Kategori: Ekonomi

Bakan Dönmez, Twitter hesabından yaptığı paylaşımında, “Yarın büyük gün!.. Heyecanlıyız… Dördüncü sondaj gemimiz Abdülhamid Han yarın ilk sondajı için demir alıyor. Yolu açık, rüzgarı kolayına, gayreti Abdülhamid Han gibi olsun.” ifadesini kullandı. (İLKHA)

Yarın büyük gün!.. ????️Heyecanlıyız…Dördüncü sondaj gemimiz #AbdülhamidHan yarın ilk sondajı için demir alıyor.⚓️Yolu açık, rüzgarı kolayına, gayreti Abdülhamid Han gibi olsun. pic.twitter.com/PqxtYI4wbF

— Fatih Dönmez (@fatih_donmez) August 8, 2022

Belediye Başkanı Dr. Süleyman Kılınç tarafından imzalanan sözleşme ile taban ücrete yüzde 45 oranında bir zam yapılarak yevmiyeler 251 TL’ye yükseltildi.

Adıyaman Belediyesi ile Hak-İş’e bağlı Hizmet İş Sendikası arasında, Adıyaman Belediyesi’nde çalışan 696 sayılı KHK’lı işçiler için yapılan ek protokol görüşmeleri sonuçlandı.

2022 yılının ikinci 6’ncı ayında geçerli olacak olan zam oranını düzenlenen imza töreninde açıklama yapan Adıyaman Belediye Başkanı Dr. Süleyman Kılınç, işçilerini enflasyona ezdirmediklerini dile getirdi.

Adıyaman Belediyesi Mali Hizmetler Müdürü Kazım Uçarer, İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürü Aysun Hallaç, Hizmet İş Sendikası Adıyaman Şube Başkanı Hasan Kılınç ile sendika yönetiminin de hazır bulunduğu törende konuşan Kılınç, ek protokolle birlikte Adıyaman Belediyesi bünyesinde çalışan bir işçinin en düşük maaşının net 6 bin 800 liraya ulaştığını dile getirerek şunları söyledi:

Belediyemiz bünyesinde çalışan 696 sayılı KHK’lı işçilerimiz için sendikamızla birlikte görüştüğümüz ek protokol görüşmelerimizde ortak bir mutabakata vardık. Bu görüşmelerdeki asıl amacımız işçilerimizi enflasyona ezdirmemekti, çok şükür ki yapılan zamla bu hedefimize ulaşmış olduk. Asgari ücret şu an 5 bin 500 lira civarında, bu zamlarla birlikte belediyemizde çalışan bekar bir işçimizin maaşı ise net 6 bin 800 lira civarına ulaşmış olacak ve bu belediyemizdeki en düşük maaş olacak. Bunun yanında evli ve iki çocuklu bir işçimizin alacağı net ücret ise 7 bin 700 liraya ulaşacak. Normalde enflasyon yüzde 41 civarında ama biz yüzde 45 civarında bir zam yapmış olduk, bunun yanında sorumluluk ödemelerini de yüzde 100 oranında arttırdık. Personelimizin mümkün mertebe daha iyi bir yaşam sürmeleri için elimizden geleni yapıyoruz. Tabi ki bu yetmez, personelimiz daha da fazlasını hak ediyor. İmkanlarımız el verdikçe personelimizin her zaman yanında olacağız. Bu sözleşmede emeği geçen tüm arkadaşlarıma ve sendika yetkililerimize teşekkür ediyorum.

Hizmet İş Sendikası Adıyaman Şube Başkanı Hasan Kılınç ise, “Malumunuz olduğu üzere sendikamız ile Adıyaman Belediyesi arasında yürütülmekte olan ek protokol görüşmeleri neticesinde Belediye Başkanımız çalışanlarını enflasyona ezdirmedi. Elbette ki bu ücret başkanımızın da ifade ettiği gibi yeterli değil, işçimiz aslında daha fazlasını hak ediyor. İnşallah önümüzdeki toplu iş sözleşmelerinde de Başkanımız bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hak edenin hakkını verecektir. Bende emeği geçen başta başkanımıza, başkan yardımcılarımıza, birim müdürlerimize ve sendika yöneticilerimize teşekkür ediyorum.” dedi.

