Yazar: odakhaber

  • MARMARİS BELEDİYE BAŞKANI OKTAY: “DENİZLERİMİZ İÇİN EL ELE VERMELİYİZ”

    MARMARİS BELEDİYE BAŞKANI OKTAY: “DENİZLERİMİZ İÇİN EL ELE VERMELİYİZ”

    Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, yangınların ardından meydana gelen seller nedeniyle denizlere alüvyon ve orman toprağı aktığını belirterek, “En büyük tehlike denizlerimizde. Bunun için tüm kurumların ortak hareket ederek müdahale etmesi gerekiyor” dedi.

    Marmaris Ticaret Odası tarafından düzenlenen ‘İklim Krizi ve Sürdürülebilir Turizm Paneli’ ilçe yöneticileri, turizm sektörü temsilcileri ve bilim insanlarını bir araya getirdi. MTO Başkanı Mutlu Ayhan’ın ev sahipliğinde düzenlenen panelin açılışında Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay da bir konuşma yaptı. Konuşmasında Marmaris’te yaşanan yangın ve sel felaketlerinin ardından denizde oluşan kirliliğe dikkat çeken Oktay, “Devlet, kurumlar ve STK olarak en acil müdahale etmemiz gereken yer denizlerimiz” diye konuştu.

    “BU KADAR ÇAMURLAŞMA GÖRMEDİM”

    Marmaris Belediyesi olarak çevresel her türlü çalışmanın içerisinde olacaklarını vurgulayan Başkan Oktay, şöyle devam etti:

    “Marmaris’le ilgili önümüzdeki yıllara dair eğer acil müdahale etmediğimizde meydana gelecek büyük bir tehlikeden bahsetmek istiyorum; o da denizlerimizin geleceği. Yangınların ardından kış mevsiminde beklendiği gibi yaşadığımız sel felaketleri inanılmaz miktarda alüvyonun, orman toprağının denize akmasına neden oldu. Doğma büyüme bir Marmarisli olarak elbette belirli bir noktaya kadar çamurlaşmayı gördüm, ama hiçbir zaman iki sene öncesine kadar büyüklükte bir çamurlaşma görmedim. İçmeler’de denize akan derenin önce ağzını kapattık. Suyunu ve içindeki alüvyonu temizledik. Sadece bu kadarlık kısımda 250 kamyona yakın orman toprağı çıkardık. Lütfen şimdi düşünün; İçmeler ve Marmaris körfezlerinde ne kadar alüvyon vardır ve onların fuanaya etkisi nedir? Devlet, kurumlar ve STK olarak en acil müdahale etmemiz gereken yer denizlerimiz. Elbette tüm kamu kurumları ve STK’larla ağaçlandırma çalışması yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Ama ben en büyük tehlikeyi bu şekilde değerlendiriyorum.”

    “YARALARIMIZ HÂLÂ TAZE”

    Marmaris’te yaşanan yangın ve diğer felaketlerin büyük oranda iklim krizinin bir parçası olduğunu dile getiren Başkan Mehmet Oktay, “Bu yaşadıklarımız küresel ısınmanın hangi boyutlara gelebileceğini gösterdi. Bu felaketleri tüm kurumların uyumlu çalışması sonucunda olabilecek en az hasarla atlatmaya çalıştık. Yaralarımız taze, henüz kabuk bağlamış değil ve önümüzde çok büyük tehditler söz konusu” dedi.

    “BİREYLERE BÜYÜK GÖREVLER DÜŞÜYOR”

    Doğa üzerinde insan kaynaklı hasarların çok büyük olduğunu belirterek eğitimin önemine değinen de Başkan Oktay, “Belki klişe bir söz olacak ama eğitim yönünde daha çok çaba sarf etmemiz, özen göstermemiz gerekiyor. Göreve geldiğimizden bu yana yaklaşık 500 bin ton atık topladık. Özellikle nüfus üzerinden değerlendirildiğinde normalin üzerinde bir rakam. Üstelik bunlar sadece evsel atıklar değil. Kendi yetki alanımızın dışındaki karayolları etrafları, ormanlık alanlar, deniz kenarları gibi alanlarda sürekli olarak çöp topluyoruz. Burada bireylere önemli görevler düşüyor. Daha hassas, daha dikkatli olmak zorundayız. Bizler yaşadığımız yeryüzünde kiracıyız, bu dünya çocuklarımızın, torunlarımızın emaneti ve biz bu bilinçten hiçbir zaman uzaklaşmama durumundayız” diye konuştu.

