Kategori: Asayiş

  • AKAR: NİCE BAYRAMLAR YAŞAYABİLMEMİZ İÇİN BAKANLIĞIMIZIN TÜM PERSONELİ GECE GÜNDÜZ DEMEDEN ÜSTÜN BİR GAYRETLE ÇALIŞMALARINA DEVAM ETMEKTEDİR

    AKAR: NİCE BAYRAMLAR YAŞAYABİLMEMİZ İÇİN BAKANLIĞIMIZIN TÜM PERSONELİ GECE GÜNDÜZ DEMEDEN ÜSTÜN BİR GAYRETLE ÇALIŞMALARINA DEVAM ETMEKTEDİR

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ramazan Bayramı’nı yayımladığı mesajla kutladı. Akar, “Cennet vatanımızda milletçe huzur, güven, birlik ve beraberlik içerisinde nice bayramlar yaşayabilmemiz için Millî Savunma Bakanlığı’mızın tüm personeli gece gündüz demeden üstün bir gayretle çalışmalarına devam etmektedir” dedi.

    Bakan Akar, yayımladığı mesajda Ramazan Bayramı’nız kutlarken, terörle mücadelede kararlılık vurgusu yaptı. Akar’ın yayımladığı mesaj şöyle:

    RAMAZAN BAYRAMI’NIZI EN İÇTEN DİLEKLERİMLE KUTLUYORUM: Ramazan Bayramı’nızı en içten dileklerimle kutluyorum. Bayramlar, millî ve manevi değerlerimizin özenle yaşatıldığı; sevgi, saygı, hoşgörü ve vefa hislerimizin güçlendiği çok özel günlerdir. Cennet vatanımızda milletçe huzur, güven, birlik ve beraberlik içerisinde nice bayramlar yaşayabilmemiz için Millî Savunma Bakanlığımızın tüm personeli gece gündüz demeden üstün bir gayretle çalışmalarına devam etmektedir.

    TERÖRÜ BİTİRMEKTE, MİLLETİMİZİ BU BELADAN KURTARMAKTA KARARLIYIZ: Kahraman ordumuz; egemenlik, bağımsızlık ve bekamız için yurt içi ve sınır ötesinde zorlu arazi ve iklim şartlarında ‘Hudut namustur’ anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağlarken terörle mücadeleyi de azim ve kararlılıkla sürdürmektedir. Bu kapsamda terörü kaynağında yok etme stratejisi ile Suriye ve Irak’ın kuzeyinde geniş çaplı ve etkili operasyonlar icra edilerek terör koridoru parçalanmış, sınırlarımızın ve vatandaşlarımızın güvenliği sağlanmıştır. Son olarak Irak’ın kuzeyinde gerçekleştirilen Pençe-Kilit Operasyonu ile de terör yuvaları tek tek imha edilmekte, teröristlerin inleri başlarına yıkılmaktadır. Operasyonlarımız en son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar artan bir şiddet ve tempoda, komşularımızın egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygılı olarak devam edecektir. Terörü bitirmekte, milletimizi bu beladan kurtarmakta kararlıyız.

    EĞİTİM VE TATBİKATLARIMIZ DA ARTARAK DEVAM ETMEKTEDİR: Kıbrıs dâhil, mavi vatanımızda ve semalarımızdaki hak, alaka ve menfaatlerimizi korumaya da aynı azim ve kararlılıkla devam etmekteyiz. Başarıyla icra edilen Mavi Vatan-2022 Tatbikatıyla da hakkımızı, hukukumuzu korumaya muktedir olduğumuz bir kez daha ortaya konmuştur. Bu faaliyetlerin yanı sıra eğitim ve tatbikatlarımız da artarak devam etmektedir. Aynı zamanda yedi iklim üç kıtaya barış, huzur ve adaleti götüren atalarımızdan aldığımız ilhamla, bölge ve dünya barışına katkıda bulunmak için de her türlü gayret gösterilmektedir.