Konuşmaların ardından Belediye Başkanı Dr. Süleyman Kılınç ile Hizmet İş Sendikası Şube Başkanı Hasan Kılınç protokolü karşılıklı olarak imzaladı. (İLKHA)

Tüm sanayi kolları ile ortak bağı olan nalburiye ve hırdavat sektörü; üretim, montaj, bakım, onarım süreçlerindeki ürün tedarikini sağlayan 20 bin kalem ürün çeşidini, 15-18 Eylül arasında Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı’nda sergilemeye hazırlanıyor.

Uluslararası İstanbul Hırdavat Fuarı, 2022 yılında maksimum verim sağlamak amacıyla “Birlikte Büyüyoruz” sloganıyla katılımcı ve ziyaretçilerini ağırlayacak.

İstanbul Hırdavat Fuarı’nın ilk yılından bu yana projeyi yöneten Zülküf Karadayı, fuar hakkında şu açıklamada bulundu:

“KARBOSAN, PLATİNUM SPONSOR OLARAK EN BÜYÜK DESTEKLERDEN BİRİNİ VERDİ: Fuar, yüzde 95 doluluk oranına ulaştı. Hırdavat ve nalburiye sektörünün önde gelen markalarının yer aldığı organizasyona geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da Karbosan, Platinum sponsor olarak en büyük desteklerden birini vermiş oldu.

YERLİ FİRMALAR YURT DIŞINDAKİ RAKİPLERİYLE YARIŞABİLİR KONUMA GELDİLER: Yerli üreticilerin uluslararası arenada boy gösterebildiği Avrasya ve MENA bölgesindeki etkili platform haline gelen fuar, bölge ülkelerdeki profesyonel ziyaretçileri ile güçlü bir bayi ortaklığı sağlıyor. Son yıllarda hırdavat ve nalbur sektöründe üretime yönelik yatırımların artmasının doğal sonucu olarak yerli ürünlerde artan çeşitliliği görebilmekteyiz. Dünyadaki gelişmeler doğrultusunda bölgemize ciddi bir talep yoğunluğunun farkındayız. Yerli üretici firmalarımız, kaliteli ürünleriyle yurt dışındaki rakipleriyle yarışabilir konuma geldiler. Böylece, sektör sadece yurt içinde değil dünya pazarında da kalitesiyle önemli bir pay almaya hazır.

SATINALMACILARIN AJANDASINDA FUARIMIZIN YER ALMAKTA OLDUĞUNU GURURLA SÖYLEYEBİLMEKTEYİZ: Fuarımız, 6’ncı yılında, artık dünyaya açılmak isteyen markaların en güçlü pazarı olarak gelenekselleşti. 6 yıllık çalışmalarımızın sonucunda özellikle Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerindeki önemli yatırımcı ve satınalmacıların ajandasında fuarımızın yer almakta olduğunu gururla söyleyebilmekteyiz. Ayrıca yeni taşındığımız 5’inci, 6’ncı ve 7’nci salonlardaki 25 bin metrekarelik alanda tüm sektör oyuncularının 20 bin kalem ürün çeşidi ile sergi açtığı fuarımızı 4 gün boyunca dolu dolu sergilemenin heyecanını taşıyoruz.

FUAR 6. KEZ İFM’DE 5.6.7. HALL’DE DÜZENLENİYOR: İstanbul Hırdavat Fuarı 15-18 Eylül 2022 tarihlerinde, 6. kez İFM’de 5.6.7. Hall’de düzenleniyor.

SEKTÖRÜN İHRACAT HEDEFİ 15 MİLYAR DOLAR: Rusya-Ukrayna savaşı ve Çin’in kapanması, yeni üretim merkezi arayışlarını gündeme getirdi. Bu doğrultuda Türkiye jeo-stratejik yapısı, ulaşılabilir konumu, kaliteli üretimi ile hedef pazar ülke konumunda. 300’e yakın katılımcı ile fuar kapsamında 15 milyar doların üzerinde ihracat anlaşması yapılaması hedefleniyor.”

Et ve Süt Kurumu (ESK), kuzu karkas alım fiyatını kilo başına 88 TL’den 90 TL’ye yükselttiğini açıkladı. Ancak artış, üreticinin beklentisinin altında kaldı. Üreticiler, kuzu karkas alım fiyatının en az 100 lira olmasını talep etmişti. 

ESK, bugün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, üreticinin alın terinin korunması için bazı tedbirler aldığını, alınan kararların piyasanın düzenlenmesine yönelik olduğunu duyurdu. Kararların hem üretici hem de tüketici memnuniyetini sağlamak için alındığı belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi:

“ESK, piyasa regülasyon sorumluluğu çerçevesinde üreticinin alın terinin korunması için bazı tedbirler almıştır. Bu kapsamda;

– Kuzu karkas alım fiyatı 88 TL/kg’dan 90 TL/kg’a çıkmıştır.

