YOZGAT ŞEHİR HASTANESİ DİYETİSYENİ ÜNSAL’DAN KURBAN UYARISI: “ET, MUTLAKA KESİLDİKTEN SONRA 24 SAAT BEKLETİLMELİ”

SEYFİ ÇELİKKAYA

Yozgat Şehir Hastanesi Diyetisyeni Buse Ünsal, Kurban Bayramı öncesinde vatandaşlara uyarılarda bulundu. Ünsal, “Etin toksinlerinden arınmak adına günlük 2-2,5 litre su tüketmeye özen gösterelim ve akşam saatlerinde de yarım saat, 45 dakika hafif ve orta tempoda bir fiziksel aktivite yapmamızda bayramınızı güzel geçirmeye yardımcı olur” dedi.

Yozgat Şehir Hastanesi Diyetisyeni Buse Ünsal, yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde vatandaşlara çeşitli uyarılarda bulundu, etin kesildikten sonra en az 24 saat dinlendirilip tüketilmesinin sağlık açısından önemli olduğunu söyledi. “Kurban Bayramı normal bayramların aksine tatlı ve şeker tüketiminin yanında aynı zamanda et tüketimimizde artıyor” diyen diyetisyen Buse Ünsal, “Et tüketimiyle alakalı özellikle kalp hastalıkları ile ilgili riski olan hastalarda veya sağlıklı bireylerde et tüketiminin artmasıyla birlikte sağlık riskleri de artıyor” diye konuştu.

“ET MUTLAKA KESİLDİKTEN SONRA 24 SAAT BEKLETİLMELİ”

Etin sindirimi zor olan besinlerden olduğuna dikkat çeken Ünsal, şunları söyledi:

“Özellikle Kurban Bayram’ında yeni kesilmiş hayvanlar olduğu için mide ve bağırsak rahatsızlıkları olan hastalarda mide ile ilgili problemler artıyor. Bu yüzden et mutlaka kesildikten sonra 24 saat bekletilmeli ve pişirme yöntemi olarak kızartma, kavurma veya mangal kullanmak yerine haşlama, fırında pişirme yöntemleri tercih edilmelidir. Pişirirken kendi yağıyla pişirmeli, ekstra bir yağ ilave edilmemeli, etlerin görünen yağları da ayırt edilmeli.  Etlerine görünen yağ haricinde zaten kendisinin ortalama yüzde 20 yağ içeriyor ve bu yağlar da hayvansal yağ dediğimiz, yani doymuş yağlar, bu da direkt olarak kalp hastalıkları riskini arttırıyor. Etlerimizi tüketirken etler C vitamini, E vitaminden fakir besinlerdir. Et tüketirken mutlaka yanında salatamız veya bir sebze yemeğimiz veya taze sıkılmış meyve sularıyla birlikte tüketmemiz etteki demir emilimini arttırır bizim için daha besleyici hale gelecektir. Etlerimiz mutlaka iyi pişirilmeli, kesinlikle çiğ ve çok az pişmiş olmamalı. Zoonoz hastalıklar riski açısından da bizim adımıza risk oluşturabilir.”

“SAKATAT TÜKETİMİNDEN DE BU SÜREÇTE KAÇINILMALIYIZ”

Kurban Bayramı’nda sakatat tüketiminin de artığının altını çizen Ünsal, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Etin kendisinin kolesterol için yüksek olmasından yanında sakatatlar da ciddi miktarda kolesterol içeriği, doymuş yağ içeriği yüksek. Bu yüzden de sakatat tüketiminden de bu süreçte kaçınılmalıyız. Bayramın diğer bir önemli unsuru da tatlı tüketimi. Tatlı tüketmek tabi ki hepimiz isteriz, severiz de tüketelim de ama her gittiğimiz misafirlikte her ikram edilen tatlıyı tüketmemek lazım. Porsiyon kontrolü çok önemli ve şerbetli tatlılar yerine de sütlü ve meyve tatlıları tercih etmemiz önemli. Bu süreçte diğer bir konuda su tüketimi ve fiziksel aktivite. Etin toksinlerinden arınmak adına günlük 2-2,5 litre su tüketmeye özen gösterelim ve akşam saatlerinde de yarım saat, 45 dakika hafif ve orta tempoda bir fiziksel aktivite yapmamızda bayramınızı güzel geçirmeye yardımcı olur.”

 

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir