar kendilerini şaşırmaktan alamadı.

    Vatandaşlar suya zamma tepki gösterdi.

  • DEDAŞ: Şanlıurfa kırsalında kaçak kullanım oranı yüzde 80

    DEDAŞ: Şanlıurfa kırsalında kaçak kullanım oranı yüzde 80

    Dicle Elektrik’ten yapılan açıklamada, Şanlıurfa’nın özellikle kırsal bölgelerinde elektrik faturası ödeme alışkanlığının “yok” denecek kadar zayıf olduğu ifade edildi.

    Açıklamada, kırsal bölgelerde kaçak kullanım oranının yüzde 80’e kadar çıktığı ve bunun bölge ortalamasının yaklaşık iki katı olduğu belirtildi.

    Açıklamada görüşlerine yer verilen Dicle Elektrik Dağıtım Şanlıurfa İl Müdürü Osman Hondu, ilde kırsal bölge kapsamında 1200 köy ve 800 mezradan oluşan 2 bin yerleşim yeri bulunduğuna dikkat çekerek, “Biz kaçak tüketimle mücadele etmek için tüm imkanları seferber ediyoruz. Ancak ekiplerimizin kırsal bölgelerdeki kaçak kullanım oranını düşürmek için yaptığı çalışmalara engel çıkarılıyor. Yaptığımız teknoloji ağırlıklı yatırımlar kaçak tüketimde ısrar eden grupların tepkisiyle karşılaşıyor. Şanlıurfa aynı zamanda bölgede en fazla tarımsal sulamanın yapıldığı bir ilimiz. Kaçak tüketimin ve elektrik borcunun da büyük bölümünü bu kesim oluşturuyor.” diye konuştu.

    “Tarımsal sulama borcu 5,1 milyar liraya çıktı”

    Hondu, son yıllarda bölge genelinde ciddi bir kuraklığın yaşandığını ve sulama barajlarındaki su seviyesinin azaldığını belirtti. Hondu bu durumun çiftçileri sulamayı yer altı sularıyla yapmaya yönelttiğini ve pompaj yardımıyla yapılan sulamanın ciddi bir enerji maliyeti oluşturduğunu dile getirdi.

    Özellikle ithal kömür ve doğalgazdan kaynaklanan sebeplerden dolayı EPİAŞ elektrik fiyatlarındaki artışın da enerji maliyetlerini olumsuz etkilediğini belirten Hondu’nun verdiği bilgiye göre, Temmuz 2022 itibariyle ilde tarımsal sulama borcu geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 60 artarak 5,1 milyar liraya ulaştı.  (İLKHA)

  • Elon Musk enflasyon yorumu ile gündemde! İşte, Musk’tan ekonomiye yön verecek tahmin!

    Elon Musk enflasyon yorumu ile gündemde! İşte, Musk’tan ekonomiye yön verecek tahmin!

    Elon Musk enflasyon yorumu ile ekonomi piyasalarını çalkaladı. SpaceX uzay istasyonu ve elektrikli otomobil üretimi yapan Tesla şirketinin sahibi Musk’tan yeni enflasyon yorumu geldi. Milyarder iş insanı, son dönemde kripto paralar, Twitter hisseleri ve özel hayatı ile sıkça gündeme geliyor. Bu kez da emtia piyasası ve enflasyon üzerine yaptığı olay tahmin ile gündemde…

    ELON MUSK’TAN YENİ ENFLASYON YORUMU

    Ekonomik gelişmelerle yakından ilgili olan Tesla CEO’su Musk, enflasyonun düşme trendine girebileceğini açıkladı. Kendi şirketi olan Tesla Company üzerinden örnek veren milyardır iş insanı, Tesla üretiminde kullanılan emtia fiyatının aşağı doğru eğilim gösterdiğini açıkladı.

    Twitter’ı aktif kullanan Musk, bir takipçisinden gelen “Tesla fiyatları yükselir mi?” sorusuna şöyle bir yanıt verdi:

    “Henüz kesin bir şey söylemek adına çok erken.”

    Öte yandan başarılı iş insanı geçtiğimiz hafta Tesla’nın finansal raporlarını yayınlamıştı. Yapılan toplantıda enflasyon ile ilgili flaş bir açıklamada bulunmuştu. Musk, “Enflasyonun bu yıl sonuna doğru gerileyeceğini ve emtia fiyatlarının aşağı yönlü bir trende ulaşacağını tahmin ediyoruz.” demişti.

    Son bir yılda Bitcoin ve Dogecoin geleceği ile ilgili yaptığı yorumlarla tüm dünyayı sarsan Elon Musk, bu kez de enflasyon tahmini ile gündeme geldi.

    Enflasyonun düşebileceğini söyleyen Tesla CEO’su, takipçilerini uyarmaktan da geri kalmadı. Yine de bu düşüş trendine karşı ihtiyatlı yaklaşılmasını da vurgulayan Musk, enflasyonun negatife dönmesi durumunda Tesla’nın da indirime gidebileceğini belirtti.

  • Altın fiyatları bugün ne kadar oldu?