     

     

  • ANTALYA BÜYÜKŞEHİR EKİPLERİ YAĞMUR İÇİN TEYAKKUZDA

    ANTALYA BÜYÜKŞEHİR EKİPLERİ YAĞMUR İÇİN TEYAKKUZDA

    Antalya Büyükşehir Belediyesi, meteorolojinin kuvvetli yağış ve fırtına uyarısı üzerine tüm birimleri ile teyakkuza geçti. Vatandaşın mağdur olmaması için tüm hazırlıkları yapan Büyükşehir Belediyesi, nöbetçi ekipler oluşturarak olumsuzluklara karşı önlemlerini aldı. 

    Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Antalya’da bugün etkili olacağını duyurduğu fırtına ve kuvvetli yağışın bazı yerlerde şiddetli ve yer yer kuvvetli yağışa dönüşebileceği uyarısında bulunması ile Antalya Büyükşehir Belediyesi tüm birimleri ile teyakkuza geçti. Başkan Muhittin Böcek’in talimatıyla oluşturulan kriz masasında Genel Sekreter Cansel Tuncer başkanlığında Genel Sekreter yardımcıları ve başkan danışmanlarıyla hazırlıklar gözden geçirildi. 

    ÖNLEMLER ALINDI

    Antalya Büyükşehir Belediyesi, itfaiye ekipleri başta olmak üzere, ASAT, Fen İşleri, Destek Hizmetleri, Zabıta, Park Bahçeler, Temizlik İşleri, Ulaşım, Sosyal Hizmetler gibi önemli birimlerde nöbetçi ekiplere ilave ekipler oluşturarak, iş makineleri, kamyon, arazöz, sepetli araçlarla olası olumsuzluklara karşı önlemlerini aldı.

    İTFAİYE EKİPLERİ TEYAKKUZDA

    Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı, merkez ve ilçelerde de tüm ekipleriyle hazır halde bekliyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı beklenen yağış ve fırtınada oluşabilecek su baskını, sel, yıldırım düşmesi olumsuzluklara karşı gerekli teçhizat ve personelle önlemlerini aldı. 

    ASAT İŞ MAKİNELERİ İLE HAZIR

    ASAT’da olası kanalizasyon tıkanmaları ve su baskını ihbarlarına karşı acil müdahale ekiplerine ilave olarak 5 adet kanal açma aracını da hazır bulunduruyor. Park Bahçeler Daire Başkanlığı da ağaç devrilmesi, mazgal tıkanması gibi olumsuzluklara müdahale etmek için sepetli araç, kamyon ve iş makinelerinden oluşan ekipler oluşturdu.

    Acil durumlarda vatandaşlar, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin 249 50 00 numaralı telefonunu arayarak yardım isteyebilecek.

  • BEYLİKDÜZÜ KIŞ FESTİVALİ BAŞLADI

    BEYLİKDÜZÜ KIŞ FESTİVALİ BAŞLADI

    Beylikdüzü’nde yeni yıl heyecanı, Beylikdüzü Kış Festivali ile başladı. Beylikdüzü Belediyesi tarafından ışıklar ve süslemelerle donatılan festival alanı, müzik dinletileri ve sahne performanslarına ev sahipliği yapacak. Çeşitli stantlar ve buz pistinin de yer aldığı festival, 31 Aralık’ta son bulacak.

    Beylikdüzü Belediyesi’nin düzenlediği Beylikdüzü Kış Festivali başladı. Yaşam Vadisi 1. Etap içerisinde ışıklar ve süslemelerle donatılan festival alanı, ilk gününden ilçe halkının yoğun ilgisini topladı. Buz pisti, birbirinden renkli hediyelik ürünler ve yiyecek-içecek stantlarının da yer aldığı alan, 31 Aralık tarihine kadar 16.00 – 23.00 saatleri arasında açık olacak. Festival programı kapsamında ayrıca; 23 Aralık Cumartesi ve 30 Aralık Cumartesi günleri saat 19.00’da Off The Record, 24 Aralık Pazar günü saat 19.00’da ise School Of Samba grubu performansıyla sahnede olacak.

    2024’ÜN CUMHURİYETİMİZİN İKİNCİ YÜZYILINA YAKIŞIR BİR YIL OLMASI TEMENNİ EDİYORUM”

    İlçe halkını Beylikdüzü Kış Festivali’ne davet eden Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Hem ülkemiz hem de tüm dünya açısından oldukça zor geçen bir yılı geride bıraktık. Yılın tüm yorgunluğunu atmak ve keyifli vakit geçirmek için Yaşam Vadisi’nin giriş noktasında kurmuş olduğumuz Beylikdüzü Kış Festivali alanına tüm komşularımızı bekliyoruz. 2024’ün Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yakışır bir yıl olması temenni ediyor; ülkemize ve dünyaya, başta sağlık olmak üzere barış ve refah getirmesini diliyorum” diye konuştu.

