Yazar: odakhaber

  • TRT’DEKİ REJİ ODALARINA KAMERALI TAKİP SİSTEMİ KURULDU. MAHKEME “ÇALIŞANLAR SÜREKLİ İZLENİYOR, ÖZEL HAYATA MÜDAHALE EDİLİYOR” İTİRAZINI HAKLI BULDU: ”KAMUSAL ALANDA DA OLSA ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL NİTELİĞİNDE”

    TRT’DEKİ REJİ ODALARINA KAMERALI TAKİP SİSTEMİ KURULDU. MAHKEME “ÇALIŞANLAR SÜREKLİ İZLENİYOR, ÖZEL HAYATA MÜDAHALE EDİLİYOR” İTİRAZINI HAKLI BULDU: ”KAMUSAL ALANDA DA OLSA ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL NİTELİĞİNDE”

    SİNAN TARTANOĞLU

    TRT Genel Müdürlüğü, Ankara’daki stüdyoların reji bölümlerine kameralı takip sistemi kurdu. Haber Sen, “Çalışanların özel hayatına müdahale edildiği, mesai saatlerinde sürekli izlendiği” gerekçesiyle kameraların kaldırılmasını istedi, TRT yönetimi reddetti. Sendika dava açtı, TRT yönetimi kameraların canlı yayın kazalarının önlenmesi amacıyla kurulduğunu, 360 derece ve ses kayıt özelliğinin kullanılmadığını” savundu. Mahkeme, TRT’yi haksız buldu. Kararda, “Özel hayat kavramı ile korunan hukuki değer kişisel bağımsızlıktır… Suça yönelik kuvvetli şüphe halinde bile en son çare olarak ses ve görüntü kaydına başvurulması gerekir. Kamu düzeni ve güvenlik amacını aşan uygulamanın kamusal alanda da olsa ‘özel hayatın gizliliği’ni ihlal edici nitelikte olduğu, toplanan görüntülerin ileride başka bir şekilde kullanılamayacağına dair bir güvencenin mevcut olmaması nedeniyle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır” değerlendirmesi yapıldı.

    TRT, Ankara Oran’daki stüdyoların reji bölümlerine kameralı takip sistemi kurdu.

    Haber Sen, 10 Ocak 2023’te; kameraların kaldırılması için idareye başvurdu. TRT yönetimi, 10 Şubat 2023’te sendikanın başvurusunu reddetti. Haber Sen, bunun üzerine; işlemin iptali için idare mahkemesine dava açtı.

    HABER SEN: “ÇALIŞANLAR MESAİ SAATİNDE SÜREKLİ İZLENİYOR”

    Sendika, iptal başvurusunda; “kameralarla çalışanların özel hayatına müdahale edildiğini, yayın denetiminin başka yollarla yapılmasının da mümkün olduğunu, çalışanların mesai saatlerinde sürekli izlendiğini” belirtti.

    TRT: “KAMERALARIN 360 DERECE VE SES KAYIT ÖZELLİĞİ KULLANILMIYOR”

    TRT ise sistemin “canlı yayın kazalarını önlemek” amacıyla kurulduğunu savundu. Kurum, mahkemeye gönderdiği savunmasında; “Teçhizatın yüksek maliyetli olması nedeniyle korunmasının amaçlandığını, çalışanların kameranın açısında olmadığını, kameraların 360 derece ve ses kayıt özelliğinin kullanılmadığını, video kayıt alındığına ilişkin uyarı levhalarının asıldığını” belirtti

    Ankara 14. İdare Mahkemesi, Haber Sen’in TRT rejilerindeki kameralı takip sisteminin kaldırılmasını talebini 29 Kasım 2023’te karara bağladı. Mahkeme, sendikanın kameraların kaldırılması talebinin reddi yönündeki TRT kararını iptal etti.

    Mahkeme iptal kararını; Anayasanın “Özel Hayatın Gizliliği” ile ilgili 20. maddesine, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Özel Hayatın ve Aile Hayatının Korunması” başlıklı 8. maddesine, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’nin “Mahremiyet Hakkı” başlıklı 17. maddesine, Türk Ceza Kanunu’nun “Özel Hayatın Gizliliği” başlıklı 134. maddesine, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” başlıklı 135. maddesine, aynı kanunun teknik araçlarla izleme” başlıklı 140. maddesine dayandırdı.

    Mahkeme, Anayasa, uluslararası sözleşmeler ve kanunlara atıfla verdiği kararında şu değerlendirmeleri yaptı:

    “Özel hayat kavramı eksiksiz bir tanımı bulunmayan geniş bir kavramdır. Bu kapsamda korunan hukuki değer esasen kişisel bağımsızlıktır… Özel hayata saygı hakkı kapsamında korunan hukuksal çıkarlardan biri de bireyin mahremiyet hakkıdır… Kişilerin mesleki hayatı, özel hayatlarıyla sıkı bir irtibat içindedir.