    Altın fiyatları bugün ne kadar oldu?

    ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz artışlarının yavaşlayacağı beklentisiyle yatırımcılar altına yöneldi.

    Uluslararası piyasalarda altının ons fiyatı 1760 doların üzerinde seyrediyor.

    İç piyasada gram altın 1012, çeyrek altın 1662, cumhuriyet altını 6 bin 627 liradan satılıyor.

    Altın bu seviyelerden kapanırsa haftalık bazda yüzde 2’ye yakın değer kazanacak. (İLKHA)

  • TCMB: BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN TOPLAM YABANCI PARA VARLIKLARI, 2021 YIL SONUNA GÖRE YÜZDE 2,6 AZALDI

    TCMB: BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN TOPLAM YABANCI PARA VARLIKLARI, 2021 YIL SONUNA GÖRE YÜZDE 2,6 AZALDI

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 2022 yılı birinci çeyreği verilerine göre; bankacılık sektörünün toplam yabancı para varlıkları, 2021 yıl sonuna göre yüzde 2,6 azalışla 335,4 milyar dolar, banka dışı sektörden olan yabancı para alacakları ise yüzde 0,3 artışla 199,7 milyar dolar oldu.

    TCMB 2022 yılı birinci çeyrek dönemine ilişkin BIS-Yerel ve Konsolide Bankacılık İstatistikleri Gelişmeleri’ni açıkladı. Buna göre, Türkiye’deki bankacılık sektörünün toplam yabancı para varlıkları, 2021 yıl sonuna göre yüzde 2,6 azalışla 335,4 milyar dolar oldu. Banka dışı sektörden olan yabancı para alacakları ise yüzde 0,3 artışla 199,7 milyar dolar olarak hesaplandı.

    Türkiye’deki bankacılık sektörünün toplam yabancı para yükümlülükleri, 2021 yıl sonuna göre yüzde 6,6 azalışla 326,9 milyar dolar, banka dışı sektöre olan yabancı para yükümlülükleri ise yüzde 8,6 azalışla 242,3 milyar dolar oldu.

    SINIR ÖTESİ ALACAKLAR

    Türkiye’deki bankaların ilk borçluya göre toplam sınır ötesi alacakları, 2021 yıl sonuna göre yüzde 2,7 azalışla 32,8 milyar dolar, bankalardan alacakları yüzde 6,2 azalışla 25,3 milyar dolar oldu.

    YURT DIŞI ALACAKLAR

    Türkiye’deki yerli bankaların nihai borçluya göre toplam yurt dışı alacakları, 2021 yıl sonuna göre yüzde 4,3 azalışla 23,1 milyar dolar, bankalardan alacakları ise yüzde 7,9 azalışla 16,4 milyar dolar oldu.

  • Optimism (OP) neden yükseliyor? İki haftada yüzde 230 yükselen OP daha da yükselir mi? İşte Optimism coin yorumu!

    Optimism (OP) neden yükseliyor? İki haftada yüzde 230 yükselen OP daha da yükselir mi? İşte Optimism coin yorumu!

    Optimism (OP) neden yükseliyor? İki haftada yüzde 230 yükselen OP daha da yükselir mi? İşte Optimism coin yorumu!

    Kripto para piyasalarındaki çöküşün ardından yatırımcılar yeni coin ve token’ları araştırıyor. Son iki haftada yüzde 230’ün üzerinde yükselen Optimism coin (OP) de bunlardan biri. Peki, önümüzdeki günlerde Optimism yükselir mi, Optimism coin yorum ve tahminleri sizlerle…

    OPTIMISM (OP) NEDİR?

    Ethereum ağına bağlı Optimism Network, ağdaki şişkinlik sorunu için en iyi çözümlerden biridir. Ana blok zincirindeki yükseltmeler bir yana, Optimism gibi ölçeklendirme çözümleri merkezi olmayan finans sektörünün büyümesine katkıda bulunur. ETH veya ERC-20 tokenlarını Optimism token köprüsüne yatırarak Ethereum üzerinde işlem yapılır. Bunun için MetaMask gibi cüzdanları kullanarak Optimism Gateway üzerinden token aktarımı yapılmalıdır.

    OPTIMISM COIN YORUM

    Son iki hafta içinde pek çok kripto para birimi ve coin düşüş yaşarken, OP tam yüzde 230 artış gösterdi. Bu gelişmeyle beraber pek çok kişinin aklında “Optimism yükselir mi, en yüksek fiyatı ne kadar oldu?” gibi sorular belirdi. Uzmanlar Optimism coin yorum ve tahminleriyle bu soruya yanıt verdi.

    Optimism coin geleceği parlak projelerden biri olarak görülüyor. Yükselen kripto paralarda öne çıkan OP, yatırımcısının yüzünü güldürdü. 14 gün önce 0.47 dolar olan OP fiyatı şimdilerde 1.68 dolar bandında. Hacim olaraksa yüzde 540 artış gösterdi.

