Yazar: odakhaber

  • CHP BORNOVA GENÇLİK ÖRGÜTÜ’NDEN BORNOVA ANADOLU LİSESİ ÖNÜNDE EYLEM… “BORNOVA ANADOLU LİSESİ’NİN ANAOKULUNA İHTİYACI YOKTUR”

    CHP Bornova Gençlik Örgütü, Bornova Anadolu Lisesi koruluğunda mülteciler için anaokulu yapıldığı iddiaları üzerine lise önünde eylem yaptı. Açıklamada, “Bornova Anadolu Lisesi’nin anaokuluna ihtiyacı yoktur. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün acilen bu karardan dönerek, bu projenin okulumuzun ihtiyacı olan laboratuvar projesiyle değiştirilmesi gerekmektedir” denildi.

    Bornova Anadolu Lisesi koruluğunda Suriyeli mülteciler için anaokulu yapıldığı iddialarına ilişkin tepkiler sürüyor. CHP Bornova Gençlik Örgütü, Bornova Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklama şöyle:

    “Bizler her daim haksızlığın karşısında duran, mağduriyetlere karşı hızlıca örgütlenip tepki gösteren, Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerine bağlı asırlık çınar Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bornova Gençlik Örgütüyüz. Yaklaşık bir haftadır ülke gündemini de yakından ilgilendiren Bornova’mızın simgelerinden biri olan Bornova Anadolu Lisesi’yle ilgili devam eden sürecin ilk günden beri içerisindeyiz. Bugün de burada Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer’in de mezun olduğu ve daha birçok akademisyen, milletvekili, hukukçu, bilim insanı yetiştiren Bornova Anadolu Lisesi önündeyiz. Gönül isterdi ki bugün buraya öğrenci kardeşlerimizin derslerine yardımcı olmak ve bir üniversite öğrencisi olarak liseli kardeşlerimize tecrübelerimizi aktarmak için gelelim. Fakat bugün buraya liseli kardeşlerimizin haklı mücadelesine destek olmak, seslerine ses katmak için geldik.

    Biz Cumhuriyet Halk Partisi’nin gençlik örgütleri olarak kazı ya da yapılacak inşaatın yasal süreciyle ilgilenmiyoruz, gerekli açıklamaları Cumhuriyet Halk Partisi yönetimindeki sosyal belediyecilik anlayışıyla yönetilen Bornova ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlarımız yapmıştır. Bizim derdimiz İzmir’imize damga vurmuş, birçok değeri ülkemize katmış, bu nadide eğitim kurumunda okuyan öğrenci arkadaşlarımızın fikir ve görüşleri hiçe sayılarak liseyle bağdaşmayan bir anaokulu yapımı projesinin başlatılmasıdır. Biz Bornova Anadolu Liseli kardeşlerimizin sesine ses katarak buradan açıkça haykırıyoruz: Bornova Anadolu Lisesi’nin anaokuluna ihtiyacı yoktur. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün acilen bu karardan dönerek, bu projenin okulumuzun ihtiyacı olan laboratuvar projesiyle değiştirilmesi gerekmektedir. Günlerdir gerek liseli arkadaşlarımızla, gerek mezunlarımızla, gerek belediyelerimizle yapmış olduğumuz görüşmeler neticesinde çok net bir şekilde görüyoruz ki; bu meselenin seçimlere 3 ay kala ortaya çıkması Cumhuriyet Halk Partili belediyelerimizin sorumlu tutulması, açıkça partimizin ve belediyelerimizi yıpratma çabasıdır”

  • SARAY BELEDİYESİ İŞTİRAKİ SARAYKENT A.Ş. İLE DİSK GENEL-İŞ ARASINDA İMZALANAN EK PROTOKOLLE MAAŞLARA YÜZDE 50 ZAM YAPILDI

    SARAY BELEDİYESİ İŞTİRAKİ SARAYKENT A.Ş. İLE DİSK GENEL-İŞ ARASINDA İMZALANAN EK PROTOKOLLE MAAŞLARA YÜZDE 50 ZAM YAPILDI

    Saray Belediyesi iştiraki Saraykent A.Ş ile DİSK Genel-İş Tekirdağ Şubesi arasında imzalanan ek protokol ile çalışanların maaşlarına yüzde 50 oranında zam yapıldı.

    Asgari ücretin 17 bin 2 TL olarak belirlenmesinin ardından Saray Belediyesi ile DİSK Genel İş Sendikası arasında ek protokol imzalandı. Ek protokolün imza töreni Perşembe günü saat 11.00’da Saray Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, DİSK Tekirdağ Genel İş Şube Başkanı Ahmet Işık ve DİSK Saray Belediyesi İş Yeri temsilcisi Alpay Akı sözleşmeyi imza altına aldı.

    BAŞKAN ERKİŞ: “HAYIRLI OLSUN”

    Eşitlik mücadelesini yaşam biçimi haline getirdiğini belirten Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, şunları ifade etti:
    “Değişen ve gelişen koşullar emekçi kardeşlerim için yaşam koşullarını her geçen gün daha da zora sokmaktadır. Hissedilen zorluk düzeyi bizlere yansıtılan, ölçülenle başa baş gitmemektedir. Hepimiz biliyoruz ki enflasyonun tahrip edici tesiri kamuoyuyla paylaşılanın çok daha dışında ve ötesinde bir hal almıştır. Bilhassa, temel yaşam ihtiyaçlarının karşı karşıya kaldığı enflasyonist ortam işçi sınıfını giderek daha ağırlaşan hatta hayatlarını soluksuz bırakan bir durumda yaşamaya zorlamaktadır. Hal böyle olunca bizim Sayın Cumhurbaşkanımızın memur kısmına öngördüğü zamla müsemma onun 1 puan üzerinde bir zamla işçi sınıfımızı, saygıdeğer mesai arkadaşlarımızı, emekçimizi ellerindeki nasırla alnındaki terle hayatını kazanarak evine helal lokma götüren saygıdeğer kardeşlerimi ancak bir parça olsun muhafaza ettirmek durumuyla karşı karşıyayım. Dolayısıyla çiçekli davul zurnalı nümayişlerin yeri değil. Ancak sendikacı arkadaşlarım Devrimci İş Sendikaları Konfederasyonu’nun soylu temsilcileri işçi sınıfının hak arayışları da biliyorlar ki gelinen durumda bir dayanışmayı karşılıklı sergilemek zorundayız. Sizlere reva görülen, verilen zam kesinlikle yaşam koşullarında sizleri insanca yaşatacak bir zam değildir. Hayatını işçi sınıfının mücadelesine adamış, işçi sınıfının her bireyiyle kendini eşit gören eşitlik mücadelesini yaşam biçimi haline getirmiş bir kardeşiniz, abiniz arkadaşınız olarak konuşuyorum. Yapılanlar son derece kifayetsizdir. Ancak eldeki imkanlar nispetinde kurumun bekasını sürdürmek gayretiyle ve sendika temsilcilerimizin de içlerine biraz olsun sinebilecek sizleri de geleceğe hiç değilse umudu aktarır mahiyette muhafaza edecek bir anlaşmayı bugün böylece imzalıyor olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Hayırlı, uğurlu olsun.”