    YERLİ VE MİLLÎ SAVUNMA SANAYİMİZİ GELİŞTİRME ÇALIŞMALARI DA BAŞARIYLA SÜRDÜRÜLMEKTE: Ordumuzun etkin, caydırıcı ve saygın niteliklerinin artırılması için yerli ve millî savunma sanayimizi geliştirme çalışmaları da başarıyla sürdürülmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği, destek ve teşvikleriyle savunma sanayiinde yerlilik ve millîlik oranı yüzde 80 seviyesine ulaşmıştır. Bu oranı daha da artırmak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.

    KAHRAMAN SİLAH VE MESAİ ARKADAŞLARIMIN RAMAZAN BAYRAMI’NI EN İÇTEN DUYGULARLA KUTLUYORUM: Binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen millî, manevi ve meslekî değerlerimizden aldığımız ilhamla, personelimizin kahramanlık ve fedakârlığıyla başaramayacağımız hiçbir görev, aşamayacağımız hiçbir zorluk yoktur. Bu duygu ve düşüncelerle Sultan Alparslan’dan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e kadar, bin yıldır bize vatan olan bu topraklarda bu günlere, bu seviyelere gelmemizi sağlayan bütün devlet büyüklerimizi ve komutanlarımızı saygıyla anıyorum. Başarılarımızda en büyük pay sahibi olan aziz şehitlerimizi, ebediyete intikal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor; hayatta olan kahraman gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Tüm mensuplarımızın, emeklilerimizin, aziz şehitlerimizin değerli aile bireylerinin, kahraman gazilerimizin ve aileleri ile bu bayram gününde aile ve sevdiklerinden uzakta büyük fedakârlıklarla görevlerini ifa eden kahraman silah ve mesai arkadaşlarımın Ramazan Bayramı’nı en içten duygularla kutluyor; kendilerine sağlık ve esenlikler ile kazasız belasız, başarılı görevler diliyorum.”

     

  • Zonguldak’ta maden ocağı çöktü

    Zonguldak’ta maden ocağı çöktü

    Zonguldak’ta kaçak maden ocağında göçük meydana geldiği öğrenildi. Gelen bilgilere göre 1 işçi yaralandı. 

    Zonguldak’ın Kırat mevkiinde faaliyet gösterdiği belirtilen kaçak maden ocağında göçük oluştu. Maden işçisi Özaydın T.’nin ocakta çalıştığı sırada tavandaki göçme meydana geldi ve işçi mahsur kaldı. Yardıma koşan mesai arkadaşları maden işçisini acilen hastaneye yetiştirdi.

    Tedavi altına alınan maden işçisinin hayati tehlikesi devam ediyor.

  • İZMİR’DE DEAŞ OPERASYONU: 16 ŞÜPHELİ YAKALANDI

    İZMİR’DE DEAŞ OPERASYONU: 16 ŞÜPHELİ YAKALANDI

    Suriye’de terör örgütü DEAŞ içinde faaliyet gösterdikleri ve yasa dışı yollarla Türkiye’ye girdikleri iddiasıyla 16 şüpheli İzmir’de yakalandı.

    İzmir İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Türkiye’ye yasa dışı yollarla giren terör örgütü DEAŞ üyesi oldukları iddia edilen 16 şüpheliyi yakalamak için Torbalı ilçesine bağlı Ayrancılar Mahallesi’nde operasyon düzenledi.

    Operasyonda gözaltına alınan 16 şüpheliden, örgütle bağlantısı olmadığı belirlenen 6 kişi hakkında “Yasa dışı ikamet etme” suçundan idari işlem yapıldı. Diğer 10 kişi ise adliyeye sevk edildi.

     

  • HAK-İŞ GENEL BAŞKANI ARSLAN: BARIŞÇIL BİR DİLLE ELEŞTİRİLERİMİZİ YAPMAYA, ÇALIŞANLARIN TALEPLERİNİ SIRALAMAYA DEVAM EDECEĞİZ

    HAK-İŞ GENEL BAŞKANI ARSLAN: BARIŞÇIL BİR DİLLE ELEŞTİRİLERİMİZİ YAPMAYA, ÇALIŞANLARIN TALEPLERİNİ SIRALAMAYA DEVAM EDECEĞİZ

    OKTAY YILDIRIM

    HAK-İŞ, Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs 1977’de yaşanan olaylarda hayatını kaybedenleri Kazancı Yokuşu’nda andı. HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, 2010’dan itibaren 1 Mayıs’ı Türkiye’nin her yerinde geniş katılımla kutladıklarını belirterek, “Aynı zamanda yüksek sesle ve barışçıl bir dille eleştirilerimizi yaptık. Çalışanların taleplerini sıraladık. Yapılması gerekenleri söyledik ve bunu yapmaya devam edeceğiz” dedi.

    HAK-İŞ heyeti, Gümüşsuyu Caddesi’nden “HAK-İŞ yürüyor mücadele büyüyor”, “Yaşasın 1 Mayıs İşçilerin Bayramı”, “İşte HAK-İŞ, İşte 1 Mayıs” sloganları atarak Kazancı Yokuşu’na yürüdü.

    Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs 1977’de yaşanan olaylar sırasında hayatını kaybedenlerin anısına Kazancı Yokuşu’na karanfil bırakan HAK-İŞ heyeti, daha sonra Taksim Cumhuriyet Anıtı’na çelenk sundu. HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, burada şöyle konuştu:

    “ULUSLARARASI BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜNDE ALANLARDAYIZ: Uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma gününde alanlardayız. 2009 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihinde önemli bir adım atılmış; 1 Mayıs, yasaklardan, korkulardan, kaos günlerinden uzaklaştırılmak adına Emek ve Dayanışma Günü olarak ilan edilmiştir. 2010 yılında 1 Mayıs, ilk defa tarihimizde devletimizin, milletimizin, parlamentomuzun, siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerinin uzlaşmasıyla tatil edilmiştir. O gün, Türkiye emek hareketi için çok önemli bir gündü. 1 Mayıslarda fabrikalarından, çalıştığı iş yerlerinden ayrılamayan emekçiler için tarihi bir fırsat doğmuştur. O günden bugüne birlik, dayanışma, mücadele günümüze, konfederasyonumuzun Türkiye’nin her yerinde yaptığı etkinliklere, yoğun olarak ve sadece emekçiler, emek hareketinin öncüleri, liderleri ve Türkiye emek hareketinin bileşenleri katılmış ve 1 Mayıs’a yeni bir veçhe kazandırmışız.

    HER ZAMAN ZORLUKLAR, ZAMAN ZAMAN KAOSLAR, BASKILAR, MÜDAHALELER OLMUŞTUR: 1 Mayıs Birlik Mücadele Dayanışma Günü’müz tarihi içerisinde her zaman zorluklar, zaman zaman kaoslar, baskılar, müdahaleler olmuştur. Ve bu dönemlerde emekçiler, emek hareketinin mensupları hayatlarını kaybetmiş, pek çok arkadaşımız yaralanmış, pek çok emekçimiz mağdur edilmiştir.

    Biz, 2010’dan itibaren Türkiye’nin her yerinde birlik, mücadele, dayanışma gününü geniş katılımlı, çalışanlarla beraber barış türküleri söyleyerek, Mehter Marşı çalarak, dualar yaparak, aynı zamanda taleplerimizi yüksek sesle ve barışçıl bir dille yerine getirerek eleştirilerimizi yaptık. Çalışanların taleplerini sıraladık. Yapılması gerekenleri söyledik ve bunu yapmaya devam edeceğiz. Bugün de burada konfederasyonumuz yönetim kurulu tarafından hazırlanan 1 Mayıs bildirimizi iş yerlerinden gelen emekçi kardeşlerimizle okuyacağız. Ve taleplerimizi yüksek sesle buradan başta hükümetimiz olmak üzere bütün çalışanlar adına muhataplarımıza iletmeye çalışacağız.”

  • Bu bayram hem Çanakkale Köprüsü hem de feribotlar boş kaldı

    Bu bayram hem Çanakkale Köprüsü hem de feribotlar boş kaldı

    Çanakkale’de her sene Ramazan Bayramı öncesi başta İstanbul olmak üzere Marmara ve Trakya bölgesinde yaşayan vatandaşların Ege sahillerine gitmek için oluşturduğu feribot kuyrukları bu sene yaşanmadı.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 18 Mart’ta açılışını yaptığı ve ücretinin “200 liracık” olacağını açıkladığı ve günlük 45 bin araç geçiş garantisi verilen 1915 Çanakkale Köprüsü’nden de geçişlerin az olduğu gözlemlendi.

    KİLOMETRELERCE KUYRUKLAR OLUŞURDU

    Önceki senelerde Eceabat ve Kilitbahir’den Çanakkale kent merkezine feribot ile geçmek isteyen vatandaşların oluşturduğu araç kuyruklarının 5 kilometreye kadar çıktığı görülmüştü.

     

  • DAVUTOĞLU’DAN 1 MAYIS MESAJI: “HAKLARINI EMEKLERİYLE ARAYAN KADIN-ERKEK TÜM İŞÇİLERİMİZİN BAYRAMINI KUTLUYORUM”

    DAVUTOĞLU’DAN 1 MAYIS MESAJI: “HAKLARINI EMEKLERİYLE ARAYAN KADIN-ERKEK TÜM İŞÇİLERİMİZİN BAYRAMINI KUTLUYORUM”

    Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Çalışan, üreten, alın teri, akıl teri döken, haklarını emekleriyle arayan kadın-erkek tüm işçilerimizin bayramını kutluyorum” dedi.

    Davutoğlu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü sosyal medya hesabından kutladı. Davutoğlu şu paylaşımı yaptı:

    “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlu olsun. Çalışan, üreten, alın teri, akıl teri döken, haklarını emekleriyle arayan kadın-erkek tüm işçilerimizin bayramını kutluyorum.”

     

  • BİRLEŞİK KAMU-İŞ BAŞKANI BALIK: MİLYONLARCA İŞÇİ ÖLÜMÜN KUCAĞINDA ÇALIŞMA KOŞULLARINA TERK EDİLMEKTEDİR

    BİRLEŞİK KAMU-İŞ BAŞKANI BALIK: MİLYONLARCA İŞÇİ ÖLÜMÜN KUCAĞINDA ÇALIŞMA KOŞULLARINA TERK EDİLMEKTEDİR

    OKTAY YILDIRIM

    Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü” dolayısıyla taksim’deki Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı. Konfederasyon Genel Başkanı Mehmet Balık, “Siyasi iktidarın dayatmalarıyla örgütsüz, güvencesiz, korumasız ve güvenliksiz bırakılan işyerlerinde yaşanan iş cinayetlerinde büyük artış yaşanmakta, milyonlarca işçi ölümün kucağında çalışma koşullarına terk edilmektedir” dedi.

    1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, Taksim Meydanı’na gelen Sendika temsilcileri, Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bırakarak, açıklama yaptı. Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bırakan Kamu-İş Genel Başkan Mehmet Balık, burada yaptığı konuşmada iş cinayetlerine dikkat çekti. İş güvencesinin kaldırılması girişimlerine, taşeron, esnek ve kuralsız çalıştırmaya, iş cinayetlerine, ırkçı, gerici ve bölücü eğitim sistemine, özelleştirme ve yerelleştirmeye, karşı çıkmaya devam edeceklerini belirten Balık, şunları söyledi:

    “EMPERYALİST-KAPİTALİST SİSTEM VE AKP İKTİDARI KOL KOLA: Emperyalist-kapitalist sistem ve AKP iktidarı kol kola girerek işçi sınıfının uluslararası dayanışmasını önlemek için kendi ülkelerindeki işçi sınıfına sömürülerinden pay vermekte ve sarı sendikacılığı örgütlemektedir. Sömürgelerindeki sınıf dayanışmasını etnik, dinsel ve hatta mezhepsel temelde bölerek, örgütlü sınıf bilincini yok etmektedirler. Bir yanda kıdem tazminatının kademeli olarak kaldırılması, güvencesiz ve kuralsız esnek çalışmanın yaygınlaştırılması, diğer yandan grev yasaklarında ısrar eden, emekçi sınıfın önüne konulan barajları koruyan, yasakçı bir sendikalar yasası, emekçiler için yıkıcı sonuçlar doğurmuştur. Siyasi iktidarın dayatmalarıyla örgütsüz, güvencesiz, korumasız ve güvenliksiz bırakılan işyerlerinde yaşanan iş cinayetlerinde büyük artış yaşanmakta, milyonlarca işçi ölümün kucağında çalışma koşullarına terk edilmektedir. Eğitim sisteminde yapılan gerici düzenlemeler, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapılması planlanan değişiklikle iş güvencesinden yoksun bir kamu istihdamı oluşturulmak istenmesi siyasal iktidarın uyguladığı baskıcı politikaların en büyük göstergesidir.

    KAMU EMEKÇİLERİNİN 4688 SAYILI SAHTE SENDİKA YASASIYLA ELİ KOLU BAĞLANMIŞTIR: Her türlü hak alma çabasının ve mücadelesinin baskı ve şiddet ile durdurulmak istendiği, işsizlik ve yoksulluğun kalıcılaştığı, sağlık ve eğitim alanının ticarileştiği, gazetecilerin, aydınların tutuklandığı, sendikal hak ihlallerinin sürdüğü, baskının hâkim olduğu bir dönemden geçmekteyiz. Öte yandan; özelleştirme ve taşeronlaştırma ile esnek ve iş güvencesiz çalıştırma olağan hale getirilmekte, iktidara bağlı yandaş sendikacılığın egemen hale getirilmekte, emekçiler açlık ve sefalet ücretine mahkûm edilmektedir. Kamu emekçilerinin ise 4688 Sayılı sahte sendika yasasıyla eli kolu bağlanmıştır. Ne yazık ki kamu emekçilerinin örgütleri, hiçbir söz ve karar sahibi olmadıkları bu yasaya karşı da birlik ve beraberliklerini sağlayamamış adeta masada bir fazla koltuk kapma yarışına girmişlerdir.

    ENGZİSYON MAHKEMELERİNİ ARATMAYAN YARGILAMALAR: Siyasal iktidar, emperyalizmin küresel politikalarının ekonomik ve siyasal gereklerini yerine getirmek için her türlü baskı ve sindirme çalışmalarını yürütmektedir. Oluşturduğu yandaş medya aracılığı ile topluma yanlış bilgiler vermekte, ideolojik olarak beyinleri yıkamakta, Engizisyon mahkemelerini aratmayan yargılamalar gerçekleştirmektedir. Bütün bunlar, ülkemizin açıkça bölünmeye ve uçuruma doğru götürüldüğünün göstergeleridir. ABD emperyalizmi; yerli uşakları aracılığıyla vatanımızın bütünlüğünü, milletimizin birliğini tehdit etmektedir.

    ULUS DEVLETE AİT NE KADAR MİLLİ DEĞER VARSA AYAKLAR ALTINA ALINMAKTADIR: Cumhuriyetin bütün ekonomik kazanımları yandaş şirketlere ve onların iş birlikçilerine peşkeş çekilerek tasfiye edilmiş, ardından siyasal ve hukuksal anlamda son darbeyi vurulmuştur.  Özgürlükler adı altında etnik ve dinsel kimlikler kaşınarak sınıf kimliği unutturulmaya, emperyalizme karşı duruş sergilemesi gerekenler emperyalizmin arkasına yedeklenmeye çalışılmaktadır. Ulus devlete ait ne kadar milli değer varsa ayaklar altına alınmaktadır ve bu ayrıştırma süreci 7 Haziran seçimleri ile cebren ve hile ile kazanılarak; başkanlık sistemi ve bölünme anayasası hedefleriyle taçlandırılmak istenmektedir. Böylesine bir süreçte yüzü bağımsızlıktan, demokrasiden, özgürlükten yana olan tüm antiemperyalist kesimlerin kol kola girmeleri kaçınılmazdır. Gün, etnik ve dinsel kimliklerin öne çıkarıldığı gün değildir. Sınıf dayanışmasının öne çıkarılacağı; sömürgeciliğe karşı bağımsızlık bayrağının dalgalandırılacağı, emperyalizme karşı mazlum ulusların dayanışma içinde olacağı gündür. Artık, bugünkü temel çelişme ve ayrışma sol ile sağ arasında değil; milli olanla gayri milli olan arasındadır. Elbette ki bugün; bağımsızlık, vatan, emek, gerçek demokrasi ve sınıf mücadelesini işçi-emekçi sınıfının milli güçleri verecektir.

    1 MAYIS MİTİNGİ TAKSİM MEYDANI’NDA YAPILMALIDIR: Bu anlamda, ülkemizde sömürünün ortadan kaldırılması, emeğin en yüce değer olması, emekçilerin yaşam koşullarının en temel insani seviyeye çıkartılması için verilen kavganın simgelerinden birisi de 1 Mayıs mitinginin İstanbul Taksim Meydanı’nda yapılmasıdır. Taksim’in emekçilere kapatılması, sembolik sayılarla katılıma izin verilmesi emek mücadelesinin kaybedilmesi, sermayenin güdümündeki hükümetlerin emek düşmanı uygulamalarını pervasızlaştırarak sürdürmeleri anlamına gelmektedir.

    AKP İKTİDARININ UCUZ İŞ GÜCÜ SEVDASI, EMEKÇİLERİN BUGÜN EN CAN YAKICI SORUNLARI OLARAK GÖRÜNÜYOR: Kıdem tazminatının kaldırılması çalışmaları, taşeronluğun, güvencesiz, kuralsız ve esnek çalışmanın yaygınlaştırılması, grevlerin yasaklanması, Ekonomik koşulların yaşanılamayacak noktaya getirilerek, AKP iktidarının ucuz iş gücü sevdası, emekçilerin bugün en can yakıcı sorunları olarak görünüyor. Bizler kamu emekçileri olarak işçi sınıfının bir parçası olduğumuzun, geleceğimizin tüm emekçilerle birlikte şekilleneceğinin farkındayız. AKP iktidarının ve Cumhurbaşkanının ‘İşçi ve memur ayrımını ortadan kaldıracağız’ söyleminin, iş güvencemizin ortadan kaldırılmasına yönelik bir girişim olduğu açıktır. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, kamu emekçilerinin ekonomik, özlük ve sınıfsal haklar mücadelesinde topyekûn bir hezimet sayılacak olan iş güvencesinin ortadan kaldırılması girişimine her yerde olduğu gibi 1 Mayıs alanlarında da karşı çıkacaktır.

    İŞ CİNAYETLERİNE, TAŞERON SİSTEMİNE, GERİCİ VE BÖLÜCÜ EĞİTİM SİSTEMİNE, ÖZELLEŞTİRMEYE KARŞIYIZ: Tüm emekçilerle birlikte, yurdun her yerinden sesleniyoruz. İktidarın emek ve Cumhuriyet düşmanı politikalarına, iş güvencesinin kaldırılması girişimlerine, taşeron, esnek ve kuralsız çalıştırmaya, iş cinayetlerine, ırkçı, gerici ve bölücü eğitim sistemine, özelleştirme ve yerelleştirmeye, karşı çıkmaya devam edeceğiz… Başkanlık sistemine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun değiştirilmesiyle, esnek, performansa dayalı ve güvencesiz çalışma tarzına, gerici eğitim sistemine, sanata ve sanatçıya yapılan baskılara, sözleşmeli personel statüsü ve kölelik düzeni olan taşeron işçiliğe, iş cinayetlerine, özelleştirmeye dayalı talan ekonomisine karşı vermekte olduğumuz bu mücadele; inanıyoruz ki birlik ve dayanışma içinde kazanılacaktır ve inanıyoruz ki bu mücadele kazanıldığında; emekçi alın terinin karşılığını alacaktır. Yoksulluk ve işsizlik yok edilecektir. Hakça bir paylaşım düzeni kurulacaktır. Cumhuriyetin laik, demokratik eğitim politikaları yaşama geçirilecektir. Herkes için güvenceli bir iş, herkes için insanca yaşam hakkı sağlanacaktır. Bütün emekçiler temel hakları ve ekonomik talepleri için birleştiğinde, daha adil ve özgür bir dünyanın kurulacağını, emeğimizi sömürenlerin ise bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gideceklerini ve bu güzelim memlekette hürriyetin en şanlı elbisesiyle elini kolunu sallaya sallaya dolaşacağını biliyoruz.

    MÜCADELEMİZİ ZAFERE ULAŞINCAYA KADAR SÜRDÜRECEĞİZ: İnsan onuruna yaraşır bir hayat sürebilmemiz için; içinden çıkılmaz hale gelen hayat pahalılığına karşı enflasyon farklarının aylık olarak maaşlara yansıtılmasına, 4688 sayılı kanunla yürütülen toplu sözleşme aldatmacasına karşı grevli toplu sözleşme hakkımız için, hırsızlığa, yolsuzluğa, yoksulluğa ve yasaklara geçit vermemek, hesap sormak için, yargının iktidar güdümünden kurtarılıp bağımsız olması için, emperyalizm ve işbirlikçilerinin ucuz iş gücü üretmek adı altında emekçilere zulüm ettikleri için ülkemizin komşu bölge ülkelerine karşı savaşa sürülmesine dur demek için, mücadelemizi zafere ulaşıncaya kadar sürdüreceğimizi dost düşman herkese ilan ediyoruz!”

     

  • HAK-İŞ Ağrı İl Şube Başkanlığından “1 Mayıs” açıklaması

    HAK-İŞ Ağrı İl Şube Başkanlığından “1 Mayıs” açıklaması

    HAK-İŞ Ağrı İl Şube Başkanlığı, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü” nedeniyle Ağrı Merkezde bulunan Millet Bahçesinde basın açıklaması yaptı.

    Grup adına basın açıklamasını okuyan HAK-İŞ Ağrı İl Şube Başkanı Ahmet Varol, Covid-19 salgınının tüm işçiler için meslek hastalığı sayılmasını talep etti.

    “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü” münasebeti ile sendika olarak bazı taleplerde bulunan Varol, “Bizler, Türkiye’nin bütün emekçileri, kadınları, erkekleri, gençleri, emeklileri,  yaşlıları, engellileri, işsizleri, yoksulları, meslek sahipleri olarak; tüm dünya emekçileriyle birlikte bugün yine 1 Mayıs’ta birlikteyiz. HAK-İŞ olarak 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Gününde; Tüm emekçilerimiz için daha fazla iş ve gelir güvencesi, geçici ve mevsimlik işçilerin sorunlarının çözüme kavuşturulmasını, herkes için düzenli asgari gelir yardımı sisteminin kurulmasını, güvenceli esneklik düzenlemelerinin insana yakışır iş çerçevesinde ele alınmasını, mevcut işyerlerinin ve çalışanların dijitalleşmeye ve yeşil dönüşüme uyum sağlayabilmeleri için adil bir geçişi mümkün kılacak politikaların hayata geçirilmesini istiyoruz, COVID-19 salgınının tüm işçiler için meslek hastalığı sayılmasını, işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin daha fazla yaygınlaştırılmasını, İşsizlik oranlarının düşürülmesini, genç, kadın ve engelli bireylere yönelik istihdam fırsatlarının oluşturulmasını istiyoruz. Bizler bugün, 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Gününde; güvenceli istihdam için, refah dolu yarınlar için, güçlü gelecek için, sağlığımız için, işimiz, ekmeğimiz ve tüm emekçilerimiz için taleplerimizi yine yüksek sesle haykırmak için meydanlardayız. Biz 84 milyon vatandaşımızla hep birlikte Türkiye’yiz diyoruz. Hepimizin eşit haklardan, eşit şartlarda ve eşit sorumlulukla yararlanmasını istiyoruz, İnsanı merkeze alan, daha adil ve sürdürülebilir bir dünya ve Türkiye ekonomisi istiyoruz, biz emekçiler, milli gelirden, ekonomik büyümeden ve refah artışından hak ettiğimiz payı istiyoruz.” İfadelerini kullandı. (İLKHA)

  • Rusya, Ukrayna’ya gönderilen ABD ve AB silahlarının bulunduğu hangarı vurduğunu açıkladı

    Rusya, Ukrayna’ya gönderilen ABD ve AB silahlarının bulunduğu hangarı vurduğunu açıkladı

    Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Ukrayna’nın kıyı kenti olan Odesa’da bulunan askeri havaalanında ABD ve Avrupa’dan gelen silah ve mühimmat saklandığı cephaneye yüksek hassasiyetli füzelerle vurmak suretiyle yok ettiklerini bildirdi.

    Yüksek hassasiyetli “Oniks” füzelerini kullandıklarını belirten Konaşenkov, “Odesa civarındaki askeri havaalanında ABD ve Avrupa ülkelerinden gelen silahların ve mühimmatların bulunduğu hangar yok edildi, ayrıca üssün pisti tahrip edildi.” dedi.

    Taarruzun devam ettiğini, fırlattıkları füzelerle Ukrayna’ya ait olan 7 askeri unsuru vurduklarını belirten Konaşenkov, “Bunların arasında Donetsk ve Harkiv bölgelerindeki askeri birlik ve teknik araçların toplandığı alanlar ve cephanelikler bulunuyor. Rus hava muharebe taktik birlikleri Zaporijya ve Bahmut civarında 2 S-300 hava savunma füze sistemi imha edildi.” şeklinde konuştu.

    “Su-24M model 2 bombardıman uçağı, 12 Ukrayna insansız hava aracı vuruldu”

    Birlikler tarafından Ukrayna ordusuna ait 786 yerin ateş altına alındığını söyleyen Konaşenkov, ” Rus hava sistemleri Harkiv şehrindeki Petrovskoye yakınlarında Ukrayna Hava Kuvvetlerinin Su-24M model 2 bombardıman uçağını vurdu. Gece boyunca farklı yerleşim birimleri yakın yerlerde 12 Ukrayna insansız hava aracını, bir Toçka-U füzesi ile Smerç füzeleri havada vuruldu.

    Ukrayna’nın verdiği mühimmat zaiyatı hakkında bilgi veren Konaşenkov, “Ukrayna ordusuna ait bugüne kadar 145 uçak, 112 helikopter, 672 insansız hava aracı, 281 hava savunma füze sistemi, 2 bin 703 tank ve zırhlı araç, 312 çok namlulu roketatar, 1203 obüs ve havan topu, 2 bin 514 özel askeri araç imha edildi” ifadelerini kullandı. (İLKHA)

  • Şanlıurfa’da sağanak yağış caddeleri göle döndürdü! CHP’li vekil oltayla balık tuttu

    Şanlıurfa’da sağanak yağış caddeleri göle döndürdü! CHP’li vekil oltayla balık tuttu

    Şanlıurfa’da hataı felç eden sağanak yağışa dayanamayan şehir altyapısı çöktü. Şehirdeki yolların bazıları göle döndü. Bu duruma tepki gösteremek isteyen CHP’li Aziz Aydınlık ise altyapı sorunlarına dikkat çekmek için oltayla balık tuttu.

    Şanlıurfa’yı etkisi altına alan sağanak yağış tam anlamıyla hayatı felç etti. Kentteki yollar tamamen suyla kaplanarak göle dönerken altyapı yetersizliğini vurgulamak isteyen CHP Şanlıurfa milletvekili Aziz Aydınlık ilginç bir yöntem kullanmayı seçti.

    CHP Şanlıurfa milletvekili Aziz Aydınlık yoğun yağışın ardından oltasını kaparak caddeye çıktı ve balık tuttuğu anları sosyal medya platformu Twitter üzerinden paylaşarak “Şanlıurfa’nın altyapı yetersizliği nedeniyle göle dönmüş sokak ve caddelerinde balık avlıyoruz” ifadelerini kullandı.