     

  • ANKARA BÜYÜKŞEHİR’DEN MİLLİ ŞAİR MEHMET AKİF ERSOY İÇİN ANMA TÖRENİ

    ANKARA BÜYÜKŞEHİR’DEN MİLLİ ŞAİR MEHMET AKİF ERSOY İÇİN ANMA TÖRENİ

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, İstiklal Marşı’nın yazarı Mehmet Akif Ersoy’u doğumunun 150. yıl dönümünde Kuşcağız Aile Yaşam Merkezi’nde düzenlenen törenle andı. Kadın ve Aile Hizmetleri Şube Müdürlüğü’ne bağlı Altındağ Gençlik Merkezi üyeleri kısa tiyatro, Esertepe Aile Yaşam Merkezi üyeleri ise oratoryo gösterisi sergilerken; düzenlenen resim yarışmasında dereceye giren öğrencilere de hediye verildi.

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, İstiklal Marşı’nın yazarı Mehmet Akif Ersoy’u doğumunun 150. yıl dönümünde çeşitli etkinliklerle andı.

    Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı, milli şair için tiyatro ve oratoryo gösterileri ile resim yarışması düzenledi.

    ANMA PROGRAMINA BAŞKENTLİLER YOĞUN İLGİ GÖSTERDİ

    Kuşcağız Aile Yaşam Merkezi’nde düzenlenen ve Başkentlilerin yoğun ilgi gösterdiği programa; Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanı Doç. Dr Serkan Yorgancılar, Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı Aile Yaşam Merkezleri Şube Müdürü Şinasi Örün, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurullah Çetin, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Prof. Dr. İbrahim Maraş ve davetliler katıldı.

    Anma programında Altındağ Gençlik Merkezi Tiyatro Kulübü kısa tiyatro, Esertepe Aile Yaşam Merkezi üyeleri ise oratoryo gösterisi sergilerken düzenlenen resim yarışmasında dereceye giren öğrencilere de hediyeler takdim edildi.

    “MEHMET AKİF ERSOY’U ANLAMAK İÇİN BİR ARAYA GELDİK”

    Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak milli şair Mehmet Akif Ersoy’un doğumunun 150. yılı dolayısıyla anma programı düzenledikleri için çok mutlu olduklarını dile getiren Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanı Serkan Yorgancılar, şunları söyledi:

    “Bugün milli şairimiz, İstiklal Marşı’mızın yazarı Mehmet Akif Ersoy’un doğumunun 150. yılında onu anlamak adına bir araya gelmiş bulunuyoruz. Akif denildiğinde iki konu beni her zaman etkilemiştir; ilki Kurtuluş Savaşı mücadelesinde oğluyla birlikte Atatürk tarafından Ankara’ya davet edildiğinde ‘Madem çağrıldık, gitmezsek olmaz’ deyişi ve haftalarca süren zorlu yolculuktan sonra Ankara’ya ulaşması ikincisi de ‘Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın’ demesi bugün çok kıymetli.’’

    İSTİKLAL MARŞI BİZİM MİLLİ KİMLİK BELGEMİZDİR”

    Milli şairi Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşı’nın Türk milletinin milli kimlik belgesi olduğunu söyleyen Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurullah Çetin, “İstiklal Marşı’mız sadece yazıldığı dönemle sınırlı olan bir metin değil, barındırmış olduğu temel değerleri ile bugüne de geleceğe de hitap eden bizim bir milli kimlik belgemizdir. İstiklal Marşı’mız 12 Mart 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde büyük bir mutabakatla kabul edildi, bu artık milli marştır, kişi merkezli bir marş değildir, yani Türk milletinin ortak değerlerini barındıran bir marştır kıyamete kadar Türk milletinin varlığının, kimliğinin, değerlerinin bir belgesi olarak devam edecektir. İstiklal Marşı’mız mandacılık, teslimiyet ve kölelik anlayışına karşı tam bağımsız ve bağlantısız milli Türk varlığı ve devleti iradesini beyan eden bir metindir” dedi.

    Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Maraş ise  “Mehmet Akif’i anmak ve onu anlamak gerçekten hayati bir mesele. Akif’i bugün gençlerimizin tanıması lazım. Akif’i anlamak demek Türkiye’yi, İslam’ı ve ahlâkı anlamak demek. Bizim açımızdan çok önemli bir şahıs. Akif’in hayat hikâyesini incelediğinizde, küçüklüğünden itibaren bilime ne kadar değer verdiğini, öğrenmeye meraklı olduğunu görebiliyoruz. O dönemin meşhur hocalarından Pastör’ün öğrencisi olan Akif, onun yolundan gitmek istiyor. Bu açıdan da önemli bir bilim adamı Akif.  Aynı zamanda bir İslam şairi, aslında şair olmaktan da daha çok bir fikir adamı. Hayatımızın her alanına dokunabilecek sözler söyleyen bir insan. Ankara Büyükşehir Belediyesini düzenlediği program için kutluyorum” diye konuştu.

     

  • BODRUM BELEDİYESİ EKİPLERİ YAĞMUR MESAİSİNDE

    BODRUM BELEDİYESİ EKİPLERİ YAĞMUR MESAİSİNDE

    Bodrum Belediyesi ekipleri, ilçede etkisini artıran sağanak yağış nedeniyle teyakkuza geçti.

    Bodrum’da bugün sabah saatlerinden itibaren kuvvetlenen sağanak yağış nedeniyle ekipler, mazgallar ve dere yataklarında nöbet tuttu. Ekipler bir yandan temizlik çalışması yaparken, diğer yandan da su akışını sağlayarak taşmalara engel oldu.

    Bodrum Belediyesi ekipleri, Muğla Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere diğer kurumlarla koordineli şekilde yönlendirmeler gerçekleştirirken, kanal açma araçları ve kepçelerle de gerekli görülen bölgelere müdahalede bulunuyor.

    Zabıta ekipleri, düzenli devriye gerçekleştirerek risk oluşturan ve müdahale edilmesi gereken yerlerin tespitini yapıp ilgili birimlere iletiyor.

    Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın koordinesinde her bölgede Temizlik İşleri, Fen İşleri, Park Bahçeler ve Destek Hizmetleri Müdürlüğü saha sorumluları, iletişimde kalarak önlemler alıyor. Gereken noktalarda denetimler artırılıyor. İş makineleri ve personel ile teyakkuz halinde olan Bodrum Belediyesi, Saha Çözüm ve Koordinasyon ekipleriyle, ihtiyaç durumunda da vatandaşlarla iletişim kuruyor. İhtiyaç ve talepleri, ilgili müdürlüklere iletiyor.

    Vatandaşlar, 444 00 48 numaralı telefondan belediyenin ilgili birimlerine ulaşarak bilgi ve yardım alabiliyor.

      

  • GRUP KİBELE YENİ ALBÜM LANSMANINI YARIN ÇAĞDAŞ SANATLAR MERKEZİ’NDE YAPACAK

    GRUP KİBELE YENİ ALBÜM LANSMANINI YARIN ÇAĞDAŞ SANATLAR MERKEZİ’NDE YAPACAK

    Grup Kibele, yeni albüm lansmanını yarın Ankara’da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapacak.

    Grup Kibele’nin yeni albümü Koçer’in lansmanı yarın saat 20.00’de Ankara’da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapılacak. Kalan Müzik’ten çıkan albüm grubun yıllar sonra çıkardığı ikinci albüm oldu.

  • ÖZGÜR ÖZEL, TÜRKİYE-AB KARMA İSTİŞARE KOMİTESİ İLE BİR ARAYA GELDİ

    ÖZGÜR ÖZEL, TÜRKİYE-AB KARMA İSTİŞARE KOMİTESİ İLE BİR ARAYA GELDİ

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye – Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesi Türkiye Kanadı Eş Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve beraberindeki Karma İstişare Komitesi heyeti ile bir araya geldi.

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye – Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesi Türkiye Kanadı Eş Başkanı ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve beraberindeki Karma İstişare Komitesi heyeti ile bugün CHP Genel Merkezi’ndeki makamında görüştü. CHP lideri Özel’e, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer ve CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba eşlik etti. Heyette; TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol, TESK Başkanı Bendevi Palandöken de yer aldı.

     

  • MARMARİS’TE MAVİ KAPAKLAR, MİNİK ZEHRA’YA CAN OLDU

    MARMARİS’TE MAVİ KAPAKLAR, MİNİK ZEHRA’YA CAN OLDU

    Marmaris Belediyesi’nin girişimleriyle SMA hastası Zehra için toplanan mavi kapaklar, bağış karşılığında geri dönüşüm firmasına teslim edildi.

