Kategori: Asayiş

  • AFAD: Sel sonrası 3706 konut ve iş yerinin temizliği tamamlandı

    AFAD: Sel sonrası 3706 konut ve iş yerinin temizliği tamamlandı

    Batı Karadeniz bölgesinde selin izleri silinmeye devam ediliyor.

    Yürütülen temizlik çalışmalarıyla ilgili Afet ve Acil Durum Yönetmeni Başkanlığından (AFAD) yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    “Batı Karadeniz’de sel sonrasında yürütülen iyileştirme çalışmaları kapsamında; Kastamonu’da 63 konut, 42 işyeri, 509 bodrum, 548 depo, Bartın’da 481 konut, 222 işyeri, 66 bodrum, Zonguldak’ta bin 645 konut, Karabük’te 72 konut ve Bolu’da 55 konuttun temizliği tamamlandı.” (İLKHA) 

     

  • DEMİRTAŞ: “SİVAS KATLİAMI’NIN DERİN YARASI YİNE SIZLIYOR ÇÜNKÜ ARADAN GEÇEN BUNCA YILA RAĞMEN HAKİKİ BİR YÜZLEŞME OLMADI”

    DEMİRTAŞ: “SİVAS KATLİAMI’NIN DERİN YARASI YİNE SIZLIYOR ÇÜNKÜ ARADAN GEÇEN BUNCA YILA RAĞMEN HAKİKİ BİR YÜZLEŞME OLMADI”

    Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 33 şair, yazar, sanatçının yaşamını yitirdiği Sivas Katliamı’nın yıl dönümünde, “Sivas Katliamı’nın derin yarası yine sızlıyor çünkü aradan geçen bunca yıla rağmen hakiki bir yüzleşme olmadı” mesajını paylaştı.

    Edirne F Tipi Cezaevi’nde 4 Kasım 2016 tarihinden bu yana tutuklu olan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Sivas Katliamı’nın 29’uncu yıl dönümünde sosyal medya hesabından avukatları aracılığıyla açıklama yaptı. Demirtaş’ın mesajı şöyle:

    “Sivas Katliamı’nın derin yarası yine sızlıyor çünkü aradan geçen bunca yıla rağmen hakiki bir yüzleşme olmadı. Bunu sağlama ve aynı acıların bir daha asla yaşanmaması için mücadele etme sözümüzü yineliyor, yaşamını yitirenlerin anısı önünde saygıyla eğiliyorum.”

     

     

  • Evlat nöbetindeki 2 aile daha çocuklarına kavuştu

    Evlat nöbetindeki 2 aile daha çocuklarına kavuştu

    Diyarbakır ve Bitlis İl Jandarma Komutanlıkları ile Erzincan İl Emniyet Müdürlüğünün ikna uzmanlarınca yapılan müşterek çalışmalar neticesinde, 2015 yılında PKK’ye katılan 2 örgüt mensubu daha dün teslim oldu.

    Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki tarihi İçkale’de, evlat nöbeti tutan aileler bugün evlatlarına kavuştu.

    6 yıldır çocuklarından haber alamayan anne Sevgil ve baba İhsan Akdemir kızları Merve Akdemir ile buluşurken; 7 yıldır oğullarından haber alamayan Fahime Tutmuş ile Abdurrahim Tutmuş’un evlat hasreti bugün sona erdi.

    Böylece 1034 gündür devam eden evlat nöbetinde, 36 ve 37’nci aile buluşması gerçekleşmiş oldu. (İLKHA)

  • Sivas Katliamı 29. yılında anılıyor: Madımak Olayı nedir, ne zaman oldu?

    Sivas Katliamı 29. yılında anılıyor: Madımak Olayı nedir, ne zaman oldu?