    DİSK Genel İş Sendikası Tekirdağ Şube Başkanı Ahmet Işık, Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş’in daima işçinin ve emekçinin yanında olduğunu belirterek, Başkan Erkiş’e teşekkür etti.

  • BORNOVA BELEDİYE BAŞKANI İDUĞ’DAN ‘SURİYELİ MÜLTECİLER İÇİN ANAOKULU’ İDDİASIYLA İLGİLİ AÇIKLAMA: “KORULUK ALANDA İNŞAAT YOK, AĞAÇ KESME YOK, O BÖLGEDE BÖYLE BİR MÜLTECİ YAPISI DA YOK”

    BORNOVA BELEDİYE BAŞKANI İDUĞ’DAN ‘SURİYELİ MÜLTECİLER İÇİN ANAOKULU’ İDDİASIYLA İLGİLİ AÇIKLAMA: “KORULUK ALANDA İNŞAAT YOK, AĞAÇ KESME YOK, O BÖLGEDE BÖYLE BİR MÜLTECİ YAPISI DA YOK”

    HABER: SULTAN EYLEM KELEŞ – KAMERA: KERİM UĞUR

    Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, “Bornova Anadolu Lisesi’nin koruluk alanında Suriyeliler için anaokulu yapılıyor” iddialarına ilişkin “Suriyeliler gelecek, mülteciler gelecek… Öyle bir şey yok. Mülteci anaokulu konusu bana aktarılmadı, o bölgede böyle bir mülteci yapısı da yok. Koruluk alanda inşaat yoktur, ağaç kesme yoktur. İnşaatta 7 metrelik bir kayma nedeniyle inşaat durduruldu” dedi.

    Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, “Bornova Anadolu Lisesi’nin koruluk alanında Suriyeliler için anaokulu yapılıyor ve ağaç kesiliyor” iddialarına ilişkin açıklama yaptı. Başkanlık bakamında gazetecilerle bir araya gelen İduğ, şunları söyledi:

    “BİZ OKULLARA TESİS KAZANDIRMA KONUSUNDA TALEPLERE OLUMLU CEVAP VERİYORUZ”

    “2022 Ekim ayında Bakanlık tarafından bir müracaat geldi, İzmir’in 11 ilçesinde okul bahçelerine değerlendirmek üzere tesis kazandırma projesi. Bir devlet projesi. Eski Milli Eğitim Bakanı’nın projesinin devamlılığı açısından. 2022 Ekim ayındaki bu müracaat, bizim 5 Aralık’ta ruhsat vermemizle sonlandı. Tabi biz nasıl bir ruhsat verdik? İmar alanı içerisinde, eğitim sitesi içerisindeki bir yere belediyeye müracaat edildiğinde bu ruhsat verilir. Neden verdik? Biz eğitime tamamen, tam destek veren ve bu konuda hangi kurum bize müracaat ederse eğitim anlamında jet hızıyla cevap veren bir kurumuz ve öyle de olmak gerekiyor. Biz okullara tesis kazandırma konusunda kim talep ederse, tüm arkadaşlarla bu konuda olumlu cevap veriyoruz.

    “AĞAÇ KESME YOKTUR, KORULUK ALANDA İNŞAAT YOKTUR”

    Burada yapılacak olan bina okulun ihtiyaçlarını karşılayacak, modern bir bina, çok amaçlı bir bina olması bizim de tercihimizdir. Ancak proje Bakanlık tarafından ve Valilik tarafından yapıldığı için bizim dışımızda, bizden bağımsız bir gelişme bu. Bize düşen görev nedir? Okulla ilgili imar alanı içerisindeki inşaat ruhsatını vermek, biz bu inşaat ruhsatını verdik ve ölçümleri yaptığımızda da 7 metrelik bir kayma olduğunu tespit ettik ve evrakta inşaatı durdurma kararı aldık. Bu inşaatın yine, yeniden bir projeyle tekrar devam etmesi mümkün. Ama bize onlar tekrar müracaat edecek, onunla ilgili tüm yazışmaları yaptık. Dolayısıyla burada kamuoyunu yanlış bilgilendirme var. Sizi benden tam doğrusunu bilgilendirmek için davet ettim, doğrusunu bizden dinleyin. Burada ağaç kesme yoktur, koruluk alanda inşaat yoktur, bir ağaç bile kesilmemiştir. Sadece inşaatın yapıldığı alanın bir 7 metre kayması vardır, bu düzeltilerek inşaat devam edecek.