    OP coin’in yükselme sebeplerinden biri, kendi GameFi projesi Atlantis’i başlatması oldu. Optimism ağında oyunlar oynanabiliyor ve oyun içi eklentilere OP üzerinden erişilebiliyor. Optimism Network projesi, Haziran ayında kullanıcılarına airdop ile 231.928.234 OP göndermişti.

  • Tüm dünya gider Mersin’e Türkiye gider tersine! Merkez Bankası Başkanı yanıtladı: Herkes faiz artırırken biz neden indiriyoruz?

    Tüm dünya gider Mersin’e Türkiye gider tersine! Merkez Bankası Başkanı yanıtladı: Herkes faiz artırırken biz neden indiriyoruz?

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2022 yılı üçüncü Enflasyon Raporu’nu, TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu kamuoyuna açıkladı. Ankara’da gerçekleşen toplantıda sunumun sonrasında bir basın toplantısı yapıldı ve sorular cevaplandı.

    ‘DÜNYADA HERKES YANLIŞ YAPARKEN BİZ Mİ DOĞRU YAPIYORUZ YORUMLARI YAPILIYOR’

    Dünyada diğer merkez bankalarının politika faizini artırırken Merkez Bankası’nın sabit bırakması ile ilgili olarak bir gazetecinin yönelttiği “Dünyada herkes yanlış yaparken biz mi doğru yapıyoruz yorumları yapılıyor. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası için politika faizinin bir politika aracı olmaktan çıkıp çıkmadığını sormak istiyorum” şeklindeki soruya, Kavcıoğlu şu yanıtı verdi:

    “Merkez Bankası’nın politika aracı politika faizi. Dünyada böyle bir yaklaşım yok. Politika faizini bir araç olmaktan çıkardılarsa aynı eleştiri bizim için de geçerli. Faizi bir politika aracı olarak kullanılmadığını söylemek doğru değil. Kimin doğru yaptığını zaman gösterir. Biz kendi ülkemizin dertleri içerisinde uyguladığımız politikalar çerçevesinde her ay oturup karar veriyoruz. Yatırım, ihracat, üretim ve istihdam üzerine bir ekonomik modeli yürütüyoruz. 

    POZİTİF AYRIŞIYOR

    Faiz konusunda ayrışıyoruz ama ekonominin olumsuz gelişmelere tepki veren olumlu gelişmeler konusunda da ayrışıyoruz. Türkiye sadece faiz konusunda ayrışmıyor olumlu anlamda Türkiye ekonomik verilerde de pozitif ayrışıyor. Faiz konusunda doğru karar verdiğimizi düşünüyorum. Bu kadar olumsuzluk içinde yatırımlarımızı artırmamız sonuçta ülke olarak ne kadar doğru hareket ettiğimizi herkes görecektir.”

  • TÜİK: HİZMET ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ YILLIK YÜZDE 91,27 ARTTI

    TÜİK: HİZMET ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ YILLIK YÜZDE 91,27 ARTTI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Hizmet Üretici Fiyat Endeksi (H-ÜFE) haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 7,34, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 49,08, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 91,27 artış gösterdi.  
     
    TÜİK, haziran ayına ilişkin H-ÜFE verilerini yayınladı. Buna göre, haziranda bir önceki aya göre yüzde 7,34 oranında arttı. Haziran ayındaki hizmet üretici fiyatlarındaki artış bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 49,08, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 91,27 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 61,85 oldu. 

    ULAŞTIRMA VE DEPOLAMA HİZMETLERI AYLIK YÜZDE 9,11 ARTTI 
     
    TÜİK verilerine göre haziranda bir önceki aya göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde yüzde 9,11, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde yüzde 10,81, bilgi ve iletişim hizmetlerinde yüzde 3,69, gayrimenkul hizmetlerinde yüzde 10,02, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde yüzde 0,90, idari ve destek hizmetlerde yüzde 6,00 artış oldu.

    YILLIK H-ÜFE’YE GÖRE 19 ALT SEKTÖR DAHA DÜŞÜK, 8 ALT SEKTÖR DAHA YÜKSEK DEĞİŞİM GÖSTERDİ 

    Aylık H-ÜFE’ye göre 19 alt sektör daha düşük, 8 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi. H-ÜFE sektörlerinden bilimsel araştırma ve geliştirme hizmetleri yüzde 7,58, istihdam hizmetleri yüzde 1,24, bina ve çevre düzenleme (peyzaj) hizmetleri yüzde 0,85 ile endekslerin en fazla azalış gösterdiği alt sektörler oldu. Buna karşılık konaklama hizmetleri yüzde 25,34, seyahat acentesi, tur operatörü, diğer rezervasyon hizmetleri ve ilgili hizmetler yüzde 21,17, hava yolu taşımacılığı hizmetleri yüzde 17,27 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu. 

    GAYRİMENKUL HİZMETLERİ YILLIK YÜZDE 144 ARTTI 

    Haziranda bir önceki yılın aynı ayına göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde yüzde 119,32, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde yüzde 84,21, bilgi ve iletişim hizmetlerinde yüzde 49,88, gayrimenkul hizmetlerinde yüzde 144,11, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde yüzde 48,50, idari ve destek hizmetlerde yüzde 66,52 artış meydana geldi.