    Marmaris’te yaşayan SMA Hastası Zehra Dağ için Marmaris Belediyesi tarafından başlatılan kampanya kapsamında 700 kg mavi kapak toplandı. Toplanan mavi kapaklar, Makine Araç Parkı’nda yer alan Atık Toplama Tesisi’nde belediye yetkilileri ve Zehra’nın Babası Abdullah Dağ’ın katılımıyla SCA Atık Yönetim AŞ’ye teslim edildi. Firma, toplanan plastik atıklar karşılığında Zehra’nın kampanyasına 20 bin TL bağış yaptı.

    Kampanyanın yüzde 85’e ulaştığını belirten Zehra’nın Babası Abdullah Dağ, destek olan başta Belediye Başkanı Mehmet Oktay’a, Marmaris Belediyesi çalışanlarına ve tüm gönüllülere teşekkür etti.

    Geriye kalan yüzde 15’lik dilim için maddi manevi herkesten destek beklediklerini vurgulayan Dağ, “Zehra’nın kampanyası umuyoruz en kısa sürede tamamlanacak ve SMA değil, kızım Zehra kazanacak” diyerek sözlerini tamamladı.

    Belediye Başkan Yardımcısı Suzan Zift de Belediye’nin Zehra’ya verdiği desteğin bundan sonra da süreceğini belirtti.

  • KONYAALTI BELEDİYESİ ANTALYA ULTRA MARATONU’NUNDA 39 ÜLKEDEN 1720 SPORCU KOŞACAK

    KONYAALTI BELEDİYESİ ANTALYA ULTRA MARATONU’NUNDA 39 ÜLKEDEN 1720 SPORCU KOŞACAK

    Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, bu yıl 23-24 Aralık günlerinde 3’üncüsü düzenlenecek Konyaaltı Belediyesi Antalya Ultra Maratonu’nunda 39 ülkeden 1720 sporcunun koşacağını söyledi.

    Bu yıl 23-24 Aralık günlerinde 3’üncüsü düzenlenecek Konyaaltı Belediyesi Antalya Ultra Maratonu’nu için basın toplantısı düzenlendi. Basın toplantısında konuşan Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, Batı Avrupa ülkelerinin Türkiye’nin çağdaş bir ülke olduğunu, Konyaaltı’ndan özellikle de Antalya’dan duyacağını söyledi. Esen, “Bu sene 3’üncüsünü düzenlediğimiz Ultra Maraton her geçen seneye göre daha da güçleniyor. Katılımcı sayısı artan bir maraton olarak bu yıla hazırız. Cumartesi günü sabah 04.30’da yarışmalarımızın ilk startımızı vereceğiz. 5 km, 12 km, 31 km, 57 km ve 85 km olmak üzere değişik uzunluktaki parkurlarda yarışma yapılacak. Yaklaşık 100 çocuğumuzun katılacağı bir çocuk koşusu ve sporsever hemşerilerimizin köpekleri ile beraber koşacakları bir pati-run koşusu da olacak’’ dedi.

    BİN 720 SPORCU KATILACAK

    Bu seneki maratonun geçen seneye göre daha da güçlendiğini söyleyen Başkan Esen, “39 ülkeden bin 720 sporcu katılacak. Yarışmaya katılan sporcularımızın yüzde 41’i yabancı uyruklu. Geçen sene olduğu gibi bu sene de Avrupa’daki spor kanallarında Ultra Maraton sayesinde hem Konyaaltı hem de Antalya’nın güzellikleri yer bulacak. Kazasız belasız eğlenceli güzel bir etkinlik olmasını diliyorum” dedi.

    EMEĞİ GEÇENLERE TEŞEKKÜR ETTİ

    Başkan Esen, uzun maraton parkurunun diğer emsallerinden oldukça farklı olduğunu belirterek, “İlk düzenlediğimizde katılan yarışmacılar şaşkınlıkla ve beğeni ile parkuru koştu. Nereden gideceklerini tam bilemeden. Parkurumuz 0 rakımdan başlayıp 2000 rakıma kadar çıkan bir deniz seviyesinden yükseklikte değişik rakımlarda ilerleyen bir parkur. Deniz seviyesinde başlıyor ve kayak merkezinden Feslikan Yaylası’ndan geçerek Doyran, Geyikbayırı civarında sonlanıyor. Dün akşam yüksek kesimlerde akşam yoğun bir kar yağışı olduğunu duyduk. Yarın ve diğer gün parkurumuzun önemli bir kısmı karla kaplı olacak Böylece sporcularımız denizimin mavisinden karın beyazına doğru koşacak” diye konuştu.