    “MÜLTECİ ANAOKULU KONUSU BANA AKTARILMADI, O BÖLGEDE BÖYLE BİR MÜLTECİ YAPISI DA YOK”

    Burada mülteci, Suriye konusuna ben girmem. Çünkü bizle ilgili olan bir konu değil, böyle bir konu da bana aktarılmadı, zaten o bölgede böyle bir mülteci yapısı da yok. Dikkatimizi çeken konu şudur; -projenin doğruluğunu, yanlışlığını tartışmak bize düşmez ama- Bornova Anadolu Lisesi ortaokulu devre dışı kalmış, sadece lise eğitimi veren, Türkiye’nin de en değerli insanlarını, bilim adamlarını yetiştirdiği, kıymetli bir lisedir. Burada anaokulu ihtiyacı olduğunu biz düşünmüyoruz. Bu projeden vazgeçilmesini, o binanın bir laboratuvara dönüştürülmesini, okulun ihtiyacı olan tesise dönüştürülmesini arzu ederiz ama bu bizim fikrimiz. Biz sadece Bornova Belediyesi olarak inşaat ruhsatı vermekle yetkiliyiz ve tamamen hepsi yasal bir şekilde yapılmıştır. Kontrolümüzde de 7 metre bir kayma olması sebebiyle biz inşaatın durdurulmasını ve düzeltilerek bundan sonraki gelişmeleri size aktarmak isterim”

    “RUHSATLA İLGİLİ BİR SORUN YOK, MÜHÜRLEME YOK”

    Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan İduğ, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer’in imar mevzuatı nedeniyle inşaatın mühürlendiğini duyurmasına ilişkin soruyu yanıtladı. İduğ şöyle dedi:

    “Mühürleme yok, mühürleme değil. İnşaatta düzeltme talebimiz var, o kaymanın önüne geçmek için. İnşaat ruhsatında problem yok, zaten hepsi yasal. Zaten imar alanı içerisinde, eğitim alanı içerisinde burada bir sıkıntı yok. Zaten 11 tane ilçede uygulanan da bu çalışma. Bakanlık tarafından da açıklanan şu; okul bahçelerinin, okula faydalı olacak tesislerin kazandırılmasıyla ilgili Bakanlığın bir kararı var. Okulun, yeni yapılan tesisin laboratuvara dönüştürülmesi konusunda Bornova Aanadolu Lisesi mezunlarının talepleri oldu, onlarla görüşmelerim var. Onlar da bir laboratuvar yapılmasını ya da yeni dersliklerin kurulmasını talep ediyorlar, böyle bir konuyu daha mantıklı buluyorlar. Sanıyorum ki çok amaçlı bir bina yaparak bu konu çözülmüş olacak ama ruhsatla ilgili olan bir sorun yok, mühürleme yok. Hatanın düzeltilmesiyle ilgili bir çalışmamız var. O ifadenin şöyle düzeltilmesi gerekiyor; inşaatı biz durdurduk, evrak üzerinde bizdeki ölçülere göre yapılmasını talep ettik. Bu bir mühürleme değil ama bir düzeltmeye ihtiyaç olduğunu söyleyebilirim.

    İduğ, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmesini gazetecilere aktardı:

    “Sayın Genel Başkanımızın bu konudaki benimle yaptığı görüşme şöyledir; burada herhangi bir ölçüde, herhangi bir problem var mı, doğru bir şekilde yapılıyor mu şeklinde sorusu oldu. Biz de bu ölçümleri yaptığımızda yanlış olan kısmı da karşı tarafa yazılı olarak bildirdik, böyle bir görüşmemiz oldu. Sayın Genel Başkanımızın da Bornova Anadolu Lisesi mezunu olduğunu biliyorsunuz, Tunç Soyer Başkanımız Bornova Anadolu Lisesi mezunu. Çok hassas bir konu, gençler, veliler çok fazla talepte bulundular bize, ne olduğunu öğrenmek istediler. Ben de size doğrusunu anlatmak istedim. Herhangi bir ağaç kesme olmadığını tekrar ifade etmek istedim, inşaat koruluk alana yapılmıyor. Bizden ruhsat alınmıştır 2022 Ekim ayında, 5 Aralık’ta da inşaat başladı. Yanlış olan kısımlarını da düzeltecekler, biz bunu talep ettik”

    Gazetecilerin Bornova Belediyesi’nin ruhsat veren belediye olduğu için hedef olup olmadığı sorusunu yanıtlayan İduğ, “Ruhsatı Bornova Belediyesi verdiği için oradaki ifade tamamen resmi bir yazıda ‘Bornova Belediyesi ruhsat verdi’ dendiğinde biz hedefe girmiş oluyoruz ama bu bizim asli görevimiz zaten. O konuda herhangi bir algı üretildiğini düşünmüyorum” dedi.

    İduğ, Suriyeliler için anaokulu yapılacağı iddialarıyla ilgili de şunları söyledi:

    “SURİYELİLER GELECEK, MÜLTECİLER GELECEK… BÖYLE BİR ŞEY YOK”

    “Orada hepinizin merak ettiği kısmı, duymak istediğinizi söyleyeyim. Bir anaokulu ifadesi var, anaokulu yapılacak diye bir ifade var. O bölgede anaokuluna bir ihtiyaç bizce yok ama Mevlana Mahallesi ve çevresinde Bornova Belediyesi’ne ait olan arazileri biz tahsis edebiliriz Milli Eğitim Bakanlığı’na, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne. Anaokulu yapmak istedikleri her yerde bize ait bir yer varsa biz bu konuda tam destekçiyiz. Açarız Bornova’ya ait olan arazileri, nereye arzu ederlerse biz Sağlık Müdürlüğü’ne yaptığımız gibi Milli Eğitim Bakanlığı’na da eğitim için olması gereken tüm tahsisleri yapabiliriz. Bir okulun bahçesine anaokulu konusu çok gündeme geldi. Suriyeliler gelecek, mülteciler gelecek… Böyle bir şey yok, oraya bir bina yapılıyor. Bizce de yeterince oraya anaokulu için çocuk gitmez, o bina çok amaçlı olur ve okula faydalı bir laboratuvar haline getirilebilir. Tekrar ediyorum; anaokulu yapmak isterse bize müracatta Bornova’nın bize ait olan bütün alanlarında biz tahsis yapmaya hazırız. Eğitim için Bornova Belediyesi zaten yapması gerekenleri başından beri yapıyor, yapmaya da devam edecek arkadaşlar”

    Projenin başvuru aşamasında belirtilenen amacı ve sonra yaşanabilecek süreci de gazetecilerle paylaşan İduğ, şöyle konuştu:

    “Burası bir eğitim alanı olduğu için fen lisesi, meslek okulu benzeri şekilde her türlü şeyi zaten kapsıyor. Bu açıdan bize gelen müracaat bu şekildeydi. Orada eğitimle ilgili olan her türlü benzeri alanları yapmayla ilgili bir izindi.