– İç tüketimin artırılması amacıyla da perakende satış mağazalarımızda yüzde 25 indirime gidilmiştir. Kuzu karkas ihracatında ise alım fiyatı en az 92 TL/kg olarak belirlenmiştir.

– Alınan bu tedbirlerle beraber kuzu karkas fiyatları, piyasada 85 TL/kg’dan ortalama 90-95 TL/kg’a yükselmiştir.

– Piyasa fiyatları kurumumuzca günlük olarak takip edilmektedir.

– ESK, bugünden (08.08.2022) geçerli olmak üzere toklu alım fiyatlarını da 82 TL/kg’dan primlerle 90 TL/kg’a çıkarmıştır.

ESK’nın piyasanın düzenlenmesine yönelik aldığı tedbirler hem üretici hem de tüketici memnuniyetini sağlamak içindir.

Bu bağlamda, ESK’nın indirim kampanyasıyla üretici fiyatlarına yönelik herhangi bir müdahalesi bulunmamaktadır. Kuzu kesimi yaptırmak isteyen üreticilerimizin kombina müdürlüklerimizle irtibata geçmelerini bir kez daha hatırlatıyoruz. Bütün üreticilerimize bereketli kazançlar diliyoruz.”

FİYATLAR ÜRETİCİNİN BEKLENTİSİNİN ALTINDA

Ancak yapılan artış, üreticinin beklentisinin altında kaldı. Üreticiler, kuzu karkas et alım fiyatının en az 100 lira olmasını talep etmişti. 

BAKAN KİRİŞCİ: YENİ NESLİ KÜÇÜKBAŞ HAYVAN ETİNE YÖNELENDİRİYORUZ

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci de dün Aksaray’daki Sektör Temsilcileri Toplantısı’nda yaptığı açıklamada, ESK aracılığıyla küçükbaş hayvan etinde yüzde 25’lik bir indirime gittiklerini açıklamıştı.

Kirişci, yeni neslin küçükbaş hayvan etine yönlendirmeye çalıştıklarını belirterek, “Küçükbaş hayvan yetiştiricisinden aldığımız hayvan eti fiyatlarıyla ilgili herhangi bir indirme gitmedik. Biz, oradan elde etmiş olduğumuz etin vatandaş tarafından tüketimi aşamasında yüzde 25 indirimi getirdik. Biz, aslında küçükbaş hayvan üreticisine iyilik yapıyoruz. Bunu speküle edenler bilsinler ki bu devlet gerektiğinde her türlü tedbirleri almıştır ve alacaktır” demişti.

Gaziantep Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Osman Türkman, kentte son günlerde gündeme gelen üreticilerin sorunları ve sıkıntılarıyla ilgili bir basın açıklaması düzenledi.

Hiçbir besici ve üreticinin et fiyatlarında yapılan indirime karşı olmadıklarını belirten Türkman, yaptığı açıklamada, yetkililerin üreticilerie yönelik iyileştirme adımlarını bir an önce atması gerektiğini ifade etti.

Üreticilerin yaptığı yol kapatma eylemiyle de ilgili bir değerlendirmede bulunan Türkman, yapılan eylemin sadece zarar eden üreticilerin, sorunları hakkında sesini duyurmak istediklerini fakat medyada bir provokatör olarak gösterildiğini belirtti.

Devletin üreticilere arpa ve yem desteği vermesi gerektiğini söyleyen Türkman, canlı hayvan ihracatının açılması halinde tüm üreticilerin sorunlarının hallolacağını ifade ederek her geçen gün zarar eden üreticilerin mağduriyetlerinin durdurulması yönünde çağrıda bulundu.

Et ve Süt Kurumu’nun aldığı et fiyatında yüzde 25’lik indirim kararına üreticilerin karşı olduğu gibi yanlış anlaşıldığını belirten Türkman, “Et ve Süt Kurumu birkaç gün önce et fiyatlarında yüzde 25 indirim uygulayacaklarını açıkladı. Bu karar çok yanlış algılandı. Bizim et fiyatlarında yapılan indirime karşıyız gibi algılandı. Tüketicinin her zaman uyguna et almasını istiyoruz. Dolayısıyla Et ve Süt Kurumu’nun iyi niyetle yapmış olduğu bu hamle, üreticiye komple zarar verdi. Hayvan pazarı şu an iyice tıkandı. Eğer canlı hayvan ihracatı açılır toklu dediğimiz ağır malı ihracata gönderirsek kuzuda da bir hareketlilik olacaktır.” dedi.  