    ESEN, VATANDAŞLARI DAVET ETTİ

    Bu yıl 3’üncüsü gerçekleşecek olan Antalya Ultra Maratonu’na tüm vatandaşları davet eden Başkan Esen, “Cumartesi sabahından itibaren alanda olmanızı dilerim. Alanda heyecan hiç bitmeyecek. Cumartesi Pazar nereye gitsek diye düşündüğünüzde sizi ve çevrenizdekileri Konyaaltı Belediyesi’nin önündeki meydana bekliyorum. Size iyi bir ev sahipliği yapacağız. Eğlence vaat ediyoruz. Maraton’da görüşmek üzere” dedi.

    YABANCI KOŞUCU SAYISI ARTTI

    Organizasyon Sorumlusu Ali Cem Aktaş ise “Yabancı koşucu sayımız giderek artmaya başladı. Gelenler bir hafta ile bir ay arası Antalya’da konaklıyor. Bu da ülkemiz için katma değer oluşturuyor. Bu maratonu dünyanın en önemli yarışları arasına katmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

     

     

  • KESK, MECLİS ÖNÜNDE 2024 BÜTÇESİNİ PROTESTO ETTİ… ŞÜKRAN KABLAN YEŞİL: “HALKIN, EMEKÇİLERİN DEĞİL SERMAYENİN İHTİYAÇLARI DOĞRULTUSUNDA HAZIRLANMIŞ SARAYIN BÜTÇESİDİR”

    KESK, MECLİS ÖNÜNDE 2024 BÜTÇESİNİ PROTESTO ETTİ… ŞÜKRAN KABLAN YEŞİL: “HALKIN, EMEKÇİLERİN DEĞİL SERMAYENİN İHTİYAÇLARI DOĞRULTUSUNDA HAZIRLANMIŞ SARAYIN BÜTÇESİDİR”

    KESK üyeleri, “Emekten Yana, Demokratik Halk Bütçesi” talebiyle Meclis önünde 2024 yılı bütçe teklifini protesto etti. KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, “Bu bütçe halkın, emekçilerin değil, sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanmış sarayın bütçesidir” dedi. CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp “Herkesin, toplumun tüm kesimlerinin ‘bu bütçe benim bütçemdir’ dediği bir dönemi böylesine güçlü bir dayanışma ile yakın bir gelecekte hep birlikte kuracağız” diye konuştu. Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan ise “Geriye bir seçenek kalıyor. 2024 bütçesinde işçilere, emekçilere fedakarlık, dişini sıkmak ve sabretmeyi öneren bu hükümete karşı fedakarlık yapmayacağız, dişimizi sıkmayacağız, sabretmeyeceğiz diyerek emekçilerin, işçilerin yaşam koşulları için mücadeleyi büyütmek ve bu bütçeyi 2024 yılında çöpe atmak” dedi.

    KESK, “Emekten Yana, Demokratik Halk Bütçesi” talebiyle Meclis önünde basın açıklaması yaptı.

    Basın açıklamasına CHP milletvekilleri Okan Konuralp, İsmet Güneşhan ve Hikmet Yalım Halıcı, DEM Parti milletvekilleri Mehmet Kamaç, Sinan Çiftyürek, Kezban Konukçu, Burcugül Çubuk, Özgül Saki ve İbrahim Akın, Emek Partisi milletvekilleri İskender Bayhan ve Sevda Karaca katıldı.

    KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, 2024 yılı bütçe teklifine ilişkin şu açıklamayı yaptı.

    “HALKIN YÜZDE 99’U HER GEÇEN GÜN YOKSULLAŞIRKEN, GÜVENCESİZLEŞİRKEN; YÜZDE 1’LİK AZINLIK İSE DAHA DA ZENGİNLEŞİYOR”

    “Bu ülkede yaşayan milyonlarca emekçinin derinleşen yoksulluğu ve her geçen gün ağırlaşan yaşam koşulları altında 2024 Bütçesi TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye devam ediliyor. Tüm halka daha fazla yoksulluk ve işsizlik dayatan ve yıllardır adeta birbirinin kopyası olan sermayeden yana bütçelerle oyalanıyoruz. Kamu emekçilerinin, emeklilerin, işçilerin, gençlerin, kadınların, halkın bütçe hakkı yok sayılıyor. Yıllardır hayata geçirilen bütçelerle geldiğimiz yer ortada. Halkın yüzde 99’u her geçen gün yoksullaşırken, güvencesizleşirken yüzde 1’lik azınlık ise daha da zenginleşiyor.