    “SÖYLEDİĞİMİZ DÜZELTME YAPILMAZSA RUHSAT İPTALİ YAPILIR”

    Ruhsat iptali yapılabilir, söylediğimiz düzeltme yapılmazsa ruhsat iptali yapılır ve yeni bir ruhsat için müracaatını talep edebiliriz. Bu zaten yasal bir ruhsat, bizim vermeme gibi bir lüksümüz yok. Konuyu Vali Bey takip ediyor, İl Milli Eğitim Müdürümüz, İlçe Milli Eğitim Müdürümüz, Sayın Kaymakamımız herkes takip ediyor. Çok hassas bir konu, biz olması gereken düzenlemeleri yaptıktan sonra sizleri tekrar bilgilendirmek isterim. Bu ifade çok önemli; imarın eğitim alanı içerisinde kaldığını bilmeniz lazım. Yani biz ruhsatı verirken sadece okulun bahçesine değil o eğitim alanının içinde kalmasından dolayı yasal bir ruhsat verdik ve tahmin ediyorum ki bu düzenlemeyi de yakın zamanda yaparlar”

    GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

    1.VİDEO

    BORNOVA BELEDİYE BAŞKANI MUSTAFA İDUĞ’UN AÇIKLAMASI

    2.VİDEO

    BORNOVA BELEDİYESİ EKİPLERİNİN ALANDAKİ ÇALIŞMALARI DURDURMASI İLE İLGİLİ YAZININ ASILMASI

     

  • TKP GENEL SEKRETERİ OKUYAN’DAN ‘BORNOVA ANADOLU LİSESİ KORULUĞUNDA MÜLTECİLER İÇİN ANAOKULU YAPILDIĞI’ İDDİALARINA TEPKİ: “GÜN GELECEK TABELAYI DA İNDİRMEYE KALKACAKLAR”

    TKP GENEL SEKRETERİ OKUYAN’DAN ‘BORNOVA ANADOLU LİSESİ KORULUĞUNDA MÜLTECİLER İÇİN ANAOKULU YAPILDIĞI’ İDDİALARINA TEPKİ: “GÜN GELECEK TABELAYI DA İNDİRMEYE KALKACAKLAR”

    Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan, Bornova Anadolu Lisesi korusunda Suriyeliler için anaokulu yapıldığı iddialarına ilişkin “Bornova Anadolu Lisesi’ne yıllardır saldırılıyor. Gün gelecek tabelayı da indirmeye kalkacaklar. Son olayda mesele göçmenlere anaokulu yapılması değil. Mesele anaokulu ya da kreş için bir okula ve yeşile darbe vurulması” dedi.

    İzmir’deki Bornova Anadolu Lisesi’nin (BAL) korusuna Suriyeliler için anaokulu yapılacağı iddialarına aynı zamanda BAL mezunu da olan Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreteri Kemal Okuyan X (Twitter) hesabından yaptığı paylaşımla tepki gösterdi. Okuyan’ın paylaşımı şöyle:

    “Bornova Anadolu Lisesi’ne yıllardır saldırılıyor. Gün gelecek tabelayı da indirmeye kalkacaklar. Son olayda mesele göçmenlere anaokulu yapılması değil. Mesele anaokulu ya da kreş için bir okula ve yeşile darbe vurulması. Üyesi olduğum BAL ailesi direnci doğru yerde kurmalı.”

  • BÜYÜK MADENCİ YÜRÜYÜŞÜ’NÜN ÜZERİNDEN 33 YIL GEÇTİ… 6 BİN 500 MADENCİNİN ÇALIŞTIĞI AYDIN’DA ÇİNE YAŞAM PLATFORMU KURUCUSU AHMET USLU: “VAHŞİ BİR MADENCİLİK YAPILIYOR, ORTA ÇAĞ KARANLIĞINDA BİR MADENCİLİK”

    CEYLAN SAĞLAM

    33 yıl önce bugün, 48 bin maden işçisi Zonguldak’tan Ankara’ya doğru Büyük Madenci Yürüyüşü’nü başlattı… 33 yıl sonra bugün Aydın’ın Çine ilçesindeki kuvars madeninde çalışan işçiler, silikozis hastalığı ile mücadele ediyor. Çine Yaşam Platformu’nun kurucularından Ahmet Uslu, “Çine’de 26 maden şirketi var, toplam 6 bin 500 işçi var şu anda. Bana göre 6 bin 500 işçiye eğer bir sağlık taraması yapılırsa belki yeni gelen işçilerde olmayabilir ama bir yıl çalışan işçiler dahil olmak üzere işçilerin tamamında silikozis hastalığı var. 40 yıldır silikozis var Çine’de. Vahşi bir madencilik yapılıyor. Orta çağ karanlığında bir madencilik… Bence Türkiye’de de böyle ama Çine, bizim gözümüzün önünde olduğu için Çine gerçekten bunu yaşıyor” diye konuştu. Uslu ayrıca, “Birkaç işçi var emekli olan. Onlar da hasta olmuşlarda hastalığını 20’inci yılında emekli olurken bulmuş, emekli de olabilmiş; kurtarabilmiş kendisini. Emekli olmayan, çok sayıda genç işçi öldü zaten” dedi.

    30 Kasım 1990 günü toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) ve Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünde (MTA) çalışan 48 bin madenci; bildirilerinde “12 Eylül yasaları ile bizi bugüne kadar oyaladılar ve bizi greve zorladılar…” diyerek iş yerlerine “Bu iş yerinde grev vardır” pankartını asmıştı. 4 Ocak 1991 günü Ankara’ya doğru yola koyulan maden işçilerinin yürüyüşünün üzerinden 33 yıl geçti.

    Türkiye’de 13 Mayıs 2014 tarihinde Soma’da, 28 Ekim 2014 tarihinde Ermenek’te, 14 Ekim 2022 tarihinde Bartın’ın Amasra ilçesinde, 13 Eylül 2023 tarihinde Zonguldak’ta meydana gelen maden faciaları, yaşanan iş katliamlarından sadece bazıları.

    Madencilik sektöründe katliamlar olduğu kadar meslek hastalıkları da ön plana çıkıyor. 2022 yılında SGK’nın meslek hastalığına ilişkin yayınlandığı raporda kömür ocakları da dahil olmak üzere madencilik sektöründe yıl içinde sadece 53 kişi meslek hastalığına yakalandığını kaydetti.