    Teknoloji kullanılarak kişisel görüntülerin kayıt altına alınmasında özel hayatın gizliliği ve kişilerin mahremiyet hakkı da dikkate alınarak uygulama yapılması gerektiğinde kuşku ve duraksamaya yer bulunmamaktadır…

    “SUÇA YÖNELİK KUVVETLİ ŞÜPHE HALİNDE BİLE EN SON ÇARE…”

    Türk Ceza Kanunu’nun 134. ve 135. maddeleri ile Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesindeki düzenlemeler, suça yönelik kuvvetli şüphe halinde bile en son çare olarak ses ve görüntü kaydına başvurulması gerektiğini ortaya koymaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları da dikkate alındığında, hakların korunması başka şeklide sağlanamıyorsa kamera sistemlerinin çalışanların çalışma alanlarını görecek şekilde kurulmasının mümkün olduğu, ancak bunun bir son çare olarak değerlendirildiği ve düzenlemenin içeriğini ayrıntılı olarak ortaya koyan özel bir düzenleyici işlem olması gerektiği, kamera sistemlerinin çalışma alanlarını çekmesinin özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği…

    “ÇALIŞANLARIN İŞ YAPIŞ ŞEKİLLERİNİ DENETLEYECEK VEYA SÜREKLİ OLARAK BELLİ KİŞİLERİ ÇEKECEK ŞEKİLDE KURULMAMASI GEREKTİĞİ”

    Sınırlı bir izleme sağlayacak şekilde güvenlik amacıyla giriş çıkışları izlemek üzere veya vatandaşlara da açık olan ortak alanlar ve iş sahiplerinin de giriş çıkışına açık, yoğun bir alışveriş trafiği olan alanlarda kurulabileceği, ancak bu kameraların da çalışanların iş yapış şekillerini denetleyecek veya sürekli olarak belli kişileri çekecek şekilde kurulmaması gerektiği; dava konusu uyuşmazlıkta kameralı takip sistemi ile kurumca belirlenen amacın gerçekleştirilmesinde elverişli sınırlı ve ölçülü olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

    Günlük iş ve işlemleri yürüten kamu çalışanlarının çalışma odalarını ve servisleri görüntüleyecek şekilde kamera yerleştirilmesi durumunda, kamu düzeni ve güvenlik amacını aşan uygulamanın kamusal alanda da olsa ‘özel hayatın gizliliği’ni ihlal edici nitelikte olduğu, uygulamanın sınırlarını, usul ve esaslarını gösteren bir kanuni dayanağın bulunmaması, toplanan görüntülerin ileride başka bir şekilde kullanılamayacağına dair bir güvencenin mevcut olmaması ve bu haliyle temel haklar ve anayasal ilkelerle bağdaşmaması nedeniyle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.”

    İptal kararı oybirliği ile verildi. TRT yönetimi, iptal kararına 30 gün içinde Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nde itiraz edebilir.

    USTAOĞLU: “İŞYERLERİNİ AÇIKÇA BBG EVİNE ÇEVİRMEYE ÇALIŞTI”

    KESK Haber Sen Ankara 1 Nolu Şube Başkanı Burak Ustaoğlu, mahkeme kararını şöyle değerlendirdi:

    “Başta Oran yerleşkesi devamlılık stüdyoları olmak üzere tüm rejilere ve ana kumanda gibi teknik birimlere 360 derece dönen, ses kaydetme özelliği olan kameralar yerleştirilmeye başlandı. Kamu kuruluşlarını babalarının çiftliği gibi yönetmeyi alışkanlık haline getiren iktidar, bu uygulama ile işyerlerini açıkça BBG evine çevirmeye çalıştı. 

    Bizce neyi hedeflediği gayet açık olan bu uygulama; başta Anayasanın 2. maddesine, özel hayatın ve aile hayatının korunmasına; Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesine ve AHİM kararlarına karşı gelmek oluyordu. Yargı ‘dur’ dese de iktidar tüm itiraz yollarını kullanarak uygulamayı sürdürmeyi denedi, ama sonuç alamadı. Kazanılan davaya karşı yapılan itirazlar sonuç vermedi ve nihai karar ile o kameralar sökülecek dendi.

    “KARAR SADECE TRT’Yİ BAĞLAMIYOR”

    Tabii ki TRT kamu hizmeti, yayıncılık ilkelerini ne kadar uygulamak zorunda ise mahkeme kararlarında uygulamak zorundadır ve bundan da imtina edeceklerini düşünmüyoruz. Bu karar sadece TRT’yi bağlamıyor. TRT ve benzeri kurumlarda da bu tür uygulamaların önüne geçecek ve idarecilere sınırsız yetki alanı açılımına da izin vermeyecektir.”

  • BAYRAKLI’DA 21 YENİ, REVİZE EDİLEN 68 PARK AÇILDI

    BAYRAKLI’DA 21 YENİ, REVİZE EDİLEN 68 PARK AÇILDI

    Bayraklı’da son 4,5 yılda ilçeye kazandırılan 21 yeni ve revize edilen 68 park hizmete açıldı. Açılış törenin yapıldığı parka 2017 yılında İzmir Adliyesine yapılan terör saldırısında şehit düşen kahraman polisimiz Fethi Sekinin adı verildi. Başkan Sandal, Bayraklı’ya, çevreye yakışır parklar oluşturduk, halkın kullanımına sunduk. Henüz adı konmamış bu parkımıza da Kahraman Polis Fethi Sekin” ismini vereceğiz” dedi.