    İktidar uyguladığı ekonomi politikalarıyla derinleşen ekonomik krizin faturasını işçilere, emekçilere ödetmek istiyor. Gerek OVP ve 12. Kalkınma Planı ile gerekse görüşmeleri TBMM Genel Kurulu’nda devam eden 2024 bütçesi ile sermayeden yana, emek düşmanı politikalarla ağır vergi yükü altında yoksulluğumuzun, ücretlerimizdeki erimenin, alım gücümüzdeki düşüşün devam edeceği aşikar. Bugün her üç çocuktan ikisinin okulda aç kaldığı, gençlerin KYK yurtlarında ölümle burun buruna ve sağlıksız koşullarda yaşamak zorunda bırakıldığı, her 3 kadından birinin işsiz olduğu, 10 milyon asgari ücretlinin açlık sınırının altında, milyonlarca emeklinin ise 7 bin 500 tl ücretle yaşamaya mahkum edildiği ülkemizde meğer Merkez Bankası Başkanı da geçinemiyor ve barınamıyormuş.

    “BU BÜTÇE HALKIN, EMEKÇİLERİN DEĞİL, SERMAYENİN İHTİYAÇLARI DOĞRULTUSUNDA HAZIRLANMIŞ SARAYIN BÜTÇESİDİR”

    KESK olarak aylardır iş yerlerimizde, sokaklarda, meydanlarda söylüyoruz; buradan Meclis önünden bir kez daha tekrar edelim. Bu bütçe halkın, emekçilerin değil, sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanmış sarayın bütçesidir. Bizlere dayatılan OVP ve 2024 bütçesinde emekçilerin temel kazanımlarına yönelik saldırıların artması var; vergi adaletsizliğinin derinleştirilmesi, bütçenin aslan payının sermayeye, patronlara, savunma ve güvenlik adı altında çatışma ve savaşa ayrılması var.

    Bütçeler kaynakların kimlerden toplandığını ve söz konusu kaynakların kimlerin ihtiyaçları için kullanıldığını gösteren belgelerdir. 2024 bütçesi, güvenlik harcamaları, gizli ödenekler, cari transferler, faiz ödemeleri, vergi istisnaları gibi kalemlerde yaşanan devasa artışlarla bütçeyi eritip yok ediyor. Militarist, cinsiyetçi, milliyetçi, dinci ve savaş politikalarına dayanan, sermayenin ihtiyaçlarını önceleyen bugüne kadar hayata geçirilen AKP-saray bütçeleri ile bütçe hakkımız yok edilmiştir. Vergi adaletsizliği derinleşmiştir. Ülkenin kaynakları çatışma ve savaş politikalarına ayrılmıştır.

    “BÜTÇE OLUŞTURULURKEN YÜZDE 88’İ VERGİLERDEN OLUŞUYOR”

    Emeğin milli gelirden aldığı pay düşerken toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme göz ardı edilmiş, cinsiyet eşitsizliği derinleştirilmiştir. Özelleştirme politikalarıyla, halkın kamusal hizmetlere ulaşımı gasp edilmiştir. Ekonomi büyürken düşük ücret ve güvencesiz istihdam dayatılan emeğin bu gelirden aldığı pay gittikçe düşmüş, gelir dağılımı adaletsizliği derinleşmiştir.

    Bütçe oluşturulurken yüzde 88’i vergilerden oluşuyor. Ancak buna rağmen bunların kullanımı ve vergi adaletsizliği gittikçe derinleştiriliyor. Bakıyoruz ki az kazanandan az, çok kazanandan çok olarak tanımlanan vergide adalet ilkesi yerle bir edinmiş adalet çeşitli istisnalarla vergi harcaması adı altında sermaye lehine vazgeçilmiştir.

    SERMAYENİN, SARAYIN, AKP’NİN BU BÜTÇESİNİ BİZLER HALK OLARAK, EMEKÇİLER OLARAK KABUL ETMİYORUZ”

    2024 bütçesinde ödenekler bakıldığında ise; istihdama yüzde 2, tarım ve ormancılığa yüzde 2,8, yoksullukla mücadeleye yüzde 2, engellilikle mücadeleye binde 12, çocukların korunmasına binde 2, bağımlılıkla mücadeleye yüz binde 8, kadının güçlendirilmesine milyonda 4, insan haklarının geliştirilmesine on milyonda 5 gibi komik rakamlar ayrıldı.

    İçinde bulunduğumuz kriz koşulları emekten yana demokratik bir bütçeyi yakıcı bir ihtiyaç haline getirmiştir. Biz KESK olarak yıllardır sadece kendimiz için değil, herkes için halktan, emekten yana bir bütçe istiyoruz.

    Sözümüz çok açık ve net, bugüne kadar taleplerimizi bir kez daha tekrar ediyoruz. Tek adam rejiminin gasp etmiş olduğu bütçe hakkımızın önündeki engeller kaldırılarak, özelleştirme politikalarının son bulması, bütçenin emekten, halktan yana toplumsal cinsiyete duyarlı bir halde, engelli kamu emekçileri ve engelli yurttaşların gözetilerek düzenlenmesi, vergi adaletsizliğinin derhal son bulması taleplerimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz. Sermayenin, sarayın, AKP’nin bu bütçesini bizler halk olarak, emekçiler olarak kabul etmiyoruz.”

     “HERKESİN, TOPLUMUN TÜM KESİMLERİNİN ‘BU BÜTÇE BENİM BÜTÇEMDİR’ DEDİĞİ BİR DÖNEMİ BİRLİKTE KURACAĞIZ”

    Okan Konuralp, Meclis’te görüşülmeye devam bütçeye ilişkin şu açıklamayı yaptı:

    “Halkın bütçesini, yakın bir gelecekte hep birlikte kuracağımız bir düzeni hep birlikte sağlayacağız. Bu konuda hiçbir şüphe duymuyorum. Herkesin, toplumun tüm kesimlerinin ‘bu bütçe benim bütçemdir’ dediği bir dönemi böylesine güçlü bir dayanışma ile yakın bir gelecekte hep birlikte kuracağız. Hepimiz 2024 bütçesine ‘hayır’ diyen milletvekilleri olarak KESK’e ve tüm emekçilere sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”

    ŞU ANDA DOLAYLI VERGİLER BÜTÇENİN NEREDEYSE 3’TE 2’SİNİ OLUŞTURUYOR”

    Kezban Konukçu, 2024 bütçesine ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

    “Dün Mehmet Şimşek konuşuyordu, masallar, yalanlar… Biz kimlerin büyüdüğünü çok iyi biliyoruz. Çünkü o holdingler kar oranlarını açıklıyor yüzde 600 kar elde ettik diye ama biz emekçilerin ekmeğinin küçüldüğünü nasıl bir yoksulluk içinde yaşadığını çok iyi biliyoruz. Yani, o yalanlara karnımız tok. Biz DEM Parti olarak yoksullukta değil, zenginlikte eşitlenmek için mücadele ediyoruz ve sizin mücadelenizin de yanındayız. Şu anda dolaylı vergiler bütçenin neredeyse 3’te 2’sini oluşturuyor. Dolaylı vergi demek, zenginden de yoksuldan da aynısını almak demektir ve yoksulluğu tabana yaymak demektir. Biz, zenginliği tabana yaymak için dolaylı vergileri kaldıracağız. Zenginden daha çok vergi alacağız.”

    SABRETMEYİ ÖNEREN BU HÜKÜMETE KARŞI FEDAKARLIK YAPMAYACAĞIZ, DİŞİMİZİ SIKMAYACAĞIZ”

    İskender Bayhan ise şunları söyledi:

    “Bütün bu yasalar, bütün bu düzenlemelerin bir anlamı var. O da Türkiye’de Erdoğan hükümetleri boyunca uygulanan ‘besle sermayeyi oysun emekçinin gözünü’ diye tarif edebileceğimiz bir anlayışın bu ülkede hüküm sürmesinin devam edeceğini ilan etmek oldu. 2024 yılında da bu çizgiyi devam ettirecekler. Dolayısıyla geriye bir seçenek kalıyor, 2024 bütçesinde işçilere, emekçilere fedekarlık, dişini sıkmak ve sabretmeyi öneren bu hükümete karşı fedakarlık yapmayacağız, dişimizi sıkmayacağız, sabretmeyeceğiz diyerek emekçilerin, işçilerin yaşam koşulları için mücadeleyi büyütmek ve bu bütçeyi 2024 yılında çöpe atmak. Meclis’te kabul edilse de hayatın içerisinde emek ve sermaye mücadelesinin, sert dişlilerin çatışması içerisinde bu bütçeyi çöpe atmak. Meclis’ten geçmesini engelleyemeyiz ama bunu hayatın içerisinde çöpe atabiliriz diye düşünüyorum.”