    Aydın’ın Çine ilçesinde bulunan; camın hammaddesi olan kuvarsın çıkarıldığı maden ocaklarında çalışan işçilerin çoğunun silikozis hastalığına yakalandığını bildiren Çine Yaşam Platformu kurucularından Ahmet Uslu, Çine’deki maden ocaklarında çalışan işçilerin yaşadığı zorluğu ANKA Haber Ajansı’na anlattı.

    Ahmet Uslu, Çine’deki silikozis hastalığının 40 yıldır var olduğunu belirterek ilçede bulunan 26 maden şirketinde çalışan 6 bin 500 işçide silikozis hastalığının olabileceğini söyledi.

    “ÖLÜM İLE SONUÇLANIYOR, BU HASTALIK”

    Uslu, ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı ve şunları söyledi:

    “Ben 1992 yılında mücadeleye çevre mücadelesi olarak başladım ama 1999 yılına geldiğimizde işçi ölümlerine tanık olmaya başladım. Özellikle bir yıl içinde 7 tane işçi ölmüştü. Bunların da madende çalışan işçiler olmasıyla ilk defa silikozis hastalığını duydum. Silikozis hastalığı kuvars madeninde çalışan işçilerde daha fazla görülüyor. Kuvars madeninde daha hızlı ve ağır geçirdiklerini tanık oldum. Kuvarsta cam madeninde kullanılan bir hammadde. Dolayısıyla o toz, ciğerde de kristalleşme ile cam maddesine dönüştüğü için buna yakalanan işçi önce koah gibi solunum hastalığına yakalanıyor. Vücutta ağırlık başlıyor, ayakları tutmuyor. Yolda yürüyemiyor, merdiven çıkamıyor. Biz işçilere o zaman silikozise yakalanan işçilere dikkatimize aldık ve mücadele yönümüzü biraz daha oraya döndürdük.

    Zaten çevre mücadelesi, emek mücadelesi ile birleştirilmeli Türkiye’de. Çünkü bunun en canlı yaşanan pratiği Çine’de yaşanıyor. Çevre kirliliği sadece doğayı değil; önce içindeki işçilere darbe vurduğunu gördük. Ölüm ile sonuçlanıyor bu hastalık.

    “ÇİNE’DE 40 YILDIR SİLİKOZİS VAR”

    Burada meslek hastalığına yakalanan işçilerde yüzde 40 oranı üzerinde raporu olan işçilere denk gelmedik. Zaten işyeri hekimi, sürekli altı ayda bir işçilerin ciğer filmlerini çekiyormuş. Çektiği için yüzde 15, yüzde 20 oranı gördüğü işçileri işten çıkarıyor. İlerlemeden çıkarıyor. Yarı insan olarak çıkıyor artık oradan. Yarı ölü… Yaşayan ölü şeklinde işçileri işi bıraktırılıyor. İşçilerin bazılarını beşer ona bin lira tazminat ödeyerek çıkarıyorlar. Bazılarını da ‘Arkadaşın gözlüğünü çalmışsın, sigara içmişsin’ diyerek işten çıkartılan işçiler var. Onları da hastaneye yönlendirdiğimizde silikozis çıkıyor.

    Çine’de 26 maden şirketi var, 26 bin maden şirketinde toplam 6 bin 500 işçi var şu anda. Bana göre 6 bin 500 işçiye eğer bir sağlık taraması yapılırsa belki yeni gelen işçilerde olmayabilir ama bir yıl çalışan işçiler dahil olmak üzere işçilerin tamamında silikozis hastalığı var. Yoksa bile silikozis adayı… Çine’de madenlerin tarihi 40 yıl. Değirmenlerin kurulması, işletmelerin modernleşmesiyle kitlesel işçiler ile çalıştırılması 40 yıl. 40 yıldır silikozis var Çine’de.

    “VAHŞİ BİR MADENCİLİK YAPILIYOR. ORTA ÇAĞ KARANLIĞINDA BİR MADENCILİK”

    Silikozis hastalığına sahip olan işçilerin yaşam mücadelesine ilişkin ise Uslu, şunları söyledi:

    “Meslek hastalığı ile mücadele eden işçiler, çok kötü durumda. Eğer annesinde babasında mal varlığı varsa, yakın akrabasında maddi durumu iyi olanlar biraz daha iyi diyelim diğerlerine göre. Ama anne babasının geliri olmayanlar, ailesinde bir varlığı olmayanların durumu çok kötü. Çoğu kez bizlerin yardımıyla, desteği ile hastaneye ulaşabiliyorlar. Biz kaç tanesine yardımcı olabiliriz? Çine’de şu anda çok sayıda silikozis hastası var, evlerde yatıyor. İnsan içine çıkamıyor. Hatta korkudan çoğu bizleri bile kabul etmiyor. Çünkü, çocuğunu işe girmiş ya da kızını işe girmiş, ‘Ben size konuşursam çocuğumu işten atarlar’ diyor. Bir şekilde madene bağımlı yaşıyor.

    Vahşi bir madencilik yapılıyor. Orta Çağ karanlığında bir madencilik… Bence Türkiye’de de böyle ama Çine, bizim gözümüzün önünde olduğu için Çine gerçekten bunu yaşıyor.”

    “GEÇ GELEN ADALETTEN NE BEKLERSİNİZ? BUNLAR MEZARDA MI DAVA KAZANACAKLAR”

    Meslek hastalığına yakalanan ancak SGK’ya bildirmeyen çok sayıda işçi olduğunu söyleyen Uslu, şunları söyledi:

    “Patron işten çıkardığı bazı işçilere, ‘Senin ciğerin hasta varsa işe gönderecek çocuğun gönder. Pırıl pırıl bir ciğerle başlayalım biz’ diyor. Çocuğunu işe alıyor. Bu işçiyi de bir şekilde susturuyor. Alırsa da biraz yardım alıyor. Çay, şeker alıyor oradan. Ölen işçilerin çoğunun ailesini de parayla susturdular. Bazılarına ‘ev alacağız’ dediler. Ev almadılar, öyle bir şey de görmüyoruz burada. İşçilerin çoğu da dava açmak istemiyor. Dava açan az sayıda işçi var. Onların da mahkeme süreçleri dört yılı geçti. Geç gelen adaletten ne beklersiniz? Bunlar mezarda mı dava kazanacaklar.”