“Üreticiler ve besiciler şu an gerçekten zarar ediyor”

Alınan kararların sorunları çözmediğini ifade eden Türkman, hiçbir üreticinin devlete karşı olmadığını sadece sorunlarının çözüme kavuşması için eyleme başvurduğunu belirtti.

Türkman şunları söyledi: “Alınan kararlar şu an mevcut sorunları çözmüyor. Et ve Süt Kurumu 90 TL’den 26 kilogramı geçmeyecek şekilde karkası alıyor. 26 kilogramın üstündekini de 82 TL’den alıyor. Ağır hayvanda 100 TL’nin altı zarardır. Kuzuda bu fiyat 120 TL’ye çıkması gerekiyor. Üreticiler ve besiciler şu an gerçekten zarar ediyor. Üreticiler şu an zararına üretim yapıyorlar. Bu insanlar emeğinin karşılığını almak istiyor. Kimse devlete karşı gelip provokatörlük yapmıyor. İnsanlar şu an batıyorlar. Birileri biz toplanalım, haftaya karar alalım derken insanlar mağdur oluyor. Mağdur olan insanlar sadece burada yoktur. Türkiye’nin her tarafında mağdur olan insanların sayısı çoktur. Acilen iyileştirme adımlarının atılması gerekiyor. Toprak Mahsülleri Ofisi’nin aracılığıyla da arpa desteği verilmesinin sağlanması gerekiyor. Bu yapıldığı zaman sorun çözülmüş olacaktır. Yoksa şu an bu sorunlardan dolayı yol tıkanmış ve içinden çıkılmaz bir hale girmiştir. İnsanlar batıyor ve günden güne zarar ediyorlar.”

“Canlı hayvan ihracatında Gaziantep bu işin merkezidir”

Pazarda ve tüketimde ciddi bir düşüşün olduğunu ama buna rağmen üretimin devam ettiğini belirten Türkman, üreticilere sahip çıkılması gerektiğini ve bir an önce canlı hayvan ihracatının açılması gerektiğini söyledi.

Üreticilerin besleyemediği dişi hayvanlarını kestiğini belirten Türkman, “Canlı hayvan ihracatında Gaziantep bu işin merkezidir. 4-5 gündür karkas ihracatı için uğraşılıyor. Yurt dışına gidecek karkas ihracatı 4 bin 940 kilogramdır. Bu rakam toplam 5 ton bile değildir. Bizim kaybedecek bir dakika bile vaktimiz yoktur. Biz ihracat açılsın istiyoruz. Şu an bir tıkanıklık var. Pazarda ve tüketimde bir düşüş var ama üretim devam ediyor. Bu tıkanıklığın önünün açılması için ihracat açılsın. Kimse devlet ya da Et ve Süt Kurumu illa gelsin bu hayvanları alsın demiyor. Bu tıkanıklık devam ederse, farklı sorun ve sıkıntılara sebep olur. İnsanlar dişi hayvanlarını kesiyorlar, satıyorlar ve bu sektörden çıkıyorlar.  Bunlara sahip çıkarsak önümüzde ki süreçte ülke kaybetmez. Sahip çıkılmazsa hepimiz kaybederiz.” şeklinde konuştu. (İLKHA)

Spot piyasada altın satış fiyatları;

Gram altın 1026 lira,

Çeyrek altın 1696 lira,

Yarım altın 3393 lira,

Cumhuriyet altını 6763 liradan işlem görüyor. (İLKHA)

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi, temmuzda 50,0 düzeyinde gerçekleşerek ihracat talep koşullarının değişmediğine işaret etti. Endeks, haziran ayındaki 51,8 seviyesine göre azalarak ihracat ikliminde Şubat 2021’den bu yana devam eden iyileşme dönemini sona erdirdi.

Türkiye imalat sektörünün ana ihracat pazarlarındaki faaliyet koşullarını ölçen İSO Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi’nin Temmuz 2022 dönemi sonuçları açıklandı. Açılamada şu değerlendirmeler yer aldı:

“TÜRKİYE İMALAT SEKTÖRÜ İHRACAT İKLİMİ ENDEKSİ TEMMUZDA 50,0 OLDU: Türkiye imalat sektörünün ana ihracat pazarlarındaki faaliyet koşullarını ölçen İSO Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi, temmuzda 50,0 düzeyinde gerçekleşerek ihracat talep koşullarının değişmediğine işaret etti. Endeks, haziran ayındaki 51,8 seviyesine göre azalarak ihracat ikliminde Şubat 2021’den bu yana devam eden iyileşme dönemini sona erdirdi.