    1993 yılında bugün, Sivas’taki Madımak Oteli’nde düzenlenen Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında karşıt grubun oteli yakarak 35 can alması Türkiye tarihinde unutulmayacak ve unutturulmayacak olaylardan biri. 2 Temmuz Sivas Katliamı’nda çoğu Alevi olan 33 yazar, düşünür, ozan ve 2 otel çalışanı Madımak Oteli’nde yanarak veya dumandan boğularak can verdi. O acı gün tarihin karanlık sayfalarına gömülse de, her sene 2 Temmuz’da Madımak Olayı tekrar anılıyor. Hayatını kaybedenler tüm Türkiye’nin aklında ve bugün de olayın 29. yıldönümünde Sivas’ta hayatını kaybedenler anılıyor.

    SİVAS KATLİAMI NEDİR? NE ZAMAN YAŞANDI?

    Aralarında Aziz Nesin’in de bulunduğu sanatçı, fikir insanı, düşünür, gazeteci ve yazarın bulunduğu Pir Sultan Abdal Şenlikleri, 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas’ta kutlanıyordu. Kültür Merkezi içinde karşıt grup tarafından başlatılan çatışma polis tarafından önlendi. Olaylar daha sonra Madımak Oteli’ne taşındı.

    MADIMAK OLAYI NEDİR?

    Hükümet Konağı’nı taşlamaya devam eden binlerce kişilik karşıt grup, Alevilerin ağırlıklı olduğu şenlik davetlilerinin hayatına kastetti. Madımak Oteli önündeki araçlar ve sonra da otel ateşe verildi. Yangında 35 kişi hayatını kaybetti. Yanmaktan son anda kurtulan Aziz Nesin’e yapılan linç girişimi polis tarafından önlendi. Yaralılar hastaneye kaldırıldı. 35 kişinin yaşamını yitirdiği Madımak Olayı’nın akşamı valilik 2 gün sokağa çıkma yasağı ilan etti.

    MADIMAK OTELİ’NDE HAYATINI KAYBEDENLER

    Muhlis Akarsu – 45 yaşında, sanatçı

    Muhibe Akarsu – 45 yaşında, Muhlis Akarsu’nun eşi

    Gülender Akça – 25 yaşında

    Metin Altıok – 53 yaşında, şair, yazar, felsefeci

    Mehmet Atay – 25 yaşında, gazeteci, fotoğraf sanatçısı

    Sehergül Ateş – 30 yaşında

    Behçet Sefa Aysan – 44 yaşında, şair

    Erdal Ayrancı – 35 yaşında

    Asım Bezirci – 66 yaşında, araştırmacı, yazar

    Belkıs Çakır – 18 yaşında

    Serpil Canik – 19 yaşında

    Muammer Çiçek – 26 yaşında, aktör

    Nesimi Çimen – 62 yaşında, şair, sanatçı

    Carina Cuanna Thuijs – 23 yaşında, Hollandalı gazeteci

    Serkan Doğan – 19 yaşında

    Hasret Gültekin – 22 yaşında şair, sanatçı

    Murat Gündüz – 22 yaşında

    Gülsüm Karababa – 22 yaşında

    Uğur Kaynar – 37 yaşında, şair

    Emin Buğdaycı – 18 yaşında, şair.

    Asaf Koçak – 35 yaşında, karikatürist

    Koray Kaya – 12 yaşında

    Menekşe Kaya – 15 yaşında

    Handan Metin – 20 yaşında

    Sait Metin – 23 yaşında

    Huriye Özkan – 22 yaşında

  • Gaziantep’te çeşitli suç kaydı bulunan şahıs tutuklandı

    Gaziantep’te çeşitli suç kaydı bulunan şahıs tutuklandı

    Gaziantep’in Nizip ilçesinde, bir eve düzenlenen operasyonda, bir miktar uyuşturucu madde, bir adet tabanca ve çok sayıda muhtelif çalıntı malzemenin de ele geçirildiği belirtildi. 

    Nizip İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince narkotik suçların engellenmesi ve sokak satıcılarının yakalanmasına yönelik yürütülen çalışmalar kapsamında tarihinde bir ikamette arama yapıldığı ifade edildi.

    Yapılan aramada, bir miktar uyuşturucu madde, bir adet tabanca ve çok sayıda muhtelif çalıntı malzeme ele geçirildiği belirtilirken, yakalanan A.B. isimli şüphelinin yapılan yasal işlemlerin ardından sevk edildiği Adli Mercilerce tutuklandığı bilgisi verildi. (İLKHA)

  • İstanbul’da seyir halindeki bir metrobüste yangın çıktı

    İstanbul’da seyir halindeki bir metrobüste yangın çıktı

    Haliç Köprüsü çıkışında bir metrobüsün motoru bölümünde çıkan yangını fark eden şoför, aracı durdurarak yolcuları tahliye etti.

    Henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangın nedeniyle Mecidiyeköy yönünde uzun metrobüs kuyruğu oluştu.

    Çevredekiler, yangın tüpüyle alevlere müdahale ederken bu sırada itfaiye ekiplerine haber verildi.  

    Olay yerine sevk edilen itfaiye ekipleri yangını söndürdü.

    Yangın nedeniyle Haliç Köprüsü’nde de uzun araç yoğunluğu oluştu. İETT ekiplerince metrobüsün kaldırıldığı yolda temizleme çalışması yapılarak yol tekrar trafiğe açıldı. (İLKHA)

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Suriye’nin kuzeyine operasyon açıklaması: Aceleye gerek yok

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Suriye’nin kuzeyine operasyon açıklaması: Aceleye gerek yok

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Madrid’deki NATO Zirvesi’nden dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Suriye’ye yönelik yeni harekâtın ne zaman başlayacağına dair soruyu yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Hiç telaşa gerek yok. Aceleye gerek yok. Biz zaten şu an o bölgede çalışıyoruz. Malum, bir taraftan Irak’ın kuzeyindeki çalışmalarımız, bir taraftan yine aynı şekilde Suriye’nin kuzeyinde, Afrin’de çalışmalarımız var. Her zaman dediğim gibi; bir gece ansızın gelebiliriz. Bu arada tabi üzüntümüz büyük, şehitlerimiz de oluyor. Ama onlara 1’e 10 bedelini ödetiyoruz. Şu an bu harekât yürüyor. Ama tabii şu ana kadar anlaşılanın ötesinde beklentiler var, onun da farkındayım. Biraz sabırlı olursak, biz şu anda peyderpey yürüttüğümüz operasyonların fevkinde olanı da inşallah en güçlü şekilde vakti saati geldiğinde gerçekleştiririz.” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Suriye sınırımızda oluşturmaya başladığımız güvenlik koridorunun eksiklerini tamamlamayla ilgili hazırlıklarımız biter bitmez yeni harekâtlara başlayacağız” demişti.

    Erdoğan geçtiğimiz mayıs ayında, Türkiye’nin “güney sınırları boyunca 30 kilometre derinliğinde güvenli bölgeler oluşturmak için başlatılan çalışmaların eksik kalan kısımlarıyla ilgili yeni adımların atılmaya başlanacağını” duyurmuş, Tel Rıfat ve Menbiç’e yönelik askeri harekât sinyali vermişti. (İLKHA)

  • EREN ERDEM’E DERT YANAN ŞİLELİ ÇİTFÇİ: “BU GİDİŞLE 10 LİRAYI GÖRÜR EKMEK”

    EREN ERDEM’E DERT YANAN ŞİLELİ ÇİTFÇİ: “BU GİDİŞLE 10 LİRAYI GÖRÜR EKMEK”

    Haber: EDDA SÖNMEZ- Kamera : ADEM KARABAYIR

    İstanbul’un Şile ilçesinde köyleri ziyaret eden CHP Parti Meclis (PM) Üyesi Eren Erdem’e maliyetlerle ilgili dert yanan buğday üreticisi bir çiftçi, gübre ve mazot fiyatlarındaki artışa dikkat çekerek, “Burada en fazla tarlayı ben ekiyorum. Ama Büyükşehir Belediyesi bana gübre ile fideyi vermeseydi ben ekmeyecektim. Zarar ediyordum. Bu gidişle ekmek 10 liranın altında olmaz. İnan 10 lirayı görür ekmek. Olmaz yani” dedi.

    İklim değişikliği, kuraklık, pandeminin etkisi ve Rusya-Ukrayna savaşı dünyayı gıda krizine sürüklüyor. Hububatta dışa bağımlı hale gelen Türkiye’de yükselen maliyetlerden kaynaklı çiftçiler ekim yapmaktan vazgeçiyor. CHP Parti Meclisi Üyesi Eren Erdem de Şile’nin köylerini dolaştı, vatandaşların sorunlarını dinledi.

    Şile’nin Akçakese Köyü’nde traktöre bindi, mazot aldı, tarlaya gitti maliyet hesabı çıkarmaya çalıştı. Akçakese Köyü’nde 5 dönümlük bir arazisi bulunan buğday üreticisi ile sohbet eden Erdem, “Durmuş amca ile beraber bir yolculuğa çıktık. Onun sürekli yaşadığı çiftçi olarak toprakla sürekli haşır neşir olan bir toprak emekçisi olarak her gün yaşadığı olayı beraber yaşadık. Önce bir benzinliğe gittik (fişi göstererek) burada 50 litre yaklaşık 70 litre alıyor ama içinde 20 litre var bayağı tasarruflu kullanmış çiftçimiz. 50 litre mazotu bin 405 TL aldık. Bunun ortalama bin 600 lira olduğunu var sayalım. Durmuş amcanın 5 dönümlük buğday ekiminde çiftçinin kazancı nedir bugünkü fiyatlar üzerinden bunun hesabını yaptık. Şimdi durmuş amcaya da soracağım. Biz bu tarlayı iki defa süreceğiz doğru değil mi? Biz bu her sürmeye bin 500 lira mazot mu vereceğiz? Yani ikisi 3 bin lira mı yapıyor?

    Çiftçi Durmuş Tonel: Evet

    Eren Erdem: Her sürmede gübre atacağız değil mi?

    Çiftçi Durmuş Tonel: Gübreyi bir seferde atacağız. Büyüdükten sonra bir defa daha atacağız. İki kere atacağız. Bir taban gübresi, bir çayır gübresi

    Eren Erdem: Bunlardan kaç torba atacağız? 8-10 torba mı?

    Çiftçi Durmuş Tonel: Dönümüne bir torba.

    Eren Erdem: Beş dönüme 5 torba yani.

    Çiftçi Durmuş Tonel: 5 torba bir seferde, 5 torbada da yeşillik gübresi, 10 torba.

    Eren Erdem: Toplam ne kadar gübre atacağız biz?

    Çiftçi Durmuş Tonel: Mesela 15- 20 torbayı bulur.

    Eren Erdem: Fiyatı ne kadar gübrenin?

    Çiftçi Durmuş Tonel: 800 lira.

    Eren Erdem: Yani 4 bin lira bir atacağız

    Çiftçi Durmuş Tonel: Bir diğeri de 500 lira. Çayır gübresi 500 lira.

    Eren Erdem: Yani ne yaptı? 4 bin o, diğeri de 2 bin 500 toplam 7 bin 500 lira. Mazotumuzla birlikte bizim maliyetimiz 10 bin lirayı geçiyor. İşçilik var. Peki beş dönümden ne kadar buğday alırız?

    Çiftçi Durmuş Tonel: 400 kilo dönüme verir.

    Eren Erdem: 400 kilo verir yani 2 ton alırız. O zaman bizim 7 lira devletin açıkladığı fiyatla çiftçi zarar ediyor.

    Çiftçi Durmuş Tonel: Zarar ediyor.

    Eren Erdem: O yüzden mi bu tarlalar boş?

    Çiftçi Durmuş Tonel: Bomboş bomboş. Burada en fazla tarlayı ben ekiyorum. Ama büyükşehir belediyesi bana gübre ile fideyi vermeseydi ben ekmeyecektim. Zarar ediyordum.

    Eren Erdem: Büyükşehir (İBB) vermesiydi ekmiyor muydunuz?

    “GÜBRE İLE FİDEYİ BANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ VERMESE BEN EKMEYECEKTİM”

    Çiftçi Durmuş Tonel: Ekemiyordum zarar ediyordum. Gübre ile fideyi bana Büyükşehir Belediyesi vermese ben ekmeyecektim.

    Eren Erdem: Peki bu durumda çiftçinin durumu şu: Buğday eken zarar ediyor. Bu buğdayın ton fiyatı artınca da ekmeğin fiyatı artıyor. Biz önümüzdeki yıl ekmeği kaçtan yeriz tahminen?

    “BU GİDİŞLE EKMEK 10 LİRAYI GÖRÜR”

    Durmuş Tonel: 10 liranın altında olmaz. İnan 10 lirayı görür ekmek. Olmaz yani

    “ÇOK VAHİM TABLO, İNSANLAR EKMİYOR, BİZMİYOR”

    Eren Erdem: Durum bu. Çok vahim bir tablo. Bir de kolay bir işçilik de değil. Bayağı beden işçiliği bir tarla sürmek yorucu bir iş. Tarla sürmeyle iş bitse keşke. Müthiş bir emek var burada ama bu topraklar görüyorsunuz bomboş atıl duruyorlar. İnsanlar ekmiyor, biçmiyor zarar ediyor görüyorsunuz. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) buğdayda ton fiyatını 400 lira, arpada 200 lira artırdı ama işe yaramıyor. 7,5 liraya çiftçi kar etmiyor. Bu yüzden de çiftçi üretmiyor. Peki nasıl olacak? Türkiye’nin tahıl ihtiyacı nasıl giderilecek? İşte Hindistan’dan, Ukrayna’dan buğday ithal etmeye çalışıyoruz. Türkiye’nin ihtiyacını karşılamak için dışa bağımlı bir durumda. Durum çok kötü, derhal hükümetin bu mazot fiyatlarını ve gübre fiyatlarını aşağıya çekmesi lazım. Aksi takdirde çiftçinin üretme şansı yok. Allahtan İstanbul Büyükşehir Belediyesi var İstanbul’daki çiftçilerimize fide desteği veriyor. Ve çiftçi bir nebze maliyetleri aşağıya çekebildiği için ekebiliyor. Görüyorsunuz ‘Fide desteği, gübre desteği olmasa ben tarlalarımı ekmem’ diyor çiftçi.

    “GÜBRE VE MAZOT FİYATLARI BÖYLE OLDUĞU SÜRECE EKEMİYORSUN ZARAR EDİYORSUN”

    Çiftçi Durmuş Tonel: Boş bırakırım ekmem. Aha burası bomboş (bulunduğu tarlayı gösteriyor). Buraya karpuz ekersin, domates, biber ekersin bu işçilerin beşte bir, onda bir ihtiyacını karşılar. Ama gübre ve mazot fiyatları böyle olduğu sürece ekemiyorsun zarar ediyorsun.

    “TÜRKİYE KENDİ TÜKETECEĞİ KADAR DAHİ ÜRETEMEZ HALE GELDİ”

    Eren Erdem: Bu durumu düzelteceğiz. Mazotu ÖTV’siz vereceğiz, vergileri aşağıya çekeceğiz, gübrelerde ciddi bir devlet teşviki karşılayacağız. Türkiye’de çiftçinin bütün dağı taşı ekmesi lazım. Bu konuda devlet desteklerini vermemiz gerekiyor. Yüzde 1’lik çiftçinin bütçe payını kesintisiz yatırmamız gerekiyor. Çiftçiyi banka kuyruklarına sokmamız gerekiyor. Özellikle mazot çılgınlığından çıkılması gerekiyor. Çiftçiyi kurtarmak gerekiyor. Bir de buraya gelirken benzinlikte bir hadise yaşadık. Eskiden Uğur Dündar’ın pastanelere yaptığı baskınlar olurdu. Benzinliğe kamera ile girince bir anda panik havası, oradakiler ‘Çekim yapamazsınız’ dediler. Oradaki çalışanları suçlamıyoruz tabii. Benzinlik pompa fiyatlarını netice itibariyle hükümetin kontrolünde belirleniyor. Dolayısıyla Türkiye’nin bir an önce normalleşmesi gerekiyor. Aksi taktirde görüyorsunuz işte bu tarlalar böyle atıl üzerinde hiçbir çalışma olmadan yatıyor. Çiftçi felaketten felaket beğenmek zorunda bırakılmış.   

    GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

    • EREN ERDEM VE ÇİFTÇİ DURMUŞ AMCA RÖPORTAJ
    • DETAY GÖRÜNTÜLERİ 

     

     

  • AKARYAKIT İSTASYONUNDA FİYATLARA İSYAN EDEN VATANDAŞ: “ÇEK BENİ ÇEK, MAZOT 30 LİRA,YAZIKLAR OLSUN”

    İstanbul’un Şile ilçesinde akaryakıt istasyonunda, aracına mazot alan bir vatandaş, gazetecileri görünce “Çek beni çek, mazot 30 lira. Yazıklar olsun” diyerek yüksek fiyatlara isyan etti.

    Akaryakıt fiyatlarındaki artış vatandaşı çileden çıkardı. İstanbul’un Şile ilçesinde aracına mazot almak için dün bir akaryakıt istasyonuna giren vatandaş, ANKA Haber Ajansı kamerasını görünce, fiyatlara olan tepkisini dile getirdi. Kızgın vatandaş, “Beni çek, beni çek. Mazot 30 lira olmuş yazıklar olsun” dedi.

     

  • Thodex davası devam ediyor: Tanıkların ifadesi vurgunun büyüklüğünü ortaya koydu!

    Thodex davası devam ediyor: Tanıkların ifadesi vurgunun büyüklüğünü ortaya koydu!

    Türkiye’de Thodex ile binlerce kişiyi dolandırıp sırra kadem basan Faruk Fatih Özer ile birlikte 21 sanığın yargılanması sürüyor. Thodex davasında yeni bir gelişme daha yaşandı. Faruk Fatih Özer halen firari iken 6 sanığın tutukluluk halinin devam edilmesine karar verildi. Öte yandan, mağdurların tanıklığında ortaya çıkan yeni detaylar gündeme bomba gibi düştü. Thodex vurgununun büyüklüğü rakam rakam ortaya döküldü!

    THODEX MAĞDURLARI, BÜYÜK VURGUNU ANLATTI

    Thodex davasında bu kez paralarını Faruk Fatih Özer ve sahte şirketine kaptıran mağdurların ifadeleri dinlendi. Mahkemede söz alan Müşteki Seyithan Adıyaman, 20 bin dolar kaybettikten sonra Thodex avukatlarının kendisine 48 bin lira teklif ettiğini, ancak kendisinin bu teklifi geri çevirdiğini söyledi.

    ÇOK RAHATLAR

    Müşteki Özlem Kurt ise Faruk Fatih Özer’in babasının tuttuğu avukatların kendisini çok zor durumda bıraktığından bahsetti. Özlem Kurt, 165 bin liralık zararının olduğunu, kendisinin avukata bile verecek parasının olmadığını şu sözlerle anlattı: “Bu kadar avukatı hangi parayla tutmuş çok merak ediyorum. İntiharı bile düşündüm. Çalışamıyordum. Evden çıkamıyordum. İşe bile yeni başladım. Önceki duruşmada onlardan birini de bizim gibi mağdur sanıp soru sordum. Gülerek, ‘Ben sanık yakınıyım’ dedi. Peki benim zararımı kim ödeyecek. Ne kadar rahatlar! Biraz vicdanları varsa benim paramı öderler.”

    Faruk Fatih Özer ve şirketi tarafından dolandırılan müşteki Özlem Kurt, Thodex reklamında oynayan ünlülerden de şikayetçi olduğunu belirtti.