    “EMEKLİ OLMAYAN, ÇOK SAYIDA GENÇ İŞÇİ ÖLDÜ”

    Uslu, maden işçisinin emekli olamadan hayatını kaybettiğini belirterek şunları söyledi:

    “Tarımdan para kazanamayan köylüler, yoksullaşıyor. Daha sonra madenin kucağına gitmek zorunda kalıyor. Bunu Soma’da da gördük. Soma eskiden tütüncüydü, Çine’de tütüncüydü. Tütünü yasakladılar, yok ettiler. Daha sonra pamuğu yasakladılar bizim burada. Daha sonra çiftçi zarar ettirilmeye başlandı. Zarar eden işçi toprağını satıp madene gitti. ‘Oradan emekli olurum’ umuduyla gitti. Sigorta gösteriyorlar madende ama biz emekli olan maden işçisine de pek rast gelmiyoruz burada. Birkaç işçi var emekli olan. Onlar da hasta olmuşlarda hastalığını 20’inci yılında emekli olurken bulmuş, emekli de olabilmiş; kurtarabilmiş kendisini. Emekli olmayan, çok sayıda genç işçi öldü zaten. Hakkı Tosun diye bir işçi öldü, 35 yaşındaydı. Yani, emekli olma şansı da yok. Zaten 7 yıl çalışan maden işçisi ileri boyutta silikozis hastalığına yakalanıyor. Emekli olmak için en az 20 yıl çalışmak gerekiyor. 20 yıl boyunca çalışabilen maden işçisi çok az.”

    “DOĞRUYU ÖĞRENMEK İSTİYORLARSA SEYYAR BİR ARAÇLA GELSİNLER, ÇİNE’DEKİ MADEN İŞÇİLERİNİN TAMAMINI SAĞLIK TARAMASINDAN GEÇİRSİNLER”

    Meslek hastalığının Türkiye’de görünür olup olmadığı sorusuna ise Uslu, şu yanıtı verdi:

    “Devlet, meslek hastalığını görünür kılmak istemiyor. Olan sayıyı düşük göstererek, Avrupa standartlarında madencilik yapıldığını savunuyor. Zaten bu maden patronlarının ağzı. Devletin ağzı ile maden patronlarının ağzı aynı. Oysa gelsinler Çine’de çok sayıda meslek hastası göstereyim. Gelsinler sağlık taramasından geçirsinler. Maden ocaklarının bulunduğu köylerden, maden şirketlerinin bulunduğu köylerde yüzlerce var hasta. Hiçbir şey doğruyu yansıtmıyor. Doğruyu öğrenmek istiyorlarsa seyyar bir araçla gelsinler, Çine’deki maden işçilerinin tamamını sağlık taramasından geçirsinler. Sayıyı görelim o zaman.”

    “MADEN PATRONLARI İLE BİRLİKTE AYNI SOFRADAN BESLENSEYDİ KESİNLİKLE CAN ATALAY CEZAEVİNDE DEĞİLDİ”

    Uslu, cezaevindeki Milletvekili Can Atalay ile ilgili olarak da şunları söyledi:

    “Burada fabrikalarda toz çıktığını devlet çok iyi biliyor. Devletin valisi de bu yoldan geçiyor, milletvekilleri de geçiyor, hatta giriyorlar içeride maden patronlarının yemeklerini yiyorlar. Onlar bizden daha iyi görüyorlar buradaki tozu. Ama görmek istemiyorlar. Çünkü sermaye, rant uğruna gözünü yummuş. Bu sistem, karanlıktan beslenenlerin işine yarıyor maalesef. Bunlara da karşı gelen insanları da terörist derler, anarşist derler… Toplum dışına itmeye, izole etmeye yönelik bir çalışması da var devletin. Bugün bu tip insanların yeri cezaevi. Can Atalay Soma’da maden işçilerinin avukatıydı. Belki onların avukatı olmasaydı bugün cezaevinde olmayacaktı. O da maden patronları ile birlikte aynı sofradan beslenseydi kesinlikle Can Atalay cezaevinde değildi.”

  • KUMLUCA BELEDİYESİ’NİN KURULUŞUNUN 70. YILI ETKİNLİKLERİ BAŞLIYOR

    KUMLUCA BELEDİYESİ’NİN KURULUŞUNUN 70. YILI ETKİNLİKLERİ BAŞLIYOR

    Kumluca Belediyesi’nin 70. kuruluş yıl dönümü nedeniyle 5-6-7 Ocak tarihleri arasında sporun, yörük Türkmen geleneğinin, sanatın ve eğlencenin iç içe olduğu kutlama etkinlikleri gerçekleştirilecek.

    Kutlama etkinlikleri kapsamında 5 Ocak Cuma 10.00’da Cumhuriyet Meydanı’nda geleneksel yörük geleneğini yansıtan otağ kurulacak ve 70.Yıl Kent Müzesi, ziyaretçilerini ağırlayacak. 11.00’de Mehmet Akif Ersoy Kültür Sanat ve Kongre Merkezinde ‘Geçmişten Geleceğe Fotoğraf Sergisi’ ve kokteyl düzenlenecek. 20.00’de Mehmet Akif Ersoy Kültür Sanat ve Kongre Merkezinde ‘Üretici Kadınlar Günü’ etkinlikleri çerçevesinde konser, tiyatro ve eğlence düzenlenecek.

    6 Ocak Cumartesi 10.00-10.30’da Mehmet Akif Ersoy Kültür Sanat ve Kongre Merkezinde Satranç Turnuvası düzenlenecek. 11.00-12.00’de Kumluca’nın ağaçlandırılması ve doğal güzelliklerine katkı koyulması konusunda önemli ağaçlandırma çalışmaları düzenleyen Başkan Köleoğlu, Otogar Kavşağı’nda ’70.Yıl Hatıra Ormanı’ adlı etkinlik kapsamında ‘70 Fidan Dikme’ etkinliği gerçekleştirecek.

    7 Ocak Pazar 10.00’da Kumluca Cumhuriyet Meydanı’ndan başlanarak  ‘Gelidonya Fenerine Yürüyüş’ etkinliği gerçekleştirilecek. Katılımcılara köfte ekmek, ayran ve çay ikramı yapılacak. 17.00’de Mehmet Akif Ersoy Kültür Sanat ve Kongre Merkezinde Satranç Turnuvasının finalinin düzenlenmesinin ardından kazanan yarışmacılara ödülleri takdim edilecek.