    21 PARKA EŞ ZAMANLI AÇILIŞ

    Bayraklı Belediyesi tarafından ilçeye kazandırılan 21 yeni park, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Osmangazi 574/5 sokaktaki bir parkta yapılan toplu açılış törenine Başkan Serdar Sandal, mahalle muhtarı Erol Güdücü, CHP İlçe Başkanı Didem Gültekin, meclis üyeleri, il ve ilçe yöneticileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Katılımcılar kurdeleyi birlikte kesti.

    KAHRAMAN POLİS FETHİ SEKİN..

    Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal “Bayraklımıza yakışır, çevreye yakışır parklar oluşturuyoruz. 4,5 yılda tüm zorluklara rağmen 21 yeni park, 23 kısmi 45 de komple revizyon yaptık. 15 okul bahçesini düzenledik. 68 parka yeni çocuk oyun grubu kurduk. 103 parkımızdaki spor aletlerini yeniledik. 51 bin 315 ağaç diktik. Toplam 164 bin 183 metrekarelik alanı yeşillendirdik. Park ve Bahçeler Müdürlüğümüzün çalışmalarının yanı sıra yakında kreşlerimizin açılışını da yapıp, yeni temeller atacağız. Her şeyin en iyisine layık Bayraklı’nın güzel insanlarına tüm parklarımız hayırlı, uğurlu olsun… Bugün 5 Ocak. 2017’de İzmir Adliyesi’ne düzenlenen hain terör saldırısının yıl dönümündeyiz. Hemşerilerimizin talebini de dikkate alarak açılışını yaptığımız bu parka Kahraman Polis Fethi Sekin” ismini vereceğiz. Hem şehidimiz Sekin’i hem Musa Can’ı saygı ve rahmetle anıyorum” dedi.

    YAPILAMAZ DEDİKLERİ NE VARSA YAPTIK

    Zorlu bir görev süreci geçirdiklerini belirten Başkan Sandal Pandemi, deprem, sel, ekonomik kriz derken 4,5 zorluklarla geçti. Bayraklı maça 3-0 geride başladı! Tüm bunlara rağmen görev ve hizmet aşkımızdan ödün vermedik. Seçim sürecinde kentin temel 12 sorunu için belirlediğimiz çözüm önerilerinden ortak 3 proje dışındaki diğer tüm projelerimizi tamamladık. Bayraklı’nın yüzde 70ini planladık ve kentsel dönüşüme başlamak üzereyiz. Yapamaz’ diyenlere sesleniyorum; Bayraklı’da yapılamaz denilen ne varsa yaptık, yapıyoruz. Başarılamaz denilen kentsel dönüşümde kazmayı vurma aşamasındayız” dedi.

    Osmangazi Mahalle Muhtarı Erol Güdücü “Serdar Başkanımızla çok güzel bir süreç geçirdik. Mahallemize kattıkları için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • FATİH ERBAKAN: “AKP İLE İŞ BİRLİĞİNDE PAZARTESİ SON NOKTAYI KOYACAĞIZ, ANLAŞMA OLMAZSA ANKARA, İSTANBUL VE İZMİR’DE KENDİ ADAYLARIMIZLA SEÇİME GİRECEĞİZ”

    Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, yerel seçimlerde 3 büyükşehir için AKP ile iş birliği görüşmelerine ilişkin “Pazartesi günü son bir görüşme yapılmış olacak ve durum netleşmiş olacak. Bizim buradaki hedefimiz sadece Ankara, İstanbul ve İzmir’de büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinde bir ittifak noktasındadır. Pazartesi günü son nokta konulmuş olacak, bir anlaşma söz konusu olmazsa bizim Ankara, İstanbul ve İzmir’de de belediye başkan adaylarımızla seçimlere gireceğiz, bu konuda hazırlıklarımız var” dedi.

    Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, bugün partisinin genel merkezinde düzenlenen il başkanları toplantısı öncesi açıklama yaptı. Erbakan, özetle şunları dile getirdi:

    TÜRKİYE’NİN ÜYE SAYISI BAKIMINDAN 5. PARTİSİ NOKTASINA YENİDEN REFAH PARTİSİ GELDİ”

    “Her şeyden önce başlarken büyük bir heyecanla ve sevinçle Yeniden Refah Partimizin üye kayıtları noktasında rekorlar kırmaya devam ettiğini ifade ederek başlamak sitiyorum. 2023’ün son 4 ayında yüzde 40’ın üzerine büyüyerek 100 binden fazla üye artışı sağlamış bulunuyoruz. Bugünden itibaren üye sayımız 369 bin 800 noktasına gelmiş durumda. Yeniden Refah Partisi olarak kendi rekorlarımızı da egale ediyoruz, muazzam bir hızla büyümeye devam ediyoruz. Şu anda Türkiye’nin üye sayısı bakımından 5. partisi noktasına Yeniden Refah Partisi geldi. Bu hızla büyümeye devam ederek en kısa zaman içerisinde 500 binin de üzerine çıkarak Türkiye’nin üye sayısı bakımında 3. siyasi partisi haline geleceğiz.