ORTA DOĞU ÜLKELERİNDE EKONOMİK AKTİVİTE YAVAŞLADI: Türk imalatçılarının önemli ihracat pazarları arasında talep artışının ana kaynağı, petrol dışı aktivitenin keskin şekilde artmaya devam ettiği Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) oldu. Bu artış, son yedi ayda görülen en yüksek seviyeye ikinci kez ulaştı. Diğer Orta Doğu ülkelerine bakıldığında, Katar ve Suudi Arabistan’daki güçlü büyümeye karşın Mısır ve Lübnan’da ekonomik aktivite yavaşladı.

AVRUPA KARMAŞIK BİR TABLO ÇİZDİ: Avrupa ise üçüncü çeyreğin başında üretim açısından karmaşık bir tablo çizdi. Birleşik Krallık, İspanya, Fransa ve Hollanda’da büyüme devam etmekle birlikte bu ülkelerin tamamında ivme kaybetti. Buna karşılık Almanya, İtalya, Polonya ve Yunanistan’ın üretimi temmuz ayında düşüş gösterdi. Toplam yüzde 9’luk payıyla Türk imalat sanayi ihracatının en büyük pazarı konumunda bulunan Almanya’da ekonomik aktivite yıl başından beri ilk kez azaldı ve söz konusu azalış Covid-19 salgınının ilk dalgasından bu yana en yüksek oranda gerçekleşti. ABD’de de özel sektör aktivitesi yeniden daralmaya geçti. Üretim iki yıldan biraz uzun bir süredir ilk kez düşüş kaydetti ve söz konusu düşüş Mayıs 2020’den beri en yüksek oranda gerçekleşti.

ÇİN’DE ÜST ÜSTE İKİNCİ AY ARTIŞ: Orta Doğu dışında en hızlı üretim artışları Asya’da kaydedilirken büyüme Hindistan, Singapur ve Tayland’da belirgin gerçekleşti. Çin, salgına yönelik kısıtlamaların gevşetilmesinin ardından ekonomik aktivitede üst üste ikinci ay artış kaydetti. Üretimdeki en keskin düşüş ise Polonya’da gerçekleşti. Tayvan, Kenya ve Çek Cumhuriyeti’nde de talep belirgin yavaşlama gösterdi.”

Rekabet Kurulu, ikinci el araç alım satımı yapan Arabam Com, Vava Cars Turkey, Araba Sepeti ve Letgo Mobil İnternet hakkında Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesini ihlal ettikleri iddiasıyla soruşturma açtı.

Rekabet Kurulu, çevrim içi platformlar üzerinden ikinci el binek araç alım satımında faaliyet gösteren Arabam Com İnternet ve Bilgi Hizmetleri A.Ş., Vava Cars Turkey Otomotiv A.Ş., Araba Sepeti Otomotiv Bilişim Danışmanlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Letgo Mobil İnternet Servisleri ve Ticaret A.Ş.’nin ‘rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacına yönelik uygulamalarda bulundukları’ iddiasına ilişkin yürüttüğü ön araştırmayı tamamladı.

SORUŞTURMA AÇILMASINA KARAR VERİLDİ

Rekabet Kurulu, kararını internet sitesinde yaptığı duyuru ile paylaştı. Kararda şöyle denildi:

“Ön araştırmada elde edilen bilgi, belge ve yapılan tespitleri 21.07.2022 tarihli toplantısında müzakere eden Rekabet Kurulu, bulguları ciddi ve yeterli bularak Arabam Com İnternet ve Bilgi Hizmetleri A.Ş., Vava Cars Turkey Otomotiv A.Ş., Araba Sepeti Otomotiv Bilişim Danışmanlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Letgo Mobil İnternet Servisleri ve Ticaret A.Ş. hakkında soruşturma açılmasına, 22-33/528-M sayı ile karar verdi.”

4054 Sayılı Rekabetin Önlenmesi hakkında Kanun’un 4. maddesi şöyle:

“Belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemleri hukuka aykırı ve yasaktır.