     

     

  • BEYLİKDÜZÜ BELEDİYESİ, 2023’TE DE PATİLİ DOSTLARI YALNIZ BIRAKMADI

    BEYLİKDÜZÜ BELEDİYESİ, 2023’TE DE PATİLİ DOSTLARI YALNIZ BIRAKMADI

    İlçedeki sahipsiz sokak hayvanlarının tüm bakım, tedavi ve sahiplendirme işlemlerini 2023 yılında da özenle gerçekleştiren Beylikdüzü Belediyesi, bir yandan da halk sağlığının korunması için ilaçlama ve dezenfeksiyon çalışmalarını sürdürdü.

    Beylikdüzü Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü 2023 yılında da ilçe sınırları içerisindeki patili dostların muayene, tedavi ve aşılama işlemlerini büyük bir özveriyle gerçekleştirdi. Uzman veteriner hekimlerce son bir yıl içerisinde bin 372 hayvanın kısırlaştırma ve işaretlemesi, 2 bin 569 hayvanın ise muayene ve tedavisi yapıldı. Donanımlarıyla örnek teşkil eden ve 856 sokak hayvanına barınak hizmeti veren Beylikdüzü Belediyesi Geçici Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde eğitim programlarıyla yıl boyunca 4 bin 338 kişiye sokak hayvanları ile ilgili eğitim ve bilgilendirme yapıldı.

    BARINMA VE BESLENME ZORLUĞU ÇEKEN HAYVANLAR UNUTULMADI

    Öte yandan, sokak hayvanlarının sahiplendirilmesi konusunda da çalışmalarını titizlikle yürüten Müdürlük son bir yılda, 165 sokak hayvanının sıcak bir yuvaya kavuşmasını sağladı. Sokakta barınma ve beslenme zorluğu çeken hayvanları da unutmayan belediye, her gün bakımevinde hazırlanan yemek ve kuru mama ile besleme yaptı. Ayrıca geri dönüşüm malzemeleri kullanılarak üretilen kedi evleri talep eden vatandaşlara teslim edildi.

    İLAÇLAMA VE DEZENFEKSİYON ÇALIŞMALARI YAPILDI

    Müdürlüğe bağlı ilaçlama ekipleri ise halk sağlığını korumak adına ilaçlama ve dezenfeksiyon çalışmalarını yıl boyunca sürdürdü. İlçe genelinde; logar, kanalizasyon, larva ve uçkun, kapalı alan haşere ilaçlamaları olmak üzere toplamda 15 bin 364 adet işlem yapıldı.

     

  • TEPEBAŞI’NDA IV. ENERJİ GÜNLERİ BAŞLIYOR

    TEPEBAŞI’NDA IV. ENERJİ GÜNLERİ BAŞLIYOR

    Tepebaşı Belediyesi tarafından “Enerjinle Kente Hayat Ver” sloganıyla düzenlenen IV. Enerji Günleri etkinliği, 12 Ocak Cuma günü gerçekleştirilecek. Etkinlikte, enerji konusu uzmanlar tarafından masaya yatırılacak.

    Tepebaşı Belediyesi temiz enerji konusundaki çalışmalarına devam ederken 4’sünü Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) ve Kalder iş birliğinde düzenlenen Enerji Günleri etkinliği ile enerji konusu ele alınacak.

    Etkinlik, günümüz ve gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılayabilmesini sağlamak için temiz enerji geçişinin sağlanması, tüketicilerin sürece dahil edilmesi ve bu bağlamda yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaşması konularında çalışmalarını devam ettiren Tepebaşı Belediyesi’nin yanı sıra EMO, EOSB ve Kalder iş birliğiyle “Temiz Enerji İçin Ortaklıklar” temasıyla enerji sektöründe faaliyet gösteren firmaları, meslek odalarını, dernekler ve sanayi işletmelerini bir araya getirecek.

    TEMİZ ENERJİ UYGULAMALARI ANLATILACAK

    Etkinlikte temiz enerji konusunda iyi uygulamaların paylaşılması, sektör liderleri, işletmeler ve uzmanlar arasında iş birliklerinin artırılması amaçlanırken katılımcılar da işletmelerin çevresel etkilerini azaltma ve enerji verimliliğini artırma, sürdürülebilir enerji hedeflerini gerçekleştirme, paydaşlarla tanışma fırsatı yakalayacak.

    VECİHİ HÜRKUŞ HAVACILIK VE TEKNOLOJİ PARKI’NDA DÜZENLENECEK

    Alanında uzman konuşmacıların sunumlarının yer alacağı, konuyla ilgili işletmelerin deneyimlerini paylaşacağı etkinlikte, vatandaşları bilgilendirmek ve tanıtım yapmak üzere sektörde faaliyet gösteren firmalar stant açabilecek. IV. Enerji Günleri, 12 Ocak Cuma günü 10.00-16.00 saatleri arasında Vecihi Hürkuş Havacılık ve Teknoloji Parkı’nda gerçekleşecek.

    Kayıt olmak isteyenler görselde yer alan QR kodu okutarak veya http://tinyurl.com/enerjigunleri linkine tıklayarak kayıt formunu doldurabiliyor. Etkinlik hakkında detaylı bilgi almak isteyenler 0 (222) 211 40 00/3351 numaralı telefondan yetkililere ulaşabiliyor.

  • “AYVALIK’TA ZEYTİN HASADI” KİTABI ÇIKIYOR

    “AYVALIK’TA ZEYTİN HASADI” KİTABI ÇIKIYOR

    “Cumhuriyetimizin Yüzüncü Yılında Geçmişten Günümüze Ayvalık’ta Zeytin Hasadı” kitabı çıkıyor. Ayvalık ve Ayvalık zeytinyağı kültürü üzerine yazılmış yazılardan oluşan kitapta, 64 düşün insanının şiir, öykü, anı, deneme, makale ve fotoğraflarla sağladığı katkılar yer alacak.