    ÖNCE 31 MART’TA AHLAKLI BELEDİYECİLİĞİ HAKİM KILACAĞIZ SONRA 2028’DE MİLLİ GÖRÜŞÜ İKTİDARA TAŞIYACAĞIZ”

    31 Mart seçimlerinde hedefimiz milletimizi Yeniden Refah belediyeciliği ile yeniden Milli Görüş belediyeciliği ile ahlaklı belediyecilikle yeniden buluşturmaktır. Seçimlere girerken de 400 binin 500 bini üzerinde üyeyle en canlı teşkilatlarla gireceğiz. Ahlaklı belediyeciliği belediyelerimizde hakim kılacağız. Sonraki hedefimiz de 2028’de Milli Görüşü, Yeniden Refah Partimizi iktidara taşımaktır. Önce ilk adım 31 Mart seçimleri olacak arkasından da 2028’de en büyük zaferlere ulaşacağız. 2023’te 14 Mayıs seçimleri, Yeniden Refah Partimiz için bir besmeleydi, başlangıçtı. 14 Mayıs seçimlerinde 1,5 milyonun üzerinde oyla, kendi bileğimizin hakkıyla 5 milletvekili çıkararak Meclis’te temsil hakkını elde etmiş olduk. Orada bizleri yüzde 1 bile göstermeyen anket firmalarının bugün 31 Mart seçimleri için Yeniden Refah Partimizi yüzde 6-7 bandında göstermesi son derece önemli bir göstergedir. Yüzde 1 bile göstermezken yüzde 3 oy alıyorsak yüzde 6-7 bandında gösteriyorlarsa yüzde 20 oy alacağımızın işaretidir. Yüzde 20’lik oyla 2028 için de iktidar adayı bir parti olarak meydana çıkmış olacağız.

    AYNEN 94’TE OLDUĞU GİBİ 2024’TE DE YENİDEN DESTANLAR YAZACAĞIZ, TERTEMİZ BİR SAYFA AÇACAĞIZ”

    Bugün daha önce de ifade ettiğimiz gibi rantçı, heykelci, örgütçü belediyecilik anlayışlarından milletimiz bunalmıştır. Belediyeler de vatandaş da perişan hale gelmiştir. Tüm bu belediyecilik anlayışlarının sonunda belediyeler yeniden borca ve faize batmıştır. LGBT organizasyonlarına belediyeler alet edilecek hale getirilmiştir. Sokakları başıboş köpekler, parkları uyuşturucu çeteleri esir almıştır. İhalelere fesat, helale haram bulaşmıştır. Adaletsizlik, torpil, suistimal belediyelerde kol gezmektedir. Belediyeler vatandaşa hizmet üreten değil yandaşa rant üreten kurumlar haline getirilmiştir. Çare geçmişte olduğu gibi bugün de Milli Görüş’te, Yeniden Refah’tadır. 31 Mart’tan itibaren ahlaklı, dürüst, ferasetli, dirayetli, merhametli ve adaletli belediye başkanlarımızla ahlaklı belediyecilik dönemini başlatacağız. Aynen 94’te olduğu gibi 2024’te de yeniden destanlar yazacağız, tertemiz bir sayfa açacağız.

    10-15 GÜNLÜK SÜRE İÇERİSİNDE BÜTÜN ADAYLARIMIZI BELİRLEMİŞ OLACAĞIZ”

    2 Büyükşehir belediye başkan adayımızı bugün ilan ediyoruz. Bir tanesi Mersin Büyükşehir Belediye Başkan adayımız, bir diğeri de Van Büyükşehir Belediye Başkan adayımız. 2 ilde de yine belediye başkan adaylarımızı ilan edeceğiz; bir tanesi Bartın Belediye Başkan adayımız bir tanesi de Uşak Belediye Başkan adayımız açıklayacağız. Pazartesi günü de yine genel merkezimizde 60’a yakın ilçe ve belde belediye başkan adayımızı ilan edeceğiz. Böylece bugüne kadar ilan ettiğimiz adayımız 214 rakamına ulaşmış olacak. 10-15 günlük süre içerisinde bütün adaylarımızı belirlemiş olacağız. Bugünün adayları 31 Mart sonrasının belediye başkanları olacak.

    ASGARİ ÜCRET SON 19 YILDA SADECE 8 AY AÇLIK SINIRININ ÜZERİNDE KALMIŞ”

    Asgari ücretle çalışan bir işçi 2003 yılında yıllık geliri ile 25,4 cumhuriyet altını alabiliyor. 2005 yılına gelindiğinde asgari ücretli yıllık geliri ile 31,5 cumhuriyet altını alıyor. Şu zam öncesinde asgari ücretli bir yıllık geliri ile 9,5 altın alabiliyor. Zam yapıldı, 17 bin liraya çıkartıldı, 17 bin lirayla da bugün yıllık geliriyle 14,5 cumhuriyet altını alabilir. Yine 2005’in yarısının bile altında. Büyümeden pay alamayan, refah payı alamayan asgari ücretlinin alım gücü, gelir seviyesi yıllar içinde sürekli olarak geriliyor. Avrupa’da bazı ülkelerde asgari ücretli çalışan oranı yüzde 3-5-10, bizde neredeyse yüzde 50. Dolayısıyla asgari ücretin insani bir seviyede olması son derece hayati öneme sahip. Asgari ücret son 19 yılda sadece 8 ay açlık sınırının üzerinde kalmış, 19 yıl 228 ay yapar, 228 ay boyunca sadece 8 ayda açlık sınırının üzerinde kalmış, yoksulluk sınırının değil. Maalesef asgari ücretli açlığa mahkum edilmiş demektir. OECD’de ülkeleri ile karşılaştırıldığında parasızlıktan yemek yiyemeyen öğrenci oranı Türkiye’de en yüksek. Bunda asgari ücretin bu seviyede olmasının etkisi var.