Bu haller, özellikle şunlardır:

a) Mal veya hizmetlerin alım ya da satım fiyatının, fiyatı oluşturan maliyet, kâr gibi unsurlar ile her türlü alım yahut satım şartlarının tespit edilmesi;

b) Mal veya hizmet piyasalarının bölüşülmesi ile her türlü piyasa kaynaklarının veya unsurlarının paylaşılması ya da kontrolü;

c) Mal veya hizmetin arz ya da talep miktarının kontrolü veya bunların piyasa dışında belirlenmesi;

d) Rakip teşebbüslerin faaliyetlerinin zorlaştırılması, kısıtlanması veya piyasada faaliyet gösteren teşebbüslerin boykot ya da diğer davranışlarla piyasa dışına çıkartılması yahut piyasaya yeni gireceklerin engellenmesi;

e) Münhasır bayilik hariç olmak üzere eşit hak, yükümlülük ve edimler için eşit durumdaki kişilere farklı şartların uygulanması;

f) Anlaşmanın niteliği veya ticari teamüllere aykırı olarak, bir mal veya hizmet ile birlikte diğer mal veya hizmetin satın alınmasının zorunlu kılınması veya aracı teşebbüs durumundaki alıcıların talep ettiği bir malın ya da hizmetin diğer bir mal veya hizmetin de alıcı tarafından teşhiri şartına bağlanması ya da arz edilen bir mal veya hizmetin tekrar arzına ilişkin şartların ileri sürülmesi;

Bir anlaşmanın varlığının ispatlanamadığı durumlarda piyasadaki fiyat değişmelerinin veya arz ve talep dengesinin ya da teşebbüslerin faaliyet bölgelerinin, rekabetin engellendiği, bozulduğu veya kısıtlandığı piyasalardakine benzerlik göstermesi, teşebbüslerin uyumlu eylem içinde olduklarına karine teşkil eder.

Ekonomik ve rasyonel gerçeklere dayanmak koşuluyla taraflardan her biri uyumlu eylemde bulunmadığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulabilir.”

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; temmuzda aylık en yüksek reel getiri Devlet İç Borçlanma Senetleri’nde (DİBS), yıllık en yüksek reel getiri ise dolarda oldu.

TÜİK, temmuz ayı finansal yatırım araçlarının reel getiri oranlarını açıkladı. Buna göre; haziran ayında olduğu gibi en yüksek reel getiriyi dolar sağlarken Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) ve Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) göre BIST 100 Endeksi ve mevduat faizi, yatırımcısına kaybettirdi. TÜİK’in verileri şöyle:

AYLIK EN YÜKSEK REEL GETİRİ DİBS’DE OLDU

Aylık en yüksek reel getiri, TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 2,50 oranında DİBS’de gerçekleşti. Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde ise DİBS, yüzde 0,23 oranında yatırımcısına kaybettirdi.

Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından dolar yüzde 2,17, mevduat faizi (brüt) yüzde 3,76, euro yüzde 5,51, külçe altın yüzde 7,22 ve BIST 100 Endeksi yüzde 7,39 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

TÜFE ile indirgendiğinde dolar yüzde 0,51 oranında reel getiri sağlarken mevduat faizi (brüt) yüzde 1,12, euro yüzde 2,93, külçe altın yüzde 4,68 ve BIST 100 Endeksi yüzde 4,85 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

3 AYLIK DEĞERLENDİRME

Dolar, üç aylık değerlendirmede, TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 7,47 oranında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlarken Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 2,64 oranında yatırımcısına kaybettirdi. BIST 100 Endeksi, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 16,69, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 8,04 oranında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

6 AYLIK DEĞERLENDİRME

Altı aylık değerlendirmeye göre dolar, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 16,10, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 1,52 oranıyla yatırımcısına en az kaybettiren yatırım aracı oldu. Aynı dönemde mevduat faizi (brüt), Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 29,41, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 17,14 oranında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

YILLIK DEĞERLENDİRMEDE EN YÜKSEK REEL GETİRİ DOLARDA

Finansal yatırım araçları yıllık olarak değerlendirildiğinde dolar, TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 13,06 oranında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı olurken Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 16,99 oranında yatırımcısına kaybettirdi.

Yıllık değerlendirmede, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde, yatırım araçlarından külçe altın yüzde 19,88, BIST 100 Endeksi yüzde 26,20, euro yüzde 28,38, DİBS yüzde 52,14 ve mevduat faizi (brüt) yüzde 52,47 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

TÜFE ile indirgendiğinde ise külçe altın yüzde 9,11 ve BIST 100 Endeksi yüzde 0,52 oranında yatırımcısına kazandırırken euro yüzde 2,45, DİBS yüzde 34,81 ve mevduat faizi (brüt) yüzde 35,26 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.