    “Cumhuriyetimizin Yüzüncü Yılında Geçmişten Günümüze Ayvalık’ta Zeytin Hasadı” kitabı çıkıyor. Ayvalık ve Ayvalık zeytinyağı kültürü üzerine yazılmış yazılardan oluşan kitapta, farklı eğitimlerden ve disiplinlerden gelen, Ayvalık’ta yaşayan ve yaşamış 64 düşün insanının zeytine, şiir, öykü, anı, deneme, makale ve fotoğraflarla sağladığı katkılar yer alacak. Kitabın editörlüğünü Halil Genç, proje koordinatörlüğünü ise Serkan Aziz Ceyhan yaptı. Dergi tasarımını Turgut Baygın’ın, web tasarımını Serdar Asaf Ceyhan’ın yaptığı kitap Parma Yayınları’ndan çıkacak.

    Kitap, projeyi destekleyen ve Ayvalık’ta bulunan Ayvalıkzade, Çamlık 87 Hotel, Deniz Yıldızı Restaurant ile Macaron Kolonyacısı’ndan temin edilebilecek. Okurlar www.zeytinhasadi.org sitesinden de ücretsiz olarak kitaba ulaşabilecek.

  • BORNOVA ANADOLU LİSESİ KORULUĞUNDAKİ İNŞAAT FAALİYETİ TEPKİLERİN ARDINDAN DURDURULDU

    BORNOVA ANADOLU LİSESİ KORULUĞUNDAKİ İNŞAAT FAALİYETİ TEPKİLERİN ARDINDAN DURDURULDU

    İzmir Bornova Anadolu Lisesi’ne ait korulukta “Suriyeliler için anaokulu yapılıyor” ve ‘SİT alanı olan bölgede ağaç kesiliyor’ iddiası tepkilere neden oldu. Okulun mezunlarından olan CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tepki gösterdi. Koruluktaki inşaat faaliyetleri durduruldu.

    İzmir’in köklü liselerinden Bornova Anadolu Lisesi’ne ait korulukta yapılan inşaat ve SİT alanı olan bölgedeki ağaç kesimi tartışma yarattı. Yeniçağ Gazetesi’nde; Bornova Anadolu Lisesi’nin korusuna Suriyeli çocuklar için anaokulu yapıldığına dair bir haber yayımladı. Habere göre; Millî Eğitim Bakanlığı İnşaat ve Emlak Genel Müdürlüğü’nün açtığı ihale kapsamında; Kınık, Menemen ve Seferihisar ve Bornova ilçelerinde mülteci anaokulu açılacak. İhale ilanında projenin Avrupa Birliği’nin ‘Türkiye’deki Mülteciler İçin Mali Yardım Programı (FRIT Fonu) bünyesinde ve Alman Kalkınma Bankası (KFW) yürütücülüğünde ‘Kriz Zamanlarında Herkes için Eğitim Projesi” olduğu kaydedildi İhale ilanında okul yapım parasının tamamının da Alman Kalkınma Bankası (KFW) tarafından karşılanacağı açıklandı. Proje kapsamında İzmir Bornova’da anaokulu yapılacak yerlerden birisi de Bornova Anadolu Lisesi korusu olarak belirlendi.

    “BORNOVA ANADOLU LİSESİ’NE KARŞI DÜŞMANCA BİR TAVIR”

    Proje, ilk olarak; Bornova Belediyesi Ocak Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nın ilk oturumunda gündeme geldi. CHP Grup Başkanvekili Bahar Gürsul, “Sormak istiyorum; neden Bornova Anadolu Lisesi’nin bahçesi? İzmir’de Bornova’da yer kalmadı mı? Bornova Anadolu Lisesi LGS’den belli bir yüzdelik dilimine girmiş olan öğrencilerin yatılı olarak okuduğu lise aynı zamanda. Çocuğumun kaydı zamanı yer sorunu olduğundan bazı öğrencilerin kayıtlarını sildirdiğini öğrenmiş ve çok üzülmüştüm. Yurttan tuttun, pansiyondan tutun, yemekhanesine kadar birçok ihtiyacı varken, bunlar yapılmıyorken, lisenin bahçesine mültecilere yönelik anaokulu yapılmasını ne akılla ne vicdanla açıklayamıyoruz. Ben açıkça tek bir cevap buluyorum; Bornova Anadolu Lisesi’nin nitelikli ve donanımına karşı düşmanca tavır olarak görüyorum” dedi. Meclis üyeleri arasında tartışma çıktı.

    CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL: GEREĞİ YAPILACAK

    İddiaların kamuoyunda gündeme gelmesinin ardından, okulun mezunlarından CHP Genel Başkanı Özgür Özel sosyal medya X (Twitter) hesabından, “Binlerce mensubundan biri olduğum Bornova Anadolu Lisesi ailesine bunu yaşatamazsınız. Bu hatadan derhal geri dönülmelidir. Bornova Anadolu Lises i Eğitim Vakfı’nın öğrencilerinin ve velilerinin yanında bu rezaletin karşısındayız. Gereği yapılacak” açıklamasını yaptı.

    İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI TUNÇ SOYER: ASLA MÜSAADE EDEMEYİZ

    Okulun bir diğer mezunu olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de, dün X (Twitter) hesabında “Bornova Anadolu Lisesi kampüsüyle ve korusuyla bir bütündür. İzmir’in bu eşsiz mirasının şantiyeye çevrilerek talan edilmesine asla müsaade edemeyiz. Kampüsümüzün yaşaması için direnen tüm öğrencilerin ve velilerin yanındayım” mesajını paylaşmıştı. Soyer bugün ise, yine sosyal medya hesabında şu mesajı paylaştı:

    “Bornova Anadolu Lisesi kampüsünde yapılan inşaatla ilgili yasal inceleme sürecimizi tamamladık. Yapılan inşaatın imar mevzuatı açısından eksik ve hataları olduğunu yerinde tespit ettik. İnşaatın ivedilikle mühürlenmesi için gerekli tüm işlemleri başlattık ve Bornova Belediyesi’ne mühürleme işlemini yerine getirmesi için resmi yazımızı ilettik. Kamuoyuna arz ederim”

    İNŞAAT DURDURULDU

    Soyer’in imar mevzuatındaki sorunlar nedeniyle inşaatın mühürleneceğini duyurmasının ardından, Bornova Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Yapı Kontrol Şubesi tarafından, inşaat faaliyeti ve sit alanlarındaki ağaç kesimi durduruldu.