    TÜRKİYE’DE ENFLASYON KESİNTİSİZ OLARAK 59 AYDAN YANİ 5 SENEDEN BERİ YÜKSELMEYE DEVAM EDİYOR”

    Dünya Bankası’nın Küresel Gıda Enflasyonu sıralamasında Türkiye gıda enflasyonunda dünya 4’üncüsü, yüzde 72’lik gıda enflasyonu Türkiye’yi dünya 4’üncüsü yapmış, OECD ülkelerinin gıda enflasyonu ortalaması yüzde 7.4, OECD ülkelerini 10 misli gıda enflasyonu ile karşı karşıyayız. Türkiye’de enflasyon kesintisiz olarak 59 aydan yani 5 seneden beri yükselmeye devam ediyor. Son 7 aydır temel ihtiyaç ürünlerinde fiyatlar katlanarak arttı, yüzde 250’ye varan artışlar var. Başta gıda olmak üzere zam yağmurunun devam ettiği ve enflasyonun bu seviyede olduğu bir dönemde ne işçinin ne memurun ne emeklinin geçinebilmesi, ayakta durabilmesi mümkün değil.

    54. HÜKÜMETİN EKONOMİ UYGULAMALARINI ÖRNEK ALIN”

    Borç, faiz, zam ve vergiye dayalı bu ekonomi anlayışının terk edilmesi lazım. Üretim, istihdam ve ihracat odaklı bir ekonomi anlayışına mutlaka geçilmesi lazım. Borçlanma, zam ve vergi artışı yerine milli kaynak paketleriyle kaynak üretilmesi lazım. Kamuda israfın önlenmesi lazım, faiz canavarından kurtulmak için mutlaka denk bütçe yapılması lazım. Denk bütçenin hem hükümette hem belediyelerde zorunlu hale getirilmesi lazım. Vergini değil gelirin tabana yayılması lazım. Üretimi ve ihracatı mutlaka artırmak, tarımsal, sanayi üretiminin maliyetini düşürülmesi hayat öneme sahip. 54. hükümetin ekonomi uygulamalarını örnek alın. Daha önce ifade ettiğimiz gibi şimdi de söylüyoruz, İsveç’in NATO’ya girişine hayır oyu vereceğiz. İsveç’i bu haliyle NATO’da görmek istemiyoruz.”

    AKP İLE İŞ BİRLİĞİNDE PAZARTESİ SON NOKTAYI KOYACAĞIZ, ANLAŞMA OLMAZSA ANKARA, İSTANBUL VE İZMİR’DE KENDİ ADAYLARIMIZLA SEÇİME GİRECEĞİZ”

    Açıklamanın ardından Erbakan, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erbakan, yerel seçimlere yönelik AKP’yle yapılan görüşmelere ilişkin soruya, “Bu görüşmeler 2 görüşme halinde bugüne kadar gerçekleştirildi. Bir tanesi de en son dün akşam gerçekleştirildi, AK Parti heyeti, genel merkezimize ziyarette bulundu. Pazartesi günü son bir görüşme yapılmış olacak ve durum netleşmiş olacak. Bizim buradaki hedefimiz sadece Ankara, İstanbul ve İzmir’de büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinde bir ittifak noktasındadır. Pazartesi günü son nokta konulmuş olacak, bir anlaşma söz konusu olmazsa bizim Ankara, İstanbul ve İzmir’de de belediye başkan adaylarımızla seçimlere gireceğiz, bu konuda hazırlıklarımız var” dedi.

  • YENİ ARAÇLARLA ADANA BÜYÜKŞEHİR’İN FİLOSU GÜÇLENİYOR

    YENİ ARAÇLARLA ADANA BÜYÜKŞEHİR’İN FİLOSU GÜÇLENİYOR

    Adana Büyükşehir Belediyesi, halka hizmetin kalitesini, hacmini ve hızını artıracak yeni araçları, satın alma yöntemiyle belediyenin filolarına kazandırmayı sürdürüyor. Bu kapsamda çöp transferinde kullanılan 5 yeni modern semi treyler ile vakumlu süpürge aracı, Belediye’nin araç filosuna eklendi.

    Adana Büyükşehir Belediyesi, araç filosuna yeni araçlar kazandırarak, halka daha hızlı ve etkin hizmet etmek için gücünü artırıyor. 5 yeni çöp semi treyler ve vakumlu çöp süpürge aracı Adana Büyükşehir Belediyesi araç filosuna katıldı.

    300’ü aşkın iş makinesini Adana Büyükşehir Belediyesi’ne kazandıran Başkan Zeydan Karalar, “Yeni aldığımız semi treyler hem daha modern, yenilenmiş teknoloji ile donatılmış ve daha az arıza çıkaracak, çöp transferi yapılırken çöp sularını sızmayacak şekilde imal edilmiş araçlar. 2 yeni vakumlu süpürge aracı da alındı ve bunlara yenileri eklenecek. Böylece bir miktar daha kira parasından belediyeyi kurtarmış oluyoruz” dedi. 

  • CHP HEYETİ HATAY’DA… SUAT ÖZÇAĞDAŞ: “HATAY’IN YARALARININ SARILMASI İÇİN NASIL KATKI YAPABİLİRİZ, HANGİ ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİ GELİŞTİREBİLİRİZ, HEP BERABER ELE ALACAĞIZ”

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, milletvekilleri ve Parti Meclisi üyelerinden oluşan CHP heyeti, depremzedelerin sorunlarını ve çözüm önerilerini dinlemek üzere Hatay’a gitti. Özçağdaş, “Hatay’ı, Hatay’ın sorunlarını, çözümlerini konuşacağız. Hatay’ın yaralarının sarılması için CHP olarak nasıl katkı yapabiliriz, hangi çözüm önerilerini geliştirebiliriz diye hep beraber ele alacağız” dedi.

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş başkanlığında milletvekilleri ve Parti Meclisi üyelerinden oluşan CHP heyeti, deprem bölgesindeki yurttaşlarla bir araya gelmek, sorunlarını ve çözüm önerilerini dinlemek üzere Hatay’a gitti. Özçağdaş, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

    “Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’in yapmış olduğu ilk ziyaret Hatay’a gerçekleşmişti. Arkasından yine üç gölge bakanımız Hatay’a geldiler, milletvekillerimiz Hatay’a geldiler. Burada deprem bölgesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu hafta sonu vatandaşlarımızla bir araya geleceğiz. İl başkanımız, ilçe başkanlarımız, belediye başkanlarımızla bir araya geleceğiz. Hatay’ı, Hatay’ın sorunlarını, çözümlerini konuşacağız. Hatay’ın yaralarının sarılması için CHP olarak nasıl katkı yapabiliriz, hangi çözüm önerilerini geliştirebiliriz diye hep beraber ele alacağız. Burada bir kez daha depremde yaşamını kaybetmiş olan tüm yurttaşlarımıza, gerek Hatay’da gerek deprem bölgesinin tamamında, Allah’tan rahmet diliyoruz. Hayatta kalanlara acil şifalar diliyoruz.”

     

  • BAKAN TEKİN: “2023 YILINDA 157 BİN 576, SON 5 YILDA TOPLAM 518 BİN 549 ÖĞRENCİ ÜNİVERSİTEYİ KAZANMASINA RAĞMEN KAYIT YAPTIRAMAMIŞTIR”

    BAKAN TEKİN: “2023 YILINDA 157 BİN 576, SON 5 YILDA TOPLAM 518 BİN 549 ÖĞRENCİ ÜNİVERSİTEYİ KAZANMASINA RAĞMEN KAYIT YAPTIRAMAMIŞTIR”

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen’in üniversiteyi kazanmış olmasına rağmen kayıt yaptıramayan öğrencilere ilişkin soru önergesine verdiği yanıtta; “2023 yılında 157 bin 576, son 5 yılda toplam 518 bin 549 öğrenci üniversitede okumaya hak kazanmış olmasına rağmen üniversiteye kayıt yaptıramamıştır” dedi. Başevirgen, “Ailelerin temel ihtiyaçlarından feragat ederek okutmaya çalıştığı evlatlarının üniversite okuma hayallerini elinden alan, AKP iktidarının uyguladığı ekonomi ve eğitim politikalarıdır” değerlendirmesini yaptı.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen’in üniversiteyi kazanmış olmasına rağmen kayıt yaptıramayan ve kayıtlarını donduran öğrencilere ilişkin soru önergesine yanıt verdi. Başevirgen, “2023 yılında üniversite eğitimi almaya hak kazanmış kaç öğrenci üniversiteye kayıt yaptıramamıştır? 2023 yılında kaç öğrenci ikametleri dışında bir şehirde üniversite eğitimi almaya hak kazanmıştır? Son 5 yıllık periyotta yıllara göre üniversite okumaya hak kazanıp kayıt yaptıramayan öğrenci sayısı kaçtır? Üniversite okurken eğitimini donduran öğrenci sayısı kaçtır? Son 5 yılda yıllara göre belirtilmek üzere eğitimini donduran öğrencisi sayısı nedir” diye sormuştu.

    518 BİN 549 ÖĞRENCİ ÜNİVERSİTEDE OKUMAYA HAK KAZANMIŞ OLMASINA RAĞMEN ÜNİVERSİTEYE KAYIT YAPTIRAMAMIŞTIR”

    Bakan Tekin, Başevirgen’in sorularına şu yanıtları verdi:

    “-2023 yılında 157.576 öğrenci üniversite eğitimini almaya hak kazanmış olmasına rağmen üniversiteye kayıt yaptıramamıştır.

    -2023 yılında 716.466 öğrenci ikametleri dışında bir şehirde üniversite eğitimini almaya hak kazanmıştır.

    -Son beş yıllık süre içerisinde toplam 518.549 öğrenci üniversitede okumaya hak kazanmış olmasına rağmen üniversiteye kayıt yaptıramamıştır.”

    Başevirgen, Bakan Tekin’in yanıtlarıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

    2023 YILINDA 157 BİN 576 ÖĞRENCİ ÜNİVERSİTEYİ KAZANMASINA RAĞMEN ÜNİVERSİTEYE KAYIT YAPTIRAMADI”

    “Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, soru önergemize verdiği yanıtta üniversite öğrencilerimizin düştüğü duruma ilişkin itiraf niteliğinde açıklamalar yaptı. Bakandan gelen yanıtta; 2023 yılında 157 bin 576 öğrencinin üniversite eğitimi almaya hak kazanmış olmasına rağmen üniversiteye kayıt yaptıramadığı belirtilirken, son 5 yıllık süre içerisinde 518 bin 549 öğrencinin üniversitede okumaya hak kazanmış olmasına rağmen üniversiteye kayıt yaptıramadığı da ortaya çıktı.

    EĞİTİMDEN UZAKLAŞAN ÖĞRENCİLERİMİZİN DURUMUNU ARTIK MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI BİLE GİZLEYEMİYOR”

    Her geçen gün eğitimden uzaklaşan öğrencilerimizin durumunu artık Milli Eğitim Bakanlığı bile gizleyemiyor. Binlerce öğrenci üniversite okuma hakkı kazanmasına rağmen gerek ekonomik gerekçeler gerek barınma sorunları nedeniyle üniversite okuyamıyor

    ÖĞRENCİLERİN HAYALLERİNİ ALAN AKP İKTİDARININ UYGULADIĞI EKONOMİ VE EĞİTİM POLİTİKALARIDIR”

    Evlatlarımız çalışıp emek vererek kazandığı üniversitelere gitse bile barınma sorunuyla karşı karşıya kalıyor. Barınma sorununu çözse bu kez ekonomik gerekçelerle eğitim hayatını yarıda bırakmak zorunda kalıyor. Ailelerin temel ihtiyaçlarından feragat ederek okutmaya çalıştığı evlatlarının üniversite okuma hayallerini elinden alan, AKP iktidarının uyguladığı ekonomi ve eğitim politikalarıdır. Her ile üniversite açmayla övünen iktidar, o üniversitelerde öğrencilerin eğitim görebilmesini sağlayacak imkanları öğrencilerin ellerinden alıyor”

     

  • MARMARİS BELEDİYESİ’NDEN BELDİBİ’NDE HUMMALI ÇALIŞMA

    MARMARİS BELEDİYESİ’NDEN BELDİBİ’NDE HUMMALI ÇALIŞMA

    Marmaris Belediyesi ekiplerinin Beldibi İnönü Caddesi üzerinde yapımına başladığı 2000 metrekare büyüklüğündeki parkta hummalı çalışma devam ediyor.

    Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerinin altyapı ve üstyapı çalışmalarına devam ettiği parkta, oturma yerleri, oyun parkı, spor alanı, tartan pist, futbol sahası ve trambolin alanı da yer alacak.

    GENÇLERİN GÖZDESİ OLACAK

    Parktaki çalışmaların titizlikle sürdürüldüğünü söyleyen Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, “Yeşil Marmaris’i yeni parklarla buluşturuyoruz. Yakın bir zamanda burayı da mahallemize yeşil alan olarak kazandıracağız. Bittiğinde gençlerimizin başta olmak üzere tüm bölge halkının gözdesi olacak. Vatandaşlarımızın nefes alabileceği, güzel vakit geçireceği alanları oluşturmaya devam edeceğiz” dedi.

    PARKLAR KONTROL ALTINDA

    Marmaris genelinde bulunan 353 parkın da rutin bakımlarını yaptıklarını kaydeden Oktay, “İlçemize yeni yeşil alanlar kazandırırken mevcut parkların da bakımını asla ihmal etmiyoruz. Peyzaj çalışması ve bitki bakım çalışmalarımıza aralıksız devam ettiğimiz toplam 300 bin metrekare büyüklüğündeki 353 parkımız her zaman bakımlı, hep temiz ve konforlu” diye konuştu.

  • BES SAMSUN ŞUBE BAŞKANI YILMAZ TULUK: “BİZİ ŞANS OYUNLARINA MAHKUM BIRAKMAYIN”

    MEHMET REBİİ ÖZDEMİR

    BES Samsun Şube Başkanı Tuluk, şans oyunlarına getirilen vergi indirimine ilişkin “Yeni yılda barınmaya, eğitime, ulaşıma, sağlığa, kısaca her şeye zam gelirken, şans oyunlarında yüzde 50’lik bir indirim yapılması, bizi yönetenlerin bize nasıl baktığını ve değer verdiğini göstermektedir” dedi.

    KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) Samsun Şube Başkanı Yılmaz Tuluk, şans oyunlarına getirilen vergi indirimine ilişkin açıklama yaptı. Tuluk, şunları söyledi:

    “BİZLERİ ŞANSA OYUNLARINA MAHKUM ETMEYİN”

    “8003 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile 5602 sayılı Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi, Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 6. maddesinin 4. fıkrasındaki şans oyunları vergi oranları; spor müsabakalarına dayalı bahislerde yüzde 10’dan yüzde 5’e, at yarışlarında yüzde 14’den yüzde 7’ye, diğer şans oyunlarında ise yüzde 20’den yüzde 10’a indirildi. Bu düzenleme 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girdi. Yeni yılda barınmaya, eğitime, ulaşıma, sağlığa, kısaca her şeye zam gelirken, şans oyunlarında yüzde 50’lik bir indirim yapılması, bizi yönetenlerin bize nasıl baktığını ve değer verdiğini göstermektedir. Ülkemizde resmi enflasyon yüzde 64,77 olarak belirlense de bağımsız kurumlar gerçeğin bu oranın iki katı olduğuna işaret ediyor. Çalışanların ve emeklilerin ücretleri ise TÜİK’in açıkladığı resmi enflasyona göre belirleniyor. Dolayısıyla TÜİK’in eli ile emekçilerin maaşlarının yarısı elinden alınıyor. TÜİK’in yüzde 64,77’lik enflasyon verisinin aksine ENAG’a göre enflasyon yüzde 127.21, sendikamızın araştırması BES-AR’a göre yüzde 108.51, yıllık gıda enflasyonu ise yüzde 116.94’dür. Enflasyon oranları arasında açılan bu makas, ülkemizdeki kamu emekçileri ve emeklilerin cebinden çalınan geliri ifade ediyor. Samsun Büro Emekçileri Sendikası olarak, geleceğimiz olan çocuklarımızı, geçinemeyen emeklileri, kira, yol, yemek yardımı alamayan kamu emekçilerini zorla şans oyunlarına zorlayan bu düzene dur diyoruz. Bizleri şans oyunlarına mahkum etmeyin. Bilim, sağlık, eğitim, adalet sağlayın. Şans oyunlarından indirdiğiniz vergileri; bizlerin vergilerinden, kiralarından, ulaşımından, barınmasından da vergi indirimi yaparak hayatlarımızı kolaylaştırın.”

     

  • İZMİR İKİ ÖNEMLİ BUZ PATENİ ORGANİZASYONUNA EV SAHİPLİĞİ YAPACAK

    İZMİR İKİ ÖNEMLİ BUZ PATENİ ORGANİZASYONUNA EV SAHİPLİĞİ YAPACAK

    İzmir Büyükşehir Belediyesi Aşık Veysel Buz Sporları Salonu, ocak ayı içinde ulusal düzeydeki Türkiye Buz Pateni Federasyonu Artistik Buz Pateni 2’nci Bölge Yarışması ve uluslararası kategorideki Artistik Buz Pateni Ephesus Cup Yarışması’na ev sahipliği yapacak.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in İzmir’i spor kenti yapma hedefi doğrultusunda çalışmalar sürdürülüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bünyesinde faaliyet gösteren Aşık Veysel Buz Sporları Salonu Ocak ayı içinde iki organizasyona ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.

    Ülkedeki sayılı tesislerden olan merkez ilk olarak Türkiye Buz Pateni Federasyonu Artistik Buz Pateni 2’nci Bölge Yarışması için kapılarını açacak. 12-13-14 Ocak tarihlerinde yapılacak turnuvada İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü’nün 26 sporcusu piste çıkacak. Yarışmaya 22 kulüp 1 ferdi bölge olmak üzere toplam 117 sporcu katılacak. İzmir, 22-28 Ocak tarihlerindeki Artistik Buz Pateni Ephesus Cup Yarışması’na da ev sahipliği yapacak. Uluslararası düzeydeki turnuvada İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü’nün 32 sporcusu yarışacak. Organizasyona 30 ülkeden 280 sporcu, 70 antrenör, 55 idareci, 25 hakem katılacak.

  • ARTVİN ARDANUÇ’TA EŞİNİ ÖLDÜREN SANIĞA MÜEBBET HAPİS CEZASI VERİLDİ

    ARTVİN ARDANUÇ’TA EŞİNİ ÖLDÜREN SANIĞA MÜEBBET HAPİS CEZASI VERİLDİ

    UĞUR İSTANBULLU

    Eşini öldürdüğünü üç yıl sonra itiraf ederek polise teslim olan Ferhat Karaboğa hakkında Artvin Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamada karar verildi. Karaboğa, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

    Artvin’in Ardanuç ilçesinde eşini öldüren sanık Ferhat Karaboğa müebbet, suça yardım eden Ümit Aslan Özdemir ise 14 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Artvin Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki karar duruşmaya; tutuklu sanıklar Ferhat Karaboğa, Ümit Aslan Özdemir, sanık avukatları ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı katıldı. Maktul kadının annesi Perihan Doğan’ın avukatı da duruşmaya SEGBİS ile bağlandı. Ferhat Karaboğa, duruşmada; cinayeti nasıl işlediğini anlattı ve pişman olduğunu belirtti. “Suça yardım ve yataklık” iddiası ile yargılanan Ümit Aslan Özdemir ise hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.

    Mağdur avukatı Reyhan Aydemir, sanıkların hem duruşmada hem de daha önce verdiği ifadelerden yola çıkarak suçun sabit olduğunu belirterek; cezada indirim uygulanmamasını talep etti. Son sözü sorulan sanık Ferhat Karaboğa ise “Beyanlarım geçerli, beraatımı istiyorum, pişmanım” dedi. Ümit Aslan Özdemir ise, “Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi istiyorum” ifadesini kullandı.

    Mahkeme kararını açıkladı. Sanıklardan Karaboğa, “eşe karşı kasten öldürme” suçlamasıyla müebbet, Ümit Aslan Özdemir ise “suça yardım etme” suçlamasıyla 14 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.